text
stringlengths 0
30.6k
| label
class label 10
classes |
|---|---|
yönetmen koltuğunda Tarantino'nun olmadığını ; oyuncuların da bilinmeyen ama rollerinin hakkını veren aktörler tarafından icra edildiğini düşününce çok da Hrorororo bir film değil. | 6good
|
komedı ve dram daha cok komedı :) bence ızleyın fılmı ınce espırılerı kacırmayın ve gulun :) | 6good
|
Film, çok başarısız, tam bir hayal kırıklığı, verdiğim paraya yazık olduğunu düşünüyorum. Anlamadığım ellerinde bu kadar mükemmel bir kadro varken nasıl böyle kötü filmler çekiyorlar, ah senaryo, ah yönetmen siz nelere kadirsiniz. Bu filmi bir Christopher Nolan çekecekti ki, o zaman görülecekti film çekmek nedir. | 1nowatch
|
Rus sinemasının yıldızı parlatan filmlerden biri ama ben çok beğenmedim ama sıkılmadan izlenecek bir film... | 5middle
|
oldukça kaliteli ve seyir zevki veren bi filmdi. Kadın savaşçıların ön planda olduğu savaş sahnelerinin gerçekçiliği yüksekti. | 9amazing
|
Kendini ciddiye almadan, şamata gırgır eve arnold amca ile süper vakit geçirten aksiyon şeysi. başarılı bir aksiyon. 8/10 | 8super
|
yaklaşık 1 buçuk filmsiz haftanın ardından merhem gibi geldi. her Disney anımasyonu gibi tüketim toplumunu eleştirir gibi gösterip uzaktan yakından böyle bi mesaj verme çabası içinde olmayan filmlerden biri, ama bu konuda filmi eleştirmiyeceğim, kurgu sonuçta yönetmene bırakılmıyordur heralde onca para kaybetme riski varken. bilimkurgu sevdiğim için filmi beğendim ama disney artık genel olarak espri anlayışını ve tarzını geliştirmeli. edit:unutmak üzere idim. Louis Armstrong - La vie en Rose, A Space Odyssey Theme vb. parçalar yakışmış, bi hava katmış filme. not: bir children of men'de bir de bu filmde dünyanın ve canlılığın ne kadar güzel bişey olduğunu anımsadım. | 7great
|
Beklentimin çok altında Supermanini şamar oglanina çevirmişler ya karizmayi bitirmisler....görsel olarak cok daha iyi olabilir gerekesizce filmi sündürmüşler.... | 4bad
|
Ölmeden önce izlenmesi gerekenler listesine esas bu film girmeli. Görüyoruz ki cennet cidden anaların ayaklarının altındaymış. Ben çok beğendim; izlemenizi ve izlemeye başlamadan önce mendillerinizi hazır etmenizi tavsiye ederim. | 8super
|
Uzun yıllardır beni böyle dağıtan etkisi altına alan bir film izlememiştim.Mükemmel.Günlerdir aklımda jack... | 9amazing
|
".. bizim icin dogru zaman yoktur." | 7great
|
Hoş birkaç detay yok değildi ama bir süre sonra takıldığı sürüncemeyle sıkan film. Orta kararın altında eh bir romantik komedi.5.5 tan 6/10 | 5middle
|
İzlediğim en iyi Güney Kore filmlerinden. Şiddetle tavsiye edilir. | 8super
|
iki hırsız bir polisle başlayan her an supriz gelişmelerle dolu hırsız macera filmi.. Sürükleyici.. Kodro ve oyunculuk çok iyi.. Bu tarzı sevenler için aksiyonun temponun bir an düşmediği on numara film | 8super
|
Wes Anderson'u B.Budapeşte Oteli filmiyle tanıdım ve hayran kaldım. Sırf çekim teknikleri ve renkleri için bile filmleri izlenebilir. Büyük küçük herkesin bazen nayatında masala ihtiyacı vardır ve Anderson bu masalları en iyi anlatan sinemacılardan. Film çok seri başlayıp hemen sizi içine çekiyor, keşke oymakbaşını Şener Şen oynasa diye düşünmeden edemiyor insan. Gelişme bölümünde yer yer kopukluklar yaşansa da filmin nasıl bu kadar çabuk bittiğine şaşırıyor insan. Budapeşte Oteli filmine göre biraz daha zayıf kalsa da harika bir film olduğunu söyleyebilirim. İyi seyirler | 7great
|
film bittikten sonrabi süre boşluğa bakıyor insan... çarpıcı bi senaryo... | 7great
|
2 buçuk saat bu filmde anlatılmak istenen için biraz fazla bir süre.. boşuna film makarası harcanıyor israftır bu etmeyin.. Tarantino'nun eh işte filmlerinden.. | 4bad
|
Tuhaflıklar şakalar komiklkler... Genel anlamda film kendini çekmeyi başaran bir kurguya sahip olsa da senaryo olayı bayağı aşağıya çekiyor. Başlarda dikkatli bir şekilde filme yoğunlaşıyorsunuz ama sonra kademeli bir şekilde filmden uzaklaşıyorsunuz. Zaten müzikleri sayesinde hafif bir durgunluk havasından çıkamayacaksınız. Her dakika daha ileriye gitmesi gereken korku ve gerilim ters işliyor yani filmde. Çok kötü değil oturup izleyebilirsiniz. Sadece kurguyu heba etmişler. İyi seyirler. P: 5 | 6good
|
Tam karantinalık. Yorum yapmak bile gereksiz. | 0nono
|
Çooook klişe bi gençler ıssız adada aşk yaşıyor hikayesi. önce nefret ederler sonra delice ve sonsuz aşka yelken açarlar. vsvsvs | 2horrible
|
komik ve eğlenceli bir filmdi. neye ve kime göre bu kadar düşük puan almış anlayamadım. | 9amazing
|
bence çoktan çekilmesi gereken bir filmidi çünkü bu konuda bazı toplumlar hala bilgisiz bunu en azından sinemayla anlatmak iyi olur film gayet iyidi naturel bir yapım ama biraz abartı katılmış ama yine de başarılı ve de izlediğim en iyi kadrajlar bu filmdeydi | 7great
|
sonundan başlamak istiyorum kesinlikle saçma. bir film yapıyorsunuz bu ne bir kitap ne de bir dizi 111 dakika içinde herşey ortaya çıkmalı bence. bi babayla oğul hikayesi mi yoksa kıyamet günü hikayesi mi ya da yamyam insanlara karşı hayatta kalma mücadelesi mi belli değil. hiçbirşeyden emin olamadan film bitiyor zaten. oyuncular falan yazılmış filmin konusuna ama baba oğul harici birer dakika var filmde. viggo mortensen de öyle döktürdüğü falan yok yani. eminim romanı çok daha güzeldir. arkadaşlar bence kesinlikle vakit kaybı. gidin twd izleyin daha iyi bence. | 2horrible
|
Dante ve Randal arasında geçen diyaloglar en az serinin ilk filmi kadar komik ve eğlenceli. Fakat olay örgüsü ve kurgu bakımından ilk filmidaha başarılı bulduğumu söylemeliyim. Buna rağmen serinin ilk filmini izleyenlerin kaçırmaması gereken bir film olduğunu düşünüyorum. | 7great
|
60'lı yaşlarda kendi halinde bakıcılık yaparak geçinen ve bir torununa bakmak zorunda olan hayat dolu bir kadının hikayesi... onun şiir yazabilme tutkusu ve başından geçen zor bir olay filmin sonunda bizi filmin ana hikayesine götürecek ve kadının hislerine taşıyacak... | 7great
|
Uzun yıllar önce aynı donörle farklı zamanlarda hamile kalan lezbiyen bir çift kızlarının 18 yaşına girip iki kardeşin isteğiyle babalarıyla tanışmalarıyla yıllardır hasır altı edilen sorunlar gün yüzüne çıkmaya başlıyor.Genç oyuncu Mia Wasikowska ve Julianne Moore çok iyi performans çıkarıyorlar ama Annette Bening resmen döktürüyor(artık bir oscar verin 4 adaylığı var kusursuz performansları var ama oscarı yok vallaha ayıp) Filmin girişi işleyişi herşey dört dörtlükte son yirmi dakikasında bir anda U dönüşü yapıp kutsal aile değerlerine vurgu yapıyor, aykırı olması gereken bağımsız bir filmde hemde eşçinsel bir evlilikte, binlerce klişe filmde olduğu gibi aile kutsaldır nasıl olursa olsun deyip çok zayıf şekilde bitiyor film. | 5middle
|
Aşırı şımarık bir kızın adama yaptığı hareketleri aşk diye yutturmaya çalışan bir film olarak tanımlayabilirim. Çok fazla yere batırmak istemiyorum ancak öğrenciler toplanıp (üniversite bile değil lise öğrencileri) senaryo yazarak, aynı imkanlar dahilinde film çekseler ve oyuncular da kendi aralarından seçilse bundan çok daha iyi bir film ortaya çıkardı. Klişelerle dolu, sonuna zor dayandığım gerçekten kötü bir film. | 1nowatch
|
Psikolojik gerilim filmi olarak anılıyor fakart ben 'gerilim' kısmının olduğuna inanmıyorum.Başlarda biraz sıksada ilerledikçe ve kişilik analizleriyle güzel bir şekilde devam eden bir film ve biraz daha kısa sürse daha güzel olabilirdi kanımca.Sonunda ise sanki yönetmen kapıyı açık bıraktı,buna rağmen bazılarının kült statüsüne koymasını abartı bulsamda güzel bir filmdi. | 6good
|
Filmi az önce seyrettim ve en iyi yabancı film Oscar adaylığı ile bazı festivallerden aldığı ödülleri sonuna kadar hak ettiğin düşünüyorum...Konusu; yukarıda da bahsedildiği gibi; 2. dünya savaşı sırasında Nazi işgali altındaki Polonyadaki bir gettoda; önce para için sonra da insanlık için yeraltındaki kanalizayonlarda bir grup Yahudi'nin hayatta kalmasına yardımcı olan bir kanalizasyon müfettişinin gerçek hikayesi...Hikayenin gerçekten yaşanmış olduğunu bilerek seyretmek ve o yaşananlara seyrederken şahit olmak, filmi daha da etkileyici kılıyor..insanların hayatta kalmak için neler yapabileceğini görmek ve bir insanlık dersi izlemek isteyenlerin mutlaka seyertemesi gereken bir savaş-dram fimi. 10/8 | 7great
|
Çok hoş bir filmdi.. inanın bu kadar güzel bi doğa az görürsünüz.. ama çok eksiği vardı.. o küçük kızın hayatına dair hiç bişey göremedik tilki aşkından başka.. annesi, babası, okul arkadaşları.. hiç bişey bilmiyoruz, niye orada yaşıyolar, nasıl bi hayatı var..? ne biliyoruz? evet çok güzel doğa görüntüleri vardı, hayvan çekimleri de çok güzeldi, mesajı da vardı filmin.. ama işte eksikti... yinede izlerken çok keyif aldım, çok düşündüm, eğlendim.. o yüzden favorim .. 10/7 | 6good
|
Ergenlik çağındaki genç kızları anlatan "Mustang" ile kıyaslanınca; değer yargıları, ahlak, namus anlayışının coğrafyalara göre farklılığı ve bu farklılığın getirdiği baskıyı görmek şaşırtıcı ve üzücü... Animatik görüntüler güzeldi... | 5middle
|
yaa böyle kötü bir filme de bu kadar olumlu yorumlar yapılır mı be kardeşim. Sizin olumlu filmi öve öve bitiremeyen yorumlarınız yüzünden bu filme gittim arkadaşımla. Ne kadar basit bir film öyle, konu desen basit, filmin sone desen o da anlamsız. Yok habercilermiş de, habercilerin savaşın ortasında gelip nerdeyse barbekü partisi verecekler. Tek kelimeyle değmez bir filmdi. Burada olumlu yorum yapıp beni yanlış yönlendiren arkadaşların da hepsini .... öpüyorum .. | 0nono
|
Peygamberimizin islamı yaymak için verdiği mücadele anlatılıyor. Bedir, Uhud, Hendek savaşlarının getirdiği düşünce değişiklikleri ön planda tutulmuş. Peygamber'in yüzü gösterilmediği için yapılan eleştirileri haksız buluyorum. İnkar edilemeyecek gerçek bir yaşantı hikayesi hatta inanmaya başlayan müslümanların yaşadığı eziyetler tam olarak anlatılmamış bile | 6good
|
Dean Dehaan için "loser aktör", Robert Pattinson için "yetenek israfı" diyenler var. İnsanlar nereleriyle film izliyorlar çok merak ediyorum. 0_o | 7great
|
o büyük sahne geldiğinde çalan müzik ve sahnenin muhteşemliği beni aldı götürdü elimde altı patlar olsa pc yi dağıtırdım herhalde :D | 7great
|
Erkek egemen sistemi daha doğrusu ataerkiyi sorgulayan ve eleştiren harika bir yapım. Filmin sonundaki cümle 'ortak yönlerimiz var yani' gerçektende çok manidar ve açıklayıcı bulduğum bir nokta. | 6good
|
filmin iyi sonla bitmeyeceği en başından beri aşikar olmasına rağmen son saniyesine kadar belki iyi sonla biter diye bekledim, gerçi belki de iyi sonla bitmiştir bilmiyorum | 7great
|
Korku-komedi konusunda başarılı bir film. Geçirmiş olduğu travmatik bir kaza sonucu ölü ama diğer dünyaya gidememiş olanların ruhlarını görebilen Frank, bu özelliğini, ölüler ile yaptığı bir anlaşma üzerinden para kazanmak için kullanmaktadır. Bir gün, eşinin ölümünde olduğu gibi ölümler tekrar etmeye başlayınca işin içinde farklı bir durum olduğunu anlar ve ruh toplayıcısı diye efsaneleştirilmiş olan bu karaktere karşı mücadeleye başlar. Yaratıcı fikirlere ev sahipliği yaptığı gibi komedi-korku dengesini başarılı tutmuş bir film. Örnek olarak afroamerikan hayalet birliği kurma düşüncesini verebiliriz. Genel olarak severek sıkılmadan izlediğim, ortalamanın bir tık üstünde, güzel bir oyuncu kadrosuna sahip bir filmdi. Ayrıca filmde kullanılan seri katil ana fikri, ciddi bir korku veya gerilim filmi yapma hususunda da değerlendirilebilirmiş. | 6good
|
iyi sayılır ya izlenebilir zaman geçirilebilecek bi film | 6good
|
Baskın bir Amerikan milliyetçiliği olmasa harikulade bir savaş-sonrası filmi olurmuş. Bu hali ile de güzel. | 7great
|
Çoğunluk ...Türk toplumunun nalet olası dar cahil yobaz cehennemlik önyargılarını çok iyi yerinde resmetmiş başarılı bir yapıt ..öncelikle oyuncu kadrosunu ve özellikle de ilk filmiyle ses getiren yönetmenine sonsuz tebrikler ve başarılar ..insan seren yüce gibi genç yetenkli yönetmenleri görünce sinemamızın geleceğine dair umutları yeşeriyor. tebrikler Seren Yüce 10/8 | 9amazing
|
Başından sonuna kadar tahmin edilebilir bir film, yönetmenler daha önceki testere filmlerine hiç bakmamış diyicem de kendisi en sevdiğim Testere filmi olan Saw 2 nin yönetmeni büyük hayal kırıklığı bu film. 10/2 | 3poor
|
Filmin kurgusunu yapan kişi; ben olayı biliyorum nasılsa izleyenler anlamasada olur demiş te, oyuncular da tek mimik ile tüm filmi oynayarak kendisine eşlik etmiş gibi bir film. | 3poor
|
Başyapıt mı ? tabii ki değil ama özellikle çekildiği dönemi de göz önüne alırsak gerçekten çok güzel, insanı izlediğine pişman etmeyecek bir film Filmin kurgusu gerçekten çok güzel, özellikle karakterler ve işlenişi dikkate değer, küfür konusuna gelince bence yerinde kullanılıyor ise hiç bir problem yok 8/10. izleyin derim | 7great
|
hayatımda izlediğim en kötü,saçma,gereksiz,basit ve iğrenç filmdi..sakın izlemeyin...hatta düşünmeyin..hiç yokmuş gibi davranın:D | 0nono
|
Tom Hardy olmasa bu kadar dikkat çeker miydi diye düşünüyorum?Kesinlikle çekmezdi. İki karakterde de oyunculuğunu konuşturmuş. Onun dışında çok sarmadı. Bir de süresini biraz daha kısa istedim. Uzunluk sıkabiliyor. | 5middle
|
Eskiden devletleri ve politikayı eleştiren komedyenler cesur kabul edilirdi. Ancak suanda linç kültürüne rağmen en pis fikirlerini bile dile getirebilmek ve toplumun iki yüzlülüğünü eleştirmek daha büyük cesaret örneği. Bu adamın bunu şova dönüştürmesine ve 1 saat boyunca beni güldürmesine bayılıyorum. Bana kalırsa performansından hiçbir şey kaybetmemiş. Yine süperdi. Ayrıca kendisi ile ilgili taciz davasından da bahsediyor. | 8super
|
tony gatlifi keşfetmemi sağlamıştır bu film ayrıca bu kadar hassas bi konuyu böyle güzel anlattığı için gatlife bi kez daha hayran oldum. Müzikleri de muhteşemdir. | 9amazing
|
güzeldi. izlenmeye değer | 7great
|
hevesli, romantik genç bir yönetmenin ilk filmi olsaymış, bu hayal kırıklığıyla karışık öfke peydahlanmazdı içimde kuşkusuz.. | 5middle
|
Sanat filmi diye yapılan saçma filmlerden biri daha. Zaman kaybı sadece. Berbat. | 0nono
|
film boyunca değişen düşüncelere film sonunda eklenen süprizle 25 yaşındaki norton'a helal olsun diyorsunuz. | 6good
|
Elbetteki çocuklarımın bayıldığı bir animasyon olmuş.Bende hiç sıkılmadan izledim. | 7great
|
Şu yaşadığımız terör laneti döneminde Fatih Akın'ın yaptığı askerlikle ilgili değerlendirmeyi şiddetle eleştirsem ve kınasam da, bana göre Ferzan Özpetek'le birlikte yurtdışındaki en iyi yönetmenlerimizden biri, hatta Özpetek'den daha başarılı diyebilirim. Fatih Akın bunu filmleriyle zaten kanıtlamış durumda, umarım Oscar aday adayı olan filmi ödül alır hiç olmazsa film Alman yapımı (?) olmasına rağmen Türk yönetmenimiz en büyük ödülü almış olur. Film hikaye olarak gerçekten hem ilginç hem güzel dokunaklı bir hikayesi var. Oyunculuklara baktığımızda özellikle Tuncel Kurtiz ve Nurgül Yeşilçay rollerini müthiş oynamışlar, şu ana kadar gördüğüm beyazperde de en iyi Kurtiz ve Yeşilçay performansı diyebilirim. Ancak, ben sanırım Akın'ın tüm yönettiği filmlere izleme şansına sahip biri olarak şunu da açıkça belirteyim maalesef Akın'ın filmleri arasında en zayıf halka diyebilirim bir Duvara Karşı bir solino hatta Kısa ve Acısız bu filmden çok daha başarılı çok daha etkileyici filmleri arasındaydı. Filmin Türk-Alman dostluğuna yönelik mesajları başarılı olabilir hatta Yeşilçay'ın cüretkar sahneleri de öyle; ancak maalesef filme baktığımda ve değerlendirmemi Akın'ın diğer filmlerine kıyaslayarak yaptığımda filmi başarasız buldum. | 5middle
|
Filmin kitabını okudum geçen ay. Bazı şeyleri zihnimde birleştiremeyince tekrar okurum diye kenara bıraktım. İki gün önce de rastlantı eseri filmi gördüm. Dün de filmi izleyebildim. Kitaptan sonra filmi daha iyi anladım. Roman zaten harika. Filmin oyuncu kadrosu da mükemmel. Bu filmi bu kadar geç izlediğime üzüldüm doğrusu. Ümit Ünal iyi yönetmiş. Görüntüler de çok iyiydi bence. | 8super
|
1968 yapımı filminin yeniden uyarlaması olan bu filmin hakettiği puanı alamadığını düşünüyorum. Uzaydaki bir metafizik etkiyi araştırmak amacıyla yapılan girişim paralel evrende farklı bir maymun ırkının yaşadığı dünya ile sonuçlanır. Buradaki olayları çözmeye ve aynı zamanda da evine dönmeye çalışan Leo'nun başına bir çok olay gelmektedir. Güzel komik sahneleri olduğu gibi saçma bulduğum bir aşk mevsunuda barındırmaktadır. | 6good
|
son zamanlarda sinemada izlenen en iyi filmlerden | 8super
|
izlediğim en iyi Türk korku filmi, aferin lan. filme elbette puanım 100 değil, ama izleyecekleri filmleri sitelerde gördükleri puana göre seçenlerin dikkatini çeksin diye 100 veriyorum. bu film türkiye'de korku sektörünün başlangıcıdır bence. devam ettirebilen çıkarsa çok güzel olur. Not: Genesisfilmi bir Ada: Zombilerin Düğünü'dür. | 7great
|
Beklediğimden çok çok daha iyi çıktı. Varoluşa dair son derece naif ve sade bir anlatım yakalanmış. Oyunculuklar, görseller her şey yerli yerinde... Birçok yerinde filmi durdurup uzun uzun düşündürebilecek harika nüanslar var. Mutlaka izleyin derim :) | 8super
|
Bu güne kadar yarısında çıktığım tek film, tam bir saçmalık !! | 2horrible
|
Biraz ağır bir film, her babayiğidin harcı değil. Din, felsefe ve bilim içerse de sıkıcı olmayan, müthiş atmosferi olan bir film. Rachel Weisz inanılmaz karizmatik bir kadın. Son sahne unutulmayacak türden. Hatta iddiada bulunayım dur; son sahne sinemanın en iyilerinden! | 6good
|
Beklediğim klasik yeşilçam filmlerin kat kat üstünde bir film olmuş. İlyas Salman'ın oyunculuğuna diyecek söz yok zaten. | 7great
|
!--SPOILER--! Berbat oyunculuk ve finaldeki gereksiz \"din adamı\" vs. \"semum\" savaşı haricinde iyi denilebilir. !--SPOILER--! | 7great
|
Ben bu türü sevdiğimden olsa gerek keyifle izledim filmi. Konusu klasik zaten, ama bol kanlı dövüş sahnelerini ve RZA nın tarzını seviyorsanız memnun kalırsınız. | 4bad
|
abartılı bir küfür olduğu gerçek. Ama bunu Handan'ın psikolojisine nevrotikligine bağlıyorum | 3poor
|
9.7/10 çünkü wolverine'i bes saniye gösterdiler. Sjskjaks. Ya saka bir yana, çok güzel islenmis bir önce filmiydi. | 9amazing
|
Pixels 80 lerin oyun dunyasina inen ve onu basariyla yad eden bir yapim. Filmin acilisi gayet iyi ve yerinde lakin devami bu hizli ve orjinal acilisin yaninda gayet siradan bir hale dönüyor ve klasiklesen Amerika daha gucludur imajina burunuyor. Bunlarin disinda film keyifli vakit gecirmelik yani izlemesinizde birsey kaybetmezsiniz. | 5middle
|
İnterstellar'in 10 Yaş Çocukların İçin Versiyonu | 6good
|
kendi pislik tarihlerini temizlemek için bizim şanlı tarihimizi kullanmış kokuşmuş beyinliler.. | 0nono
|
Ali Özentürk, Aşk filmlerinin unutulmaz yönetmeni filmindeki yönetmenin hikayesi gibi, her zaman yaptığı film tarzından çıkıp farklı birşey yapmayı denemiş ve aynı filmde olduğu gibi ciddi anlamda batırmıştır. Sanat filmi yapmayı, arka planda rondo alla turka yada pavarotti çalarak sahneler oynatmaktan ibaret zannetmiş anlaşılan. Eşleri nü modelliği yapan iki adamın, bu durumun oluşturduğu psikolojik yıkımı anlatırken, öte yanda da sanat merkezinde icra edilen nü resim ve heykeller gösterilmektedir. Eşlerini öldürmek isteyen adamlar en sonunda da onlarla beraber model olmaya karar verirler bir nevi sanatın zaferini ima etmeye çalışmış. Diğer yanda çekimlerin kötülüğü, inanılmaz sığ dialoglar, hayat kadınlarıyla dertleşme sahneleri gibi çok dibe vurduran noktalar filmin iyice vakit kaybı olduğu gerçeğini sağlamlaştırıyor. | 1nowatch
|
ilk filmle pek bi alakası yok konusu ve işleyişi cok basit ve sıradan karakteri ve espirilerini sevsemde bekletimin altında kalan bi film olmuş tavsiye etmiyorum dvd si cıkınca evde ızlersınız acele edip boşuna para vermeyin | 7great
|
Güzel eğlenceli film. | 4bad
|
Bir robot filminde bu kadar duygu seline sürükleneceğimi 40 yıl düşünsem aklıma gelmezdi... | 8super
|
Çok sevdiğim, favori filmlerinden biri olması bir yana; 2004'te çekilmiş ve ben 2007'de falan izlemişimdir. O gün bugündür Rose Byrne'yi sevmem. | 8super
|
bu sıralar asker, operasyon temalı filmlere fena sardım. bu film de işlediği konunun farklılığı ve çekimleri sayesinde ortanın üstünde bir asker temalı film sayılabilir. varsa asker temalı film tavsiyeniz beklerim. | 6good
|
Kim ne derse desin Twilight bir fenomen. Bundan 50 sene sonra çağımız gençliğini tanımlamak, analiz etmek, yorumlamak için bir şekilde dile getirilmesi mecburi olan olgu&lardan biri. Belki de birincisi. Üzerine çok konuştuk, diğer filmlere yorum yazarken çok irdeledik. Bunlara tekrar girmeyi istemiyorum. Ben de tabii ki bu popüler kültür olayına bir yerlerinden dahil olmayı ve adeta ergen filmi diyebileceğimiz bir genre yaratmış olan bu seriyi takip etmeyi kendime görev edindim. Ve bu halkası ile birlikte finalini de yaptık Twilight&ın. Bu halkada da başarısız ve itici oyunculuklar kendisini ilk belli eden eksilerden biri. Ama buna benzer noktalara tekrar değinmek ve tekrara düşmek istemiyorum dediğim gibi. Bu nedenle kısacası, filmin finaline doğru biraz toparlamayı (tabii ki finaldeki malum sahneler) başarabildiğini, onun dışında ne anlatıyor diye soranlara yalnızca 5 saniye içinde tatmin edici bir cevap verebileceğinizi düşünüyorum. Final kısmı da zaten bizleri son iki, hatta üç filmdir tahmin edilebilen bir sonuca götürüyor. | 3poor
|
ah nerde o eski karate kidlerr.. yok yahu buda iyiydi jackie chan | 6good
|
Müzikleriyle ve konusuyla beni kötü yapan filmlerden biri. Bu tarz konular işlenince psikolojim kötüye bağlıyor ister istemez. İnsanoğlunun nasıl canileştiğini gösteren bir film. http://hippilazman.blogspot.com/2012/04/divide.html | 5middle
|
Bu film şimdiye kadar sinemada izlediğim en kötü film. Açıkçası Alper Kul'un ekmeğini yemiş. Gerçekten fazla kötüydü. Tv'de olsa kanal değiştirirdim. Nasıl böyle film çektiler anlamadım. Amaç heralde sadece hasılat. Devam filmlerinde dikkatli olmak gerekiyor. Türk sineması için kesinlikle yorumlar dikkate alınmalı. Bir daha asla. | 1nowatch
|
Filmin ne olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu izlemeden önce. Zaten etkilenmemek adına genelde çok bilgi edinmem film hakkında...İzledikten sonra Metres’i zaman kaybı olarak buldum kendi adıma. Film ilk başta Ryno Marigny’nin evlenme aşamasında yaşadıkları ve çevrenin evililiğe bakışlarını anlatırken, birden yön değiştirip tamamen Ryno’nun metresiyle nasıl tanışdığı, ilişkis nasıldı gibi olayları anlatmaya koyuluyor geri dönüş yapıp. Daha sonra ve sonunda da evlenip metresinin nasıl başına işler açtığını anlatmaya koyuluyor. Özetle konu bu...Filmi sıkıcı bulduğumu belirtmeliyim. Hikayenin birkaç kez yön değiştirmesi tamamen filmden kopardı beni. Özellikle Ryno’nun metresi ile ilişkisi fevkalade bayıcıydı...Kısacası çok beğenmedim filmi.A ncak ilginçtir film Imdb’de 6,4 puana sahip şu an ve Imdb standartlarına göre hiç de fena bir puan değil. Sanırım benim gibi düşünmeyenler de sandığımdan fazla... | 4bad
|
- Öncelikle şunu demek isterim ki, yönetmen arkadaşımız bir şeyler yapmaya çalışmış. Bu girişim cidden alkışı hak ediyor. Yıllardır dandik dandik filmler çekip önümüze koyuyorlardı ama bu sefer ortada ciddi bir emek söz konusu. - Filme 2,5 puan verdim. IMDb'de de 5 puan verdim. Bu puanlamayı, dünya genelindeki filmlerle karşılaştırarak veriyorum. Fakat bu filmi sadece Türk sinemasındaki filmlerle kıyaslarsam, gerçekten de 8-9 puanı sonuna kadar hak ediyor. - O Samanyolumsu patlama sahnesine çok tepki gösterdim. Zaten salondaki çoğu kişi de sesli güldü. Yemin ediyorum utandım orada. Bazı şeyleri abartmamak gerekiyor. Madem imkanın yok, çekmeyiver öyle bir sahne. - Mantık hataları, saçmalıklar bol bol vardı her zamanki gibi. Bu tür baş ağrıtıcı şeylerden kurtulmadıkça bir yere varamayız. - Filmde konuşmalar bazen anlaşılmıyordu. Salonda Ne dedi?& tarzı fısıldaşmaları çok kez duydum. - Filmin son kısımları çok güzeldi. Cüneyt Arkın mükemmel bir oyunculuk sergilemiş. Emin Boztepe'yi de unutmamak gerek. Zaten bu iki oyuncu dışında neredeyse hiçbirinin oyunculuğu iyi değildi. Tavırlarının yapmacık olduğu her türlü belli oluyordu. - Bir kez izlenilip geçilecek filmlerden. | 4bad
|
Pek de eğlenceli değildi Adam Sandlerin en kötü filmlerinden diyebilirim... | 4bad
|
Filmi beğendim. Atmosferine kendimi kaptırdım. Çabuk bitti. Bir katilin psikolojisi üzerinden mizah unsurlarıyla onun evrenine dünyasına bakıyoruz. Film boyunca dünyadaki iyi kötü ve doğru yanlış algısını bizim psikojik yaklasimlarimiz etkiliyor denmek istemiş gibi. Çevrenin de desteği ile yarattığı sonuçlara "iyi" bahaneler aramaya çalıştığını görüyoruz. Bir insan yalnızlastikca çevrenin tepkileri ile orantılı o kimliğe bürünüyor. Algısı da değişiyor. Senaryo, kurgu ve tasarım açısından iyiydi. Begendim. Final sahnesini biraz daha yaratıcı bir sonla bitirebilirlerdi. Çerezlik bir film. | 7great
|
Kızına ulaşması için her şeyi göze almış bir anne, insanın bu bu hayatda belirlediği amacına ulaşmasında motivasyonun ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösteriyor Her kese iyi seyirler.. | 6good
|
başta usta oyuncu tom Hanks ın oynaması ve filmin gerçek hikayeden uyarlanması beni filme çeken iki etkendi. izledim film kötü değildi, rahatlıkla izlenecek türden bir filmdi. | 6good
|
Senaryosu, filmde hikâyesi anlatılan seri katil Ted Bundy’nin eski kız arkadaşı Elizabeth Kloepfer’ın “The Phantom Prince: My Life with Ted Bundy” isimli anılarından uyarlanarak Michael Werwie tarafından yazılan “Extremely Wicked, Shockingly Evil and Vile”, Joe Berlinger’in yönetmen koltuğunda oturduğu biyografik bir drama… Prömiyeri, 26 Ocak 2019’da Sundance Film Festivalinde yapılan ve 3 Mayıs 2019 tarihinde Netflix platformunda yayın akışına dâhil edilerek vizyona sokulan filmin, hâlihazırda IMDB, Rotten Tomatoes ve Metacritic gibi mecralarda ciddiye alınacak miktarda oydan oluşan bir izleyici ve yorumcu puanı ortalaması mevcut değil… O nedenle bizde bu filmi, her zamanki gibi önceliği oyuncu kadrosuna vermek suretiyle bizzat kendimiz mercek altına alarak incelemeye ardından da puanlamaya çalışacağız… Ancak, artık neredeyse yorumlarımızda geleneksel bir özellik halini aldığı üzere ayrıntılı incelemeye geçmeden önce yine bu filme ilişkin ilk tespitimizi, sonrasında da naçizane ilk önerimizi paylaşalım istiyoruz… Bu bağlamda da işe; karşımızdakinin, daha önce adını hiç duymamış birine, Ted Bundy’i ve yaptıklarını, yargılanma sürecini de içerecek biçimde, izleyeni gereksiz ayrıntılara boğmadan yeterince iyi anlatan başarılı bir film olduğunu söyleyerek başlayabiliriz… Elbette bize göre, bu başarılı çalışmanın ardındaki temel etkenlerin başında, belgeseller konusunda uzmanlaşmış bir isim olan Joe Berlinger’in filmin yapımcılığının yanı sıra yönetmenliğini de üstlenmiş olması geliyor… Diğer bir etken ise, Ted Bundy karakterini canlandıran Zac Efron’un sıra dışı oyunculuk performansı… Özellikle de, Yargıç Edward D. Cowart’ı oynayan John Malkovich ile mahkeme salonunda girdikleri (filme adını da veren) diyalog tam anlamıyla birinci sınıf bir oyunculuk örneği… Ki, filmin finalinde yazılar akmaya başladığında gösterilmeye başlanan görüntülerden, bu diyalog dâhil filmdeki pek çok sahnenin, gerçek yaşamdan bire bir alınarak filme uyarlanmış olduğunu öğreniyoruz… Yani yukarıda da vurguladığımız gibi, buradan da bu filmde Joe Berlinger’in, belgeselci özelliğini oldukça iyi kullandığını görmüş oluyoruz… Bu arada, filmin ruhuna ve dönemine “cuk” diye oturan Emerson, Lake Palmer’dan “Lucky Man” (1970) ile Metallica’dan “The Four Horsemen” (1983) gibi çok özel rock parçalarının filmin müzikleri arasına alınmış olmasının, Metallica belgeseli de çekmiş olan Joe Berlinger’den, “Ben kaliteli müzikten de anlarım” tarzında ince bir mesajda içermekte olduğunu belirtmeden geçmek istemediğimizi de belirtmiş olalım… Yalnız şu “belgesel” lafını biraz çok kullandık diye, bu filmi henüz izlememiş olanlar kupkuru bir biyografik belgeselle karşı karşıya kalacakları şeklindeki yanlış bir kanıya kapılarak filmi izlemekten kesinlikle vazgeçmesinler… Zira emin olun, sizde aynen bizim gibi, film bittiğinde 110 dakikalık sürenin nasıl geçtiğini anlayamayacaksınız bile… Belki biraz tarzımızın dışında olacak ama buraya kadar söylediklerimizin tamamı, zımnen de olsa ikisini de içerdiği için filme ilişkin hem ilk tespitimiz hem de ilk önerimiz olsun… Artık ayrımı gönlünüze göre siz kendiniz yaparsınız… Sonuç olarak, kendi değerlendirme sistemimiz içinde puan olarak 3 verdiğimiz bu film için önerimiz de, “bir şans da siz verin” biçiminde olacak… Keyifli seyirler, | 5middle
|
Küfürler çok fazlaydı ama oyunculukları çok beğendim. Gerçekten çok derin anlamlara sahip ve komik sahneler vardı. Hic sıkılmadan izledim. Emeği geçen herkesin eline sağlık | 6good
|
Ankara film festivalinde izlediğim film, Tarık Aktaş'ın ilk uzun metraj filmi. Gerçekten vakit kaybıydı. Oyunculuklar çok kötü, replikler kötü, mekan seçimleri ve çekimler desen onlar da kötü. Konu kopuk kopuk anlatılmış diyeceğim ama ortada bir konu var mı gerçekten emin olamadım. Tarık Aktaş'ın kendisi de bunun nasıl bir zulüm olduğunun farkında olacak ki filmi çok uzun tutmamış. Filmin en güzel yanı da buydu sanırım. Yönetmenin ilki olduğu için 5 puan veriyorum ama o bile çok bence. | 4bad
|
İsrail tarafından işgal edilen Golan tepelerindeki Dürzi köylerinden birinde geçen bir hikaye. Suriyeli gelin, evleneceği adamın köyüne gittikten sonra bir daha kendi köyü olan Golan'a dönemeyecektir. Bu sebeple tüm film boyunca karşınızda üzgün bir gelin görüyorsunuz. Gelenekler, bağnazlık, baş kaldırmalar arasında ailelerine inat birbirine tutunan kardeşlerin dramı... | 4bad
|
Babam ve Oğlum'dan sonra ilk defa ağladığım filmdi. Film bitince bir süre yerimden kalkamadığımı hatırlıyorum. Özellikle siyah-beyaz meselesi çok güzel işlenmiş. Adem öğretmen, boğulmadan önce öğrencisine dediği Sen köprü ol, ırmak olma sözüyle bamteline dokunmuş... Yunus Emre Yıldırımer (Harun Öğretmen) en başarılı oyuncuydu bence. Filmi en güçlü yönü, seneryonun kurgu değil, genel olarak gerçek olaylardan ilham alınarak hazırlanmış olmasıydı. Dünyadaki savaşlara, cinayetlere rağmen bir yerlerde iyi insanların iyi şeyler yapıyor olduğunu bilmek güzel birşey... | 9amazing
|
Cok etkilendigim bir filmdi - ne kadar dogal dursa da her sahnesi ayri bir duyguyu anlatiyordu. Bir seyleri soylemektense gosteren bir film. Karakterleri, renk secimleri, hikayeleri cok ozenli - cok guzeldi. Daha detayli yazdigim ingilizce bir blog yazisi: https://100days100films.wordpress.com/2018/02/24/the-florida-project-2017/ | 8super
|
Çok saçma bir film olmasına rağmen insanı çeken bir yapısı olan bir film not filmde Torgoyu oynayan sahış filmin başarısı yüzünden kendini öldürdü | 1nowatch
|
Boktan güldürmek isterken küfretmek istiyorum Günaha girmek istemeyen izlemesin Bazı yerlerde recep ivedik takliti yapmaya çalışıyor ucuz ucuz siktiret vaktini harcama | 0nono
|
Film hakkında ne diyeceğimi bile bilemiyorum, bir aşk öyküsü hiç bu kadar yalın sapkın ve masum anlatılmamıştır herhalde.. Filmin içindeki sessiz filmi izlemek çok güzeldi, film şahaneydi. | 8super
|
Millenium üçlemesinin ikinci filmi Ateşle Oynayan Kız bana göre ilk filmin yanına bile yaklaşamaz.Ejderha Dövmeli Kız son derece sürükleyici bir filmdi,gizemliydi,merak uyandırıcıydı.Bu ve bundan sonraki film ise sadece Lisbeth Salander ile ilgili.Lisbethin hayatı evet gizemli,aksiyonu bol ve acı dolu ama bundan iki film çıkmaz,çıkarsada böyle sıkıcı ve yavan olur.Tabi filmler kötü değil ama ilk filmin gölgesinde kaldıkları kesin.5/10 | 4bad
|
Konusu gerçek yaşamdan alınmış Annelerinin ekonomik gücü olmadığı için yetimhaneye bıraktığı iki küçük erkek çocuğun orada yaşadığı trajik olayları anlatan hayli iç burkan bir film. Anneleri bir süre sonra ölüyor ve dayıları da yüz üstü bırakınca acımasız-merhametsiz dünyanın ortasında bir başlarına kalakalıyorlar Neyse ki umut hep var. Şeytan Adasının Kralı filmiyle benzeşiyor. | 7great
|
Film karlarla ve manzaralarla kaplı sürükleyici sıkılmadan izlenen bir film oyuncular harika hayatta kalmalı tam bir aşk filmi sonu daha keskin olabilirdi çok ucu açık kalmış devam filmi gelicek gibi...7/10 | 6good
|
ardında birçok cevapsız soru bırakarak biten filmdir.. yine de eğlendirir zaman zaman.. | 6good
|
Kapl kaplar ardnda gerekleen, dmann ierde olmas sebebiyle ok sinir bozucu bir konu olan ensesti masaya yatran bir film. Aile iinden kiilerin cinsel ilikisi ensesttir, ama burada ensestin de tesinde kendi ocuklarna tecavz eden bir adam var. ok iren, sevimsiz bir konu, ama malesef dnyann gereklerinden biri ve korkular-utan sebebiyle aile iinde sakland iin ou zaman ortaya da kmyor. Ynetmen bu noktadaki kanayan yaray gayet duyarl bir sinema diliyle deiyor. Eletirdii ktle kesinlikle alet olmuyor, sadece imalar yoluyla olan biteni seyirciye hissettiriyor,baklar, mimikler, camdan yansyan bir glge, bir ses tonu veya bir hkrk her eyi anlatyor. Filmin tek kusuru biraz ar tempolu olmas,ama oyuncularnn baarl performans bu sorunu rtyor. 8/10 | 7great
|
Filmin yönetmeni, yazdığı senaryosuna kendini fazla kaptırmış sanki.. Sahneler arasında çok fazla geçiş/atlama olmuş, sahneler arasında bir tutarlılık olmamış gibi.. Zaten çok karanlık bir film, bir de yönetmenin bu deneyimsizliği eklenince, biraz anlaşılması zor bir film olmuş.. Bu bakımdan herkese hitap etmeyecek bir film diyebiliriz.. Arada sırada film izleyenler ve yönetmenin bu aksaklığını fark etmeyenler filmi çok beğenebilir ama sürekli film izleyen birisi için vasat bir film.. Diğer taraftan filmdeki iki oyuncunun karşılıklı şovu da etkileyiciydi, bunu da görmek lazım.. Kendilerini filme çok kaptırmış iki oyuncu var karşımızda.. Film anlamında vasat ama oyunculuk anlamında iyi bir film.. | 6good
|