Datasets:

batubayk

/

TR-News

like 5

Sıcak ve nemli havaların yaşandığı yaz döneminde, açık büfe öğünler, uzayan geceler ve değişen yeme alışkanlıklarıyla mide rahatsızlıkları da artıyor.

Midede şişkinlik, yanma ve düzensiz beslenmeyle gelen kabızlık özellikle yemek sonrasında tatsız bir biçimde ortaya çıkıp, en güzel yaz aktivitelerinize gölge düşürebiliyor. Yazın ritmine ayak uydurmaya destek olacak, enerji veren besinler tüketmenin bu dönemde önem taşıdığını belirten Doç. Dr. Serdar Akça, yaz aylarında mide sağlığını koruyucu şu önerilerde bulunuyor: “Yazın 4 saat arayla yemek yenmesi mide sağlığı açısından doğru olandır. Ancak sağlık bir bütün olarak düşünüldüğünde; fazla kilolu ile zayıf biri, güneş altında tarlada çalışan kişi ile klimalı ortamda büroda çalışan kişi, yaşlı ile genç, erkekle kadın, hamile ile çocuk ya da kronik hastalığı olan kişilerin yemek aralıkları birbirinden farklı olmalıdır. Herkese ve her duruma uyun ideal bir yemek aralığı yoktur. Özellikle yaz aylarında şunlara dikkat edin; Acıktığınız zaman yemek yiyin, aşırı acıkmayı beklemeyin. Dengeli beslenin. Midenizi tıka basa doldurmayın. İhtiyacınız kadar sıvı alın. Aldığınız besinlerin doğal olmasına özen gösterin. Yazın 4 saatten fazla susuz kalmayın. Fiziksel aktivite yaparken midenin dolu olması, hem yediklerin ağza gelmesine yol açar; hem de sindirim sistemine kan akımı arttığı için kaslardaki performans daha düşük olur. Havuz ve denize girmeği de, fiziksel aktivite kategorisinde değerlendirmek gerekir. Bu aktivitelerde bulunulacaksa, öğün şeklinde yenilen yemekten en az iki saat geçmesi tavsiye edilir. 30 dakikadan daha uzun süre yüzme planı olan bir kişinin denize ya da havuza girmeden önce enerji ve mineraller için muz gibi bir meyve ya da kuru üzüm, incir gibi kuru meyveyi aktivite öncesinde tüketmesi, performansı artıracaktır. Tok karınla denize girildiğinde mide krampı olacağına dair düşüncenin ise bilimsel bir dayanağı yoktur. Reflü tek bir faktöre bağlı bir hastalık değildir. Reflü sorununun ortadan kalkması yalnızca yemek yeme alışkanlıkları ile ilişkili olmadığı için tek bir diyet listesi de bu sorunu çözmez. Ancak özellikle yaz aylarında çiğ besinler ve alkol tüketiminin artması, geç saatlerde yemek yeme alışkanlıklarının ortaya çıkması reflü şikâyetlerinin tetikler. Yazın reflü şikayetlerinden korunmak için şu önerileri dikkate alın: Fazla kiloluysanız, kilo verin. Alkol ve sigara kullanıyorsanız bunları azaltın ya da kullanmayın. Tansiyon, astım, doğum kontrol hapları, bazı antidepresanlar, birçok ağrı kesici reflü ve mide şikâyetlerini artırabilir. İlaç kullanımınızı kontrol edin. Yağlı yemekler ve kızartmalar, çikolata, portakal suyu, salça, gazlı içecekler, kahve, ketçap ve nane reflüyü sıklıkla artırır. Bunların tüketimine dikkat edin. Ancak burada da kişiye özgü davranmak gerekir, bu besinlerin tüketimi bir şikâyete neden olmuyorsa, kısıtlama getirmeyin. Sağlıklı beslenmeye özen gösterin. Midenizi uzun süre boş bırakmayın ve çok doldurmayın. Yiyecek ve içecekleri; aşırı soğuk ve aşırı sıcak şekilde tüketmeyin. Besinleri mutlaka çok iyi çiğneyerek yutun. Dengeli beslenin. Yumurta, beyaz ve kırmızı et ve baklagillerden yeterli protein almak, süt ve süt ürünleri, tahıllar, zeytinyağı, sebze ve meyveden yeterli miktarda tüketin. Yemeklerde az miktarda tereyağı tüketin. Yaz akşamlarında kalabalık gruplar halinde yemek yemeğe başlanıldığı zaman, bu; genellikle o geceye ait bir aktivite sonucunda ortaya çıkmakta ve sofrada kalış süresi saatleri bulabilmektedir. Bu şekilde yemek keyfinin gecenin ilerleyen saatlerinde bir kâbusa dönüşmemesi ya da bir hastanenin acil servisinde sona ermemesi için, gece boyunca sürekli yemek yemeyin. Çünkü yaz aylarında yemek masasında uzayıp giden saatler, reflü, gastrit ve ülser şikâyetlerini tetikler. Midenin tıka basa doldurulmasının yanında limitsiz alkol tüketimden de uzak durmak gerekir. Alkol alınacaksa miktarına çok dikkat etmelidir. Sofradan kalktıktan sonra hemen yatmak yerine, yarım saatlik tempolu yürüyüşle yediklerin sindirilmesine yardımcı olunmalıdır. Yemekten iki saat sonra yatmak mide sağlığı açısından önemlidir. Ancak geç saatlere kadar oturup yatış süresini uzatmak ve ertesi gün işe az uyuyarak gitmek de, mide rahatsızlıklarını artırır. Özellikle yaz aylarında alkol alımı artmakta, gece yatış saatleri ve geç saatlere kadar yemek yeme alışkanlıkları ile alkol alımı birleştiğinde mide mukozasının yüzeyinde hasara neden olmaktadır. Yemek borusu veya midede yüzeyel yaraların açılması, özofajit ve gastriti artırmaktadır. Alkol reflüyü de tetikler. Ayrıca alkol alımı sonrası öğürerek kusma özellikle 40’lı yaşlardaki erkek hastalarda “Mallory Weis” olarak adlandırılan, yemek borusu ve mide birleşim yerindeki mukozada yırtıklara sebep olarak bazen çok şiddetli olabilen mide kanamalarına yol açabilmektedir.

20.06.2011 - 15:01

[]

Yazın mide hastalıklarına dikkat!

Sağlık

https://www.ntv.com.tr/saglik/yazin-mide-hastaliklarina-dikkat,Vb8NNFeuhUOxFHTT1N-Jjw

Lazio Bölgesi İdare Mahkemesi, İspanyol STK Proactiva Open Arms gemisinin İtalya'ya giriş yasağını askıya aldı.

’da Lazio Bölgesi İdare Mahkemesi (TAR), İspanyol sivil toplum kuruluşu (STK) Proactiva Open Arms'ın gemisinin İtalya’ya giriş yasağının yürütmesini durdurdu. İtalyan basınında yer alan haberlere göre, TAR'ın Open Arms’ın gemisine yönelik İtalyan kara sularına ve limanlarına giriş yasağını, geminin içinde bulunduğu acil ve tehlikeli durum gerekçesiyle askıya aldı. Akdeniz'de üç farklı grup halinde kurtardığı 147 kaçak göçmenle 13 gündür denizdeki bekleyişini sürdüren İspanyol STK Proactiva Open Arms’ın gemisinin İtalyan mahkemesinin kararının ardından yönünü kuzeydeki İtalya’nın Lampedusa Adası’na çevirdiği belirtildi. TAR'ın kararına ilişkin Twitter'dan bir açıklama yapan Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı Matteo Salvini, insan kaçakçılarıyla ortak olmayacağını ve bu nedenle ilerleyen saatlerde geminin göçmenleri İtalyan limanlarına indirmemesi için yeni bir kararname imzalayacağını ifade etti. Bu arada, İtalya İçişleri Bakanlığının da TAR'ın kararına dair bir üst mahkemeye itiraz edeceği bildirildi. Open Arms, sosyal medyada birkaç saat önce, Akdeniz’de yer yer 2 metreyi bulan dalgalarla mücadele edildi, güvertedeki göçmenlerin buna daha fazla dayanacak gücünün kalmadığı yönünde paylaşımlar yapmış ve Avrupa ülkelerine güvenli liman çağrısını yinelemişti. Göçmen karşıtlığıyla bilinen Salvini, ay başında Open Arms gemisine İtalyan kara sularına ve limanlarına girişi yasağı getirerek geminin bayrağını taşıdığı İspanya’ya gitmesini söylemişti. Yaklaşık iki haftadır denizde bekleyen Open Arms gemisine bu sürede ABD’li aktör Richard Gere bizzat giderek yardım ulaştırmış ve açık destek vermişti. Bu ziyarete tepki gösteren Salvini, Gere’a "Göçmenleri özel uçağınla ABD’deki villalarına götür." diye çıkışmıştı. Diğer yandan, 4 operasyonda 356 kişiyi kurtaran Fransız Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) ve SOS Akdeniz adlı STK'lere ait Ocean Viking gemisi de güvenli liman çağrısını yineledi. MSF'nin Twitter hesabından yapılan paylaşımda, geminin bulunduğu bölgede deniz ve hava koşullarının kötüleştiği vurgulandı ve sağlık ekiplerinin deniz tutan bazı göçmenleri tedavi ettiği belirtildi. Bununla sadece geçici rahatlama sağlayabileceklerini bu nedenle bir an önce güvenli limana ihtiyaç duyulduğunu kaydedildi. Öte yandan, Salvini, Başbakan Giuseppe Conte'nin kendisine, STK gemilerindeki birkaç yüz göçmenin (İtalya’ya) indirilmesine ilişkin mektup yazdığını ancak kendisinin bunu anlayamadığını çünkü bu gemilerin yabancı sularda olduğunu ifade ederek kendisine kibar şekilde "hayır" diyeceğini söyledi. Akdeniz'in İtalya, Malta ve Libya arasında kalan bölgesi, son yıllarda Afrika'dan Avrupa'ya geçişte sık kullanılan kaçak göç rotalarından biri olarak öne çıkıyor. Söz konusu rotada kurtarma faaliyetlerinde bulunan farklı ülkelerden STK'ler, kurtardıkları göçmenleri "insan hakları ihlalleri" ve "güvenlik" gerekçesiyle Trablus'a götürmüyor. Coğrafi olarak bölgeye en yakın güvenli yer olan İtalya ve Malta'ya göçmenleri taşımak isteyen STK'ler, iki ülkenin bu kişileri almaması nedeniyle güçlüklerle karşılaşıyor. İtalya ve Malta, son yıllarda çok fazla göçmen almaları ve göçmenlerin Avrupa'da dağıtılmasına yönelik Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerden bekledikleri dayanışmayı görmemeleri gerekçesiyle kurtarılan kaçak göçmenleri kabul etmiyor. İtalya, son olarak 5 Ağustos'ta yasa dışı göçle mücadeleye ve özellikle kaçak göçmenleri denizden kurtaran STK'lere yönelik tedbir ve yaptırımlar içeren yeni güvenlik paketini parlamentoda kabul etmişti. Yasalaşan güvenlik paketi, izinsiz giriş yapanlara bir milyon avroya varan para cezası ya da gemiye el koyma gibi yaptırımlar öngörüyor. Bütün bu önlemlere rağmen STK'ler ise denize açılıp göçmen kurtarmayı sürdürüyor.

14.08.2019 - 20:21

Anadolu Ajansı

['Dünya', 'Mülteci', 'İtalya', 'Göçmen']

İtalyan mahkemesinden göçmen kurtaran STK gemisine izin

Dünya

https://www.ntv.com.tr/dunya/italyan-mahkemesinden-gocmen-kurtaran-stk-gemisine-izin,n6Gp19X1z0G_r_5fRY7DuA

Tokat'ın Reşadiye ilçesinde bir kadın, birlikte yaşadığı kişinin üzerine kaynar su dökerek yaktı.

Reşadiye ilçesi Çermik Mahallesi'nde, dün akşam saatlerinde evine gelen Hasan Y. birlikte yaşadığı 2 çocuğunun annesi G.Ş. ile tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine G.Ş, sobanın üzerindeki kapta bulunan kaynar suyu Hasan Y'nin üzerine döktü. Vücudunda yanıklar oluşan Hasan Y, Reşadiye Devlet Hastanesi'ndeki ilk müdahalenin ardından önce Tokat Devlet Hastanesi'ne buradan da Samsun'a sevk edildi. Olayın ardından evden ayrılan genç kadın, polis tarafından sokakta bulundu. Soruşturmanın sürdüğü bildirildi.

09.12.2010 - 11:56

Anadolu Ajansı

[]

Birlikte yaşadığı kişiyi kaynar suyla yaktı

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/birlikte-yasadigi-kisiyi-kaynar-suyla-yakti,eCkIiX3uAEmz50qsVnabTA

Son dakika haberine göre, Afrin'de ATAK helikopterleri ile 9 terörist etkisiz hale getirildi. Afrin'de şu ana kadar 2295 terörist etkisiz hale getirildi, 120 nokta teröristlerden temizlendi. Bu sabah itibarıyla Raco yerleşim biriminde meskun mahal operasyonu başlatıldı. Mesekanlı, Mamalı, Atamanlı köyleri teröristlerden temizlendi. TSK ve ÖSO unsurları Raco'yu 7 noktadan kuşattı. Raco operasyonunun görüntüleri de paylaşıldı

HABERTURK.COM

Afrin'e Zeytin Dalı Harekatı'nda son durum... Harekatta bugün 42. gün. Dün Afrin'den şehit haberleri geldi. TSK'dan yapılan açıklamada, 8 askerin şehit olduğu, 26 asker, polis ve korucunun ise yaralandığı belirtildi. Çatışmalar, 1083 rakımlı tepede yoğunlaştı.  Habertürk muhabiri Çetiner Çetin'in aktardığına göre, Raco kent merkezine 7 noktadan kuşatma yapıldı. Kent merkezindeki terör örgütü PYD'ye ait iki stratejik nokta top atışları ile vuruldu. Akşam saatleri itibarıyla kuşatmanın yapıldığı 7 noktadan kent merkezine giriş yapılacağı belirtiliyor. Bölgedeki güvenli kaynakları, operasyon süresi içinde ele geçirdiği 6 PKK/PYD'li teröristin sorgulamalarından aldığı bilgiler doğrultusunda kentte yer altı tünellerinin bulunduğu bölgelerin giriş çıkış noktalarını takibe aldı. Kaynaklar, Raco kent merkezinde 4 noktada tünel olduğu ve İHA'larla takip edildiği belirtiliyor. Afrin'de TSK ve ÖSO'nun girdiği Raco'dan ilk görüntüler geldi. Görüntülerde ÖSO güçlerinin araçlarla belde merkezine giriş yaptıkları görülüyor.  Afrin operasyonunun ikinci aşaması başladı. Dün 1083 nolu tepede yaşanan şiddetli çatışmaların ardından bu saatler itibarıyla Afrin kent merkezine giden güzargahtaki 4 kritik noktadan ilki olan Raco Yerleşim biriminde meskun mahal operasyonu başlatıldı.  Cinderes için de hazırlıklar devam ediyor. Normal koşullarda 4 gün önce bölgede operasyonu başlatmayı planlayan güvenlik güçleri bölgedeki sivillerin çıkışını takiben operasyona hız verdi. Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye göre, kent merkezinde 350 civarında terör örgütü PKK/PYD mensubu olduğu belirlendi. Kaynaklar kısa süre içinde Raco kent merkezinin kontrol altına alınacağını ve 5-6 gün süre içinde kentin patlayıcılardan temizlendikten sonra sivillerin dönüşüne kısa sürede açılacağını belirtiyorlar.  AA'nın aktardığı bilgilere göre; TSK ve ÖSO güçleri Mesekanlı, Mamalı, Atamanlı köylerini teröristlerden temizleyerek Raco belde merkezinin girişine ulaştı. TSK ve operasyonlara destek veren ÖSO güçleri, harekatın başından bu yana YPG/PKK-DEAŞ'ın işgalindeki Afrin'de biri belde merkezi, 91'i köy, 6'sı köy altı yerleşim ve 21'i stratejik dağ veya tepe, biri YPG/PKK'ya ait üs olmak üzere 120 noktayı ele geçirdi. İlerleme sırasında, dün TSK unsurlarının teröristlerle çatışmasında 8 askerin şehit düştüğü 1083 rakımlı tepe de ele geçirildi. Teröristlerden temizlenen yerleşim birimleri ve stratejik noktalar şöyle: "Bülbül beldesi merkezi, beldeye bağlı Meydan Ekbez, Bendirek, Şengal, Zehran, Bali Köy, Kurni, Hay Oğlu, Heftar, Ursa, Bak Ubasi, Ali Kar, Şeyh Huruz, Ömer Simo, Duraklı, Hayyam, Surain, Çarkanlı, Akanlı, Mikdad ve Ali Racu köyleri, Huruz Dağı, Darmık Dağı, Kurni Dağı, Havuz Tepesi ile Kürdo, Şeyh Huruz köyüne bağlı iki köy altı yerleşim; Racu beldesinde Mesekanlı, Mamalı, Atamanlı köyleri, Şeyh Mehmetli köyü, Ayn Batman Dağı, Yukarı Hacıkanlı, Aşağı Hacıkanlı, Derviş Obası, Hasan Kelkavi, Celeme, Edamanli, Kude, Ali Bekki, Bilal Köy ve 1083 rakımlı tepe, Ömer Uşağı, Mamel Uşağı, Süleyman Halil, Sati Şaği, Alkana, Kırmızı, Karri, Şerbanlı, Şedya, Harab Summak, Hantalli, Karababa, Sarı Uşağı, Rahmanlı, Maskah, Şeyh Muhammedli, Dudu, Semalık, Velikli, Kavanda köyleri, 687 .Tepe, 915. Tepe, 740. Tepe ile 1027. Tepe; Şeyh Hadid beldesinde Aşağı Sinara ve Yukarı Sinara, Karmanluk, Cukali Favkani ve Orta Çakallı köyleri ile Şeyh Hadid Tepesi, Kara Mitlak köyü ve Hac Bilal köyü; Cinderes beldesinde Hacı İskender, Deyr Ballut, Hammam, Nisriyye, Dükkan, Eşkan, Arşali, Muhammediye, Divan Fevkani, Divan Tahtani, onlara hakim 3 tepe, Mervane, Heygece, Tell Dilur, Bafler, Zehra, Aşağı Korgan ve Yukarı Korgan, Ebu Kabe ile Hacılar köyleri ile Mersides, Nisriyye, Amara ve Kila Tepeleri, Sattuf evleri ve Kalki köy altı yerleşimi, üs olarak kullanılan Beyyada noktası; Şeran beldesinde Burseya Dağı, Umranlı, Uverkan, İkidam, Şeltah, Merseva, Serincek, Kastel Cündo, Dikmetaş, Zeytinak, Arpaviran ve Dayr Savvan köyleri ile Sirgaya ve Nebi Huri Tepeleri ile Cemiliyye köy altı yerleşimi. Raco kent merkezi operasyon amacı ile 2 sektöre bölünmüştü. Bu bölgelerde detaylı inceleme yapılacak. Bölgede terör örgütü PKK’nın 2 iletişim merkezi ve roleleri de sabah saatleri itibarıyla imha edildi. Canikli, "615 kilometrekare alanda 94 meskun mahal ve 28 kritik noktanın hakimiyeti sağlanmıştır. Harekat kapsamında maalesef 41 Türk Silahlı Kuvvetlerimizden, 116 ÖSO mensubu olmak üzere toplam 157 şehidimiz vardır. Bu vesileyle bütün şehitlerimize rabbimden rahmet diliyorum. Harekatın başladığı günden bu yana en az 2 bin 295 terörist bölgeden temizlenmiş ve etkisiz hale getirilmiştir" diye konuştu. TSK'dan yapılan son açıklamaya göre 2295 terörist etkisiz hale getirildi. Afrin'de şu ana kadar 120 nokta teröristlerden temizlendi.  AA'nın aktardığına göre, Zeytin Dalı Harekatı'nda, ATAK helikopterleri ile yapılan atışlar sonucu, Afrin'in batısında tespit edilen 9 terörist etkisiz hale getirildi. Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan bilgilendirmede, milli ve yerli ATAK helikopterlerinin, Zeytin Dalı Harekatı'nda kara birliklerine yoğun ateş desteği sağlamaya ve PKK/KCK/PYD-YPG ile DEAŞ'a mensup terör örgütü unsurlarının korkulu rüyası olmaya devam ettiği bildirildi. Bilgilendirmede, Afrin'in batısında tespit edilen PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ mensubu 9 teröristin ATAK helikopterleriyle yapılan atışlar sonucunda etkisiz hale getirildiği kaydedildi.

02.03.2018 - 09:06

haberturk

['afrin', 'son dakika', 'haberler', 'afrin son durum', 'afrin son dakika', 'afrin haberleri']

Son dakika... Afrin'de ikinci aşama! Kritik nokta Raco'da operasyon

Gündem

https://www.haberturk.com/son-dakika-afrin-de-9-terorist-etkisiz-hale-getirildi-1859406

Manchester United Menajeri Jose Mourinho, dünyanın en pahalı oyuncusu Paul Pogba'nın kendisine ödenen bonservis bedelini hakettiği görüşünde. Mourinho, Pogba'yı dünyanın en iyi orta saha oyuncusu olarak gösterdi.

'ın sezon başında rekor bir bonservis bedeli ile kadrosuna kattığı , her geçen gün takımına ve 'e daha fazla uyum sağlıyor. Menajer da Pogba'nın gelişiminden memnun. Pogba'yı dünyanın en iyi orta saha oyuncusu olarak gösteren Mourinho, yıldız oyuncunun gelecek sezon çok daha iyi olacağı görüşünde. Mourinho, insanların futbola bakışlarının değişmesi halinde, Pogba'nın bir gün Altın Top Ödülü'nü kazanacağına da inanıyor. Altın Top Ödülü'nün artık sadece golcü oyunculara verildiğini savunan Mourinho "Beckenbauer, Cannavaro hatta Figo'nun bu ödülü kazanması büyük bir mucizeydi. Çünkü golcü değilseniz artık bu ödülü kazanmanız imkansız. İnsanların futbola bakışı değişirse, Pogba da Altın Top Ödülü'nü kazanabilir" dedi. Pogba, bu sezon 24 kez giydiği United formasıyla 5 kez fileleri havalandırdı.

28.12.2016 - 11:29

Ntvspor

['Futbol', 'Spor', 'Jose Mourinho']

Mourinho: Pogba, dünyanın en iyisi

Spor

https://www.ntv.com.tr/spor/mourinho-pogba-dunyanin-en-iyisi,-aK5o-3N6kOtF9cKPchcrg

LGS sonuçları dün açıklanmıştı. Bugün ise Milli Eğitim Bakanlığınca, Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamında tercih ve yerleştirme kılavuzu "meb.gov.tr" internet adresinden yayımlandı.

öğrenci ve velilerin erişimine açıldı. Adaylar, sınav sonuçlarını "meb.gov.tr" adresinden öğrenebilecek. Milli Eğitim Bakanlığınca, ortaöğretime geçiş tercih ve yerleştirme kılavuzu ve tercihlere esas kontenjan tabloları da meb.gov.tr'de açıklandı. LGS tercihleri 1-12 Temmuz arasında alınacak. Sonuçlar ise 22 Temmuz'da açıklanacak.  Öğrencilere sınav sonuç belgesi posta yoluyla gönderilmeyecek. Öğrenciler sınav sonuçlarına itirazlarını sonucun açıklanmasından itibaren en geç 5 iş günü içinde yapabilecek. Sınav sonuçlarına göre yerleştirme yapılacak okulların tablolarında, 2018'de o okullara yerleştirmede oluşan en düşük ve en yüksek yüzdelik dilimler de öğrencilerin tercihlerine rehberlik etmek amacıyla verilecek. MEB, 1 Haziran 2019'da yapılan LGS sınav sonuçları ile ilk kez "Merkezi Sınav Değerlendirme Raporu"nu da yayımladı. Milli Eğitim Bakanlığının Eğitim Analiz ve Değerlendirme Raporları Serisinin yedincisinde "2019 Ortaöğretim Kurumlarına İlişkin Merkezi Sınav" ele alındı. Bu raporda, 2019 Ortaöğretime Geçiş Sınavı'na giren öğrencilerin sınav performansları incelendi ve detaylı analizler yapıldı. Raporda yer alan bilgilere göre, bu yıl merkezi sınava 1 milyon 29 bin 555 öğrenci katıldı. 565 öğrenci, merkezi sınavın her iki oturumundaki tüm sorulara doğru cevap vererek tam puan aldı. Bu öğrencilerin 66 farklı ilde bulunduğu belirlendi. Ortalaması 298,87 ve standart sapması 78,73 olarak hesaplanan dağılımda, öğrencilerin yüzde 12,87'si 400-500 aralığında puan aldı. Merkezi sınav puanı dağılımında, öğrencilerin en yoğun (yüzde 46,47) bulunduğu aralığın 200-300 olduğu görüldü. Milli Eğitim Bakanlığınca geçen yıl yapılan LGS kapsamındaki merkezi sınavın sonuçlarına göre Türkiye genelinde 18 öğrenci 500 tam puan alarak birinciliği paylaşmıştı. Buna göre, 2019 Merkezi Sınavı 1 Haziran 2019'da sözel bölümü saat 09.30, sayısal bölümü saat 11.30'da başlayan iki oturum halinde uygulandı. Sözel bölümde öğrencilere Türkçe, T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi ve Yabancı Dil alt testlerinde toplam 50 soru soruldu ve 75 dakika cevaplama süresi verildi. Sayısal bölümde yer alan Matematik ve Fen Bilimleri alt testlerinde toplam 40 soru soruldu ve öğrencilere 80 dakika süre verildi. Merkezi sınava 1 milyon 74 bin 13 öğrenci başvurdu, bu öğrencilerden 1 milyon 29 bin 555'i sınava katıldı. 2018-2019 eğitim öğretim yılında 8. sınıftan mezun olan öğrencilerin yüzde 85,08'i merkezi sınava katıldı. Sınav sonrasında her iki oturuma ait hiçbir soru iptali olmadı. 2019 yılı LGS sınavında sözel oturumda soru sayısı 20 olan Türkçe alt testinde doğru cevap sayısı ortalaması 11,75; soru sayısı 10 olan T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük alt testinde doğru cevap sayısı ortalaması 6,88, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi alt testinde 6,83 ve Yabancı Dil alt testinde ise 4,65 olarak gerçekleşti. Her bir alt testte 20 soru içeren sayısal oturumda ise Fen Bilimlerinde alt testinde doğru cevap sayısı ortalaması 9,97 ve Matematik alt testinde 5,09 olarak hesaplandı. Milli Eğitim Bakanlığının LGS sonuçları ile ilk kez açıkladığı rapora göre, matematik ve fen bilimlerindeki başarı 2018'e göre arttı. 2019 merkezi sınavda yer alan soruların özellikleri detaylı olarak analiz edildi. Alt testlerdeki sorulara ilişkin 2019 merkezi sınavda hesaplanan ortalama güçlük, ortalama ayırt edicilik değerleri ve güvenirlik katsayıları ölçme araçlarında istenen düzeylerin üzerinde değerlere sahip olduğu görüldü. 2018 merkezi sınav istatistikleriyle kıyaslandığında soruların ayırt edicilik düzeyleri ve güvenirlik katsayılarında artış yaşandı. 2019 merkezi sınavda, soruların boş bırakılma oranları her bir alt testte hesaplandı ve hesaplanan 2018 merkezi sınavdaki oranlarla karşılaştırıldı. Sonuçlar, Yabancı Dil alt testi dışındaki tüm alt testlerde 2019 merkezi sınavda boş bırakılma oranlarının düştüğünü gösterdi. MEB tarafından 26 Kasım 2018'de sayısal bölüm için cevaplama süresinin 80 dakikaya çıkarılması kararının Matematik ve Fen Bilimleri alt testlerinde soruların boş bırakılma oranlarının azalmasına katkıda bulunduğu değerlendirildi. Alt testlerdeki doğru cevap sayısı ortalamalarının cinsiyete göre değişimi incelendi ve kız öğrencilerin ortalamalarının matematik dışındaki tüm alt testlerde erkek öğrencilerden daha yüksek olduğu belirlendi. Öğrencilerin sosyoekonomik düzeyleri ile akademik başarıları arasındaki ilişkiyi incelemek için öğrencilerin anne ve baba eğitim düzeyleri dikkate alındı. Anne ve baba eğitim düzeyleri ilkokuldan lisansüstüne kadar gruplandırılmış ve eğitim düzeyi arttıkça öğrencilerin doğru cevap sayısı ortalamalarının da arttığı belirlendi. Öğrencilerin 6., 7. ve 8. sınıftaki yıl sonu başarı puanlarının ortalaması olan ve ortaokulda akademik performansın göstergesi olarak değerlendirilen okul başarı puanı (OBP) ile 2019 Merkezi Sınavda toplam cevap sayısı arasındaki ilişki korelasyon analiziyle incelendi. Elde edilen sonuçlar, OBP ile Merkezi Sınav Puanı arasında pozitif ve güçlü bir ilişki olduğunu gösterdi. MEB tarafından ilk kez yayımlanan rapor, yürütücülüğünü Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Mahmut Özer'in yaptığı Eğitim Analiz ve Değerlendirme Raporları serisinin yedincisi olarak Dr. Sadri Şensoy, Dr. H. Eren Suna, Dr. Hande Tanberkan, Emine Eroğlu ve Ümare Altun tarafından hazırlandı.

24.06.2019 - 09:20

NTV Haber

['Türkiye', 'Eğitim', 'sınav sonuçları', 'meb', 'lise ', 'öğrenci', 'LGS']

LGS 2019 tercih ve yerleştirme kılavuzu yayımlandı

Eğitim

https://www.ntv.com.tr/egitim/lgs-2019-tercih-ve-yerlestirme-kilavuzu-yayimlandi,-iKa626OWUe5kTKXWNZE4Q

Kardeşi 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında tutuklanan AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli, "Bu parlamenter sistem kriz doğurmaya hazır. En son Davutoğlu döneminde de gördük, anlaşamadılar. Dolayısıyla parti, Genel Kurul'a gitti, Genel Başkanı değiştirdik. Binali bey geldi" dedi.

cumhuriyet.com.tr

Rize'de Salarha Sporcu Kamp Eğitim Merkezi'nde muhtarlar ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya gelen AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli, Türkiye’ye diz çöktürmeye çalışanlar olduğunu, 16 Nisan referandumunun bu açıdan büyük önem taşıdığını iddia etti. Anayasa değişikliği ile ülkede çift başlı yönetimin ortadan kalkacağını öne süren Dişli, şunları söyledi: "Bu sisitemle Cumhurbaşkanı'nın mevcut görevlerini anayasal hale getirmiş oluyoruz. Cumhurbaşkanına bu sistem birçok sorumluluk yüklüyor. Mevcut durumda Cumhurbaşkanı'nın vatana ihanet dışında hiçbir sorumluluğu yok. 16 Nisan’dan sonra 'evet' oyu çıktığında attığı her adımdan sorumlu olacak. Başbakanlık ortadan kalkacak, çift başlılık ortadan kalkacak. Bu parlamenter sistem kriz doğurmaya hazır. Daha önce de gördük. En son başbakan Davutoğlu döneminde de gördük, anlaşamadılar. Dolayısıyla parti, Genel Kurul'a gitti, Genel Başkanı değiştirdik. Binali bey geldi. Aralarında özel ilişki olmasına rağmen bu sistem problem doğuruyor. Bu sistem problem doğurduğu için tek başlı sisteme geçmemiz lazım."

29 Mart 2017 Çarşamba, 14:28

cumhuriyet

Kardeşi darbeden tutuklu Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli'den Ahmet Davutoğlu'na gönderme

siyaset

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/siyaset/709288/Kardesi_darbeden_tutuklu_Genel_Baskan_Yardimcisi_Saban_Disli_den_Ahmet_Davutoglu_na_gonderme.html

Sezon boyunca Hadi Sevişelim oyunuyla sahnede olan Tiyatro Teras artık Beşiktaş'ta. 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü'nde Hadi Sevişelim oyunu 14. temsiliyle seyirciyle buluşacak ve Tiyatro Teras'ın yeni yeri duyurulacak.

Yaklaşık 2 sene önce Nişantaşı’nda Arnavut oyuncu ( ) tarafından kurulan artık Beşiktaş’ta. Türkiye’de oyunculuk anlamında yeni bir şeyler denemek ve estetik algısı oluşturmak için sıfırdan bir eğitim süreci ile başlayan laboratuvar tiyatrosu Tiyatro Teras yetiştirdiği oyuncularla sezon boyunca tiyatro yapıyor. Tüm oyuncularının ilk oyunculuk deneyimiyle sahneye çıktığı eleştirmenlerden tam not alan Hadi Sevişelim 13 temsil kapalı gişe oynadı. Tiyatro Teras’ın Nişantaşı’ndan Beşiktaş’a taşınma sürecinde bir süre temsillerine ara verilmek zorunda kalan Hadi Sevişelim oyunu 14. temsilini 80 kişilik yeni sahnesinde 27 Mart Çarşamba günü oynayacak.  Aynı zamanda olan 27 Mart’ta Tiyatro Teras’ın yeni yeri de duyurulacak.

25.03.2019 - 11:42

['Sahne Sanatları', 'Tiyatro', 'haberler']

Tiyatro Teras artık Beşiktaş’ta

Sanat

https://www.ntv.com.tr/sanat/tiyatro-teras-artik-besiktasta,5bueqbRZ0Uu-EzkPdxUE6g

Hava Elektronik Sanayi (HAVELSAN)’a göre Türkiye’deki bilgisayarın yarısı siber korsanların elinde…

cumhuriyet.com.tr

1982 yılından itibaren Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) bilişim ve yazılım temelli ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ’dan bugün önemli açıklamalar geldi. Genel Müdürü Ahmet Hamdi Atalay, Türkiye’deki bilgisayarın yaklaşık yüzde 50’sinin siber korsanlar tarafından kullanıldığını belirtti. Atalay yaptığı açıklamada; 1982 yılından beri TSK’nın bilişim ve yazılım temelli ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan bir şirket olan ’ın bugün 1.200 çalışanıyla Türkiye’nin en büyük yazılım merkezi olduğunu belirtti. TSK’nın komuta, kontrol, eğitim, simülasyon, otomasyon ile bilişim ve IT ihtiyaçlarının tamamını milli imkanlar ile karşıladıklarını açıklayan Atalay, “ ” şeklinde konuştu. Kamu kurumları ve TSK’nın bilişim altyapısı, yönetim sistemleri, e-devlet, e-kurum, kaynak yönetim uygulamaları gibi alanlarda çözümler geliştirdiklerinin altını çizen Atalay, olarak alanında çalışmalara başladıklarını dile getirdi. Bu amaç doğrultusunda kurdukları Direktörlüğü’nün konusunda milli çözümler üretmeye çalıştıklarını anlattı. te milli çözümlerin olmazsa olmaz olduğunu vurgulayan Atalay, sözlerine şöyle devam etti: “ “

22 Ekim 2015 Perşembe, 10:43

cumhuriyet

HAVELSAN: Bilgisayarlarımız köle olmuş!

bilim_ve_teknoloji

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/bilim_ve_teknoloji/392205/HAVELSAN__Bilgisayarlarimiz_kole_olmus_.html

Irak'ta 18 Türk işçisini kaçırdığından şüphelenilen silahlı bir grupla Bağdat'ta çatışma yaşandı. Iraklı güçlerler grup arasındaki çatışmada 1 asker öldü, 3 asker yaralandı.

Bağdat Operasyonlar Komutanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Türk işçileri kaçıran grup üyelerinden birinin başkentin Filistin Caddesi'nde bulunduğuna dair alınan istihbaratın ardından bölgeye giden ekiplere ateş açıldığı, silahlı grupla çıkan çatışmada 1 askerin öldüğü, 3 askerin yaralandığı belirtildi. Açıklamada, güvenlik güçlerinin organize suç çetelerini takibe devam edeceği ve vatandaşların güvenliği ile ülke ekonomisine zarar vermelerine izin verilmeyeceği aktarıldı. Bağdat'ta bir Türk şirketinin stadyum inşaatında çalışan 18 Türk vatandaşı çarşamba günü üniformalı bir grup tarafından kaçırılmıştı. Irak Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ahmed Cemal, dün yaptığı açıklamada, "Savunma ve İçişleri bakanlıkları, Muhaberat ve Haşd-ı Şa'bi (Halk Toplulukları) komutanlığını kapsayan emniyet birimleri bizimle sürekli iletişim halindeler. Konuya ilişkin ilk ipuçlarına ulaştıklarını bildirdiler. Gelecek günler içinde kaçıranlara ve tutuldukları yere ulaşmamız mümkün olabilir" ifadelerini kullanmıştı.

04.09.2015 - 13:07

Anadolu Ajansı

['Dünya', 'Ortadoğu']

Irak'ta Türk işçileri kaçırdığından şüphelenilen grupla çatışma

Dünya

https://www.ntv.com.tr/dunya/irakta-turk-iscileri-kacirdigindan-suphelenilen-grupla-catisma,x0peXx4yw0uFxkRMLsN_TQ

ABD basınına konuşan yetkililer Kuzey Kore'nin balistik füze üretimine devam ettiğini söyledi. Casus uydularla füze sahasının görüntülendiği belirtildi.

'nin, Trump yönetimiyle yürütülen nükleer silahsızlanma müzakerelerine rağmen bildirildi. Adlarının açıklanmasını istemeyen Amerikalı yetkililer, gazetesine, casus uyduların, balistik füze üretim sahasında faaliyetlerin sürdüğünü ortaya koyduğu bilgisini verdi. Yetkililer, Kuzey Kore yönetiminin, başkent Pyongyang yakınında Sanumdong tesisinde sıvı yakıtlı bir ya da iki kıtalar arası balistik füze üretiyor göründüğünü kaydetti. Sahada daha önce Kuzey Kore'nin ABD'ye erişme kapasitesine sahip ilk füzesi Hwasong-15'in üretildiği ifade ediliyor. ABD Başkanı Donald Trump, tarihi bir kararla Kuzey Kore lideri Kim Jong-un ile 12 Haziran'da Singapur'da görüşmüştü. İki lider, Kore Yarımadası'nın nükleer silahlardan arındırılması için ABD ile Kuzey Kore arasında diplomatik müzakerelerin devam etmesi konusunda mutabakat imzalamıştı. Pyongyang yönetiminin nükleer silahlarından nasıl ve ne zaman vazgeçeceği, sürecin ne şekilde doğrulanacağının ayrıntıları kamuoyuna açıklanmamıştı. Trump, ülkesinde, Kim'den, nükleer ve füze programını sona erdirmek konusunda katı taahhüt almadan ödün vermekle eleştirilmişti.

31.07.2018 - 10:58

Anadolu Ajansı

['Dünya', 'Kuzey Kore', 'ABD']

Kuzey Kore balistik füze üretimine devam ediyor iddiası

Dünya

https://www.ntv.com.tr/dunya/kuzey-kore-balistik-fuze-uretimine-devam-ediyor-iddiasi,wtnMafbQZEK8lJ4S0BqWTg

ABD'de her 6 kişiden birinin domuz gribine yakalandığı tahmin ediliyor.

ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi, domuz gribiyle ilgili yeni tahminlerini açıkladı. Merkeze göre, ülkede hastalığa yakananların sayısı neredeyse 50 milyona ulaştı. Bu, her 6 kişiden birinin domuz gribi olduğunu gösteriyor. Nisan ayından beri 200 bin kişi de H1N1 virüsü nedeniyle hastanelik oldu. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi'nin tahminine göre, ülkede ölenlerin sayısı 10 bine yaklaştı. Ancak Dünya Sağlık Örgütü verileri, ABD'de ölenlerin sayısının 5 binin üzerinde olarak gösteriyor. Örgüte göre, dünya genelinde ölenlerin sayısı ise 9 bine yakın.

11.12.2009 - 14:38

NTV Haber

[]

ABD'de her 6 kişiden biri domuz gribi

Dünya

https://www.ntv.com.tr/dunya/abdde-her-6-kisiden-biri-domuz-gribi,EPSTOmsak0io8zlzHHgAQA

CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, 16 Nisan referandumunda, Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğinin oylanacağını söyledi.

DHA

CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, 16 Nisan tarihinde yapılacak referandum için Tomarza ardından da Sarız’da toplantılara katıldı. Gittiği yerlerde bulunanlara 16 Nisan'da yapılacak olan referandumun neler getirip neler götüreceğini anlatan Arık, ‘Evet’ tercihi yapılması gerektiğini belirtenlerin, halkı ikna edecek sözlerinin olmadığı için kutuplaştırma siyaseti üzerinden halkı kamplaştırdığını ifade etti. Sarız’da Küçük Örtülü, Damızlık, Avşar Ovası (Gerdek Mağara), Çavdar, Yaylacı, Ayranlık, İncemağara, Yeşilkent Mahallelerini ziyaret eden Arık, iktidar partisinin gerçek niyetinin deşifre olduğunu iddia etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı Mehmet Uçum’un “Halk kendi devletini kurmak için adım atıyor, 16 Nisan kutlu olsun” sözlerine tepki gösteren Arık, şöyle dedi: “Haftalardır 16 Nisan tarihinde yapılacak referandumun sistem değil, rejim değişikliği olduğunu halkımıza anlatmaya çalışıyoruz. İktidar ve beraberindekiler bizi yalan söylemekle itham edip, bunun bir sistem değişikliği olduğunu söylüyor. Ancak, referanduma günler kala gerçek niyetlerini ortaya koymaya başladılar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başdanışmanın açıklaması bunun en büyük kanıtıdır. Bu şahıs 16 Nisan’da yeni bir devlet kurulacağını söylüyor. Yeni bir devletin kurulması için mevcut devletin yıkılması gerekir. Sizlerin vicdanına soruyorum:16 Nisan’da yeni bir devlet kurulacaksa hangi devlet yıkılacak? Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak isteyenlere yüce milletimiz 16 Nisan’da en güzel yanıtı verecek ve devletini yıktırmayacaktır. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın.” Kayseri Büyükşehir Belediyesi eski Başkanlarından, Cumhurbaşkanı Başdanışmanlarından Şükrü Karatepe’nin de 18 maddelik referandum paketindeki gizli tehlikeyi açığa çıkardığını belirten Arık, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Cumhurbaşkanı’nın başdanışmanı Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin yayın organı Şehir Araştırmaları Dergisi'nde ‘Başkanlık Sisteminde Şehir Yönetimi’ başlıklı bir yazı kaleme almış. Bu yazısında, başkanlık sistemiyle birlikte büyük kentlerin yeniden yapılanacağını belirterek, Çin’deki yapıyı örnek gösteriyor. Bu da AKP’nin inkar ettiği bir başka gerçeğin deşifresidir. Onlar getirilmesi planlanan sistemde başkana eyaletler kurma yetkisinin verildiği gerçeğini inkar etseler de Karatepe’nin bu yazısı gerçek niyetlerini ortaya koyuyor. Bugün oy kaygısı ile dile getiremedikleri bu gerçek, 16 Nisan referandumunda ‘evet’ çıkarsa, ki Allah’ın izniyle çıkmayacak, Türkiye’nin eyaletlere ayrılacağını gösteriyor. Aziz milletimiz AKP’nin bu örtülü niyetini çok iyi biliyor. Onun için de 16 Nisan’da sandık başına giderek, Türkiye’nin eyaletlere bölünmesine de Türkiye Cumhuriyeti’nin yıkılarak yerine yeni bir devlet kurma isteyenlere de ‘Hayır’ diyerek en güzel yanıtı verecektir.”

11 Nisan 2017 Salı, 11:52

cumhuriyet

CHP Milletvekili Arık: 16 Nisan sistem değil, rejim değişikliğidir

siyaset

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/siyaset/718265/CHP_Milletvekili_Arik__16_Nisan_sistem_degil__rejim_degisikligidir.html

Antalya'da uçan balonlar altında şekerleme yapan 2 satıcı çevredekilerin ilgisini çekti.

Antalya dünyaca ünlü Konyaaltı Plajı'nda, geçimlerini balon satarak sağlayan 2 genç balonların altında dinlenmek isteyince ortaya kartpostalları aratmayan görüntüler çıktı.  Güneşli günlerde sahil şeridini bir uçtan diğerine gezen, yürüyüş yapan ailelerin çocuklarına balon satarak geçimini sağlayan gençler, gökyüzünün bulutlanmasını fırsat bildi. Sahilde balonları koluna bağlayarak uçmasını engelleyen satıcı, kısa süreliğine de olsa "şekerleme yaparak" yorgunluk attı. Çeşitli çizgi film karakterlerinin şekillerinden oluşan uçan balonları eline bağlayarak sahile uzanan baloncuları görenler onun fotoğraflarını çekti. Havanın bulutlu olmasından dolayı satış yapamadığını belirten satıcı genç, çok yorulduğu için kısa süreliğine uzanarak dinlendiğini söyledi. Aralarında Pepe, Niloya, Casper, Caillou, Tom ve Jerry gibi çizgi film karakterlerinin bulunduğu balonlar, 5-50 TL'den satılıyor.

28.02.2017 - 12:22

DHA

['Türkiye', 'Antalya']

Uçan balonların altında kartpostallık görüntü

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/ucan-balonlarin-altinda-kartpostallik-goruntu,wj7f_UMqw0S1wi2x20riOw

Milli Eğitim Bakanlığınca, Anadolu lisesi, hazırlık sınıfı bulunan Anadolu lisesi, fen lisesi, sosyal bilimler lisesi ve güzel sanatlar lisesi ile spor liselerinin haftalık ders çizelgeleri ile seçmeli derslerinde değişiklik yapıldı.

Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), Anadolu lisesi, hazırlık sınıfı bulunan Anadolu lisesi, fen lisesi, sosyal bilimler lisesi ve güzel sanatlar lisesi ile spor liselerinin haftalık ders çizelgeleriyle seçmeli derslerinde değişiklik yapıldı. Ders çizelgesi, Talim ve Terbiye Kurulunun ilgili kararları doğrultusunda, 2017-2018 eğitim ve öğretim yılında 9. sınıflardan başlamak ve kademeli olarak uygulanmak üzere kabul edilerek, Haziran 2017 tarihli ve 2717 sayılı Tebliğler Dergisinde yayımlandı. Buna göre, uygulamadaki haftalık ders çizelgesinde 9. ve 10. sınıflarda ortak dersler arasında yer alan tarih dersi, 11. sınıflara da 2 ders saati olarak ortak dersler arasına ilave edildi. 11. sınıfın ortak dersleri arasında yer alan T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük dersinin 12. sınıfta okutulması kararı alındı. Öğrencilerin düşünme becerilerini geliştirmek açısından çizelgede sadece 11. sınıf ortak dersleri arasında yer alan felsefe dersi, 10. sınıfın ders programına ilave edildi. Böylece liselerde okutulan felsefe dersi 4 saate çıkarıldı. Bakanlık, büyüme çağındaki öğrencilerin psikomotor gelişimlerini sağlıklı bir şekilde tamamlamalarını sağlamak amacıyla beden eğitimi ve spor dersini 9. 10. 11. ve 12. sınıflarda bir ders saatinden, 2 ders saatine çıkardı. Ayrıca, öğrencilerin içsel potansiyellerinin gelişmesine katkı sağlamak amacıyla müzik ve görsel sanatlar dersleri de 9. 10. 11. ve 12. sınıflarda bir ders saatinden, 2 ders saatine çıkarıldı. Ortaokuldan itibaren 2 ders saati olarak okutulan din kültürü ve ahlak bilgisi dersi, konu alanının ihtiyacı dikkate alınarak, 9. 10. 11. ve 12. sınıflarda bir ders saatinden 2'şer ders saatine çıkarıldı. Sağlık ve trafik kültürünün hayat becerisi olarak bütünsel bir bakış açısıyla ele alınmasını sağlamak amacıyla trafik ve ilk yardım dersi ile sağlık bilgisi dersi birleştirilerek, "sağlık bilgisi ve trafik kültürü" ismiyle 9. sınıflarda bir ders saati olarak okutulacak. 9. 10. 11. ve 12. sınıflarda 3'er saat okutulan biyoloji dersi, ortak dersler 9. ve 10. sınıflarda ikişer, seçmeli derslerde 11. ve 12. sınıflarda 4'er ders saati olarak yeniden düzenlendi. Bilgi ve iletişim araçlarının etkin kullanımını sağlamak amacıyla fen ve sosyal bilimler ile hazırlık sınıfı bulunan Anadolu liselerinin haftalık ders çizelgelerine ortak ders olarak "bilgisayar bilimi" dersi yeni ders olarak ilave edildi. Öğrencilerin bilime olan ilgilerini geliştirmek için fen liseleri, Anadolu liseleri ve hazırlık sınıfı bulunan liselerde "matematik tarihi ve uygulamaları" ile "fen bilimleri tarihi ve uygulamaları" seçmeli dersler arasına eklendi.

14.06.2017 - 16:25

Anadolu Ajansı

['Eğitim', 'meb']

Liselerin haftalık ders çizelgeleri değişti

Eğitim

https://www.ntv.com.tr/egitim/liselerin-haftalik-ders-cizelgeleri-degisti,FKYzaUpai0yrN0yxJjXyYw

Diyanet İşleri Başkanlığı, 2011 yılı umre fiyatlarını belirledi. Buna göre, umre ziyareti yapmak isteyenler, kaldıkları yere ve konakladıkları tarihe göre, 790 ile bin 485 Euro arasında ücret ödeyecek.

Diyanet İşleri Başkanlığınca 7 farklı grupta hazırlanan umre, bu yıl 19 Şubat'ta başlayacak. Bahar, Yaz ve Ramazan olmak üzere 3 dönemde hazırlanan umrenin bahar ve yaz dönemi 30 Temmuz'da başlayacak. Ramazan dönemi umre tur ve fiyatları ise daha sonraki bir tarihte açıklanacak.  Diyanet İşleri Başkanlığı, geçen yıl 280 bin vatandaşın umreye gitmesi ve her yıl bu sayının biraz daha artması dolayısıyla bu yıl daha yoğun tedbirler aldı.  Bu kapsamda, taşrada, herhangi bir il, ilçe veya çevresiyle birlikte umreci kaydedilerek bir kafile oluşturulması durumunda Hac'da olduğu gibi bu kişilerin en yakın havaalanlarından gitmelerine yardımcı olunacak. Yeterli sayıya ulaşılamaması durumunda ise umreciler, bulundukları illerden ulaşım durumlarına göre karayolu ya da havayolu ile ilgili havaalanına intikal ettirilecek.  Ayrıca Diyanet İşleri Başkanlığınca, imkanlar ölçüsünde Mekke'de sağlık elemanı bulundurulacak. Medine'de ise tercümanlar aracılığıyla o ildeki hastanelerden yararlanılacak. Başkanlık, vatandaşların sürekli kullandıkları ilaçları yanlarında bulundurmalarında yarar olduğuna işaret etti.  Umrecilerin ibadetlerine daha fazla zaman ayırabilmeleri için kahvaltı ve akşam yemeğinin verileceği umre turları için kayıtlar için geniş bilgi, 17 Ocak Pazartesi gününden itibaren il ve ilçe müftülüklerinden öğrenilebilecek.   Otel-1. Tip-A programını tercih edenler 7 günlük umre programı için 2 kişilik odada kişi başına bin 460-1485 Euro, Otel-1. Tip-B programını tercih edenler kişi başı bin 340-1365 Euro, Otel-2. tip programını tercih edenler ise 10 günlük umre programı için 2 kişilik odada konakladıkları tarihe göre kişi başı 1230 veya 1260 Euro ücret ödeyecek.  Otel-3. Tip kategorisini seçen ve umre programına 14 gün ayırabilenler ise harem bölgesine yürüme mesafesinde olan otellerde 2 kişilik odalarda, 24 Şubat-9 Mayıs dönemindeki turlarda kişi başına 1095, 3 kişilik odalarda ise kişi başına 995 Euro'ya konaklayabilecek. 21 Mayıs-28 Haziran dönemindeki turlarını tercih edenler ise 2 kişilik odalarda kişi başı 1125, 3 kişilik odalarda kişi başı 1025 Euro ödeme yapacak.  Normal tip umre programında kutsal topraklara gidecek vatandaşlar, Mekke ve Medine merkezinde bulunan ve hareme yürüyerek ulaşılabilen binalarda 2 ve 3 kişilik odalarda kalabilecek. 20 gün süren bu tipte umreye gitmeyi tercih edenler, odadaki kişi sayısı ve konakladıkları tarihe göre 2 kişilik odalarda kişi başı bin 65-1085 Euro, 3 kişilik odalarda 985-1010 Euro arasında ödemede bulunacak.  Kısa süreli ekonomik tip umre programı 14 gün sürüyor ve fiyatlar, 2 veya 3 kişilik odalara göre kişi başı 790-880 Euro arasında değişiyor. Bu turu tercih edenler, müstakil odalı binalarda kalacak ve Mekke'den hareme servisle ulaştırılacak, Medine'de ise hareme yürüme mesafesinde olan aynı standartlardaki binalarda konaklayacak. Aynı imkanların sunulduğu toplam 26 günlük uzun süreli ekonomik tip umre için ise 935-1030 Euro arasında değişen fiyatlar belirlendi.  Regaip, Miraç, Berat kandilleriyle Kadir Gecesi'ni kutsal topraklarda geçirmek isteyenler, bu tarihlerdeki umre turlarını tercih edebilecek.  Bu ücretlere Otel-1. tip, Otel-2. tip, Otel-3. tip umre programında sabah kahvaltısı ile açık büfe akşam yemeği, normal ve ekonomik tip umre programında ise tabldot şeklinde sabah kahvaltısıyla akşam yemeği dahil olacak.  Çocuklarıyla umreye gitmek isteyenler 0-2 yaş arasındaki bebekleri için 70 Euro, 3-5 yaş arası çocuklar için 470 Euro, 6-12 yaş arasındaki çocuklar için ise otel tiplerine göre, 675 ile 1075 Euro arasında değişen ücretler ödeyecek. Ayrıca 0-5 yaş arasındaki çocuklara otelde yatak verilmeyecek.   Umre ziyareti yapmak isteyenler gerekli bilgileri il ve ilçe müftülükleriyle cami görevlilerinden alabilecek. Pasaport işlemlerinin zamanında tamamlanıp tercih edilen turlarla gidilebilmesi için en az 20-25 gün önce ilgili müftülüklere kayıt yaptırılması gerekiyor. İşlemleri yetişmeyenler, bir sonraki turlardan biriyle gönderilecek.  Kayıt yaptıran umrecilere yanlarında götürmeleri için, el çantası, Hicaz albümü, umre rehberi, umre duaları, umre tanıtım CD'si, umre not defteri ve kalem, seccade, tesbih ve terlik kılıfı verilecek.

15.01.2011 - 11:21

[]

Umre tur ve fiyatları açıklandı

Yaşam

https://www.ntv.com.tr/yasam/umre-tur-ve-fiyatlari-aciklandi,DEqLXC0qBES5Gsj6XYRXMA

Birleşmiş Milletler (BM) Göçmen Hakları Özel Raportörü Felipe Gonzalez Morales, ABD Sınır Devriyesi yetkililerince gözaltına alındıktan sonra yaşamını kaybeden 7 yaşındaki Guetemalalı kız çocuğunun şüpheli ölümü için soruşturma başlatılması çağrısında bulundu.

Birleşmiş Milletler (BM) Göçmen Hakları Özel Raportörü Felipe Gonzalez Morales, yaptığı yazılı açıklamada, Jakelin Amei Caal isimli küçük kızın, babası ve büyük bir göçmen grubuyla Meksika sınırından ABD tarafına geçtiğini belirtti. Sağlık durumuyla ilgili iddia edilenlerin aksine Caal'ın, ABD Gümrük ve Sınır Koruma Biriminin nezaretinde öldüğünün tartışılmaz olduğunu vurgulayan Morales, Caal'ın ölümüne ilişkin "derinlemesine, bağımsız ve kapsamlı soruşturma" başlatılması çağrısında bulundu. Morales, ABD'nin "göçmenlik durumuna göre" çocukları gözaltına almaktan vazgeçmesi gerektiğinin altını çizerek, Caal'ın ölümünden derin endişe duyduğunu vurguladı. Küçük kızın ölüm nedeninin ortaya çıkarılması ve varsa sorumlu yetkililerin cezalandırılmasını isteyen Morales, ayrıca aileye, hukuki süreçte erişim sağlanması ve tazminat ödenmesi çağrısı yaptı. Öte yandan, Guetemala Dışişleri Bakanlığının, Caal'ın ölüm nedeninin ortaya çıkarılması ve konuyu takip etmesi için ABD Dışişleri Bakanlığına diplomatik nota verdiği öğrenildi. Caal'ın cenazesinin ülkesine ulaştığı bildirildi. Orta Amerika'dan ABD'ye ulaşmak için yola çıkan 7 binden fazla kişinin yer aldığı göçmen konvoyu geçen ay Meksika'nın sınır kenti Tijuana'ya varmıştı. ABD Başkanı Donald Trump, Orta Amerika'dan ABD'ye ulaşmak için yola çıkan göçmen konvoyundan hiç kimsenin, mahkeme emri olmadan ülkeye alınmayacağını belirtmişti.

24.12.2018 - 23:42

Anadolu Ajansı

['Dünya', 'ABD', 'gözaltı ']

ABD'de 7 yaşındaki Guetemalalı çocuk gözaltında öldü

Dünya

https://www.ntv.com.tr/dunya/abdde-7-yasindaki-guetemalali-cocuk-gozaltinda-oldu,8R5YpX3fpUCvSiFxdp1ZvQ

Japonya'nın yeni Başbakanı Yoşihiko Noda, ülkedeki nükleer santrallerin güvenlik kontrollerinin tamamlanmasının ardından faaliyete geçeceğini, ancak uzun dönemde ülkenin nükleer enerjiye bağımlılığı azaltmayı hedeflemesi gerektiğini söyledi.

Göreve gelmesinin ardından parlamentoda ilk siyasi konuşmasını yapan Noda, tsunaminin yerle bir ettiği kuzeydoğu kıyısının onarılması için çabaların artırılacağını belirterek, vatandaşlara "bu devasa felaketin yarattığı umutsuzluğa rağmen sergiledikleri asil ruhu unutmamaları" çağrısı yaptı. Başbakan Noda, ülkede güvenlik kontrolü tamamlanan nükleer santrallerin çalışmaya başlayacağını kaydederek, halktaki "çocuklarda ve hamile kadınlarda hastalık görüleceği" korkusunu silmeye çalışacağını, gıda güvenliğinin sağlanacağını ve Fukuşima'dan sızan radyasyondan zarar görenlere tazminat ödeneceğini söyledi. Noda ayrıca, ülkenin enerji politikasını dikkatli bir şekilde yeniden değerlendireceklerini ve sürdürülebilir enerji için yeni teknolojiler ve kaynaklar araştıracaklarını kaydetti. Başbakan Noda, "Uzun ve orta vadede, nükleer enerjiye bağımlılığımızı mümkün olduğunca azaltmayı hedeflemeliyiz" dedi. Noda'nın selefi Naoto Kan, 11 Mart'ta ülkeyi vuran deprem ve tsunami felaketinin ardından müdahalede yetersiz kaldığı ve nükleer krizle baş edemediği eleştirilerine maruz kalmıştı. Depremin ardından Japonya'da hükümet bütün nükleer reaktörlerin güvenlik kontrolünden geçirilmesine karar vermişti. Japonya'daki 54 reaktörün 30'dan fazlasının yaz boyunca faaliyetini durdurması, ülkede elektrik kesintilerine neden olmuştu.

13.09.2011 - 14:45

Anadolu Ajansı

[]

'Nükleer enerjiye bağımlılığı azaltmalıyız'

Dünya

https://www.ntv.com.tr/dunya/nukleer-enerjiye-bagimliligi-azaltmaliyiz,BwJXcCfKHUC8-5Ttb8MpWg

İstanbul'da yürütülen FETÖ soruşturması kapsamında polis ekiplerince düzenlenen operasyonda, bazı şüpheliler gözaltına alındı

İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimiyle ilgili soruşturma kapsamında operasyon düzenlendi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ve Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri, darbe girişimi soruşturması kapsamında bazı şüphelilerin yakalanması için başta Maltepe, Kartal ve Pendik ilçeleri olmak üzere tespit edilen çok sayıda adrese eş zamanlı operasyon gerçekleştirdi. Söz konusu ev ve iş yerlerinde arama yapan ekipler, bazı şüphelileri gözaltına aldı. Bu kişiler, Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirildikten sonra Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.

05.08.2016 - 07:36

[]

İstanbul'da FETÖ operasyonu

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/istanbulda-feto-operasyonu,NOHfDz5ooUm2KWWB8suDGA

Kentin en modern hastanelerinden biri olarak tasarlanan Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi inşaatı erken bitirilecek.

2 Nisan 2007 tarihinde yapımına başlanan 540 yatak kapasiteli hastane 116 milyon TL'ye mal olacak.  Hastanede incelemelerde bulunan İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sabri Kaya, İl Özel İdaresinin sağlık yatırımları ile ilgili şu bilgileri verdi:  ''2003-2010 yılları arasında sağlık yatırımları için İl Özel İdaremiz bütçesinden, 1 milyar 519 milyon 833 bin 617 TL kaynak aktardık. Bu kaynakla, içlerinde yıllardır tamamlanamayan hastanelerin de yer aldığı 21 hastane ve sağlık merkezini, ağız ve diş sağlığı hastaneleri başta olmak üzere yanık tedavi, uyku bozuklukları ve deprem gibi alanlarda Türkiye'de ilk olan hastane ve merkezleri hizmete hazır hale getirdik.  Hastanelerimizi, aralarında henüz dünyada yeni yaygınlaşmaya başlayan 'Da Vinci Robotu' başta olmak üzere modern tıbbi cihazlarla donattık. Engelli vatandaşlarımız için özel ameliyathaneler inşa ettik.''  Tamamlama aşamasına gelen 11 proje bulunduğunu belirten Kaya, bir o kadar da proje aşamasında olan hastane ve sağlık merkezleri de olduğunu kaydetti.  İstanbul Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesinde, 167 muayene, 237 hasta yatak, 7 tutuklu yatak, 20 ameliyathane, 33 doktor, 85 hemşire, 8 başhekim ve 4 jandarma/polis odası bulunacak.  Hastanede, 7'şer katlı 4 poliklinik, 15'er katlı yatakhane blokları, 395 araç kapasiteli kapalı ve 350 araçlık açık otopark alanı, 9 bin 600 metrekarelik poliklinik oturum alanı, 79 bin 846 metrekarelik hasta yatak odası alanı, 416 kişi kapasiteli konferans salonu ve 36 asansör olacak.

15.04.2010 - 13:33

[]

116 milyon lira bütçe ayrıldı

Ekonomi

https://www.ntv.com.tr/ekonomi/116-milyon-lira-butce-ayrildi,lHPLhYCulEODG32es16F-g

MHP Lideri Bahçeli, ''Başkanlık sistemine olumlu baktığımızı iddia edenler acaba bu sonuca nasıl varmışlardır? MHP parlamenter sistemden yanadır. MHP'nin, TBMM'de tercihi ne olursa milletin karşısında da tıpatıp aynısı olacaktır'' dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, anayasa değişikliği teklifiyle ilgili MHP'nin TBMM'de tercihi ne olursa, milletin karşısında da tıpatıp aynısı olacağını bildirdi. Bahçeli, Meclis'te partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, çözüm ve çare odaklı siyaset tercihlerini hep koruduklarını, yalnızca muhalefet etmekle, eleştirmekle milletin beklentilerinin karşılanamayacağını iyi bildiklerini belirtti. "Sayın Cumhurbaşkanı'nı millet seçti, bu tartışmasızdır. Ancak Sayın Erdoğan'ı seçen millet Anayasa'yı rafa kaldırarak fiilen başkan olsun demedi." ifadesini kullanan Bahçeli, Türkiye'nin ağırlaşan iç ve dış şartlarının, öncelikle ve mutlaka hukukun temel ve vazgeçilmez ilkelerine bağlılığı gerektirdiğini vurguladı. Türkiye'nin kurşun gibi ağır bir ortamdan geçtiği şu zaman sürecinde, muhataplarını hukuka uymaya, Anayasa'ya bağlı kalmaya çağırmak kadar meşru bir şey olamayacağını belirten Bahçeli, "Fiili başkanlık uygulaması, Türkiye Cumhuriyeti'nin yönetim ve idare sistemine, Cumhuriyet'in miras ve mesajlarına tamamen aykırıdır. Sırf millet seçti bahanesiyle fiili başkanlığa kılıf aranması, mazeret uydurulması boş ve beyhude bir çabadır" dedi. Filli başkanlık uygulamasına resen ve kendiliğinden son verilmesinin "en haklı ve doğal beklentileri" olduğunu dile getiren Bahçeli, "Yok bu mümkün değilse buna yanaşılmayacaksa fiilli durumun hukuki boyut ve içerik kazanması için demokratik bir sürecin işletilmesi pekala en geçerli ikinci yoldur" diye konuştu. "Mahalleyi ayağa kaldırmak için bizim başkanlık sistemine olumlu baktığımızı iddia edenler, acaba bu sonuca nereden ve nasıl varmışlardır?" sorusunu yönelten Devlet Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: "Heceleyeyim dedim anlamadılar, kara tahtayı işaret ettim oralı olmadılar. Daha ne söyleyeyim, nasıl izah ve açıklama getireyim Bunlar hangi dilden haberleşip konuşuyorlarsa bize bildirsinler ki ona göre davranalım. İsterlerse Mors Alfabesi, isterlerse dumanla iletişim kuralım. Yazıktır hiç olmazsa kendilerini ikna edelim. 'MHP, parlamenter sistemden yanadır, dahası revize ve reforma tabi tutulmasını istemektedir' dedim, ne çare, kulp takmayı sürdürüyorlar. Bunların kulakları var duymuyor, gözleri var görmüyor. Mahşer midillisi gibi ortalıkta gezip kalem ve konuşma fedaisi kesilenler koro halinde bize saldırıyor, niyet okuyup işlerine geldiği gibi yorum yapıyorlar. AKP'nin anayasa hazırlık teklifi henüz ortaya çıkmadan, Meclis'te demokratik bir tartışma ve müzakere iklimi oluşmadan hakkımızda hüküm verip infaz edenler sanki Kaf Dağı'ndan kar bağışlıyorlar. TBMM'de 'Evet', referandumda 'Hayır' diyecekmişiz, bunu söylüyorlar ve de bir grup Truva atı bunun milletin aklıyla alay etmek olacağını zırvalıyor. Aslında kendilerinin maskaraya döndüklerini ise hiç anlamıyorlar. 'Havet' nasıl olacakmış Türkçe'yi katletmeleri bir yana, utanmadan bir de böyle sorguluyorlar. Bizim ağzımızdan 'Evet' ya da 'Hayır'a ilişkin bir irade çıkmamışken, muhtemel anayasa hazırlık teklifinin neleri ihtiva edip etmediği belli değilken referandumu yapıp sonucu ilan edenler bilinsin ki kaos elçileri, kriz çığırtkanları, darbe şakşakçılarıdır. Bunların hali tamı tamına Nato kafa Nato mermerdir. Altını kalın olarak çiziyorum; MHP'nin TBMM'de tercihi ne olursa, milletin karşısında da tıpatıp aynısı olacaktır. Yakın tarihten örnek veriyorum: 28 maddelik bir anayasa değişikiliği yapıldı. Bu değişiklik hakkında neden 'Hayır' kullanacağımızı bir broşür haline getirildi ve Meclis'e 'Hayır' dedik, milletin huzurunda da 'Hayır' dedik. Eğer Meclis'te 'Evet' dersek milletin huzurunda da 'Evet' deriz." MHP'nin neye inanıyorsa onu söyleyeceğini belirten Bahçeli, "Kalburla su taşımayız, sinekten yağ çıkarma telaşına kapılmayız. MHP yarım asırdır dürüst siyasi çizgisi, ilkeli, erdemli, tutarlı, ahlaklı duruş ve mücadelesiyle milli gönüllerde taht kurmuştur. Kalemlerinden kan damlayan yarım aydınlar bunu kavrayamaz. Yandan çarklı, neme lazımcı, kiriştek gibi dönüp şeytan taşlamak yerine kendi gölgelerini taşlayan siyaset ve medya simsarları bizi anlayamazlar, anlasalar bile korkularından itiraf edemezler." dedi. Ana muhalefet partisinin "ağzı ve sicili bozuk sözcülerinin, tekeri döndürülen iftira kervanının mihmandarları" olduğunu söyleyen Bahçeli, şunları kaydetti: "Sayın Binali Yıldırım, Afyonkarahisar'da üstünde çalıştıkları anayasa teklif metininin hemen hemen bittiğini açıklamıştır. Yakında bu teklif metni TBMM'nin gündemine gelecektir. Bu durum karşısında MHP ilke ve ülkülerine uygun olacak şekilde teklifi inceleyecek, elbette bir karar ve sonuca varacaktır. Peşin hükümlüler, Türkiye'nin istikbaliyle ilgili hiçbir endişe taşımayan siyasi yan kesiciler bizim ne yapacağımızı, nasıl bir tutum takınacağımızı o zaman göreceklerdir. AKP'nin muhtemel hazırlığı TBMM'de kabul ve onay görürse millete gitmekten, demokrasinin tartısına çıkmaktan da hiç kimse çekinmemelidir. Millet egemendir, son sözün sahibidir. MHP millete inanmakta, demokrasinin faziletlerine sonuna kadar ihtiram göstermektedir. Türk milletinin tercihine tahammül edemeyenler, şimdiden kesin sonuçlara ulaşıp önüne geleni asıp kesenler; eğer demokrasiye husumet beslemiyorlarsa milletle yollarını tamamen ayırmışlar demektir. Bizler hadimiz, millet hakem ve hakimdir. Henüz ortada fol yok yumurta yokken MHP'yi siyasi ve sinsi polemiklerin içine çekip itibarsızlaştırmaya çalışanları da emin olunuz ki not edip çok yakında mahcup edeceğiz ve hepsini birden de şaşkına çevireceğiz. AKP ne hazırladıysa getirsin görelim, bakıp değerlendirelim. Sonra da neyi doğru ve kaçınılmaz görüyorsak onu yapacağımızdan, aldığımız kararın ardında sağlam şekilde duracağımızdan herkesin müsterih ve emin olması başlıca dileğimdir." Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Irak ve Suriye odaklı gerilimlerin hem ülkenin iç huzurunu hem de bölgesel istikrar ve gelecek planlarını zedeleyip zayıflattığını söyledi. Musul’un teröristlerden temizliğinin süratle yapılması gerektiğini belirten Bahçeli, "Türkiye, bu temizlik harekatının dışında durmamalı, kenarda kalmamalıdır. Artık Irak’ta kimin ne söylediğinin, nerede durduğunun anlam ve önemi yoktur. Ülke olarak milli beka ve güvenliğimizi muhafaza etmek zorunda olduğumuz çok açıktır. Bunu da herkes ister gönüllü ister değil anlayışla karşılamak mecburiyetindedir" değerlendirmesinde bulundu. Türkiye'nin Irak ve Suriye’deki gelişmelere müdahil olabilmeyi göze alması gerektiğini belirten Bahçeli, "Irak istemiyormuş, Suriye karşı çıkıyormuş, ABD itiraz ediyormuş, bunun artık bir mana ve ehemmiyeti yoktur. Misakımilli’nin ruhuna mı bağlanacağız, yoksa birkaç densizin, emperyalizme uşaklığı benimsemiş üç beş köksüzün sözlerine mi bakacağız?" dedi. Devlet Bahçeli, "Türk milletinin varlığını ve birliğini koruması hususunda ne eri tükenir, ne de nefesi kesilir. Herkes bilsin ki biz okumuzu atıp yayımızı hala asmadık, asmaya da niyetimiz yoktur" ifadelerini kullandı. Bahçeli, Türkiye'nin, Musul operasyonunun her aşamasında rol almalısını, aktif ve zorlayıcısı olmasını isteyerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hiç kimse Türkiye’nin sınır ve toprak bütünlüğüyle birlikte soydaşlarının dokunulmaz haklarını savunmasından gocunmamalıdır. Bağdat yönetiminin Başika’daki askeri varlığımız üzerinden ileri geri konuşması esasen yersiz olduğu kadar Türkiye husumetinin de bir yansımasıdır. Şu anda Başika’dan çekilmek Hakkari’den çekilmekle eşdeğerdir. Musul ve Kerkük’te demografik yapı üzerinde oynamalar yapılıp, toz bulutu ülkemize doğru yayılırken Türkiye’nin buna tepkisiz kalması bir defa milli gerçek ve tarihsel çıkarlara tamamen aykırıdır. Irak’ta sahada olduğumuz kadar kurulacak masalarda oturmamız doğrudur, doğaldır, olması gereken de budur. Sınırlarımızın diğer yakalarında önümüze geçilirse unutmayınız ki yarın son yurdumuzda da aynısı yapılabilecektir. Türkmeneli Türk’ün varlık yokluk mücadelesinin verildiği mahşer yeridir. Ve de Türk milleti burada seyirci olamayacak, olmayacaktır. Esad rejiminin Suriye’de mevzilenmiş terör çetelerine karşı meşru operasyonlarımıza işgal ithamıyla sataşması, Irak yönetiminin de aynı tavrı izlemesi bizi yolumuzdan çevirmemelidir. Kuyumuzu kazanların kuyruğuna basar, enselerinden tutarız. İçimize kapanıp bölge ve dünyayla bağımızı kesmemizi bekleyenlerin alınlarını karışlar, eyvallah etmeyiz. Hele bir de vatan bildiğimiz topraklarda bölünme ve parçalanma hesabı yapanlara, Türk’e kefen biçmeye kalkanlara, aziz milletimiz Allah’ın izniyle dünyayı dar eder, gök kubbeyi başlarına yıkar. Irak’ta bayrağımızı çiğneyip yakan şerefsizlere de açık açık şunları ifade ediyorum: Ay yıldızlı al bayrak sizlerin kirli ayaklarınızın altında kalarak değerinden bir şey kaybetmeyecektir. Bayrak bizim ruhlarımızda asılıdır. Ve bu iğrençliği yapanların bunu anlaması imkansızdır. Bayrağımıza yapılan hakaret ve saygısızlığı kınıyor, Irak Merkezi Yönetiminin böylesi mütecaviz hareketlere izin vermemesini, müsamaha göstermemesini hem diliyor hem de bekliyoruz." Geçmişin acı dolu sayfalarından ders aldıklarını, sonuç çıkardıklarını ve bozgunların bir daha tekerrür etmemesi için tarihe, ecdada namus sözü verdiklerini dile getiren Bahçeli, "Bu nedenle gidecek başka yurdumuz yok, göçecek başka yuvamız yok, çizecek sınırımız yok, yüz çevirecek insanımız yoktur." dedi. Türkiye'nin başkent Ankara’yı merkezine alıp 360 derecelik bir daire çizerek çevresindeki her gelişmeye bire bir kafa yormak zorunda olduğunun altını çizen Bahçeli, "Musul’a sokulmazsak Ankara’yı tehlikeye atarız." diye konuştu. MHP Lideri Bahçeli, partisinin grup toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Devlet Bahçeli, "Başkanlık sistemi tartışması yoktu bunu siz gündeme getirdiniz ve 'gerekirse millete gitmektir' dediniz; bir metin gelsin görelim diye ilk defa bu kadar net ve açık konuştunuz. Neden şimdi bu tartışmayı gündeme getirdiniz?" sorusuna, şu yanıtı verdi: "Başından beri söylüyoruz. Üç defa grup konuşmalarımızda ifade ettik, söylediklerimizde bir farklılık yok, anlamayanlara karşı tamamlayıcı maddeler var. Onu ileriki günlerde çok daha iyi anlayacaksınız. Türkiye'de fiili durumun devamını arzulayanlar, 15 Temmuz'dan sonra çok ciddi olayların yaşandığı bir ortamda kaos, kriz arzulayanlar, ikinci dalga darbecilerdir. Onu da önümüzdeki günlerde hep beraber görürsünüz." Devlet Bahçeli, "100 maddelik bir anayasa çalışmasından söz ediliyor, mümkün müdür 100 maddelik bir anayasa değişikliği " sorusu karşısında, "100 maddelik bir anayasa değişikliği ile ilgili hazırlanmış bir tasarı hakkında bilgisi sahibi değiliz. Bize gelmiş bir şey yoktur. Ne getireceklerse Meclise getireceklerdir. Bu kaç madde olacaksa geldiğinde hep beraber göreceğiz" ifadesini kullandı. AK Parti'den, onaylamadığınız bir başkanlık sistemi teklifi gelirse referanduma götürülmesine karşı mısınız sorusuna Bahçeli, "Hele bir gelsin görelim bakalım ona göre karar verelim, başkaları gibi önceden birkarar vermek de doğru değil. O CHP'nin işidir. Bir de sütünü içerken İsmail Küçükkaya'nın işidir. İsmail Küçükkaya da Allah muhafaza büyükkaya olmamış, olsaydı başımız beladan kurtulmazdı" dedi. Bahçeli, bir diğer soru üzerine, MHP'nin, tutarlı bir siyasi parti olduğunu, nerede ne konuşuyorsa her tarafta aynı şeyi söylediğini bildirdi. Bahçeli, "Kapalı kapılar arkasında bir başka şey, Genel Kurulda bir başka şey, milletin huzurunda bir başka şey söylemez. 47 yıllık bir siyasi partiyi artık lütfen tanıyınız. Heceleme de yetmez, kara tahta üzerinde de çalışacağız beraber ama basın mensupları ile MHP'nin tarihini konuşmam lazım" ifadesini kullandı. 5 MHP'li milletvekilinin referandumda 'hayır' diyeceklerini açıklamalarının hatırlatılması üzerine Bahçeli, "Onların en tabii hakkıdır, vicdani sorumlulukları içerisinde hareket edeceklerdir. Fetullah Gülen hareketi başarılı olsaydı, Yurtta Sulh Konseyi'nin hazırlayacağı bir anayasaya ne diyeceklerdi acaba?" görüşüne yer verdi. Bahçeli, "Sayın Başbakan, ortak televizyon yayında 'MHP, FETÖ ile ilgili Meral Akşaner örneğinde zokayı yuttu, o yüzden FETÖ gerçeği ile tanıştı' dedi. Meral Akşener ile kesin bir hüküm belirtti. Sizin bu konudaki görüşünüz nedir" sorusuna, "Zokayı yutmuşuz. Diyecek bir şey yok. Bizden çok daha evvel Meral Akşener'in kim olduğunu biliyorlardır demektir" yanıtını verdi. Bahçeli, Adil Öksüz'ün İncirlik Üssü'ne, oradan da ABD'ye kaçırıldığı iddiası ile ilgili olarak, "Üç aydan beri arıyorlar. Adil Öksüz'ü mutlaka bulmaları gerekir, nereden kaçmışsa oradan geri getirsinler" ifadesini kullandı.

25.10.2016 - 12:39

Anadolu Ajansı

['Siyaset', 'Türkiye', 'son dakika', 'Milliyetçi Hareket Partisi', 'Devlet Bahçeli']

Bahçeli'den ''başkanlık'' açıklaması

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/bahceliden-baskanlik-aciklamasi,xKUilHtHCESzvyyfPHLXLw

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Önümüzdeki süreyi çok iyi değerlendirmeliyiz. Tüm bakanlarımızdan 180 günlük kısa vadeli bir eylem programı istedim. Bu yıl sonuna kadar il teşkilatlarımız, ilçe teşkilatlarımız, belde teşkilatlarımızın tamamını güncelleyeceğiz. Yeniden gözden geçireceğiz; çünkü ortada bir metal yorgunluğu var. Bunu aşmamız lazım. Onun için de çok daha dinamik ekiplerle inşallah 2019'a hazırlanmamız gerekiyor" dedi.

DHA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP Genel Başkanı olarak konuşma yapmak üzere Meclis'e geldi. Erdoğan'ı Meclis girişinde TBMM Başkanı Hüseyin Kahraman, Başbakan Binali Yıldırım ve partililer karşıladı. Meclis'e Genel Başkan sıfatıyla gelmesi nedeniyle Erdoğan için askeri karşılama töreni düzenlenmedi. TBMM Başkanı Kahraman'ı makamında ziyaret eden Erdoğan, ardından konuşmasını yapmak üzere AKP Grup Salonu'na geldi. Grup toplantısında ilk kez beş grup başkanvekili divanda yer aldı. Grup toplantılarında normaldebir grup başkanvekili oturumu yönetir, grup yönetim kurulu üyeleri de yanında oturuyordu. Grup toplantısın açılışını Başbakan ve AKP Grup Başkanı Binali Yıldırım yaptı. Grup başkanı olarak toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Başbakan Yıldırım, "Sayın Cumhurbaşkanım, son 1 yıl içerisinde, kurucuları arasında yer aldığım AK Parti'mizin genel başkanlığı görevini bana tevcih ettiğiniz günden bugüne kadar partimizin ilkelerine ters düşecek hiçbir yanlışın içinde olmamaya gayret ettim ve bizim yol arkadaşlarımızı, vatandaşlarımızın beklentilerini karşılamak için arkadaşlarımızla var gücümüzle çalıştık. Kısa bir süre ama 1 yıl, Türk siyasi tarihinde gelecek yıllarda konuşulacak yıl olacak; çünkü bu yılın en önemli özelliklerinden biri Türkiye Cumhuriyeti, yakın tarihte görmüş olduğu darbelerden bir benzerini daha gördü. Ama bu seferki öncekiler gibi olmadı. Bu sefer herkes darbe karşısında ceketini, şapkasını alıp, giden siyasetçiler değil; darbeye darbe vuran bir cumhurbaşkanı, bir hükümet ve aziz milleti gördü. Böylece artık Türk siyasi tarihinde demokrasi tarihinde darbelere de darbe vurulduğu bir dönem başladı" diye konuştu. Yıldırım, "Sayın Cumhurbaşkanım, direktiflerinizle aynı anda 3 terör örgütüyle mücadele eden bir ülke durumuna geldik. FETÖ paralel devlet yapılanması bir yandan bölücü terör örgütü PKK diğer yandan ve ülkemizin son zamanlarla eylemlerle canını acıtan DEAŞ terör örgütü. Allah'a şükür bu örgütlerin hepsiyle mücadelede gösterilen kararlılık sayesinde olumlu sonuçları almış bulunuyoruz. Söylediğiniz bir şey var. Terör, bu milletin başının belası olmaktan çıkacak. Terör, Türkiye'nin gündeminde en alt sıralara inecek. Bunun için gece gündüz demeden sınır boylarında, dağda, bayırda ülkesi ve milleti için mücadele eden bütün güvenlik kuvvetlerimize teşekkürlerimizi sunuyoruz" dedi. 'Artık yeni bir dönemdeyiz' diyen Başbakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu dönem, liderliğinizde yeni sistemin hazırlıklarının en titiz ve seri şekilde yapılacağı bir dönem olacak. İnşallah, siz başımızda olduğunuz sürece Türkiye'nin bugüne kadar nasıl 'Yapılamaz, çözülemez' denen sorunları varsa ve bunların hepsini teker teker nasıl çözdüysek bundan böyle de inşallah bütün sorunların üstesinden geleceğiz ve Türkiye'yi 2023 hedeflerine 2053, 2071 vizyonuna ulaştıracak çalışmaları ortaya koyacağız. Bir kez daha evinize, AK Parti grup toplantısına teşrifinizden dolayı şükranlarımı sunuyorum"

30 Mayıs 2017 Salı, 11:48

cumhuriyet

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1044 gün sonra parti grubunda: Metal yorgunluğu var

turkiye

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/750858/AKP_li_Cumhurbaskani_Erdogan__1044_gun_sonra_parti_grubunda__Metal_yorgunlugu_var.html

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) sözcüsü Binbaşı Adrian Rankine-Galloway, 2019 mali yılı bütçe teklifinde Suriye’de sınır güvenliği için talep edilen 250 milyon doların odağının Irak ve Suriye sınırı olacağını söylemesinden kısa bir süre sonra AA muhabirine ulaşarak bu açıklamaya düzeltme yapmak istediğini, söz konusu fonun Ürdün ve Lübnan hükümetlerine sınır güvenliği desteği olarak sağlanacağını savundu

AA

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) sözcüsü Binbaşı Adrian Rankine-Galloway, açıklamalarının iki ülke arasında gerilime neden olmasının ardından ise söz konusu fonun Ürdün ve Lübnan hükümetlerine sınır güvenliği desteği için verileceği şeklinde düzeltme yaptı Galloway, Pentagon’un Suriye’de “sınır güvenliği” için 2019 mali yılı bütçesinde 250 milyon dolar talep ettiklerini kabul etmiş ve bu bağlamda “En acil sınır güvenlik ihtiyacı DEAŞ savaşçılarının daha önce çekinmeden geçebildiği Irak Suriye sınırındadır” ifadelerine yer vermişti. Haberin bu şekliyle servis edilmesinin ardından Binbaşı Galloway tekrar AA muhabirine ulaştı. Söz konusu açıklamalarında düzeltme yapmak istediğini belirten Galloway, "Cevabım sehven 250 milyon doların Suriye’de ABD destekli ortaklar için talep edilmiş anlamına geliyordu. Aslında 250 milyon dolar Ürdün ve Lübnan hükümetlerine sınır güvenlik desteği vermek üzere talep ediliyor, Suriye’deki ortak kuvvetler için değil.” ifadelerini kullandı. AA muhabirine kısa bir süre sonra açıklama yapan ABD öncülüğündeki DEAŞ karşıtı koalisyon sözcüsü Albay Ryan Dillon, söz konusu kuvvetin Sınır Güvenlik Gücü olduğunu ve şu aşamada 430 kişinin eğitildiğini açıkladı. Dillon ayrıca toplam rakamın 30 bini bulacağını ve (PYD/PKK’nın paravanı) SDG’nin bu projeye öncülük edeceğini ifade etti. Ancak bu açıklamanın Türkiye ile ABD arasında krize neden olmasından dolayı Pentagon eğitilen gücün konvansiyonel bir sınır koruma birliği olmadığını eğitilen grubun “İç İstikrar ve Güvenlik Gücü” olacağını duyurdu. Bununla birlikte dün açıklanan bütçe talep tasarısında da Muhtemel Dış Operasyonlar kapsamında “DEAŞ’a karşı operasyonlara ilişkin Suriye’de sınır güvenliği ihtiyaçları” için 250 milyon dolar talep edilmesi de Pentagon’un sadece isimler üzerinde oynadığı ilk duyurulan projenin devam ettiği yorumlarına neden oldu.

14.02.2018 - 01:47

haberturk

['pentagon', 'savunma bütçesi', 'rankine-galloway', 'güncel haberler', 'son haberler']

Pentagon'dan savunma bütçesiyle ilgili çelişkili ifadeler

Dünya

https://www.haberturk.com/son-dakika-pentagon-dan-savunma-butcesiyle-ilgili-celiskili-ifadeler-1836957

Adalet Bakanlığı'nın ek binasına polis operasyon düzenledi. Şu ana kadar çok sayıda kişinin gözaltına alındığı öğrenildi.

cumhuriyet.com.tr

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla Ankara Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi ekipleri, Adalet Bakanlığı ve bağlı birimlerde görevli 124 kişiyi gözaltına aldı. Aralarında bilgi işlem personelinin de bulunduğu öğrenilen zanlılar, İl Emniyet Müdürlüğüne getiriliyor.

5 Ağustos 2016 Cuma, 16:19

cumhuriyet

Adalet Bakanlığı'na operasyon... Çok sayıda kişi gözaltına alındı

turkiye

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/579980/Adalet_Bakanligi_na_operasyon..._Cok_sayida_kisi_gozaltina_alindi.html

Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde doğum yapan 23 yaşındaki bir kadın, ikiz bebeklerini hastanede bırakarak kaçtı.

Alınan bilgiye göre, Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesine 28 Ağustos tarihinde ''doğum sancısı'' şikayetiyle gelen Ayşe G. (23), acil olarak doğum odasına alındı. Ayşe G, sezaryenle gerçekleştirilen doğumla biri erkek diğeri kız ikiz bebek dünyaya getirdi. Doğumdan sonra, solunum sıkıntısı teşhisi konulan ikizler, burada kuvöze alındı. Anne Ayşe G, tedavisinin bitmesinin ardından taburcu edildi. Hastane yetkilileri, anne Ayşe G. ve eşi Ahmet G'nin, hastanedeki bebeklerini sormamaları üzerine, çifte hastaneye bırakılan irtibat telefonundan ulaşmaya çalıştı. Çifte ulaşamayan yetkililer, durumu polise bildirdi. Ailenin verdiği adresi araştıran polis, söz konusu adreste başka bir ailenin oturduğunu, telefon numaralarının ise hayali olduğunu tespit etti. Hastane yetkilileri, annenin takipsiz bir gebelik dönemi geçirdiğini ve doğuma kadar çiftin ikiz bebekleri olacaklarını bilmediğini kaydetti. İkizler bir kaç gün hastanede bakıldıktan sonra Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna teslim edilecek. Her birinin 1 kilo 955 gram ağırlığında olduğu öğrenilen bebeklerin anne sütü ile beslenmesine gerektiğine işaret edilerek, hastanede ikizlere biberonla süt verildiği belirtildi.

06.09.2009 - 18:02

Anadolu Ajansı

[]

İkiz bebeklerini hastaneye bıraktı

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/ikiz-bebeklerini-hastaneye-birakti,RbCY6nRJwUOOUbzzSlohig

Ünlü aktör George Clooney, ABD'nin başkenti Washington'da, Sudan büyükelçiliğinin önünde, Sudan yönetimini protesto ederken gözaltına alındı.

Oyuncu-yönetmen George Clooney, Sudan'da iç savaş sırasında hükümetin Sudanlılara yaptığı baskı ve işkenceyi protesto etmek için Sudan Elçiliği'nin önünde protesto gösterisine katıldı. Olaya dikkat çekmek için elçiliğin önüne gelen Clooney'nin yanında dönemin önemli televizyoncularından olan babası ve kongre üyeleri de vardı. Clooney ve göstericiler Sudan Elçiliği'nin bahçesine girince polis çağırıldı. Polisin uyarılarına rağmen göstericiler bahçeden çıkmayınca Clooney de dahil olmak üzere göstericilerin hepsi gözaltına alındı. Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir'i savaş suçlusu olarak nitelendiren ünlü aktör, ''Bu konuya dikkat çekmemiz gerekiyordu, bunun için yapıyorum'' diye konuştu. Clooney, daha önce Sudan'a gizlice giderek, orada işkenceye uğrayan kişilerle ilgili bir belgesel çekmiş ve ABD'de senatörlere izletmişti. Clooney ve diğer göstericiler ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldı.

16.03.2012 - 19:35

[]

George Clooney gözaltına alındı

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/george-clooney-gozaltina-alindi,L1mMFs3U7kukof2yr3OTBg

Dudullu Terfi Merkezi'ndeki çalışmalar nedeniyle İstanbul'da 4 ilçenin tamamı, 9 ilçenin ise belli mahallelerine saat 23.00'ten itibaren 8 saat su verilemeyecek.

İstanbul'da Dudullu Terfi Merkezi'nde yeni deponun devreye alınması ve terfi merkezi mekanik aksamı montaj çalışmaları nedeniyle bu gece 23.00'den itibaren 8 saat süreyle İstanbul'un Asya ve Avrupa yakalarının bazı bölgelerine su verilemeyecek. İSKİ'den yapılan yazılı açıklamaya göre, su kesintisi Üsküdar ve Çekmeköy, Zeytinburnu ve Fatih ilçesinin tamamında uygulanacak. Ataşehir'in Yeni Çamlıca, Mevlana, Mimar Sinan, Yenişehir, Kayışdağı, İnönü, Ferhatpaşa ve Atatürk mahallelerin tamamı ve Küçükbakkalköy Mahallesi'nin bir kısmı su alamayacak. Maltepe'nin Fındıklı Mahallesi, Ümraniye ilçesinin Hekimbaşı, Topağacı, Dumlupınar, Kazımkarabekir, İnkılap, Elmalıkent, Saray, Tantavi, Atatürk, Yamanevler, Namık Kemal, İstiklal, Atakent, Armağanevler, Esenevler ve Site mahalleleri, Kadıköy'ün Osmanağa, Caferağa, Rasimpaşa, Zühtüpaşa, Hasanpaşa, Fikirtepe, Acıbadem ve Koşuyolu mahalleleri, Beykoz'un Baklacı, Yavuz Selim, Çiftlik, Çengeldere, Fatih, Rüzgarlıbahçe, Kavacık, Çubuklu, Soğuksu, Gümüşsuyu, Çiğdem, Acarlar, Zerzevatçı, Elmalı, Örnek ve Yeni mahalleleri, Sancaktepe'nin Meclis, İnönü, Atatürk, Yenidoğan, Safa, Yunus Emre, Mevlana, Emek, Sarıgazi, Kemal Türkler ve Merve mahallelerinde su kesintisi uygulanacak. Beyoğlu'da Arapcami, Emekyemez, Bereketzade, Müeyyetzade, Şahkulu, Kemankeş Karamustafapaşa, Hacı Mimi, Evliya Çelebi, Asmalımescit, Tomtom, Firuzağa, Kuloğlu, Kılıç Ali Paşa, Cihangir, Pürtelaş Hasan Efendi, Ömer Avni ve Gümüşsuyu mahalleleri, Beşiktaş'ın Vişnezade, Sinanpaşa, Türkali, Cihannuma, Abbasağa, Yıldız, Mecidiye, Ortaköy, Kuruçeşme, Arnavutköy ve Bebek mahalleleri, Sarıyer'in Rumelihisarı, Baltalimanı, Emirgan, İstinye, Yeniköy, Tarabya, Kireçburnu, Cumhuriyet, Çayırbaşı, Büyükdere, Sarıyer Merkez, Yenimahalle ve Rumeli Kavağı mahalleleri su alamayacak. Ümraniye'nin İMES ve KADOSAN sanayi siteleri, Fatih Sultan Mehmet, Çakmak, Çamlık, Ihlamurkuyu, Tepeüstü, Tatlısu, Mehmet Akif, Altınşehir, Cemil Meriç, Parseller, Huzur, Adem Yavuz, Aşağı Dudullu, Yukarı Dudullu, Şerifali, Necip Fazıl, Esenşehir, Esenkent ve Madenler mahallelerinde ise 23.00'den itibaren 16 saat süreyle su kesintisi uygulanacak.

18.10.2017 - 10:31

Anadolu Ajansı

['Türkiye', 'Genel']

İstanbul'un 13 ilçesinde 8 saatlik su kesintisi

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/istanbulun-13-ilcesinde-8-saatlik-su-kesintisi,HOVElNhBWEGj0oNQLtfozg

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarihine ikinci kadın Bakan olarak geçen Jülide Sarıeroğlu, kendisinden 26 yıl önce Bakanlık görevini yürüten Dr. İmren Aykut'u aradı

DHA

Turgut Özal hükümetinde görev alan Bakan İmren Aykut'un ardından 26 yıl sonra bu koltuğa oturan Bakan , Aykut'u telefonla arayarak herzaman desteklerini beklediğini söyledi. DHA'nın haberine göre; Sarıeroğlu, Aykut'la yaptığı görüşmede, "Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım beyefendinin şahsıma layık gördüğü görevimi hayırlarla sürdürmeyi temenni ediyorum. Önümüzdeki dönemde desteklerinizi esirgememenizi rica ediyorum. Tecrübelerinizden faydalanmak bizlere yol gösterecektir. İnşallah destekleriniz ile sizler gibi iz bırakmak, 80 milyon vatandaşımızın hayır duasını almak için çalışacağız." ifadelerini kullandı. 21 Aralık 1987 ile 23 Haziran 1991 tarihleri arasında bu görevi sürdüren Aykut ise, Başbakan Yıldırım'ın açıklamasını televizyondan takip ettiğini belirterek, büyük heyecan duyduğunu ifade etti. Aykut, “Sayın Başbakanın açıklamasını takip ettim ve büyük heyecan duydum. Büyük onurla görev yaptığım 'na getirilmeniz bizleri oldukça gururlandırdı. Gerçekten sorumluluğu çok büyük bir bakanlık. Destek olmak için daima yanınızda olacağız." ifadelerini kullandı.

23.07.2017 - 15:04

haberturk

['jülide sarıeroğlu', 'imren aykut', 'çalışma ve sosyal güvenlik bakanlığı']

Bakan Jülide Sarıeroğlu'ndan İmren Aykut'a telefon

Gündem

https://www.haberturk.com/gundem/haber/1572972-bakan-julide-sarieroglu-ndan-imren-aykut-a-telefon

PYD Eş Başkanı Salih Müslim’in açıklamalarına tepki gösteren Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu, “Aklını başına almaya davet ediyorum. Türkiye'nin iradesinden ve kararlığından şüphe ederse kendisi için iyi olmaz” dedi.

Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu, PYD Eş Başkanı Salih Müslim’in açıklamalarına tepki gösterdi. Sinirlioğlu, şöyle konuştu: “Salih Müslim'i aklı selime, aklını başına almaya davet ediyorum. Türkiye'nin iradesinden ve kararlığından şüphe ederse kendisi için iyi olmaz. Türkiye terörle mücadele etmektedir. Bu terörle mücadeledeki kararlığını kimse sınamaya kalkmamalıdır. Bizim PYD'ye verdiğimiz mesaj açıktır. Türkiye'ye dönük herhangi bir harekete tevessül ettikleri takdirde gereken ceza tereddütsüz verilecektir" dedi.

15.10.2015 - 16:55

Anadolu Ajansı

['Türkiye']

Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu'dan PYD liderine tepki

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/disisleri-bakani-feridun-sinirliogludan-pyd-liderine-tepki,G68_t3HzqkmYlL_sKE_mHw

Genelkurmay, Türk jetinin Suriye kara sularında düşürüldüğü iddiasını yalanladı. Açıklamada uçağın “tanıtma sistemleri açık, tek ve silahsız olduğu” vurgulandı.

Genelkurmay Başkanlığı, yaptığı açıklamayla Wall Street Journal gazetesinde yer alan Türk savaş uçağının Suriye kara sularında düşürüldüğü iddiasını yalanladı. Genelkurmay’dan yapılan açıklamada şöyle denildi: “22 Haziran’da Doğu Akdeniz’de, uluslararası hava sahasında Suriye tarafından düşürülen uçağımız ile ilgili yabancı bir basın organına dayanılarak verilen iddialara açıklık getirmek ihtiyacı duyulmuştur. Daha önce birçok kez açıklandığı şekilde, 22 Haziran 2012 tarihinde Doğu Akdeniz’de, uluslararası hava sahasında, Hv.K.K.lığımıza ait bir uçağımız (iddia edildiği gibi iki uçak değil), tanıtma sistemleri açık, tek ve silahsız olarak bölgede mevcut radarımızın performansının test edilmesi maksadıyla görev uçuşu yaptığı esnada düşmüştür. Elimizde mevcut radar görüntülerine ve yapılan incelemeler sonucunda; uçağımız saat 10.30’da Malatya/Erhaç Meydanından kalkış yapmış, Doğu Akdeniz’e çıkarak ilk test uçuşunda; 1 numaralı profil noktasına saat 11.06’da ulaşmış ve belirlenen rota üzerinde 21.400 feet irtifada görev uçuşuna başlamıştır. Saat 11.14’de 2 numaralı profil noktasına 8.600 feet irtifada, saat 11.23’de 3 numaralı profil noktasına 7.500 feet irtifada, saat 11.37’de 4 numaralı profil noktasına 2.000 feet irtifada, saat 11.50’de, ikinci test uçuşu için dönüş noktasına 3000 feet irtifada ulaşmıştır. Son profilde uçağımızın yaklaşık 5 dakikalık hava sahası ihlali yaptığı belirlenmiştir. Radar iz analizine ve telsiz konuşmalarına göre uçağımıza bu uçuşu esnasında herhangi bir müdahale yapılmamıştır. Uçağımız, 2’nci test uçuşunda 4 numaralı profile doğru 7.400 feet irtifada seyir halinde iken saat 11.56’da uluslararası hava sahasında aniden irtifa kaybederek saat 11.57’de radarla irtibatı/teması kesilmiştir. Bunun üzerine havadan ve denizden arama ve kurtarma faaliyetlerine derhal başlanmış ve uçağımızın kayıp olduğu kamuoyuna açıklanmıştır. Bilahare, uçağımızın Suriye tarafından düşürüldüğü öğrenilmiştir. Sonuç olarak; elde mevcut radar görüntülerine ve yapılan idari araştırma sonucuna göre, uçağımız 12 mil olan Suriye karasularının bir mil dışında, takriben 13 mil uzakta vurulmuş ve istikrarlı uçtuğu en son noktanın koordinatı 35 48.22 Kuzey, 35 33.21 Doğu olup, bu noktadan itibaren süratle irtifa ve hız kaybettiği ve Suriye kara kıtasına 16 km. (8,5 mil) uzaklıkta, Suriye karasularında muhtemelen 35 48.26 Kuzey, 35 37.59 Doğu koordinatına düştüğü belirlenmiştir. Pilotlarımızın akıbeti hakkında elimizde henüz bir bilgi mevcut değildir. Uçak enkazının çıkarılması için Nautilus gemisi bölgeye intikal halinde olup 2 Temmuz Pazartesi günü akşam saatlerinde bölgede olması beklenmektedir.” Wall Street Journal gazetesi, Amerikan istihbaratına göre uçağın Suriye karasularında uçaksavar ile düşürüldüğünü yazmıştı.

01.07.2012 - 14:40

[]

TSK: Uluslararası hava sularında düşürüldü

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/tsk-uluslararasi-hava-sularinda-dusuruldu,ZW9K9nxDGk6uPcC3Jkk_qQ

YSK Başkanı Sadi Güven, seçim takviminin 16 Şubat'tan önce yayımlayacağını bildirdi.

Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Sadi Güven, YSK'ya girişinde gazetecilerin referandum sürecine ilişkin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin seçim takviminin bugün açıklanıp açıklanmayacağına yönelik sorusu üzerine Güven, "Bizim genelgelerimizin hepsi hazır. Süresi ve zamanı geldiğinde hapsini yayımlayacağız" dedi. Güven, seçim takviminin 16 Şubat Perşembe gününden önce yayımlanacağını söyledi. İlkelerin de aynı zamanda çıkıp çıkmayacağına yönelik soruya Güven, "İlkeler ayrı çıkacak. Takvimle ne zaman ne yapacağımızı orada göstereceğiz" karşılığını verdi.

13.02.2017 - 09:59

Anadolu Ajansı

['Türkiye']

Seçim takvimi 16 Şubat'tan önce açıklanacak

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/secim-takvimi-16-subattan-once-aciklanacak,qJuvyXxQxUWodikB1B860g

IKBY Başbakanı Barzani, Peşmerge'nin Kerkük gibi tartışmalı bölgelere geri dönmesi konusunda Erbil, Bağdat ve Washington yönetimleri arasında şu ana kadar herhangi bir resmi görüşme olmadığını söyledi.

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı Neçirvan Barzani, Kerkük ve diğer tartışmalı bölgelere Peşmerge'nin yeniden gönderilmesine ilişkin herhangi bir resmi görüşme yapılmadığını belirtti. Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Barzani, "Peşmerge'nin tartışmalı bölgelere yeniden gönderilmesi için görüşmelerin yapıldığı" şeklindeki iddiaların doğru olmadığını söyledi. Barzani, bu konuya ilişkin şu ana kadar Erbil, Bağdat ve ABD yönetimleri arasında herhangi bir resmi görüşme yapılmadığını ifade etti. Tartışmalı bölgelerdeki güvenlik durumunu yakından takip ettiklerini ve gelişmelerden haberdar olduklarını kaydeden Barzani, söz konusu bölgelerin güvenliğine destek verdiklerini ve bu meselenin kendileri için önemli olduğunu dile getirdi. Barzani gazetecilerin "Türkiye'nin Süleymaniye Havalimanı'na uçuşları yeniden başlatması için bir çalışma yapılıp yapılmadığına" ilişkin sorusunu ise şöyle yanıtladı: "Erbil ile Ankara arasında, Süleymaniye Havalimanı'na uçuşların yeniden başlatılması için görüşmelerimiz devam ediyor. Umarım görüşmelerimiz iyi bir sonuca varacaktır."

17.04.2018 - 17:31

Anadolu Ajansı

['Dünya', 'haber', 'IKBY', 'Kerkük', 'Kuzey Irak']

Peşmerge Kerkük'e dönecek iddialarına yalanlama

Dünya

https://www.ntv.com.tr/dunya/pesmerge-kerkuke-donecek-iddialarina-yalanlama,kqntIqs4kUGV57fwzEDEkQ

Erzincan'da meydana gelen trafik kazasında 5 kişi yaralandı.

Erzincan'da, Ömer Karademir'in (38) kullandığı otomobil, Erzincan-Sivas Karayolu Sakaltutan geçidi Çolağın Rampası mevkisinde, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu dereye düştü. Kazada, sürücü Karademir ile aynı aileden oldukları öğrenilen Mine (34), Nazlıcan (13), Didem (10) ve Ayaz Karademir (13) yaralandı. Sağlık ekiplerince Erzincan Mengücek Gazi Eğitim Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan yaralıların hayati tehlikelerinin bulunmadığı öğrenildi.

19.08.2018 - 11:03

Anadolu Ajansı

['Türkiye', 'Trafik Kazası', 'Erzincan']

Erzincan'da otomobil dereye düştü: 5 yaralı

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/erzincanda-otomobil-dereye-dustu-5-yarali,8-nWj3BdDkWhvAFxmx4zzA

Duterte, Çin'in, Filipinliler'in Pag-asa olarak adlandırdığı Thitu Adası'ndan uzak durmaması halinde bölgede askerlerine "intihar görevi" vereceği uyarısında bulundu.

Filipinler Devlet Başkanı Rodrigo Duterte, Thitu Adası yakınında ocak-mart döneminde 275 civarında Çin teknesinin görülmesine ilişkin, Pekin yönetiminin Güney Çin Denizi'nde tartışmalı adayla ilgili sınırları zorlaması halinde askerlerini bölgeye "intihar göreviyle" göndermekle tehdit etti. CNN Philippines'in haberine göre, Duterte, en az 200 Çin teknesinin "Spratly" Takımadaları'nda Filipinliler'in Pag-asa olarak adlandırdığı Thitu Adası yakınında görülmesinin ardından yaptığı açıklamada, "Gelin dost olalım ancak Pag-asa Adası'na ve diğerlerine dokunmayın. Orada hamleler yaparsanız, bu farklı bir hikaye olur. (Böyle bir durum karşısında) Askerlerime 'intihar görevi için hazırlık yapmalarını' söyleyeceğim." dedi. Sözlerinin bir uyarı değil, "dostlarına tavsiye" olduğunu dile getiren Duterte, "Rica etmeyeceğim ya da yalvarmayacağım. Sadece size, Pag-asa'dan uzak durmanızı çünkü orada askerlerimin olduğunu söylüyorum." ifadesini kullandı. Filipinler Devlet Başkanlığı Sözcüsü Salvador Panelo, hafta başında yaptığı açıklamada, Thitu Adası yakınında ocak-mart döneminde 275 civarında Çin teknesinin görüldüğünü ve Dışişleri Bakanlığının bu durumu protesto ettiğini bildirmişti. Filipinli bir diplomat da Çin Büyükelçiliğine diplomatik nota verildiğini aktarmıştı. Filipinler Dışişleri Bakanlığı dün, Güney Çin Denizi'nde tartışmalı bir ada yakınında Çin teknelerinin varlığının "yasa dışı" olduğunu savunmuştu. Diğer yandan Duterte, kendisini eleştirenleri hedef alan konuşmasında, "devrimci savaş" ilan edeceği ve aleyhinde iş çevirenleri tutuklayacağı konusunda uyarıda bulundu. Duterte, bir senatörün, devlet başkanı tarafından imzalanan hükümet sözleşmelerinin ve kredi anlaşmalarının gözden geçirilmesi gerektiğiyle ilgili yorumu üzerine "Suçluluk, uyuşturucu, isyan ve diğer konularla ilgili yeterince problemim var ama sınırlarımı zorlarsanız, ihzar müzekkeresinin askıya alındığını ilan edeceğim ve hepinizi tutuklayacağım." dedi. Kendisini aşırı bir noktaya itmemeleri için tehditte bulunduğunu ifade eden Duterte, "Eğer benim için işi zorlaştırırsanız, görev süremin sonuna kadar devrimci bir mücadele ilan edeceğim. O zaman beni mazur görmek zorunda kalacaksınız." dedi. Çin, 1947'de yayımladığı haritayla egemenlik ihtilaflarının yaşandığı Güney Çin Denizi'nin yüzde 80'i üzerinde hak iddiasında bulunurken, yer altı kaynakları açısından zengin bölgede başta Filipinler olmak üzere aralarında Vietnam, Brunei ve Malezya'nın da bulunduğu komşu ülkelerle egemenlik tartışmaları yaşıyor. Pekin yönetiminin Güney Çin Denizi'ndeki adalara üs inşa ederek egemenlik hakkı iddiasına, bölge ülkelerinin yanı sıra ABD de karşı çıkıyor. Uluslararası kamuoyunda "Paracel" ve "Spratly" olarak bilinen takımadalar, Vietnam tarafından "Hoang Sa" ve "Truong Sa", Çin tarafından ise "Şişa" ve "Nanşa Çündao" olarak adlandırılıyor.

05.04.2019 - 16:09

Anadolu Ajansı

['Dünya', 'Çin', 'Filipinler']

Filipinler Devlet Başkanı Duterte'den Çin'e gözdağı

Dünya

https://www.ntv.com.tr/dunya/filipinler-devlet-baskani-duterteden-cine-gozdagi,HhJ1kZnzNUi0Q-3qg7s-Fg

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Aydın ve ilçelerinde iki gün sürecek ziyaret programında bir de miting yapılacak.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Aydın ve ilçelerinde iki gün sürecek ziyaret programında bir de miting yapılacak. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu bugün Çine Belediyesi ile başlayacak gezi programında ilk gün Nazilli, Yenipazar, Sultanhisar Belediyesi’ne ziyarette bulunacak. Geceyi Kuşadası’nda geçirecek olan Kılıçdaroğlu, 7 Eylül Cumartesi günü sabah 10.00’da Aydın’ın Kurtuluş Günü törenlerine katılacak. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aydın programında kurtuluş törenlerinin ardından önce Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nu ziyaret edecek. Genel Başkan Kılıçdaroğlu, saat 12.30’da Aydın Büyükşehir Belediyesi önünde halka seslenecek. İlk kez Efeler Belediyesi’ni ziyaret edecek CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Büyükşehir Belediyesi önünde halka seslendikten sonra Efeler Belediyesi’ni ziyaret edecek. Efeler Belediyesi’ni kurulduktan sonra ilk kez ziyaret edecek olan Kılıçdaroğlu’nu burada karşılayacak olan Efeler Belediye Başkanı M. Fatih Atay, “Tüm halkımızı Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun Efeler Belediyesi ziyaretine davet ediyorum” dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Efeler Belediyesi ziyaretinden sonra İncirliova, Germencik, Söke, Didim ve Kuşadası Belediyeleri’ni ziyaret edecek. Kılıçdaroğlu, daha sonra Kuşadası’nda Altın Güvercin Beste Yarışması’nı izleyecek. 04 Ekim 2019 Cuma İLGİLİ HABERLER

06 Eylül 2019 Cuma, 09:21

haberturk

[]

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aydın’da halka seslenecek

https://www.haberturk.com/aydin-haberleri/71633443-chp-genel-baskani-kemal-kilicdaroglu-aydinda-halka-seslenecek

Formula 1 Türkiye Grand Prix'sinde sıralama turlarında 2. ve 4. sırayı elde eden McLaren Mercedes pilotları Lewis Hamilton ile Jenson Button, en yüksek hıza çıkan pilotlar oldu.

Formula 1 Türkiye Grand Prix'sinde sıralama turlarında 2. ve 4. sırayı elde eden McLaren Mercedes pilotları Lewis Hamilton ile Jenson Button, en yüksek hıza çıkan pilotlar oldu. Jenson Button, sıralama turlarında 320.4 kilometre hıza ulaşırken, takım arkadaşı Lewis Hamilton da 320.1 kilometre ile takım arkadaşını izledi. Sıralama turlarının galibi Red Bull Racing'ten Mark Webber ise 314 kilometre ile en yüksek üçüncü hızı elde etti. En hızlı sektör geçişlerini de Mclaren Mercedes pilotları yaptı. 1. ve 3. sektörde Lewis Hamilton, 2. sektörde ise Jenson Button en yüksek hıza çıktı. Hamilton birinci sektörde 288.3, üçüncü sektörde ise 248.7 kilometre hıza ulaşırken, Jenson Button da 2. sektörde 294.4 kilometre hız yaptı. Sektör zamanlarında ise ilk sektörde Lewis Hamilton 31.991, ikinci sektörde Sebastian Vettel 30.000 ve üçüncü sektörde de yine Lewis Hamilton 29.937 ile en iyi zamanın sahibi oldu. Türkiye Grand Prix'sinde bugün yapılan sıralama turları sonucunda Red Bull Racing ile McLaren Mercedes'ler ilk 4 sırayı elde etti. Yarınki yarışta ilk sırada Red Bull Racing'ten Mark Webber, ikinci sırada McLaren Mercedes'ten Lewis Hamilton, üçüncü sırada Red Bull Racing'den Sebastian Vettel, dördüncü sırada ise McLaren Mercedes'ten Jenson Button start alacak. Özellikle yarışın startının oldukça çekişmeli geçmesi beklenirken, 5 ve 6. sırada start alacak olan Mercedes GP pilotları Michael Schumacher ve Nico Rosberg'in de başlangıçta gösterecekleri performans merakla bekleniyor. Yarışa 8. sırada başlayacak olan Felipe Massa ve 12. sırada start alacak olan Fernando Alonso'nun da daha üst sıralara tırmanmak için yarışa agresif başlayacak olmaları, Türkiye Grand Prix'sine heyecan katacak.

29.05.2010 - 19:18

[]

En hızlısı McLaren Mercedes

Spor

https://www.ntv.com.tr/spor/en-hizlisi-mclaren-mercedes,CtscA0oue0yuZIZBqALEew

Diyarbakır'dan Ankara'ya gitmek üzere hazırlık yapan yolcu uçağında bir kişinin üzerinde bomba olduğunu söylemesi üzerine güvenlik güçleri uçağı boşalttı.

İddiaya göre, Diyarbakır-Ankara seferini yapacak TK7145 sefer sayılı uçakta kalkış hazırlıkları yapıldığı sırada pilotun yanına giden bir kişi üzerinde bomba olduğunu söyledi. Pilotun haber vermesi üzerine uçağa giden güvenlik güçleri, yolcuları indirerek güvenli bölgeye aldı. Üzerinde bomba olduğunu iddia eden kişi gözaltına alındı. Arama yapılan uçakta suç unsuruna rastlanmadı. Uçak, iki saatlik rötarın ardından Ankara'ya gitti.

23.01.2015 - 20:31

Anadolu Ajansı

['Türkiye']

Uçakta bomba iddiası iki saatlik rötara neden oldu

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/ucakta-bomba-iddiasi-iki-saatlik-rotara-neden-oldu,Y10OeyBGtUaY0GT2H3aSKg

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün küçük oğlu Mehmet Emre Gül, YGS'deki üç alan türünde de 400’ün üzerinde puan aldı.

Alınan bilgiye göre Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün oğlu Mehmet Emre Gül, açıklanan Yükseköğretime Geçiş Sınavı ( YGS) sonuçlarına göre sayısal ve eşit ağırlık alanlarında 400'ün üzerinde puan aldı. Emre Gül, sayısal ağırlıklı YGS-1 puan türünde 412, YGS-2 puan türünde 411, eşit ağırlıklı YGS-6 puan türünde ise 410 puan aldı. Asıl yükseköğrenim hedefi olarak ABD'deki üniversite sınavlarına hazırlandığı bildirilen Emre Gül'ün, Türkiye'deki bir lisans programına yerleşmesi halinde iktisat bölümünde eğitim almak istediği öğrenildi.

30.04.2010 - 17:55

[]

Gül’ün oğlu YGS’de 400’ü geçti

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/gulun-oglu-ygsde-400u-gecti,a82GyS5qBUiXkh6oILoAFA

Şehit Uzman Çavuş Nuh Özdemir'in naaşı memleketi Ordu'ya gönderildi

Diyarbakır'ın Sur ilçesindeki operasyonda şehit olan 25 yaşındaki Uzman Çavuş Nuh Özdemir'in naaşı, Samsun'daki evinin önünde helallik alındıktan sonra memleketi Ordu'ya uğurlandı. Vatandaşlar, Türk Bayrakları ile donattıkları evlerinin balkonundan şehit için dua okudu. Samsun Valisi İbrahim Şahin, ayakta durmakta güçlük çeken şehidin babası Mehmet Özdemir'in elinden sımsıkı tuttu. Vatandaşlar, şehidin yaşadığı sokağı Türk bayrağıyla donattı.

06.01.2016 - 09:28

haberturk

['uzman çavuş nuh özdemir']

Sur şehidi son yolculuğu için Ordu'ya uğurlandı

Gündem

https://www.haberturk.com/gundem/haber/1176959-sur-sehidi-son-yolculuguna-ugurlandi

ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Matthew Palmer, Doğu Akdeniz'in ülkesi için stratejik öneme sahip olduğunu belirterek, "Doğu Akdeniz, ABD'nin bir dizi stratejik çıkarının ve önemli ortaklarının bulunduğu bir bölge. Biz Doğu Akdeniz'e, yeni hidrokarbon kaynaklarının bulunduğu, enerji kaynakları açısından da giderek önemi artan bir bölge olarak bakıyoruz" dedi.

2003-2006 yıllarında 'nin 'daki Büyükelçiliğinde görev yapan ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Palmer, Türk Ajansı Kıbrıs'a (TAK), 'deki hidrokarbon tartışmaları, ABD'nin Doğu Akdeniz'deki askeri varlığı ve Kıbrıs sorununa ilişkin açıklamalarda bulundu. Doğu Akdeniz'de ABD'nin ulusal güvenliğini de ilgilendiren birçok husus bulunduğunu söyleyen Palmer, Yunanistan, İsrail ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile yakın iş birliğine dikkati çekti. Palmer, Kıbrıslı Türkleri dost ve ortak, Türkiye'yi de bölgede önemli bir müttefik olarak tanımladı. Palmer, Kıbrıs'ta çözümün ABD için hala öncelik olduğunu, bunun enerji dahil birçok alanda iş birliğinin önünü açacağını dile getirerek, Washington'ın, iki kesimli, iki toplumlu, federal bir çözüme desteğini sürdürdüğünü ancak yeni model bir görüşmenin iki liderin kararına bağlı olduğunu ifade etti. Matthew Palmer, Doğu Akdeniz'de ülkesinin çeşitli stratejik çıkarları bulunduğunu, buranın enerji kaynakları açısından önemi giderek artan bir bölge olduğunu söyledi. Ülkesinin bölgede 10 savaş gemisi, 130 savaş uçağı ve yaklaşık 9 bin askeri bulunduğu hatırlatılan Palmer, Doğu Akdeniz'in ABD'nin ulusal güvenliğini de ilgilendiren çok sayıda hususun bulunduğu bir bölge olduğunu yineledi. ABD'nin Fransa gibi adada bir üs arayışında olmadığını vurgulayan Palmer, şöyle devam etti: "Doğu Akdeniz, ABD'nin bir dizi stratejik çıkarının ve önemli ortaklarının bulunduğu bir bölge. Biz Doğu Akdeniz'e, yeni hidrokarbon kaynaklarının bulunduğu, enerji kaynakları açısından da giderek önemi artan bir bölge olarak bakıyoruz. Bölgedeki enerji kaynaklarının Avrupa'nın enerji güvenliğine, enerji ithalatını çeşitlendirmesine katkı yapacağını düşünüyoruz. Bunun yanı sıra Doğu Akdeniz'de terörle mücadele, uyuşturucuyla mücadele, insan kaçakçılığı, göç gibi ABD'nin ulusal güvenliğini de yakından ilgilendiren birçok farklı konuyla da ilgileniyoruz." Palmer, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun da katıldığı, Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Kesimi ve İsrail liderlerinin "3+1" toplantısını hatırlatarak, ülkesinin bölgedeki ortaklarıyla yakın çalıştığını belirtti. Kıbrıs Rum Kesimi'ni "stratejik ortak" olarak tanımlayan Amerikalı diplomat, "Kıbrıslı dostlarımızla ortak gündemimize ilişkin yakın şekilde çalışıyoruz. Bu değer verdiğimiz, derinleştirmek ve güçlendirmek istediğimiz bir ilişki." dedi. Palmer, ABD'nin bölge özelinde Kıbrıslı Türkler ve Türkiye ile ilişkilerine yönelik soruya şu yanıtı verdi: "Kıbrıslı Türkler bizim için dost ve ortak. Biz Kıbrıslı Türk liderlerle düzenli temas halindeyiz. Türkiye de ABD'nin on yıllardır önemli bir müttefiki. Türkiye ile ilişkilere değer veriyoruz. Bizim için önemli ve yararlı. Türkiye için de öyle. PKK terörüyle mücadelede yakın şekilde çalışıyoruz, özellikle Irak'ta. Suriye'de istikrarın sağlanması ve Suriye halkının daha iyi bir geleceğe sahip olması için de birlikte çalışıyoruz." Doğu Akdeniz'deki enerji paylaşımına ilişkin tartışmaların sorulması üzerine de Palmer, "Adada hidrokarbon kaynaklarının kapsamlı bir çözüm çerçevesinde toplumlar arasında adilane paylaşılması gerektiğini savunuyoruz." dedi. Palmer, Türkiye'nin Kıbrıs açıklarındaki sondaj faaliyetlerini eleştirdi, bu faaliyetlerin durdurulmasını istediklerini söyledi. ABD'nin, bölgedeki anlaşmazlıkların barışçıl şekilde ele alınmasından yana olduğunu belirten Palmer, çözüme varılması halinde enerji dahil birçok alanda iş birliğinin önünün açılacağını ifade etti. Palmer, şunları kaydetti: "Bir noktanın altını çizmek istiyorum, iki kesimli, iki toplumlu federal bir çözüme varılması, bölgesel iş birliği ve barışa katkı yapacak. Enerji dahil birçok alanda iş birliğinin önünü açacak. Bir çözüm olmadan bunların gerçekleşmesi zor. Biz, tarafların müzakere sürecine bağlı kalması ve kalıcı bir çözüme ulaşarak enerji dahil iş birliğini oluşturacak koşulları yaratması konusunda umutluyuz." Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarının hangi güzergahtan Avrupa'ya ulaşmasının en mantıklı yol olduğu sorusuna yanıt vermekten kaçınan Matthew Palmer, "Buna muhtemelen petrol ve gaz şirketleri karar verecek." dedi. Palmer, adada çözüme ulaşmanın hala ABD'nin öncelikleri arasında olduğunu yineleyerek, "Müzakerelerin başlayıp başlamayacağı ya da ne zaman başlayacağı konusunda bir öngörüde bulunmak istemiyorum." ifadesini kullandı.

08.06.2019 - 20:31

Anadolu Ajansı

['Dünya', 'Dış Politika', 'ABD']

"Doğu Akdeniz ABD için stratejik önemde"

Dünya

https://www.ntv.com.tr/dunya/dogu-akdeniz-abd-icin-stratejik-onemde,P53_v9d55kKJLaKem7x96Q

DTP Milletvekili Sebahat Tuncel, yoklama kaçaklarının yakalanmasının adli makamların denetimi altına alınması için kanun teklifi verdi.

DTP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'in, TBMM Başkanlığına sunduğu ''Askerlik Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi''nin gerekçesinde; askerlik yaşına gelmiş ve yoklama kaçağı durumundaki erkeklerin herhangi bir adli makamın denetimi olmaksızın yakalandığı belirtildi.  Gerekçede, yakalama ve gözaltını gerektirir bir durum olup olmadığı kararının, idari birim olan askerlik şubesi ya da Milli Savunma Bakanlığı değil, adli makamlarca verilmesi gerektiği kaydedildi.  Söz konusu teklifle, yoklama kaçağı olarak kabul edilen askerlik yükümlüsünün, ancak ilgili hakim tarafından düzenlenen yakalama emriyle, askerlik şubelerine götürülmelerinin zorunlu kılınacağı, kişinin, güvenlik ve dolaşım hakkından mahrum edilmemiş olacağı belirtildi.

08.04.2009 - 18:53

Anadolu Ajansı

[]

DTP'den Askerlik Kanunu'nda değişiklik teklifi

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/dtpden-askerlik-kanununda-degisiklik-teklifi,Zu0gnpnyV0Ci8eyJwkT0dw

Gelir vergisi Türkiye rekortmenleri listesinde bu yıl ikinci sırada yer alan Salvo Taragano'nun vergi kaçırdığı belirlendi.

Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı bünyesinde görev yapan Gelirler Kontrolörleri, Taragano'ya 3 ayrı vergi incelemesinde 5 milyon 16 bin 822 lira vergi farkı çıkardı, 5 milyon 16 bin 822 lira da ceza kesti. Gelirler Kontrolörleri, 2007 yılında 2005 ve 2006 hesap dönemi için, 2009 yılında ise 2008 hesap dönemi için Taragano'ya ait Kurtuluş Faktoring'de kapsamlı bir vergi incelemesi gerçekleştirdi. Kontrolörlerin 1 Mart 2009 tarihine kadar Marmara Kurumlar Vergisi, o tarihten sonra da Büyük Mükellefler Vergi Dairesine kayıtlı olan Kurtuluş Faktoring Hizmetleri A.Ş. nezdindeki ilk vergi denetimi 2007 yılında bir ihbar üzerine yapıldı. 2007 yılındaki bu denetimde, şirketin 2005 ve 2006 yılı hesapları incelemeye alındı. Bu incelemede, 2005 yılı hesap döneminde 1 milyon 728 bin liralık gelirin kurumlar vergisi matrahından kaçırıldığı anlaşıldı. Kurtuluş Factoring'e de söz konusu matrah farkı için 518 bin lira ek vergi çıkarıldı. Vergi kaçırdığı için de aynı tutarda vergi cezası uygulandı. İncelemede söz konusu yıl için 1 milyon 728 bin lira da geçici vergi matrah farkı olduğu da belirlendi. 2006 hesap döneminin incelenmesi sonucunda da, şirkette yine kurumlar vergisi bakımından 2 milyon 800 bin liralık matrah farkı tespit edildi. Bu fark nedeniyle Kurtuluş Faktoring'e 570 bin 600 lira vergi farkı, 570 bin 600 lira da vergi cezası uygulandı. İncelemede, geçici vergide de 2 milyon 800 bin liralık matrah farkı bulundu. 2009 yılındaki vergi incelemesinde ise Kurtuluş Factoring'in 2008 yılı hesap dönemine bakıldı. Gelirler Kontrolörlerin şirketteki vergi denetimlerinde, 19 milyon 641 bin 110 lira matrah farkı ortaya çıkarıldı. Söz konusu farkın 1. geçici vergi döneminde 12 milyon 370 bin 550 lira olduğu, 2. dönem 17 milyon 208 bin 207 liraya, 3. dönem 18 milyon 710 bin 811 liraya, 4. dönem de 19 milyon 641 bin 110 liraya ulaştığı belirlendi. Şirkete de 3 milyon 928 bin 222 lira ek kurumlar vergisi çıkarıldı. Kurtuluş Faktoring'e vergi kaçırdığı için 3 milyon 928 bin 222 lira da ceza uygulandı. Maliye Bakanlığı yetkilileri, Kurtuluş Faktoring'in faiz, komisyon gibi gelirleri, kurum kazancına ilave etmeyerek, bir kısım geliri devletten kaçırdığını, bu şekilde daha az vergi ödediğini bildirdi. Gelirler Kontrolörleri, 2008 hesap döneminde Kurtuluş Factoring'i banka ve sigorta muameleleri vergisi (BSMV) yönünden de incelemeye aldı. ''Sınırlı şekilde gerçekleştirildiği'' belirtilen bu incelemelerde de şirketin ocak-eylül dönemine bakıldı. Şirkete yönelik BSMV incelemesinde de yılın ilk 9 aylık döneminde 12 milyon 683 bin 952 liralık BSMV matrah farkı olduğu anlaşıldı. Bu fark için tarh edilecek ek BSMV miktarı da 511 bin 721 lira şeklinde tespit edildi. Günümüzde tasfiye halinde olan Kurtuluş Factoring'in sahibi olan Salvo Taragano, 2010 vergi rekortmenleri listesinin sürpriz ismi oldu. Taragano, 2009 hesap dönemi için menkul yatırım ortaklığı gelirleri karşılığında Maliyeye 44 milyon 628 bin 913 lira gelir beyanında bulundu. Salvo Taragano'ya tahakkuk eden vergi de 15 milyon 614 bin 144 lira oldu. Bunun 13 milyon 372 bin 451 lirası mahsup edildi ve 2010 yılı içinde ödenmesi gereken vergi de 2 milyon 241 bin 693 lira olarak hesaplandı. Gelir İdaresi Başkanlığı, Taragano'nun ilk taksidi mart ayı içinde ödediğini bildirdi. Taragano, 2009 yılı hesap dönemi için devlete 44 milyon 628 bin 913 lira gelir bildiriminde bulunurken, Gelirler Kontrolörlerinin vergi inceleme raporlarında, Taragano'nun şirketi Kurtuluş Faktoring'in, 2008 yılı hesap döneminde 19 milyon 641 bin lira, 2006 hesap döneminde 2 milyon 800 bin lira, 2005 hesap döneminde de 1 milyon 728 bin lira olmak üzere toplam 24 milyon 169 bin 110 liralık geliri devletten kaçırdığı bilgisi yer aldı. Bu arada Taragona ve kızı Viki Taragona'nın da aralarında bulunduğu 5 kişi hakkında ''tefecilik yapma'' suçundan dava açıldı. Hazırlanan iddianamede de 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası istendi.

31.05.2010 - 10:44

Anadolu Ajansı

[]

Vergi rekortmeni, vergi kaçakçısı çıktı

Ekonomi

https://www.ntv.com.tr/ekonomi/vergi-rekortmeni-vergi-kacakcisi-cikti,jeY6ocAPJEyrdwH5EhGqjw

Muğla'nın Fethiye ilçesinde, FETÖ üyesi oldukları gerekçesiyle aranan 9 zanlı, Yunanistan'ın Rodos Adası'na kaçmaya çalışırken yakalandı.

'nın Fethiye ilçesinde, üyesi oldukları gerekçesiyle aranan 9 zanlı, 'ın Rodos Adası'na kaçmaya çalışırken yakalandı. Bir istihbaratı değerlendiren Sahil Güvenlik ekipleri, Fethiye ilçesi Göcek Mahallesi açıklarında bir tekneye operasyon düzenledi. Operasyonda, yasa dışı yollarla Yunanistan'ın Rodos Adası'na geçmeye çalıştıkları tespit edilen kişiler yakalandı. Daha önce 8 olarak açıklanan yakalanan kişi sayısının 9 olduğu bildirildi. Gözaltına alınan S.K, S.T, F.S, M.N.T, N.K, İ.T, H.K, İ.S, H.K. ile tekne kaptanı olduğu belirlenen C.K. Fethiye Sahil Güvenlik Bot Komutanlığına götürüldü. Teknede bulunan 2 çocuk da yakınlarına teslim edilmek üzere İlçe Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. Zanlıların Yunanistan'a gitmek için bindiği gezi teknesine ise el konuldu.  Yakalananlardan 5'inin İzmir, Van, Kocaeli illerinde haklarında FETÖ/PDY üyeliğinden arama kaydı bulunduğu öğrenildi. Aralarında komiser, komiser yardımcısı ve öğretmenlerin yer aldığı zanlıların mesleklerinden ihraç edilen FETÖ/PDY üyeleri olduğu belirlendi. Sahil Güvenlik Komutanlığından Muğla Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerine teslim edilen zanlıların emniyetteki işlemlerinin devam ettiği öğrenildi.

14.07.2017 - 00:05

Anadolu Ajansı

['Yurt Haber', 'Türkiye', 'Polis Adliye', 'Yunanistan', 'FETÖ', 'Terör', 'Muğla']

FETÖ zanlıları Yunan adasına kaçmaya çalışırken yakalandı

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/feto-zanlilari-yunan-adasina-kacmaya-calisirken-yakalandi,1uw-u5tOG0uVNilwXRllJw

DSP Şişli Belediye Başkan Adayı Sarıgül, "Şişli'nin ışığı söndü, seni yine görmek istiyoruz dediler. Böyle bir talep gelmemiş olsa aday zaten olamazdım" dedi. NTV'ye konuşan Sarıgül, 'Şişli'de sol oyları bölecek' eleştirilerine de yanıt verdi.

DSP Şişli Belediye Başkan Adayı , NTV canlı yayınında 'nun soruları yanıtladı. Sarıgül, büyükşehir belediye başkan adaylığından sonra bu seçimde neden yeniden Şişli'den aday olduğunu anlattı. "O dönemde CHP Genel Merkezi'nden, Kılıçdaroğlu'dan öyle bir davet gelmişti. Ülkeme ve sosyal demokratlara karşı görev olarak almıştım" diyen Sarıgül, şunları kaydetti: "Bütün Şişli'yi kucakladım, dolaştım. Şişli'nin ışığı söndü, seni yine görmek istiyoruz dediler. Böyle bir talep gelmemiş olsa aday zaten olamazdım. Yurttaşlarımda o enerjiyi görüyorum. Şişlili yurttarlarım Şişli'nin eski havasını yakalamak istiyoruz dediler. Senin Şişli'de yaptığın projelerin tekrar dönmesini istiyoruz dediler. Şişli benim yıllardan beri yaşadığım bir yer. O nedenle Şişli'yi çok seviyorum. Şişlili yurttaşlarıma hizmet etmekten memnun oluyorum. Şu mantığı doğru bulmuyorum, bir belediye başkanı sonra başka bir yerden aday oluyor. Bunu kesinlikle doğru bulmuyorum. Bir belediye başkanının görevi sorun değil çözüm üretmektir. Belediye başkanı kentini güçlendirmek için finansmanı bulmak zorundadır. Şişli bütün kültür mozaiklerini alan çok güzel bir ilçemiz. Şişli'de herkesin yüzü gülecek, bütün kültürler özgür olacak. Herkes birbirinin inancına saygıyla hürmet edecek." Aday olduğu Şişli'de sol oyları böleceğine yönelik tepkilere de yanıt veren Sarıgül, şunları kaydetti: "Rakiplerime başarılar diliyorum. Bizim Şişlili yuttaşlarımızla hiçbir problemimiz yok. Ben 2009 senesinde DSP'nin adayıydım. 2009 seçiminde yüzde 54 oy aldım. CHP'nin adayı Muharrem Sarıgül Bey de yüzde 19 oy aldı. Bizim aramızda çok büyük bir fark var.  Oyları bölmekle ilgili bir sorunumuz yok. CHP'nin kurumsal kimliği benim için her şeyin üzerindedir. Bütün demokrat solcuların başarılı olmasını arzu ediyorum." "Her mahallede Alzheimer evleri açacağız. Buna büyük önem veriyorum. 60 yaşından sonra herkesin unutkanlık hastalığı başlıyor. 25 mahallede açacağımız evlerde 5 bin yurttaşımıza hizmet etmeyi amaçlıyoruz. 27 tane okulu yıkıp yeniden yaptım. 12 derslikli okulları yıktım, 50 derslikli okullar yaptım. Okullarımızın imkanlarını en üst seviyeye taşıyacağız. 4 noktada da yeni okul yapacağız. Şişli Meslek Yüksek Okulu'nu daha da fazla geliştireceğiz. 6 bin 800 tane öğrencimiz var. Bir seferberlik başlayacağız. Turizm bölümümüz var. Öğrencilerimiz otellerimizde çalışıyor. Şişli'de bir hayvan rehabilitasyon merkezi kurmak istiyoruz. Kuracağımız merkezde bütün Şişli bölgesinde 10 binin üzerinde evcil hayvan var. Bizi arayacaklar ve gidip alacağız. Parazit aşıları yapılacak. Bütün tedavileri yapılacak. Sonra vatandaşın evine bırakılacak. Tatile gidecek yurttaşlarımız kedi ve köpeklerini bize bırakacaklar.  Trafiğe disiplin getireceğiz. Yükleme ve boşaltma işleri geceleri yapılacak. Çift sıra park yapılmayacak. Temizlik işleri 24.00'ten sonra yapılacak. Önümüzdeki dönemde 30 bin araçlık bir otopark yapacağız. Hepsi yeraltında olacak."

21.03.2019 - 11:35

ntv.com.tr

['Gündem', 'Türkiye', 'Genel', '2019 yerel seçim', 'Mustafa Sarıgül']

Mustafa Sarıgül: Talep gelmese aday olmazdım

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/mustafa-sarigul-talep-gelmese-aday-olmazdim,Of8BlX8pY0Saf9XchlXe7g

ÖSYM üyesi Çavuşoğlu “Kol saati görünümlü cep telefonlarıyla başımız dertte. Bu yöntem birçok sınavda kopya için kullanılıyor” diye uyardı. Bluetooth kulaklıkla da uyumlu bu telefonlara, internet üzerinden kolaylıkla ulaşılabiliyor.

Kamu Personel Seçme Sınavı’yla (KPSS) başlayıp, üniversiteye girişin ilk basamak sınavı olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ve açıköğretim sınavlarıyla süren kopya skandalları yeni boyut kazandı. Sınavlarda kopyaların büyük bölümünün kol saati görünümlü cep telefonlarıyla çekildiği anlaşıldı. ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu, Temmuz ayında Kars’ta yapılan KPSS’de kol saati görünümlü cep telefonuyla kopya çeken bir adayı yakaladığını belirterek, “Bütün sınavlarda kopyaların yüzde 90’ı saat görünümlü cep telefonlarıyla çekiliyor” dedi. Hürriyet'in haberine göre, Çavuşoğlu şunları söyledi: “Cep telefonuyla kopya çekmek için sınavdan 1-2 gün önce sınavın yapılacağı okullara gelip tuvaletlere telefonlarını saklayanlar var. Ama cep telefonu kopyalarının büyük bir çoğunluğu saatli cep telefonlarıyla yapılıyor. Yakaladığımız kopyalarda en çok buna rastlıyoruz. Burada soruların önceden sızdırılması gibi bir şey yok. Bir kişi sınavdaki bütün soruları yapıp saatindeki cep telefonu vasıtasıyla diğerlerine SMS atıyor. Bu saatler internette oldukça yaygın. Bunun için tüm sınav değil, kopyacıların sınavı iptal edilebilir.” Gerçek kol saatinin model olarak bire bir aynısı olan saat görünümlü cep telefonlarında, kol saati ve telefon bir arada kullanılıyor. Hem kamera hem bluetooth kulaklıkla uyumlu cep telefonlarıyla, kulak içine yerleştirilen kulaklıkla da rahatça konuşulabiliyor. İnternette birçok sitede satışa sunulan kol saati görünümlü cep telefonlarının fiyatları 400 TL ile 2500 TL arasında değişiyor.

07.09.2010 - 10:30

[]

ÖSYM'nin başını ağrıtan kol saati

Eğitim

https://www.ntv.com.tr/egitim/osymnin-basini-agritan-kol-saati,g-X67tzqLEO_V_FhfDgUOg

nde Mersin’de yarışacak adaylar belli oldu.

Mersin’deki belediye başkanı adayları şunlar: Akdeniz: Mustafa Muhammet Gültak (Cumhur İttifakı) Yenişehir: Bekir Topçu (Cumhur İttifakı) Aydıncık: Ferhat Aktan (Cumhur İttifakı) Mersin Büyükşehir Belediyesi: Vahap Seçer Mezitli: Neşet Tarhan Toroslar: Süleyman Dalkılıç Yenişehir: Abdullah Özyiğit  Akdeniz: Sabit Yelkovan Gülnar: Mehmet Kale Anamur: Durmuş Deniz Aydıncık: Abdullah Servili Çamlıyayla: İsmail Sarı Erdemli: Hüseyin Serin Mut: Mehmet Saydam Silifke: Mustafa Turgut Tarsus: Haluk Bozdoğan Bozyazı: Yüksel Kır Mersin Büyükşehir Belediyesi: Hamit Tuna (Cumhur İttifakı) Mezitli: Serdar Soydan (Cumhur İttifakı) Toroslar: Atsız Afşın Yılmaz (Cumhur İttifakı) Gülnar: Alpaslan Ünüvar (Cumhur İttifakı) Bozyazı: Mustafa Çetinkaya (Cumhur İttifakı) Tarsus: Şevket Can (Cumhur İttifakı) Anamur: Hidayet Kılınç (Cumhur İttifakı) Çamlıyayla: İsmail Tepebağlı (Cumhur İttifakı) Erdemli: Mükerrem Tollu (Cumhur İttifakı) Mut: Volkan Şeker (Cumhur İttifakı) Silifke: Mücahit Aktan (Cumhur İttifakı) Mezitli: Mert Caner Toroslar: Ender Turhan Yenişehir: Hasan Ahi Gülnar: Ahmet Sarı  Silifke: Özer Özel Anamur: Mehmet Türe Aydıncık: İrfan Şahin Bozyazı: Sezai Hasdeniz Çamlıyayla: Mehmet Fatih Sofu Erdemli: Serdar Arslan Mut: Murat Orhan Tarsus: Esin Erkoç Akdeniz: Reşat Aşan Mersin Büyükşehir Belediyesi: Erdal Alkan Mezitli: Burak Canlı Toroslar: Mehmet Taşkıran Yenişehir: Şevket Yıldırım Akdeniz: Yusuf Gülmez Gülnar: Ercan Şahin Silifke: İbrahim Baz Anamur: Ali Bal Aydıncık: Bilal Uğuz Bozyazı: Arif Şahbaz Çamlıyayla: İzvan Nergiz Erdemli: Mehmet Yıldız Mut: Halid Kılınç Tarsus: Halil İbrahim Oğul Mersin Büyükşehir Belediyesi: Ramis Akın Toroslar: Necat Karaer Mezitli: Nasrettin Arpas Yenişehir: İbrahim Asarcıklı Akdeniz: Adem Şenturan Gülnar: Mustafa Olcay Silifke: Cumali Çimen Tarsus: Musa Turhan  Çamlıyayla: Erdal Aksay Erdemli: Bayram Ergin Mut: Durmuş Kumru Bozyazı: Ali Tarım Aydıncık: Süleyman Sümbül  Anamur: Rafet Soylu Mersin Büyükşehir Belediyesi: Emrah Küçükkapdan Mezitli: Şahin Kılıç Toroslar: Nebi Ertuğrul Karabulut Yenişehir: Eren Sanağa Akdeniz: Musa Kara Gülnar: Mustafa Kemal Tekin Silifke: Murat Emre Dolgun Anamur: Hüsnü Okan Özlü Aydıncık: Ekrem Oğul Bozyazı: Emre Tek Erdemli: İlhan Güzelalp Mut: Turgut Özdemir Tarsus: Ayhan Özkurt Çamlıyayla: Alp Erdem Mersin Büyükşehir Belediyesi: Lerzan Özgenç Mezitli: İjlal Çürüksu Toroslar: Nursel Işıksoy Yenişehir: Furkan Derecik Akdeniz: Müyesser Gözükızıl Silifke: Filiz Ercan Tarsus: Fırat Arkalı Çamlıyayla: İlknur Kalan Erdemli: Yunus Altıkulaç Mersin Büyükşehir Belediyesi: Nişan Mesut Oyardı Mezitli: Hanife Tunç Toroslar: Hamza Köse Yenişehir: Ömer Yıldız Akdeniz: Leyla Kalkanlı Mut: Devrim Şimşek Mersin Büyükşehir Belediyesi: Ayfer Yılmaz  Mezitli: Pınar İvenç Toroslar: Selahattin İzgi Yenişehir: Aynur Şahanoğlu  Akdeniz: Mustafa Akgül Silifke: Halit Uçar Tarsus: Abdullah Kemal Aker Erdemli: Alpaslan Gürgenç Çamlıyayla: Durmuş İşiaçık Anamur: Alpay Karaman Erdemli: Hüseyin Sabah Tarsus: Ahmet Gürbüz

05.03.2019 - 12:43

Anadolu Ajansı

['MERSİN seçim sonuçları', 'Mersin', '2019 yerel seçim', 'Yerel seçim adaylar']

Mersin’de yarışacak belediye başkanı adayları (2019 yerel seçim)

2019 Yerel Seçim

https://www.ntv.com.tr/2019-yerel-secim/mersinde-yarisacak-belediye-baskani-adaylari-2019-yerel-secim,n0LWtpFYJk6UWDFROGZe5A

121 akademisyen için soruşturma açan AÜ’deki uygulamanın gerekçesi: Can güvenliği.

Ozan Çepni

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın hedef göstermesinin ardından “Barış için Akademisyenler” bildirisine imza atan 121 öğretim üyesi hakkında soruşturma başlatan Ankara Üniversitesi Rektörlüğü, bahar dönemi öncesinde tartışılacak güvenlik kararlarına imza attı. Yeni kararlara göre, artık üniversite giriş - çıkışlarında öğrencilere kimlik kontrolü ve üst araması uygulaması başlatılacak. Yerleşkeye girecek araçlara bagaj araması da yapılmasını isteyen üniversite yönetimi, yerleşke içerisinde “cam şişede” ürün satılmasını da yasakladı. Hükümetin terörle mücadele politikası üniversiteleri de dönüştürmeye başladı. Ankara Üniversitesi (AÜ) 9 Şubat’ta dekanlık ve öğretim üyelerine gönderdiği yazıyla bahar dönemi için yeni güvenlik uygulamalarının başlayacağını duyurdu. Rektörlüğün yazısında, 10 Şubat’tan itibaren Cebeci yerleşkesi giriş-çıkışlarında özel güvenlik personellerince kimlik kontrolleri, düzenli olarak üst araması, taksi dahil üniversite giriş kartı olmayan araçların yerleşkeye alınmaması, gerek görülen araçlarda bagaj araması yapılması kararları yer aldı. Yeni uygulama, öğretim üyeleri ve öğrenciler arasında İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın operasyonların devam ettiği Güneydoğu bölgeleri dışında büyükşehirlerde de kurulacak “tahkimatı güçlü kalıcı karakol gibi güvenlik merkezleri” kararına benzetildi. Giriş kapılarında sayıları arttırılan özel güvenliklere sivil polislerin eşlik etmesi dikkat çekti. Yoğun önlemler ile karşılaşan öğrenciler ise “Üniversitemiz açık hava cezaevine dönüştürüldü” yorumunda bulundu. Üniversite yönetiminin bir diğer yazısı ise fakülte kantinlerine gönderildi. Kantin yöneticilerine tebliğ edilen yazıda “can güvenliği” gerekçesiyle cam şişedeki ürünlerin satılmasının yasaklandığı duyuruldu. Akademik personel ve öğrenciler ise bu durumu kantinden alışveriş yaparken öğrendi. Kantini arayarak soda sipariş eden akademisyenler, “yasak hocam” yanıtı ile karşılaştı.

13 Şubat 2016 Cumartesi, 05:37

cumhuriyet

Üniversitede arama dönemi

turkiye

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/480363/Universitede_arama_donemi.html

Televizyonlarda yayınlanmaya başladığı andan itibaren herkesi duygulandıran Atatürk'lü Anadolu Sigorta reklamının kahramanı ‘Erzurumlu Dayı’ reklam macerasını anlattı.

"Her zamanki gibi işlerimi bitirdikten sonra Erzincankapı'daki bir kahvehanede oturuyordum. Bir bayan geldi, 'Aradığımız yüz sensin. Bir reklam filmi çekeceğiz oynamak ister misin?' dedi. Ben de kabul ettim. Daha sonra Evrenli köyüne gittik. Burada çekimler yapıldı. Yapmam gerekenleri söylediler. Ben de doğal halimle oynadım. Reklam filmi karşılığında 500 lira verdiler. Figüranlara da 50'şer lira dağıttılar. Ben de şaşırdım, ne olduğunu anlamadım bile. Yine bu tip bir film olsa seve seve oynarım." Atatürk'lü Anadolu Sigorta reklamının kahramanı ‘Erzurumlu Dayı’ reklam macerasını böyle anlattı. SSK'dan emekli olduktan sonra bir apartmanda kalorifercilik yapan 57 yaşındaki Sebahattin Bayraktutar, "O günleri yaşamış olsaydım ve aynı durumda bulunsaydım hiç düşünmeden o cümleleri ben de söylerdim. Çünkü o günlerde devletimiz yeni kurulmuş ve bugünkü gibi imkanlara sahip değildi" diye konuştu. 7'si kız 2'si erkek 9 çocuk babası olan Bayraktutar, reklamın yayınlanmasından sonra bir anda ilgi odağı olduğunu belirterek, “Reklam filmi her oynadığında torunum 'Dedem çıktı, dedem' diye bağırıyor. Birçok gazetede fotoğrafım çıktı ama kimse benim kim olduğumu bilmiyor" ifadelerini kullandı.

08.04.2010 - 22:46

[]

Atatürk'lü reklamdan 500 TL kazandı

Yaşam

https://www.ntv.com.tr/yasam/ataturklu-reklamdan-500-tl-kazandi,QJ_7inGafkqAiUsxEjJBaQ

SON DAKİKA HABERİ: Kuzey Irak'ın Hakurk bölgesinde devam eden Pençe Harekatı’nda 3 PKK’lı terörist daha etkisiz hale getirildi.

haberi!  Milli Savunma Bakanlığı, Kuzey Irak'ta yürütülen Pençe Harekatı'na ilişkin açıklama yaptı.   Bakanlık açıklamasında şöyle denildi: "Irak kuzeyi Hakurk bölgesinde planlandığı şekilde başarıyla devam eden Pençe Harekâtı’nda 3 PKK’lı terörist daha etkisiz hale getirildi. Böylece harekâtın başlangıcından bu yana etkisiz hale getirilen terörist sayısı 22 oldu." Harekat kapsamında, Hakurk bölgesinde girilen teröristlere ait sığınak ve mağaralarda 12 kutu (yaklaşık 2 bin) doçka mühimmatı, 15 anti-tank roketi ve başlıkları, 15 roket sevk fişeği, 7 kutu (2 bin 800) AK-47 mühimmatı ve yaşam malzemeleri ele geçirildi.

01.06.2019 - 09:26

ntv.com.tr

['Gündem', 'son dakika', 'Terör', 'son dakika haberleri', 'haber']

Pençe Harekatı'nda 3 terörist daha etkisiz hale getirildi

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/pence-harekatinda-3-terorist-daha-etkisiz-hale-getirildi,JjxDFjdtGk2n-Rv97JLQcg

Adana'da bir kişi, sürücülüğünü yaptığı minibüste ölü bulundu.

Minibüsüyle kent merkezi ile Kozan ilçesi arasında yolcu taşıyan Hakan Çiftçi'nin (48) Sinanpaşa Mahallesi Yüreğir Otogarı'nda park halindeki aracında hareketsiz halde olduğunu gören vatandaşlar, durumu sağlık ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, Çiftçi'nin hayatını kaybettiğini tespit etti. Çiftçi'nin cenazesi, olay yerinde yapılan incelemenin ardından otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.

28.11.2016 - 09:49

Anadolu Ajansı

['Türkiye', 'Adana']

Minibüs şoförü aracında ölü bulundu

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/minibus-soforu-aracinda-olu-bulundu,h_dYPeuZHUSrdHz-SCadBQ

Bosna-Hersek'e gelen yönetmen Semih Kaplanoğlu, bu yıl 16. kez düzenlenen Saraybosna Film Festivali'nin, savaşın yaralarını sarması açısından çok önemli bir fırsat oluşturduğunu söyledi.

60. Uluslararası Berlin Film Festivali'nde "Bal" filmiyle Altın Ayı ödülü kazanan ve Saraybosna Film Festivali'nde, filmi izleyiciyle buluşan Semih Kaplanoğlu, Saraybosna Film Festivali'ne üçüncü kez katıldığını ifade ederek, festivalin Balkanlar bölgesinin en büyük festivali olduğunu kaydetti. Kaplanoğlu, festivalde ''Bal'' filminin Bosnalı seyirciyle buluşmasının çok keyifli ve güzel olduğunu belirterek, ''Saraybosna halkı bizi bağrına basıyor, severek karşılıyor. Burada Türkler olarak özel konuk muamelesi görüyoruz. Çok güzel konuşmalar, buluşmalar meydana geliyor'' dedi. Festivalde birçok uluslararası yapımcı, sinemacı ve oyuncunun biraraya geldiğini kaydeden Kaplanoğlu, ''Festival, savaşın yaralarını sarması açısından ve Bosna'nın kendisini dünyaya anlatması için çok önemli bir fırsat'' diye konuştu. Bosna-Hersek'te 1992-1995 yılları arasında yaşanan savaşı, katliamları ve soykırımı o yıllarda çok acı bir şekilde izlediğini söyleyen Kaplanoğlu, şunları kaydetti: ''O dönem gerçekten içimiz çok acıdı, üzüldük, elimizden gelen yardımları yapmaya çalıştık. Burayla ilgili film yapılması konusunda, Bosnalıların söyleyecekleri çok önemli. Onların kendilerinin yapacağı filmlere biz yardımcı olabiliriz.'' Kaplanoğlu, bu nedenle Bosna'daki savaşla ilgili Bosnalı yönetmenlere büyük görev düştüğünü belirterek, ''Belki bizler burada Osmanlı dönemine ait filmler yapabiliriz, o dönemki hayatı anlatmaya dair'' dedi. 23 Temmuzda Oscar ödüllü Bosna-Hersekli yönetmen Danis Tanoviç'in yeni filmi "Circus Columbia'nın" dünya prömiyeriyle başlayan 16. Saraybosna Film Festivali'nde Türkiye'yi Yağmur ve Durul Taylan'ın yönettiği, senaryosu tiyatrocu Engin Günaydın'a ait "Vavien" filmi temsil edecek. Engin Günaydın, Binnur Kaya, Settar Tanrıöğen, İlker Aksum ve Serra Yılmaz gibi oyuncuların rol aldığı "Vavien", 28 Temmuz'da Devlet Tiyatrosu Salonu'nda gösterilecek. Festivale katılan Türk filmlerinden, "Bal" ve "Kosmos" ile "Kamerayla İzdivaç" izleyiciyle buluşurken, "Kars Öyküleri" 28 Temmuz'da izlenebilecek. Festival 31 Temmuz'a kadar devam ederken, 10 filmin dünya prömiyeri yapılacak ve sinemaseverler 200'den fazla film izleyebilecek.

26.07.2010 - 13:59

Anadolu Ajansı

[]

'Festival savaşın yaralarını sarıyor'

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/festival-savasin-yaralarini-sariyor,mKEdAEubzkuKqPxaCAve1g

Kırklareli'de Garip isimli köpeğin profesyonel bir okla öldürüldüğü ve zanlının okun üzerindeki numaradan yakalanacağı bildirildi. Konuyla ilgili açıklama yapan Belediye Başkanı Kesimoğlu ise "O caniyi bulmak benim boynumun borcu" dedi.

Kırklareli polisi, "Garip" adlı köpeğin vurulduğu okun üzerinde yazan numaradan yola çıkarak, zanlıyı yakalayacak. Kırklareli Valisi Osman Bilgin, gazetecilere yaptığı açıklamada, emniyet teşkilatının canla başla failin bulunması için çalıştığını söyledi. Herkesin son derece duyarlı olduğunu ifade eden Bilgin, failin en kısa sürede bulunacağını ve olumlu haberin kamuoyu ile paylaşılacağını belirtti. Bunun ne insan sevgisiyle ne de hayvan sevgisiyle açıklanacak bir yanı olmadığını vurgulayan Bilgin, ''Benim de evimde bir köpeğim var. Olağanüstü bir durum, gaddarca, zalim bir şekilde savaşta bile olmayacak şekilde olan bir konu. Herkes duyarlı, biz de duyarlıyız. Şu anda failini bulmaya yakınız. İnşallah faili bulacağız.'' diye konuştu. İki gündür herkesin seferberlik halinde olduğunu Bilgin, şöyle devam etti: ''Emniyetimiz, hem istihbarat birimleri, hem asayiş birimleriyle çalışıyor. Özellikle ok üzerinden yola çıkarak faili bulmaya çalışıyoruz. Okun nereden alındığı, ne şekilde ile getirildiği, ilde bu oku kullanma yeteneği olan kişilerden hareket ederek faili bulmaya çalışıyoruz. En kısa sürede bulunacak ve olumlu haberi vereceğiz. Bu yapılan şey gaddarlık. Bunun ne insan sevgisiyle, hayvan sevgisiyle açıklanacak bir yanı yok. Böyle bir olay olduğu için ister istemez herkes duyarlı oluyor. Bu duyarlılıktan dolayı herkese teşekkür ediyorum. O köpek orada kime ne yapmış yani yapsa bile böyle bir karşılık verilmesi doğru değil. Onun karşılık verme şansı da yok zaten.'' Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu da köpeği öldüren kişinin en kısa sürede bulunacağına inandığını belirtti. Kırklareli'nin mutlu insanlar kenti olduğunu hatırlatan Kesimoğlu, böyle bir olayın yaşanmasından dolayı büyük üzüntü duyduklarını söyledi. Okun profesyonel bir ok olduğunu anlatan Kesimoğlu, okun üzerindeki numaralardan faile ulaşılabileceğini kaydetti. Köpeği öldüren kişinin bulunması için herkesin büyük bir çaba içerisinde olduğunu ifade eden Kesimoğlu, şöyle konuştu: ''Öğrendiğimiz andan itibaren harekete geçtik. O caniyi bulmak benim boynumun borcu olsun. Benim evimde 2 köpeğim, 2 kedim var. Hayvan sevgisini çok iyi bilen yerel yöneticiyim. Hayvansever bütün dostlarımız yakından takipçisi. O ok profesyonel bir ok. Nasıl bir asayişe yönelik bir olayda bir mermi çekirdeği faile götürüyorsa, bu konuda polisimizin de üstün gayreti var. O okun üzerindeki numaralardan sahibine ulaşmaya çalışıyoruz. Arkadaşlarımızın hummalı bir çalışma içerisindeler. Mutlaka o okun sahibine ulaşıp onu ifşa edeceğiz. Toplumun önünde bu yaptığı utan verici olayın hesabını verecek. Ama mutlaka ve mutlaka o faile ulaşacağız."

01.10.2018 - 16:52

Anadolu Ajansı

['Gündem', 'Türkiye', 'Genel']

'Garip'in katilini oktaki detay yakalatacak

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/garipin-katilini-oktaki-detay-yakalatacak,L2jzOl0GSU-b-_4mIYjG-Q

Sigaradaki vergi oranı yüzde 63'ten yüzde 67'ye çıktı, asgari maktu vergi tutarı sıfırlandı.

cumhuriyet.com.tr

Madde 1: Bu karar bazı mallara uygulanacak olan özel tüketim vergisi oran ve tutarların yeniden belirlenmesi amacıyla 6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunun 12 maddesine dayanılaak hazırlanmıştır... Madde 2: 4760 sayılı Kanuna ekli 3 sayılı listesinin 5 cetvelinde bulunan bazı malların vergi oranları ise asgari maktu ve maktu vergi oranları aşağıdaki şekilde belirlenmiştir."

5 Ocak 2019 Cumartesi, 00:20

cumhuriyet

Sigara fiyatlarına ÖTV zammı

turkiye

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/1191516/Sigara_fiyatlarina_OTV_zammi.html

Avrupa Merkez Bankası, politika faizini yüzde 1'de tuttu.

Avrupa Merkez Bankası (ECB), gösterge faiz oranını yüzde 1'de bıraktı. ECB, Frankfurt'taki merkezinde bugün yaptığı toplantıda, beklendiği gibi gösterge faiz oranını yüzde 1'de tutma kararı aldı. Avrupa Merkez Bankası, geçen yıl Temmuz ayında, artan enflasyonla mücadele için gösterge faiz oranını 25 baz puan yükselterek yüzde 1.25'ten yüzde 1.50'ye çıkarmış, Mario Draghi'nin Kasım ayında ilk kez ECB başkanı olarak katıldığı toplantıda ise banka sürpriz şekilde gösterge faiz oranını 25 baz puan (yüzde 0.25) azaltarak yüzde 1.50'den yüzde 1.25'e çekmişti. ECB, geçen yıl Aralık ayında düzenlenen toplantıda da gösterge faiz oranını çeyrek puan azaltarak yüzde 1.25'ten yüzde 1'e indirmişti.

09.02.2012 - 17:10

Anadolu Ajansı

[]

Avrupa'nın faiz cephesinde değişen yok

Ekonomi

https://www.ntv.com.tr/ekonomi/avrupanin-faiz-cephesinde-degisen-yok,twe0XBEJOE-fMr8w6b6LwA

İngiltere'deki kritik referandum kararı öncesinde dolar 2,87'nin altına kadar geriledi.

İngiltere'deki kritik referandumun sonucu öncesinde dolar düşüşte.  Güne 2,89 civarında başlayan dolar/TL, İngiltere'nin referandumda AB'de kalmayı tercih edeceği beklentisiyle en son 4 Mayıs'ta gördüğü 2,87'nin altına kadar geriledi. Dolar/TL saat 13.19'da 2,8695'i gördü. Piyasalar son dönemin en önemli gündem maddesi olan İngiltere'nin Avrupa Birliği'nde kalma veya ayrılma kararının alınacağı referanduma odaklanırken, dün çıkan anketlerin, kalma kampanyasına desteğin arttığını göstermesiyle iyimser hava devam ediyor. İngiltere'nin bugün gerçekleştireceği referandum öncesi dün geç saatlerde açıklanan iki kamuoyu anketi, kalma yanlılarının önde olduğunu gösterse de Asya piyasalarında işlemler bu sabah zayıf ve temkinli kaldı. ComRes ve YouGov tarafından Daily Mail ve ITV televizyonu tarafından gerçekleştirilen anketlere göre İngiltere'nin AB'de kalma kampanyasına son dakikalarda destek artıyor. Sterlin yüzde 0.6 yükselerek 1.4793 dolara yükselirken, erken saatlerde 1.4847 doları gördü ve yılın başından bu yana en yüksek seviyeye yükseldi.

23.06.2016 - 13:22

ntvpara.com

['Ekonomi', 'Dolar']

Dolar ne kadar? (23 Haziran 2016)

Ekonomi

https://www.ntv.com.tr/ekonomi/dolar-ne-kadar-23-haziran-2016,SwFWd8Kxr0a6A8doIE4QCw

İlaç sektörünü inceleyen Rekabet Kurumu’nun raporundan, “Doktorlar tanıtım bağımlısı oluyor. jenerik ilaç firmaları da orijinal ilaç satan firmalar gibi davranarak yüksek tanıtım harcamaları yapıyor” tespiti çıktı.

Rekabet Kurumu’nun bugün Antalya’da düzenlenecek olan zirveyle açıklayacağı İlaç Sektörü Raporu’nda önemli tespitler yer aldı. Hürriyet'in haberine göre, ilaç sektöründe faaliyet gösteren firmaların talebi etkilemek amacıyla fiyat rekabeti yerine doktor tanıtımına yöneldiğini belirleyen kurum, bu yöntemin da doktorları marka bağımlığına jenerik ilaç firmalarını ise yüksek tanıtım harcamasına ittiğini açıkladı. Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Nurettin Kaldırımcı’nın açıklayacağı raporda şu tespitlere yer verildi: “İlaç harcamasının sınırlı bir kısmına katılan nihai tüketici fiyata duyarlı değil. Bu durumda, firmalar da talebi etkilemek amacıyla fiyat rekabeti yerine, doktorlara tanıtımlara ve eczacılara promosyon/kampanya uygulamaya yönelmektedir. Doktorlar, nihai karar verici konumunda olmakla birlikte, fiyatlar konusunda bilgili ve dolayısıyla fiyata duyarlı değildir. Eczaneler ise doğal olarak karlılığına göre davranmakta ve eşdeğer ilaç uygulaması dahilinde takdir hakkını kullandığında, kendisine en uygun alım koşullarının uygulandığı ürünü tercih etmektedir.En büyük silahı düşük fiyat uygulamak olan jenerik ilaç firmaları da orijinalci firmalar gibi davranarak yüksek tanıtım harcamaları yapabilmektedir. İlaç firmaları bakımından, fiyat rekabetinin etkileri sınırlandırılmakta ve bu alana yönlendirilebilecek kaynaklar etkinsiz kullanılmaktadır.”

19.04.2013 - 12:40

[]

'Doktorlar tanıtım bağımlısı'

Sağlık

https://www.ntv.com.tr/saglik/doktorlar-tanitim-bagimlisi,M8TxhLnvwUSLkazaNbX5xg

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen Türkiye’nin en büyük uluslararası sinema etkinliği İstanbul Film Festivali, bu yıl 36. kez sinemaseverlerle buluşacak. Festival programı da yapılan toplantının ardından açıklandı.

36. İstanbul Film Festivali, dünya sinemasının en yeni örneklerinden kült yapıtlara, usta yönetmenlerin son filmlerinden yeni keşiflere 186 uzun metrajlı ve 17 kısa filminden oluşan zengin programıyla 5-15 Nisan tarihleri arasında “Kaldır Kafanı” sloganıyla gerçekleştirilecek. Festival kapsamında 11 gün boyunca 21 bölümde 61 ülkeden 207 yönetmenin toplam 203 filminin gösteriminin yanı sıra konuk yönetmen ve oyuncuların katılımıyla sohbetler, konserler ve özel etkinlikler yapılacak. 36. İstanbul Film Festivali’nin programı, The Marmara Hotel Taksim’de düzenlenen bir basın toplantısıyla açıklandı. Festival programı ve etkinlikleriyle ilgili ayrıntılı bilgileri aktaran İstanbul Film Festivali Direktörü Kerem Ayan, Altın Lale Uluslararası Yarışma, Altın Lale Ulusal Yarışma, FACE Sinemada İnsan Hakları Yarışması, Ulusal Belgesel ve Ulusal Kısa Film Yarışması’nda yer alacak filmleri açıkladı. İstanbul Film Festivali’nin bu yılki gösterimleri Beyoğlu’nda Atlas Sineması, Beyoğlu Sineması, Pera Müzesi ve İtalyan Kültür Merkezi, Nişantaşı’nda Cinemaximum City’s (iki salon), Levent’te Cinemaximum Kanyon ve Kadıköy’de Rexx Sineması (iki salon) olmak üzere 9 salonda yapılacak. Festivalde bu yıl, hafta içi 11.00, 13.30 ve 16.00 seanslarındaki öğrenci biletleri 1 liradan satışa sunulacak. İstanbul Film Festivali tarafından sinemaya gönül ve emek veren isimlere takdim edilen Sinema Onur Ödülleri bu yıl, Yeşilçam’ın en üretken senaristlerinden Barış Pirhasan, doğal ve incelikli oyunculuğuyla bilinen Selma Güneri, sinema ve tiyatro oyuncusu Macit Koper, Yeşilçam'ın altın döneminden günümüze uzanan, filmografisiyle Türk sinemasının görsel diline önemli bir katkısı olan usta görüntü yönetmeni Çetin Tunca’ya takdim edilecek. Ödüller 4 Nisan Salı akşamı TİM Maslak Show Center’da yapılacak 36. İstanbul Film Festivali Açılış Töreni’nde verilecek. Festivalin “Sinema Emek Ödülü” ise Kasım 2016’da hayatını kaybeden eğitmen ve sinefil Mithat Alam’a verildi. Sinema tutkusunu paylaşmak ve yeni kuşaklara aktarmak adına kurduğu Mithat Alam Film Merkezi'yle Türkiye’nin kültür ortamına benzersiz katkılarından dolayı Mithat Alam, festivalin "Sinema Emek Ödülü"ne layık görüldü. Richard III, Gods and Monsters, Yüzüklerin Efendisi serisi ve X-Men filmlerindeki rolleri ile akıllara kazınan, sinemanın en sevilen oyuncularından Sir Ian McKellen İstanbul Film Festivali’nin Onur Ödülü’nü almak üzere, British Council işbirliğiyle festivalin konuğu olacak. Ian McKellen’ın başrollerini Patrick Stewart ile paylaştığı Harold Pinter’ın yazdığı Sean Mathias’ın yönettiği No Man’s Land adlı oyunu da National Theatre Live işbirliği ile Oyun Salonu kapsamında 3,10, 11,17, 24 ve 25 Nisan’da Salon İKSV ekranlardan tiyatroseverlerle buluşacak. 36. İstanbul Film Festivali’nde yarışma heyecanı 8 Nisan’da başlayacak. Uluslararası ve Ulusal Altın Lale, FACE Sinemada İnsan Hakları, Ulusal Belgesel ve Ulusal Kısa Film yarışmalarında ödül kazanan filmler, 14 Nisan Cuma günü düzenlenecek 36. İstanbul Film Festivali Ödül Töreni’nde açıklanacak. İstanbul Film Festivali’nin Uluslararası Yarışma bölümünde festivalin büyük ödülü Altın Lale için, sinemaya yeni bakışlar temasını izleyen filmler yarışıyor. 36. İstanbul Film Festivali Altın Lale Uluslararası Yarışma bölümünde 11 ülkeden 13 film yer alıyor. Reha Erdem başkanlığındaki Uluslararası Altın Lale jürisinde yönetmen Syllas Tzoumerkas, senarist ve yapımcı Katayoon Shahabi, sinema yazarı Boyd Van Hoeij ve yönetmen Gabe Klinger yer alıyor. Avrupa Konseyi işbirliğiyle 11 yıldır dünyada sadece İstanbul Film Festivali’nde verilen FACE Avrupa Konseyi Sinemada İnsan Hakları Yarışması bu yıl da devam edecek. FACE Ödülü, Avrupa Konseyi ve Eurimages fonunun da ortak destek olduğu 10 bin Euro para ödülü ve bir heykelcikten oluşuyor. Ulusal Yarışma’da Altın Lale Ödülü için, yapımı 2016-2017 sezonunda tamamlanan 12 film yarışacak. Bu yıl yarışmadaki 10 filmin dünya prömiyeri, birinin ise Türkiye prömiyeri yapılacak. Altın Lale Ulusal Yarışma Jürisi En İyi Film, En İyi Yönetmen, Jüri Özel Ödülü, En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Senaryo, En İyi Görüntü Yönetmeni, En İyi Kurgu ve En İyi Müzik olmak üzere toplam 9 dalda ödül verecek. En İyi Film 150 bin lira, En İyi Kadın ve En İyi Erkek Oyuncu da 10 biner lira ile ödüllendirilecek. Bu yıl da Onat Kutlar anısına verilecek Jüri Özel Ödülü’nü kazanan filmin yapımcısına 50 bin lira verilecek. Türk Tuborg A.Ş. ise En İyi Yönetmen ödülüne layık görülen isme 50 bin lira takdim edecek. 36. İstanbul Film Festivali Altın Lale Ulusal Yarışma jüri başkanlığını, psikolojik gerilimden kara komedi ve kostümlü dram gibi geniş bir yelpazede sinema ve TV alanlarında çeşitli yapımlara imza atan Yağmur Taylan ve Durul Taylan üstlenecek. Altın Lale Ulusal Yarışma Jürisi’nin diğer üyeleri ise oyuncu Nejat İşler, roman, öykü, tiyatro yazarı Sema Kaygusuz, görüntü yönetmeni Emre Erkmen ve kurgucu Çiçek Kahraman olacak. İstanbul Film Festivali’nin belgesel sinemayı ve belgeselcileri desteklemek amacıyla düzenlediği Ulusal Belgesel Yarışması’nda 10 bin TL değerinde En İyi Belgesel Ödülü verilecek. Ulusal Belgesel Yarışma Jürisi’nde yönetmenler Federica Di Giacomo, Ayşe Polat, Lusin Dink yer alıyor. Gösterilecek belgesellerden 8 film Türkiye prömiyerini İstanbul Film Festivali’nde yapacak. İstanbul Film Festivali tarafından kısa film yapımını özendirmek, bu alanda gelişimi desteklemek ve nitelikli kısa filmleri izleyiciye buluşturmak amacıyla gerçekleştirilen Ulusal Kısa Film Yarışması bu yıl ikinci kez düzenlenecek. İstanbul Film Festivali‘nin kısa film yapımını özendirmek, bu alanda gelişimi desteklemek ve nitelikli kısa filmleri izleyiciye buluşturmak amacıyla başlattığı Ulusal Kısa Film Yarışması’nda bu yıl 11 film yer alacak. Yarışmanın jürisinde yönetmenler Vincent Dieutre, Gürcan Keltek, Ziya Demirel bulunuyor. Jüri tarafından seçilecek En İyi Kısa Film 5 bin TL ile ödüllendirilecek. Uluslararası Sinema Eleştirmenleri Birliği (FIPRESCI) jürisi de yarışmadaki bir filme ödül verecek. 2012 yılında hayatını kaybeden yönetmen ve yapımcı Seyfi Teoman anısına verilen Seyfi Teoman En İyi İlk Film Ödülü’nü kazanan filmin yönetmenine sonraki çalışmalarını teşvik etmek üzere CMYLMZ Fikirsanat aracılığıyla 30 bin lira ödül verilecek. Festivalin Türkiye Sineması (Altın Lale Ulusal Yarışma, Yeni Türkiye Sineması) bölümlerinde yer alan Türkiye yapımı 13 ilk film bu ödüle aday olacak. Seyfi Teoman En İyi İlk Film Ödülü jürisinde senarist, yönetmen Ahu Öztürk, oyuncu Şebnem Bozoklu ve yapımcı Sinan Yabgu Ünal yer alacak.

14.03.2017 - 14:45

DHA

['Sanat', 'sinema']

'İstanbul Film Festivali' programı açıklandı

Sanat

https://www.ntv.com.tr/sanat/istanbul-film-festivali-programi-aciklandi,eRpla8Jw1kiTDW-DUAyxEA

Jennifer Aniston'un aşk hayatına el attı...

Çekimleri süren "Just Go With It" filminin başrol oyuncuları Jennifer Aniston ve Nicole Kidman'ın arasından su sızmıyor. Keith Urban'la mutlu bir evliliği olan Kidman'ın, Aniston'a aşk hakkında tüyolar verdiği söyleniyor. Tom Cruise'dan ayrıldıktan sonra çocuk sahibi olan ve her fırsatta mutluluğu bulduğunu söyleyen Kidman, Brad Pitt'ten boşandıktan sonra bir türlü aşk hayatını düzene sokamayan Aniston'ın çöpçatanlığını üstlendiği iddia ediliyor.

14.05.2010 - 17:35

[]

Nicole Kidman'dan aşk tüyoları

Yaşam

https://www.ntv.com.tr/yasam/nicole-kidmandan-ask-tuyolari,siDzSj7xQUODvpfyrLMbEQ

Beşiktaş yeni transferlerine kavuşuyor. Transferleri geniş yankı yaratan Simao, Almeida ve Fernandes bugün İstanbul'a geliyor.

Spor Toto Süper Lig'in ilk yarısında hayal kırıklığı yaratan Beşiktaş, devre arasında birbirinden önemli isimleri kadrosuna kattı. Siyah-beyazlılar Atletico Madrid'den Simao, Werder Bremen'den Hugo Almeida ve Valencia'dan Manuel Fernandes ile anlaştı. Taraftarın heyecanla beklediği yeni oyuncular bugün İstanbul'a gelecek. Yöneticiler Serdar Adalı ve Cengiz Zülfikaroğlu, Simao, Almeida ve Fernandes'i özel bir uçakla İstanbul'a getirecek. Quaresma'nın da eşlik ettiği futbolcuları taşıyan uçağın saat 14:30'da İstanbul Atatürk Havalimanı’na inmesi bekleniyor. Üç oyuncu karşılama töreni sonrası, pazartesi günü ayaklarının tozuyla, Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri’nde antrenmana çıkacak. Beşiktaş yönetimi, üç oyuncu için bir de imza töreni düzenlemeyi planlıyor. Ancak törenin ne zaman olacağı henüz netlik kazanmadı.

02.01.2011 - 01:09

Ntvspor

[]

Beşiktaş yıldızlarına kavuşuyor

Spor

https://www.ntv.com.tr/spor/besiktas-yildizlarina-kavusuyor,bbjpHFkdqkaC9U-rbAjuzw

Bulgaristan'da saat 01.40'ta 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

Bulgaristan'da saat 01.40'ta 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Sofya Merkez Rasathanesine göre, depremin merkez üssünün ülkenin güneydoğusundaki Asenovgrad kentine yakın bir bölge olduğu tespit edildi. Sarsıntı, Asenovgrad ve yakınındaki Filibe kentinde özellikle yüksek binalarda yaşayanlar tarafından hissedildi. İlk belirlemelere göre deprem herhangi bir hasara yol açmadı.

22.02.2018 - 03:41

Anadolu Ajansı

['Dünya', 'Bulgaristan', 'Deprem', 'Son depremler', 'afet']

Bulgaristan'da 4,7 büyüklüğünde deprem

Dünya

https://www.ntv.com.tr/dunya/bulgaristanda-4-7-buyuklugunde-deprem,k20wGsjkgka98qGoDTd1UA

Halk arasında ishal olarak bilinen diyare, gündelik hayatın akışını olumsuz etkileyen bir hastalık. Çocuk ve yetişkin farketmeksizin her yaş grubunda görülen ishal, önlem alınmazsa daha büyük sorunlara neden olabiliyor. Peki ishal nasıl tedavi edilir? İshal nasıl geçer? İshale iyi gelen besinler nelerdir? Ayrıntılar haberimizde...

Halk arasında ishal olarak bilinen diyare, dünyada en sık görülen hastalıklardan biri olması nedeniyle insanlar tarafından çok büyük bir sorun olarak görülmüyor. Gündelik yaşamı olumsuz etkileyen diyare, çocuk yetişkin her yaş grubunda görülüyor. Ancak özellikle çocuk ve yaşlılarda önlem alınmadığı takdirde şiddetini artırarak vücudun susuz kalmasına yol açıyor ve hatta ölüme neden olabiliyor. Peki ishal nedir ve nasıl tedavi edilir? İşte detaylar... Diyare ya da bilinen adıyla ishal, normalden daha sık, sulu ve gevşek dışkılama halidir ve ulaşıcıdır. İshal bağırsak hareketlerinin hızlanması, dolayısıyla da içindeki maddelerin hızlı ilerlemesi sonucu oluşur. Genellikle herhangi bir tedavi gerektirmeden 2-3 gün içerisinde geçer. Fakat önlem alınmadığı durumlarda aşırı su kaybına bağlı olarak çocuklarda ve yaşlılarda ölüme varan sonuçlara yol açabiliyor. Diyarenin iki çeşidi vardır. Bunlar: Kısa süren ishaldir. Genelde bir iki gün veya bir hafta kadar sürer. Tedavi gerektirmeden geçer. 3 haftadan uzun sürer. Ciddi bir hastalığın belirtisi olabilir. Virüsler, bakteriler, parazitler ve diğer mikroplar, gıda zehirlenmesi, diş çıkarma, bazı gıdalara karşı hassasiyet, alerji, gereğinden fazla meyve ve meyve suyu tüketimi, aşırı alkol kullanımı, antibiyotik tedavisi, solunum yolu enfeksiyonları, doğuştan metabolik hastalıklar, kalabalık ve sağlıksız ortamlarda yaşama, bazı kanserler, radyasyon tedavisi, kanalizasyon sorunu, temiz su elde etmekteki güçlük, yüksek ateş ve şeker hastalığı ishale yol açabilir. Genellikle herhangi bir tedavi gerektirmeden, belirtiler iki üç gün içinde kaybolur. Yaşlı, çocuk ve bebeklerde ise doktora danışılmadan hiçbir ilaç verilmemelidir. Yaşlı veya çocuklarda ishal ve kusma varsa büyük ölçüde su kaybı yaşanacağı için normalde beş yedi gün içerisinde iyileşebilecek olan ishal, ölümcül hale gelebilir. Bunun önüne geçmenin en etkili ve en kolay yolu bol bol sıvı vermektir.  Yağsız çorba, pirinç suyu ile ve seyreltilmiş sütle hazırlanmış muhallebi, ayran, elma suyu gibi sıvılar susuzluğu önlemek ve kalori ihtiyacını karşılamak için verilebilir.  Altı aylıktan küçük ve henüz ek gıda başlanmamış bebeklerde emzirme sıklaştırılır. Bebeğe aralıklı kaynatılmış ılık su verilebilir.

18.07.2019 - 08:56

haberturk

['ishale iyi gelen besinler nelerdir', 'ishal nedir', 'diyare nedir', 'diyare tedavisi', 'ishal nasıl tedavi edilir?', 'ishal bulaşıcı mıdır?', 'ishal neden olur', 'ishal', 'diyare']

İshal nedir? İshal nasıl tedavi edilir? İshale iyi gelen besinler nelerdir?

Sağlık

https://www.haberturk.com/ishal-nedir-ishal-nasil-tedavi-edilir-ishale-iyi-gelen-besinler-nelerdir-hts-2505390

'Taş atan çocuklar'la ilgili düzenlemeleri de içeren tasarı, TBMM'de kabul edilerek yasalaştı.

Kamuoyunda 'taş atan çocuklar' olarak bilinen çocuklarla ilgili düzenlemeler de içeren Terörle Mücadele Kanunu (TMK) ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek, yasalaştı. Yasaya göre, katıldıkları kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde ihtar ve zor kullanmaya rağmen dağılmayanlara verilen cezanın alt sınırı 1,5 yıldan 6 aya indirilecek. Cezanın üst sınırında (3 yıl) değişiklik olmayacak. Bu kişiler, asliye ceza mahkemelerinde yargılanacak. Söz konusu ceza, toplantı ve gösteri yürüyüşünün düzenleyicileri açısından ise yarı oranında artırılarak uygulanacak. İhtara ve zor kullanmaya rağmen kolluk görevlilerine karşı cebir veya tehditle direnenlere, suçun ağırlığına göre TCK'nın 265'inci maddesinde öngörülen üçte bir ile yarıya kadar ceza artırımı uygulanacak. Toplantı ve gösteri yürüyüşlerine, ruhsatlı bile olsa ateşli silah, her türlü öldürücü, yaralayıcı, zarar verici araç ile yasadışı örgütlere ilişkin propaganda malzemesi taşıyarak katılanlara verilen cezalar düşürülecek. Cezanın alt sınırı 2 yıldan 6 aya, üst sınırı ise 5 yıldan 3 yıla indirilecek. Çocuklar, kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılmaları ve örgüt propagandası suçunu işlemeleri halinde ''terör suçu'' işlemiş gibi yargılanmayacak. Buna göre, kamuoyunda ''taş atan çocuklar'' olarak bilinen çocuklar, ağırlıklı olarak bu hüküm nedeniyle tutuklandıkları veya hüküm giydikleri için, salıverilecek. Salıverilen çocuklara ''çocuklara özel güvenlik tedbiri'' de uygulanmayacak. Tasarıdaki buna yönelik hüküm, kabul edilen önergeyle kaldırıldı. Tutuklu ve hükümlüler daha önce verilen ve infaz hakiminin incelemesinden geçmiş olan disiplin cezalarına itiraz edebilecek. İtiraz süresi 6 ay olacak. İnfaz hakimi, hükümlü veya tutuklu ya da avukatlarını dinledikten sonra bir hafta içinde kararını verecek. Çocuklar, özel yetkili ağır ceza mahkemelerinde yargılanamayacak, bu mahkemelere özgü soruşturma ve kovuşturma hükümleri uygulanmayacak. Buna göre, Terörle Mücadele Kanunu kapsamında suçlanan çocuklar da çocuk mahkemelerinde yargılanacak. Terör suçlarında, şartlı salıverme koşulları çocuklar için aranmayacak. Böylece, öngörülen koşulları taşımasalar dahi çocuklar şartlı salıverilebilecek. Tasarının yasalaşıp yürürlüğe girdiği tarihe kadar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olanlar 15 gün içinde mahkemeye başvurmaları halinde haklarındaki bu karar geri alınacak. Sanık hakkında yeniden hüküm kurulacak. Göçmen kaçakçılığında suç, teşebbüs aşamasında da kalsa bile gerçekleşmiş gibi cezalandırılacak. Menfaat elde etmek için yasal olmayan yollardan bir yabancıyı ülkeye sokmaya, ülkede kalmasına, Türk vatandaşı veya yabancının yurtdışına çıkmasına imkan sağlayanlar 3 yıldan 8 yıla kadar hapis ve 10 bin güne kadar adli para cezasına çarptırılacak. Mağdurun hayatında tehlike oluşturması ve onur kırıcı bir muameleye maruz bırakılmak istenmesi halinde cezalar, yarısından 3'te 2'sine kadar artırılacak. Sanığın kabul etmemesi halinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmeyecek.

22.07.2010 - 02:38

Anadolu Ajansı

[]

'Taş atan çocuklar' Meclis'ten geçti

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/tas-atan-cocuklar-meclisten-gecti,4C4WHwvtqE-JUJv3oqV0JA

30 kişi arasında bir de sınav gözetmeni var.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitim Sınavı (ALES), Üniversitelerarası Kurul Yabancı Dil Sınavı (ÜDS) ve Kamu Personeli Dil Sınavı'nda (KPDS)'de kopya çekildiği iddialarına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, 30 kişi hakkında iddianame hazırladı.  Memur Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı Mehmet Cihan Kısa tarafından hazırlanan iddianamede, aralarında bir sınav gözetmeninin de bulunduğu 30 kişinin, ''Rüşvet almak ve vermek'', ''Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak'', ''Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak'' ve ''Görevi kötüye kullanmak'' iddialarıyla cezalandırılmaları talep edildi.  Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunulan iddianamenin kabul edilmesi halinde, söz konusu kişilerin yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.

17.12.2010 - 10:50

[]

Kopya iddiaları ile ilgili iddianame hazır

Eğitim

https://www.ntv.com.tr/egitim/kopya-iddialari-ile-ilgili-iddianame-hazir,4_aSWas1YUynl3x4A8iIlg

Maslak'ta, kontrolden çıkan cipin varyant ayağına çarpması sonucu meydana gelen kazada, ünlü Arabesk şarkıcısı Ferdi Tayfur'un yeğeni Ferdi Tufan Bayburt ile reklam oyuncusu Mert Türkoğlu yaralandı

Kaza, saat 16.00 sıralarında Büyükdere Caddesi üzerinde meydana geldi. Reklamlarda oyunculuk da yapan tiyatro öğrencisi Mert Türkoğlu, yanına 'un yeğeni Ferdi Tufan Bayburt'u da alarak, 34 MTF 70 plakalı cip ile gezintiye çıktı.

05.03.2015 - 18:37

haberturk

['maslak', 'trafik kazası', 'ferdi tayfur', 'ferdi tufan bayburt', 'mert türkoğlu']

Ferdi Tayfur'un yeğeni ile reklam oyuncusu kaza geçirdi!

Gündem

https://www.haberturk.com/gundem/haber/1050173-ferdi-tayfurun-yegeni-ile-reklam-oyuncusu-kaza-gecirdi

UEFA Avrupa Ligi kupası finalinde bu akşam Ajax ile Manchester United karşı karşıya gelecek. Karşılaşmayı Sloven hakem Damir Skomina yönetecek. Kupa 2’yi kazanan takımın belli olacağı Ajax Manchester United mücadelesi bu akşam saat kaçta, hangi kanalda canlı ve şifresiz yayınlanacak?

kupası, bugün oynanacak yla sahibini bulacak. Karşılaşma TSİ 21.45'te İsveç'in başkenti Stockholm'deki Friends Arena'da oynanacak. Futbolseverler bu dev finali 'den ve izleyebilecek. Karşılaşmayı Sloven yönetecek. Manchester United'da Fildişi Sahilli Eric Bailly, 'ta Hollandalı Nick Viergever, kart cezaları nedeniyle finalde forma giyemeyecek. İngiliz ekibinde sakatlığı bulunan İsveçli yıldız Zlatan Ibrahimovic, en önemli eksik olarak dikkati çekiyor. Manchester ekibinde Marcos Rojo, Luke Shaw ve Ashley Young'ın da sakatlıkları devam ediyor. Ajax'ta ise Daley Sinkgraven'in sakatlığı bulunuyor. Manchester United ve Ajax, Avrupa kupalarında 5. kez karşılaşacak. Taraflar, Avrupa'da oynadıkları maçlarda birbirlerine karşı ikişer kez galip geldi. Bu karşılaşmalarda Manchester United 5, Ajax 3 gol buldu. İlk kez 1976 UEFA Kupası'nda karşılaşan takımlar arasında tur atlayan taraf, Manchester United oldu. İlk maçı 1-0 kaybeden Manchester ekibi, rövanşı 2-0 kazanarak ikinci tura yükseldi.  United, 2012'de UEFA Avrupa Ligi son 32 turunda bir kez daha karşılaştığı Ajax önünde ilk maçı 2-0 kazandı, rövanşta ise 2-1 yenilmesine rağmen rakibini saf dışı bıraktı. Avrupa kupalarında Ajax, 10'uncu kez final oynayacak. Ajax, geçmiş yıllarda çıktığı 9 finalin 6'sından galip ayrıldı. İlk finaline Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası'nda 1969'da çıkan Hollanda temsilcisi, Milan'a 4-1 kaybetti. Aynı kupada 1971, 1972 ve 1973 yıllarında üst üste 3 kez şampiyon olan Ajax, altın çağını yaşadı. Söz konusu yılların finallerinde sırasıyla Panathinaikos ve Inter'i 2-0 mağlup eden Ajax, Juventus'u ise 1-0 yenerek kupaya uzandı. UEFA Kupa Galipleri Kupası'nın 1987'deki finalinde Lokomotive Leipzig'i 1-0 yenerek şampiyon olan Ajax, 1988'de ise Mechelen'e aynı skorla mağlup oldu. O dönem çift maç üzerinden oynanan 1992 UEFA Kupası finalinde Torino'yu 2-2 ve 0-0'lık skorlarla geçen Ajax, 1995 UEFA Şampiyonlar Ligi finalinde Milan'ı 1-0 yenerek kupaya uzandı. Hollanda ekibi, normal süresi ve uzatmaları 1-1 biten 1996 UEFA Şampiyonlar Ligi finalinde ise Juventus'a penaltılarda boyun eğdi. Manchester United, 7'nci kez Avrupa'da bir final maçına çıkacak. İngiltere ekibi, daha önce çıktığı 6 finalin 4'ünü kazanma başarısı gösterdi. İlk finaline çıktığı 1968'de Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası'nda Benfica'yı uzatmalarda 4-1 yenen Manchester United, 1991'deki UEFA Kupa Galipleri Kupası'nı da Barcelona'yı 2-1 geçerek kazandı. UEFA Şampiyonlar Ligi'nde 1999'daki unutulmaz finalde Bayern Münih'i 2-1 mağlup eden Manchester ekibi, aynı turnuvanın 2008'deki finalinde ise normal süresi ve uzatmaları 1-1 biten maçta Chelsea'ye penaltılarda üstünlük kurarak şampiyon oldu. Avrupa'da çıktığı son iki finali Barcelona'ya kaybeden Manchester United, rakibine 2009'da 2-0, 2011'de ise 3-1 kaybetmekten kurtulamadı. Ajax, Avrupa'da 22. kez İngiltere takımlarına karşı mücadele edecek. Hollanda ekibi, önceki karşılaşmalarda 7'şer galibiyet, beraberlik ve mağlubiyet yaşadı. Manchester United ise Hollanda ekipleriyle 17. maçına çıkacak. Manchester United, önceki maçlarda 8 galibiyet, 3 beraberlik elde etti, 5 kez de sahadan mağlup ayrıldı. İngiltere ve Hollanda temsilcileri, Avrupa kupalarında 3. kez finalde kozlarını paylaşacak. Daha önce UEFA Kupası'nda 2 kez finalde karşılaşan İngiltere ve Hollanda takımları, birer defa kupa sevinci yaşadı. O dönem iki maç üzerinden oynanan finallerde, 1974'te Feyenoord, Tottenham'ı (2-2, 2-0), 1981'de ise Ipswich Town, AZ Alkmaar'ı (3-0, 2-4) geçerek şampiyonluğa ulaştı. UEFA Avrupa Ligi finalinde İsveç'in Stockholm kentinde İngiltere'nin Manchester United takımı ile karşılaşacak olan Ajax takımı, karşılaşmanın oynanacağı Friends Arena'da antrenman yaptı. Stockholm'de, Manchester saldırısı sonrasında terör alarmı verildi. Polis, şehri adeta abluka altına aldı. Konu hakkında basın açıklaması yapan İsveç Futbol Federasyonu Güvenlik Sorumlusu Martin Fredman, İngiltere'deki saldırıdan önce güvenlik önlemlerinin üst düzeyde alındığını belirterek, "Polis, Stockholm'de bir haftadır güvenlik önlemlerini artırdı. Taraftarların, girişte üst aramasından geçeceği için sıkışmaların yaşanmaması amacıyla stada erken gelmelerini tavsiye ederim" dedi. Manchester United Teknik Direktörü Jose Mourinho, kariyerinde çıktığı kupa finallerinde aldığı başarılı sonuçlarla dikkati çekiyor. İngiltere Premier Lig'de şampiyonluk yarışından erken kopan ve gelecek sezon Avrupa arenasında yer alabilmek için UEFA Avrupa Ligi'ne ağırlık veren Manchester United, yarın Hollanda temsilcisi Ajax ile oynayacağı final maçında, teknik direktör Mourinho'nun finallerdeki başarılı geçmişini de arkasına alacak. Portekiz temsilcisi Porto'da kazandığı başarılarla sivrilen, İngiltere'de Chelsea ve Manchester United, İtalya'da Inter, İspanya'da da Real Madrid gibi Avrupa'nın üst düzey kulüplerini çalıştıran 54 yaşındaki Mourinho, Ajax karşısında kariyerinin 15. kupa finaline çıkacak. Porto ile 5, Chelsea ile 4, Inter ve Real Madrid ile 2'şer, son olarak da çalıştırdığı Manchester United ile bir kupa finaline çıkan deneyimli teknik adam, 11 kez sahadan kupayla ayrılan taraf oldu. Avrupa'da Porto ve Inter ile UEFA Şampiyonlar Ligi, yine Porto ile UEFA Kupası şampiyonluğu yaşayan Mourinho, 2003 yılında Milan'a karşı Porto ile çıktığı UEFA Süper Kupa finalini ise Ukraynalı futbolcu Shevchenko'nun golüyle kaybetti. Portekizli teknik adam, çalıştırdığı takımlarla İngiltere Lig Kupası'nda 4 kez, İngiltere Federasyon Kupası, Portekiz Kupası, İspanya Kupası ve İtalya Kupası'nda da birer kez kupayı havaya kaldırdı.

24.05.2017 - 17:10

Anadolu Ajansı

['Futbol', 'Spor', 'Editörün Seçimi', 'UEFA', 'UEFA Avrupa Ligi', 'maç', 'Ajax', 'Manchester United']

Ajax - Manchester United UEFA Avrupa Ligi final maçı saat kaçta, hangi kanalda canlı ve şifresiz?

Spor

https://www.ntv.com.tr/spor/ajax-manchester-united-uefa-avrupa-ligi-final-maci-saat-kacta-hangi-kanalda-ca,Jw9lTSJAOkOMqCk2_fQ4Lw

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay başkanlığında "e-Devlet Değerlendirme" toplantısı gerçekleştirildi.

"e-Devlet Değerlendirme" toplantısı,  başkanlığında yapıldı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleştirilen toplantıda, vatandaşların kamu hizmetlerine erişimini kolaylaştıran, hızlandıran ve maliyetleri azaltan nin, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile yeniden yapılandırılan devlet teşkilatına uyumuna ilişkin atılacak adımlar ele alındı. Cumhurbaşkanlığı Kabinesi'nin 100 Günlük İcraat Programı'nda yer alan hedeflerden biri olan e-Devlet sisteminin etkinleştirilmesi, vatandaşa, kamu kurumlarına, üniversiteler, belediyeler, meslek örgütleri ve iş dünyasına verilen hizmetleri hızlandıracak. Toplantıda, yeni sistemle bazı bakanlıkların birleştirilmesi, yeni kurumların oluşturulması ve kapatılan kurumlar nedeniyle e-Devlet sisteminde yapılacak yenilikler de görüşüldü. Dijital dönüşümün en önemli unsuru olan e-Devlet sistemi çalışmalarına ilişkin tüm bakanlıkların katılımıyla Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay'ın başkanlığında 31 Ağustos Cuma günü "e-Devlet Koordinasyon Toplantısı" gerçekleştirilecek. Toplantıya, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, Türksat AŞ Genel Müdürü Cenk Şen, Cumhurbaşkanlığı Bilgi Teknolojileri Başkanı Ali Taha Koç ve Cumhurbaşkanlığı ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı yetkilileri katıldı.

27.08.2018 - 19:38

Anadolu Ajansı

['Teknoloji', 'Türkiye', 'Ekonomi', 'e-devlet', 'Fuat Oktay']

'e-Devlet Değerlendirme' toplantısı yapıldı

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/e-devlet-degerlendirme-toplantisi-yapildi,jzP4StQqkkiC1K7vTNOvUw

İstanbul'da KCK'ya yönelik operasyonda gözaltına alınan 49 kişiden 35'i serbest bırakıdı, 14 kişi de tutuklama istemiyle mahkemeye sevkedildi.

Terör örgütü PKK'nın şehir yapılanması olduğu iddia edilen KCK'ya yönelik soruşturma kapsamında savcılıkça ifadeleri alınan 49 kişiden 14'ü, tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk edildi. Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nde 12 özel yetkili savcı tarafından ifadeleri alınan 49 kişiden 14'ü, tutuklanmaları istemiyle nöbetçi İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. Savcılarca ifadeleri alınan ve aralarında fotoğraf sanatçısı Mehmet Özer ile yönetmen Mizgin Müjde Arslan'ın da bulunduğu 35 kişi ise serbest bırakıldı. Gaziantep’te Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri ve Özel Harekat Şube Müdürlüğü timlerince düzenlenen eş zamanlı operasyonda gözaltına alınan 10 kişi, sorgulamalarının tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. Zanlılar, çıkarıldıkları nöbetçi mahkemece, ''Terör örgütü PKK'nın şehir yapılanması KCK'ya üye olmak'', ''örgüt propagandası yapmak'', ''örgütsel faaliyetlerde bulunmak'' suçlarından tutuklandı. İzmir’de Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin yaklaşık 6 aydır sürdürdüğü soruşturma sonucu 13 Şubat Pazartesi günü gözaltına alınan 10 kişinin, savcılıkta yapılan sorgularının ardından serbest bırakılmasına karar verildi. Terör örgütü PKK'nın şehir yapılanması olduğu iddia edilen KCK'ya yönelik operasyonda 2'si kadın 10 kişi gözaltına alınmış, şüphelilerin evlerinde yapılan aramalarda yasaklama ve toplatılma kararı bulunan çok sayıda kitap ve yayın ile bir ruhsatsız silah ele geçirilmişti. Şüphelilerin, terör örgütü üyelerinin talimatlarıyla ''örgüte çeşitli malzeme temini ve eleman kazandırma ile örgüt propagandasını yapmak'' gibi faaliyetler yürüttükleri ileri sürülmüştü.

16.02.2012 - 18:48

Anadolu Ajansı

[]

KCK soruşturmasında 35 kişi serbest

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/kck-sorusturmasinda-35-kisi-serbest,s9ChczdCo0yjafccWxgzSw

İlkbahar dönemi YDS yarın gerçekleştirilecek. Adaylar, saat 09.45'ten sonra gelmeleri halinde sınava alınmayacak.

ÖSYM tarafından düzenlenen ilkbahar dönemi Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı (YDS), yarın saat 10.00'da başlayacak. Sınavın başlama saatinden 15 dakika önce adayların sınav binalarına alınma işlemleri tamamlanacak. Adaylar, saat 09.45'ten sonra gelmeleri halinde sınava alınmayacak. Sınav Almanca, Arapça, Bulgarca, Çince, Danimarkaca (Danish dili), Ermenice, Farsça, Fransızca, Gürcüce, Hollandaca (Dutch dili), İngilizce, İspanyolca, İtalyanca, Japonca, Korece, Lehçe, Macarca, Portekizce, Rumence, Rusça, Sırpça, Ukraynaca (Ukraince) ve Yunanca dillerinden yapılacak. Almanca, Arapça, Bulgarca, Farsça, Fransızca, İngilizce, İspanyolca, İtalyanca, Rusça ve Yunancadan yapılacak sınavlarda çoktan seçmeli 80 sorudan oluşan testler kullanılacak. Bu dillerden sınava giren adaylar, sözcük bilgisi, dil bilgisi, çeviri ve okuduğunu anlama sorularını yanıtlayacak. Diğer dillerde ise sınav, yabancı dilden Türkçeye ve Türkçeden yabancı dile çeviri şeklinde yapılacak. Türkçeye ve yabancı dile çevirilerde her biri için yaklaşık 200 sözcükten oluşan metinlerden yararlanılacak. Adaylara sınavda 180 dakika süre verilecek.

01.04.2017 - 15:08

Anadolu Ajansı

['Türkiye']

YDS yarın yapılacak

Eğitim

https://www.ntv.com.tr/egitim/yds-yarin-yapilacak,xOp2FcsdgkW1P-A6IJJkGA

TOBB ve TEPAV'ın organizasyonunda belirlenen, "Türkiye'nin en hızlı büyüyen 100 şirketi" 19 Mayıs'ta Samsun'da kamuoyuyla paylaşılacak.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) organizasyonunda belirlenen, "Türkiye'nin en hızlı büyüyen 100 şirketi" 19 Mayıs'ta Samsun'da açıklanacak. TOBB'dan yapılan açıklamada, törene, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve 365 oda, borsa ile TOBB Kadın ve Genç Girişimciler Kurulu üyelerinin yanı sıra Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'ın katılmasının beklendiği ifade edildi. Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen Hisarcıklıoğlu, töreni, İstiklal Mücadelesi'nin 100. yılı dolayısıyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ilk ateşi yaktığı Samsun'da yapmak istediklerini bildirdi. İstiklal Mücadelesi ile Türkiye'nin bağımsızlığını kazandığını belirten Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti: "Bu başarıyı taçlandıracak olan da ekonomik başarılarımız, vatandaşlarımıza iş ve aş bulmamız, yatırımlarımızı artırmamız, teknolojiyi en ileri noktada takip etmemiz, hatta bu alanda öncü olmamız. Kısaca ekonomide dünyanın en büyükleri arasında yerimizi almamız ve bunu devam ettirmemizdir. İş dünyasına düşen budur."

17.05.2019 - 12:15

Anadolu Ajansı

['Türkiye', 'Ekonomi', 'Samsun']

En hızlı büyüyen 100 şirket Samsun'da açıklanacak

Ekonomi

https://www.ntv.com.tr/ekonomi/en-hizli-buyuyen-100-sirket-samsunda-aciklanacak,KxtrDCaafk-hpBotriLc3w

Eski Genelkurmay Başkanı Başbuğ, 15 Temmuz'un askeri darbe değil, Gülen cemaatinin silahlı darbe hareketi olduğunu söyledi.

Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, 15 Temmuz'un askeri bir darbe olmadığını söyledi. Başbuğ, bir televizyon kanalında katıldığı canlı yayında, FETÖ'nün darbe girişimine yönelik değerlendirmelerde bulundu. 15 Temmuz kalkışmasının diğer askeri darbelere benzemediğini savunan Başbuğ, "15 Temmuz kalkışmasını bir askeri darbe olarak değerlendirmiyorum. Diğer askeri darbelere benzemiyor. Askeri darbe olarak tanımlanmasına sıcak bakmıyorum. Bu Gülen cemaatinin silahlı darbe hareketi" diye konuştu. Başbuğ, TSK’ya sızan FETÖ unsurlarının askeri darbelerdeki gibi kendi başına bu hareketi yapmadığını söyleyerek, "Kendilerine özgü hedef ve amaçları mı var? Dışarıdan bu hareketi yönlendirenlerin hedef ve amaçları var" ifadelerini kullandı. Darbe girişiminde dış destek olup olmadığına yönelik soruya Başbuğ, "Dış destek var olmaması işin tabiatına aykırı bir durum" yanıtını verdi.

01.08.2016 - 22:57

ntv.com.tr

['Gündem', 'Türkiye', 'Fethullah Gülen', 'FETÖ', 'Genel', 'Darbe']

İlker Başbuğ: 15 Temmuz'u askeri darbe olarak değerlendirmiyorum

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/ilker-basbug-15-temmuzu-askeri-darbe-olarak-degerlendirmiyorum,gI82cGKAzEewB8kt5UAssA

Sandra Bullock MTV Film Ödülleri töreninde dört kategoride yarıştı; bir kategoride ödül, bir de öpücük kazandı.

2010 MTV Film Ödülleri'nin 19'uncusu Los Angeles'ta gerçekleşti. 'En iyi film' ödülünü Twilight serisinin ikinci filmi 'Yeni Ay'ın aldığı gecede, 'En iyi kadın oyuncu' ve 'En iyi erkek oyuncu' ödülleri de filmin yıldızları Kristen Stewart ve Robert Pattinson'a verildi. 46 yaşındaki ünlü aktris ödülünü eski rol arkadaşları Betty White ve Bradley Cooper'ın ve ünlü aktris Scarlett Johannson'ın elinden aldı. Yıldızın 'Teklif' adlı romantik-komedi filmindeki Ryan Reynolds'la birlikte öpüşme sahnesi de 'En iyi öpüşme' kategorisinde yarışıyordu ancak Bullock bu kategoride ödül alamadı. Bullock'un 'Teklif'teki rol arkadaşı Ryan Reynolds geceye katılamadığı için onun yerine sahnede bulunan eşi Scarlett Johannson, ödül almasa da filmdeki öpüşmeyi çok samimi ve sıcak bulduğunu söylerek kendisinin de bu sahneyi yaşamak istediğini ima edercesine Bullock'a yaklaştı ve ikili seyircilerin alkışları ve çığlıkları arasında öpüştü.

07.06.2010 - 13:21

[]

Şaşırtan teselli

Yaşam

https://www.ntv.com.tr/yasam/sasirtan-teselli,CUf6V9Et2kmAqiiRO6bj6w

Türk bilim insanları İzmir'de, dünya bitki literatürüne girecek beş yeni tür buldu.

Türk bilim insanları tarafından İzmir'de, dünya bitki literatürüne girecek beş yeni tür keşfedildi. Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürü Nurettin Taş, yaptığı açıklamada, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'nun talimatıyla yürütülen "Ulusal Biyolojik Çeşitlilik Envanter ve İzleme Projesi" (UBENİS) çalışmalarıyla Türkiye'nin zengin biyolojik çeşitliliğinin gün yüzüne çıkarıldığını söyledi. Bu kapsamdaki çalışmaların 33 ilde tamamlandığını aktaran Taş, 43 ilde ise araştırmaların devam ettiğini, 2019 yılı sonuna kadar 81 ilde bu çalışmaların bitirileceğini söyledi. Taş, Türk uzmanlarca ve öz kaynaklarla gerçekleştirilen çalışmaların tamamlanmasıyla Türkiye'nin Biyolojik Çeşitlilik Haritası'nın çıkarılacağını bildirdi. İzmir'de dünya literatürüne girecek yeni türler bulunduğuna dikkati çeken Taş, şu bilgileri verdi: "UBENİS İzmir projesi ekibinden Doç Dr. Hasan Yıldırım ve Yrd. Doç. Ademi Fahri Pirhan'ın danışmanlıklarında ortaya koyulmaya çalışılan Damarlı Bitkiler Envanteri kapsamında, beş yeni tür keşfedildi. Bunların sadece dünyada İzmir'de olduğu ve buraya has endemik türler olduğu belirtildi. Henüz keşfedilen bu bitkilere ait bilimsel makaleler hazırlanarak, bilim dünyasına sunulmak üzere bilimsel dergilere gönderildi. Söz konusu bitkilere ait işlemler devam ettiği için tam isimlerinin paylaşılması, makalelerinin basılması ile gerçekleşebilecek. Bu bitkiler Campanulaceae (Çançiçeğigiller), Brassicaceae (Turpgiller), Lamiaceae (Ballıbabagiller), Boraginaceae (Hodangiller) ve Amaryllidaceae (Nergisgiller) familyaları içerisinde yer alıyor." Türkiye'de daha önce görülmeyen yeni türlerin de bulunduğunu vurgulayan Taş, "Ayrıca bu çalışma ile ülkemizde daha önce kaydı bulunmayan Orchidaceae (Salepgiller) familyasından iki türe ait popülasyon İzmir il sınırları içerisinde keşfedildi. Türkiye florası için bu iki türün 'yeni bitki kayıtları' olarak literatüre girmesi için de işlemler başlatıldı." dedi. Genel Müdür Taş, bütün bu gelişmelerin yanı sıra 1844 yılında ünlü botanikçi "Pierre Edmond Boissier" tarafından İzmir'de keşfedilen ve keşfedildikten sonra bir daha izine rastlanılamayan, dünyada sadece İzmir'de varlığı bilinen endemik tür, "İzmir Sığırkuyruğu (Verbascum smyrnaeum Boiss)" 173 yıl sonra araştırmacılar tarafından, İzmir Biyoçeşitlilik Envanter Projesi kapsamında yeniden keşfedildiğini ve popülasyon durumunun tespit edildiğini kaydetti. Bu türün "Türkiye Bitkileri Kırmızı Kitabı"nda, "Yetersiz Veri" (DD) kategorisinde yer alan kayıp bir tür olduğunu açıklayan Taş, "Verbascum smyrnaeum"un çalışmalar neticesinde oldukça dar bir alanda yayılış gösterdiği ve tehlike kategorisinin "Kritik düzeyde tehlikede" (CR) olduğunun tespit edildiğini dile getirdi.

11.12.2017 - 09:44

Anadolu Ajansı

[]

Türkiye'den bitki literatürüne beş yeni bitki türü

Teknoloji

https://www.ntv.com.tr/teknoloji/turkiyeden-bitki-literaturune-bes-yeni-bitki-turu,M_MTffydmUeUjNPm3XB7YQ

Kentsel dönüşüm nedeniyle evinden atılmaya çalışan Çinli kadın vücuduna benzin döküp ateşe verdi.

Bir zamanlar zinde, sağlıklı bir kadındı ama şimdi saçsız hali ve yüz hatlarının bütünüyle yokolması yüzünden, eski görünümüyle hiçbir ilgisi kalmadı. 64 Yaşındaki Çinli kadının görsel değişiminin nedeni, bu yılın başlarında "kiralık haydutların" evini basıp kendisini evden atmaya çalışması... Zhang Şulan, gözyaşları içinde başına gelenleri anlatırken "Benim iznim olmaksızın evimi yıktıkları için yaptım bunu. Yaşamak istemediğim için kendimi ateşe verdim. Beni zorladılar. Başka çarem yoktu" diyor. Zhang yıkılan evi için tazminat almasının bir hak olduğunu söylüyor, bunun için savaş veriyor. Üstelik yalnız değil, yaşadığı yerde daha birçok kişinin benzer talepleri var. Çin'deki daha binlerce insan gibi... Çin, kalkınma yarışında giderek hızlanırken, yönetim toprakların kullanımıyla ilgili yüzlerce anlaşmazlığı çözmeye yetişemez halde. Ülkenin en yüksek yönetsel organı olan Devlet Konseyi, yakınlarda Zhang Şulan'ın evine yapıldığı şekilde konut yıkımlarının önlenmesine çalışıyor. Ama kendilerine haksızlık yapıldığına inandıkları için aşırı eylemlere girişenlerin sayısındaki artışa bakılırsa, hükümetin önünde önemli bir sorun olduğu açık. Zhang Şulan, başkent Pekin'in banliyölerinden Tongzhou'da inşa edilmiş köhne, iki katlı evlerden çıkmayı reddeden kişilerden biri. Yöreyi baştan başa yıkıp yeniden kurmak isteyen yerel yönetim, Pekin'in merkeziyle iyi ulaşım hatları bulunan yöreyi geliştirme konusunda iddialı. Bazı planlamacılar, Tongzhou'nun "Çin'in Manhattan'ı" olabileceğine inanıyor. Tongzhou'nun merkezindeki çarşıda artık şık mağazalar, lokantalar dizili. Bir yanda yeni apartman blokları yükselirken, diğer yanda geniş araziler gelecekteki projeler için boşaltılıyor. Çin'deki yerel yönetimler müteahhitlere arazi satarak her yıl milyarlarca dolar kazanıyor. Bu gelir yerel yönetimlerin bütçesinin ortalama yüzde 30'unu oluşturuyor. Ama yeniden imar demek, insanların evlerinden taşınması demek, ki bazıları evlerini terketmeyi reddediyor. Zhang'ın yaşadığı Shangying mahallesinde evlerini terketmek istemeyenlerin başlıca şikayeti aşağı yukarı aynı. Kendilerine çok düşük bir tazminat önerildiğini düşünüyorlar. En azından yeni bir ev almaya yetmeyecek kadar az... Evinden ayrılmaya yanaşmayan bir başka mahalle sakini, Jin Xicheng, "Verdikleri para ve evlerimizin değeri aynı değil. Çok daha düşük. Biz gayet dürüst insanlarız. Eğer evlerimizin belli bir değeri varsa, bize o parayı ödemeliler. Ama öyle yapılmıyor, burası yağmalanıyor." diyor. Zhang Şulan'ın umarsızca giriştiği eylemde görüldüğü gibi, mahalle sakinleri öfkeli. kkampanyalarını sürdürme kararlılığıyla evlerinin duvarlarına sloganlar yazmışlar. Bir duvarda "Sonuna dek direneceğiz!" yazıyor. Birçok ev tek başına kalmış. Çevresindeki evler çoktan yıkılmış. Ayakta kalan, evlerini boşaltmayı reddedenlerin konutlarına "çivi evler" deniyor. Bazı evlerde, her zaman içerde birinin bulunması sağlanıyor ki, ev boşken görevliler gelip yıkıma girişmesin... Tongzhou mahallesi yönetiminin propaganda biriminden Wu Yaxi, yerel yönetimin bu işte bir hatası olmadığını savunuyor. Wu, "Yıkım kararı mahkemeden çıktı. Kararı uygulatan da mahkeme. Bunda hükümetin önemli bir rolü yok." diyor. Bu sav, kısmen doğru. Mahkeme belgeleri, bölgede kapsamlı bir yenilenme kararı alan makamın yerel yönetim olduğu görülüyor. Yerel yönetim, buralarda yaşayanları atmak istiyor.

09.06.2011 - 17:21

[]

Evi yıkılınca kendini yaktı

Yaşam

https://www.ntv.com.tr/yasam/evi-yikilinca-kendini-yakti,e6K9E2YbHUSK35Igw9aNLw

Kuzey Irak'ta, özellikle gençler arasında popüler olan şarkıcı Dashni Murad tartışılıyor.

Muhafazakar Kürtler, 'fazla modern' buldukları 23 yaşındaki şarkıcının kültürlerini yozlaştırdığı iddiasında. Genç şarkıcıysa "Tam aksine ben Kürt kültürünü ileriye taşıyorum'' diyor. Pop ritimleri ve danslarıyla dünyayı da sallayan Dashni Murad, son günlerin en popüler isimleri arasında yer alıyor. Dashni Murad'ın Kuzey Irak'ta olay yaratan klibi ise yayınlanmaya devam ediyor.

28.08.2009 - 18:03

[]

Kuzey Irak'ta tartışılan kadın: Dashni Murad

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/kuzey-irakta-tartisilan-kadin-dashni-murad,y0drcM1hRUaJMJ6OiYsfHw

Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütünün Musul'da Irak ordusunda görev yapmış asker ve polisler için ''Tövbe noktaları'' belirlediği bildirildi.

AA

Musul'daki bir aşiret kaynaklarından aldığı bilgiye göre IŞİD, Irak ordusunda görev yapmış asker ve polislerin tövbe etmesi için şehrin doğusunda, batısında ve 30 kilometre güneyde bulunan Hamam el-Alil kasabasında birer nokta belirledi. Kaynaklar, IŞİD'in tevbe edenleri affettiğini ve böylece kendi safında savaşa çekmeye çalıştığını öne sürüyor. Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) güçlerinin, Musul'u hedef alan saldırısından önce Irak ordusundaki komutan ve askerler, silahlarını bırakarak bölgeyi terketmişlerdi. Irak ordusunun geride bıraktığı silah, mühimmat ve askeri araçlara peşmerge ile kimliği belirsiz kişiler el koymuştu.

14 Haziran 2014 Cumartesi, 16:55

cumhuriyet

IŞİD, tövbe noktaları kurdu!

dunya

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/dunya/82909/ISiD__tovbe_noktalari_kurdu_.html

Başbakan Erdoğan, partisinin Akdeniz Bölgesi milletvekilleriyle yaptığı toplantıda, çözüm süreci konusundaki son anket sonuçlarını paylaştı: ''Halkın yüzde 56'sı süreci destekliyor. Kararsızları dağıtınca bu oran yüzde 64'ü buluyor.''

AK Parti Genel Merkezi'nde, partisinin Akdeniz Bölgesi milletvekilleriyle bir araya gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gündeminde teröre çözüm süreci vardı. Edinilen bilgiye göre, Başbakan Erdoğan milletvekillerine son yaptırdıkları anket sonuçlarını aktardı. "Halkın yüzde 56'sı süreci destekliyor. Kararsızları dağıtınca bu oran yüzde 64'ü buluyor. Nevruz sonrası yaşananlarsa bu rakama zirve yaptıracak" diyen Başbakan, milliyetçi kesimlerin de sanılanın aksine süreci desteklediğini dile getirdi. Bu arada milletvekillerinden seçim bölgelerinde çözüm sürecine ilişkin halkı bilgilendirmelerini isteyen Başbakan Erdoğan'ın, "Milletin değerlerine aykırı bir şey yapılmayacak. Halka bunu söylemeniz yeter" dediği öğrenildi. İstişare toplantısında söz alan 20 kadar milletvekili ve belediye başkanı ise, çözüm sürecinin MHP Lideri Bahçeli'nin memleketi Osmaniye ve Adana'nın yörük köylerinde dahi umutla takip edildiği tespitini yaptı.

27.03.2013 - 19:46

NTV Haber

[]

'Halkın 3'te 2'si çözüm sürecine destek veriyor'

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/halkin-3te-2si-cozum-surecine-destek-veriyor,gnHwQ42Uf0a0-XsA_3TMlg

Game of Thrones dizisinin yaratıcıları David Benioff ve D.B. Weiss yeni Star Wars üçlemesi üzerinde çalışıyor.

dizisinin yaratıcıları ve  , 2022’de gösterime girecek olan yeni Star Wars filmi üzerinde çalışıyor. Star Wars hayranları için müjdeli haberi, Disney’in CEO’su Bob Iger verdi.   Geçen hafta , henüz ismi belirlenmeyen üçlemesi çekileceğini duyurmuştu. Bu, Aralık 2019’da vizyona girecek olan Star Wars serisinin dokuzuncu filmi olan Star Wars: The Rise of Skywalker’ın spinoff’u olacak. Yeni Star Wars üçlemesinin ilki 16 Aralık 2020’de, diğer ikisi 2024 ve 2026’da vizyonda olacak. Yeni Star Wars filmlerinin içerik detayları paylaşılmadı.

15.05.2019 - 15:21

ntv.com.tr

['Star Wars', 'Sanat', 'sinema', 'Game Of Thrones']

Game of Thrones yaratıcılarından Star Wars filmi

Sanat

https://www.ntv.com.tr/sanat/game-of-thrones-yaraticilarindan-star-wars-filmi,jYGJroNBvkGWiHU9bsiL1g

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin, partisinin eski lideri Baykal'ın Antalya'dan adaylığının kesin olmadığını söyledi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Antalya’dan 1’nci sıra adayı olmasına kesin gözüyle bakılan CHP’nin eski lideri Deniz Baykal’ın milletvekili adaylığı konusunda da ilginç açıklamalar yaptı. Gürsel Tekin, “Vallahi garanti diye bir şey yok. Garanti niye olsun? Belki başka bir yer olabilir” diyerek Baykal’ın Antalya dışından başka bir yere kaydırılabileceğini ima etti. CHP eski Genel Sekreteri Önder Sav’ın adaylığı konusunda ise, “Bilemiyorum. Daha başvurulara bakmadım. Milletvekili başvurusu var mı, yok mu bilemiyorum” dedi. CHP’den adaylık başvurusu yapan Ergenekon sanıklarına liste garantisi verilmediğini de söyleyen Tekin, “Ben başta olmak üzere hiçbir adayımızın adaylığı netleşmiş değildir, garantisi yoktur. Yeni gelmiş insanlara garanti vermek Sayın Kılıçdaroğlu’nun dünyasında hiç yoktur. Önemli olan 11 Nisan’da çıkacak listedir” dedi. Ergenekon sanıklarının CHP’yi “sığınılacak liman” gibi görmesinden hoşnut olmadığı izlenimini veren Tekin, “Kişisel kararım değil. Bu konuda fazla yorum yapmak istemiyorum. MYK ve PM’de bu konu görüşülecek. Benim farklı bir bakışım var”diye konuştu. Tekin, 12 Haziran seçimlerinde başörtülü adaya da yeşil ışık yaktı. CHP olarak böyle bir konunun gündemlerinde olmadığını söyleyen Tekin, “Anayasal sorun var mı onu bilmiyorum. Ancak Gürsel Tekin olarak benim için hiçbir sakıncası yok” dedi. Tekin, Meclis’e başörtülü bir adayın girmesi durumunda Merve Kavakçı’ya yapılan muameleyi yapmayacaklarını da söyledi. Tekin, “AKP bu şansını deneyebilir, biz de zorluk çıkarmayız” ifadelerini kullandı. Gürsel Tekin, partisini “mezhep ayrımcılığı” ile suçlayan İstanbul Milletvekili Esfender Korkmaz’ı da istifaya çağırdı. Korkmaz için, “Tombaladan vekil” diyen Tekin, mezhep ayrımcılığı iddiasına şu karşılığı verdi: “Hele Esfender Bey gibi birilerinin bize şovenizmi hatırlatması çok acı birsey. Biz özgürlükçüyüz demokrasiden yanayız. Bize böyle yakıştırma yapan adamların vekillikten de, partiden de derhal istifa etmesi gerekir. Rahatsızsan niye partide duruyorsun kardeşim.” Fikri Sağlar’ın CHP’ye üyelik başvurusunun reddedilmesini “yol kazası” olarak niteleyen Gürsel Tekin, bu olayın arkasında kendisinin olduğunu iddia eden gazetecilere ağır bir şekilde yüklendi. Tekin, “Başvuruyu MYK’ya indiren benim. Bana silah mı dayamışlar da indirmişim. Bunu bilmeyen gazeteciler cahil-cühela. İş olsun diye yazıyorlar. Bunları ciddiye bile alıp aramıyorum. Birkaç gazeteci var ki bunlar gazeteci filan değil. Gazeteci bozuntuları” diye konuştu. CHP’li Gürsel Tekin, bir süre öncesine kadar CHP Parti Meclisi'nde üye olan gazeteci Mehmet Faraç’ı çok ağır bir dille eleştirdi. Faraç’ın gazeteci Rasim Ozan Kütahyalı ile birlikte çıktığı TV programında kendisinin “sahtecilikten” yargılandığını iddia ettiklerini söyleyen Gürsel Tekin, “Onlarla hesaplaşacağım, dava açacağım. O lafları onlara yedirteceğim. Bu gazetecilik değil. Bu kadar y.... şey olabilir mi? Bir değil, iki değil. Biz de insanız. Sokağa çıkamazlar” dedi. Mehmet Faraç için, “Benim partilim filan da değil. Utanırım ben böyle partililerden. Ben 27 yıllık CHP’liyim. Daha dün gelmiş parti üyeliğine utanmadan parti yetkilisi hakkında bunları konuşuyor. Yüreği yetiyorsa benimle konuşacak” ifadelerini kullandı. Yargıdaki davasını gündeme getirenlere meydan okuyan Gürsel Tekin, şöyle devam etti: "Benim adım Gürsel Tekin. Tek başımayım. Ardımda halk desteği var. Ne kadar y... ilişki, içerde dışarıda ne kadar çete varsa bunlarla mücadeleyi kendime namus borcu bilmişim. Şerefimle yemin ediyorum, benim dosyamla benim dışında herkes ilgileniyor. Dosyada eroin ticareti yok, hırsızlık yok. Hiç önemli değil. İki yıl gider şerefle de cezamı çeker, yatarım.” CHP’ye yoğun ilgi olduğunu söyleyen Gürsel Tekin, 12 Haziran seçimlerinde muhafazakar, merkez sağ aday gösterebileceklerini de söyledi. Tekin, “Adaylık için sosyal demokrat olmak şart değil. Birinci önceliğimiz zor zamanlarda gemisini terk etmemiş olanlar olacak. CHP ilkelerine sıcak bakan herkese kapımız açık. Temel ilkelere karşı çıkmayan, bizden farklı aday da olabilir” dedi. Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz ile Diyanet İşleri eski Başkanı Prof.Dr. Ali Bardakoğlu’na CHP’den milletvekilliği çağrısını yineleyen Tekin, “Saflarımızda olurlarsa mutlu oluruz” ifadesinde bulundu.

24.03.2011 - 10:53

[]

Tekin: Baykal'ın yeri garanti değil

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/tekin-baykalin-yeri-garanti-degil,rGKTvDKdBkK-yCf-mhD_ew

Son yıllarda konut almak isteyenler, ''İki göz odam olsun yeter'' demek yerine ilk sırada güvenlik olmak üzere, havuz, sauna, akıllı ev sistemleri ve spor alanları bulunan projeleri daha fazla tercih ediyor. Kredi seçeneklerinin çok fazla olması, uzun vadeye yayılması konut almak isteyenlerde ''daha iyi bir evde yaşamalıyım'' düşüncesini ön plana çıkarıyor.

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şubesi Başkanı Necati Şahin, dar ve biraz üstü gelire sahip vatandaşların ağırlıklı olarak TOKİ kanalıyla ev sahibi olmayı yeğlediğini, bu nedenle özellikle son birkaç yıldır inşaat firmalarının konut projelerinde müşterileri için farklı alternatifler sunmaya başladığını söyledi.  Konut projelerinde, yüzme havuzu, spor alanları, dinlenme alanları gibi bölümlerin standart hale gelmeye başladığını dile getiren Şahin, ''Yeni konutlarda ilk tercih edilen depreme karşı güvenli binalar. Akıllı ev sistemleri, sauna, kapalı spor salonları, açık ve kapalı yüzme havuzları, çocuk oyun alanları da tercih sıralamasında ilklerde yer alıyor'' dedi.  Şahin, özel bir yasayla konut üreten TOKİ ile inşaat firmalarının rekabet edebilme şansının bulunmadığına işaret ederek, ''TOKİ ile rekabet edemeyen firmalar, müşteri kapmak için farklı projeler üretmek zorunda kalıyor. Bu nedenle son zamanlarda konut projelerinde müşteriler için farklı tercihler sunuluyor. Piyasaya çıkan yeni arabalarda olduğu gibi yeni konut projelerinde de yeni donanımlar bulunuyor'' diye konuştu.   Bursa'da konut projelerinde de iddialı olan bir inşaat firmasının sahibi İnşaat Mühendisi Mecit Özkelebek de inşaatın Türkiye'nin lider sektörlerinden biri olduğunu söyledi.  Özkelebek, ''İki göz odalı bir evim olsun'' döneminin artık geride kaldığını ifade ederek, insanların hayatlarını geçirecekleri evlerin, mekanların konforlu, ferah ve diğer sosyal etkinlikler açısından geniş imkanlara sahip olmasını istediklerini kaydetti.  Son yıllarda ''konak daire'' projelerinin villa projelerden daha fazla ilgi görmeye başladığını anlatan Özkelebek, ''Konut almak isteyenler artık stüdyo tipi de olsa 5 1 de olsa konforu ön planda tutuyor. Bunların dışında, kullanılan malzemelerin de marka olması tercih ediliyor'' dedi.  Özkelebek, özellikle büyük kentlerde göç ve nüfus artışı nedeniyle ''müstakil ev'' mantığının geride kaldığını vurgulayarak, şunları söyledi:  ''Özellikle belli bölgelerde bir evlik arsa fiyatı ortalama bir daireninkiyle neredeyse aynı. O nedenle toplu konut projeleri, hem fiyat hem de sunduğu sosyal imkanlar nedeniyle daha fazla ilgi görüyor. Konut fiyatları tercihlere göre 75 bin liradan 1 milyon liraya kadar değişiyor. Ancak 75 bin liralık konutta dahi otopark, güvenlik, çocuklar için oyun alanları olabiliyor.''   Bir dönem villa projelerin çok büyük ilgi gördüğünü anımsatan Özkelebek, son dönemde ise ''konak daire'' projelerine yönelme olduğunu söyledi.  Özkelebek, konak daire projelerde, havuz, sauna, spor merkezi, spor ve oyun alanları, akıllı ev sistemlerinin bulunduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:  ''Havuzlu ve bahçeli villalar son dönemde çok revaçta değil. Havuzun temizliği, güvenlik, bahçenin bakımı ve diğer sorunlar nedeniyle konak dairelere ciddi talep var. İnsanlar işleriyle uğraşmayacakları, sadece konforunu yaşayacakları ev istiyorlar. Ayrıca başta hırsızlık olmak üzere diğer olumsuzluklara karşı üst düzey güvenlik talebi var konut alıcılarının. Hem konforlu bir evde yaşayıp hem de komşuluk isteyenler de ağırlıklı olarak konak daireleri tercih ediyor.''   Özkelebek, inşaattaki bu canlılığın diğer sektör yöneticilerinin de dikkatini çektiğini ve bu nedenle sektöre yeni aktörlerin girmeye başladığını bildirdi.  Arz-talep nedeniyle sektöre giren yeni firmaların bir kısmının hem kendilerini hem de müşterilerini zor durumda bıraktığını anlatan Özkelebek, ''Elbette inşaat sektörüne, başka sektörde başarılı olmuş bazı firmalar iddialı ve hazırlıklı giriyor. Onlar da proje ortağı olarak sektörü tanıyan firmaları tercih ediyor. Bir anlamda para ve iş tecrübesi ortaklığı yapılıyor. Ancak sırf inşaattaki hareketlilikten etkilenen ve hem mali hem de tecrübe olarak yeterli olmayan firmalar da sektöre giriyor. Onlar da hem kendilerini hem de müşterilerini zor durumda bırakıyor'' diye konuştu.

13.09.2011 - 15:22

[]

'İki göz oda' devri bitti

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/iki-goz-oda-devri-bitti,DjMq-pw9gUiHG86YMxHD4g

AK Parti’nin hazırladığı yeni anayasa taslak metninin kendilerine ulaştığını ifade eden MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Metinde ‘cumhurbaşkanı’ ifadesi geçiyor” dedi.

, partisinin grup toplantısında milletvekillerine seslendi. Grup toplantısının ardından soruları yanıtlayan Bahçeli, ’nin hazırladığı nin kendilerine iletildiğini söyledi. Bahçeli, şöyle konuştu: “Her şeyi yerinde ve zamanında konuşmak gerekiyor. Şu an Sayın Başbakan’la olan görüşmelerimizde değerlendirmeler bize ülkemiz açısından makul ve mantıklı gelmiştir. Şimdi de kendi düşünceleri doğrultusunda hazırlamış oldukları anayasa değişikliği metnini Milliyetçi Hareket Partisi'nin incelemesine bırakmışlardır. MHP de geçmişte olduğu gibi, Anayasa Komisyonu'na verdiği üyesi olan Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Parsak ve arkadaşlarının incelemesine göndermek suretiyle gözden geçirmeyi ve en kısa zamanda da MHP’nin görüş ve düşüncelerini AKP’ye ulaştırmayı düşünmektedir. Gazetelerde yalan-yanlış açıklamalar oluyor, en doğrusunu önümüzdeki süreçte göreceksiniz." “Kaç madde?” sorusu üzerine Bahçeli, şu ifadeleri kullandı: “Genelde bütün anayasa değişikliğini kapsamaktadır. Ancak bunlar içerisinde ülkemiz için yarayışlı olan metinler üzerinde öncelik verilmesini yararlı bulduklarını ifade etmişlerdir. Biz komisyon üyesi arkadaşımız ve hukukçularımızla üzerinde çalışıyoruz. Komisyon kurmayı düşünüyorsa üyemiz Mehmet Parsak’ı görevlendirmeyi düşünüyoruz.” Bahçeli, "AK Parti'nin hazırladığı anayasa değişikliği teklif taslağında 'cumhurbaşkanlığı' ifadesi mi yoksa 'başkanlık' ifadesi mi var?" şeklindeki soruya, "Metinde 'cumhurbaşkanı' geçiyor" diye cevap verdi. Devlet Bahçeli, “Metin de cumhurbaşkanı diye geçiyor. Metni Genel Kurul’a getirmek isteyenler de geniş bir açıklama kamuoyuna yapabilirler. MHP’nin düşüncelerinin korunduğu bir zeminde biz mücadelemizi sunarız. Korunmadığı zaman bizim orada ne işimiz var?” dedi. Bir soru üzerine 'nun "kapımız açık" açıklamasını da değerlendiren Bahçeli, “Kemal Kılıçdaroğlu, AK Parti’ye açık çağrıda bulundu. Bu yaklaşım doğrudur. Bir araya gelmelerinde, değerlendirmelerde bulunmaları ülkemiz için yararlı olur” diye konuştu.  Devlet Bahçeli, grup toplantısında ise şu ifadeleri kullandı:  "Huzurumuza kasteden odaklar faaldir. Mücadelmiz gevşemeyecektir. Türkiye üzerinde hesap yapanlar yine kaybedecektir. Terör saldırılarına rağmen dayanacak, sabredecek ve mutlaka saldırıları boşa çıkaracağız.  Derik Kaymakamı Muhammed Fatih Safitürk şehit düşmüştür. Evladının kaymakam olmasıyla grurulanan babaısnın duruşu da hayranlık vericidir. Herkese ders verir nitelikte konuşmuştur. Fatih'ler oldukça, baba Asım'lar dimdik durdukça, Allah bu millete yeni bir İstiklal Marşı yazdırmayacaktır. Terörle mücadele zor ve yüksek maliyetli bir süreçtir. Türkiye çok sayıda kanlı örgütün direkt hedefindedir. Sözde gelişmiş ülkeler ne yazıktır ki terör örgütleriyle kapalı ilişki halindedir... Caniler Avrupa'da baştacı edilmektedir. Milletvekli dokunulmazlıklarının kaldırılmasından sonra mahkeme çağrılarını dikkate almayan HDP'lilerin hukukun önüne çıkarılmaları Avrupa'yı ayağa kaldırmıştır... HDP'liler için kıyameti koparan Avrupalılar, hayatlarını kaybeden mazlumlar karşısında sessiz kaldı. Avrupalıların yanlı tavırları ne HDP'yi ne de PKK için yeterli olmayacaktır.  HDP'li milletvekillerinin tutuklanmasından sonra tehdit dozu yüksek mesajlar verenler önce kendilerine bakmalıdırlar...  Avrupa Birliği, hendeklerden özyenetim çıkarmaya çalışanların yanındadır... Dostluk ve müttefik demek terör örgütlerine yardım ve yataklık demek değildir. Terör bir insanlık suçudur ve hibir şekilde haklı çıkamayacaktır. Türkiye, egemenlik haklarından taviz verecek çakma bir devlet değildir. Türkiye ne karanlıkta yatacak ne de kara düş görecektir... AB Komisyonu'nun aday ülkelerle ilgili lerleme raporu açıklanmış, Türkiye raporu da 102 sayfadır. Yine tarafgirdir ve Güneydoğu'daki sorunun siyasi süreçle çözülebileceğini söylemektedir. AB, klasik ve şablon ezberlerinden kurtulamamıştır... AB'nin, terörle mücadelemizi engelleme çabaları ortadadır... Bu raporla, serbest dolaşım için terörle mücadeleden taviz verelim istiyorlar. Türkiye'nin buna evet demesi, normal karşılaması her şeyden önce dökülen şehit kanlarına ihanettir.  Erdoğan "Bizi istemiyorlarsa açıkça söylesinler, halkımıza sorarız" diyor. AB seçeneksiz ve mecbur olduğumuz bir oluşum değildir. Türkiye gerekirse kendi yağında kavrulacaktır. Bu cevher Türk milletinde vardır, yeter ki görmesini bilelim. Onurlu birliktelik yerine onursuz ve omurgasız bir birliktelik için sürekli itilmemeliyiz. Biz Türkiye'yiz, büyük ve yenilmez Türk milletiyiz... 8 Kasım Salı günü ABD'de demokrasi imtihanı yaşanmıştır. Yeni başkan sandıktan çıkmıştır. ABD'nin 45. başkanı, tüm bahsiçileri, uzmanları, yeni yetme kaşifleri ters köşeye yatrımış, herkesi şaşırtmıştır. Bunda aslında şaşılacak bir şey yoktur, ABD halkı hür iradesiyle başkanını belirlemiştir. ABD sıradan bir ülke değildir, önemli bir ülkedir. İzlenmesinde mutlaka yarar ve zorunluluk vardır. Ancak buna gereğinden fazla anlam yükleyen çevrelerin mevcudiyeti kaygı vericidir. Türkiye'de de "ilk kadın başkana" manşetleri atıldı ancak Trump ipi göğüsledi. Clinton'ın seçilmemesi, onunla bir gelecek umanları şok etmiştir. Trump tüm tahminleri boşa çıkarmıştır. Bizim için ABD Başkanı'nın kim olduğu önemsizdir, önemli olan başkanın nasıl bir siyaset izleyeceğidir. Obama ve seleflerinden ağzımız yandığından, Trump'ın mesajlarını üfleyerek izliyoruz... Bizim yeni başkandan ilk arzumuz, FETÖ ile mücadelede Türkiye'ye destek vermesi ve Pensilvanya'daki hainin ön şartsız iadesidir. ( ) Başbakan Binali Yıldırım'la gyaptığımız görüşme verimli geçmiştir. Düşüncelerini makul bulduğumuzu açıklamıştım. Biz ağrıyan başa şifa olalım istiyoruz. 15 Temmuz'dan sonra bambaşka bir Türkiye vardır. Ağa girdikten sonra aklı başına gelen balık gibi olmayalım, bugünden vakit varken Türkiye'nin önünü açalım istiyoruz. Çalışmalar sonladıktan sonra milletin görüşünü almaktan korkmayalım. Son yurdumuzun üzerinde kara bulutlar dolaşıyor. Devlet çarkları ağır ve aksak dönüyor. Türk milleti 15 Temmuz FETÖ kalkışması gibi rezil bir ihanete şahit olmuştur. Gayemiz bu tür düşmanlıklara engel olmaktır. Bu nedenle Türk siyaseti ucuz hesap yapmadan, çatışma ve çekişmeye kapılmadan ana meselelere çözüm getirmeye mecburdur. MHP, daha önce açıkladığı anayasal kapsamdaki kırmzı çizgilerine ve ilkelerine bağlı olmak şartıyla her türlü olumlu teşebbüse hazırdır. AKP'nin metni tarafımıza resmen iletilmiştir. Söz konusu metin üzerindeki çalışmalarımızı dikkatli ve detaylı olarak yapıyoruz. Kurulacak komisyonda, üzerinde mutabık kaldığımız önerileri Genel Kurul'a getirmeyi umuyoruz.  Bu süreçte CHP naz etmemeli, kapris yapmamalı, geri durmamalıdır. Başbakan'a kapıları açıksa ki öyle söylüyorlar, 'teklifi bir de biz görelim' diyorlarsa, buyursunlar kafa kafaya verelim, el ele, omuz omuza, gönül gönüle fiili açmazı giderelim..."

15.11.2016 - 11:53

ntv.com.tr

['Türkiye']

Devlet Bahçeli: AK Parti'nin metninde 'cumhurbaşkanı' deniyor

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/devlet-bahceli-ak-partinin-metninde-cumhurbaskani-deniyor,L600WogeK0CEYPcw6AKTXw

“Eyyvah Eyvah” serisiyle büyük başarı kazanan komedyan Ata Demirer, kariyeri boyunca hiç maç kazanamayan bir boksörü canlandıracağı yeni filmi “Berlin Kaplanı”nın çekimlerine başladı.

Ata Demirer, hazırlıklarına geçen haftalarda Almanya’da başladığı yeni filminde Nihal Yalçın’la başrol oynayacak. Yalçın, “Avrupa Yakası” dizisiyle tanındıktan sonra Okan Bayülgen’in şovunda canlandırdığı şarkıcı Nahide Ekengil tiplemesiyle büyük beğeni toplamıştı. Milliyet'in haberine göre; Bayülgen’in bir ara albüm de yapmayı istediği Yalçın, aynı zamanda şu günlerde Demirer’in filmi dışında Yusuf Pirhasan imzalı “Kurtuluş Son Durak” filminde de Belçim Bilgin, Demet Akbağ ve Asuman Dabak’la birlikte rol alacak.

25.09.2011 - 10:55

[]

Ata'nın yeni yıldızı

Yaşam

https://www.ntv.com.tr/yasam/atanin-yeni-yildizi,AtfpabRA106x7b24yAQCVQ

Tokat'ta sürücüsünün kontrolünden çıkan otomobil şarampole devrildi. Kazada, 1 kişi öldü, 2 kişi yaralandı.

DHA

Kaza, öğlen saatlerinde Tokat-Sivas karayolu Artova yol ayrımında meydana geldi. Bir akrabalarının cenazesine katılmak için Tokat'tan Yeşilyurt ilçesine gitmekte olan 63 yaşındaki İlhami Menteşe'nin kullandığı 35 HB 4208 plakalı otomobil, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu, şarampole devrilerek takla attı. Kazada araçtaki 65 yaşındaki Servet Menteşe olay yerinde hayatını kaybetti. Otomobil sürücüsü İlhami Menteşe ile 72 yaşındaki Sedat Camcıoğlu ise ağır yaralandı. Yaralılar olay yerine gönderilen ambulansla Tokat Devlet Hastanesi'nde kaldırıldı. Menteşe'nin cenazesi de aynı hastanenen morguna götürüldü. Jandarma ekipleri kazayla ilgili soruşturma başlattı.

6 Nisan 2017 Perşembe, 15:26

cumhuriyet

Cenaze yolunda kaza: 1 ölü, 2 yaralı

turkiye

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/715120/Cenaze_yolunda_kaza__1_olu__2_yarali.html

Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin, Ali Fuat Yılmazer ile Yargıtay'ın bozduğu ana davanın 8 sanığının da aralarında bulunduğu 35 kişinin yargılandığı davanın 10'uncu duruşması başlad

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni 'in 19 Ocak 2007'de öldürülmesine ilişkin eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, eski İstihbarat Daire Başkanlığı Personel Şube Müdürü Coşgun Çakar ve eski İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer ile Yargıtay'ın bozduğu ana davanın 8 sanığının da aralarında bulunduğu 35 kişinin yargılandığı davanın 10'uncu duruşması başladı. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, bu davanın yanı sıra FETÖ/PDY yönelik soruşturmalarla davalarda tutuklu bulunan Yılmazer ve Akyürek ile dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun, Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay, İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler, Ercan Demir, Faruk Sarı ve Özkan Mumcu'nun da aralarında bulunduğu 9 tutuksuz sanık katıldı. Ana dava dosyası sanıklarından Yasin Hayal ve Ogün Samast ile tutuklu bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) bağlantısı kurularak, duruşmaya katılımları sağlandı. Yine tutuksuz sanıklardan Muhittin Zenit, SEGBİS aracılığıyla bulunduğu yerden duruşmaya dahil edildi. Duruşma, eski emniyet müdürü Hanefi Avcı'nın mahkemeye posta yoluyla gönderdiği bir mektubun okunmasıyla devam ediliyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından hazırlanan 168 sayfalık iddianamede, Ramazan Akyürek ile Coşgun Çakar'ın "tasarlayarak kasten öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "silahlı örgüt kurmak, resmi belgede sahtecilik, resmi belgeyi yok etme ve görevi kötüye kullanma" suçlarından da 23'er yıldan 44'er yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor. Şüphelilerden Ali Fuat Yılmazer'in "tasarlayarak kasten öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "silahlı örgüt kurma, resmi belgeyi yok etme ve görevi kötüye kullanma" suçlarından 19 yıldan 32 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, dönemin Trabzon İstihbarat Şube Müdürü olan Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç ve eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler'in "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi ve görevi kötüye kullanma" suçlarından 15 yıl 6'şar aydan 22'şer yıla hapisle cezalandırılması öngörülüyor. Dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun'un "görevi kötüye kullanma" suçundan 6 aydan 2'şer yıla kadar hapisle cezalandırılması istenen iddianamede, dönemin Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay ve eski Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarattan Sorumlu Müdür Yardımcısı Hasan Durmuşoğlu'nun "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi, görevi kötüye kullanma ve resmi belgeyi yok etme" suçlarından 18 yıl 6'şar aydan 29 yıl 6'şar aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor. Cinayetin işlendiği dönemde İstihbarat Daire Başkanlığında görevli komiser Yılmaz Angın, İstihbarat Daire Başkanlığı C Büro Şube Müdür Yardımcılığı görevini yürüten Tamer Bülent Demirel ve Osman Gülbel, Trabzon'da polis memurluğu yapan Muhittin Zenit, Mehmet Ayhan, Onur Karakaya, komiser yardımcısı Özkan Mumcu, Trabzon İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı görevini yürüten Ercan Demir ve Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü yapan Faruk Sarı hakkında "tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edilen iddianamede, bu şüpheliler hakkında ayrıca ''silahlı örgüte üye olmak, resmi belgede sahtecilik, resmi belgeyi yok etme ve görevi kötüye kullanma'' suçlarından çeşitli hapis cezaları isteniyor. İddianamede, dönemin İstihbarat Daire Başkanlığında görevli şube müdürü Yunus Yazar, eski İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdür Yardımcısı Ali Poyraz, o dönem komiser olan Hamdi Egbatan, Mehmet Akif Yılmaz, Serkan Şahan, Ömer Faruk Kartın, polis memuru Mehmet Uçar ve dönemin mülkiye müfettişi Şükrü Yıldız'ın ise "silahlı örgüte üye olmak, resmi belgede sahtecilik, resmi belgeyi yok etme ve görevi kötüye kullanma" suçlarından çeşitli hapis cezalarına çarptırılmaları talep ediliyor. Soruşturma kapsamında başka suçtan tutuklu Ali Fuat Yılmazer ile diğer şüpheliler Ramazan Akyürek, Muhittin Zenit, Özkan Mumcu ve Ercan Demir'in tutuklanmasına hükmedilmiş, bu şüphelilerden Zenit ve Mumcu, davaların birleştirilmesi sonrası ilk duruşmada tahliye edilmişti. Dönemin özel yetkili İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 19 sanığın yargılandığı davada 17 Ocak 2012'de verdiği kararla tutuklu sanık Yasin Hayal'in, "Hrant Dink'i tasarlayarak öldürmeye azmettirmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, yazar Orhan Pamuk'u tehdit etmekten 3 ay ve "ruhsatsız silah bulundurmak" suçundan da 1 yıl hapisle cezalandırılmasını, "silahlı terör örgütü yöneticisi olmak" suçundan ise beraatini kararlaştırmıştı. Tutuklu sanıklardan Erhan Tuncel'in de toplam 10 yıl 6 ay hapisle cezalandırılmasına hükmederek tahliyesine karar veren heyet, sanıklardan Ersin Yolcu'yu 12 yıl 6 ay, Ahmet İskender'i 13 yıl 4 ay ve Salih Hacısalihoğlu'nu 2 ay 15 gün hapisle cezalandırmış, bütün sanıkların "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan beraatine hükmetmişti. Yargıtay 9. Ceza Dairesi, örgüt yönünden verilen beraat kararını bozmuş, sanıkların "silahlı terör örgütü" değil, "suç işlemek amacıyla oluşturulan örgüt" üyesi oldukları gerekçesiyle yargılanmalarına hükmetmişti. "Kasten öldürmeye azmettirme'' ve "Orhan Pamuk'u tehdit" suçlarından sanık Yasin Hayal'e verilen mahkumiyet kararını ise onayan daire, Yasin Hayal hakkında ''silahlı terör örgütü kurma, yöneticisi olma'' suçundan verilen beraat kararını ise ''suç örgütü kurma ve yönetme'' suçundan mahkumiyet gerektiği için bozmuştu. Sanıklardan Erhan Tuncel'in ''patlayıcı madde imal etme'' suçundan mahkumiyet kararını onayan Yargıtay 9. Ceza Dairesi, ''kasten öldürmeye azmettirme'' suçundan beraat hükmünü ise sanığın Dink'in öldürülmesi suçuna yardım suretiyle iştirak etmesi sebebiyle mahkumiyeti gerektiği için bozmuştu. ''Silahlı terör örgütü yöneticisi olma'' suçundan beraat kararı da ''suç örgütü üyesi olma'' suçundan mahkumiyeti gerektiği gerekçesiyle bozulan Tuncel hakkında, Trabzon'da 24 Ekim 2004'te McDonalds'ın bombalanması olayında, ''genel güvenliği kasten tehlikeye sokma, mala zarar verme ve 6 ayrı kasten yaralama'' suçlarından verilen mahkumiyet kararı da bozulmuş, bu eyleminin ''6 ayrı kasten öldürmeye teşebbüs'' suçunu oluşturacağına karar verilmişti. Yargıtay'ın kararının ardından davanın yeniden görülmesine İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlanmış, bu mahkemede 6 duruşma yapıldıktan sonra dosya, Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 10. maddesiyle görevli ağır ceza mahkemelerinin kaldırılması üzerine İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmişti. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, kamu görevlilerine ilişkin iddianameyi kabul ettikten sonra, dava dosyasını, Ogün Samast, Yasin Hayal ve Erhan Tuncel'in de aralarında bulunduğu, haklarındaki hükümler Yargıtayca bozulan 8 sanıklı ana davayla birleştirilmesi için İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ne göndermişti. Bu mahkemenin heyeti, "Birleştirme kararında muvafakat talep edilmediği, mahkemenin terör suçlarına bakmakla görevli olmadığı, ana davada yargılamanın ileri aşamaya geldiği ve bu davada yargılananlarla yeni davada yargılanacak kamu görevlileri arasında ortak sanık bulunmadığı" gerekçeleriyle dosyayı İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne iade etmişti. Mahkemeler arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi için dosyaların gönderildiği Yargıtay 5. Ceza Dairesi, iki davanın birleştirilmesini ve birleşen davanın İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmesini karara bağlamıştı.

11.08.2016 - 14:39

haberturk

['hrant dink', 'hanefi avcı']

Eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, Dink davasına mektup gönderdi

Gündem

https://www.haberturk.com/gundem/haber/1280445-eski-emniyet-muduru-hanefi-avci-dink-davasina-mektup-gonderdi

Erkekler Hentbol Süper Lig play-off finali üçüncü maçında Büyükşehir Belediyesi Ankaraspor'u 36-29 yenen Beşiktaş Mogaz, seriyi 3-0 kazanarak 2015-2016 sezonu şampiyonu oldu.

Erkekler Hentbol Süper Lig play-off finali üçüncü maçında Büyükşehir Belediyesi Ankaraspor'u 36-29 yenen Beşiktaş Mogaz, seriyi 3-0 kazanarak 2015-2016 sezonu şampiyonu oldu. Erkekler Hentbol Süper Lig play-off finali üçüncü maçında Büyükşehir Belediyesi Ankaraspor'u 36-29 yenen Beşiktaş Mogaz, seriyi 3-0 kazanarak 2015-2016 sezonu şampiyonu oldu.

03.06.2016 - 21:31

Anadolu Ajansı

['Spor']

Erkekler Hentbol Süper Lig 2015-2016 sezonunun şampiyonu Beşiktaş

Spor

https://www.ntv.com.tr/spor/erkekler-hentbol-super-lig-2015-2016-sezonunun-sampiyonu-besiktas,XM455TnKUUeQPv9lCScVdA

Galatasaray İkinci Başkanı Cengiz Özyalçın, "Rakibimizle puan farkı aynı kaldı. O zaman Beşiktaş’ın Başakşehir maçı bizim için çok önemli. Sonuç için yorum yapmayacağım. Galatasaraylılar, mayıs ayını sever” diye konuştu.

Galatasaray, Süper Lig’in 9. haftasında evinde Fenerbahçe ile 0-0 berabere kaldı. Müsabaka sonrasında basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Galatasaray İkinci Başkanı Cengiz Özyalçın, “Takımın oyunundan memnun değilim. Geçtiğimiz haftalardaki Galatasaray, daha değişik oynuyordu. Rakibin ismi etkilemiş olabilir. Bu beraberliği üzüntülü karşıladım. Puan hesaplarımız böyle değil. Önümüzdeki hafta Trabzonspor maçı var. Önümüzde 5 zor maç var. Bu maçın berabere kalması Galatasaray için puan olarak anlam olarak hem ediyor, hem etmiyor. Rakibimizle puan farkı aynı kaldı. O zaman Beşiktaş’ın Başakşehir maçı bizim için çok önemli. Sonuç için yorum yapmayacağım. Galatasaraylılar, mayıs ayını sever” diye konuştu. Derbideki taraftarlarının coşkusunu beğendiğini belirten Özyalçın, “Galatasaray’ın seyircisi maçlarda iki şeyi vurguladı. Birincisi, sportif başarı kulüplerin ekonomik yapısıyla özdeşiyor. İkincisi taraftarlar Dursun Özbek ve yönetimine inandıkları vakit başarının çabuklaşacağını gördüler. Namağlubuz” şeklinde konuştu. Cengiz Özyalçın, penaltı pozisyonu ile ilgili olarak, kimin haklı olup, olmadığını daha sonra göreceklerini söyledi. Beşiktaş’ın Avrupa takımı söyleminin hatırlatılması üzerine Özyalçın, “Avrupa’yı kasıp kavuran takım, liginin sonundaki takıma yeniliyor. Bu nasıl oluyor. Biri liderliği kovalıyor. Türkiye liglerinde küçük, büyük takım yok. 3-0 galipken, 4-3 yeniliyor. Beşiktaş, Gençlerbirliği’ne yeniliyor. Gençlerbirliği de Göztepe ile 3-3 berabere kalıyor. Takımlar denk, mücadeleci. İngiliz liglerini hatırlatıyor. Burada puan çok önemli. Biz bir derbiyi atlattık. Bugün berabere kaldığımız takımla aradaki puan farkı aynı” ifadelerini kullandı.

22.10.2017 - 22:29

İHA

['Futbol', 'Spor', 'Süper Lig', 'Galatasaray', 'Fenerbahçe']

Cengiz Özyalçın: Galatasaraylılar mayıs ayını sever

Spor

https://www.ntv.com.tr/spor/cengiz-ozyalcin-galatasaraylilar-mayis-ayini-sever,LKEhq3Wg3EeQdE2t4N-3nw

Fenerbahçe başkan adayı Ali Koç, sarı-lacivertli kulübün Yüksek Divan Kurulu ocak ayı olağan toplantısında açıklamalarda bulundu.

başkan adayı , kendisi hakkında çeşitli iddialar ortaya atıldığını ve bunları düzeltmek istediğini belirtirken özellikle mali tablo, Yargıtay'daki dava ve konusuna dikkat çekti. Suriye'nin  bölgesinde düzenlenen 'na katılan askerlere muvaffakiyet dileyen Ali Koç, ''Allah tüm askerlerimizin yardımcısı olsun. Vatan uğruna şehit olan askerlerimize Allah'tan rahmet, gazilerimize acil şifalar diliyorum'' dedi. Kulübün içinde bulunduğu günü kurtarma anlayışı ile finansal dengesizlik ve borç sarmalının sürdürülemez noktaya geldiğini aktaran Ali Koç, ''Bu durum mali bağımsızlığı da tehlikeye soktuğu için adaylık kararı aldım. Bizlere konsolide raporlar sunulmadığı için finansal tablonun tamamını göremiyoruz. 'a açıklanan bağımsız denetim raporlarını incelemenizi önemle rica ederim. Tüzüğün 37'nci maddesinin İ bendinde, bizlere bu konsolide raporların sunulması gerektiği yazıyor. Biraz önce derneğin ve sportif A.Ş.'nin tarihleriyle ilgili bilgi verildi. Eğer tarihlerden dolayı bir açıklama yapamıyoruz denilirse, bu kabul edilebilir bir açıklama değildir. Tarihi seçimlerden birisine girerken, kazanmak için her yolun mübah anlayışında olunmadığı, şeffaf, adil, Fenerbahçemize yakışan ve diğer camialara örnek olacak, Fenerbahçe'nin kazandığı bir seçim yaşamak en büyük arzumuzdur'' dedi. Ali Koç kendisi hakkında çıkan seçildiği takdirde bütün personeli işten çıkartacağı yönündeki söylemler ile ilgili olarak ise ''Bordrolu personelin oy kullanmasını sakıncalı buluyorum. İşini yapan motivasyonu yüksek hiçbir personelin kaygı duymasına gerek yok. Amatör branşlarla ilgili düşüncelerimi ifade ettim. Bunları kapatacağımızın iddiaları var. Tüm amatör branşlara olan destek daha da artacaktır. Başkanımız ve yönetimimiz amatör branşlarda bize büyük mutluluklar yaşattılar. Diğer kulüplere göre çok öndeyiz ve bu liderliğimiz de devam edecektir. Buna 2 şube daha eklemek istiyoruz. Birisi engelliler şubesi, diğeri de geleceğin sporu olan e-spor. Bu hikayeleri yayarak kulüp personeli ve sporcuları kulüp siyasetine alet etmek adil değildir. Bila bedel üye yapılması ve üyelerin aidatlarının kulüp tarafından ödenmesi konusu. Bu konuda kulüp personellerinin ailelerinin hedeflenmesi son derece sakıncalıdır'' dedi. Ali Koç, ekibinin Mehmet Ali Aydınlar ile görüştüğü yönündeki iddialar ile ilgili olarak şu ifadeleri kullandı: ''Bu iddia doğru değildir. Ne şahsım ne de ekibimden bir kişi kendisiyle görüşmemiştir. 1 Kasım 2013'te kendisiyle ilgili ne söylediysem arkasındayım. O günden bu güne belki çok şey değişti ama benim fikrim değişmedi. Benim ve ekibimin reklam filminin 'de gösterilmesi reddedildi diye bir haber var. Bu da yalan. Bizim bir başvurumuz olmadı, ama ilerleyen dönemde olacaktır. Bugün 2015'teki kararlığımın yanında daha fazla heyecan ve motivasyonla karşınızdayım. Bu yolda ilerlemek için çok haklı nedenlerimiz var. Değerli oylarınız milyonları temsil edecek. Bu tarihi seçime katılarak bu seçim bir parçası olmanızı rica ederim. Fenerbahçe'nin artık tekrar omuz omuza vererek, Türk sporunun lokomotifi, kuralları değiştiren, ezber bozan bir kulüp olması için yeni bir yolculuğa çıkmasının tam zamanıdır. Bu camianın büyükleri olarak sizlere büyük iş düşmektedir. Bu değişimi hep beraber hareket ederek yapabiliriz. Her türlü maksatlı yaklaşımdan uzak duruyoruz. Ancak unutmayın ki, tango yapmak için 2 kişi gereklidir. Seçim süreci tartışmaları, şampiyonluk yolunda çok önemli değildir. Önemli olan çubuklunun her branşta şampiyon olmasıdır. Futbolda da bu sezon 4'üncü yıldızı takmak çok önemlidir. Hepimiz takımlarımıza odaklanalım. Yarın alacağımız 3 puanla artık dönüşü olmayan bir yola gireceğimize ve sadece takımımızı destekleyerek büyük başarılarla sezonu bitireceğimize inanıyorum.'' Ali Koç, konuşmasını "Kalpler beraber" sözüyle tamamladı ve salonda bulunan Divan Kurulu üyelerinden büyük alkış aldı.

27.01.2018 - 13:26

DHA

['Spor', 'Aziz Yıldırım', 'Fenerbahçe']

Ali Koç: Bizi rahatsız eden noktalar var

Spor

https://www.ntv.com.tr/spor/ali-koc-bizi-rahatsiz-eden-noktalar-var,y01Mf74GAUq12lUsfPORMQ

Fenerbahçe, Spor Toto Süper Lig'de 24 Kasım Pazartesi günü Bursaspor ile deplasmanda yapacağı maçın hazırlıklarını bir günlük iznin ardından sürdürdü. Egemen Korkmaz takımla beraber çalıştı

cumhuriyet.com.tr

Uzun süredir sakatlığı bulunan sarı-lacivertlilerin savunma oyuncusu Egemen Korkmaz, Fenerbahçe Can Bartu Tesisleri'nde teknik direktör İsmail Kartal yönetimindeki antrenmanın tamamında takımla çalıştı. A Milli Futbol Takımı'ndan dönen oyuncuların da katıldığı antrenmana salonda başlayan sarı-lacivertliler daha sonra minyatür kale maç yaptı. Milli takımlarında bulunan Moussa Sow, Emmanuel Emenike, Michal Kadlec ve Bruno Alves'in katılmadığı antrenmanda sakatlıkları süren Emre Belözoğlu, Mehmet Topuz, Serdar Kesimal, Mert Günok, Pierre Webo ve Mehmet Topal takımdan ayrı özel program dahilinde çalıştı. Öte yandan sarı-lacivertlilerin tecrübeli futbolcu Caner Erkin, antrenmana oğlu Çınar'la birlikte geldi. Sarı-lacivertliler, Bursaspor maçı hazırlıklarına yarın Fenerbahçe Can Bartu Tesisleri'nde yapacağı çift antrenmanla devam edecek.

18 Kasım 2014 Salı, 15:26

cumhuriyet

Fenerbahçe'de Egemen sevinci

futbol

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/futbol/143189/Fenerbahce_de_Egemen_sevinci.html

Bilim insanları, aynı anda hem influenza A hem de B'ye karşı etkili olan antikor buldu. Antikor, ağır grip hastalıklarının tedavisinde umut olabilir.

Science'da yayımlanan makaleye göre, Hollanda'nın Leiden kentindeki Crucell Vaccine Enstitüsü uzmanları, Robert Friesen başkanlığında yürüttükleri araştırmada, influenza B'ye karşı antikor ararken, hem A hem de B virüsüne karşı etkili olan bir antikor keşfetti. Fareler üzerinde yapılan deneylerde, antikorun influenza B'nin iki alt grubuna karşı ve aralarında domuz gribinin (H1N1) de bulunduğu influenza A'nın iki alt grubuna karşı etkili olduğu görüldü. Uzmanlar, sonuçların gribe karşı genel bir aşı geliştirilmesi yönündeki çabalar için önemli olduğunu belirtiyor. Ancak gribin farklı türlerine karşı koruyucu bir ilaç veya aşının geliştirilmesi için daha fazla araştırma ve klinik deneyler yapılması gerekiyor.

12.08.2012 - 17:46

Anadolu Ajansı

[]

Geniş spektrumlu grip antikoru bulundu

Sağlık

https://www.ntv.com.tr/saglik/genis-spektrumlu-grip-antikoru-bulundu,qOWL895CfUeTRzp_-8hnHA

AK Parti Sözcüsü Beşir Atalay, Abdullah Gül'ün aday olup olmayacağına yönelik soruya yanıt verdi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Beşir Atalay, partisinin Genel Merkezi'nde düzenlenen basın toplantısında konuştu. Atalay'a 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün 7 Haziran genel seçimlerinde AK Parti'den aday olup olmayacağı soruldu. Gül'ün daha önceden yaptığı açıklamalara işaret eden Atalay, "Kendi ifadesinden yola çıkarsak aday olmayacak" ifadesini kullandı. Meclis'te görüşmeleri tartışmalarla devam edecen İç Güvenlik Paketi'ne de değinen Atalay, "Geri çekme gibi bir kararımız yok. Sadece bu hafta sonu arkadaşlarımız temayül yoklamalarına gidecek. Muhalefetle de görüşülüyor. Yapılacak görüşmelerle mutabakat sağlanabilir" diye konuştu. Çözüm sürecine yönelik diyalogların devam ettiğini de ifade eden AK Parti Sözcüsü, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu konudaki açıklamanın hükümetimiz tarafından yapılması tercih ediyorum. Şu günlerde yoğun şekilde bu konuların çalışıldığını biliyorum. Diyaloglarda sorun olmadığını biliyorum."

26.02.2015 - 13:39

ntv.com.tr

['Gündem', 'Siyaset', 'Türkiye', 'Genel']

"Kendi ifadesine göre aday olmayacak"

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/kendi-ifadesine-gore-aday-olmayacak,2zk83E-9sEaMhGMm9nlQIQ

8 Mart’ta 239 kişiyle bir anda ortadan kaybolan ve hala nereye gittiğine dair en ufak bir kanıt bile bulunamayan Malezya uçağı için aileler devreye girdi. Uçakta kaybolanların yakınları uçağın sırrını çözene tam 5 milyon dolar verecek.

cumhuriyet.com.tr

Sadece Malezya’nın değil tüm dünyanın merak ettiği kayıp uçakla ilgili henüz hiçbir bilgiye ulaşılamadı. Aradan geçen tam 3 aydan sonra uçakta ölenlerin aileleri bir karar aldı. Malezya basınında da yer alan bilgilere göre aileler yetkililerin bir şeyler sakladığı görüşünde. Bu sebeple de uçağın sırrını her kim çözerse aileler o kişiye 5 milyon dolar ödül verecek. Şimdiye kadar çeşitli senaryoların üretildiği Malezya Havayolları uçağının bulunması en azından uçağa ne olduğuna dair bir bilginin kesinleşmesi için aileler umutla bekliyor.

8 Haziran 2014 Pazar, 15:09

cumhuriyet

Gizemi çözene büyük ödül

dunya

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/dunya/80439/Gizemi_cozene_buyuk_odul.html

Microsoft’un yeni model telefonları yakın bir zaman içinde FCC aşamasından geçecek. Konuyla ilgili detaylar haberimizde yer alıyor.

cumhuriyet.com.tr

Hatırlanacağı üzere Microsoft geçen ay bir Windows Mobile Etkinliği gerçekleştirmişti. Bu Etkinlikte, Microsoft; Lumia 950, 550 ve 950 XL’i tanıtmıştı. Bunun yanında Continuum, Surface Book vs.’yi de tanıtan Microsoft, teknoloji severlerin çoğundan tam not almayı başarmıştı. Telefonların bu ay ABD’de satışa sunulmasına kesin gözüyle bakılıyor. Kalite kontrol testi aşamasında olan cihaz yakın bir zaman içinde onay alacak ve onay sonrası ise kullanıcılarla buluşacak. Telefonu ilk satın alanlar ise ABD vatandaşları olacak, diğer ülkelerdeki kullanıcılar ise gelecek ay itibariyle telefonu satın alabilecek. Yeni model telefonlara ilk sahip olacak vatandaşlar ise cihazları Ön sipariş yoluyla satın alan Kullanıcılar olacak. Windows 8.1’li cihazlar ise gelecek ay itibariyle Windows 10 Mobile İşletim Sistemine kavuşmuş olacak. Telefonlarla ilgili yeni gelişmeler oldukça bunları sizlerle paylaşıyor olacağız.

12 Kasım 2015 Perşembe, 09:30

cumhuriyet

Microsoft’un Amiral Gemisi Cihazları FCC aşamasında!

bilim_ve_teknoloji

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/bilim_ve_teknoloji/414595/Microsoft_un_Amiral_Gemisi_Cihazlari_FCC_asamasinda_.html

Çin'in Hong Kong Özel İdari Bölgesi yönetimi, protestolara yol açan zanlıların Çin'e iadesini kolaylaştıran yasal düzenleme süreciyle ilgili bir kez daha özür diledi. Tasarının, bu yasama döneminde gündeme gelmeyeceği açıklandı.

Hong Kong Özel İdari Bölgesi Başyöneticisi Carrie Lam, basına yaptığı açıklamada, hükümetin zanlıların iadesiyle ilgili yasal düzenleme çalışmalarının toplum içinde karışıklığa ve endişeye yol açtığını yineleyerek, Hong Kong halkından özür diledi. Görev süresini tamamlamayı arzu ettiğini ifade eden Lam, söz konusu yasa tasarısını resmen geri çekmedi ancak tasarının, bu yasa döneminde gündeme gelmeyeceğini söyledi. Bazı şüphelilerin Çin ana karası mahkemelerinde yargılanmalarına izin verecek olan tasarıyla halkın güvenini kazanmasının mümkün olmadığını kabul eden Başyönetici Lam, halkın güveni olmadan yasal düzenleme çalışmalarına devam etmeyeceklerini dile getirdi. Lam, "Yol açtığı korku ve kaygıların giderilememesi halinde bu tasarıyı ilerletmeyeceğim" dedi ve halkın desteğini sağlamak için çok çalışacağını ifade etti. Lam, cumartesi günü, tasarının toplumda çok büyük fikir ayrılıklarına yol açtığını ifade ederek, yasal düzenlemenin askıya alındığını kaydetmişti. Pazar günü yayımladığı bildiride, zanlıların Çin'e iadesini kolaylaştıran yasal düzenleme çalışmalarının toplum içinde kargaşaya yol açtığını kabul ederek, Hong Kong halkından özür dileyen Lam, Hong Kong yönetiminin bu düzenlemeyle ilgili çalışmalarındaki bazı eksikliklerin halk arasında hayal kırıklığı ve üzüntüye yol açtığı vurgulamış ve bundan sonra yapılacak çalışmalara katkı sunacak ve geliştirecek eleştirilere açık olunduğunu belirtmişti. Protestolara sebep olan, şüphelilerin Çin'e iadesini kolaylaştıran yasal düzenlemeler 3 Nisan'da Meclise sunulmuştu. Düzenlemeler, zanlıların Çin ana karası, Çin'in Makao Özel İdari Bölgesi ve Tayvan'a iadesini kolaylaştırıyor. Hong Kong Parlamentosunda, geçen ay değişikliğe karşı çıkan milletvekilleriyle değişiklik yanlıları arasındaki kavgada çok sayıda milletvekili yaralanmıştı.

18.06.2019 - 14:04

Anadolu Ajansı

['Dünya', 'Çin', 'Asya-Pasifik']

Hong Kong yönetiminden iade düzenlemesi için özür

Dünya

https://www.ntv.com.tr/dunya/hong-kong-yonetiminden-iade-duzenlemesi-icin-ozur,_OKbyHWdRkq8K85KHoCmlA

Merkez Bankası, mevduatta enflasyonun üzerinde faiz konusunda önemli bir adım attı. Tebliğde değişiklik yapan Merkez Bankası, 3 ay vadeli TL mevduatında da değişken faiz uygulanmasına olanak sağladı.

cumhuriyet.com.tr

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB), Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları Kar ve Zarara Katılma Oranları ile Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Tebliğ’’de değişiklik yaptı. Değişiklik tebliği Resmi Gazete’de yayımlanarak 22 Nisan 2019 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe girdi. Değişken faiz daha önce sadece 6 aydan daha uzun vadeli mevduatlar için uygulanabiliyordu. Yapılan değişiklikle Türk Lirası mevduatta 3 ay ve daha uzun vadeli mevduatlar için de değişken faiz uygulamasına izin verildi. Döviz mevduatında ise daha önce olduğu gibi 6 aydan uzun vadeli mevduatlarda değişken faiz uygulanabilecek.

24 Nisan 2019 Çarşamba, 09:13

cumhuriyet

Merkez'den mevduat faizinde flaş değişiklik

ekonomi

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/ekonomi/1360149/Merkez_den_mevduat_faizinde_flas_degisiklik.html

Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde 1 polisin şehit olduğu 5 kişinin de yaşamını yitirdiği saldırı ile ilgili adliyeye sevk edilen 2 kişi tutuklandı.

Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde saldırı sonrası olayla bağlantısı olduğu iddiasıyla 2 kişi gözaltına alındı. Emniyetteki sorgularının ardından zanlılar "silah kullanarak öldürme" ve "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlamasıyla adliyeye sevk edildi. İki kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi. Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde teröristler patlayıcı yüklü aracı infilak ettirmişti.

17.01.2016 - 18:02

NTV Haber

['Türkiye']

Diyarbakır'daki emniyet saldırısıyla ilgili 2 tutuklama

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/diyarbakirdaki-emniyet-saldirisiyla-ilgili-2-tutuklama,Xkkc-q5LREK8eHlYKDPe3w

Fox TV Ana Haber Sunucusu Fatih Portakal, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'ın "2023'e kadar seçim yok" sözlerini yorumladı.

cumhuriyet.com.tr

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, bugün kişisel Twitter hesabından " Birileri yine “Erdoğan için sonun başlangıcı” söylemini ısıtmaya çalışıyor. Gerçeklerden uzak senaryolarla kendilerini avutuyorlar. AK Parti oyların 44.3’ünü, Cumhur İttifakı 51.6’sını kazandı. 2023’e kadar seçim yok. Demokrasi yarışını ideolojik körlüğe dönüştürmeyelim. Şu an için söylenenlere bakmayın. Sorum var: siz seçimlerin 4,5 yıl sonra olacağını düşünüyor musunuz? Ben düşünmüyorum. Bunun kararını verecek olansa Cumhuri İttifakı daha doğrusu zaman kollayacak olan Cumhurbaşkanı Erdoğan ile adımları kestirelemeyen Bahçeli. Şu an için söylenenlere bakmayın. Sorum var: siz seçimlerin 4,5 yıl sonra olacağını düşünüyor musunuz? Ben düşünmüyorum. Bunun kararını verecek olansa daha doğrusu zaman kollayacak olan ile adımları kestirelemeyen .

2 Nisan 2019 Salı, 12:00

cumhuriyet

Fatih Portakal: Söylenenlere bakmayın

turkiye

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/1325993/Fatih_Portakal__Soylenenlere_bakmayin.html

Türkiye'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilciliği Maslahatgüzarı Rauf Alp Denktaş,''Türkiye, PKK'nın işlediği suç ve ihlallerin belgelenmesini takdirle karşılıyor ancak teröristlerin (BM tarafından) tanınma ya da meşruiyet arayışlarına yönelik hiçbir hareketi onaylamayacaktır'' dedi.

BM Güvenlik Konseyi, Genel Sekreter Antonio Guterres'in 20 ülkedeki savaş ve silahlı çatışma ortamlarında 2018'de devlet dışı aktörler ile devletler tarafından çocuklara yönelik 24 binden fazla ihlal, şiddet ve cinsel şiddet olaylarını belgeleyen "'Silahlı Çatışmar ve Çocuklar'' raporunu görüştü. Türkiye'nin BM Daimi Temsilciliği Maslahatgüzarı Rauf Alp Denktaş, konseyde yaptığı konuşmada, rapordaki bulguların son derece endişe verici olduğunu söyledi. Suriye'deki krizden en fazla çocukların etkilendiğine ve rejimin yanı sıra terör örgütü PKK'nın suriye kolu PYD/YPG' nin çocuklara yönelik ihlallerinin raporda belgelendiğine dikkati çeken Denktaş, şunları söyledi: ''PYD/YPG hiç şüphesiz Suriye'de faaliyet gösteren DEAŞ, El-Kaide, El-Nusra ve diğer terör örgütleriyle aynı taktikleri kullanıyor, bu gruplardan farklı tutulmaması ve en az bu guruplar kadar kınanması gerekiyor. Genel Sekreter'in son raporu, PKK'nın elindeki ve kontrol ettiği alanlardaki çocuklara uyguladığı korkunç muameleleri gözler önüne seriyor. '' Raporda Suriye'de en fazla çocuğun YPG tarafından alıkonularak özgürlüğünden mahrum bırakıldığının belirtildiğini söyleyen Denktaş, Türkiye'nin tahminlere göre ise PKK'nın çoğu Kürt 700 çocuğu kaçırdığını ifade etti. Denktaş, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Türkiye, PKK'nın işlediği suç ve ihlallerin belgelenmesini takdirle karşılıyor ancak teröristlerin (BM tarafından) tanınma ya da meşruiyet arayışlarına yönelik hiçbir hareketi onaylamayacaktır. Biz, işte bu nedenle BM'nin, INTERPOL tarafından kırmızı bültenlenle aranan ve General Mazloum Abdi olarak bilinen PKK'lı terörist Ferhat Abdi Şahin ile eylem planı imzalamasını kınadık. Aradan cımbızla seçip çıkarmak bir seçenek olamaz. PYD/YPG/PKK elinde 40 binden fazla kişinin kanının olduğu bir terör örgütüdür ve bir terör örgütü muamelesi görmelidir, varlığı ve eylemleri hiçbir gerekçeyle meşrulaştırılamaz.'' AA muhabirinin geçen hafta ulaştığı BM Genel Sekreteri'nin ''Çocuklar ve Silahlı Çatışmalar'' raporunda, terör örgütü YPG/PKK'nın Suriye'de okulları mühimmat deposu olarak kullandığı, en fazla çocuk savaşçının ise örgüt içinde yer aldığı ortaya çıkmıştı. Raporda devletler ve uluslararası koalisyonlara atfedilen ihlallerin sayısında ''alarm veren'' artış gözlemlendiği, savaş ve çatışma ortamlarında ölen ve sakat kalan çocukların sayısının rekor seviyelere ulaştığı belirtilmişti. Rapora göre Suriye, 225 saldırı ile okul ve hastanelerin en fazla hedef alındığı ülkelerin başında yer aldı, saldırıların çoğunu rejim ve destekçileri gerçekleştirdi, terör örgütü YPG/PKK da iki okula saldırı düzenledi. DAEŞ, ülkedeki diğer silahlı gruplar ile DAEŞ karşıtı koalisyon da okul ve hastaneleri hedef aldı. 24 okul ve hastanenin askeri faaliyetler için de kullanıldığı Suriye'de YPG/PKK da 14 okulu mühimmat deposu olarak kullandı. Suriye'de geçen yıl en fazla çocuk savaşçı ise SDG ismini kullanan terör örgütü YPG/PKK tarafından kullanıldı, Suriye'de tespit edilen 806 çocuk savaşçıdan 313'ü örgüt bünyesinde yer aldı. SDG bünyesindeki çocuk savaşçıların yüzde 40'ını kız çocukları oluştururken, bunlardan 20'sinin 15 yaşının altında olduğu, 119 kız çoğunun ise çatışmalarda yer aldığı tespit edildi. El Nusra bağlantılı Heyet Tahrir Şam 187 çocuğu, Özgür Suriye Ordusu ise 170 çocuğu savaşçı olarak kullandı.

03.08.2019 - 02:38

Anadolu Ajansı

['Dünya', 'Türkiye', 'PKK', 'Birleşmiş Milletler', 'YPG']

Türkiye, BMGK'de YPG/PKK'nın ''meşrulaştırılmaması'' çağrısı yaptı

Dünya

https://www.ntv.com.tr/dunya/turkiye-bmgkde-ypg-pkknin-mesrulastirilmamasi-cagrisi-yapti,yMWwM5xfpUS8SvUuKinLgQ

Dünyanın en önemli merkezlerinden biri olan Kapadokya'da, 2018'in ilk 6 ayında hava şartlarından dolayı 100 gün kalkış yapabilen sıcak hava balonları, 225 bin 544 kişiyi uçurdu.

Tarihi, doğal ve kültürel zenginlikleriyle Türkiye'nin önemli turizm merkezleri arasında yer alan  bölgesinin simgelerinden birisi haline gelen na yılın ilk yarısında katılan turist sayısı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 87 oranında artış göstererek, 225 bin 544 kişiye ulaştı. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) verilerine göre, özellikle yabancı turistlerin rağbet gösterdiği sıcak hava balon turları kapsamında, bu yılın ocak-haziran döneminde 12 bin 800 uçuş gerçekleştirildi. Altı aylık dönemde balon turlarının en çok rağbet gördüğü ay, 3 bin 137 uçuşun yapıldığı nisan ayı oldu. Ocak ayında 14 bin 704, şubatta 22 bin 118, martta 24 bin 151, nisanda 56 bin 672, mayısta 55 bin 759, haziranda ise 52 bin 140 kişi balon turlarına katılarak bölgenin güzelliklerini kuş bakışı izleme imkanı elde etti. Yılın ilk yarısında olumsuz hava koşulları nedeniyle 81 gün uçuş yapılamazken, Göreme beldesi ve çevresindeki alanlardan kalkış yapan sıcak hava balonları 100 gün peribacalarıyla kaplı vadiler üzerinde süzüldü. Bölgenin turizm potansiyeline zenginlik katan balon turları, aynı zamanda ekonomik anlamda da önemli bir gelir kaynağı oldu. Kişi başı 130 ile 170 avro arasında değişen ücretlerle katılım sağlanan balon turlarından yılın ilk yarısında 33 milyon avrodan fazla gelir elde edildi. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TURSAB) Kapadokya Bölge Yürütme Kurulu Başkanı Coşkun Kırtıl, "Yılın ilk yarısında aşırı talep vardı. Zaman zaman uçuşlarda yer bulamadık. Birçok turist uçamadan geri döndü. Ortalama 225 bin kişi uçtu, 80 gün rüzgardan dolayı uçuş gerçekleşmedi ama buna rağmen rakam gayet iyi. Yılın ikinci yarısında aynı yoğunluğun devam etmesini bekliyoruz" dedi.  Kapadokya bölgesinde hizmet veren 25 balon firmasınca uygulanan fiyat politikasının dünya standartlarının altında olduğunu vurgulayan Kırtıl, tura ilginin yıl boyunca devam etmesini beklediklerini söyledi. Kırtıl, Kapadokya'nın, dünyadaki balon anlamında en önemli uçuş alanlarından birisi olduğuna değinerek, şöyle devam etti: "Turistler bu turda dünyadaki en iyi görsel alanı izleme şansına sahipler. Dünyanın farklı yerlerinde balon turu düzenleniyor ama havadan muhteşem şöleni başka bir yerde görmezsiniz. Kapadokya'da balonlar güneşin doğuyla birlikte havalanıyor ve harika görüntüler oluşuyor. Peribacalarının renkleri, vadilerin güzellikleri seyrediliyor. Balon hem Türkiye hem de Kapadokya'nın markası haline geldi. Dünyadaki balon turlarında en uygun fiyat Kapadokya'da, kişi başı ortalama 150 avrodan fiyatlandırılıyor. Afrika'da 600 dolara satılıyor ama mesela Tanzanya'da uçuş sırasında vahşi hayvanları göremezseniz boş bir alanda uçulmuş oluyor"

06.07.2018 - 13:15

Anadolu Ajansı

['Yaşam', 'Türkiye', 'Tatil', 'Ekonomi', 'Gezi', 'Kapadokya', 'Turizm', 'eğlence']

Kapadokya'nın balonları 6 ayda 226 bin kişiyi uçurdu (Kapadokya'da balon turu)

Seyahat

https://www.ntv.com.tr/seyahat/kapadokyanin-balonlari-6-ayda-226-bin-kisiyi-ucurdu-kapadokyada-balon-turu,_bPSixI7p0q17qBwopjr8w

Rusya’da haberleşmeden sorumlu denetim kurulu olan Roskomnadzor, intiharı teşvik eden bir sayfa nedeniyle Facebook’a uyarıda bulundu.

Facebook’ta açılan ‘Suicide School’ adlı Rusça sayfa, sosyal medya ağı ile Rus denetleme kurumu Roskomnadzor arasında grilime neden oldu. Rusya’nın federal iletişim, görsel basın ve bilişim teknolojileri denetleme kurumu olan Roskomnadzor, intihar konuşunda teşvik ve önerilerde bulunan sloganlar, çizimler ve ağırlıklı olarak ‘güldürücü’ ifadeler içeren sayfanın kapatılması için Facebook’a üç gün süre tanıdı. Russia Today’e açıklama yapan Roskomnadzor yetkilisi Vladimir Pikov, ‘uzmanların kararlarına dayanarak böyle bir karar alındığını’ belirtti. Pikov, ‘internet kullanıcılarını olumsuz etkileyecek eylemlerin engellenmesi için Facebook’a yasak gelebileceğini’ ifade etti. Rusya’daki yasalara göre, Roskomnadzor, ilk olarak Rusya’daki internet hizmet sağlayıcısını bilgilendirmek zorunda. Ardından, Facebook’un internet trafiğini karşılayan şirketin sorun yaratan içerik nedeniyle sosyal medya ağını uyarması gerekiyor. Pikov, “İtibarını önemseyen hiçbir yabancı şirket pornografi, intihar veya uyuşturucu ile bağdaşan bir şey yapmak istemez” dedi. Roskomnadzor, internet kullanıcılarını olumsuz etkileyebilecek siteleri takibe olmak için Kasım 2012’de bir ‘kara liste’ oluşturdu. Rusya’da internet ortamında yayınlanamayacak içerikler bulunduran siteleri kapsayan kara liste, başta çocuk pornografisi, intihar ve uyuştucu içerikli sitelere yöneliyor. İnternet kullanıcılarının şikayeti üzerine Roskomnadzor bu tür içeriğe sahip siteleri denetliyor ve kapatılıp kapatılmaması konusunda karar veriyor. Roskomnadzor’un yanı sıra, Rusya İçişleri Bakanlığı, Federal Uyuşturucu Kontrol Servisi ve Rospotrebnadzor adlı tüketici hakları derneği, internet kaynaklarına erişimin kesilip kesilmemesine karar verebiliyor. Özellikle intihar içerikli siteleri denetleyen Rospotrebnadzor, bugüne kadar incelediği 1600 siteden 1200’ünü kapattı. Kurum, en çok intihar içerikli video bulunduran kaynağın YouTube olduğunu ve bugüne kadar yasakladıkları videoların yüzde 40’ının YouTube’da bulunduğunu belirtti.

29.03.2013 - 11:13

[]

Facebook Rusya'da üç gün içinde yasaklanabilir

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/facebook-rusyada-uc-gun-icinde-yasaklanabilir,vpVpEucjYUy7FGQTx_a72Q

nde Kırıkkale'de yarışacak adaylar belli oldu.

Kırıkkale'deki belediye başkanı adayları şunlar: Kırıkkale merkez: Mehmet Saygılı Bahşili: Recep Zafer Tekin Balışeyh: Ali Dedelioğlu Çelebi: Yaşar Erdemir Delice: Turgut Özdem Karakeçili: Hüseyin Özçelik Keskin: Dede Yıldırım Sulakyurt: Kadir Çakıroğlu Yahşihan: Ahmet Sungur Balışeyh: Hasan Erdal (Millet İttifakı) Çelebi: Oktay Babadağ (Millet İttifakı) Karakeçili: Salih Büyükkaya Sulakyurt: Tamer Cihan (Millet İttifakı) Kırıkkale merkez: Serdar Yarar Bahşili: Halil İbrahim Bişkin Balışeyh: Mustafa Şen Çelebi: Nafi Yakut Delice: Soner Mazılıgüney Karakeçili: Veysel Aydemir Keskin: Mustafa Alp Sülsipiroğlu Sulakyurt: İsmail Bildik Yahşihan: Osman Türkyılmaz Kırıkkale merkez: Mahir Yılmaz (Millet İttifakı) Delice: Serkan Kocaoğlu (Millet İttifakı) Karakeçili: Berkay İsmail Hacıbaloğlu Keskin: Necati Alsancak (Millet İttifakı) Yahşihan: İsmail Dursun Kuzucu (Millet İttifakı) Kırıkkale merkez: Faruk Vurgun Bahşili: Ömer Çıtak Balışeyh: Hakan Özkan Çelebi: Hüseyin Çelebi Delice: Ali Gündoğan Karakeçili: Murat Yıldız Keskin: Faruk Korkmaz Sulakyurt: Hüseyin Yılmaz Yahşihan: Hacı Yusuf Korkmaz Kırıkkale merkez: Ali Osman Kılavuz Bahşili: Enver Fatih Akgül Balışeyh: Furkan Adnan Kılıç Çelebi: Fatma Göbül Delice: Selami Göbül Karakeçili: Sıdıka Akçin Keskin: İsmail Hakkı Akçin Sulakyurt: Vural Şentürk Yahşihan: Ahmet Haydar Dilmeç Kırıkkale merkez: Güray Topaç Kırıkkale merkez: Nezih Gülşen Kırıkkale merkez: Mustafa Babacan Kırıkkale merkez: Ekin Şen

05.03.2019 - 14:56

Anadolu Ajansı

['KIRIKKALE seçim sonuçları', 'Kırıkkale', '2019 yerel seçim', 'Yerel seçim adaylar']

Kırıkkale'de yarışacak belediye başkanı adayları (2019 yerel seçim)

2019 Yerel Seçim

https://www.ntv.com.tr/2019-yerel-secim/kirikkalede-yarisacak-belediye-baskani-adaylari-2019-yerel-secim,doYYIqF2TkSpAqxQj7P5Iw

Şavşat Belediye Başkanı Naci Köroğlu, sel nedeniyle yıkılarak faciaya neden olan bentlerin hatalı yapıldığını söyledi. 13 bentten 7'sinin yıkıldığına dikkat çeken Köroğlu, "Kullanılan malzeme yetersiz ve ucuz" dedi.

Şavşat Belediye Başkanı Naci Köroğlu, Tigrat Deresi'nin taşması sonucu dün meydana gelen sel felaketinin yaşanmasına, dere üzerindeki bentlerin amacına uygun şekilde yapılmamasının neden olduğunu söyledi. Felakete bentlerin yanlış yapılmasının neden olduğunu belirten Köroğlu, şunları söyledi: ''Yapılış şeklinde, inşaat şeklinde yanlışlar var. Kullanılan çimento yeterli değil, kum uygun değil, kullanılın çakıl ucuz. Bizim bir sözümüz var, 'Halep oradaysa arşın buradadır'. Beton burada, Şavşat burada. Sağlam olsa 13 bendin 7'si yıkılır mı, temel yok, malzeme yok. 2 milyon lira diye söyleniyor Bayındırlık Bakanlığı’nın birim fiyatı. Ancak 935 bin liraya ihale edilmiş, verilmiş. Yüzde 50'den fazla fiyat kıran adam elbette çalacak, elbette ki bir şeyler yapacak.” Belediye Başkanı Köroğlu, 50 yaşında olduğunu ve böyle bir sel felaketi Şavşat'ta görmediğini anlatarak, şöyle devam etti: ''Çünkü orada 130 yıllık değirmen var ve o değirmen düne kadar yaşıyordu. Bentler yapılmadan öncede aynı yağmur yağıyordu. 7 bendin bozulmasıyla birden boşalan suyun gücünü düşünün. 7-10 metre dolu kabın boşaldığını düşünün, ne olur? 5 katlı binanın 5'inci katını da vurur. Değirmen yerinde yok. Bentlerin yapılma amacında değil, yapılış şeklinde yanlış var. Bir metreküp kuma, 6 tane çimento olmalı, ama 1 metreküp yıkanmış temizlenmiş çakıl olmalı. Burada dereden rastgele çıkarıltılan kumlu, taşlı, çamurlu şeye 3 tane çimento katarsan böyle beton olur.'' Bentlerin yapımıyla ilgili konuyu Kaymakama söylediğini ifade eden Köroğlu, Kaymakamlığın da bunu DSİ'ye aktardığını, ancak herhangi bir sonuç alınamadığını kaydetti. Naci Köroğlu, şu anda 6 bendin ayakta olduğunu, bunların yıkılması durumunda daha kötü felaketler yaşanabileceğini belirterek, şunları söyledi: ''Vali Bey'e de konuyu arz ettim. Bu bentlerin açılma durumu var. Allah korusun bu olursa o zaman daha çok kayıplar olacak. Şu anda arama kurtarma çalışmaları sürüyor. Arkadaşlara, 'Temelleri iyi kontrol edelim ondan sonra dereye girip çalışmalara devam edelim' dedim. Kayıplarda, akrabam derecesinde kişiler de var. Buna rağmen, 'Arama kurtarma çalışmalarını durduralım, bentlerin temeline bakalım' dedim. Bir bent uçarsa diğerleri de uçar. Bentlerin delinerek, suyun kontrollü olarak boşaltılması lazım.'' Bentlerin amacına uygun şekilde yapılması halinde faydası olacağını vurgulayan Köroğlu, ''Ama böyle yapılacaksa hiç yapılmasın. Eski deremiz daha güzeldi'' dedi

16.07.2009 - 11:36

[]

Şavşat Belediye Başkanı: Bentler hatalı yapıldı

Türkiye

https://www.ntv.com.tr/turkiye/savsat-belediye-baskani-bentler-hatali-yapildi,CzmX9KmyDU2vzOcp490hNw