id
stringlengths
64
64
text
stringlengths
58
100k
5eec5ac6a9567337edda6b9bece15132a9a6125ca7b9635a96bf80248d86ba19
Medipol Basaksehir is continuing its dominance over small-budgeted teams following a four-match winning streak in Turkey's Super Lig. The Istanbul club defeated Karabukspor 5-0 on Monday evening to top the Super Lig after 19th week matches. All of Basaksehir's five goals came in the first half, with Stefano Napoleoni, Gokhan Inler and Emmanuel Adebayor each scoring one while Edin Visca contributed with two goals. The last time a team was 5-0 up over its opponent in the Turkish league in the first half of a game was back in 2009 when Fenerbahce comprehensively defeated Hacettepespor. A comfortable 5-0 victory over the league's last-placed team gave the Istanbul club the top spot back, which is now at 42 points -- one point better than second-placed Galatasaray. Over the weekend, Besiktas defeated Kasimpasa 2-1 with their in-form player Anderson Talisca who again scoed two goals. Black Eagles continue to be at 4th place with 36 points. Galatasaray, on Saturday, defeated Osmanlispor 2-0 at home to improve their score to 41 points. League's other title-chasing Istanbul club Fenerbahce were hosted by Trabzonspor on Sunday evening; both teams ended up sharing points with a 1-1 scoreline. Fenerbahce continues to be at 3rd place with 37 points. Here are the standings after match week 19:
207586298f9ba274433b7fd48ef8f8f96577f245e8a39d0b09a243d4477161ed
Sezonun başlamasını iple çektiklerini söyleyen Başkan Özgür Ekmekçioğlu, geçen dönem başlayan tırmanışlarının bu sezon da devam edeceğini belirtirken şöyle konuştu :"Geçen yıl burada olan arkadaşlar, bizim bu iş için ne kadar gönülden mesai harcadığımızı iyi biliyorlar. Bu sene yine aynı heyecan içindeyiz. Çok sıkıldık, bir an önce top sesini duymak istiyor, maçların başlamasını bekliyoruz. Yeni gelen arkadaşlarımızla da heyecanımızı paylaşacağız. Özlediğimiz Altay'ı sahada görmek için sabırsızlanıyoruz." Hedefin yine bir üst lig olduğunu belirten Başkan Ekmekçioğlu, şöyle devam etti: "Sportif başarı hedefimizin yanı sıra idari ve mali çalışmalarımız da devam ediyor. Dünya kulüpleri gibi kurumsallaşmak, borç yükünü azaltmak için çaba gösteriyoruz. Transferde şovenist değil, realist davranarak 7 futbolcu aldık. Hepsi araştırdığımız nokta transferler. Grubumuzda zorlu rakipler var ancak önemli olan bizim ne yapacağımız. 2nci Lig'i biz de tanıyoruz, teknik heyetimiz de biliyor. Taraftarımıza geçen sezon olduğu gibi yine çok iş düşecek. Bu dönem tribünlerin daha dolu olacağını düşünüyorum. Taraftar bizim var olma sebebimiz, baş tacımız. Her zaman söylediğim gibi bir tana Altay var. Birlik ve beraberlik içinde olunca güçlüyüz." YENİLER SAHADA Altay'ın yeni transferleri, siyah beyazlı ekiple antrenmanlara başladı. Keçiörengücü'den transfer edilen forvet Yıldıray Koçal ve kaleci Egemen Gençalp, Sivasspor'dan stoper İbrahim Öztürk, Büyükşehir Belediye Erzurumspor'dan ön libero Fatih Gül, Bandırmaspor'dan sol bek Serkan Sözmen ve Çiğli Belediyespor'dan kaleci Can Sevinç, birlikte poz verdi. İzmir ekibinin prensipte anlaştığı Atiker Konyaspor'dan orta saha oyuncusu Maksut Taşkıran'ın da imza atacağı öğrenildi.
297a514b82dcfeb6bf22ac580f1f379dab0b11b3e72986b720a4eed3ff5dd98e
ekipte Antalya kampının sonunda teknik direktördeğerlendirmelerde bulundu. Deneyimli çalıştırıcı transfer çalışmalarıyla ilgili bilgi paylaştı. Çalımbay "Çek sol bekiçin Midtjylland ile görüşmelerimiz sürüyor. Teklifimizi yaptık. Olumlu yönde sonlanması için uğraşıyoruz" dedi. Çalımbay, Antalyaspor 'dan'u istedik, kulüpleri şu aşamada veremeyeceklerini söylediler. Bir dekonusu var bizden giden. Onu biz göndermedik. Her maç ve antrenmandan sonra '' diyordu. Mecruberen gönderdik. Son konuşmamızda 'Eğer beni göndermezseniz, ailem orada ben burada. Size bir katkım olmaz' dedi. Biz de onay verdik" ifadelerini kullandı.'un kupalar için her şeye sahip olduğunu söyledi. Deneyimli çalıştırıcı "Taraftar, şehir ve lobi olarak güçlüyüz. Tek ihtiyaç biraz zaman, biraz da sabır. Bir de doğru transfer. Bir mevkiide 6 tane oyuncu var.her zaman şampiyonluğa oynar. Doğru planlama ile bu imkansız değil." diye konuştu."TEK forvet oynuyoruz. Burak Yılmaz'ın yüksek performansı nedeniyle Rodallega'ya fazla şans veremedim. Şanssızlığı Burak, tek forvet olarak Burak'ı tercih ediyoruz. Ancak her zaman Rodallega'yı da hazır tutmamız gerekiyor. Çok kaliteli bir futbolcu. O da oynamayınca üzülüyor doğal olarak""Geçen Sezon Milan'da fazla şans bulamadı.'a da hazırlık dönemi yapmadan, hazırlık maçı yapmadan gelmiş. Geliş gelmez başlamış, 2 maç oynamış sonra istemediği bir durum oluşmuş.'ya söyledim 'Ben olsam seni oynatmazdım' dedim. En az 15 gün idman yemesi lazımdı sonra durumuna bakardık"Yönetim bana 2 yıllık teklif yaptı ben 1 yıllık olmasını istedim.Şu anda ilk önce kupadaki rövanş maçımızı düşünüyoruz.Malatya maçından önce vaktimiz yoktu. O yenilgiye çok üzüldüm.Sezonun ikinci yarısında da galibiyet serisi yakalamamız gerekiyor.Saha dışı ve içindeki sorunları biraz olsa aştık. Ancak hala sıkıntılarımız var.İkinci yarıdaki ilk 4 maç yol haritamızı belirleyecek. Bunları kazanmalıyız.
61e22cd25c3f969fae29ffbe20f4339e7b224ab3a1d0c62063ce185cd68a57ff
Bursaspor'un 2014-2015 sezonunda formasını terleten ve daha sonra İspanya'nın Villarreal Kulübü'ne transfer olan Cedric Bakambu, yeşil-beyazlı camia ile bağını koparmıyor. Sosyal medya hesaplarından Bursaspor paylaşımları yapan ve taraftarın sevgilisi haline gelen Demokratik Kongolu forvet, son paylaşımında ise Beşiktaş'ın Portekizli yıldızı Ricardo Quaresma'ya seslendi. Bakambu, Quaresma'nın trivela hareketinin yer aldığı görseli Portekizli yıldızı etiketleyerek, "Ricardo Quaresma come to Bursaspor" ifadesiyle paylaştı. Bakambu'nun bu paylaşımına yeşil beyazlı taraftarlar da seyirci kalmadı ve destek verdi. Cedric Bakambu, 2015-16 sezonunun başında Villarreal'e 7.5 milyon Euro karşılığında transfer olmuştu. Burada 2 sezon top koşturan 27 yaşındaki golcü oyuncu, geçtiğimiz sezon ise devre arasında Çin'in BJ Sinobo Guoan Kulübü'ne 40 milyon Euro karşılığında transfer oldu.
a11a5b8bb13f1fe935313adcf484892e0c9e45bae7822d840be5b74c694c864d
Kartal yükseliyor Beşiktaş için kağıt üzerinde de zor bir maçtı. Rakip Göztepe sezonun flaş ekibi olmasının yanı sıra Siyah-Beyazlı takımdaki eksikler can sıkıyordu. Beşiktaş dün güle oynaya kazanırken dünkü 90 dakika, zirvedeki rakiplerin hiç de beklediği gibi olmadı. ÇİLİNGİR TALİSCA Önce Talisca 'sinsice' ceza sahasına girerek klasik kafa gollerinden birini attı. Ardından da Medel güzel futbolunu harika bir golle süsledi. Beşiktaş'ta aslında kimin oynadığı önemli değil. Göztepe karşısında; Quaresma, Atiba, Oğuzhan, Gökhan Gönül, Tolgay'sız Kartal mükemmel işleyen bir dişlinin çarkı gibiydi. Önce Talisca'dan bahsetmek gerekir. Milli takıma seçildikten sonra "durur" denilen Talisca bu haftayı da boş geçmedi ve kendisini eleştirilenlere en güzel yanıtı verdi. Caner hırsıyla Babel'i de ateşledi. Beşiktaş ikinci 45 dakikada çok gol pozisyonu bulurken özellikle de 3-0'dan sonra rehavetle pozisyonlar verdi. Ben bunu biraz da skorun verdiği rahatlığına bağlıyorum. Tabii Necip'i es geçmeyelim. Altyapıdan çıkan Beşiktaş'ın evladı Necip'e ne kadar övgü yazsam az... Helal olsun sana evlat... Son 10 dakika oyuna giren Larin'in golle tanışması önemliydi. GÜNEŞ PARLIYOR Tabii yazdığım bu güzellemelerin başı her zaman büyük saygı bir isim sayesinde. Bu kişi tabii ki teknik direktör Şenol Güneş. Siyah-beyazlı takım üst üstte 3. şampiyonluğa koşarken bu takımın her geçen gün vitesi yükseltmesi Güneş sayesinde. Beşiktaş gelecek hafta oynayacağı Akhisarspor maçını da kayıpsız atlatırsa şampiyonluğun en büyük adayı konuma gelecek. Aslında şampiyonluk yarışı şimdi başlıyor. Göztepe iyi bir ekip ve bu sezon çok güzel işler yapıyor. Tamer Tuna'da çok beğendiğim ve çok daha başarılı olacağına inandığım bir teknik adam. Dün İzmir ekibinin inanmış Beşiktaş karşısında yapabileceği çok şey yoktu.
b59d601a9a8f0cd06738ef13d0ea4b2217822920d4e55ae54f1b59ce18c1a011
Ümraniyespor Teknik Direktörü Bayram Bektaş, bazı teknik adamların başarısızlıklarını örtmek için çeşitli algılar oluşturarak, dikkati başka yere çekmek istediğini söyleyerek, "Bazı teknik adamlar kazandıkları zaman haksızlığa uğradığı yerleri es geçiyor. Ama kaybettikleri zaman farklı bahaneler uydurup, algı ortaya çıkararak kendi başarısızlıklarını başka yöne çekiyorlar" dedi. Spor Toto 1. Lig'de 44 puanla Çaykur Rizespor'un bir puan gerisinde ikinci sırada bulunan Ümraniyespor'da Teknik Direktör Bayram Bektaş , zorlu Elazığ deplasmanı öncesi İHA'ya özel açıklamalarda bulundu. Elazığspor'un son haftalarda çıkışta olan bir takım olduğuna dikkat çeken Bektaş, "Maçı bırakmayan bir Elazığspor var. Bunu Rize karşılaşmasında son dakikada attığı golle gösterdiler. Zor bir maç ama bizim Ümraniyespor olarak içeride veya dışarıda mantalitemiz aynıdır. Kazanmak için gideceğiz ve gereğini sahada yaparsak istediğimiz sonuçla ayrılırız. Hemen ardından salı günü hafta içine maç koyuldu. Oradan Gaziantep'e geçeceğiz. Tek hedefimiz bu iki maçı kazanıp buraya dönmek. Çünkü lig çok çabuk geçiyor ve bir bakmışsınız sonuna gelmişsiniz. Bu süreçte milli takım arasına kadar en az puan kaybı yapan takımlar, çok büyük avantaj sağlayacaklar. Bizim de amacımız bu" ifadelerini kullandı.Son 4 haftada alınan 3 yenilgiye rağmen her maçta iyi bir mücadele ortaya koyduklarını ancak bireysel hatalardan dolayı basit goller yediklerini aktaran Bektaş, "Üç haftadır istemediğimiz sonuçlar aldık. İyi oynadığımız halde kısmetsiziz. Bunun nedeni de bireysel hatalar ve basit top kayıpları. Biraz daha dikkatli olmamız gereken alanlarda basit top kayıplarından goller yedik. Bunun yanında bu kadar gol pozisyonuna girip, sonuçlandıramadığınız zaman maç da bir yerde kırılıyor. Örneğin Eskişehirspor karşılaşması. Bu kadar gol girişimine rağmen rakip bir kontra ataktan gol atıyor ve mağlup oluyorsunuz. Tabii bu kötü gidişata çok şükür Giresunspor maçıyla dur dedik. O maçta da çok iyi bir konsantrasyon vardı. Futbolcularım sahada gereğini yaptılar takım halinde. Hedefte olan bir takımız. Uzun süre ligi lider götürdük. Ama birinciyle aramızda 1 puan var, üçüncüyle de 1 puan var. Hiç bir şey bitmiş değil. Ligde iki veya üç maç aldığınızda kendinizi ilk iki de bile görebiliyorsunuz. Kaybettiğiniz zaman da kaç basamak aşağı düşebiliyorsunuz. Herkesin herkesi yeneceği bir sezon yaşıyoruz" şeklinde konuştu.Ara transfer döneminde gerekli takviyeleri yapamadıklarını dile getiren tecrübeli teknik adam, bu durumun kendilerini zorladığını ve belli futbolcular üzerinden kadro kurmak zorunda kaldıklarını söyledi. Özellikle bazı bölgelerde alternatif oyuncularının olmadığını da sözlerine ekleyen Bayram Bektaş, şu değerlendirmelerde bulundu:"Kadro derinliğimiz olmadığından dolayı takımın üstünde biriken o yorgunluk Giresun maçında çok belirgindi. Ama çocukların özverisi, o azmi ve takım bütünlüğü sahaya her şeylerini vermeye sebep oldu. İki gündür takımı dinlendiriyorum. Çünkü artık ağrılar başladı. Kadronun yüzde 70-80'inine yükleniyoruz. Rotasyon şansımız yok hele bazı bölgelerde hiç alternatifimiz yok. Yaşayacağımız bir sakatlık ve ceza durumu bizi çok sıkıntıya sokuyor. Ama takım iyi dinlendi. Yine dört günde iki maç oynayacağız ardından gelip cumartesi yine maçımız var. Yani 10 günde 3 maç daha oynayacağız. Bütün oyuncularımızdan tabii ki faydalanmak isteriz. Ancak sahadaki o döngüyü de eksiksiz yapmaya çalışıyoruz. Bunun için de mevkinin özelliğini taşıyan oyuncularını tercih etmek zorundayız. Andreas cezalıydı, döndü. Aaron'un bir sakatlığı vardı, düzeldi. Serdar'ın sakatlığı da düzeldi sayılır. Drole ameliyatından dolayı 1 ay daha olmayacak. Umarım milli maç arasından sonra takıma katılır çünkü ona ihtiyacımız var. Elimizdeki kadro bu. Transfer yapamadık, bazı şeyleri aşamadık ihtiyacımız olduğu halde. Ama buna sığınmamak lazım. Biz bu yarışın içindeyiz. Gidebileceğimiz yere kadar gideceğiz."Sezonun sonuna yaklaşırken üst sıralarda olmanın ve şampiyonluk söylemlerinin takım üzerinde bir rehavet havası ortaya çıkarıp, çıkarmadığı yönündeki bir soruyu yanıtlayan deneyimli antrenör, şöyle cevap verdi:"Bizim lige giriş parolamız yönetimimizle birlikte öncelikle bu ligde kalıcı olabilmek adınaydı. Biz zaten bunu başaracağız dedik ama bizim hedefimiz ligde kalmak değil, bir play-off oynamak. Eğer ilk ikiden çıkabilirsek de öyle çıkacağız. Şu an hedeflediğimiz yerdeyiz. Geçen sene de takım başarılıydı ama sonunu getiremediler. Belki bunun nedeni rehavetti, belki de tecrübesizlerdi. Çünkü gerçekten genç, bir alt kümeden gelen kadro vardı. Ama biz o anlamda biraz daha tecrübeliyiz. 5 tane yabancı oyuncu kattık. Onlar da gayet tecrübeli. Bu anlamda rehavetten bahsetmek istemiyorum. Rehavete kapılma gibi bir durum yok. Zaten bu konuda da uyarılarımızı yapıyoruz. Bizi tek zor duruma düşürecek olan kadro derinliğimizin olmaması. Bizim sakat veya cezalımız olmasın sahaya çıkıp istediğimiz skoru alabilecek kapasitedeyiz."Spor Toto 1. Lig'de geride kalan haftaların büyük bir bölümünü geçirdikleri halde son maçlarda alınacak olası başarısız sonuçlar neticesinde play-off potasına dahi girememe durumunu başarısızlık olarak nitelendireceğini ifade eden Bektaş, "Ben kendi adıma bunu başarısızlık olarak nitelendiririm. Çünkü gerçekleri görmek lazım. Eğer bir şeyi bir yere kadar getirebiliyorsanız onu devam ettirebilirsiniz. Biz uzun haftalar lider kalmış bir takımız ve bütçemiz bazı takımlara göre çok düşük. Ama biz bunu belli bir yere kadar başardık, bundan sonra da başarabiliriz. Başarısızlık nasıl nitelendirilir; uzun süre lider getirdiğiniz bir ligde Play-off'a da giremezsek başarısızlık olur. Çünkü puanlama açısında çok sıkı bir durum var. Şu an belki ikinci, üçüncü sıradaki ekiplerin dahi Play-off'a girememe ihtimalleri var. O yüzden tabloya baktığımız zaman potaya girmek de bizim için başarı" dedi.44 yaşındaki teknik adam, hakemlerin hem Süper Lig hem de 1. Lig'de çok tartışıldığını ancak bir hakemin art niyetle saha çıkacağına inanmadığını vurguladı. Hakemlerin her maçta tutarlı kararlar verdiği takdirde daha az tartışılır hale geleceklerini de belirten Bektaş, konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:"Ben hakemlerin hepsine saygı duyuyorum. Çünkü bir hakemin maça art niyetli çıkacağına inanmıyorum. Çünkü öyle çıkacağı zaman bir camianın hakkını yemiş oluyor. Bizde de hak çok önemlidir. Benim futbolcum dahi sahtekarlık yapıp gol atıyorsa ben onu da kabul etmiyorum. Çünkü haksız kazanç elde etmiş ve bir camianın ekmeğini çalmış oluyorsun. Hakemler tabii bir yerde bir karar veriyorsa başka bir yerde de aynısını vermeli. Bazen görmemiş oluyorlar. Mesela Andreas'ın ayağını uzattığı ikinci sarı kartın aynısı iki gün önce yine bizim ligde bir maçta oldu ve verilmedi. Bana veriyorsan ona da ver, her yere eşit mesafeli olmalı. Tutarlılık olsun. Tabii hakemlerin işleri zor. Bir saniye içinde kafasından elli tane kriter geçirip doğru kararı vermek zorunda. Bazen yan hakemle yan yana oluyoruz, onun kaldırması gereken pozisyonda o da kaldırıp orta hakeme yardımcı olmuyor. Burada daha iyi bir koordinasyon sağlamaları lazım."Ligin 20. haftasında Ümraniyespor'un Adanaspor'u 1-0 yendiği karşılaşmanın ardından rakip takım hocası Osman Özköylü'nün 'Ümraniyespor kollanıyor' söylemlerine de cevap veren Bayram Bektaş, "Bazı teknik adamlar kazandıkları zaman haksızlığa uğradığı yerleri es geçiyor. Kazandığınız zaman da haksızlığa uğradığınız pozisyonlar oluyor ama dile getirmiyorlar. Ama kaybettikleri zaman farklı bahaneler uydurup, algı ortaya çıkararak kendi başarısızlıklarını başka yöne çekiyorlar. O bize yakışmaz. Ümraniyespor'un da kimse tarafından korunmaya ihtiyacı yok. Ümraniyespor'un bir kuruş borcu yok. Emin olun olsa söylerdim. Nasıl geçen sene Elazığ'da geçmişten biriken borçlar vardı, hataları söylüyorduk. Burası da 8 yıl boyunca o kadar şeffaf şekilde geldi ki ne bir futbolcuya ne de bir kuruma bir kuruş borçları yok. Bunun üzerine de yaklaşık 60 trilyonluk bir yatırım var. Bunlar yabana atılmaz. Dolayısıyla Ümraniyespor'un borcu yokken bir üst lige niye çıkmasın? Futbol şeffaf olsun. Futbol kulüpleri borçsuz olsun, alt yapısı açık olsun ve futbolcu yetişsin. Şöyle bir şey var, geçen sene bunu çok yaşadığım ve çok üzüldüğüm için söylüyorum; geçmişten gelen sıkıntılardan dolayı eğer bu sene transfer ettiğiniz futbolcular onun sıkıntısını yaşıyorsa bu çok büyük bir ayıptır. Çünkü o oyuncunun hiç suçu yok. Maç kazanıyor prim yok, maaşını alamıyor. Burada futbolcunun suçu ne? Dolayısıyla böyle olmaktansa borçsuz ve futbola sağlıklı adımlar atan bir kulüp tercih edilmeli. Kısacası o korunuyor, bu korunuyor diye başka algılar yapmaktansa bunlara dikkat edilmeli. Bizim hocalar olarak verdiğimiz demeçler çok önemli. Milleti de gaza getirmemek lazım. Bizim sadece futbol hakkında söylemler vermemiz gerek, başka şeylere girmemeliyiz. Öyle bir açıklama yapılacaksa başkan veya kulüp yöneticisi tarafından yapılması daha sağlıklı olur." açıklamasında bulundu.Kariyer hedefleri içinde Süper Lig'de antrenörlük yapmak olduğuna dikkat çeken Bektaş, bunun için kendisini her geçen gün daha da geliştirdiğini söyledi ve şöyle devam etti:"Ben bu işe başlarken kendime göre bir kariyer planlaması yaptım. Önce bu ligde birkaç sezon içinde kendimi kanıtlayıp daha sonra kariyer planlamamdaki gibi Süper Lig'de teknik direktörlük yapıp, orada da futbol felsefemi göstererek kalıcı olmak istiyorum. Bir yere gidebilirsiniz ama önemli orada kalıcı olup aranan nitelikte olmaktır. Benim de hedefimde bu var. İnşallah istediklerim olur. Bu yolda ben ve ekibim kendimizi geliştirmeye devam ediyoruz. Kadro kurarken de kadro mimarisini çok iyi yapmalısınız. Benim için en önemlisi o. Zaten sonra onu oynatmak sizin elinizdedir."Son olarak 1. Lig'in kalitesinin geçtiğimiz yıllara göre oldukça arttığını aktaran tecrübeli antrenör, "Spor Toto 1. Lig'deki futbol kalitesi geçmiş yıllara göre belki yüzde 30 veya 40 üzerine koydu. Bunun da tabii çok sebebi vardır. Eski jenerasyon hocalarımızın değişen antrenman ve futbol anlayışını benimseyerek saha yansıtmaları önemli bir etken. Bunun için de kaliteli futbolcular gerekiyor. Önceden istediğimiz kalite düzeyini yakalamamış oyuncuları ülkemize getiriyorduk, çoğu da oynamıyordu ve parasını alıp gidiyordu. Şimdi biraz daha dikkatliyiz bu konuda. Bunun yanına yerli oyuncularımızı da harmanladığınız zaman çok kaliteli oyun çıkıyor. Ligimizin geçmişe göre izlenme oranı da yüzde 50 arttı. Bu söylediklerimin içinde bir temel faktör daha var; alt yapı. Biz alt yapıları düzeltirsek oradan çıkacak her oyuncu bizim için değerlidir. Hem bizim hem de 2 ve 3. lig daha kaliteli olur. Süper Lig'e çıkacak ne kadar adayınız varsa o kadar iyi kadrolara sahip olursunuz. Ama böyle bir şeye aday değilseniz yeteneği kısıtlı da olsa oyuncu almak zorunda kalıyorsunuz çünkü futbolcu yok" diyerek sözlerini noktaladı.
a22066b97ba0481ef66e810738029ebca90c1883619f2ae9fe3ffeafb2226ffe
Serinin ikinci maçı 25 Mayıs Cuma günü saat 20:45'te Kara Ali Acar Spor Salonu'nda oynanacak. SALON: Akatlar HAKEMLER: Erşan Kartal, Kaan Büyükçil, Can Mavisu BEŞİKTAŞ SOMPO JAPAN: Strawberry 21, Clark 9, Adams 7, Weems 8, Lalanne 4, Kenan 8, Sertaç 14, Muratcan, Semih 6, Palacios, Erkan, Can Mutaf BANVİT: Caloiaro 17, Thomas 16, Taylor 9, Vidmar 2, Can 4, Kulig 11, Tolga 2, Şehmus 9, Rıdvan 9, Rautins 1. Periyot: 25-23 (Beşiktaş Sompo Japan lehine) Devre: 45-47 (Banvit lehine) 3. Periyot: 60-64 (Banvit lehine)
5a69751e98d1397835589e98d8222b0fe88e5256d286b6398d8cf129c83e91ca
One month after the release of a Bahraini footballer from Thai prison, the Australian government granted him citizenship on Tuesday, media reports said.Hakeem al-Araibi, 25, was formally recognized as an Australian national during a ceremony at Federation Square in Melbourne on Tuesday, daily The Sydney Morning Herald reported."I'm an Aussie now," al-Araibi told media after being held to a citizenship test in the country where he was living as a refugee since 2014.Australian Prime Minister Scott Morrison attended the ceremony as the country's Foreign Minister Marise Payne addressed the ceremony.The daily said al-Araibi was among more than 200 people from 44 countries who took the oath to become Australian citizens.On Feb. 11, a court in Bangkok ordered the footballer's release shortly after Thai public prosecutors asked the court to scrap an earlier ruling to extradite the footballer to Bahrain.Al-Araibi had been detained in Thailand since last November after arriving in the country's capital with his wife.Bahrain was seeking his extradition as he was wanted in the country regarding a 2014 case related to the 2011 anti-government protests in Manama.Al-Araibi rejected all charges against him as "politically-motivated", arguing that he was playing in a televised football match at the time the alleged offenses were committed.He has been living in Australia as a refugee since 2014 after he fled his Bahrain fearing for his life.The detention of al-Araibi generated a global outrage against Thailand and Bahrain with the Australian premier writing twice to Bangkok for the release of the footballer who plays for a Melbourne club.The Bahraini football player said he hopes to get back to playing for Pascoe Vale football club but was aiming for the A-League and even the Australian national team, the media reports added."I want to focus on soccer for this country," he said.Speaking at the event, Australian Foreign Minister said the Australian community had been concerned for al-Araibi's welfare throughout the ordeal."I was very proud to witness that campaign [for al-Araibi's release]. It embodied some of the best elements of Australia: looking after one another, mateship, a fair go," Payne said.
4074d2e481c8623081c9607aa6bc0d0daba4b4f2ede9adf9a8348b015428886f
Süper Lig'in 11. haftasında Galatasaray, sahasında karşılaştığı Gençlerbirliği'ni 5-1 mağlup etti. Karşılaşmanın ardından sarı-kırmızılı kulübün ikinci Başkanı Cengiz Özyalçın basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Galibiyet için oyuncularına teşekkür eden Özyalçın, "Galip gelmek güzel bir şey. Ben bu galibiyet için sporcularıma teşekkür ediyorum. Galibiyet, bu gece maçı izleyen taraftarlara uğurlu ve hayırlı olsun" şeklinde konuştu. Cengiz Özyalçın , aralık ayında yapılacağı ileri sürülen Olağanüstü Mali Genel Kurulu'nun hatırlatılması üzerine, "Galatasaray'da her şey olabilir. Galatasaray'da mali kongrede veya başka kongrelerde her şey olabilir. Galatasaray'da herkes fikrini hür bir şekilde belirtebilir" yanıtını verdi.Milli takım aralarının Galatasaray'a iyi gelmediğini vurgulayan Özyalçın açıklamasını şu ifadelerle tamamladı:"Milli aralar bize yaramıyor. 2 ara oldu ve 2 arada da takımın performansı düştü. Bu ara nasıl geçer bilmem ama yaralı aslanın üstüne gitmek her zaman tehlikelidir."
264317af554d4d7dc96a92dae8920a601438a1259319491892ddca8a380c2b38
Antalyaspor'da 2013 ile 2016 yılları arasında başkanlık yapan Gültekin Gencer, ulusal bir gazetede yayımlanan 'Antalyaspor'da menajer vurgunu' köşe yazısı ve 'Oyuncuya 25 bin menajerlere 875 bin TL' başlıklı haberdeki iddialara, Akra Barut Otel'de düzenlediği toplantıda yanıt verdi. Bazı menajerlerin nasıl haksız kazanç elde ettiklerini iddia eden köşe yazısını eleştiren Gencer, "Büyük Antalyaspor camiasının başarısını gölgelemeye, başarılı geçen sezonu, şampiyonluk hedefini ve yaptığı büyük transferleri konuşmak yerine, tek taraflı, şahsımdan beyan alınmadan yapılan saldırıyı şiddetle kınıyorum. Mali genel kurul öncesinde çamur at izi kalsın politikası yürütüyorlar" dedi. Gültekin Gencer, 3 yılda menajerlik ve imza parası olarak toplam 25 milyon TL verildiği yönündeki iddialara ilişkin "Biz aksini hiçbir zaman iddia etmedik. Keşke mevcut yönetimin 1 sezonda verdiği menajerlik, imza parası ve bonservis ücretlerini de ilgili köşe yazarı ve Antalya basını bilip de yazabilse. İddia edilen menajerlik ve kulüp hesapları ile ilgili hesap veremeyeceğimiz hiçbir konu yoktur" diye konuştu. ''Yönetime teşekkür ediyorum'' Teknik Direktör Yusuf Şimşek'le yapılan sözleşmenin ikinci ve üçüncü yılının ödendiği şeklindeki iddiaya ise Gencer, "Yusuf Şimşek'in iki ve üçüncü yılını ödediğimi ispatlarsanız Kalekapısı'nda kendimi asacağım" dedi. Eski yönetim olarak bıraktıkları takımla başarılı bir sezon geçiren ve bu sezon da Menez'i transfer eden mevcut Antalyaspor yönetimini kutlayan Gencer, "En az Eto'o kadar başarılı bir transfer olan Menez'i Antalyaspor'a kazandırarak, Avrupa'ya koşacak bir Antalyaspor yaratan başkan ve yönetime teşekkür ediyorum. Bir Antalyalı olarak her daim şahsım adına ve kentim adına her zaman önemli olan Antalyaspor olmuştur. Nitekim 3 yıl boyunca başkanlığını yaptığım bu camianın başarısı uğruna her türlü olumsuzluğa göğüs gerdim. Ben ve yönetim kurulu üyelerim görev yaptığımız zaman zarfında birinci önceliğimiz Antalyaspor olmuştur" dedi.
b6273e9a55f885a0843ecc7bd5779370967be9b6f1294c51c55462b7e70211ad
Transfer sezonuna hızlı başlayıp kadroyu bir an önce şekillendirmek için yoğun tempoda çalışan Aykut Kocaman 'ın önceki günkü imza töreni öncesi yine transfer zirvesi yapıldı. 2.5 saat süren toplantıda bir araya gelen başkanbeşlisi listedeki isimleri masaya yatırıp görüş alış verişi yaptılar. Aykut Kocaman takımdaki eksik bölgelere yapılacak takviyeler konusunda da yönetime taleplerini sıralarken, 5 mevkiye gerek doğrudan 11'de oynayacak, gerekse yedek güç olarak transfer yapılmasını istedi.sonunda güçlendirilecek bölgeler şöyle sıralandı:-İsmail gönderilip bir tane yabancı sol bek alınacak.-Alternatif bir kaleci gerekiyor.-Şener'le rekabeti artıracak bir tane yerli sağ bek.-Oyunun ofansif tarafına yatkın bir orta saha.-Alternatif forvet.direktör'ın toplantı sonrası belirlenen mevkilere takviye yapılması halinde ligin tozunu atacak bir takım sözü verip "Yeni gelenlerle mevcut oyuncular kısa sürede ısınırsa her kulvarda sonuna kadar gideriz" dediği kaydedildi. Başkanda bir an önce kulübün karşılayabileceği maliyette isimlerin bulunması için kurmaylarına direktif verdiği gelen haberler arasında.(Emre BOL)
faf9d44cee982b12658f2315b57d6cae1420b31079864ff381134dd1d6ad93ed
Akif Çağatay Kılıç, 23. Dünya İşitme Engelliler Yaz Spor Oyunları'na (2017 Defolimpik Oyunları) ev sahipliği yapacak Samsun'da, spor müdürleri ve medya temsilcileriyle bir araya gelerek, sohbet toplantısı gerçekleştirdi. Bakan Kılıç, doping yapan sporcuya hiç acımayacaklarını vurgulayarak, şöyle konuştu: "Şimdi bir sene önce Türkiye'de federasyon bazı atletlerimize ceza vermiş. İş gereği uluslararası federasyon bir sene sonra harekete geçiyor. Kusura bakma bizim basındaki bazı arkadaşlar da diyor ki 'Yine dopingle anıldık.' Kaç sene önceki iş. O zaman evet ülke olarak sıkıntıdaydık ama ne yaptık, yüzleştik neden şimdikini yazmıyorsun. Ben demiyorum ki şimdi hiç olmaz. Doping, bugün de olabilir ama artık şunu herkes çok iyi biliyor. Olması durumunda canını yakarız, antrenörünün de kendisinin de. Bak şimdi atletizm federasyonu bir karar aldı. Dopingle anılan sporcu ve antrenörlere 'Kusura bakma kardeşim bir daha milli takıma gelemezsin.' dedi. Radikal durumlar radikal kararlar gerektirir. Bana soruyorlar dopingle mücadele ne durumda? Git son 4 sene de yapılan işlere bak. Deniliyor ki artık dopingle mücadele edecekler kendilerine Türkiye'yi örnek alsın. Bu hiçbir Allah'ın kulu bunu yapmayacak anlamına gelmiyor. Şunu söylüyorum, yapan olursa bilin ki hesabını da verir. Neden 2 tane atletimiz Rio'ya gidemedi. Sonuçları doğru gelmedi de ondan. Sonuçlarda sapma vardı ben de bunu kabul etmedim. Bana intikal etti konu ben de ülkemin bu riski almasını kabul etmedim. Cumhurbaşkanımın da Başbakanımın da talimatı açık, biz bununla anılmak istemiyoruz. Bunu kim yapıyorsa da sonuna kadar gidin. Çok şükür Rio'dan çıkan arkadaşlarımızın araştırmalarının hepsi temiz. Ben inanıyorum ki bu gençlerimizde bir şey çıkmayacak çünkü buna göre hazırlandılar, eğitimlerini de ona göre aldılar. Şimdi hepsini temelden eğitiyoruz. Dördüncü sınıftan beşinci sınıfa geçecek olan ve yetenek taramasından geçtikten sonra spor dalıyla ilgili yönlendirilecek olan genç kardeşimiz o yaşta alacak o eğitimi. O işin uzmanı ona gelip o yaşta anlatacak. 'Bak kardeşim bu ilacın etkisi şudur, bu şu anlama gelir, bu yasaklı listedir.' Yani benim sporcu 12,13 yaşına geldiğinde başı ağrıdığı zaman 'Anne ağrı kesici ver' demeyecek. Diyecek ki ben ancak şunu istiyorum ve onu da gidecek doktoruna gösterecek, raporunu da alıp koyacak dosyaya. Neymiş efendim 'Bir yerinde bir rahatsızlık varmış bir ilaç kullanıyor ilacın içerisinde aslında performans artırıcı etki olduğu düşünülen bir madde var.' Doktor raporu olduğu için sıkıntı yok, bu doğru değil Montreal'de konuşacağız." Dopingle mücadele ettiklerini herkesin bildiğini anlatan Kılıç, "Şimdi şu anda arkadaşlarımız olarak sizler buradasınız. Spor medyasının yöneticileri burada. Siz şu an geldiğiniz noktanın farklı bir yer olduğuna inanıyorsunuz değil mi? Bu mücadelenin içerisinde olduğumuza hepiniz şahitsiniz. O zaman sizden bir şey rica ediyorum. Siz önümüzdeki dönemde bununla ilgili 3 kere 4 kere vurucu haber yapın, bu algı döner. Bunu döndürmek zorundayız. Ben bunu kendimiz için değil sporumuz için istiyorum. Neden, kötü bir şeyle anılabilmenin dahi yer alabileceğini düşünmemek. Eğer öyle bir şey ile anılırsam 'Ben rezil oldum.' diye düşünüyorum. Kanıksanmış bazı şeyler belli sürelerde. Şimdi yok öyle bir şey. Montreal'de, WADA toplantısında baya işler olacak. Şunu da söyleyeyim. Uluslararası camiada da bizimle bu anlamda konuşup lobi yapıp yeni kararlar alınması ve yönlendirilmesi gereken süreçler olduğunu düşünenler çok ve Türkiye'nin bu anlamda öncü rol almasını isteyenler de çok." ifadelerini kullandı. Bakan Kılıç, doping yapan sporculara cezai yaptırımların uygulanıp uygulanmayacağı yönündeki bir soru üzerine ise şöyle devam etti: "Bizim kurutmaya çalıştığımız bir bataklık var. Yakalanan kişi veya kişilerin nasıl o yola geldikleri de önemli. İşin sadece üstüne bakarsan altındaki önemli kısmı kaçırırsın. Bizim burada peşinde olduğumuz organizasyon yapısı var. Onu bulmak için yapılması gerekenler var. Bunlar bazen o maddeyi kullanmış veya o yola gitmek durumunda kalmış olanlar ile iş birliği yapmak da var. Çünkü bataklık mesele sivrisinek değil. Bataklığı kurutursan sivrisinek zaten olmaz." Bakan Kılıç, doping yapan sporculara milli takım kapısının tamamen kapatılmasının haksızlık olup olmadığı yönünde sorulan bir soruya ise, "Peki ben şöyle sorayım, ülkeye haksızlık değil mi yaptıkları? Biz orada sadece sporcu ile alakalı değil antrenörle ilgili de konuştuk. Çok uyardık, çok uyarı yaptık. Radikal durumlar radikal kararlar gerektirir." cevabını verdi. Sporcuların doping konusunda kurban durumuna düştüğü halde bundan dolayı ceza aldığının hatırlatılması üzerine Akif Çağatay Kılıç, "Yani çok uyardık ama bundan sonra diğer sporcuların hakkına girenleri ne yapacağız. Sporcunun masum olması durumu var ama sürekli aynı şeyi yapanlara ne yapacağız." değerlendirmesinde bulundu. Federasyonlarda çalışan antrenörlerin yavaş yavaş değiştiğini ve bazı şeylerin zaman aldığını bildiren Kılıç, "Bana gelen bir şey yok ama eğer olursa yapan da sonucuna katlanır. Bu kadar söylememize rağmen hala olumsuzluk içerisinde olan varsa acımam ben. Çünkü ben ortaya koyduğumuz yolun ne olduğunu açık açık anlattım herkes biliyor." diye konuştu. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI İLE YAPILAN PROTOKOL Bakan Kılıç, "Milli Eğitim Bakanlığı ile yapılan protokolün detaylarını öğrenebilir miyiz? TEOG, üniversite sınavı var diye, öğrenciler sporu bırakmak zorunda kalacak mı kalmayacak mı?" sorularına şu cevabı verdi: "Şu anda her iki bakanlığın bürokrasisi de, bürokrasiden kastım il müdürlükleri nezdinde, artık buna tam adapte olmuş durumdalar. Pilot illerde şu anda başladı. Önümüzdeki eğitim-öğretim döneminde bütün illerde olacak. Özellikle ama özellikle bürokrasinin bunu yönetmek ile sorumlu kişilerinin buna hazırlanması gerekir. Bu şu anda gerçekleştirilmiş durumda. En son yapılan toplantıda hiçbir soru işareti kalmayacak şekilde kendilerinden ne istendiği ve ne yapmaları gerektiği açık seçik olarak anlatıldı. Bunda herhangi bir tereddüt yok. İşin yönetimsel, idari anlamında ve aynı zamanda ailelerle iletişim kısmında hiçbir sorun kalmadı." Almanya'nın şu anda 2020 Tokyo Olimpiyatları'na 15 yaşındaki bir yüzücü kızı hazırladığını vurgulayan Kılıç, şunları kaydetti: "İşin TEOG, üniversite sınavı ile kısmına gelince… Şu anda Almanya 2020 Tokyo Olimpiyatları'na 15 yaşındaki yüzücü bir kızı hazırlıyor. Sporcu olmak ve ülkesini bu anlamda temsil etmek için çalışmak belli fedakarlıkları beraberinde getiriyor. Okuldan kopmak gibi bir şansınız yok. Almanya'daki yüzücü kız gündüz sekiz ila dokuz saat antrenman yapıyor, akşam da okula gidiyor. Tek başına. Aynı diğer arkadaşlarının girdiği sınavlara giriyor ve eğitimini tamamlıyor. Almanya'nın eğitim açısından o kıza sağladığı, öğrenim saatlerini değiştirmek. Zaten bizim bu protokol içerisinde yapacağımız da bu. Milli Eğitim Bakanlığından sporcu için müsabaka izni istediğimizde izin alamıyoruz, devamsızlıkla alakalı sıkıntı yaşıyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı da diyor ki 'Biz bunu yapalım ama o kadar suistimal oldu ki biz ne yapacağımızı şaşırdık. İki antrenör diyor ki 'Ben müsabakaya gidiyorum.' Bir bakıyorsunuz antrenör müsabakaya çıkmıyor. Sporcu diyor ki 'şu kadar gün gideceğim' o kadar gitmiş olmuyor yani. Dolayısıyla bir dönem güven kırılması olmuş. O kırılan güvenden sonra da onu tekrar tamir etmek kolay olmuyor. Biz bunu nasıl çözdük? Milli Eğitim Bakanlığına kendimiz diyeceğiz ki işte bizim listemiz. Olimpik havuzumuzun listesi, müsabaka anlamında bizimle çalışan sporcuların listesi. Bu o kadar çok sayı değil. Şu anda olimpik havuzda olan 2 bin olduğuna göre, 4 bin de bunun arkası, 5-6 bin sporcu listesi. 10 bin olsun… Zaten 80 milyonluk bir ülkenin müsabaka ve uluslararası anlamdaki sporcu havuzu bu kadar olur. Biz size bir liste vereceğiz. Bunu takip edeceğiz. Performansında düşme olduğunda da buna doğrudan müdahil olacağız. Verdiğimiz listeye, 'bu sporculara izin konusunda yardımcı olun' diyeceğiz. Yüzlerce müsabaka var. Biz sporcuya tabii ki yardımcı olacağız. Onun saatlerini ayarlayın onun o saatler içerisinde sporunu ve hazırlığını yapabilme imkanını verin. Şu değil; 'sporu yap, eğitimi bir kenara at.' Böyle bir şey yapamayız. Asla olmaz. Dolayısıyla TEOG, üniversite sınavlarıyla alakalı olarak bir farklılık getiremeyiz. Sporcunun özel bir takım zamanlama ihtiyaçları mutlaka olacaktır. Onları karşılamak da bizim görevimiz. Akademik hayatı düşürmek gibi bir şeyi asla yapamayız. O bizim kendi kendimize golümüz olur." Bakan Kılıç, şu an ülke olarak önemli imkanlara sahip olduklarını anlatarak, "Ben diyorum ki ülkemin temsili için seçtiğim sporcular bunlar. Ben bunlara yoğunlaşacağım. Bu havuzu geliştireceğim. Tabiri caizse bizim Amerika'yı yeniden keşfetmeye ihtiyacımız yok. Yapacağımız iş belli. Şu an imkanımız da var. Tesislerimiz de her şeyimiz de var. Yılbaşından beri aldığınız başarı haberleri aslında bu çalışmaların ürünü. Yani bunlar tesadüf değil. İbrahim'in ortaya çıkması bir tesadüf değil. Mesela Tutya'nın başarısı bir tesadüf değil. Bunlar tabiri caizse çalışma projesinin sonucudur. Tutya da aslında bir projedir. Şu anlamda bir projedir; bu kız gelecek vaat ediyor, potansiyeli var… İstiyor da bunu. Olimpiyata gitti. İnşallah 2020'de madalyaya gidecek. Ferhat'ın olimpiyatlarda ne kadar hırslandığını bilemezsiniz. Geçen gün görüştük kendisi ile 'Ben bu kez alacağım madalyayı.' diyor. Alır da şaşırmayın aldığı zaman. Alırız, yapacağımız tek bir şey var, o çocukları alıp destekleyeceğiz. Etraftan gelecek olumsuzluklara kapatacağız onları. Konsantre olmalarını sağlayacağız, sporcunun hali de narindir. Bazı konularda arkadan bir sıvazlama bekler, işin bir bölümü psikolojiktir. Kazananlar nasıl kazanıyor? Mental anlamda psikolojik anlamda güçlü olduğu için kazanıyor." şeklinde konuştu. Sporcu kadar antrenörün de önemli olduğunun altını çizen Gençlik ve Spor Bakanı, sözlerini şöyle sürdürdü: "İlk kez sizinle konuşacağım. Bakanlık içerisinde görev almış olup sonra gidip başka yerlerde görev yapan, kendilerini başka yerlere aldırmaya çalışan bir sürü kişi var. Ben olimpiyatlardan sonra bir şeyler başlattım. Tüm antrenörlerin sertifikalarını tarayıp bulduk bir şeyler, bazı şeyler çıktı. Bununla alakalı işlem tesis ettik. Lise diploması sahte çıkan antrenör oldu. Yakaladık işine son verdik. İdare mahkemesi ne yaptı biliyor musunuz? İade etti. İşte bilmem neyin neresinde gerekli olmadığından. Ne alakası var? Tabii ki mahkemeler önemli hepimizin ihtiyacı ancak biz spor ile alakalı bir şeyler kazanacak bir yerlere geleceksek, kişisel sahaya atlayan seyirciyi, holiganı ön kapıdan alıp arka kapıdan bırakamazsın. Mahkemeden ya da karakoldan alıp eve götüren yönetici olur ise işte Bursaspor'da olduğu gibi, istifa etmek zorunda kalır. Biz yapıyoruz onu, antrenör havuzu ile alakalı ciddi bir çalışma içerisindeyiz. Uluslararası antrenörlerle iş birliği yaparak bu anlamda bilimsel anlamda kendini ispatlamış antrenörlerle bunu değişik branşlarda ve kulüpler ile yapmamız lazım. Şimdi biz sıkışmışız belli üç dört tane ismin içerisinde. Bu olmaz, rekabeti de artırmaz. Sonra dövünüyoruz. 2012'den dönerken olduğu gibi..." "ALTYAPIYI SADECE FUTBOL OLARAK DÜŞÜNMEYELİM" Akif Çağatay Kılıç, altyapıların sadece futbol olarak düşünülmemesi gerektiğini dile getirdi. Samsunspor'un şu anda çektiği sıkıntılardan örnek veren Kılıç, "Çünkü alttan gelen oyuncu sayısı sınırlı. Hep dışarıdan getiriliyor. Şimdi toparladık, o ayrı hikaye. Altyapıyı sadece futbol olarak düşünmeyelim, boksta, atletizmde cimnastikte olsun. Siz maddi kaynakları sadece ve sadece bir branşta kullanır o branşta iyisini alıp en fazla parayı verip başarı elde etmeye çalışırsanız, işte bugünkü girilen sarmala girilir. Sonra da o işten sorumlu bakan size der ki 'Bu yaz itibarıyla artık sizin kafanıza göre borçlanma işini kapatacağız.' UEFA kriterleri belli, siz yapmazsanız UEFA yapacak. O yüzden biraz çeki düzen vermeye başladılar ama seçilmiş bir başkan olmak istediğin gibi har vurup harman savurmayı getirmez. Şimdi hepsi diyor ki 'hata ettik.' ama işte bir daha o hatalar olmasın diye önlem almamız gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu. KULÜPLERİN VERGİ BORÇLARI HAKKINDA Kulüplerin vergi borçlarıyla ilgili de konuşan Kılıç, şunları belirtti: "Orada bir yanlış anlaşılma var.Yapılandırma ve uzlaşma ayrı şey. İlk ödemediği taksitte gereği yapılır. Vergi uzlaşması sizin gidip Maliye Bakanlığıyla anlaşmanız ile ilgili, o bize bağlı değil. Bizimle olan borçları ayrı. Gençlik ve Spor Bakanlığıyla olan borçlarla ilgili bazı kulüpler geldi, yapılandırmaya girdi. Onu 4-5 kulüp yapılandırdı. Onu 36 aya bölüyorlar. İnşallah öderler. Kendileri kazançlı çıkar. Benim dediğim uluslararası kriterler zaten var, olmak durumunda. İşte var görüyorsunuz puan silme cezası. Senin şimdi 3-6-9 puan silindiğinde başarı elde etme şansın var mı? Mümkün değil. Avrupa'ya gitmeme cezası alıyor bazı kulüpler. Şimdi milyara vurmuş borcu olan, 600-700-800 milyon borcu olan var. Nasıl geldin buraya? Ben borçlanmadım herhalde siz borçlanmadınız, birileri bunu borçlanarak buraya getirdi. Doğru mu? Yıllarca ne diyoruz, bunu yapmamalıyız. Kaç senedir konuşuluyor diyebilirsiniz, biz bir noktaya getirdik bunu taslak halinde. Her şeyin de bir zamanı var. Sezonun ortasında olmaz bu iş. İnşallah biz bu sezonun bitimi ile alakalı zaman geldiğinde, finansal ve yönetimsel anlamda sorumlulukların yerine getirilmesi açısından adımlar atacağız. Vergiler ile alakalı çalışmamız Maliye Bakanlığı ile var. Nedir bu? Amatör spor branşlarına harcanmış olan maddi kaynağın vergi ile alakalı olarak bir geri dönüşünün sağlanması, bunda varız. Bu sporcuya harcanacak bir para çünkü. Bu size başarı olarak geri döndüğünde ülkeye katkı sağlayacak bir durum ama sporcuya yapacağınız harcamayı geri alacaksınız." "Amatör sporların vergiden muaf tutulması ya da bir geri ödeme yapılması durumunda bunun tekrar futbola harcanmayacağını nasıl sağlayacaksınız?" sorusuna Kılıç, "Yalnızca amatöre harcayabilecek, çiftli işleyecek bir mekanizma olacak." cevabını verdi. Gündemdeki kulüpler yasasıyla ilgili de konuşan Kılıç, "Kulüpler yasası zaten resmiyet kazanacak. Kulüpler yasası yanlış bir şey. Spor yasası da değil, spor kulüplerinin yönetimsel anlamdaki düzenlenmesi diyelim. Yönetimsel ve finansal anlamdaki sorumluluklarının yeniden düzenlenmesi diyorum. UEFA ne diyor. 'Şu kadar şu kadara şeyiniz olursa gelemezsin' diyor. 'Yanlış yönetim yapmışsın' diyor. Biz de aynı anlamdaki yaptırım ve sorumlulukları sorumlulara yükleyeceğiz." dedi. Bu yasayı sadece kendilerinin hazırlamayacağını ifade eden Kılıç, şöyle konuştu: "Tek başımıza hazırladığımız bir şey değil bu. Kulüplerin, Futbol Federasyonun, Kulüpler Birliğinin de uzmanların da söz söylediği fikir koyduğu, yapı eklediği taslak. Son 1 ay içerisinde tüm paydaşların görüşlerini alacağız. Artık bununla alakalı söyleyeceği olan söylesin, 'Bu dükkan kapanıyor.' diyeceğiz. Daha sonra soracağımız başka yerler de var." BEŞİKTAŞ-FENERBAHÇE DERBİSİ HAKKINDA Kılıç, Ziraat Türkiye Kupası'nda Beşiktaş-Fenerbahçe derbisine müfettiş göndermeleriyle ilgili sorulan soruya şu cevabı verdi: "Onun vakti var. Her şey her zaman söylenmez, vakti vardır. Edindiğimiz tecrübelerin de hayata geçirilmesi gerekir. Tek bir örnek üzerinden gidemeyiz. Ben biraz önce örneğini verdim. Sahaya atlayan bir vandalın kulüp yöneticisiyle veya kulüp ile ilişkisi olması, karakoldan alınıp eve bırakılması sonucu bir yönetici istifa etmek zorunda kaldı. Bu daha önce oldu mu Türkiye'de?" Bursaspor-Fenerbahçe maçından sonra yeşil-beyazlı kulübün bir yöneticisinin sahaya atlayan taraftarı karakoldan alarak eve götürdüğünü hatırlatan daha sonrada o yöneticinin istifa ettiğini aktaran Kılıç, "Türkiye'de spor kamuoyunun geldiği nokta artık böyle bir davranışı kabul edemeyecek noktadadır. Alınan eleştiriler sonrasında da bu adım atılmak zorunda kalınmıştır. Bu güzel bir şeydir. Bu şartların olgunlaştığını görüyoruz. Bu tarz bir davranışta bulunduktan sonra kamuoyunun ortaya koyduğu tepki sonrasında, o kişi orada barınamadı, bırakmak durumunda kaldı. Bu güzel yöne giden bir şey. Bursaspor takım otobüsüne yapılan saldırı, bunu herhangi birisi kabul edebilir mi? Edemez. Onunla alakalı da kulüp kendi içerisinde hareket etti ama tüm bunların ortaya koyduğu bazı şeyler var. Az kaldı, ligler bir bitsin bunların hepsini ortaya koyacağız. Emniyetin adaletin de tespit ettiği şeyler var. Bunların hepsini güzel bir şekilde değerlendirdikten sonra önümüzdeki sezon bu tip şeylerin yaşanmaması için ortaya koyacak şeyler mevcut." diyerek düşüncelerini dile getirdi. 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası'na Türkiye ile Almanya'nın aday olduğunu anımsatan Kılıç, kulüplerin istediği gibi belirlediği yüksek bilet fiyatlarını onaylamadığını söyleyerek, şunları kaydetti: "Kanunların size vermiş olduğu bazı haklar var. O haklar ile ilgili farklı bir öneri olur mu olmaz mı sezon bitince masaya yatırmak lazım. Bu kadar yüksek bilet fiyatları farklılıkları şahsi kanaatim doğru şeyler değil. Benim yapabileceğim belli şeyler var. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) özerk bir yapıya sahip. Kulüplerin, camiaların durumu ortada. Ben belli konularda önerilerde bulunabilirim. Bu sezon yaşanmış olanlardan dersler çıkararak bu sezon yaşanmış olan bazı konuların tekrarlanmaması için bunları masayı yatırırız. Sadece futbolla alakalı değil. Başka branşlarda da var. Futbol sahalarından uzak durmak zorunda kalan vandallar başka yerlere girmeye çalışıyor. Bunu göreceğiz. Kulüplerin başkanların sorumlulukları vardır. Federasyonun da şüphesiz ki sorumluluğu vardır. Bunu da yerine getirmek durumundadır. Bizim sorumluluklarımız var. Bunların üzerinde çalışıyoruz." Basının da üzerine büyük iş düştüğünü belirten Kılıç, "Bazı olaylar var ki bunların arkasında amasız fakatsız hepimizin saf tutup 'Bu olmaz' dememiz gerekiyor. Bunu yaptığımız zaman Bursa'daki yönetici istifa etmek zorunda kaldı. 10 sene önce olsa istifa eder miydi, etmezdi ama bugün istifa etmek zorunda kaldı. Beşiktaş'taki Rıdvan Bey, dün bir tweet attı. 10 sene önce olsaydı böyle bir şey olur muydu? Beşiktaş Kulübü Başkanı bizzat dedi ki 'Kardeşim bu kabul edilemez, olmaz.' Bir pozisyon 4 saat konuşulmaz ya. Çek öne gönder ileri. Orada 3 saniyede karar vermek zorunda hakem, hata da olur. İnşallah bak belli şeyleri aşabilmemize yardımcı olacak. Hakem hatası olmasın hepimiz isteriz. Kolay iş değil bu oraya o kadar emek para harcıyorsunuz tabii ki olmasın istiyoruz ama dünya 'Tanrı'nın eli' benzetmesini de gördü. Ne dedi Maradona 'O Tanrı'nın eliydi.' golü attı. Doping konusu gündeme geldi geçenlerde. Ben tüm basını taradım orada şunu aradım, WADA yakın zamanda bir rapor açıkladı ülkelerin ihlal sıralamasını koydu, biz yedinciyiz. Orada bir branş bizim canımızı yakıyor, aslında daha aşağıda olmalıyız da... O branş ile ilgi de farklı bir önlem alacağız çok süre verdik onlara. Vücut geliştirme... Çok süre verdik onlara, düşüş var ama yeterince düzelmedi yazık. Bizim önümüzde olan ülkelerin kimse haberini yapmadı. Fransa üstte sadece bir ülke daha fazla ihlali var. WADA üyesi olarak konuşuyorum. İtalya da önümüzde çok meşhur bir sporcu hepimizin tanıdığı yasaklı madde ile yakalandı." şeklinde konuştu. Bakan Kılıç, doping konusunda WADA'da 10 yıl baz alınarak bakılan numunelerin süresinin artmasının konuşulduğunun hatırlatılması üzerine, şunları aktardı: "Şimdi ben Montreal'de söyleyeceklerim ile ilgili burada konuşursam önlem alırlar. Ben geçmişe değil geleceğe bakılması gerektiğini düşünüyorum. On yıl yeterli ve iyi bir süre. On yıldan daha fazla geriye gitmenin kimseye bir faydası olacağını düşünmüyorum. Çünkü o zaman farklı ülkelerin ve farklı spor camiasının olduğunu unutmayalım dünyada da. O zamanlar sonuç odaklı bir spor camiası vardı. Niye, rekorlar kırılacak, o markayla kırılacak bu markayla kırılacak falan. 'Just to it' falan mesela. Sonucu al da nasıl alırsan al, subliminal mesajlar. Benim şahsi görüşüm 10 sene iyi bir süredir. Dünyada da herkes bunu anladı. Altını çizerek söylüyorum sadece Türkiye değil. Bu ilaçların ve performans artırıcı maddelerin üretim yerlerine bakın, Türkiye'de üretilmiyor bunlar veya bunların icadının farklı şekillerde kokteyller yapılıp 7 tane sarı tişörtün alınmasının sebebi biz değiliz." Tüm sporcuların temiz spor yapmaları gerektiğini vurgulayan Akif Çağatay Kılıç, "Bununla alakalı da herkesin üzerine düşen sorumluluk var. Sadece Türkiye'nin değil dünya spor kamuoyunun üzerine düşen bir görev var. Bunu yerine getirmek zorunda. On seneden daha fazla geriye gitmek çok bir şey getirmez. On sene geriye gitsek o zamanlar 20 yaşında olan atlet şimdi 30 yaşında sporu bile bırakmış olabilir. Orada ki asıl amaç şimdi hala aktif olup, sıkıntısı olanların üzerine gitmek ama bunu dengeli bir şekilde yapıp geleceğe bakmak lazım." diye konuştu. YENİ STATLAR HAKKINDA Stadyumların 2024 hedefiyle inşa edildiğini ve bazılarına yenileme çalışmaları yapıldığını belirten Kılıç, "Modernizasyon yapacağımız yerler de var, güncellediğimiz yerler de var. Sportif anlamdaki tesisin verimli ve en iyi şekilde yapılması bizim hedefimiz. Erzincan'da yenileniyor. Zonguldak'taki stadyumla alakalı yerel basında çok şeyler yazıldı, çizildi. Yerel basındaki arkadaşların bizi daha yakından takip etmelerini tavsiye ederim. Çünkü onların iddia ettikleri şeyler olmuyor Zonguldak'ta, iyi araştırma yapsınlar." ifadelerini kullandı. Kılıç, Zonguldak merkezdeki stadyumun yenilenmesi ile ilgili yapılan çalışmalarda atletizm pistinin tamamen kalkacağıyla ilgili haberler çıktığını ve bunun doğru olmadığını hatırlatarak, şunları kaydetti: "Bu iş öyle değil ve merkezde bir spor tesisi eksiğinin olacağını iddia etti. Ancak bu haberi yapan arkadaşımız stadyumun hemen yanında yapılan, bugün sizin de Samsun'da gördüğünüz sporcu fabrikasından da büyük olan bir sporcu fabrikasının yapıldığını görmemiş ya da görmek istememiş. Zonguldak'ta merkezde antrenman yapma imkanı devam edecek."
d13b5d847a0fe90a1b19f3f8a8abac113f6a38913662c9d0668039c7d267df2d
Serdar Taşçı’dan umudunu kesen Trabzonspor, Nice’in Brezilyalı stoperini gündemine aldı. Fırtına, kadrosunu güçlendirme çalışmalarını tam gaz sürdürüyor. Bordo-mavili yönetimin ilk hedefi, tecrübeli bir stoper ihtiyacını her fırsatta dile getiren Ersun Yanal'ın talebini yerine getirebilmek... Serdar Taşçı ile el sıkışmasına karşın kulübü Spartak Moskova'yı ikna edemeyen Fırtına, rotasını Fransa'ya çevirdi... Nice forması giyen Brezilyalı savunmacı Dante ile dirsek temasına geçilirken, olumlu sinyaller alındı. 39 MAÇTA 3 ASİST YAPTI 33 yaşındaki stoper için önümüzdeki günlerde Nice'in kapısı resmen çalınacak. Trabzonspor yönetimine yakın kaynaklar, söz konusu transfer için gerekli bütçenin oluşturulduğu bilgisini veriyor. Tek sıkıntı ise transfer sürecinin bitimine az bir süre kala Nice'in oyuncuyu bırakma niyetinde olmaması olarak gösteriliyor. Nice'nin geçtiğimiz sezon yakaladığı başarıda büyük pay sahibi olan Brezilyalı 39 maça çıkıp 3 asist yapma başarısı gösterdi.
bf67a788f75e1b0b92ba325d7945cb48b3fcd6bbda52b246d58b1dfdae20b21e
The International Olympic Committee (IOC) is weighing up whether to allow a joint North-South Korean team at next month's Winter Games, said Pyongyang's IOC representative on Saturday. "The IOC is considering it," Chang Ung was quoted by Yonhap News Agency as saying at Beijing's Capital International Airport on his return from talks with IOC President Thomas Bach in Switzerland this week. Chang refused to confirm whether North Korea was keen on forming a joint team as proposed by the South during breakthrough talks last Tuesday. The first inter-Korean dialogue in over two years came after the North's leader Kim Jong-un used his New Year's Day address to declare Pyongyang's interest in participating in the Winter Olympics at the South Korean venue of PyeongChang from Feb. 9. North Korea had boycotted the only previous Olympic Games on the peninsula in 1988. On Friday, Seoul's Vice Sports Minister Roh Tae-kang revealed South Korea was suggesting they join forces in women's hockey despite local concerns that unifying the two sides could hurt athletes from the South, who have spent years preparing to represent their country at the Olympics. The Koreas are expected to discuss related issues further before attending a multilateral meeting to be chaired by the IOC on Jan. 20. South Korea's Unification Ministry announced Saturday that the North had offered to hold working-level talks on Monday, specifically on the issue of sending a performance group to PyeongChang 2018. The South had earlier asked for a meeting covering a wider range of talking points, but may have to wait until later next week.
daac8ed8319adb3c444a9303ff037d543fa6c502d6f51f33ebb46821ae47bd05
TURKUVAZ Medya, Türkiye'nin kupasını Türkiye'yle buluşturuyor. Futbolseverler, Ziraat Türkiye Kupası'nda 5. Turdaki futbol şovunu da HD kalitesinde şifresiz izlemenin ayrıcalığını Turkuvaz Medya kanallarında yaşayacak. Adrenalinin zirve yaptığı 4. Tur maçları sona ererken, 5. Tur kura çekimi de A Spor ekranlarında gerçekleştirildi. TFF'nin Riva'daki Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri Orhan Saka Salonu'nda gerçekleştirilen kura çekimine TFF Yönetim ve İcra Kurulu Üyesi Ali Düşmez, Genel Sekreter Yardımcısı Özcan Şepik, Maç Planlama Müdürü Besim Yalçın ile kulüp temsilcileri katıldı. ÇİFT maç eleme usulüne göre yapılacak dev şölende ilk maçlar 28, 29 ve 30 Kasım'da, rövanş karşılaşmaları da 12, 13 ve 14 Aralık'ta oynanacak. Birbirinden çekişmeli 16 müthiş karşılaşma yine Türkiye'nin dört bir yanından naklen ve şifresiz olarak Turkuvaz Medya kanallarından canlı olarak ekranlara gelecek. Turkuvaz Medya kanallarında maçların perde arkası, en çarpıcı yorumlar ve en güzel röportajlar da yer alacak. Bu yıl çok daha çekişmeli geçmesi beklenen kupada kimin şampiyon olacağı da çok merak ediliyor. Milyonlarca futbolseverin kalbi takımlarında, gözü ise yine ATV, A Spor ve A Haber ekranlarında olacak. TURKUVAZ MEDYA'YA TEŞEKKÜR KURA çekimi öncesi tüm takımlara başarılar dileyen TFF Yönetim ve İcra Kurulu Üyesi Ali Düşmez, Turkuvaz Medya ve Ziraat Bankası'na teşekkürlerini sundu. Düşmez, "Ziraat Bankası'na, Turkuvaz Medya Grubu'na spora gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkür ediyoruz. Hak edenin kazandığı, seyir zevki güzel, Türkiye'yi heyecana sürükleyen güzel bir turnuvanın devam etmesi temennimizdir" diye konuştu. İŞTE EŞLEŞMELER CENK ERGÜN: HEDEFİMİZ ÜST TUR G.SARAY Sportif Direktörü Cenk Ergün, 2. Lig Kırmızı Grup ekiplerinden Sivas Bld. ile eşleşmeleri sonrasında katıldıkları bütün maçları kazanma hedefiyle yola çıktıklarını söyledi. Ergün, "Sivas Bld. ile eşleştik yanılmıyorsam daha önce eşleşmemiştik ama amacımız bu turun sonunda onları eleyip bu turun üstüne çıkmak olacaktır" diye konuştu. "FENERBAHÇE'NİN OLDUĞU HER YERDE HEDEF KUPADIR" F.BAHÇE yöneticisi Metin Doğan, TFF 1. Lig'den Adana Demirspor'la eşleşmeleriyle ilgili Türkiye'nin önemli kulüplerinden birisiyle mücadele edeceklerini belirtti. Doğan, "F.Bahçe'nin olduğu yerde hedefler hep kupalardır. İnşallah Adana Demirspor karşısında oynayacağımız turu istediğimiz neticeyle geçeriz. Finale kalıp kupayı alma hedefindeyiz" dedi. "BEŞİKTAŞ FORMASININ HER ZAMAN HEDEFİ VARDIR" KURA çekimine katılan Beşiktaş Asbaşkanı Deniz Atalay, Manisaspor'la eşleşmelerini iklim yönünden de değerlendirip iyi bir kura olarak niteledi. Atalay, "Burada oynayacağımız takımlarla kış mevsiminde iklim konusunda farklı olma durumu vardı. Manisa olması iyi oldu. 'Bu kupa Beşiktaş'ın hedefi değildir' diyemeyiz. Beşiktaş formasının her zaman hedefi vardır" ifadelerini kullandı. "KİM ÇIKARSA ÇIKSIN FARK ETMEZ" TRABZONSPOR'A yeni bir hava katan Teknik Direktör Rıza Çalımbay, kupada Erzurumspor'la eşleşmelerini şu sözlerle değerlendirdi: "Kupada kim çıkarsa çıksın fark etmez. Kupada da iddiamızı sürdürmek istiyoruz pek tabi ki. Kurada iyi bir takım çıktı. Kupayı kazanmak hedefimiz o nedenle turu geçen taraf olmak istiyoruz" diye iddialı konuştu
119351e4e7176d12cec3ec2481911117ca352aef29407e2b02e155d5d279d80c
CENK Tosun, siyah-beyazlı takımda form grafiğini her gün yükseltmeye devam ediyor. Siyah-beyazlı oyuncu, Süper Lig'de Göztepe ile oynanan karşılaşmada attığı golle Beşiktaş kariyerinde 60. kez rakip fileleri havalandırdı. Ligde takımına 38 gol kazandıran Cenk Tosun, Avrupa kupalarında 11 kez gol sevinci yaşadı. Tecrübeli oyuncu, Türkiye Kupası'nda 10 ve Süper Kupa'da 1 gole imza attı. YEDEKLİĞİ SORUN ETMEDİ BEŞİKTAŞ'taki ilk sezonunda Demba Ba'nın arkasında kalan ve 2015-16 sezonunda da Mario Gomez'in alternatifi olarak şans bulabilen 26 yaşındaki oyuncu, son 2 sezonda ise takımının önemli parçalarından biri oldu. 2015-16'da ligde 20 gol atarak kariyerinin en etkili performanslarından birine imza atan Cenk, Avrupa kupalarında da 4 kez gol sevinci yaşadı. Tecrübeli oyuncu bu sezon da siyah-beyazlı takımın oynadığı 16 resmi karşılaşmada şimdiden 10 gole ulaştı.
908855f3c9f9e8791b7f70616f93d36ee6d039b8ca332ce824f72217cd66a4dd
Ligin 8. haftasında Beşiktaş evinde Antalyaspor 'u 3-0'lık skorla mağlup etti. Karşılaşmanın ardından Şenol Güneş , 3 puanla tamamladıkları müsabakayı değerlendirdi.Deneyimli çalıştırıcı, "Kazanmanız gereken bir maça çıktık. Şampiyonlar Ligi sonrası maça kazanma alışkanlığı olan takım olarak fazla değişiklik yapmadan sahaya çıktık. Beck, Caner ve Necip'i dinlendirelim dedik. Onların yerine daha az şans verdiğimiz oyuncuları oynattık. Arzuluyduk. Rakibin dirençli olması iyiydi. Şampiyonlar Ligi'nde iyi bir sonuç almış takıma karşı oynadılar, bu motivasyon şeklinde yansımıştır rakibe ve dirençlilerdi. Dirençlerini bir süre kıramadık. Rakibi karşılarken geniş alanda oynadık. Herkes sonuç almak için aceleci oynayınca maçı etkiledi. İlk yarı az pozisyon vardı. İkinci yarı rakibin 10 kişi kalması ve 2-0'dan sonra maç koptu. 3-0'a rağmen 6-7 pozisyon kaçırdık. Eksiklerimiz de var. Artılarımız da var. Oyuncularımı tebrik ediyorum" ifadelerini kullandı.Caner Erkin'in sakatlık geçirmesi ve sahayı terk etmesiyle alakalı gelen bir soru üzerine Şenol Güneş, "Caner'in durumu olumsuz gibi. Bizden önce herkes haber almış. Dinlendirecektim, oynatmayacaktım. İçeri girdi talihsiz şekilde sakatlandı. Böylesine iyi niyetli bir oyuncunun sakatlanması büyük talihsizlik. Maçı kazanmak önemli ama sakatlık üzüntü verici" dedi.Antalyaspor Teknik Direktörü Rıza Çalımbay'ın hakemlerin sonucu etkilediğini söylemesinin hatırlatılması üzerine Şenol Güneş, "Rıza bunu çok yapıyor. Genelde attan alıyor sitem ediyor. Bir şeyle söylemeye çalışıyor. O tür pozisyonlarda bunları görürlerse daha iyi olur. Aleyhimize kaç hareket vardı? Motivasyonun, inancın ve direncin karşısında yedikleri gol motivasyonlarını bozdu" dedi.Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, Antalyaspor maçıyla alakalı planlarını, "Pas yüzdesi pas seçimleri önemli. Topla oynamayı çok seven üretken oyuncularımız var. Biz 6 oyuncuyla yeniden çalışmaya başladık. Bir çok kulvarda oynuyoruz. Ona göre sahaya diziliyoruz. Eksi ve artılarımız var. 10 kişi kalan takımın sahamıza gelmemesi lazım, ama geldi. Yakaladığımız pozisyonlar ve kaçırdıklarımız var. Hoş görülü olabilir oyuncular iyi niyetli olabilir ama takım olarak oynamamız gerekiyor" ifadelerini kullandı.Şenol Güneş, maçtaki oyuncu tercihleri ile alakalı, "İdmana çıkan oyuncu, sahaya çıkan oyuncuya her zaman güvenirim. Hatalarıyla, iyi oyunuyla her şeyiyle onlar benim oyuncum. Seyircimiz maçtan önce de maç esnasında da her zaman mükemmeldi. İsmimin çağrıldığının farkında değildim. Bize destekleri olumlu. Sahada futbolcuya ne kadar destek verilirse bu olumlu olarak geri döner" şeklinde konuştu.Aboubakar'ın maç içerisinde pozisyonlar değiştirerek oynamasıyla alakalı sorulan bir soruya deneyimli çalıştırıcı, "Futbolcularımızın hepsi belirlenen pozisyonda oynamak zorundadır. Yapabiliyorsan, farklı pozisyonda da oynayabiliyorsan avantajdır. Biz Aboubakar'ı farklı oynatmaya da çalışıyoruz. 'Ben santrforum, top gelince vururum' demek yanlış. Vuramazsan ne olacak. Maçın gidişine göre değişiklik yapıyoruz. Hücum yapmak değil, rakibi de kovalamak gerekiyor. Biz ilk devre iki stopere de baskı yapmaya çalışırken baskı yapamadık. Bu da örneğin o bölgedeki oyuncuların eksikliğidir. Oyundaki konsantrasyonun eksiklikleri de var oyun içerisinde. Bunları da düzeltmeye çalışıyoruz" açıklamasını yaptı.Ligde geride kalan 8 hafta ve Şampiyonlar Ligi'nde geride kalan 3 haftayı değerlendirmesi istenilen Güneş, "Olumlu işlerimiz fazla. Ligde gerekeni yaptık. Kaybettiğimiz iki maç ve puanı var. Konya ve Galatasaray ... Galatasaray maçında ilk yarısında olumsuzduk. Oyun üstünlüğümüz hem o maçta hem de gelen anlamda hep vardı rakiplere göre. Şampiyonlar Ligi'nde beklediklerimizi aldık. İki maçı kazanmamız gerekiyordu ama tam tersi oldu. İkisinde berabere kaldık ve Napoli 'yi yendik. O maçın rövanşı da rahat olmayacaktır. Yorgunluk olacak, sakatlık olacaktır. Hayat devam ediyor. İşimizi doğru yapacağız" dedi.(DG-TK-S)23.10.2016 22:10:27 TSINNNN
dae26910f8c350b59910b903b18f9197327ffb8a24b1e921d01bf36fc622d99c
Teknik direktör Igor Tudor hemen her gün gelecek sezonun planlamasını yapıyor. Bu konuda Başkan Dursun Özbek ve futbol şubesiyle sürekli fikir alışverişinde bulunuyor. Tudor, değerlendirmelerini her hafta dosya halinde başkan Özbek'e sunarken takımda gördüğü eksikleri de dile getiriyor. Her futbolcuyla ilgili tek tek rapor sunan Hırvat hoca, "De Jong ve Tolga ile ne yapacağımı bilmiyorum" ifadesini kullanırken, Wesley Sneijder içinse, "Bir gün bile bana 'idmanlar ağır' demedi. Ama yüzünden her seferinde, 'yeter' dediğini hissediyorum. Onun düşük enerjisi takımı etkiliyor. Buna çare bulmalıyız" diye konuştu.Tudor, Japon kulübü Vissel Kobe ile anlaşan Podolski 'yle ilgili ise, "İki ayrı Podolski ile çalışıyorum. Japonya'dan öncesi ve sonrası... Konsantre olmakta zorlanıyor" dedi.
087208bacd20dea10d67b0e590c43d2d620261583a7e7e9c3ffa5598d5a0e35b
2020 Şampiyonlar Ligi finali İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadı'nda oynanacak. İkinci kez Şampiyonlar Ligi finaline ev sahipliği yapacak olan İstanbul, Lizbon'daki Estadio da Luz'la yarışa girdi ve bu yarışı kazandı. Hatırlanacağı üzere İstanbul Atatürk Stadı 2005 yılında Liverpool ile Milan arasında oynanan Şampiyonlar Ligi finaline ev sahipliği yapmış, normal süresi 3-3 tamamlanan unutulmaz maçı Liverpool penaltı atışları sonrası (3-2) kazanarak kupayı müzesine götürmüştü. YENİDEN İNŞA EDİLECEK, KAPASİTESİ ARTACAK Stat en baştan inşa edilecek ve şu andaki mevcut 75 bin 145 seyircilik kapasite 92.208'e yükselecek. Olimpiyat Stadı şu anki haliyle en çok rüzgarı kale arkalarından alıyor. Bu projeyle kale arkasından alınan rüzgarın etkisi minimize edilecek, oyuna etkisi azaltılacak. Atatürk Olimpiyat Stadı, yeniden inşa edildikten sonra aşağıdaki görüntüyü alacak Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Yıldırım Demirören, 2020 UEFA Şampiyonlar Ligi finalinin İstanbul'a verilmesinin Avrupa futbol ailesinin Türkiye'ye duyduğu güvenin güçlü bir göstergesi olduğunu söyledi. TFF'nin internet sitesinde açıklamalarına yer verilen Demirören, UEFA'nın 2020 Şampiyonlar Ligi finalini Atatürk Olimpiyat Stadı'nda oynatma kararı karşısında çok memnun olduklarını belirterek, "Finalin ikinci kez bize verilmesi Avrupa futbol ailesinin ve UEFA'nın Türkiye'ye duyduğu güven ve inancın güçlü bir göstergesi. Olağanüstü uluslararası bir finale ev sahipliği yapma kabiliyetimiz var. İstanbul ve Atatürk Olimpiyat Stadı'nın büyüsünü iki yıl boyunca Avrupa ve ötesinden oyuncular ve taraftarlarla paylaşmayı ümit ediyoruz." ifadelerini kullandı. TFF Başkan Vekili ve UEFA Yönetim Kurulu Üyesi Servet Yardımcı ise UEFA'nın en iyi ortağı olmaya kararlı olduklarını aktararak, "Bu, sadece büyük bir onur değil, aynı zamanda dünya standartlarında uluslararası etkinliklere ev sahipliği yapan muhteşem tarihimize de katkıda bulunuyor. Bu alandaki önemli deneyimimiz, UEFA'nın hem 2020'de hem de gelecekte gerçekten gurur duyacağı etkinlikleri sunmamızı sağlayacaktır." değerlendirmesinde bulundu. Yardımcı, 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası'na (EURO 2024) ev sahipliği yapmayı da çok istediklerini vurgulayarak, "Asya, Afrika ve Orta Doğu'ya açılan bir kapı olarak Türkiye, her zamankinden daha fazla insana ulaştırmak için küresel bir turnuvaya ev sahipliği yapmak adına heyecan verici fırsatlar sunuyor." dedi. Cenk Tosun: "Türkiye eşsiz bir ortam sunuyor" İngiltere Premier Lig takımlarından Everton'da forma giyen milli futbolcu Cenk Tosun, İstanbul'un 2020 UEFA Şampiyonlar Ligi finaline başarılı bir şekilde ev sahipliği yapacağına inandığını dile getirdi. Verilmesi halinde Türkiye'nin EURO 2024 ev sahipliğini de eksiksiz bir şekilde yerine getireceğini savunan 26 yaşındaki golcü oyuncu, "İnanılmaz bir ev sahipliği gerçekleştirileceğinden hiç şüphem yok. Tutkulu, bilgili taraftarları, modern statları, gerçekten büyüleyici tarihi ve davetkar kültürü ile Türkiye, futbol oynamak ve izlemek için eşsiz bir ortam sunuyor. Seremoni sırasında hissettikleriniz ve Şampiyonlar Ligi müziğini duymak gerçekten fantastik. Geçen sezon gruplarda 4 gol atmak ve 2 asist yapmanın yarattığı tatmin duygusu gerçekten çok farklı." şeklinde görüş belirtti. Cengiz Ünder: "Ülkem inanılmaz bir ev sahibi olacak" İtalyan ekibi Roma'da top koşturan milli oyuncu Cengiz Ünder ise her zaman Türkiye'deki bir turnuvada oynamayı hayal ettiğini aktardı. Türkiye'nin 2020 Şampiyonlar Ligi finaline başarılı bir şekilde ev sahipliği yapacağını ifade eden 20 yaşındaki futbolcu, şunları kaydetti: "Ülkemdeki büyük bir turnuvada oynamak her zaman hayalim olmuştur. Kuşkusuz ki ülkem inanılmaz bir ev sahibi olacak ve bu da futbolun gelişimini daha da teşvik ederek, gelecek nesil oyunculara ve taraftarlara ilham verecek. UEFA Şampiyonlar Ligi'ndeki ilk golümü atmak benim için büyük bir onurdu. O an, her zaman hayatımın unutulmaz anlarından biri olacak. Bu gol aynı zamanda beni bu turnuvada gol atan en genç Türk futbolcu yaptı. Taraftarların Şampiyonlar Ligi'nde yarattığı eşsiz atmosfer biz futbolcuları çok farklı motive ediyor."
91496c3c9d9d0279b0c661254947645154e9d70dd9d244b5e76fd5b531c58826
Le Guen dopingi! Bursaspor'a 2 yıllık imza atan Paul Le Guen, Bursa'da müthiş bir hava estirdi. Gelişi adeta Bursa'ya doping etkisi yaptı! Peki, nasıl bir teknik adamdı? İngilizlerin "body language" dedikleri sosyolojik açıdan "vücut dili" acaba bize neler anlatıyordu? İşte Le Guen'e bu açıdan bakmaya çalıştım. İlk tespitim: Alçakgönüllü ve samimi olduğuydu. Şark hizmetine gelip de her şeye tepeden bakan, zor beğenen bir Avrupalı gibi değildi! Didaktik bir görüntü çizmedi, hiç ego yapmadı. Medyanın tüm sorularına mümkün olduğunca açık yüreklilikle yanıt verdi. Özlüce'de salonu dolduran 200'e yakın taraftar önünde hiç tribüne oynamadı. Soru-cevap kısmında, soruyu soran gazeteciyle göz teması kurarak konuştu. Geride kalan sezonda 1 yıl boyunca Fransa Ligi'ni yorumlayan Le Guen, "masanın her iki tarafında da" oturan biri olarak, her iki tarafı da özümsemiş. Gazetecilere; "Sizinle uyum içinde çalışacağıma inanıyorum" demesi... Taraftara "çıktığımız bu yolda size güveniyorum" şeklinde seslenmesi, "takım oyununa" inandığının en somut göstergesiydi. "Anahtar kelime birlik" ifadesiyle camiaya kenetlenme mesajı verdi. Yeşil-beyazlı camia ise tek kelimeyle Le Guen ile moral buldu...
fad6ae7ec97ea06350b46762d95d4730fc60f027b7070912dc8a5a0a7c1ec985
Soniki sezonun şampiyonu Beşiktaş, son 10 günde yaşadıkları ile oldukçabir dönemin içine girdi. 19 Nisan'daile Kadıköy'de oynanan ve Şenol Güneş 'in başına gelen cisim sonucu maçın yarıda kalmasıyla başlayan sancılı süreçte gelişen olaylar,maçı mağlubiyeti ve şampiyonluğun mucizelere kalmasıyla doruğa ulaşmış durumda. Beşiktaş Basın sözcüsühem camia hem de teknik direktörlerizor bir süreçten geçtiğini belirterek, "Maçın bitiminden itibaren Şenol Güneş bırakıyor şeklinde sanki bir kampanya gibi konuşmalar, yazılar, haberler var. Hocamızın zor bir süreçten geçtiğini kimse düşünmüyor ve her türlü konuşuyorlar" dedi.'in, F.Bahçe maçının tek sorumlusunun kendisi gibi yansıtılmasından ve maçın sadece kendi üzerinden konuşulmasından çok rahatsız olduğunun bilinmesi gerektiğini söyleyenşunları söyledi:"Camia olarak hocamıza ilk dakikadan itibaren tüm desteği verdik, sadece biz değil, birçok spor kulübü de destek verdi. Ama sonrasında özellikletarafından tüm olayın sadece kendi üzerinden konuşulması ve sankidurumda. Çünkü dürüst insanlar her zaman bu tip olaylar karşısında üzülür. Onun birvar, bu açıkça görülüyor. Kendisi kolay günler geçirmedi, bunu anlamak lazım" diye konuştu.Güneş'in içinde olduğu durumun hemenşeklinde konuşulmasının da çok doğru olmadığını ifade eden, "Geçen hafta takımın bu olaylardan etkilenmemesi için çok uğraştık. Ümraniye'deydik hep birlikte. Bu şekilde, hep Galatasaray maçına dair konuşmalar geçti. Galatasaray maçını da kaybettik, önceki akşam hocamızın moralinin çok bozuk olmasında bunun da etkisi vardır mutlaka. Bunu da düşünmek lazım. Hemen 'bırakıyor' demek çok doğru bir yaklaşım değil." şeklinde konuştu.
2b3dc1a3004dcf5f4906e36892ccecef147cdcf3dc8bb844c4ecceb06d3e3495
Coşkulu ve azimli Beşiktaş şampiyonluk yolunda büyük avantaja sahip... O nedenle bazı tatlı su kurnazları "acaba bu durumu kullanıp rehavet yaratabilir miyiz?" derdine düşmüşler... Boşuna uğraşıyorlar, Beşiktaş hem iyi, hem de geçen sezon şampiyonluk sevinci yaşamış tecrübeli bir takım. Ligin kalan haftalarında motivasyon amacıyla bir desteğe de ihtiyaçları yok, geçen sezonun şampiyonluk kutlamalarını hatırlamaları en iyi motivasyondur. Futbolcular da bunun bilincindeler. O nedenle iki ya da üç haftalık bir hesap-kitap yapmıyor Beşiktaş, aksine tek tek bakıyor tüm maçlara. Sıradaki rakip en yakın takipçi Başakşehir. Kartal'ın tüm motivasyonu bu maça yönelik… Sonra mı? Sonrası sonra… Başakşehir'i yenerse sıra "sonraya" gelir. Başakşehir takımı iki yılda kazandığı sempatiyi çok kısa sürede kaybetti. Beşiktaş karşısına da sakat ve cezalı olan Yalçın, Epureanu ve Mahmut'tan yoksun kadrolarıyla çıkacaklar. Geniş bir kadroları olsa da bu saydığım üç isim ilk onbirin kritik isimleri arasında yer alıyor. Savunmanın göbeğindeki uyum ve orta alandaki dinamizm ciddi hasar görmüş durumda. Buna karşılık Beşiktaş kanadında işler tıkırında. Eksik-gedik yok desek yeridir. Allah nazardan saklasın. Emeğin karşılığı yakın Geçen sezon şampiyonluk sonrası İstanbul'da muhteşem bir kutlama yapan taraftar da hazırlanıyor bir yandan. Yine denizler, karalar siyah-beyaz renklere bürünecek, az kaldı… Bu mutluluğa giden yoldaki ilk kilometre taşı Başakşehir maçı, yarından sonra alınacak üç puan ŞAMPİ'yi ŞAMPİYO yapacaktır… Sezon başından beri her antrenmanda lig, kupa ve Avrupa arenasında çıktıkları her maçta büyük emek sarfeden, kazanma azimlerini, coşkularını her daim yeşil çimler üzerinde sergileyen Kartallar bu emeklerin karşılığını almak üzere olduğunun farkındalar. O nedenle Başakşehir'i yenerek yollarına devam edeceklerdir. Puan kaybetseler ya da yenilseler dahi çok şey değişmeyecektir. Bugüne kadar nasıl arayı açtılarsa, yine açarlar. Tek yumruk olan, geçen sezonki şampiyonluk sevincini aklının bir köşesine yazan Beşiktaş takımı kalan haftalarda çıkacağı her maçı kazanacak güçtedir. Coşkuları, azimleri ve yürekleri buna yetecektir.
5a681c221546234a3cee70951b1bafde86e6346227dee724303fa21cc37512f3
Ersan İlyasova, AA muhabirine yaptığı açıklamada, A Milli Basketbol Takımı için kapıyı hiçbir zaman kapatmadığını belirterek, "Milli takımda oynamayı çok isterim. Avrupa Şampiyonası'na katılmayı çok istiyordum ama daha önce de açıkladığım sebeplerden dolayı katılamadığım için üzgünüm." diye konuştu. Milli takımın önünde önemli turnuvalar bulunduğunu ifade eden Ersan, "Önümüzdeki dönemde dünya ve Avrupa şampiyonası var. Ne olursa olsun milli takımın her türlü maçında görev yapmaya hazırım." dedi. "Önümüzde 78 maç daha var" Ersan, forma giydiği NBA'e de değinerek, son maçta Chicago Bulls karşısında iyi mücadele etmelerine karşın sahadan 91-86 yenik ayrıldıklarını kaydetti. Sezonun ilk dört maçında üç yenilgi almalarına rağmen "paniğe kapılacak bir durum olmadığını" vurgulayan milli basketbolcu İlyasova, "Sezon yeni başladı. Önümüzde 78 maç daha var. Sahamızda yapacağımız ilk maç olan Denver Nuggets karşılaşması daha önemli." değerlendirmesinde bulundu. İlyasova, Chicago Bulls maçında forma giymemesiyle ilgili soruya, "Üç gün önce yaptığımız karşılaşmada dizime bir darbe geldi. Biraz ağrılarım vardı. Sabahki idmanda kendimi iyi hissediyordum ama antrenörümüz beni Denver Nuggets maçı için dinlendirmek istediğini söyledi." yanıtını verdi. Genç bir kadroya sahip olduklarını ve bir an önce toparlanmak istediklerini ifade eden milli basketbolcu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Takım ruhu oluşturarak daha iyi basketbol oynamak istiyoruz. NBA'de maç kazanmak kolay değildir. Bu nedenle iyi bir takım olup, tam performansla mücadele etmek istiyoruz. Kişisel olarak iyi bir hazırlık dönemi geçirdiğimi söyleyebilirim. Özel antrenörle ağırlık dahil çok yönlü bir çalışma yapıyorum. Genç bir takım olduğumuz ve takım oyunu kurmak istediğimiz için formumu geliştirerek arkadaşlarıma uyum sağlamaya çalışıyorum. Formumu daha iyi bir düzeye getirebilmek için kendimi zorluyorum." "Uzun vadeli plan doğru olmaz" İlyasova, hazırlıklarını maç maç sürdürdüğünü belirterek, "Şu an için uzun vadeli plan yapmak doğru olmaz. Bu sporda sakatlık dahil her an her şey olabiliyor." dedi. NBA'in yıldız isimlerinden Vince Carter'ın 41, Dirk Nowitzki'nin ise 40 yaşında olmalarına rağmen hala forma giydiklerini hatırlatan İlyasova, "Henüz 30 yaşındayım. Mümkün olduğu kadar basketbol oynamak istiyorum. Bu nedenle kendime dikkat etmeye çalışıyorum. Ben de uzun süre NBA'de oynamaya çalışacağım." ifadelerini kullandı.
d6b1dd359d71ec3b7fd828caa365d2bce6864e5971ccf978a2efa249b5d6be9e
Kulüpte Mehmet Sepil başkanlığındaki yönetimin ve taraftarın hentbola çok değer verdiğini belirten tecrübeli oyuncu, "Başkanımızın maddi ve manevi emekleri için kendisine minnettarız. Ancak hentbol şubesinin kendi ayakları üzerinde durması gerekiyor. Bunun için sponsorluk tek yol. İsim sponsorluğunun önemi de bizim için bir hayli fazla. Örneğin Almanya'da eski kulübüm TVB Stuttugart 1898 takımının 250 sponsoru var. Bu takımlarla boy ölçüşebilmemiz için, başkanımızın yükünü azaltmak için mutlaka sponsorlarla yola devam etmeliyiz. Eğer bizlere destek verilirse bu takım gelecek sezon Challenge Cup'ı kazanır. Avrupa'da kupa kaldırmak kesinlikle hayal olmaz. Ben Göztepe'ye Avrupa'da şampiyonluk yaşamak için geldim. Bu camianın önemli başarılar kazanmasını istiyorum" dedi. Kariyerinde Hırvatistan'ın Nexe Nasice, Fransa'nın Chartres Metropole Handball 28 ve Almanya'nın TVB Stuttgart 1898 ekiplerinde forma giyerek ülkemizi temsil eden Can, Avrupa hentbolunu da değerlendirdi. Almanya, Fransa ve Danimarka'nın branşı ileri seviyeye getirdiğini belirten Can, "Fransız ekibi PSG'nin bütçesi 23-34 milyon Euro. Alman takımlarının da değeri 15 milyon Euro ve fazlasını bulabiliyor. Bu ülkelerde maçlara ortalama 13 bin seyirci geliyor. Köln'de oynanan Şampiyonlar Ligi finalini 25 bin sporsever izledi. Almanya'da basketboldan önce hentbol gelir. Brezilya'nın Rio kentinde yapılan olimpiyatlarda futboldan sonra en çok izlenen branş hentbol oldu" diye konuştu. Türkiye'de tesis sorunun yaşandığını anlatan Can, "Bizde ne yazık ki tesis yok. Salon olmayınca altyapı da olmuyor. Yeni neslin yetişmesi gerekiyor. Bu iki kriter başarı ile doğru orantılı. Türk kulüplerinde ayrıca istikrar yok. Gelecek sene nerede olacakları belli değil. Avrupa'daki takımlar sezon devam ettiğinde gelecek senenin kadrosunu bile kurarken, bizim takımlarımız geleceğini göremiyor" diye konuştu. TARAFTAR HEP YANIMIZDA Göztepe'ye Ocak ayında transfer olan milli hentbolcu Can Çelebi, taraftarın eşssiz olduğunu söyledi. Çoğu takımın hentbol maçlarını boş tribünler önünde oynadığını vurgulayan Can, "Birkaç hafta önce Erzurum'da Aziziye Belediyespor karşılaşmasına çıktık. Göztepeli taraftarlar oraya otostopla gelip bizim yanımızda oldu. Duyunca kulaklarıma inanamadım. Böyle güzel bir kitle olamaz. Zaten iç saha maçlarımızda hep güçlerini hissediyoruz. Dışarıda da bizimle beraberler. Onların desteği ile başarılı günler gelecek" dedi. Kendi performansını da değerlendiren Can, "Göztepe'ye transfer olduktan kısa bir süre sonra Challenge Cup'ta AEK maçlarına çıktım. 2 haftadır takımla birlikteydim, kendimi gösterme fırsatım olamadı. Talihsiz bir şekilde elendik. Ancak şu an durumum gayet iyi. Avrupa şampiyonluğunu Göztepe ile kazanmak istiyorum" ifadelerini kullandı.
2366f96ace0aefc9cb246072521dd45625e38c41514462a030cb884ca8535a70
Spor Toto Süper Lig’in 10. haftasında deplasmanda Kardemir Karabükspor ile golsüz berabere kalan Bursaspor'da Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu iyi bir takımla oynadıklarını söyledi. İşlerinin zor olacağını bildiklerini vurgulayan Hamzaoğlu, "Geçen haftalardan yaralı iyi bir takımla oynadık. İşimizin zor olacağını da biliyorduk. Bundan sonra her maç artık bu zorlukta geçecek. Güzel olan şey ligimiz oldukça renkli geçiyor. Her maç farklı bir keyif veriyor. Ben oyuncularımı tebrik ediyorum. Kazanmak isterdik ama Kardemir Karabükspor iyi bir takım, onlarda çok iyi mücadele ettiler. Her iki taraf açısından baktığımızda güzel keyifli bir maç oldu. Buradan bir puanla dönüyoruz, milli maç arasını iyi değerlendirip odan sonraki maçımıza hazırlanacağız. Karşılıklı pozisyonlar oldu, ilk yarı oyunu elimizde tuttuğumuzu, oyun olarak daha iyi olduğumuzu düşünüyorum. Ama ikinci yarı da karşılıklı git-gelli bir maç oldu. Her iki tarafta kazanmak istiyordu, güzel keyifli bir maç oldu" dedi.
6984801dbfe39a72f0acde6acc835875d6057767b1fd4d3f9daa264d92196eba
Çalımbay, devre arasında mevcut durumla ilgili olarak yönetimle ve başkan Muharrem Usta ile bir araya gelerek durum değerlendirmesi yapacaklarını belirtti.Trabzonspor Teknik Direktörü Rıza Çalımbay ,Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri'nde haftalık basın toplantısı düzenledi. Çalımbay, devre arasına kadar önlerinde oynayacakları 3 tane final maçı olduğunu belirterek, "Trabzonspor'a geldiğimiz dönemde olumsuz bir hava ve adeta bir kriz ortamı vardı. Zaten bu yüzden buraya geldik. Geldiğimizde sahanın içi kadar dışında da problemler vardı, onları çözmeye çalışıyoruz. Dün yine Asbaşkan Ahmet Çubukçu ile toplantı yaptık. Buradaki sorunlar devreye kadar belki farklı olsa da devam edecek ama devrede mutlaka bunun önlemini alacağız. Eksik gördüğümüz şeyler düzeltilecek. Şu anda tek konuştuğumuz şey yönetim ya da futbolcu arkadaşlarımızla, bu kalan maçlarımızı iyi bir şekilde bitirmek. Yukarıdan kopmamamız gerekiyor. Oynayacağımız maçlar final gibi maçlar, kolay maç yok. Kasımpaşa maçının da kolay maç olmayacağını biliyoruz. Şu anda bunları konuşuyoruz. Bu hafta ya da önümüzdeki hafta başkanla mutlaka bir araya gelmemiz gerekiyor. Takımla ilgili çıkardığımız raporları başkan ve yönetimle tek tek görüşeceğiz" diye konuştu.Tecrübeli çalıştırıcı Çalımbay, daha önce takımda mutsuz oyuncular olduğu yönündeki söylemine değinerek, "Hugo, Erzurum maçında çok iyi oynadı. Bero çok iyi oynadı. Akbaş iyi oynadı. Abdülkadir iyi oynadı. Ama lig maçında o gruptan sadece Mustafa'yı oynatabildik. Arkadaşlarımızın hepsi oynamak istiyor. Ama yapacak bir şey yok. Mecburen elimizdeki mevcut kadro bu şekilde. İki stoperimizin birden sakatlanması, diğer yerde oyuncu değiştirme şansımızı bitirdi. Oynayamayan arkadaşlar üzgün ancak maalesef sıkıntılarımızdan birisi aşırı şekilde kadro kalabalığı olması. Bu da onlarda mutsuzluk ve sıkıntı oluşturuyor. Devre arası her türlü tedbiri alacağız. Yönetimle konuşup bir yol haritası belirleyeceğiz. Böyle sürdükçe takıma zarar verebilir onun için bunu engellememiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.Kucka, Bongonda, Volkan gibi oyuncuların performanslarına ilişkin de konuşan Çalımbay, "Bu oyuncuların oyunda süre alamamaları kendilerine bağlı. Erzurum maçı büyük bir şanstı. Bazı arkadaşlarımızı götürmedik. Örneğin Volkan. Bizimle üç gün antrenmana çıkmamıştı. Maçtan bir gün önce çıkmıştı. Sakatlığı tam geçmemişti ve hazır değildi. Erzurum bizim için lig maçı kadar önemliydi. Diğer arkadaşlarımızın oynaması kendilerine bağlıydı. Kucka'yı oynatmayı düşünüyoruz, gayet iyi gidiyordu. Maçtan bir gün önce 'ayağım ağrıyor' dedi ve kadrodan aldık. Gerçekten çok ihtiyacımız var. Geçen maçta da çok ihtiyacımız vardı kullanamadık. Bizden kaynaklanan bir şey değil. Herkese özen gösteriyor hazır tutmaya çalışıyoruz. Kupa maçları bu anlamda bizim için büyük avantaj. Kasımpaşa maçı sonrası salı günü kupa maçımız olacak. Diğer arkadaşlarımız bu maçta oynayacaktır" açıklamasını yaptı.Takımın aldığı başarılı sonuçların baskı oluşturmadığının altını çizen Çalımbay, "Bu maçları kazanmak kolay değil. Daha bir tane kolay maç kazanamadık, çok zorlandık. Antalya maçının ilk yarısı memnun olmadığım bir devreydi. İkinci yarı hem taktik hem oyuncu değişikliğini yaptık ve ikinci yarı bambaşka bir oyun oynadık. Onun için baskıdan ziyade Trabzonspor'un bir hedefi var. Bu sezon başı konmuş bir hedefti, her zaman daha yukarısı. şimdi de hedefimiz bu. Şimdi kesinlikle bu üç maçı iyi bitirmemiz gerekiyor ki ikinci yarı yukarıya oynayabilelim. Baskıdan ziyade maç kazanmamız lazım. Baskıya yenilirsek olumsuz şeyler olur" değerlendirmesinde bulundu.Şu anda bir transfer çalışmaları olmadığını söyleyen Çalımbay, sözlerini şu şekilde sürdürdü:"Ne transfer çalışmamız var, ne bir oyuncuyla anlaştık. Ama yardımcılarım maçları takip ediyor. Hem yurt içinde hemde yurt dışında maçlar izliyoruz. Tek şey, önümüzdeki hafta başkanla oturup raporumuzu sunacağız, kendi fikirlerimizi söyleyip, neye karar verirsek açıklamasını yapacağız."Rıza Çalımbay, Trabzonspor'un Senegalli forvet oyuncusu N'Doye'un Burak Yılmaz'ın oynamaması durumunda forma şansını iyi kullandığını belirterek şunları kaydetti:"Burak sakatlandıktan sonra ilk düşüncemiz Rodallega'yı oynatmaktı. Ancak Rodallega Çorum maçında üç maç ceza alınca N'Doy'e şans verdik ve bu şansı çok iyi kullandı. Çok pozitif bir arkadaşımız. Aynı şekilde devam ettik."Ligde neler olabileceğine dair konuşmak için erken olduğunu ve her takımın her takımı yenebileceği bir lig yaşandığını söyleyen Çalımbay, "Öyle bir lig yaşanıyor ki kimin kimi yeneceği belli olmuyor. Her maç kolay olmuyor, iyi mücadele etmez, oyun disiplininden koparsan hakikaten zor. Biz bunun farkındayız. Hele hele biz öyle maçlar oynuyoruz ki telafisi olmayan maçlar. İkinci yarı başladığında ligin bir ikinci yarısı daha olmayacak. Her türlü önlemi ikinci yarı almamız gerekiyor. Devre arasında çok iyi şekilde düzeltmemiz lazım ancak o şekilde iyi yerlere gelebiliriz. Bir kere bütün arkadaşlarımızın çok iyi odaklanması gerekiyor. Bunu yaparsak ikinci yarı bizim için daha iyi geçecektir" diye konuştu.Şanlıurfaspor'da kiralık olarak forma giyen Trabzonsporlu Mertcan Çam'ın yaşadığı olayla ilgili yöneltilen soruya ise Çalımbay, şu şekilde yanıt verdi:"Eğer bir takım başarılı olacaksa, bir takım kötü oluyorsa bunda yüzde yüz yönetimin katkısı vardır. Yönetim başarılı oluyorsa bir kere başkan kendisi ve ekibini çok iyi yapması gerekiyor. Eğer şu sorunlar yaşanıyorsa o ekibin içinde futboldan gelen arkadaşlar olmadığından olur. Bir kere yönetimde futboldan gelmiş ya da daha önce yönetimde çalışmış futbolu bilen, futbolcuyu anlayan yöneticilerin olması gerekiyor. Ve lider başkan olması gerekiyor. Lider başkanın altındakilerin de lider olması gerekiyor. Her şeyi başkan halledemez. O yüzden yönetimini çok iyi yaparsan bir sorun yaşanmaz. Bu bir ekip işidir. Sezon başı futbol ekibimi iyi kurarsam, yardımcılarımı da iyi kurarsam çok iyi bir ekip olabiliriz. Kesinlikle yönetimlerde futbolun içinden gelen arkadaşlarımızın olması gerekiyor. Arkadaşımızın yaşadığı olay çirkin ve olmaması gereken şeyler. Bu çok üzücü bir şey. Türkiye'de bence düzelmesi gereken şeylerden bir tanesi yönetim. Lider takımını düşünen, takımına her şeyi veren, takımının sorunlarını çözecek iyi bir ekiple donatılırsa sorunlar rahatlıkla çözülebilir. Futbolun içinde futbolu bilenin olması gerekiyor."Kulübün içinde bulunduğu ekonomik durumun farkında olduklarını bu anlamda da yönetime oyuncu almaları yönünde bir baskı kesinlikle yapılmayacağını belirten Çalımbay, sözlerini şöyle sürdürdü:"Ekonomik konu çok önemli. Biz başkan ya da yönetime, 'Bize bunları bunları alacaksınız' diye diretecek değiliz. Biz önce kulübün menfaatini düşünüyoruz. Aşırı bir transfer de yapmayacağız. Bizim düşüncemiz önce yönetimle konuşmak. Biz tabi düşüncelerimizi söyleriz, onlar bize söyleyecek ve ortasını bulacağız. En kötüsü transfer yapamıyoruz' diyebilirler. Bu arkadaşlarımızdan yararlanacağız. Hiç problem yok. Ama ihtiyaç var ve mutlaka almamız gerekiyorsa alırız. Buradaki en büyük sıkıntı ve bu da bir gerçek; kadromuz geniş. Benim kanatlarda üç, sağda üç solda oyuncum var ve bunların ikisinden yararlanacaksam, forvetten bir isimden kanatta yararlanacaksam bu sayı artıyor. Belki bazıları oynamadığı için milli takıma gidemeyecek. Bunların hepsini konuşacağız. Benim yapacağım en önemli şey kulüp. Biz kulübümüze ne yararlıysa onu yapacağız. Çünkü biz buraya başarılı olmaya geldik. İyi de bir gidişat var, bunu sürdürmek için üzerine koya koya gitmeliyiz. Ben iyiyi de kötüyü de görüyorum. Onun için dikkatli hareket etmeye çalışıyoruz. Devreye kadar şu üç maçı iyi bitirmemiz gerekiyor, bir de kupayı en iyi şekilde bitirmemiz gerekiyor. Ondan sonra yönetimle görüşeceğiz. Biz gördüklerimizi önce getirip başkana anlatacağız. Takım ve kulübün menfaatine göre hareket edeceğiz. Çünkü taraftar başarı bekliyor."Rıza Çalımbay, Trabzonspor'a geldikten sonra sorumluluklarını ve takımdan beklentileri çok iyi bildikleri için yoğun bir şekilde çalıştıklarını söyleyerek, "Gerçekten işimizin çok zor olduğunu biliyoruz. Çok büyük bir sorumluluk aldığımızı ve büyük bir camiada olduğumuzu biliyoruz. Gerçekten taraftarımız inanılmaz destek veriyor. Daha çok uğraşacağız. Geldiğimiz günden beri en çok yaptığımız arkadaşlarımızla sahada çalışmak ve birebir ilgilenmek. Olumsuz şeyleri olumlu yapmaya çalışıyoruz. İyi niyetimizi göstermeye çalışıyoruz. Kim iyiyse onu oynatmaya çalışıyoruz. Buraya gelen oyuncuların hepsi iyi oyuncular. Ancak bu oyuncuların kendi kapasitelerini ortaya çıkarmamız gerekiyor, buna uğraşıyoruz. Beni engelleyen tek şey aşırı yoğunluk olması. Onun için maçlarda maalesef kullanamıyoruz. Üç maça kadar bu ayarlamayı yapmaya çalışıyoruz" şeklinde konuştu.Trabzonspor'da en büyük hedefinin başarılı olmak olduğunu dile getiren Çalımbay açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü:"Geldiğimizden beri 6 gol yedik, üçü kendi kalemize. 27 golün sorumluluğu bana yüklenmesin. İyi yapmaya çalışıyoruz ama şanssızlıklar yaşıyoruz. İyiye gidişat var, bunu daha da çoğaltmamız gerekiyor. Ben her şeyin farkındayım, her şeyi tam yapmadığımızın farkındayım. Taraftar ve takımın arzu ve isteğinden de memnunum. Antalya maçında son saniyelere kadar gol aradık. Burak'ın oradaki düşüncesi muhteşemdi. Olcay'a çıkarmak istemesi çok güzel şeyler. Bizden öncekileri de bizim yediğimiz golleri de yemememiz gerekiyor, o golleri yemek bize yakışmıyor. Ama maalesef bazen eksiklerimiz oluyor. Bunları da düzelteceğiz. Burada daha iyisini yapmak istiyoruz. Mukavelemi sezon sonuna kadar o şekilde olmasını ben istedim. Yönetim bana 2 yıllık teklif etmişti. Sezon sonunda birbirimizden memnunsak devam ederiz. Tatsız bir şey de yaşamak istemiyorum. Trabzon halkını, futbolu sevmelerini çok seviyorum. Ben burada çok mutluyum. Ancak buradaki tek konu, hep başarılı olmak zorundasın. Bu yılı burada çok iyi geçirmek istiyorum, ondan sonrası yönetimle bana kalıyor."Deneyimli teknik adam, son haftalarda forma şansı verdiği Hubocan'ın performansından memnun olduğunu söyleyerek, "Hubocan'ı ilk defa Sivas'ta izleme imkanına sahip oldum. Bu da antrenör için zor bir şey. Çok memnunum, gayet iyi gidiyor. Beklediğimin üstünde çok iyi oynuyor. inşallah böyle devam eder. Şu anda bir transfer düşüncemiz yok. Şunu söyleyeyim, maç seyrediyoruz. Yurt içi ya da yurt dışı. Servet Hoca Braga maçına, Bülent Hoca Kızıl Yıldız'a gitti, Mehmet Hoca geçen hafta başka bir yere gitti. Sadece maç seyrediyoruz ki elimizde bulunsun" değerlendirmesini yaptı.Trabzonspor'da sakatlıkları devam eden Durica ve Uğur Demirok'un Kasımpaşa ile oynanacak olan maçta forma giyemeyecekleri açıklanırken, takımdan ayrı çalışan Okay'ın durumunun ise net olmadığı fakat oynama ihtimalinin düşük olduğu belirtildi.
0a15c02c518b89a7cee1ee868d0bebe0c3c10c7e26c6bfa12f36a4fc6e9b028a
Şilili futbolcu, FB TV'de katıldığı programda, Fenerbahçe'ye sezon başında transfer olduğunu hatırlatarak süreci şöyle anlattı: "İlk haberi Şili'deyken aldım. Menajerim beni aradı ve 'Fenerbahçe'den bir telefon aldım ve seni kesinlikle istiyorlar.' dedi. Ben, 'Fenerbahçe beni nasıl isteyebilir? Zaten 3-4 sağ beki var.' dedim. Menajerimin cevabı bana şu şekilde oldu: 'Fenerbahçe Teknik Direktörü seni kesinlikle burada görmek istiyor, başka bir yolu yok. Sana güveniyor ve seni buraya getirmek istiyor.' Şu anda buradayım ve Fenerbahçe'nin Juventus'tan eksik kalır hiçbir yanı yok. Samimi bir şekilde söyleyebilirim ki Fenerbahçe'ye gelme kararımdan dolayı kesinlikle hiçbir pişmanlık duymuyorum." "Fenerbahçe bence Türk halkıdır" Isla, Fenerbahçe'nin çok büyük bir kulüp olduğunu vurgulayarak sözlerine şöyle devam etti: "Fenerbahçe bence Türk halkıdır. Öncelikle taraftarından dolayı ve sahip olduğu insanlardan dolayı. Fenerbahçe'nin sahip olduklarına bakarsak tek söyleyebileceğim şey, onlara teşekkür etmek olur, benim burada olmamı sağlamalarından dolayı. Çünkü bir futbolcu için her şeyin olduğu bir yerde olmak, olağanüstü bir sakinliktir. Bana kalan tek şey, iyi antrenman yapmak ve iyi oynamak. Çünkü onun dışındaki her şey var zaten burada. Bu nedenle buraya geldiğimde ilk hafta fark ettiğim ilk nokta bu oldu. 'Burada hiçbir eksik yok.' dedim, her şey var." Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş'ın üst düzey takımlar olduğunu belirten Isla, "Türkiye'nin şu anda dünya futbolunda bulunduğu konum, hak ettiği konum değil bana göre. Çünkü Türkiye'nin hiç kimseden eksik kalır bir yanı yok futbol açısından. Tabii dünyanın en üst düzey takımları İngiltere'de, İtalya'da, İspanya'da. Fransa'da Paris Saint Germain, Monaco var. Türkiye'ye bakıyorsunuz Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş var. Bunların hiç kimseden geri kalır, hiç kimseyi kıskanacak bir durumları da yok açıkçası." diyerek sözlerini tamamladı.
7162f99f95a499ede43d015fe49ea3a5e6d8fb856efb395abab44dc865646fce
Galatasaray Odeabank, THY Avrupa Ligi’nde Abdi İpekçi’de oynanan maçta Barcelona’yı 14 sayı farkla yendi. İspanyol temsilcisine potayı göstermeyen sarı-kırmızılılar en az sayı yediği maçı oynadı Atiker Konyaspor'un başarılı teknik direktörü Aykut Kocaman ile, Shakhtar Donetsk maçında bir araya geldik. Kocaman, FOTOMAÇ'ın sorularına dobra dobra yanıtlar verdi. İşte o sözler... KONYA, AVRUPA'DA NEDEN BEKLENİLENİ VEREMEDİ? "Daha başlarken söyledim; Avrupa macerası maliyeti olmayan bir tecrübedir diye. Konyaspor Türkiye Ligi'nde 16. sezonunu yaşayan bir kulüp. Türkiye Ligi'nde dahi çok tecrübeli olduğunu söyleyemeyiz. Onun üzerine direkt olarak gidilmiş Avrupa Ligi. Yüksek organizasyona sahip takımlarla oynanan maçlar. Kuralar çekildikten sonra belki de en zorlu gruba düştük. İşte rakiplerimizden bir tanesi. Shakhtar Donetsk son UEFA Kupası'nı kazanmış takımlardan biri. Şampiyonlar Ligi seviyesinde bir takım. Yüzlerce maç yapmışlar Avrupa'da. Keza Gent ve Braga da öyle. Shakhtar daha önce hem F.Bahçe'yi hem de Başakşehir'i çok kolay eledi. Zorlu bir gruptaydık ve futbolun matematiğine uygun sonuçlar alındığını söyleyebilirim. Mucize olabilir, futbolda her şey var." MİLLİ TAKIM VE F.BAHÇE İLE SÜREKLİ ADINIZ GEÇİYOR? "Adımın Milli Takım'la geçmesinde anormal bir durum yok. Polemiklere girmek istemiyorum. Sonuçta şu anda milli takımımızın başında bir teknik direktör var. Aynı şekilde F.Bahçe takımının başında da. Benim ne böyle bir çalışmam ne de böyle bir derdim var. Ama öte yandan milli takımla adımın geçmesi kadar da normal bir şey yok. 16 yıldır bu liglerde çalışıyorum." LİG YARIŞI NASIL ŞEKİLLENİR? "Bu sezon geçen sezona göre biraz daha bilinmezlerin çok olduğu bir şekilde başladı. G.Saray çok hızlı başladı. Ama baktığınız da son 4 haftada puan kayıpları yaşadı. F.Bahçe ise sezona kötü başladı. Son 4 maçta ise bir çıkışı var. Beşiktaş, yüksek şiddetli bir çıkış yaptı. Başakşehir normal puan ortalamalarının üzerinde. Güç dengelerine bakıldığında önümüzdeki haftalarda Beşiktaş'ın arkasına F.Bahçe'nin takılması muhtemel görünüyor. Beşiktaş'ın hem Şampiyonlar Ligi hem de Türkiye Ligi'ndeki sürekli kazanma zorunluluğu ve rotasyonlarla işlerin yolunda gittiği bir dönem." PEKİ YA BAŞAKŞEHİR? "Bir kere muazzam. Tebrik etmek gerekiyor. Ama öbür taraftan da kulüp yönetimi olarak da baktığınız da uzun zamandır çalışan bir antrenör, çok uzun zamandır yapılan doğrular ve son 2 sezondur ligin 4.'sü oluyorlardı. Bu sene hedef büyüttüler. 2 hafta önce aldıkları G.Saray galibiyeti bugüne kadar ki sürdürdükleri başarılı işleri pekiştirdi. Kırılma eşiğini atlatırlarsa ligin son haftasına kadar bu işin içinde olabilirler." salih'i istiyor musunuz? Salih'le ilgili şu ana kadar herhangi bir görüşme, çalışma olmadı. F.Bahçe takımının da kolay vereceğini zannetmiyorum. Aynı şekilde Aatıf'la ilgili de bir çabamız olmadı. Transferle ilgili sonra düşünürüz. DiLMEN'iN TFF BAŞKANLI ĞI ADAYLI ĞINA NE DİYORSUNUZ? Henüz kendisiyle konuşmadım. Sadece futbol federasyonuna aday olduğu cümlesini gördüm. Rıdvan'a her şey yakışır. Futbolun çok içinden gelmiş, uzun yıllardır futbolun her kademesinde bulunan birisi. PRİM MESELELERİ? Ödül -ceza sistemine inanıyorum. Ama ülkemizde ödülün de cezanın da zaman zaman kontrolünü kaçırıyoruz. Prim meselesi çok tartışılıyor. Futbolcuya prim verilmeli ancak rakamlar makul olmalı. ÖZEL RÖPORTAJ / EMRE BOL
69066f9757f45ee10101ef03309ca2425f830c379165c0df15b9d522d5042fce
Croatia and Switzerland have become the latest nations to reach FIFA World Cup 2018 Russia after eliminating their opponents on Sunday evening. Croatia managed to draw with Greece 0-0 in Piraeus in the second leg match to secure their way into the World Cup, their emphatic first leg victory in Zagreb last Thursday with 4-1 score proved to be more than enough for the Balkan nation. In Basel, Switzerland hung on to their 1-0 first leg advantage with a goalless 0-0 result in the second leg match and punched their ticket for a fourth consecutive World Cup appearance. Belgium, England, France, Germany, Iceland, Poland, Portugal, hosts Russia, Serbia and Spain have already been qualified. Italy and Sweden will clash on Monday for a ticket; the last European nation to join the qualifiers will be decided on Tuesday, when Ireland and Denmark go head-to-head. Europe's preliminary competition offers the highest number of berths at the 2018 FIFA World Cup Russia with 14 in total.
ab5ceaa8d6491cfbe9f9f9eb5a4ce15f32fde606f4e1b102f5d0b8d084fcfc0c
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ı, Londra seyahati sırasında Cenk Tosun ve İlkay Gündoğan ile ziyaret eden Mesut Özil, Almanya'da hedef haline gelmişti. Irkçı söylemlere maruz kalan Türk asıllı Alman futbolcu, bu tavrın son dönemde artması nedeniyle milli takımı bıraktığını açıklamıştı. Yıldız futbolcu dünya basınında geniş yer alırken, Başkan Recep Tayyip Erdoğan da bu konuyla ilgili ilk kez konuştu. Mesut ile önceki gün görüştüğünü belirten Başkan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "Mesut Özil'in bu açıklaması, takındığı tavır tam millidir ve yerlidir." GÖZLERİNDEN ÖPÜYORUM "Her türlü takdirin üzerindedir. Ben gözlerinden öpüyorum. Çünkü, Alman Milli Takımı'na bu denli her şeyini veren ve başarılarında onun da katkısı olan bir gence böyle bir ırkçı yaklaşım, dininden dolayı böyle bir yaklaşım; bunlar kabul edilebilir bir şey değil. Kaldı ki kökeni itibarıyla Türk olan Mesut'la, İlkay'la, Cenk'le Londra'da fotoğraf çektirmeme tahammül edemeyen bu anlayışı, neyle izah edeceksiniz? Bu hazımsızlıktır. Bunu da zaten yerli yerine oturmuş olan siyasetçiler takdir ediyorlar. Onlar da Mesut'un yanında yer aldıklarını ifade ediyorlar." O TABELA DEĞİŞTİ Mesut Özil'in memleketi Zonguldak'ın Devrek İlçesi'nde dün hareketli saatler vardı. Yıldız futbolcunun ismini taşıyan caddede dün bir değişilik yapıldı. Mesut'un cadde tabelasında Alman Milli Takım formalı fotoğrafının yerine Başkan Recep Tayyip Erdoğan ile Londra'da çekilen fotoğrafı konuldu. HÖENESS'E EN SERT YANIT Alman siyasetçi Renate Künast, Mesut Özil'i eleştiren Bayern Münih Kulübü Başkanı Uli Höeness'e ağır ifadelerle yüklendi. Höeness'in geçmişte vergi kaçırma sebebiyle hapis yatmasını hatırlatan Künast, "İşlediği suça rağmen yanaklarını bu kadar şişirip ağız dolusu konuşmamalı" dedi. KENDİLERINDEN UTANMALILAR Futbolda ırkçılığa karşı mücadele yürüten en önemli organizasyonlar arasında yer alan 'Kick it out' Mesut Özil'e destek verdi. Organizasyonun internet sitesinden yapılan açıklamada, "Ona milli takım kariyerini sonlandırma kararını aldırtanlar, kendinden utanmalıdır" ifadeleri kullanıldı. GÜMÜŞDAĞ'DAN UEFA'YA MESAJ Başakşehir Başkanı Göksel Gümüşdağ, Mesut Özil için şu mesajı yayımladı: "Mesut'u sonuna kadar destekliyorum. Irkçılık karşıtı söylemleri ve reklam kampanyaları ile hassasiyetini her fırsatta hissettiren UEFA'nın üzerine düşeni yapacağına olan inancımı korumak istiyorum." DÜNYA ONUN YANINDA Başkan Recep Tayyip Erdoğan ile çektirdiği fotoğraf nedeniyle Almanya'da ırkçı ve ayrımcı saldırıların hedefi olan Mesut Özil'e destek çığ gibi büyüyor. Yıldız futbolcu için yalnızca Türkiye'den değil dünyanın dört bir yanından destek mesajları geliyor. Futbolcu, yönetici, kulüplerin dışında farklı alanlarda birçok ünlü isim Mesut için paylaşımlarda bulunuyor. İşte o mesajlar: Jarome Boateng: Seninle olmak büyük mutluluktu abi. Hector Bellerin: Ülkesi için saha içi ve dışında çok şey yapmış birine böyle saygısızca davranmak gerçeküstü. Bravo Mesut. Bu davranışa karşı göğüs germen harika. Lukas Podolski: Asla unutmayacağımız tarihi bir gece. Daima dünya şampiyonuyuz. (2014 Dünya Kupası zaferini kutladıkları fotoğrafı da paylaştı). Kevin Campbell: Bravo Mesut Özil. Ayrımcılığın dünyada ve futbolda yeri olmamalı. Sen Almanya'nın kupalar kazanmasına yardım ettin ama şimdi sana doğru döndüler. Kim olduğun ve kökeninle gurur duymalısın. Rio Ferdinand: Çok büyük saygı. Arsenal: Bu kadar özel bir kulüp olmamızın nedeni çeşitliliğimiz. Birlikte, herkes için Arsenal. Yeni Malatyaspor: Mesut Özil'in maruz kaldığı muameleyi, tehditleri ve kökeni nedeniyle kendisine gönderilen küçük düşürücü mesajları kınıyor, uluslararası futbol camiasında var olan ırkçılık ve hoşgörüsüzlüğü kabul etmediğimizi belirtmek istiyoruz. Brezilyalı yazar Paulo Coelho: Mesut Özil... Geçmişte ve şimdi ne olduğu hakkında ne söylerlerse söylesinler, daima kazanan sen olacaksın.
1f3d6f0c601bb0d4f30c5ba0e9f198efd44378eeff89d9057f4d7180ea8bf3f4
Alkmaar yenilgisi Güneş'i kızdırdı: “Hazırlık maçlarının skoru önemli değil ama performansınızdan memnun değilim. Herkes iyi idman yapıp her an forma giyecekmiş gibi hazır olmalı” Milli Takım karşılaşmaları için verilen arayı Hollanda temsilcisi AZ Alkmaar ile hazırlık maçı yaparak değerlendiren Beşiktaş'ta teknik direktör Şenol Güneş alınan 4-1 mağlubiyet ve oyuncularının performansından memnun değil. AZ Alkmaar mağlubiyeti sonrası oyuncularıyla görüşen tecrübeli çalıştırıcı, hazırlık maçında skorun önemli olmadığını ancak yine de ortaya konan futboldan ve mücadeleden hoşnut olmadığını dile getirdi. Sezonun ilk yarısının sonuna kadar üç günde bir maça çıkacaklarını, zorlu bir maratonun kendilerini beklediğini belirterek uyaran kurt hoca, "Bu zorlu süreçte takımda sürekli oynamayan futbolculara da büyük görev düşecek. Her an sahada görev alabilirsiniz, bu yüzden daima oynayacak gibi hazır ve formda olmalısınız" dediği öğrenildi. HERKES KENDİNİ ACİLEN TOPARLAMALI Tecrübeli teknik adamın, yapılan provalarla birlikte futbolcularından performanslarını yükseltmelerini istediği ve şu uyarıları yaptığı öğrenildi: "Bu formayı giyen her futbolcu görev verildiğinde hazır olmalı ve sahada gerekeni yapmalı. Gördüğüm kadarıyla bu noktada değilsiniz. Hazırlık maçlarının skorunun bir önemi yoktur ama eksikleri görme adına çok önemlidir. Biz de gördüğümüz bu eksiklerimizi gidermemiz gerekiyor."
fedd90cca5988819c7b43f4ed05ab2fc96957387f9fd0477c2e68e8664a1e989
Trabzonspor'un devre arasında Beşiktaş'tan transfer ettiği Olcay Şahan, uzun yıllar bordo-mavili formayı giyerek kariyerini Trabzonspor'da tamamlamak istediğini söyledi. Trabzonspor Teknik Direktörü Ersun Yanal'ın sisteminin son yıldızı olan Olcay Şahan, bordo-mavili kulübün dergisine röportaj verdi. Trabzonspor'a devre arasında katılarak büyük katkı sağlayan Olcay Şahan, savaşçılığı, doğallığı, futbolu ve oynadığı kolbastıyla bordo-mavili taraftarların gönlünü kısa zamanda kazanmayı başardı. Her duruma pozitif yaklaşabilen, takıma sadece oynadığı futbolla değil; özellikle genç oyunculara saha içinde ve dışında tecrübelerini aktararak ekstra katkı sağlayan başarılı futbolcu, uzun yıllar bordo-mavili formayı giyerek kariyerini Trabzonspor'da noktalamak istediğini açıkladı. "Trabzonspor'a gelmekle doğru bir karar verdim" Olcay Şahan, Trabzonspor'a gelmekle doğru bir karar verdiğini belirterek, "Mutluyum ve çok doğru bir karar verdiğimi düşünüyorum. Gelmeden önce İstanbul sonrası Trabzon'da şehir hayatı anlamında zorlanacağım söylenmişti bana. Ancak geldikten sonra gördüm ki söylenenler tamamen asılsızmış. Hem şehir hem de insanlar mükemmel. İyi ki gelmişim" dedi. "Yeni stadyumda şampiyonluklar yaşayacağını düşünüyorum" Şenol Güneş Spor Kompleksi'nde bulunan Medical Park Arena'da Trabzonspor'un şampiyonluklar yaşayacağını düşündüğünü dile getiren Olcay, "Stadyum açılışları konusunda şanslıyım. Mersin, Antalya ve Beşiktaş'ın stadyum açılışlarında yer aldım. Son olarak da Medical Park Arena'nın açılışında forma giymek nasip oldu. Trabzonspor ülkenin en büyük kulüplerinden bir tanesi. Doğal olarak böyle bir stadyuma ihtiyacı vardı. Şampiyonluk ve büyük başarılar için stadyumun da iyi olması gerekiyor. Beşiktaş yeni stadyumuyla şampiyonluk yaşadı. Trabzonspor'un da yeni stadyumunda şampiyonluklar yaşayacağını düşünüyorum. İnşallah taraftarlarımız oynayacağımız her maçta tribünleri doldururlar ve biz de onlara istedikleri mutluluğu saha içinde yaşatırız" ifadelerini kullandı. "Osmanlıspor maçı öncesi eşim gol atacağımı söyledi" Trabzonspor formasıyla ilk golünü Osmanlıspor'a atan Olcay Şahan, çok mutlu olduğunu belirterek şunları söyledi: "Trabzonspor'a transferim sonrası takım arkadaşlarım iyi başlangıç yaptığımı ve artık gol atmam gerektiğini söylemişlerdi. Ben de onlara şu an takımın iyi olduğunu, işler sıkışınca gol atacağımı ifade ettim. Aramızda böyle bir şakalaşma olmuştu. Türk halkı her şeye çabuk alışıyor. İlk maç gol atıp ardından iki hafta atamasaydım eleştirilirdim. Ancak yavaş yavaş başlarsanız akıllarda kalırsınız. Beşiktaş'ta ilk sezonumda 11 gol attım, ikinci sezonumda 9 gol atınca eleştirildim. Bunları bir kenara bırakırsak Osmanlıspor maçında gol attığım için çok mutlu oldum. Eşim maçtan önce beni arayarak gol atacağımı söyledi. Ankara benim sevdiğim bir şehir. Geçtiğimiz sezon maçlarımızın büyük bölümünü orada oynadığımız için çok golüm var. Benim de içime doğmuştu. Hatta maça çıkarken rakip takımdan Aykut'a da bu maç gol atacağımı söyledim. Sonrasında da çok güzel bir gol attım. Maç bitiminde taraftarlarımızla galibiyeti kutlamak ayrı bir keyif verdi." "Takım olarak çok doğru yoldayız" Olcay, takım olarak çok doğru yolda olduklarını ifade ederek, "Trabzonspor camiası büyük başarıları hak ediyor. Takım olarak çok doğru bir yoldayız. İnanıyorum gelecek sezon hedefimize ulaşma anlamında çok büyük bir adım atmış olacağız" diye konuştu. "Ersun Hoca genç oyunculara ağabeylik yapmamı istedi" Trabzonspor Teknik Direktörü Ersun Yanal'ın hem saha içinde hem sahada dışında kendisinden beklentileriyle ilgili olarak ise Olcay, "Ben bu takımın en tecrübeli oyuncularından bir tanesiyim. Beşiktaş'ta geçmiş dönemde çok yetenekli genç oyuncular olmasına rağmen özellikle derbi maçlarında bir başarısızlık oluyordu. Bu genelde tecrübe eksikliğine bağlanıyordu. Aynı durum burada da var. Çok yetenekli ve milli takıma uzun yıllar hizmet edecek oyunculara sahibiz. Okay, Yusuf Yazıcı, Yusuf Erdoğan gibi gençler var. Üst düzey oyunculara sahibiz. Yabancı oyuncularımızın da geneli genç. Bunların hepsinin tecrübeye ihtiyacı var. Ersun Hoca benden genç oyunculara hem saha içinde hem de saha dışında ağabeylik yapmamı istedi. Ben de bu konuda elimden geleni yapıyorum. Sürekli genç oyuncularla görüşüyorum. Milli takımda Avrupa Şampiyonası'nda, Avrupa ve Şampiyonlar Ligi'nde oynadım, şampiyonluk yaşadım. Gençler tecrübemin farkında olduğu için söylediğim sözler etkili oluyor. Sezonun ilk yarısındaki Castillo ile şimdiki Castillo arasında çok fark var. Şimdi bunu diğer gençlere yansıtmamız lazım. Bu takım 4-5 tecrübeli oyuncuyla birlikte çok başarılı sonuçlara imza atacaktır. Ben de bu takımın bir parçası olduğum için kendimle gurur duyuyorum. Takımda büyük bir potansiyel var ve sadece taraftarımızın biraz sabırlı olması gerekiyor" açıklamasını yaptı. "Taraftarlarla aramda bir bağ var" Tribünlerle arasında bir bağ olduğunu söyleyen 29 yaşındaki futbolcu, "Bir takım kazanırsa taraftarıyla arası iyi olur, kaybederse de kötü. Benim inancıma göre oyuncular sahada sonuna kadar mücadele ederse taraftarlar bunu görür. Kaybetse bile kızmaz. Sezonun ikinci yarısında bu mantaliteyle hareket ettiğimizi düşünüyorum. Ben sahada elimden geleni yapıyorum. Asla haksızlığa gelemiyorum. Kaybetmeyi sevmiyorum. Saha dışında gülmeyi seven bir insanım ancak saha içine girince çok ciddi olurum. Çünkü sahada bir ciddiyet içinde savaşmamız ve kazanmamız gerekiyor. Taraftarlarla aramda bir bağ var. Sahadayken onları duyuyorum. Taraftarların beni davet etmesinden dolayı çok mutlu oldum. Taraftar olmadan futbol olmaz. Her zaman onlarla adlandıramadığım bir ilişki kuruyorum. Belki bende kendilerini görüyorlar. Ben doğal bir insanım. İçim dışım aynı. Futbolda her zaman pozitifim. Başarımın sırrı doğallık bence" şeklinde konuştu. "Ersun Hoca transferde nokta atışlar yaptı" Başarılı futbolcu takımdaki değişimle ilgili olarak ise, "Ersun Hoca özellikle transferde nokta atışları yaptı diyebilirim. Olgun ve coşkulu oynayan bir takım haline geldik. Ancak çok iyi futbol oynamıyoruz. An itibarıyla normal düzeydeyiz. Ancak çok daha iyi bir noktaya geleceğimizi düşünüyorum. Bir futbol kulübünde ne kadar büyük bir rekabet ortamı varsa başarı da o derece büyük olur. Eğer bu olmazsa oyuncuda düşüş olur. Kısaca başarı için rekabet şart diye düşünüyorum" dedi. "Amacım burada tarih yazmak" Trabzon'da mutlu olduğunu belirten Olcay, "Şu an mutlu olduğum yerdeyim. Bu sebeple futbolu Trabzonspor'da bırakmak istiyorum. Amacım burada tarih yazmak. Daha sonra teknik adamlık yapmak istiyorum" diyerek sözlerini tamamladı.
1cbee10981693bc7f0c16ca68a23b6ff3a0746939721f42c238556964d1db424
Galatasaray Teknik Direktörü Jan Olde Riekerink , 6-0 kazandıkları karşılaşmadan dolayı takımını tebrik ederken, "Takımımla gurur duyduğumu söyleyebilirim. Karabük mağlubiyetinden sonra böyle bir hırs olacağını biliyordum. Özellikle ilk yarıdaki performanstan dolayı takımımı tebrik ediyorum. Bakıldığı zaman kadromuzda sakatlıktan dönen arkadaşlarımız var. Bu da bize daha fazla opsiyon sunuyor. Bu da sahaya yansıdı. Her zaman söylediğimiz, Galatasaray'ın bu şekilde oynaması gerektiğiydi. Bugün pas yapan, top tutan, geçişlerde çok iyi, önde basan bir Galatasaray vardı sahada. Beşiktaş maçından önce 3 tane maçımız vardı. Bu 3 maçtan ilk ayağını bugün oynadık. Bu maçı kazandığımız için mutluyuz. Önümüzde Başakşehir ile oynayacağımız önemli bir kupa maçı var. Yarından itibaren bu maça hazırlanmamız gerekiyor" diye konuştu.Kaybettiği zaman eleştirilip, kazandığı zaman da kahraman ilan edilmesi konusunda düşünceleri sorulan Galatasaray Teknik Direktörü Riekerink, "Geçmişten buna alışığım. Porto ve Ajax'ta çalıştım. Bu gibi takımlarda beklentiler her zaman yüksek olur. Galatasaray'da çalışıyorsanız, bu büyük beklentilere cevap vermeniz gerekiyor. İşin doğası bu. Son 9 maçımızda 6 galibiyet, 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet aldık. İstatistiklerimiz kötü değil. Ama her maçı kazanmak zorundasınız. Bazı maçlarda istediğiniz sonuçları alamıyorsunuz ancak işin kanunu bu. Büyük takım çalıştırıyorsanız, beklenti her zaman galibiyet yönündedir. İngiltere'de Liverpool 2 mağlubiyet aldı, kupadan elendi ve hoca eleştirilmeye başlandı. Her zaman söylediğim bir şey var. Ben bu kulüpte çalışmayı çok seviyorum. Galatasaray'da çalıştığım için, bu oyuncu grubuyla çalıştığım için mutluyum. Sizin hoca olarak göreviniz kafanızdaki mantaliteyi takıma aktarmaktır. Oyuncular da, ben ne dersem bunu yapmaya çalışıyor. Bu oyuncu grubuyla çalıştığım için mutluyum" ifadesini kullandı.Deplasman maçlarında hırslı olmadıkları konusuna katılmayan Hollandalı çalıştırıcı, "Son oynadığımız deplasman maçlarına bakalım. Karabük'le başlayalım. Maçtan önce bazı odaklandığımız noktalar vardı. Bunun üzerine gittik ve başarılı hamleler de yaptık. Karabük'te iyi oynadığımızı düşünüyorum. Ancak bazı ufak hatalar vardı. Konyaspor maçında kazandık ve bu maçta iyi bir performans gösteren Galatasaray vardı. Deplasmanda hırslı olmadığımız konusuna katılmıyorum" dedi.Her teknik direktörün Podolski gibi bir isimle çalışmak isteyeceğini ifade eden Riekerink, "Bakıldığı zaman hep söylediğimiz bir şey var; kış döneminde doğru oyuncu transferi yapmak kolay değil. Podolski bir dünya şampiyonu. Bize çok katkısı olan bir oyuncu. Alman Milli Takımı'yla 129 maça çıkmış bir oyuncu. Bize katkıları ortada. Tabii ki bir hoca olarak böle bir oyuncuyu takımda görmek istersiniz. Ancak şu anda kalıp kalmayacağıyla ilgili olarak yüzde 100 bir şey diyemiyorum. Şu anda oyuncu gitmeden bir forvet transferi yapmak akılcı değil. Çin ve Japonya'da transfer Şubat ayının sonuna kadar devam ediyor. İlerleyen günlerde neler olacağını bekleyip göreceğiz" diyerek sözlerini noktaladı.
102b002d3544ba54b9815a5247db13d7e5ef25ac901dfb513230fcc5cd68c19f
Eleven Russian athletes have been banned for life due to doping offenses during the 2014 Sochi Winter Olympics in Russia, the International Olympic Committee (IOC) said Friday. In a statement, the IOC said that among the sanctioned athletes are speed skaters Ivan Skobrev and Artem Kuznetcov, lugers Tatyana Ivanova and Albert Demchenko -- silver medalists in Sochi 2004 -- cross-country skiers Nikita Kryukov, Alexander Bessmertnykh, and Natalia Matveeva, bobsledders Liudmila Udobkina and Maxim Belugin, and ice hockey players Tatiana Burina and Anna Shchukina. The IOC said that the number of athletes whose doping samples were investigated had risen to 46. "All 46 of them have been handled, of which three have been filed. As some investigations are still ongoing, it cannot be excluded that there might be new elements that would justify opening further new cases and holding more hearings," said the statement. Earlier this month, Russia was banned from next year's Winter Olympics in South Korea over state-sponsored doping. The International Olympic Committee (IOC) barred athletes from competing under the Russian flag in PyeongChang, although those with a clean record of drug-testing will be able to compete as neutrals.
a9a8185684de52b7def4e02068424e0aa65cb35b7cd5710517dd47bc5fc0487a
Bir önceki olağan genel kurulda Trabzonspor Başkan adayı olan iş adamı Celil Hekimoğlu, son günlerde tartışma konusu olan olağanüstü kongrenin yapılmasının gereksiz olduğunu söyledi. İş adamı Celil Hekimoğlu, kamuoyunda kendisiyle ilgili oluşan gündeme yönelik ve Trabzonspor'da son günlerde tartışma konusu olan olağanüstü kongre söylemleri hakkında açıklamalarda bulundu. Hekimoğlu, "Son günlerde kamuoyunda siyasete gireceğim ya da TTSO seçimlerinde aday olacağım şeklinde haberler yapılmaktadır. Öncelikle şunu söylemek gerekirse her iki konuyla ilgili olarak da zaman zaman tekliflerle karşılaştığım doğrudur. Ancak siyasete girmeyi ve TTSO seçimlerinde aday olmayı da kesinlikle düşünmüyorum. Bu anlamda teveccüh gösteren herkese de teşekkürlerimi sunuyorum" dedi. Hekimoğlu, Trabzonspor'un mevcut gündemine yönelik olarak ise şu an için olağanüstü kongre yapılmasının gereksiz olduğunu vurguladı. "Aday olmayacağım" Kulübün olağan kongrelerle yoluna devam etmesinin önemli olduğunu belirten Hekimoğlu, yönetimin böyle bir karar alması halinde olağanüstü genel kurulda aday olmayacağını kaydetti. Celil Hekimoğlu, "Yönetimler elbette olağanüstü koşullar oluşması ve yola devam edilemeyeceğinin görüldüğü durumlarda olağanüstü kongre kararı alabilirler. Ancak şu anda Trabzonspor'da böyle bir durum söz konusu değildir. Sezonun ikinci yarısında yaşanan çıkış, geleceğe yönelik planlamalar ve yönetim, teknik heyet, futbolcular ve taraftar birlikteliği ortadayken camianın enerjisinin kongre tartışmalarıyla tüketilmesi 50. yıl hedefine olumsuz yansıyabilir. Bu nedenle Trabzonspor'la ilgili hedeflerimizi her birimizin olağan kongre dönemlerine ertelemesi daha doğru olacaktır. Böylelikle görev alan arkadaşlarımıza da rahat çalışma imkanı vermiş oluruz" diye konuştu.
2e828fc56b8fd8fc9ea5d0152829a774e3fa9830d0be97b5e22ead2c143888fe
Doğru noktaya gelebilmeleri için zaman ihtiyaçları olduğunu ifade eden Valbuena, "Şu an hazırlık dönemi içindeyiz. Hazırlıklarımızı yapıyoruz. Yeni sezona en iyi şekilde hazır olabilmek için gerçekten çok çalışıyoruz. Fiziksel durumumuzu yukarıya çıkarmaya çalışıyoruz. Tabi ki zamana ihtiyacımız var ve bu zamanı en iyi şekilde değerlendirme gayreti içindeyiz. Yeni bir hocamız var ve kendi fikirlerini bize aktarmaya gayret gösteriyor. Şu anda onun bizden isteklerine saygı duyarak yola çıktık. Doğru noktaya gelebilmek için çok daha zamana ihtiyacımız var" dedi. "HERKESİN MUTLU OLACAĞI BİR FENERBAHÇE İÇİN GAYRET EDECEĞİZ" Cocu'nun kendine has bir çalışma tarzı olduğunu belirten Valbuena, "Hocamız şu ana kadar bizimle genel konuşmalar yaptı. Teknik direktörümüz geçen sezon neler eksikti bunu gayet iyi şekilde görecektir. Kendi fikirleri var, kendi çalışma tarzı var. Bundan sonraki dönemde bizimle bire bir görüşmeler de yapacak. Benimle de mutlaka görüşecektir. 15 günde gördüğüm kendisini oyuncularını tamamen adayan bir teknik direktörümüz var şu anda. Bana göre futbolcu grubu için bu son derece önemli bir durumdur. Herkesin mutlu olacağı bir Fenerbahçe için gayret edeceğiz" şeklinde konuştu. "GEÇTİĞİMİZ SEZON ÇOK FAZLA HATA YAPTIK" Sezona başlarken hedefimiz kesinlikle ligi ikinci bitirmek değildi ama bu şekilde noktalandı. Bu kulübün hedefi her zaman şampiyonluktur. Şampiyon olmak istiyorsanız da şampiyonluğun gereklerini yerine getirmek zorundasınız. Bana göre biz şampiyon olmak için gerekenleri yapmadık. Geçtiğimiz sezon çok fazla hata yaptık. Çok fazla eksik şey vardı. Yapmamız gereken ama yapmadığımız çok şey vardı. Bunları düzeltmeye çalışıyoruz şimdi. Yeni hocamız var kendi fikirleri var. Geçtiğimiz sezon yapmadığımız şu an çok yaptığımız çok şey var yeni teknik direktörümüzle. Eksiklerimizi kapatıyoruz. Çok daha iyi olacağımıza inanıyorum bu sezon. Çok iyi bir sezon geçireceğimize inanıyorum. Takım halinde de umarım mutlu bir sezon geçiririz. Gerek ligde gerekse Avrupa'da başarılı olmak istiyoruz. Kesinlikle Şampiyonlar Liginde olmalıyız. Çünkü, Şampiyonlar Ligi de bizim için çok önemli bir hedef. Fenerbahçe'deki herkes için çok önemli bir hedef Şampiyonlar Ligi. Umarım sezona orada olarak başlarız" ifadelerini kullandı.
6d73f0c54c145a9d3a11562d416a92a4abb76dd0f0a6b4d424a88e58f6c0deda
Bayramlık Eski futbolcuları ve teknik adamları hatırlıyorum. Ucuz ama şık gömlekler giyerlerdi bayramlarda. Oturdukları mahallenin en yakınındaki kahvede herkesle bayramlaşırlardı. Tebrik kartı atarlardı elleriyle yazılmış. Şimdi edepsizliğe zarf atanlarda göremediğimiz zarafete mahsuben onlara "adam" diyoruz hala! Ölenlere rahmet diliyoruz, kalanların bayramını kutluyoruz. Ama yumurta topuklu ayakkabılarıyla milyon dolarları cebe indiren kabadayılara ne uzatacak elimiz var, ne bayramlık dileğimiz! Çünkü onlar hayatlarında paradan başka hiçbir şeyi sevmediler. Merak etmesinler bir gün onlara da adres gösterecek hayat! *** Futbolcu sosyetesi bayramı yatlarda ve pahalı koylarda geçiriyor! Deniz güzel, güneş güzel, hayatw güzel. Ama yine de bunlara yetmiyor! Hayırsever insanların parasını ödeyip yoksul insanlar için fırınlara astırdığı ekmeklerden söz etmenin alemi değil. Onların bayram gününde keyiflerinden feragat ettiği nerde görülmüş ki! *** Ozan Tufan'ı Benfica istiyormuş da, 10 milyon euro veriyormuş! Yalancıların mumları bu ülkede öyle güzel yakılıyor ki! Sönene kadar istemediğiniz kadar tezgahtarlık! Dünyada bizdeki yöneticilerden daha büyük enayiler olduğunu mu zannediyorsunuz yoksa? Menajerliğin bit yeniği bile gazetelerde forma giyerken! *** Başakşehirli Cengiz Ünder'e Avrupa kulüplerinden teklif yağıyor. Cengiz Ünder ambalaj ürünü değil, iliklerine kadar futbolcu. Onu izlerken melekler bile seyre dalarken, Avrupa kulüpleri gelecek yıl 3 katını verseler alamayacakları bir star için elbette acele edecek. Bayram münasebetiyle bu transfer eylemine ara vereceklerini zannetmeyin! *** Transferde milyon eurolar verilerek satın alınan yabancıların, şimdi elden çıkarılma seanslarını izliyorum. Bir yöneticilik gururu! Onlarınki de ülke ve kulüp ekonomisini çarçur etmenin bayramı! Ne de olsa vergilerini biz ödüyoruz! *** Konyaspor'da göreve başlayan Mustafa Reşit Akçay, Konyaspor'un eski teknik direktörü Aykut Kocaman'a teşekkür etti. Böyle adamların bayramı kutlanır. Gidenin arkasından demediğini bırakmayanların değil! *** Oğuzhan Yakup da Avrupa'ya gitmek istiyormuş! Çağırılmadan gidenlerin, Avrupa sokaklarında sadece tur organizasyonlarına katıldığını bilenlerdeniz. Şampiyonluktan sonra fiyat artırma politikasının yan ürünü olan bu tip çıkışların öznesi bellidir. Her futbolcunun vicdan muhasebesinde takım aşkı sadece "masraf" olarak gösterilir! *** "Deliye her gün bayram" diyorlar. Araştırmalar sürüyor. Ama vergi ödemeyen, eleştiri kabul etmeyen, emek hırsızlığı yapan ve herkesin gördüğünü bile yemin billah inkar edecek kadar küçülen futbolculara, bu ülkede her Allah'ın günü bayram! İspatlanmıştır.
d5fd9e4137019ddd32235e84c791e356b81a2428162e294764571fbe23be123a
Yeşil-beyazlı kulüpte Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu 'nun geleceğine ilişkin dün Özlüce Tesisleri'nde yapılan toplantıda deneyimli çalıştırıcıyla sezon sonuna kadar devam etme kararı alınmıştı. Kulüp Başkanı Ali Ay ile Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu, bugün Özlüce Tesisleri'nde basın mensupları ile bir araya geldi.Ligin ilk yarısındaki performanslarını değerlendiren Bursaspor Başkanı Ali Ay, "Basınla sosyal medyayla iyi ilişkiler kurma uğraşında oldum. Taraftarlarımızı çok seviyorum. İlk yarıyı geçirdik, 7-8 tane sakatlığımız var. Benim kanımca Serdar'ın sakatlığı çok etkiledi. İlk yarıyı bitirdik, 27 puandayız. Bunu çoğu kişi tahmin etmemişti. Mütevazi bir kadro kurduk. Kulübü nasıl devraldığımızı biliyorsunuz. Mali tablonun yanı sıra sportif başarıyla da uğraştık. Talihsiz bir olay oldu Gençlerbirliği maçında. Hedefimiz 30 puandı ama olmadı. Daha ilk yarı bitmedi aslında bir maçımız daha var. Talihsiz olaydan sonra hocamız doğal olarak bir nevi istifa için sözlü olarak başvurdu. Hepiniz görmüşsünüzdür ben istikrardan yanayım. Çok güzel birlikteliğimiz oluştu. Hocamız da çok başarılı. Ben kabul etmedim o da devam etme kararı aldı. Sezon sonunda da görüşeceğiz. Başarılı olursak ben hocamla devam etmek istiyorum" dedi.Taraftarlar ile Hamza Hamzaoğlu arasında yaşanan sorunlara ilişkin sorulara ise Başkan Ay, "Ya hoca kendini anlatamadı ya taraftar anlamadı. Hocamız eski takımıyla ilgili konuşmak istemezken, siz soru sorunca cevap vermek zorunda kaldı. Söylediklerinden 3-4 cümle alındı, farklı yere çekildi. Burada yanlış algılama oldu. Antep maçında haksız penaltı verildi, Beşiktaş maçında kırmızı verilmedi, haksız penaltı verildi. Gençlerbirliği maçında da ofsayttan gol atıldı. En az 5 puan daha eklense çok farklı olurdu" diye konuştu.Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu ve yönetim kurulu ile pes etmek istemediklerini ifade eden Başkan Ali Ay, "Pes etmek yok. Hocamla da konuştuk. Kalbimiz doğru yaptığımızı söylüyorsa inşallah sonuna kadar gideceğiz. Ben bu işi yapacağıma emin olmadığım zaman buraya kadar derim ve çekip giderim. Ben de ego yok" şeklinde konuştu.'Bu tür toplantıları zaman zaman yapmamız gerekiyordu' diyen Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu ise, "Bu da bizim eksiğimiz. Sorun olabilecek bir şey yok ama sürekli bir sorun varmış gibi bir algının içinde mücadele vermek zorunda kaldık. Bundan dolayı da hepinizden özür diliyorum. Kendimizi çok fazla anlatamadık. Bunun bir ihtiyaç olduğunu hissettik. Transferle ilgili isimlere cevap veremeyiz. Hedeflerimizi daha net şekilde ortaya koyalım istiyoruz. Şartlarımız gerçeklerimiz ortada. Buna göre hareket edelim dedik. Geldiğimizden beri Bursaspor'un daha iyi duruma gelmesi için mücadele veriyoruz. Herkes Bursaspor'un daha iyi olması için çaba içinde. Gerçeklerden bazen uzaklaşıyoruz. Beklentilerimiz gerçeklerden uzaklaşıyor. En küçük olumsuzlukta da kıyametleri koparıyoruz. Bu da birbirimizle yakınlaşmamızı zorlaştırıyor" dedi.Göreve geldikleri günden bu yana bazı sıkıntılar yaşadıklarını dile getiren Hamzaoğlu, "Geldiğimizden beri de bunların bu şekilde devam etmesi beni üzüyor. Başarılı olabiliriz, başarısız da olabiliriz ama şu anda 5. sıradayız ve bunun mutluluğunu kimse yaşayamıyor. Kulübü mali ve sportif açıdan değerlendiririz. Bunlarda başarı var ama sürekli bir şeyler ortaya koyup, mutsuz oluyoruz. Niye mutlu olmak için bu sebepleri ortaya çıkarmıyoruz? Gençlerbirliği maçında tepkilerin olmasına üzüldük. Biz de beklentimize karşılık alamadığımız için üzüntülüyüz. Farklı şeyler ortaya çıkınca insan tepki koyuyor. Bu mücadeleye engel olmaya çalışanları görmek üzüyor. 'Ben gideyim herkes rahatlasın, Bursaspor daha güzel günler yaşasın' dedim. Yönetim kurulumuza sundum. Taraftarlarımızı mutsuz etmeye gelmedim. Coşkulu taraftarımız için geldim. Hedeflerimizin hepsini yakalamadık ama doğru yoldayız. Her gün daha iyiye gidiyoruz, gelişiyoruz. Maçın üzüntüsüyle kırgınlıkla böyle bir düşünce geçti aklımdan. Ertesi gün sözlü olarak söyledim. İsterseniz yazılı olarak da veririm dedim. 'Ben size bu kolaylığı sağlarım' dedi. Kendileri de 'Doğru yoldayız, birlikte devam etmek istiyoruz' dediler. Bu bütün dinamiklerin kol kola yürümesiyle olur. Başarı için bunu sağlamamız lazım. Eksik kaldığımız tarafı tamamlayıp, daha sık bir arada olmamız gerekecek" dedi.'Sözleşmede 1 yıl görünüyor ama bizim hedeflerimiz daha uzun yıllar' diyen Hamzaoğlu, "İstikrar gerekiyorsa uzun yıllar çalışmak gerekiyor. Ben aslında hep 1 yıl yapalım dedim. Bazen kontratlar bağlayıcı oluyor. Bu tür çalışan bir insan değilim. Benim gitmem için bunu ima etmeniz yeterli diye söylüyorum her zaman. Sezon sonunda tekrar oturup, konuşacağız diye konuştuk. Bir taraf memnun olmadığı zaman uzatmanın anlamı yok" diye konuştu.Transfer için de çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Hamzaoğlu, "Zaman zaman da oturup ekibimizin seçtikleri oyuncularla ilgili değerlendirmelerde bulunuyoruz. Henüz net bir karar vermiş değiliz. Bazı görüşmelerimiz de var ama şu anda söylemek istiyoruz. Serdar'ın sakatlığı sebebiyle o bölgede eksiğimiz var. O bölgeye transfer olacak. Birkaç mevkiye de bakacağız. Bunları yaparken de gerçeği göz ardı etmeyeceğiz. Şu anda birbirini seven, iyi uyum yakalamış bir ekibe sahibiz. Biz de takım olmanın başarıyı getirdiğini bilen insanlarız. Uyuma katkı sağlayacak arkadaşları kadromuza katacağız" açıklamasını yaptı.Sezon başında yeni bir takım olduklarını ifade eden deneyimli çalıştırıcı, "10 transfer yaptık. 'Her geçen hafta daha iyi olacağız" dedik. Çok erken yaşadığımız sıkıntılar oldu. Kronik sakatlıklar olmaya başladı. Emre'nin Şamil'in sakatlıkları Bilal'den faydalanamamamız, Sivok'un, Serdar'ın sakatlığı sebebiyle bu değişimleri de yaşadık. Bunları dile getirmediğimiz için her şey yolunda gitmiş de biz başarısız olmuş gibi bir algı var. İyi oyunu geliştirmeye çalıştık ve başarılı olduk. Takım olmak 3-5 ayda olacak iş değil. Bu sene bizim geçiş yılımız. Gençlerimizi kazanmaya çalışırken, tecrübeli oyuncularla da onlara katkı sağlamaya çalıştık. Biz bu ahengi yaşadık ama çok yansıtamadık. Belki şikayetçi olmamız lazımdı sakatlıklar sebebiyle. Hiçbir bahane başarının yerini tutmaz. 27 kişilik kadromuz varsa 27 kişiyle yapmamız gerekiyor. Olmayanla ağlayacak durumda değilim. En genç oyuncuyu en önemli maçta da koyarım. Bugün 27 puanla 5. sıradayız. Bizim amacımız puanımızı yükseltebilmek. Teknik anlamda bunu amaçlıyoruz. Taraftarımızla sorunumuz olması mümkün değil. Onlar da daha iyi olmasını istiyor, daha iyi isimler görmek istiyor ama hayalle hareket edemeyiz. Başarısız olduğumuzu hissettiğimiz anda durmayız. Birbirimizi daha iyi anlayalım" diye konuştu.Gençlerbirliği maçının ardından yaptığı, "Geçen yıllardan alacaklarım vardı ama bunu sorun etmedim" şeklindeki açıklamasının hatırlatılması üzerine deneyimli teknik adam, "İnsanlar eleştiriyorlar ama bizim Bursaspor için nasıl fedakarlıklarla emek verdiğimizi anlamaları için söyledim. Bizim derdimiz para değil. 3 ay da 5 ay da bekleriz. Yeter ki Bursaspor başarılı olsun. Bugün dışarıdan beni gören insanlar hocam bırakmayın diyorlar" şeklinde konuştu.
b36a0679f15a30f4ceb2e6957571c0b2d2568c4c5af610bed2e388aee9b6bb3e
Kaybetmek için çalıştı! G.Saray maç boyunca kaybetmek için her şeyi yaptı. Sivas da şuursuzca oynadı. 9 dakika uzatma var maçta. Demek ki kaliteli bir oyun yok Haftanın en faydalı golü Negredo'nun attığı gol oldu... En azından Bursa gibi önemli bir deplasmanda 1 puanı getirdi Beşiktaş'a... Başakşehir ile Galatasaray'ın önüne tepside puan geldi. Beşiktaş ve Fenerbahçe ile puan farkını artıracaklardı ama saat 18.00 itibariyle en şanslı takım haline gelen Galatasaray da o puanları alamadı. Galatasaray maç boyunca kaybetmek için her şeyi yaptı. Sivas da şuursuzca oynayıp, son 15 dakika kazanamamak için her şeyi yaptı. 9 dakika uzatma var maçta. Demek ki kaliteli bir oyun yok. Türkiye'de gördüğüm en güzel zemin derken, Muslera'nın önünde top sekti ve Fenerbahçe'nin yediği gollerden birini yediler. Sevmediğim bir şey ama dilimde tüy bitti, Muslera gibi önemli bir kaleci sabah- akşam aynı golü yiyip tedbirini almıyorsa diyecek bir şey yok. Birçok teknik adamla çalıştı, belli ki bu kaleci çıkmıyor. Rakip topa vurup direğin dibine giderse topu kimse çıkaramaz. G.Saray olduğu yerde kaldı 2-0 sonrası top direğin dibinden yine gitti. Geri pas hızlı geldi, bir de sekti hatta kaçırabilirsin de bunlar oyunda var ama sahaya çıkışa bakınca ben doğru bir takım olduğunu düşünmüyorum. 4 stoper benim ölçümde; Donk, Denayer, Maicon ve Tolga. İlk kez oynayan bir sol bekin (Nagatomo) var. Samet Aybaba Sivas'ı gömmüş. Gömünce Galatasaray olduğu yerde kaldı. Ben devrede Terim'in hamle yapmasını bekliyordum ama o 2-0'dan sonra yaptı. Sivas da yaslandıkça yaslandı. 2-2 olabilir miydi? Olabilirdi ama çok önemli bir haftada önemli bir fırsatı kaçırdı. Gördüğü halde devrede iki oyuncu ile birlikte formatı da değiştirmesi gerekiyordu. Yaptıktan sonra yetişemediler. Terim'in bu maçta Selçuk'a ihtiyacı vardı. Hakemi beğenmedim. Kartlarda da sıkıntı vardı. Bir de çok konuşuyor. Zaten uzatmanın 1.5 dakikası kendi konuşmaları. Vermediysen vermedin açıklama yapmana gerek yok, devam et gitsin. 14'te 14 çok zor Türkiye Ligi'nde her şey kaosa girdi. Başakşehir dramatik bir şekilde beraberlik golü yedi. Zaten kötü de oynadılar. Buna rağmen takipçisine bir puan daha fark attı. Şenol Güneş üzüntülü. Aykut Kocaman üzüntülü... Bu ligde 14'te 14 çok zor. Ama potansiyeli olan takım Beşiktaş. Ama onlar da geçen seneki sıkılıkta değiller.
705b14a98e4e45b5ea8b1320479a2a94845194dbbaae541f127cac4787bd7dac
Süper Lig'in 12. haftasında cumartesi günü sahasında Göztepe ile karşılaşacak olan yeşil-beyazlı ekipte, hazırlıklar sürüyor. Öğle saatlerinde Özlüce Tesisleri'nde yapılan antrenman öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bursaspor Teknik Direktörü Paul Le Guen , "Milli takım araları her zaman özel oluyor bu tarz durumlarda. Tam takım olarak çalışamıyorsunuz ister istemez. Bu anlamda baktığınızda da Göztepe maçından önce bu 1-2 antrenman çok daha fazla önemli. Oyuncularımız geri dönmüş oluyorlar. Bizim de onlarla taktiksel temelimizi hatırlamak için yapacağımız antrenmanlar önem kazanıyor" şeklinde konuştu.Sakatlığı bulunan Mikel Agu ve kart cezalısı Titi'nin forma giyemeyeceğinin hatırlatılması üzerine ise Fransız teknik adam, "Yerine oynayacak oyunculara güveniyorum. İkisi de bizim için çok büyük eksiklik. Bunu kabullenmemiz gerekiyor. İlk 11'imizin düzenli oynayan oyuncuları. Bununla birlikte yerine gelecek oyunculara da tamamen güveniyorum" diye konuştu.Taraftarların desteğinin kendileri için çok önemli olduğunu belirten deneyimli çalıştırıcı, "Antalyaspor karşılaşması bizim için çok önemliydi. Taraftarımız o karşılaşma için destekleriyle karar verici bir mekanizma haline gelmişti. Milli takımlardan dönüşlerde oyuncuların konsantrasyonunu sağlayabilmeleri açısından çok büyük önem arz ediyor. Oyuncularımızın konsantrasyonu, kendilerini maça vermeleri adına çok fazla şey yapıyoruz. Taraftarlarımızın varlığı ve desteği oyuncuların bu dönüşlerini daha yumuşak bir geçiş yapabilmesi açısından hayati önem taşıyor" dedi.Eksiklerin olması sebebiyle sistem değişikliğine gidip gitmeyeceğinin sorulması üzerine Le Guen, "Sistem değişikliği bizim kafamızda her zaman var. Her zaman göz önünde bulundurduğum faktörlerden biri ama bunun kararını kameraların önünde, basın mensuplarının karşısında almayacağım ya da bu kararı maçtan önce açıklamayacağım. Siz de taktiği maçın hemen öncesinde göreceksiniz" cevabını verdi.
e0af78d426933b5c38b5d8698f1e0ec9fdbc3f107ff897ce5277bd4fc6e667a7
ELAZIĞ'da, dün gece Elazığspor'un sahipsizliğine dikkat çekmek için düzenlenen yürüyüşte havai fişek kullanılması, polis ile taraftarlar arasında gerginliğe yol açtı. Elazığspor Efsaneler taraftar grubu başkanı Serkan Çayır, "Elazığspor olarak her sene aynı senaryoyu izliyoruz. Sahipsizlik, ilgisizlik yine hat safhada" dedi. ?Elazığspor taraftarları, takımın yaşadığı sıkıntılara dikkat çekmek amacıyla dün gece Öğretmenevi önünde toplanarak 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'na yürüdü. Yürüyüş sırasında takımın sahipsizliğine dair slogan atan taraftarlardan bazılarının maytap patlatıp, havai fişek kullanması nedeniyle polis ekipleri ile taraftarlar arasında gerginlik yaşandı. Gerginlik sonrası çevik kuvvet ekiplerinin aldığı önlemler çerçevesinde yürüyüş tamamlandı. Elazığspor Efsaneler taraftar grubu başkanı Serkan Çayır, "Elazığspor olarak her sene aynı senaryoyu izliyoruz. Sahipsizlik, ilgisizlik yine hat safhada. Elazığ'da ve il dışında yaşayan zengin, Elazığspor'u alacak iş adamlarımız varken, maalesef onlar da sessiz kalıyor. Elazığspor için çırpınan, mücadele eden sadece Elazığspor taraftarıdır. Her yıl aynı sıkıntıları yaşamaktan bıktık" diye konuştu.
0ad5220637dd1a57a1a5ab8e1a387047dc37685c1d7eff6570dc7b78899b9942
This is Kadıköy! Dick Advocaat'ın Emenike ya da Van Persie'yi değil Sow'u tercih etmesinin en önemli sebebi takım savunmasına yapacağı katkıydı. Zaten maçın başından sonuna kadar neredeyse her Fenerbahçeli oyuncu "kendi işinden" önce kaleyi savundu. ManU gibi tempo yapabilen bir takıma karşı saldırgan oynamak intihar olurdu. Topu rakibe verip, 2. bölgede yüksek şiddetli pres yapan sarı-lacivertliler, akıllı oyunu sayesinde kendisinden daha yüksek kalibreli bir takımı mağlup etmeyi başardı. Dikine ve rakiple temaslı oynayan Volkan Şen bile savunma oyuncusu gibiydi! OYUN İSTİKRARI ŞART İlk maçta sahada olmayan Lens'in varlığının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha görme fırsatı bulduk. Topla oynama oranlarına baktığımız zaman ezici bir ManU üstünlüğü göze çarpıyor. Oysa topu rakibe vererek hata yapmalarını beklemek Advocaat'ın planıydı. Fenerbahçe iyi değil akıllı oynayan taraftı. Bu sezon ilk kez taraftar desteğini gördük. Meşhur, "This is Kadıköy" söylemini İngilizlere hissettirdiler. Taraftarın nasıl itici bir güç olduğunu umarım yönetim de anlamıştır. Artık kırgınlıklar, küslükler, yasaklar bitsin. Maçın ikinci yarısında artık sadece savunan değil rakip kalede gol arayan bir Fenerbahçe vardı sahada... Emenike biraz akıllı ve egoist olmasa tabelada tarihi bir skor yazması işten bile değildi. Tekrar Lens'e dönelim, Fenerbahçe Yönetimi yemesin içmesin, başka bir transfer de yapmasın, Lens'in bonservisini alsın. Son yıllarda takıma bu kadar katkı veren ikinci bir oyuncu hatırlamıyorum. Bu galibiyetle gurupta kağıtlar yeniden karılacak. Fenerbahçe teknik heyetinin tek yapması gereken "oyun istikrarını" oturtmak. Bir maç fark yiyip diğerinde kazanmak dengesiz bir durum... Dün sahada yaptığı terbiyesizce hareketlerden sonra Türkiye'de İbrahimovic sempatisi bitmiştir sanırım.
4c621e744e87e11afc24ed01151d8b36f1d41d520805199eef9cbc203a840e84
Advocaat durdurdu Zorlu derbi mücadelesinden tur galibi olarak çıkan ve Van Persie'yi kaybeden F.Bahçe, müthiş seyircisiyle, yeni teknik direktörüyle, tek hedef 3 puan parolasıyla maça başlayan Bursaspor karşısında, oyuna sakin başladı. İsmail ve Aatif rotasyonu ile 10. dakikadan itibaren Bursaspor kalesine yüklenen F.Bahçe, Sow'un penaltı golüyle oldukça rahatladı. Sezon başından beri Bursaspor'un felsefesi hiç değişmedi. Batalla'nın araya atacağı toplarla Stancu ve Del Valle'yi buluşturmak isteyen yeşil beyazlılar, ilk yarıda istediği futbolu sergileyemedi. Elbette ev sahibinin bu kötü oyununda, F.Bahçe orta sahasının istekli futbolu etkili oldu. Alper'in coşkusu takımı doğru oynatması ve pas oyunu tercih etmesi neticesinde momentumu eline aldı ve oyunu istediği gibi yönetti. İlk yarı sona ererken yeni transfer Jovic'in acemice ikinci sarı karttan atılması zaten kötü oynayan Bursaspor'un işini oldukça zora soktu. Bursasporlu futbolcular duyguları önde aklı arkada tuttuğu bir ilk yarıda hele ki geçen hafta Beşiktaş maçında görmüşken Mutlu hocanın demeçleri, maçın başında oyuncuların maçı germesi ve gerginliği artırması ile zihinsel olarak iyi hazırlanmadığının en önemli göstergesiydi. Değişiklikler hatalıydı İkinci yarıda 10 kişi kalan rakibi karşısında skor avantajınıda elinde bulunduran F.Bahçe farkı artırmak için sahaya karakter koyamadı. Bursaspor'un gol bulma adına öne çıktığı anlarda etkili ve hızlı hucümlar yaptı ancak Aatif'ın kontra ataklarda yaptığı tercih hataları nedeniyle istediği pozisyonları yakalayamadı. Bir tek Lens'in hucüm performası ile atak yapmaya çalışan F.Bahçe 2 golü bulamadı. M.Topal ve Josef ısrarı, Aatıf'ın ve Sow'un oyundan düşüşüyle F.Bahçe oyunu koparamadı. 10 kişi kalmış rakibi karşısında farkı artırmak yerine maçı tutmaya çalışan Advocaat'ın oyuna müdahaleleri ve oyuncu değişiklerindeki tercih hataları neticesinde liderin kaybettiği bir haftada büyük avantajı kaybetti. Advocaat'ın her puan kaybettiği maçtan sonra 'orta sahada benzer oyuncularımız var' söyleminin arkasına sığınması bunu değiştirmek adına hiç bir değişiklik yapmaması da tecrübesine yakışmadı. Farklı oyuncuları denemeden oyuncuları değiştirmeden aynı şeyleri yaparak farklı sonuç beklemesi de hiç akıllıca değildi. Galip takımın hocası Advocaat, ikinci yarıda oyuncu değiştirmek yerine herkes gibi maçı izledi. Elbette ki her haftanın yıldızı olan hakemler bu maçta da ön plandaydı; Halil Umut Meler lige tutunmaya çalışan ve ikinci yarıda belki de kötü oynayarak kazanacak F.Bahçe'nin umutlarını, verdiği penaltıyla tüketti. Bursaspor taraftarı, 10 kişi kalmış takımına verdiği destekle kazanılan 1 puan da en büyük pay sahibi oldular.
0413972e36ae441d4e30057b890aad8ac013f052e5d6f070a81886994bee1a95
TUDOR BAŞAKŞEHİR FENERBAHÇE Bir dönem sarı-kırmızılı formayı da giymiş olan eski futbolcu Saffet Akyüz , sarı-kırmızılı takımda yaşanan gelişmeler ve ligin gidişatı ile ilgili açıklamalarda bulundu. Akyüz, Tudor'un büyük maçlarda yaptığı önemli taktiksel hatalar yüzünden istediği sonuçları alamadığını dile getirdi.Tudor ile ilgili kendisinde büyük soru işaretleri bulunduğunu dile getiren Saffet Akyüz , " Galatasaray 'ı iki türlü değerlendirmek lazım. Matematiksel olarak şu anda ligin en iyi takımlarından biri. Fakat hem antrenör hem de önemli maçlarda gösterdiği performans adına sıkıntı yaşıyorlar. Galatasaray , Avrupa'yı hedefleyen bir takım ve önünde bu tarz daha çok maç olacağını da düşündüğümüzde performansı çok kötü. Ben, Başakşehir karşılaşmasını canlı izledim ve o mücadeleden sonra Tudor kafamda büyük bir soru işareti bıraktı. Çünkü iki tane kule santrfor ile oynarken kanatlarda ise tek oyuncu bulunması büyük bir sıkıntıydı. Bu skora da yansıdı. Beşiktaş maçında da bir antrenör deneyimsizliği vardı. Bence formda bir Yasin ve Rodrigues ile kanatlarda daha tehditkar olması gerekiyordu. Fakat bunu da gösteremedi. Ben Galatasaray'ın Tudor ile çok uzun süre devam edeceğini düşünmüyorum" ifadelerini kullandı.Takımın başına yabancı bir hoca getirileceği zaman en az 2 yıl gibi bir süre izlenmesi gerektiğini vurgulayan Akyüz, "Galatasaray'ın hedeflediği bir antrenörü 2-3 yıllık bir planlamayla alması lazım. Yani yabancı bir hoca alacaksa bu hocayı belki 2 yıl izlemesi gerekiyor. Eğer böyle sıkıştığı zaman yine yabancı bir antrenöre giderse aynı sorunları yaşayacaktır. Daha önce buraya Prandelli ve Mancini de geldi ancak başarılı olamadılar. Üstelik hocadan önemli olan da kadro derinliğidir. Tudor da bu kadro derinliğini kuramadı. Alternatifsiz, merkezden oynayan ve ağır oyuncuları kullanıyor. Rakip takımların boyu uzadıkça ve merkezi korumanın çok kolay olduğunu görüp, Galatasaray'ı merkeze sıkıştırarak etkisiz hale getirdiler" diye konuştu.Sarı-kırmızılılar için şu anda en uygun ismin Fatih Terim olduğunu söyleyen eski Galatasaraylı Akyüz, şunları söyledi:"Galatasaray'ın antrenörü biraz paratoner gibi olmalı. Şu an Fatih Terim takımın başına geldiğinde pek çok sorun ve etki ona yönelecek. Başkan daha da rahatlayacak. Bunun yanında antrenörün Türkiye genelinde bir network sahibi olması gerekiyor. Fatih Terim'in Türkiye'nin her yerinde azıcık kıpırdayan bir oyuncuyu takip edecek bir ekibi mutlaka vardır. O anlamda Galatasaray'ın böyle bir hocayla çalışması lazım. Tudor'un hangi gözü var ki bir oyuncu seçip kadroya getirebilsin. Bu anlamda gelebilecek tek aday var; Fatih Terim."Aynı zamanda ligin gidişatını da değerlendiren Akyüz, şunları söyledi:"Beşiktaş'ın Galatasaray'ı yenmesiyle lig daha heyecanlı bir hale geldi. Ben bu olaylardan uzak bir Başakşehir'in geçen sene de yaşadığı deneyimlerle bu dönem yine ligi zorlayacağını düşünüyorum. Daha geniş bir kadrosu ve transferlerini daha erken yaptılar. Belki bu yıl da olmaz ama bu istikrarı devam ettirirlerde mutlaka bir başarıyla ulaşacaklardır. Tabii Avrupa'da etkisiz olmalarına rağmen şanslarını son maça taşımaları da bir avantaj."Fenerbahçe'nin zorlu bir süreçten geçerek iyi bir çıkış yakaladığına dikkat çeken Saffet Akyüz, "Fenerbahçe'ye baktığımızda ise çok kötü bir dönemden gelerek son viraja ivmesi yüksek girdi. Takım birbirine daha organize oynuyor ama bence yine istenen seviyenin altındalar. Etkili ve dönerek oynayan bir Fenerbahçe yok. Skor anlamında iyi sonuçlar aldılar ama ligin ilk yarısının bitmesine az kaldı. Bu anlamda geç form yakaladılar" dedi.Saffet Akyüz, son olarak Beşiktaş'ın üç kulvarda oynamanın sıkıntısını yaşadığını söyleyerek, "Tabii bu hafta ezeli rakiple onadığı için daha konsantre oldu. Ama daha küçük takımlara karşı oynadığında bu etki ve arzuyu gösteremiyor. Bu da onlar için negatif bir durum. Bu sene yabancı oyuncu serbestliğinin gelmesiyle ligde daha büyük bir heyecan var. Beşiktaş da bunu özellikle Avrupa'da çok iyi kullandı. Şu an Türk takımları arasında Şampiyonlar Ligi grup aşamalarının ekibi halindeler. İnanıyorum ki Leipzig maçında da bu rahatlıkla istediği performansı gösterecektir" açıklamasında bulundu.
bb04e209785cfc19f1dc0f2eec1a022fc3500a31e1daf524be3c805239ebd98c
Brezilya'nın Palmeiras takımında oynayan G.Saray'ın eski futbolcusu Felipe Melo 'nun bu hafta oynanan Corinthians maçında kaşı açıldı. Brezilyalı futbolcu, hava topuna çıktığı sırada takım arkadaşı Mina ile çarpıştı. Aldığı darbe ile kaşı açılan Melo karşılaşmaya devam etti. Kaşına atılan 13 dikiş sonrası görüntüsünü sosyal medyadan paylaşan Melo, "Sahada her an her şey olabilir" yorumunu yaptı.
5a9736ca2358976957f51dea80cda67299491ce324d9c222eb72e34f26222edf
Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim , Bursaspor karşısında oyunun her alanında iyi oynadıklarını söyledi.Galatasaray, Spor Toto Süper Lig'in 23. haftasında evinde Bursaspor'u 5-0 mağlup etti. Karşılaşma sonrasında basın toplantısında konuşan Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, "Skor ne olursa olsun ciddiyet seven biriyim. Çok top kaybettik o yüzden sert oldum. Bugün baktığınızda 11-11 bölümü de 1-0 öne geçip, golleri kaçıran bir takım vardı. Oyunun her bölümünü iyi oynadık. Topu kaybettiğimizdeki pres, hiç pozisyon vermemek iyiydi. İstatistiklerde çok farklı bir tablo çıkmıştır. Bursaspor 11 kişi çok kapanan ve iyi bir mücadele eden bir takım. Onları açmada çok becerili işler yaptık. Oyuncularımı kutluyorum" diye konuştu.Muslera'nın performansının sorulması üzerine Terim, "Muslera'nın alınmasında katkı verenlerden biriyim. Muslera 7-8 sene oldu. Galatasaray'a uzun yıllar hizmet oyuncular arasında yer aldı. Takıma çok faydası oldu. Onun da hata yapmaya hakkı var. Bunun bebekle alakası yok. Aile huzur demektir. Çocuklar mutluluk demektir. Muslera ile hafta içi dertleştik. Güvenebileceğimiz bir kaleci. Hata yapacaktır. Ben Muslera'ya güveniyorum. Hem karakterini hem de oyununa güveniyorum. Ayağı ile de iyi oynuyor. Oyun yapısı itibariyle bazen ihtiyacımız oluyor. Kaleciler artık defans gibi katkılarda bulunuyor" diye cevap verdi.İçeride ve dışarıda oynanan karşılaşmalardaki alınan farklı sonuçlarının nedeni ile ilgili olarak deneyimli çalıştırıcı, "İki maçı kaybetmeseydik. şu anki puan durumunu herkes tahmin edebiliyor. Oyunun en kritik anında pek bir şey söylemiyorum. 1-0'ın altından kalkmak başka 2-0'dan başka. Olanı, olmayanı bize kritik anlarda denk geliyor. Öyle kritik anlarda kırılma anları oldu. Altından kalkabilir. 1-0 içeri girsek başka olur. Deplasman veya içeri sıkıntısı var. Bu bir gerçek. Biz deplasmanda birçok maç da kazandık. Kötü yerlerde kaybettik. Bizden önce maç oynanınca stres mi bizi geriyor, bilmiyorum. Bunu da düşünmek lazım. Bir insan her yerde oynamalı. Bu devam edecek diye bir şey yok. Önemli bir avantajı yiterdik. 11 maç var. Galatasaray 11'ini de mağlup olmadan gidebilir. Mühim olan pozisyonumuzu kaybetmemiz" değerlendirmesinde bulundu.Brezilyalı futbolcu Fernando'nun ne zaman döneceğinin sorulmasına Terim, "Alternatiflere ihtiyacımız var demiştim. Yedekten gelen arkadaşlarımızın daha fazla katkı vermesi lazım. Fernando önemli bir orta saha oyuncusu. En önemli kazanımlarımızdan biri de Donk. Her geçen gün iyi oynuyor. Fernando'yu 5-10 dakika koymayı düşündüm. Fakat sıkıntı yaşamasını istemedim. Kupa maçımız var. İyi gidiyor. Onu kazanırsak bizim için önemli olur. O zaman imkanlar çoğalabilir. Orta sahada daha zenginleşebiliriz. Önümüzdeki hafta sahaya atarız inşallah" ifadelerini kullandı.Mariano'nun yerine Linnes'i oynatmasının hatırlatılması üzerine Fatih Terim, "Martin iyi oynuyor. Mariano'yu da kaybetmeye niyetimiz yok. İkisi de oynayacak. Sağ tarafta iyi iki bekimiz var. Mariano da teknik ama Linnes'i de o gözle seyretmek lazım. İkisi de oynayabilir. Çok fazla sizin gibi düşünmüyorum. İkisi de önemli. Bazen arkalı önlü de oynayabilirler" diyerek sözlerini tamamladı.
7513a213b2ac150c3dff2ea7173f094fc9788dbd11162c4e5dfa4a4606990391
Veysel, yaptığı açıklamada, Avrupa kupalarında oynamayı hak eden bir kulüp olduklarını belirterek, "Avrupa kupalarına gitme hedefimiz var. Deplasman fobimizi kırarsak, hedeflediğimiz yere gideriz. Hazırlıklarımız oldukça iyi geçti. İnşallah deplasmanda iyi bir sonuç alarak şehrimize dönmek istiyoruz." diye konuştu. Süper Lig'de ikinci yarıya iyi bir başlangıç yaptıklarını ve geçen hafta sahalarında Osmanlıspor karşısında berabere kalarak beklemedikleri bir puan kaybı yaşadıklarını vurgulayan Veysel, şöyle devam etti: "Puan kaybını inşallah bu hafta telafi ederiz. Demir Grup Sivasspor şu anda çok formda. Biz de üst sıraları hedefliyoruz. Bu maç bizim için önemli. Kazandığımız takdirde hedeflediğimiz sıralara biraz daha yaklaşacağız. İzleyenlerin keyif alacağı bir maç olacağını düşünüyorum. İki takım da kapanmayı sevmiyor ve disiplinli oynuyor. İnşallah sonuç lehimize biter." - "Yabancı sınırlaması getirilmeli" Veysel Sarı, Süper Lig'e yabancı sınırlandırılması getirilmesi gerektiğini dile getirdi. Takımların çok fazla yabancı oyuncuyla sahaya çıktığını ve bunun sadece Kasımpaşa'da olmadığını aktaran Veysel, "Takımlar 8-10 yabancı futbolcuyla oynuyor. Bu, Türk oyuncuların önünü kapatıyor. Bence yabancı sınırlaması getirilmeli. Ligimizde daha kaliteli yabancı oyuncular olmalı." değerlendirmesinde bulundu. Tecrübeli oyuncu, kulüplerin aldığı yabancı futbolcuları oynatamaması sebebiyle sözleşmelerini feshettiğini, bununda maddi açıdan sorunlar oluşturduğunu aktardı. - "Futbola yeni başlamış bir Veysel'i stoperde oynatırdım" Deneyimli futbolcu, birden fazla pozisyonda aynı şekilde oynayabildiğini belirterek, kendisini en çok stoperde rahat hissettiğini ifade etti. Sahada takımı için elinden gelen her şeyi yaptığını anlatan Veysel, "Benim gibi joker diye tabir edilen futbolcular ligde çok fazla yok. Uzun bir süre sol ve sağ bek oynadım. Kendi açımdan her şey çok güzel gidiyor. Her pozisyona aynı şekilde konsantre olarak çıkıyorum." şeklinde görüş belirtti. Kendisini çok formda hissettiğini söyleyen Veysel, şunları aktardı: "Geçen sene stoperde çok istikrarlı bir sezon geçirdim. Ülkemizde stoper yokluğunda ben çok iyi oynadığımı düşünüyorum. Hem kendi adıma hem de kulübüm adına çok iyi bir dönem geçti. Eğer ben teknik direktör olsaydım futbola yeni başlamış bir Veysel'i stoper oynatırdım." - "Milli takıma alınmayınca içimde burukluk oldu" Veysel Sarı, yeniden A Milli Takım'da görev almayı beklediğini söyledi. Geçen sezon stoperde çok iyi bir dönem geçirdiğini ve o süreçte milli takıma çağrılmayı beklediğini belirten Veysel, şöyle konuştu: "Milli takıma alınmayınca içimde burukluk oldu. Geçen sene milli takıma gitmeyi çok bekliyordum. Çünkü hem performansım çok iyiydi hem de kendimi iyi hissediyordum ama çağrılmadım, bu hocamızın kararıydı. Umarım önümüzdeki dönemde milli takıma çağrılırım çünkü kendimi çok iyi hissediyorum. Oynadığım pozisyonda çok iyi olduğumu düşünüyorum. Umarım bu sefer milli takım hocalarımız çağırır." - "Kemal hocayla özdeşleştik" Veysel Sarı, oyuncuların teknik direktör Kemal Özdeş ile ağabey-kardeş ilişkisinin bulunduğunu söyledi. Tecrübeli futbolcu, Süper Lig'in 19. haftasında deplasmanda Beşiktaş'a 2-1 kaybettikleri maçın ardından istifa kararı alan, ardından yönetim tarafından yeniden göreve getirilen Kemal Özdeş'in dönüşünün kendileri açısında çok iyi olduğunu dile getirdi. Kendilerinin Kemal Özdeş'i, teknik direktörlerinin de oyuncuları çok iyi tanıdığını anlatan Veysel, şöyle kaydetti: "Biz Kemal hocamızla soyadı gibi özdeşleşmişiz. Onun oynattığı bir sistem var. Hepimiz o sistemi uyguluyoruz. Maçın başından sonuna kadar disiplinden kopmayan bir takımız. Çünkü bu karakteri o bize yansıttı, biz de bunu sahada uyguluyoruz. Bizim açımızdan çok iyi oldu." Tecrübeli oyuncu, bu sezon Spor Toto Süper Lig'de 20, Ziraat Türkiye Kupası'nda da 2 olmak üzere toplamda 22 kez lacivert-beyazlı formayı giyerken, savunmanın her pozisyonunda görev aldı ve takımına 2 golle katkıda bulundu.
d45548a9a13b5a8d99f8c363cf5f5516e96965c64fe4f4583b7137f245843351
Sosa’nın işini bitirmek için uğraşan Trabzonspor’da Ersun Yanal’ın ilk tercihi ise Zlatko Junuzovic. Usta bu nedenle 28 yaşındaki yıldız için yoğun mesai harcıyor. Teknik direktör Ersun Yanal'ın Zlatko Junuzovic aşkı... Trabzonspor, '10 numara' için Sosa ile temaslarında son aşamaya gelirken, Yanal'ın bu bölge için özellikle Werder Bremen'in Avusturyalı yıldızı Junuzovic'i çok istediği, bu yönde Başkan Muharrem Usta'ya yoğun baskı yaptığı öğrenildi. Yanal'ın "Zlatko 10 numaralı bölge için tam aradığım isim. Olursa süper olur. Önceliği ona verelim" dediği, bu nedenle Usta'nın Sosa'nın yanında Junuzovic için yoğun çaba harcadığı belirtildi. BU KEZ 'GELİRİM' DEDİ W.Bremen ile daha önce sözleşmesinin bitimine 1 yıl kalması nedeniyle 2 milyon euro'ya anlaşan ancak Junuzovic'i özellikle ailevi nedenlerden dolayı ikna edemeyen Trabzonspor'un, yeniden transferi bitirmek için yaptığı girişimlerde önemli mesafe aldığı vurgulandı. Bremen'in satışına onay verdiği Junuzovic'in de artık Trabzonspor'a sıcak baktığı belirtildi. Junuzovic ile temasa geçen Usta'nın, 'Gelirim' yanıtı aldığı öğrenildi. Trabzonspor'un bu sıcak gelişme sonrası 29 yaşındaki orta saha ile yapılan görüşmelere ağırlık verdiği ifade edilirken, transferi en geç gelecek haftaya olumlu sonuçlandırmayı amaçladığı dile getirildi. 6 yıldır Werder forması giyen Junuzovic, geçen sezon 31 maçta 5 gol atıp, 8 asist yaptı. ARTILARI Orta açma Kilit pas verme Uzaktan şutlar Duran top kullanma Top kapma Defansif katkı EKSİSİ Hava topları OYUN STİLİ İyi orta yapar Topu havalandırır Sık faul alır Mücadeleden yılmaz
c25acdfbc994a8e7b3219cc98b510f989b70fabf8108d2e73335956137c8e0f0
ALAN RAZI SATAN RAZI İki taraf da kendi açısından haklı sebeplerle bu sonucu kabullendi. Taraftarlar da mutludur; hele de Beşiktaşlılar Dağ fare doğurdu derler ya, öyle bir maç oldu. Aykut hoca da Tudor hoca da kusura bakmasın. Karşılıklı konuşmuşlar da, "Ben burada mağlup olmayayım, sen de gelme, bunun rövanşı da var, idare edelim" demişler gibi. Kazara gol olmasın diye de hakemi ayarlamışlar sanki Cüneyt Çakır. Yanlışlıkla gol olur, Hasan Ali penaltı yapar, Denayer kırmızılık faul yapar, bunlara engel olsun. Sonra da karşılıklı otobüslerine binip giderler. Sanki böyle olmuş gibi bir derbi izledik. Maç başlarken statta müthiş bir atmosfer bekliyorduk. Tribünler doluydu fakat hem ekran başında hem de statta yalnızca hakem kararlarına heyecanlandı insanlar... İki hoca da alınabilir bu anlattıklarıma ama 10 kişiden sonra pozisyon yok iki taraf için de. Aykut hoca kendi penceresinden "7 maçım var, büyük maçları oynamışım. Birbirleri arasında oynayacaklar" diye düşünmüş olabilir ama bence Alex'e, "Futbolu falan bıraktın ama uçağa bin, koşmadan etmeden son 15 dakika takıl, bir tane yapıştırırsın" dese F.Bahçe golü bulacak belki... Alper giriyor ama sorun çözemiyor. Kazanmak mı istiyorsun? Mesela çekerim Giuliano'yu orta sahaya, topu onun kullanmasını isterim. Fernandao'yu alıp çift forvete dönebilirsin ama dedim ya, alan razı satan razı. Tudor, Kocaman, Avcı, Şenol Güneş ve Cüneyt Çakır'ın istediği oldu. Bence iki takım taraftarları da benim gibi düşünüyor. En mutlu olan da Beşiktaşlılardır. Tudor'a ne olduysa bir ilham gelmiş, "Bu Fenerbahçe gelir beni yener falan, aman" demiş. Üç stoper oynatıp güvensizlik veriyorsun takıma. 3-4-2-1 oynatmaya çalışıyorsun. O zaman ne yaparsın? Serdar sakatlandı, Ahmet'i sok. 20 dakikada ne değişti? F.Bahçe acayip bir değişiklik mi yaptı? 3'lü başladın, 4'lüye döndün, en son Ahmet Çalık'ı sokarken eliyle "5'li" işareti yapıyordu. G.Saray kontratak tehdidi yakalamışken devreye Belhanda girip atıldı. Dün kazanmamak üzerine oynayan iki takım, buna da yardımcı olan bir Cüneyt Çakır vardı. Kendisi de baya yıprandı. Bence bir süre Çakır'ı da başka tarz maçlara versinler, hoca da etkilenmesin Avrupa'daki maçları öncesi. Beraberliği kabullendi Gomis dediğimiz adam her an her şeyi yapabilecek bir golcü değil mi? Niye kenara geliyor? Eren'le mi kontratak yapacaksın? İleride baskı kurmuşsan sok Eren'i, onla oyna ama ortada öyle bir durum yok. Bu resmen, "Aman yanlışlıkla kontratak yapmayalım" değişikliğidir. Sonuçta benim Eren'le bir derdim olamaz ama bu oyun Eren'in oyunu değildi. Galatasaray doğal olarak beraberliğe razı oldu; 10 kişi kalınca.
6ab18955b8d2b4fd7da543ab89aa2f8adaa8a18b926734e479b8e170a7d057e5
İlk olarak söz alan Hakan, ilk 20 dakikada oyuna iyi başladıklarını belirterek, "Gollerimizi de bulduk. 2 golden sonra istediğimiz oyunu oynayamadık. İkinci yarıya da böyle girdik. Karadağ'a pas yapmasında müsaade ettik, ileride baskı yapamadığımız için zorlandık. Gereksiz goller yedik bugün. Ama en önemlisi kaybetmemekti. Bu bizim ilk adımımızdı. Bu genç takımla bence iyi oynadık" dedi. HAKAN: "TECRÜBE EKSİKLİĞİNİ YETENEĞİMİZLE KAPATMAYA ÇALIŞACAĞIZ" Yedikleri goller ile ilgili konuşan Hakan Çalhanoğlu, "Pozisyon sağ tarafta başlıyor, ara sıra böyle şeyler oluyor ama yememek lazım, bomboş kaldı. Bunları videoda izleyip ders alacağız, değerlendireceğiz. Hatalar olacak ara sıra. Genç bir takım, tecrübe eksikliği var. Bu tecrübe eksikliğini yeteneğimizle kapatmaya çalışacağız. Sonuç 2-2, daha fazla çalışmalı ve daha iyi olmalıyız" diye konuştu. "HER ZAMAN HER ŞEYİ İYİ YAPAMAYIZ" Takımdaki atmosferin güzel olduğunu söyleyen Hakan, "Çok fazla genç var, atmosfer güzel. İlk maçtan sonra da güzel bir atmosfer yaşadık. Bu atmosferi inşallah sürdürürüz. Gençlerle birlikte tecrübeli oyuncularımız da var, biz elimizden geleni yapmaya çalışacağız. Hocamız bizi yönlendirecek. Her zaman hatalar olacak, her zaman her şeyi iyi yapamayız" ifadelerini kullandı. "GATTUSO BANA ÇOK YARDIMCI OLUYOR" Hakan son olarak Milan'daki performansı ile ilgili olarak, "Gattuso benimle çok konuşuyor, bana çok yardımcı oluyor. Çok hırslıyım, isteyerek oynuyorum artık sahada. Cumartesi ve çarşamba günleri çok önemli maçlarımız var Juventus ve Inter'e karşı. Şimdi dinlenip, daha sonra elimden geleni yapmaya çalışacağım" diyerek sözlerini noktaladı. HASAN ALİ: "GENÇ VE İSTEKLİ BİR KADROMUZ VAR" Hasan Ali Kaldırım ise iyi bir hazırlık maçı oynadıklarını söyleyerek, "Bizim için iyi bir hazırlık maçı oldu. Skoru bulduk, 2-0 öne geçtik. Normalde maçı bitirmemiz gerekiyordu, devre ye girmeden gol yedik, ikinci devre ritmimizi kaybettik. Rakip de baskı kurmaya çalıştı. Son dakikada gelen golle berabere kaldık. İyi bir hazırlık maçıydı. Kazanarak bitimek istiyorduk, olmadı. Özellikle illk devre iyi oynadığımızı düşünüyorum. Geleceğe ümitle bakabileceğimizi düşünüyorum, genç ve istekli bir kadro var. Biraz tecrübe kazandıktan sonra, iyi maçlar çıkaracağımızı ve turnuvalara iyi hazırlanacağımızı düşünüyorum" dedi. "ÖNÜMÜZE BAKACAĞIZ" İkinci devrede uzun toplarla çıkmaya çalıştıklarını ve bunun kendilerini olumsuz etkilediğini belirten Hasan Ali, "Rakip önde baskı yapmaya başladıktan sonra topu tutamadık, uzun toplarla çıkmaya çalıştık. Rakip takımın bizden daha uzun boylu isimleri vardı. Onların lehine döndü oyun. Topu yerde tutamadık, oyunun ritmini kaybettik ikinci devre. Golü yemeden önce bizim de pozisyonlarımız vardı, pozisyonları doğru oynasaydık farkı da açabilirdik. Dönen top gol oldu. Üzgünüz, kazanarak dönmek istiyorduk ama bu bize ders oldu. Önümüze bakacağız" ifadelerini kullandı. "HER TAKIMIN ŞAMPİYONLUK ŞANSI VAR" Hasan Ali Kaldırım, ligdeki şampiyonluk yarışı ile ilgili olarak ise "Bir veya iki takım şampiyonluğa oynamıyor, biz biraz geride olsak da her takımın şansı var. Maçlar oynanmadan ne olacağı belli olmuyor, bunu bu sezon birçok kez gördük. Maçtan maça bakmak lazım. Bu hafta sonu lig maçları var, belki başka şeyler konuşulacak. Her takım şampiyonluğa aday, maçlarını kazanan şampiyon olacaktır" diyerek sözlerini tamamladı.
d7fc74b7b1b852508486a2624eafd0d855f297787693326121bbda57c77787ec
Bordo-mavililerde transferde adı sıkça Avrupa kulüpleriyle anılan genç orta saha oyuncusu Yusuf Yazıcı, Slovenya kampında bu sabahki antrenman öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Yusuf, ilk etapta tempolarını yükseltmek için güzel antrenmanlar yaptıklarını belirterek, "İkinci etapta da hazırlık maçları yaptık. Kampımızın da sonuna gelmiş bulunmaktayız. Son 3 gün kaldı. Bir hazırlık maçımız var. Onu da güzel bitirip iyi bir şekilde Trabzon'a dönmek istiyoruz. Yeni hocamızla iyi çalışıyoruz. Herkes elinden geleni yapıyor" dedi. "BAZI GENÇ ARKADAŞLARIMIZ TAKIMDA KALACAKTIR" Takıma katılan genç oyuncuların bazılarının takımda kalacağına inandığını söyleyen Yazıcı, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Herkes kendini Ünal hocaya göstermeye çalışıyor. İnanılmaz derecede efor sarf ediyorlar. Bence bazı genç arkadaşlarımızın aramızda kalacağını düşünüyorum. Gönül ister ki hepsi kalsın. Bunu tabii ki hocamız daha iyi bilir ama aramızda kalacakların olacağını düşünüyorum." "GELECEĞİ KİMSE BİLEMEZ" Yusuf Yazıcı, futbol yaşantısında ileride ne olacağını bilmediğini ifade ederek, bu konuda şunları söyledi: "Her zaman belirttiğim bir söz var. Ben her zaman içinde olduğum sürece odaklanmış durumdayım. Şu anda sezon başı kampındayız. Kendimi en iyi seviyeye nasıl ulaştırabilirim, buna odaklanmış durumdayım. Geleceği kimse bilemez ama yaşayıp göreceğiz." "HERKES SEVDİĞİNİ ELEŞTİRİR" Trabzonlu oyuncuların eleştirilmesine ilişkin olarak da şöyle konuştu: "Bir söz vardır, insan sevdiğini eleştirir. Trabzonspor taraftarı bizi daha çok sevdiği için daha çok eleştiriyor. Yabancı futbolcular buraya deplasmana geldikleri için onları biraz daha koruyorlar. Bizi biraz daha eleştiriyorlar ama bu çok normal." "FİNANSAL KONULARI KONUŞMAM DOĞRU OLMAZ" Yusuf Yazıcı, aldığı ücretin düşük olduğuna yönelik bir soru üzerine de, "Finansal konuları benim konuşmam doğru olmaz. Başkanımız var, yöneticilerimiz var. Bunların daha hakim olduğu konular. Ama illaki bir görüşme yapacağız" diye konuştu. "BU YIL DAHA İYİ BİR YUSUF GÖSTERECEĞİM" Tecrübenin yaşanarak ilerlediğini kaydeden genç oyuncu, "Ben de geçen yıla göre kendime daha çok güveniyorum. Tabii ki de bu yıl çok daha iyi bir Yusuf göstereceğimi düşünüyorum. Futbol yeteneği ile başarı gelmiyor. Kendimi diğer alanlarda da geliştiriyorum. İngilizce öğreniyorum. Futbolcunun kendisini geliştirmesi gerekiyor yoksa aynı yerde kalıyor. Benim hedeflerim ve amaçlarım var. Bu doğrultuda kendimi geliştirmem gerekiyor" ifadelerini kullandı. "TEKLİFLERİN OLMASI GURUR VERİCİ" Yusuf Yazıcı, Avrupa'dan kendisine gelen tekliflere ilişkin ise, "Tabii ki gurur verici bir olay. İnsanların ilgisi beni mutlu ediyor. Ama ihtimaller üzerine konuşmayı çok sevmiyorum. Ne olur bilemeyiz, yaşayıp göreceğiz" şeklinde konuştu. "TRABZONSPOR HER ZAMAN HEDEFE OYNAYAN BİR TAKIM" Yazıcı, gelecek sezon Trabzonspor'un hedefleri konusunda da, "Trabzonspor her zaman hedefe oynayan bir takım. Büyük bir camiada bulunuyoruz. Trabzonspor her zaman en üstlere oynar. Biz de biraz daha eksikliklerimiz var, bunları kapattıktan sonra en yukarılara oynayacağımızı düşünüyorum" diyerek açıklamalarını tamamladı.
47379eb338bc2e3090325b6d793b5934459e5572755009243126a41f18ddfac0
Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi ekiplerinden Eskişehir Basket , 4 Mart Pazar günü Gaziantep Basketbol ile mücadele edecek. Kritik karşılaşma öncesinde açıklamalarda bulunan Genel Menajer Yannier, bu maçı kazanmak için ellerinden geleni yapacaklarını belirtti. Yannier, "Ligin ilk yarısını bizi memnun edici bir şekilde bitirdikten sonra son dönemde üst üste kaybedilen maçlar sonrası ritmimizi biraz kaybetmiş görünüyoruz. Liglerin ikinci yarılarının çok daha rekabetçi geçmesi beklenen bir durumdur ve biz de ligin son döneminde ilk yarıdaki kadar galibiyet alamayabileceğimizin bilincindeydik. Fakat bizi esas üzen bu dönemde üst üste yaşadığımız sakatlıklar oldu. Son dönemde oynadığımız maçların çoğunu iki ya da üç oyuncumuzdan yoksun oynadık ve bu durum bir süre daha bu şekilde devam edebilir gibi görünüyor" şeklinde konuştu."Bu süreçte yeniden tam kadro olabilmek ve ilk yarıdaki tempomuza geri dönebilmek için tüm ekip elinden gelen çalışmayı yapıyor" diyerek sözlerini sürdüren Yannier, "Her zaman söylediğim gibi bizim takımımızda isimlerin hiçbir önemi yok. Sahada kim mücadele ediyorsa bizim için eşit değerdedir. Sakat oyuncularımız iyileşene kadar oynayacağımız önemli maçlarda da ben takımın her zaman gösterdiği mücadeleci ve inatçı tavırla kazanma alışkanlığını geri getireceğine inanıyorum. Bu anlamda pazar günü oynayacağımız Gaziantep maçı da bizim için oldukça önemli. Taraftarın maç seçmeksizin tribüne gelip bu takımın yanında olduğunu hissettirmesini bekliyorum" ifadelerini kullandı. Genel Menajer Derya Yannier , transfer konusuna da değinerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:"Transfer konusunda sınırsız imkanlara sahip bir takım değiliz. İmkanlardan bağımsız, ben anlayış olarak da sezon içleri mümkün olduğunca az değişiklik yaparak takım kimyasına yatırım yapmanın değerine inanan biriyim. Bu sezon da açıkçası sezon başı planlarımız düşündüğümüze yakın işlediğinden kadroda herhangi bir değişiklik yapmayı düşünmüyorduk. Fakat her zaman dile getirdiğim gibi çok dinamik bir iş yapıyoruz ve sezon içi şartlar sizi takım içinde bir değişiklik/ekleme yapmaya iterse bunu da akıllıca değerlendirmek gerekebilir. Tüm ekip olarak içinde bulunduğumuz şartları değerlendireceğiz ve ancak takım kimyamıza katkıda bulunabilecek değerde bir oyuncu bulabilirsek kadroya bir ekleme yapmayı düşünebiliriz."
066f123377e34d44b15e9a2f7cf365dc415114edf3b3bfabbaf59962fdd16b8e
CASTİLLO KONYASPOR Trabzonspor Teknik Direktörü Rıza Çalımbay, Antalya Belek'te tamamlanan 15 günlük devre arası kampının ardından Trabzon'da basın toplantısı düzenledi. Çalımbay, kampın çok iyi geçtiğini belirterek, "Sadece Burak'ın sakatlığı şanssızlıktı. Transfer yapmayı umuyorduk, kampa yetiştirmeyi çok istiyorduk. Maalesef onu başaramadık. Ancak genç arkadaşlarımız bizimle beraber oldu. Hüseyin bizimle, Furkan'ı 1461'e verdik. Orada eksikliklerimizi gidermeye çalıştık. Oynadığımız maçları, yediğimiz golleri seyrettirdik arkadaşlarımıza ve tek tek hatalarımızı konuştuk. Güzel bir ortam oldu, ikinci yarıya iyi bir şekilde başlamamız gerekiyor. Gidenler var, gelen arkadaş maalesef yok. Tekrar söyleyeyim; maalesef anlamayanlar da oluyor. Eğer mevcut oyuncularımızın maddi açıdan bir sıkıntıları olursa, sol bek hariç diyorum, biz transfer yapmak istemiyoruz. Bizim transfere ihtiyacımız var ve yapmamız da gerekiyor. Ligin ikinci yarısı kolay geçmeyecek. Bütün takımlar takviye yapıyor, bizim de yapmamız gerekiyor. Ancak bizim sol bek oyuncuyu mutlaka almamız gerekiyor. Ne anlaştığımız var ne de bize ulaşan bir şey yok. Başkanımız çalışıyor, en kısa sürede burada olmalarını umacağız" diye konuştu.Trabzonspor Teknik Direktörü Rıza Çalımbay, elde ettikleri başarıda en büyük payın taraftarların olduğunu belirterek, "Geldiğimizden beri geçen süre içinde takım olarak çok güzel şeyler yaptık. Ve iyi de bir başarı yakaladık. Bu başarıdaki en büyük pay sahiplerinden bir tanesi taraftarımız. Bizi sonuna kadar desteklediler. Oynadığımız çok iyi maçlar vardı. Bunların dönüşlerinde galibiyetlerdeki en büyük gücümüz taraftarımız. Taraftar her zaman Trabzonspor'un birinci adamıdır. Onun için onlara kupa maçında çok ihtiyacımız var. Konya maçı camia için çok önemli. Elimizdeki en iyi kadroyla sahaya çıkacağız. İlk maçta daha değişik bir şekilde çıktık. Bazı arkadaşlarımıza izin verdik, bazı arkadaşlarımız yorgun ve ufak sakatlıkları vardı. Tek düşüncemiz bu maçı iyi bir şekilde bitirmek. Bunu maçtan sonra da söyledim. Biz o 1-0'lık skoru telafi edecek bir takımız. Bunu başaracak güçteyiz. Hem ligde hem kupada gitmek istiyoruz. Ancak çok zorlanacağımız bir maç olacak. Belki sonlara doğru belki uzatmaya gidecek bir maç olacak. Biz onun için her şeye hazırız. Bizler için de bu maç çok önemli. Taraftarlarımızı mutlaka bu maçta görmek istiyoruz" ifadelerini kullandı.Çalımbay, takımda sorunlu oyuncu olmaması gerektiğini ifade ederek, "Ama biz ligde çok iyi bir şekilde devam edersek zaten kadromuz azaldı daha çok şans bulacak arkadaşlarımız. Şu anda kadromuz azaldığı için diğer arkadaşlarımızın çalışmalarında daha çok verimli olması gerekiyor kadroya girebilmek için. Epey yol kat ettik, daha iyi olacağını düşünüyorum. İki kulvarda da gidersek hepsine ihtiyacımız olacak. Bizim amacımız Castillo'yu kazanmak çünkü o çok çok iyi bir oyuncu. Bunun çok çok üstüne çıkması gerekiyor. Son hazırlık maçında sırf o arkadaşlarımız daha iyi duruma gelsin diye oynadık. İnşallah Castillo da daha iyi duruma gelecektir" açıklamasını yaptı.Rıza Çalımbay, takımın golcü oyuncusu Burak Yılmaz 'a gelen transfer teklifleriyle ilgili olarak ise, "Burak toplantıyı yapmadan önce kendisiyle konuştuk. Cenk Tosun transfer oldu. Cenk Tosun'un Beşiktaş'ta çok güzel golleri vardı. Büyük bir teklifle gitti. Türkiye'ye baktığınızda en büyük golcülerden bir tanesi Burak Yılmaz. Maç eksiğine rağmen çok gol attı, çok güzel bir grafik çiziyor ve iyi bir istikrar yakaladı. Transfer teklifinin gelmesi kadar doğal bir şey yok. Ancak gitmesi gibi bir durum yok. Gitmesi mümkün değil. Tekliflerin gelmesi gayet doğal" değerlendirmesinde bulundu.Çalımbay, Ziraat Türkiye Kupası'nda yarınki Atiker Konyaspor maçında Burak Yılmaz'ın oynamayacağını açıklayarak, "Burak büyük bir ihtimalle bu maçta oynayamaz ama lig maçına yetiştirmeye çalışacağız. Yüzde yüz Fenerbahçe maçında hazır hale gelmesi için en küçücük bir ağrısı varsa da risk etmeyeceğiz. Okay yüzde 90 oynayacak. Ayağına sadece darbe geldi. Onda da küçük de olsa problem varsa riske etmeyeceğiz" dedi.Trabzon'da yaşanan uçak kazasının geçmişte Trabzonspor maçına gelirken yaşadıkları kazayı hatırlattığını belirten Çalımbay, "Uçak kazası için geçmiş olsun. Biz uçağı görünce olayın daha büyük olduğunu gördük. Pilot arkadaşlarımıza da geçmiş olsun diyorum. Üzücü bir olay ama Allah yardım etti. Biz de buraya Beşiktaş'la maça geldiğimizde o zaman pist çok kısaydı. Kış şartlarında inmek zor oluyor. Biz de pisten çıkmıştık ve aynı şekilde tekerler çamura saplanmıştı. Hakikaten o gün bize de Allah yardım etmişti" şeklinde konuştu.Çalımbay, transfer döneminin kendileri açasından zor geçtiğini dile getirerek, "Biz buraya geldikten iki hafta sonra devamlı bir arayıştaydık. Elimizde alternatif var. Bu dönüp dolaşıp maddiyata geliyor. Bize her türlü uyacak oyuncuyu almamız gerekiyor. Hem ucuz hem kaliteli olmalı. Novak ve Remy başka farklı isimler de var. Bakalım ikisi de olmazsa öbürlerine bakacağız. Biz çok çok kaliteli oyuncular bulduk ve yönetime sunduk bu isimleri. Eğer kendi takımında oynayan bir oyuncuyu alıyorsan büyük para vermelisin. Transfer dönemi bizim açımızdan da zor geçiyor" diye konuştu.
9287d61d4c3f36b44646cfc3c252fbe5780f2611105a7b2ca69ecffe32bf06ee
Turkish football club Medipol Basaksehir will face Portugal's Sporting Lisbon on Thursday in a UEFA Europa League match. The first leg game in round of 32 will kick off at Jose Alvalade Stadium in Lisbon at 1755GMT. Medipol Basksehir are the only Turkish football club that qualified for the last 32 round in the UEFA Europa League this season. Basaksehir was the Group J winner of the Europa League group stage with 10 points, while Sporting Lisbon was the runner-up in the Group D with 12 points. Portuguese midfielder Bruno Fernandes was the most expensive transfer of the winter period with his move to Manchester United from Sporting Lisbon for €55 million ($60 million). Fernandes was the top scorer for Sporting Lisbon in the league this season with five goals. Enzo Crivelli is the top scorer for Basaksehir in the UEFA league this season with three goals, followed by Edin Visca and Irfan Can Kahveci with two goals each. The Istanbul club is set to host Sporting Lisbon for the second leg match on Feb. 27, 2020 at Basaksehir Fatih Terim Stadium. Basaksehir are sitting second in the Turkish premier football league with 43 points, while Sporting Lisbon are in the fourth place in Portugal's top-tier football league with 36 points. In the round of 32, English giants Arsenal will also face Greek team Olympiacos, while Belgian team Club Brugge will play against another English powerhouse Manchester United. Round of 32 games are as follows: Wolverhampton (ENG) v Espanyol (ESP) Sporting Lisbon (POR) v Istanbul Basaksehir (TUR) Getafe (ESP) v Ajax (NED) Bayer Leverkusen (GER) v Porto (POR) Copenhagen (DEN) v Celtic (SCO) APOEL (the Greek Cypriot side) v Basel (SUI) Cluj (ROM) v Sevilla (ESP) Olympiacos (GRE) v Arsenal (ENG) AZ Alkmaar (NED) v LASK (AUT) Club Brugge (BEL) v Manchester United (ENG) Ludogorets (BUL) v Inter (ITA) Eintracht Frankfurt (GER) v Salzburg (AUT) Shakhtar Donetsk (UKR) v Benfica (POR) Wolfsburg (GER) v Malmo (SWE) Roma (ITA) v Gent (BEL) Braga (POR) v Rangers (SCO)
e68e707ee99f8287549b4bbe87ba0367ec91a8100f943abfcd574f0fa959cc55
Başakşehir, İngiltere'nin Manchester City kulübü ile sözleşmesi biten Fransız sol bek Clichy ile sözleşme imzaladı. İmza töreninde ilk sözü alan Başkan Göksel Gümüşdağ bu yılı yakaladıkları başarıları aratmayacak bir takım oluşturmak istediklerini söyledi ve sözü yeni transfer Clichy'e bıraktı. İSTANBUL, TÜM DÜNYANIN TATİLE GELDİĞİ MUHTEŞEM BİR ŞEHİR Öncelikle İstanbul ile ilgili düşünceleri sorulan Clichy: "Burada olduğum için mutluyum. Fransızım ve Fransızlar, Türkiye'ye tatil için çok gelirler. İstanbul, dünyanın bildiği harika bir şehir. İstanbul'da bir insanın aradığı her şey var. 14 yıl İngiltere'de oynadım. Radikal bir karar aldım. Ailem var, 5 yaşında kızım var, okulu var. Ailemle konuştum, büyük bir macera. 3 yıllık sözleşme imzaladım, umarım 3 yıldan daha fazla süre İstanbul'da kalırım" diye konuştu. "BAŞAKŞEHİR MİNİ MANCHESTER CİTY" Başakşehir ile Manchestet City'i birbirine benzeten Fransız sol bek oyuncusu "Futbolda bir gün zirvedesinizdir, bir diptesinizdir. Başakşehir'in geçen sene son anda ligi ve kupayı kaçırdığını biliyorum. Başakşehir yeni bir kulüp ve gün geçtikçe büyüyor. İngiltere'de kupalar kazandım, yanımda Henry, Viera gibi oyuncular vardı. Kazanmak için çok çalışmak lazım. Başakşehir yöneticileri ile görüşürken "Evet doğru kulüp" dedim ve bana bu hissi verdiler. Manchester City de büyüyen bir takımdı. Başakşehir'i mini bir Manchester City olarak görüyorum. Burada bunu sağlayabilecek her şey var. Kulüp gördüğüm kadarıyla iyi ve isimli oyuncuları getiriyor. Kesin olarak sizlere hangi kupaları alacağımızı söyleyemeyeceğim. Ancak sezonu en iyi yerde bitirmek için elimizden geleni yapacağız." ifadelerini kullandı. "BAŞAKŞEHİR, BANA DOĞRU KULÜPLE GÖRÜŞTÜĞÜM HİSSİNİ VERDİ" Türkiye'de başka takımlardan da teklifler aldığını söyleyen Clichy ""Bazı teklifler aldım. Fenerbahçe benimle ilgilendi. Ancak Fenerbahçe ile Galatasaray kadar resmi ve somut bir şey olmadı. Başakşehir ile de görüşüyordum. Galatasaray'dan bir kişi benimle görüşmeye geldi, Başakşehir'in ise yöneticileri geldi. Bu benim için basit bir karar oldu. Başakşehir, beni ne kadar istediğini gösterdi. Başakşehir bir proje takımı ve her geçen yıl büyüyor. Aynı Manchester City gibi. Dediğim gibi kolay oldu, bir ailem olduğu için onlarla ve menajerimle de görüşmem gerekiyordu" dedi.
5228f5f7105d13cbecf050de8bfd695ae223452612acf39858590a4f49f64e1d
31 Aralık’ta sözleşmesi sona erecek olan 27 yaşındaki yıldız futbolcuyla bizzat görüşecek Fikret Orman’ın, ön anlaşmayı imzalatması bekleniyor MİLLİ takımlar arası öncesinde ligde aldığı galibiyetlerle yükselişe geçen Beşiktaş'ta yönetim, hem devre arası hem de gelecek sezon için transfer çalışmalarına devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde yönetici Metin Albayrak ile Güney Amerika'ya giderek birçok futbolcu seyreden başkan Fikret Orman'ın; şimdi de Brezilya'ya giderek, 31 Aralık'ta Santos'la olan sözleşmesi sona erecek olan ve yeniden anlaşma yapmayan, Milan'ın da peşinde olduğu Lucas Lima'yı bitireceği öğrenildi. BAŞKAN Orman, 27 yaşındaki oyuncunun yanı sıra menajeri Figger'le de bir araya gelecek. Fikret Orman'ın, Lima'yı Beşiktaş'a gelmeye ikna etmesi durumunda; Avrupa'nın birçok kulübünün peşinde olduğu Oğuzhan'ın satışını da kafasında netleştireceği ifade edildi. Başkan Orman ayrıca Brezilya'da belirlediği 3 diğer oyuncu için de son görüşmeleri yapacak, dönüşte de Şenol Güneş ile görüşerek oyuncular hakkında karar verecek. Yıldızını parlatıyor UZUN süredir hem Beşiktaş hem F.Bahçe'yi peşinde koşturan Lima'nın yıldızı sürekli parlıyor. Sambacı bu sezon Brezilya Serie A'da en fazla şut pası atan isim konumunda. 74 maçta, maç başına 3.4 şut pası veren Lima, 5 büyük lig ve Süper Lig'de en fazla şut pası atan isimler sıralamasında zirvede. 'Come to Beşiktaş' SİYAH-beyazlılarda 'Come to Beşiktaş'ın yeni hedefi belli oldu: Lucas Lima! Taraftarlar, Başkan Fikret Orman'ın gözdesi, Brezilyalı 10 numaranın sosyal medya hesaplarına ve özellikle Instagram sayfasına hücum etti. Lima'ya on binlerce 'Come to Beşiktaş' (Beşiktaş'a gel) mesajı atıldı.
b8c4537adc5063777aa355660059958cc7b7d21e3a40fe9f10efa3488b71c383
Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi öğrencisi Said Erkam Bıyıkoğlu, Bulgaristan’da düzenlenen Dünya Bilek Güreşi Şampiyonası’nda kendi kategorisinde dünya şampiyonu oldu. Mayıs ayında Romanya'da düzenlenen Avrupa Bilek Güreşi Şampiyonası'nda Avrupa ikincisi olan Said Erkam Bıyıkoğlu, 1-9 Ekim tarihleri arasında Bulgaristan'ın Blagoevgrad şehrinde düzenlenen 38. Dünya Bilek Güreşi Şampiyonası'nda 21 yaş altı 55 kilo kategorisinde dünya şampiyonu oldu. UÜ Tıp Fakültesi 1. sınıf öğrencisi olan Said Erkam Bıyıkoğlu, hedefinin daha üst kategorilerde de madalya almak olduğunu açıkladı. Üniversite öğrenimi için Bursa'ya geldiğinde söyleyen Said Bıyıkoğlu, "Lise yıllarından itibaren bilek güreşi sporu ile ilgileniyordum. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni kazanıp Bursa'ya geldikten sonra Engin Terci hocamız ile tanıştım. Hocamla 4 ay gibi bir süre hazırlandıktan sonra Romanya'daki Avrupa Bilek Güreşi Şampiyonası'na katıldım. Burada kendi kategorimde ikincilik elde ettim. Ancak bu asla benim tahammül edeceğim bir netice olmadı. Oradaki eksiklerimi görüp 3 ay boyunca sıkı bir çalışma programı uyguladım. Bulgaristan'da düzenlenen 38. Dünya Bilek Güreşi Şampiyonası'na katıldım. 21 yaş altı 55 kilo kategorisinde Dünya Şampiyonu olmayı başardım" dedi.
c6a5d039640e9b6520dc741b906d40258f5ed7dbe4e56e7377e4d4ba700a263f
Sezona kötü bir başlangıç yapan Trabzonspor 'da kulüp Başkanı Muharrem Usta, yönetim kurulu olarak teknik direktör Ersun Yanal ile bordo-mavili takıma güvenlerinin tam olduğunu bildirdi. Usta, bordo-mavili kulübün internet sitesinden yaptığı yazılı açıklamada, UEFA Finansal Fair Play Kriterleri kapsamında sezon başında bütçeyi 50 milyon euro'dan 20 milyon euro'ya çektiklerini kaydetti. Hem ekonomik hem de sportif anlamda yeniden yapılandıklarını aktaran bordo-mavili kulübün başkanı, yeni bir takımla sezona başladıklarını vurguladı.Muharrem Usta, genç oyunculardan kurulu, yeni bir takım olduklarına dikkati çekerek, "Yeni sezonun başlamasıyla geçen yıl yaşanılan fırtınalara bir daha dönmemeyi umarken, ne yazık ki saha sonuçları itibarıyla yine sıkıntılı günler yaşamaya başladık. Gönül isterki hemen her şey yoluna girsin ama bazen olamayabiliyor. İlk haftaları, başka yeni kurulmuş takımlar gibi az hasarla atlatabilmeyi ümit ediyorduk, lakin olmadı. Yönetim olarak hocamıza ve takımımıza güvenimiz tamdır. Onlar bu işin altından hepimizin desteğiyle kalkacaklardır" ifadelerini kullandı.Başarıya ulaşmak için uzun yollarının olduğunu belirten Başkan Usta, açıklamasına şöyle devam etti:"Saha sonuçları elbette hep böyle gitmeyecek. Düzelecek, eksikler görülecek ve en iyilerle tamamlanarak hedefe varılacaktır. Hatırlamamızda fayda var; Burak, Selçuk, Fatih, Gökdeniz, Onur, Yattara gibiler bir anda yıldız olmadı. Görüldüğü gibi daha uzun yolumuz var. Sonuç itibarıyla bu bir süreç ve bu süreç öyle kolay atlatılacağa da benzemiyor. Bu yolda daha çok engeller mevcut ve kulübümüzün bu durumlara gelmesinin faturası daha da ödeneceğe benziyor. Tarih, bu kulübü bu hale düşürenleri ve halen manipülasyon peşinde koşup 'benim değilse kara toprağın olsun' diye boy gösterenleri asla affetmeyecektir. Siz rahat olun sevgili Trabzonsporlular. Moral ve motivasyonu, başarma azmi ve kararlılığı sınır tanımaz bir yönetim var iş başında."Trabzonspor Başkanı Usta, içinde bulundukları kötü günlerin geride kalacağına inandığının altını çizdiği açıklamasında, şöyle dedi: "Belki çok moralsiziz ama buralardan işleri çevirip yoluna koymaya çalışanlar ve onlara sahip çıkan Trabzonsporlular, bu kulübü ayağa kaldıracaklardır. Her şeye ve her güçlüğe rağmen dimdik ayakta durmak ve başarmak ekip olmanın göstergesidir. İyi zamanlarda etrafta binler, on binler varken; kötü zamanlarda ortada sadece kararlı yönetimler ve onlara sahip çıkan hesabı 'yalnız ve yalnızca' Trabzonspor olan vefakarlar kalır. Birbirine kenetlenmiş, birbirine güvenerek bağlanmış bir camianın hiçbir başarısızlığı kabullenmesi mümkün değildir. Geçecek; bu günler de geçecek değerli yol arkadaşlarımız... Elini açıp ovuşturanlara inat, milyonların bizlerden beklentisi aşkına geçecek bu günler.""Tarih zor günlerde kulübüne sahip çıkanları yazacaktır. Gün, bir ve beraber olma günüdür." görüşlerini paylaşan Usta, şunları kaydetti: "Şimdi birbirimize daha sıkı sarılmanın zamanı. Şimdi birbirimizi daha da iyi anlamanın, birbirimize daha fazla anlayışlı olmanın ve eksiklerimizi tamamlamanın zamanı. Zor günler, bazıları için çil yavrusu gibi dağılma, bazıları için ise ekip ruhunun zirve yapmasına sebep olan zamanlardır. Camiamızın bir daha bu günleri görmemesinin anahtarı sizin, bizim, hepimizin avuçlarının içindedir. Önümüze hangi zorluk çıkarsa çıksın, beraberce aşacağız ve şanlı tarihimize yeni sayfaları beraberce yazacağız."Karamsarlığa kapılmadan, motivasyonlarını ve enerjilerini kaybetmeden yola devam edeceklerini belirten Başkan Usta, "Değerli yol arkadaşlarımız, sevgili Trabzonsporlular; karamsarlık yok, motivasyon ve enerji kaybı yok. Biz sizlerle her zorluğu aşarız. Saf ve temiz Trabzonsporlu çocuklarımızın ve milyonların hatrına bu işe sevdalıyız. Hesapsızca sadece 'Trabzonspor' diyebilenlerin pırıltıları bizlere yeter" ifadelerini kullandı.
f4b11be2d85b0146dce833678290879b4f8263821e861b4754e23eae30e60642
Galatasaray taraftar grubu ultrAslan, erken seçim kararı ve son dönemde yaşanan gelişmelerle ilgili bir açıklama yayınladı. "Galatasaray halktır, halkındır" başlığı altında yayınlanan açıklamada, Dursun Özbek ve yönetiminin yanı sıra birçok Galatasaray üyesine tepki gösterildi. Galatasaray taraftar grubu ultrAslan'dan yapılan açıklamanın tamamı şu şekilde: "Değerli Galatasaraylılar, 2,5 yıl önce 30 Milyonluk Galatasaray Camiasının yönetimine; oy kullanabilecek 7.908 'Genel Kurul' üyesinin 3.842'sinin teşrif ettiği(!) seçimde 2.800 oyla seçilen mevcut yönetim, görev süresinin son düzlüğünde erken seçime gitme kararı aldı. Medyaya yansıyan Dursun Özbek'in listesi; adı 'YENİ' ama içeriği kokuşmuş, köhnemiş ve hükmünü yitirmiş ABİCİ - DEVRECİ - LİSECİ ZİHNİYET'in dar dünyasını gösteren özü 'ESKİ' bir liste. 2,5 yıl içinde SPORTİF, İDARİ, MALİ ve İTİBARİ anlamda yaşanmadık kriz bırakmayan yönetimin devamı niteliğinde bir hazırlık içinde görünen Özbek'in, hatalarından ders almak yerine hatalarıyla LİSEDEN DEVRELERİNE ve ABİLERİNE sığınmaya çalıştığını izlemekteyiz... Tek amacı seçim kazanmak olan LİSELİ Başkan Adaylarına hizmet veren, yönetim kurulu listelerini ABİCİ - DEVRECİ - LİSECİ diye şekillendiren ve SEÇİM KAZANMA GARANTİSİ veren kongre mühendisleri Ahmet Ocaklı ve Serdar Eder'i her seçim dönemi olduğu gibi yakından izliyoruz. 'Vasıfsız' ama 'LİSECİ' Yönetim Listelerini dizayn eden bu iki isimi herkes tanımalıdır. Özhan Canaydın'dan bu yana süre gelen tüm LİSELİ Başkan adaylarının listesini oluşturan ve seçim kazandıran Ahmet Ocaklı ve Serdar Eder, LİSECİ KAFATASÇI ZİHNİYET'İN vücut bulmuş halidir. 'Seçim Kazandırma Garantisi' karşılığında KİRLİ ÇIKAR İLİŞKİLERİNİN Fotoğrafıdır. Bu esnada ise Dünya Kulübü seviyelerine çıkan Galatasaray'ımızı, LİSE'NİN DUVARLARI İÇİNE hapsetmek için dar bir çerçevede tutulan Genel Kurul'dan bu yönetime karşı güçlü - iddialı bir aday dahi çıkmadığını görüyoruz. Seçim yokken bulduğu her mikrofona röportaj verip prim yapan, seçim gelince mutlaka 'BİR YERLERİ AĞRIYAN' Adnan Öztürk NEREDE? 8 aylık Başkanlığına bile sığdırdığı komik açıklamalarına rağmen 'AĞABEYİMİZ' dediğiniz Yarsuvat NEREDE? Henüz birkaç ay önce imzalar toplayıp, bildiriler yayınlayıp seçim istediklerini söyleyen 'sözde muhalifler' NEREDE? Ne oldu sizin o tribüne oynayan süslü cümleleriniz? Ne oldu sizin muhteşem projeleriniz? Kendi reklamınızı yaptınız, iş koltuğa talip olmaya gelince evlerinizdeki perdelerin arkasına mı saklandınız? Üyesi bulunduğunuz Genel Kurul yapısına gık çıkarmayıp, ABİLERİNİZ - DEVRELERİNİZ size kimi işaret ederlerse ona oy verip, iki seçim arası reklamınızı yapmak Galatasaray için çaba sarfetmekten daha kolay geldi değil mi? Bu korkak ama fırsatçı tavrınız bizi hiç ama hiç şaşırtmadı! Senelerdir LİSECİ KAFATASÇI STATÜKO ile kavgamız, mücadelemiz ve uyuşmazlığımız tam da bu sebepledir! Bizler 'DEFALARCA İSTİFA AÇIKLAMALARI' yaparken, sizler bu yönetime ALKIŞLARLA hiçbir yönetime verilmeyen 'YETKİLER' verdiniz! Bizler her skandalda HESAP VERİN derken, sizler güle oynaya oy verip bu yönetimi İBRA ettiniz! Ve sizler Ocak sonunda yapılacak seçimle de 30 Milyonluk Camia'nın kaderini elinde tutmanın egosunu yaşayarak STATÜKOnuzu sağlama almak için ABİLERİNİZDEN işaret bekleyeceksiniz! İki röportajla ve sosyal medyada PR çalışmaları ile yön verebileceğinizi sandığınız taraftarlara gerçek yüzünüzü her seferinde anlatacağız! ultrAslan olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Galatasaray'ın önündeki en büyük engel olan Galatasaray Yönetimlerini dizayn eden ve buna alet olan Genel Kurul'un karşısında olacağız! Sadece birilerinin işaretiyle seçtiğiniz YÖNETİMLERE değil, bizzat size onları işaret eden STATÜKONUN sahiplerine de GALATASARAY'I bırakmayacağız! Son olarak şunu herkes çok iyi bilmelidir ki; GÖREV SÜRENİZ 3 YIL DEĞİL, MAYISA KADAR... Ve Mayıslar Bizimdir!"
434d898b2bf1af3d2817b7e57719ab12b92dbe6d51a65b52b06eee2d44dc616b
German World Cup winner Andre Schurrle has announced a surprise retirement from football aged just 29. "The decision has long matured in me," Schuerrle told Spiegel magazine. "I don't need the applause any more." Schurrle cancelled his contract with Borussia Dortmund this week having spent the last two seasons out on loan, first at Fulham and then Spartak Moscow. He had previously played for Mainz, Bayer Leverkusen, Chelsea and Wolfsburg along with the German national team, most notably setting up Mario Goetze's winning goal in the 2014 World Cup final against Argentina. Schurrle said he had often been lonely, especially as "the low points always became lower and the high points ever fewer." The football industry had not allowed him to show these feelings. "You always have to play a certain role to survive in the business otherwise you lose your job and don't get another one," he said.
589decc7cc779662e8cfa74edf5187c34e0676269ac6a16ba8db890ba54bebb3
Cezası nedeniyle geçen hafta forma giyemeyen genç ön libero, dönüşünü estetik bir kafa golü atarak kutladı. Bu sezonki gol siftahını yaptığı maçta 3 puanı kazandırdı TRABZONSPOR'a galibiyeti getiren Okay Yokuşlu, bir haftalık aranın ardından süper bir dönüş yaptı. Cezası nedeniyle geçen haftaki Osmanlıspor maçında forma giyemeyen 23 yaşındaki futbolcu, dünkü performansı ile resmen kısa sürede futbolu ne kadar özlediğini gösterdi. Sahada basmadık yer bırakmayan, rakiplerle dişe diş mücadele eden bordo-mavili yıldız, bu hırsını 83'te attığı estetik kafa golü ile taçlandırdı. Okay, bu sezonki ilk golünü atmanın mutluluğunu yaşadı. Genç ön libero, Trabzon'un 1-0 yenildiği Yeni Malatya karşılaşmasında kendi kalesini vurmuştu. Okay maç sonrası, galibiyet golünü attığı için ekstra mutluluk yaşadığını söyledi.
c2d71ad279082896b41945e23eb30d912b8942548891f54281df6a3db6944ddf
Basketball Australia said Milwaukee Bucks forward Thom Maker received a three-game ban, Chris Goulding a one-game suspension and that Basketball Australia had been imposed a fine of $110,000 for removing floor decals during team training on the day before the July 2 match. Australian veteran Kickert was seen to elbow a Philippines player in response to a foul on Goulding before the brawl erupted. Video of the brawl was widely played around the world on various websites. Philippine basketball officials were expected to announce later Thursday which sanctions had been imposed by FIBA on its team. Basketball Australia chief executive Anthony Moore said it was unlikely the organization would appeal the bans. "As we stated at the outset, Basketball Australia sincerely regrets the incident," Moore said. "We acknowledge the sanctions handed down against Australian players and acknowledge the sanctions imposed against Philippines players and officials involved in the incident. We are seeking further clarification from FIBA about possible sanctions against other officials and fans involved in the incident."
0c96a30be6eb5293fc70d62d48c54cbc9641cfc52d300fe951aefd578e203485
Çizme devinin “Kendine kulüp bul” dediği milli futbolcu, gelecek her teklife açık olduğunu bildirdi. Sarı-lacivertli lönetim, “kiralama” formülü üzerinden bu ay içinde Milan’ın kapısını çalmaya hazırlanıyor... İtalyan basınının bir süre önce, "Fenerbahçe peşinde" diye yazdığı Hakan Çalhanoğlu, Milan'la bağlarını tamamen kopardı. Seri A ekibi, Gattuso'nun göreve gelmesiyle kadro dışı bırakılan 23 yaşındaki yıldızdan kendisine kulüp bulmasını istedi. O da ayrılmak istiyor Sport Illustrated'da yer alan haberde, "Hakan Çalhanoğlu transferi para çarçur etmekten başka bir işe yaramadı. Birçok pozisyonda oynayabilmesine rağmen Çalhanoğlu'na bir türlü kadroda yer bulunamadı" ifadelerine yer verildi. Oyuncu da Milano'da mutsuz olduğunu ve ayrılmak istediğini kulübe bildirdi. Ocak ayında takımdan ayrılmasına kesin gözüyle bakılan Hakan'ın satışının zor olduğu ancak kiralanabileceği vurgulandı. Milan'ın Hakan'ı gözden çıkarması, transferi için fırsat kollayan Fenerbahçe'nin iştahını kabarttı. HER MEVKİ NİN ADAMI Türk olması ve orta sahada ve kanatlarda her pozisyonda oynayabilmesi, Hakan Çalhanooğlu'nu sarı-lacivertliler için cazip kılıyor. 23 yaşındaki yıldız için kiralık formülü üzerinden teklif hazırlayan Fenerbahçe yönetiminin, önümüzdeki günlerde Milan'ın kapısını çalacağı öğrenildi. Hem golcü hem asistçi Milan'ın bonservisi için Leverkusen'e 22 milyon euro ödediği Hakan Çalhanoğlu, İtalya'da aradığını bulamadı. Serie A ekibiyle 12'si lig 7'si Avrupa Ligi maçı olmak üzere 19 karşılaşmaya çıkan milli futbolcu, 2 gol-6 asistlik performansına rağmen Gattuso tarafından kadro dışı bırakıldı. Hakan; Hamburg, Karlsruher ve Leverkusen'de toplam 158 maça çıkıp 56 kez fileleri sarsarken, 52 asist yaptı; Türk Milli Takımı'nda ise 31 maçta 8 defa ağları havalandırdı. Mini yorum: "Fenerbahçe'ye heyecan katar" (Juan Kaan) Gattuso'nun gelişi ile Milan macerası zora giren Hakan Çalhanoğlu, ayrılması halinde kendisi için ters olan ligden kurtulacak. Aykut Kocaman'ın elinde hızlı bir dripling oyuncusu yok. Hakan, ayağında topu az tutup kısa ve uzun kaliteli pasları ile oyunun hızlı akışını sağlayabilir. Bunun dışında Avrupa'nın mesafe tanımaksızın en iyi serbest vuruş uzmanlarından birisinden bahsediyoruz... Fenerbahçe taraftarı frikik olduğunda heyecanlanmayı unutmuştu. O açıdan da büyük değer olur. Yani her türlü olumlu etki yapacaktır Fenerbahçe'ye gelirse...
6e7aba05c4d325c2a9c3597e360e5fbb4a9c972629d48b342a19efe2b8ac300d
Fenerbahçe’nin başarılı savunma oyuncusu Martin Skrtel, Vardar maçı öncesinde düzenlenen basın toplantısında konuştu. Skrtel, ilk maçta kötü bir skor aldıklarını belirterek, "Bu maçta ihtiyacımız olanı biliyoruz. Bunu da başaracak güçteyiz" ifadelerini kullandı. İlk maçta alınan sonuçtan dolayı herkesin mutsuz olduğunu söyleyen Martin Skrtel, "Bunun yanında yeteneklerimizin de farkındayız. Bize turu getirecek skoru biliyoruz. Tek hedefimiz var. Kesinlikle kolay olmayacak. Bu turnuvalarda kolay maç yoktur bunu da biliyoruz. İlk maçta iyi olan taraftık ancak kalemizde ucuz goller gördük. Eğer çalışmaya bu şekilde devam edersek hedefe ulaşacağımıza eminim" dedi. İlk maçtaki futbolun ve alınan sonucun futbolun içinde olduğunu söyleyen Skrtel, "Futbol böyle bir oyun. Futbolun içinde olan şeyler var. Bir şeyler üretmeye çalışırken hatalar yapabiliyorsunuz. Bu bizim oynadığımız oyunun parçası. Yarın neler yapabileceğimize odaklanmamız lazım. Çalışmalarımızı sürdürüp buna odaklanmamız lazım. Fenerbahçe'de oynamak zaten motivasyondur. Fenerbahçe gibi bir takımın formasını giymek ve Avrupa mücadelesi vermek başlı başına motivasyondur" açıklamasını yaptı. "Kadroda yeterince iyi futbolcu var" Duran toplarda şu ana kadar istediği pozisyonları yakalayamadığını söyleyen Martin Skrtel, "Duran toplarda pozisyon ürettik ama istediğim golleri atamadığımı düşünüyorum. Bu çalışmalara aynı şekilde devam etmemiz lazım. Pozisyonlara girdik ama yeterince golle sonuçlandıramadık. Bunların üzerine daha fazla çalışmamız gerekiyor" dedi. Savunmadaki isimlerin sürekli değişmesiyle ilgili olarak da konuşan Skrtel, "Tabii ki birbirimizle uyumumuz açısından, daha iyi anlamamız açısından aynı savunma ikilisiyle oynamak her zaman olumludur. Kimin oynayacağı ne benim ne de diğer takım arkadaşlarımın belirleyebileceği bir durum. Her oyuncu takıma olabildiğince yüksek katkıyı verebilmek istiyor. Bizde yeterince iyi oyuncu var ve iş yapabilecek oyuncu sayısı çok fazla. İyi bir şekilde çalışmalarımıza devam etmeliyiz. Bunun yanında bir durum daha var. Artık şansı da biraz olsun yanımıza çekebilmek istiyoruz" ifadelerini kullandı. "Savunmada güçlü, hücumda üretken olmalısınız" İyi sonuçlar alınması için savunmada çok güçlü, hücum bölgesinde de üretken olunması gerektiğini sözlerine ekleyen Skrtel, "Şu ana kadar kalemizde goller gördük ama bunlar daha çok bireysel hatalardan kaynaklı. Biz kendimize inanıyoruz. Yapabileceğiz tek şey iyi çalışmak ve iyi mücadele etmek. Yine bu mücadeleyi sergilersek ve daha önceki maçlarda ürettiğimiz pozisyonları üretip bunları da gole çevirebilirsek her şey daha iyi olabilir" diyerek sözlerini tamamladı.
73a4f4d3ee7e4a45db36de31ad0c2a0b114a25c1d8b2ade27ffc4b7e11d0b5cf
Deneme-yanılma Vol 4 İdealizm: Her yeni teknik direktör geldiğinde, "F.Bahçe büyük takım. 2 hatta 3 forvet oynamalı. Takım ofansif olmalı, oyunu domine etmeli hatta gol rekoru kırmalı" sözleri… Realizm: Her yeni teknik direktörün bir süre sonra gerçekleri görmesi, çok forvetten tek forvete dönmesi, 2 hatta 3 ön libero ile oynatmaya başlaması… İşte Fenerbahçe'nin durumu budur arkadaşlar! Bu takımın sorunu teknik direktör değil, yanlış kadro mühendisliği yapan ve dahi yanlış teknik adamları takımın başına getiren yönetimdir. Fenerbahçe'nin 'aynı tip' oyuncuları bile gelinen tablonun en az sorumlusudur. Futbolcular ne yapsın Allah aşkına? Sezona 3-5-2 ile başlayıp, ardından 4-4-2, 4-3-3 son olarak da dün gece 4-2-3-1 sistemiyle oynadılar. Dünyanın en zeki ve en iyi futbolcuları dahi bu kadar farklı sistemleri ezberleyemez, oynayamazlar. Advocaat deneme-yanılma sistemiyle doğruyu bulmaya çalışıyor. Emin olun şu anda Fenerbahçe'nin başında bir değil üç teknik adam olsa bu takım daha fazlasını, daha iyisini oynayamaz. Sistemi olan, birlikte oynamaya alışkın her takım Fenerbahçe'den puan alır. Zorya takımının ismini düne kadar bileniniz var mı? Peki, dünyada futbolla ilgilenip Van Persie'nin ismini bilmeyen var mı? Gördük işte; isimler değil, sistemler oynuyor artık. 3 ön libero ile oynarken ceza sahası dışından rakibe şu attırıp gol yemenin anlamı şu: Bu takım ne hücumu ne de savunmayı beceremiyor. Maçın sonlarında yapılan 'çılgınca saldırıya' hücum demek futbolu bilmemektir. Son dakikada atılan gol kimseyi kandırmasın, sorunlar halının altına süpürülmesin.
bc783e1de13f28ec4f7a2b82cfd8e56e7c5f1e80e11bf589a1f182cb14855956
Vardar Teknik Direktörü Cedomir Janevski, karşılaşma sonrasında düzenlenen basın toplantısında konuştu. Fenerbahçe'nin misafirperverliğine teşekkür ederek sözlerine başlayan Janevski, "Bizi burada çok iyi ağırladılar. Kendi futbolcularıma da çok teşekkür ederim bugün çok iyi oynadılar ve bu zaferi kazandılar. Hem ilk maçta hem bu maçta kazandılar ve bu Makedon futbolu için tarihi bir gündür. Vardar ilk kez UEFA'nın başka bir turunda ilerleyecek. Fenerbahçe çok büyük bir takım ve bu maçı kazandığımız için çok mutluyum. Biz şansla kazanmadık, taktik ve stratejiyle kazandık. Tekrar söylüyorum bizim için bu zafer çok önemlidir. Sadece çalışmakla başarıya ulaşabiliriz. Başkanımıza teşekkür ediyorum çünkü büyük bir yatırım yapıyor. Bugün bunun karşılığını aldık. Çok çaba sarf ettik ve bugün başardık. Bugünkü sonuç ümit verici bir durumdu" ifadelerini kullandı. "HER ŞEY PARA DEĞİLDİR" İlk maçın ardından Vardarlı futbolculara turu geçmeleri halinde prim olarak cep telefonu verileceği haberlerinin çıkmasıyla ilgili de konuşan Janevski, "Ben prim konusunu bilmiyorum. Maddi durumları ben bilmem. Biz bir prim düşündük. Böyle maçlar parayla kazanılmamalıdır. Biz bugün tarih yazdık. Her şey para değildir, bizim için önemli olan bu tarihi olgudur" dedi. Vardar'ın 10 gündür başında olmasına karşın her zaman Vardar'ı takip ettiğini söyleyen Janevski, "Ben bu kulüpte daha önce oynadım. Sonra Belçika'ya gittim ve orada yaşadım. Vardar'ı da her zaman takip ediyordum. Bugünkü başarı sadece benim değil, futbolcuların başarısıdır. Ben 10 gündür buradayım ve bu benden önceki teknik direktörlerin de başarısıdır. Ben 10 günde ne yapabilirdim ki. Fenerbahçe'yi de çok iyi takip ediyordum. Valbuena'yı, Van Persie'yi herkes bilir. Dirar'la daha önce çalıştım. Ama biz bugün Fenerbahçe'nin oyununu tamamen çözdük. Fenerbahçe'nin oyunu, 2 ya da 3 futbolcuya bağımlı. Topla oynamalarını istedik ama bizim bölgemizden her zaman uzaklaştırdık. Böyle olunca savunmada zayıf olacaklarını biliyorduk. Üsküp'te de aynısı oldu. Üstüp'te 2 gol attık ama bugün daha fazla şansımız vardı. 2 kez direkten döndü, Fenerbahçe kalecisi kurtardı. Fenerbahçe gibi büyük bir rakibiniz varsa güçlü bir stratejiniz olması lazım. Bugün bu doğrultuda oynadık" açıklamasını yaptı. "FENERBAHÇE HEP YATAY OYNUYOR, DİKEY OYNAMIYOR" Fenerbahçe'nin bu maçta nasıl bir futbol ortaya koyacağını bildiğini söyleyen Janevski, "Biz Fenerbahçe'nin nasıl oynayacağını biliyorduk. Hep yatay oynuyorlar. Kimse dikey oynamıyor. Robin van Persie'yi oynatmak istiyorlardı. İşi şansa bağlamamalıydık. Vardar'ı da küçümsememek gerekiyordu. Fenerbahçe'nin problemlerini iyi biliyorduk. Isla ve İsmail çok ileriye çıkıyorlar. Bizim sağ kanat ve sol kanatlarımız ne yapması gerektiğini biliyordu. Savunma oyuncularının arkasına sarkmamız gerekiyordu ve goller bu şekilde attık" diyerek sözlerini tamamladı.
e74f6ad5475bee32d86027023cd458854e1184c7975836f86c2730d2f04f3818
Ameliyat olan Aytaç Kara dışında tüm futbolcuların katıldığı sabah antrenmanında Trabzon maçının taktiğini uygulayan Erol Bulut, maç kadrosunda değişikliğe gitti.Trabzonspor karşısında orta sahanın iki önemli ismi Aytaç ve Azubuike forma giyemeyecek. Bulut'un orta sahada bu iki oyuncunun yokluğunda Murat Yıldırım ve Barazit'e görev vereceği belirtildi. Genç teknik adamın geçen hafta cezalı oldukları için takımdaki yerlerini alamayan sağ bek Issam Chebake ve sol bek Rahman Buğra Çağır'a ise ilk on birde şans vermesi bekleniyor.21 Ekim Cumartesi günü saat 19.30'da oynanacak Evkur Yeni Malatyaspor -Trabzonspor müsabakasında Malatya Stadyumu'nun büyük bir bölümünün dolması bekleniyor. Salı günü satışına başlanan maç biletlerinin de önemli bir bölümünün tükendiği öğrenildi.Bu arada Evkur Yeni Malatyaspor Basın Sözcüsü Erdal Gündüz, geçen hafta Fenerbahçe karşısında aldıkları yenilgiyi telafi etmek için Trabzonspor'u yenmeleri gerektiğini söyledi.Sahalarında kazanmaları gereken bir maça çıkacaklarını kaydeden Gündüz, "Ligde her geçen hafta takvim zorlaşıyor. Takımların kaybetme lüksü ortadan kalkıyor. Bizim de puan almamız gereken bir hafta var önümüzde. Trabzonspor bir kan değişikliğine gitti ve bu maça dönüm gözüyle bakıyorlar. Bizi kendi durumumuz ilgilendiriyor. Çıkıp taraftarımız önünde bu maçı kazanmak istiyoruz. Takım olarak her anlamda bu maça hazırız. İnşallah galip gelip yolumuza daha moralli bir şekilde devam edeceğiz" diye konuştu.
775015c11ee3c000a5f8187c3f136123f04d2a3901dac2a1c2901f886b206f79
Beşiktaş’ı yenmek zor Oyuncularda doymuşluk yok! Takım heyecanlı bir film gibi keyif veriyor. Bu takımda herkes oynamak ister. Gençlerbirliği bütün hafta boyunca "Beşiktaş'ı nasıl durdurum, golü nasıl kontrataktan atarım?" diye çalışmış. Ümit Özat iki taktikle gelmiş. İyi savunma ve kontradan golü bulmaya odaklanmış. Ahmet sağdan Uğur da soldan gelip golü aradılar ki, hatta ilk golü de kontraya çıkarken yediler. Kaleci Fabri'nin sakatlandığı pozisyonda 1-0 öne de geçebilirlerdi. Gençlerbirliği çok yakın oynayarak Beşiktaş'ı zorladı. Ancak son 30 dakikada çözüldüler. Beşiktaş son dakikalarda muhteşem oynadı. Ligin en çok gol atan, en çok kazanan takımı. Her taraftar, böyle bir takımı olmasını ister. Bugün televizyon başında izleyen her takımın santrforu, "Keşke Beşiktaş'ta oynasam" der. Van Persie de, Eren Derdiyok da der bunu. Mesela bir dizi izlersen çok güzeldir, bitmesin istersin. Beşiktaş da böyle, izleyenler bitmesin istiyor. Hatta futbolcular da bile bitmesin istiyor. Eyvah maç bitiyor diyoruz. Beşiktaş maçlarını izlerken benim bile oynayasım geliyor. Beşiktaş'ı sahasında yenmek artık çok zor. Lyon falan bu takımı Vodafone Arena'da yenemez. Bu takım içeride hiçbir takıma yenilmez. Beşiktaş'ta bir felsefe var: Doymuşluk yok. Büyük takımlarda olabilir bu ama yeni transferlerle bunu aştı. Beşiktaş'ın en önemli artısı dar alanda Türkiye'nin en iyi takımı olması. Bir üçgen kuruyorlar bozulunca bir tane daha bir tane daha... Bilic zamanındaki en önemli handikapı 2-0'da kapanmasıydı. Şimdi 2-0'da kapanmıyor, daha fazlasını arıyor. Çünkü kadrosuna önemli takviyeler yaptı. Beşiktaş'ın yaptığı transferlerin hepsini, her takım ister. Fenerbahçe de ister, Galatasaray da ister. Aslında Beşiktaş yaptığı bu transferlerle iddiasını göstermişti sezon başında. Cenk fazlasıyla sırtı dönük oynamaya başladı. Hareketli oynayabilecek özellikleri var. Ama çok ciddi markaj altında kalıyor. Golü daha fazla olmalıydı ancak yine de ligde ve milli takımda iyi bir sezon geçiriyor. Gomez bu sezon olsaydı, 25 golü vardı.
10899aa1cf0ebea0dac2c0ac279b103a04294c37b25af026862f0d66747e842e
CENNET'İN GÖZYAŞLARI SON BÖLÜMDE NELER OLACAK! ÖLÜMCÜL PLAN! Cennet her şeye rağmen ayakta durma mücadelesine devam ederken bir de Selim'le arası açılır. Her şeyin üst üste geldiği dönemde daha kötü şeyler onu bekliyordur. Nilgün, Cennet'in Selim'in aslında kim olduğunu öğreneceğini düşündüğü için tehlikeli bir planın içine girmiştir. Ne var ki bu plan sadece Cennet'e değil Arzu'ya da zarar verecektir. Tüm bunlar olana kadar Selim ve Cennet'in ilişkisi de artık ivme kazanır. İlk defa Cennet için her şey yolunda gidiyordur. Ta ki Nilgün'ün ölümcül planı devreye girene kadar. CENNET'İN GÖZYAŞLARI 6. BÖLÜM FRAGMANINI İZLEMEK İÇİN... CENNET'İN GÖZYAŞLARI 5. BÖLÜMDE NELER OLMUŞTU? Annesiyle karşı karşıya gelen Cennet'in hayalleri başına yıkılır. Annesi zannettiği kadından duyduğu sözler, Cennet'in gözyaşlarını daha da derinleştirir. Hastaneden taburcu olan Mukaddes uzun bir süre yatağa bağımlı yaşamak zorunda kalır. Cennet ona bebek gibi bakar. Mukaddes konuşamadığı için o gece Arzu'yla aralarında geçen hiçbir şeyi anlatamaz. Cengiz, Cennet'in Arzu'nun kızı ve Selim'in de yetimhaneden arkadaşı olduğunu öğrendikten sonra o da Arzu gibi Cennet'i hayatlarından uzak tutmak için planlar yapar. Cennet annesiyle karşılaştıktan sonra yaşadığı hayal kırıklığını Selim'le paylaşır. Selim, annesiyle bir kez daha görüşmesinin doğru olacağını söyledikten sonra Cennet, annesine haber yollar ancak aldığı cevap karşısında hayalleri tekrar yıkılır. Hem kendi hem de oğlu Mahir'i kurtulmak için Arzu'nun geçmişini araştıran Sema, çok iyi deliller bulduğunu zanneder. Ancak hesaba katmadığı bir durum vardır o da Arzu'nun zekası… Arzu, Cengiz'le çekilen fotoğrafları ele geçirir ve neden ismini değiştirdiğine dair o kadar güzel bir senaryo kurar ki günün sonunda Rıza'nın gözünde aşağılanan Sema ve Mahir olur. Her bulduğu fırsatta soluğu Cennet'in yanında alan Orhan, onu işe geri döndürmek için yapmadığı şey kalmaz. Melisa'nın da Cennet'e karşı olan sahte samimiyeti Cennet'in olaylara başka bakmasına neden olur. Sonunda Suna'nın da desteği ile işe geri dönen Cennet, bu kararıyla istemeden Selim'in kalbini kırar. Cennet'in, çocukluk arkadaşı Ali'yi aradığını öğrenen Nilgün ve Cengiz bunu engellemek için gözlerini karartıp tehlikeli işlere girerler. Orhan, doğum günü partisinde Cennet'in yanından bir saniye ayrılmaz. Selim ise kıskançlığı belli etmemeye çalışsa da pek mümkün olmaz. Melisa da bu anları fırsat bilip Selim'in daha da gözüne sokarcasına Amcası ve Cennet'in ne kadar yakıştığını dile getirir. Doğum günü partisinden erken çıkmak isteyen Cennet, asıl o an gerçeklerle yüz yüze gelir.
39890468091715f3c3c8f91a2d9f59eb96e8915cc625b024f3007b62ebadeb7c
Dutch footballer Wesley Sneijder is leaving Turkish Super Lig club Galatasaray, according to a message posted on the club's website on Friday. Sneijder had one year remaining in his contract. The 33-year-old attacking midfielder was transferred from Italian Serie A club Inter Milan in January 2013. He tallied 46 goals and 44 assists in 175 appearances during his four-and-a-half-year spell with the Istanbul-based club.
e21413bf501dfcb15b44c44985e4db5a08efe80225c685709024a4018864bd0f
North Korea confirmed Monday it will send their ceremonial head of state Kim Yong-nam to South Korea this week to attend the opening of the 2018 PyeongChang Winter Olympics. Kim, 90, leads the reclusive state's Presidium of the Supreme People's Assembly. As North Korea's symbolic second-in-command behind authoritarian leader Kim Jong-un, he will head up a "high-level" delegation at the start of the Games, according to the North's official media outlet KCNA. Hours earlier, the South Korean government revealed that Kim would be making a three-day trip from Friday to coincide with the opening of the Winter Olympics, which will start Feb. 9. It is the latest in a series of cooperation breakthroughs since the Koreas restarted dialogue last month for the first time in over two years. Seoul's presidential office welcomed the plan as "a reflection of North Korea's willingness to improve inter-Korean ties and help make the PyeongChang Games a success," based on quotes carried by local news agency Yonhap. Onlookers have also noted that Kim Yong-nam is not blacklisted under sanctions targeting North Korea's development of nuclear weapons, but Seoul could yet have problems on that score depending on who else joins the delegation.
d64c88858d8c58859889d8045bcf065d5a154d05159b69e39e27e9d8453c8d9c
Turkish tennis player Pemra Ozgen was eliminated in the first qualifying round of the 2020 Australian Open on Tuesday. Spain's Aliona Bolsova defeated Ozgen 6-2, 6-3 in women's singles. Basak Eraydin, another Turkish tennis player joining the qualifiers, will compete for the second time, facing off against the U.S.' Varvara Lepchenko on Wednesday. The qualifying rounds are taking place between Jan. 14-18 while the tournament will be held in Melbourne from Jan. 20 to Feb. 2.
1d620dce4db2cd923c9dd0c1c90d24fd02a6dd2fa13de30b1307eccd863fb1f6
Beşiktaş Kulübü'nün yaz sezonu transfer döneminden bu yana dünyaca tanınan sloganı 'Come to Beşiktaş', düzenlenen basın toplantısıyla birlikte dünyaya açılan yeni bir iletişim kampanyasına dönüştü. Pepe, Negredo, Lens, Medel ve Vida transferlerinde, transfer komitesinin imzaları attırırken elini güçlendiren 'Come to Beşiktaş' akımı, yeni iletişim kampanyasıyla daha da güçlendi. Vodafone Park'ta düzenlenen basın toplantısında Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, kampanyayla ilgili bilgiler verirken, basın mensuplarının da sorularını yanıtladı. Göreve geldiklerinden itibaren kulüp olarak yapılan projeler ve gerçekleştirilen başarılı işlerden bahseden Başkan Fikret Orman, özellikle Çin pazarına girmenin de globalleşme açısından önemli bir adım olduğunu belirtti. "MEVLANA'NIN SÖZLERİ BİZE IŞIK TUTTU" 'Come to Beşiktaş'ın tamamen taraftarın bulduğu bir kampanya olduğunun altını çizen Fikret Orman, "Bunu dünyada önemli bir proje haline getirdik ve dünyaya yaymaya çalıştık. 1.2 milyar insana ulaştı bu durum. Diğer kulüpler de bu kampanyayı benimsemekte. Transfer videolarımızla da önemli ses getirdiğimizi düşünüyorum. Bu kampanyayı başka bir seviyeye taşımayı düşündük. Bu reklam esas itibariyle yurt dışı bazlı bir kampanyadır. Beşiktaş artık bunu tanıtabilmek için finansman harcayacaktır. Dünyanın konuşacağı bir hal haline getirmeye çalışıyoruz. Bugüne kadar 'Come to Beşiktaş'ı nasıl yaydıysak, aynı şekilde bu reklamı da yaymaya devam etmemiz gerekiyor. Din, dil ve ırk gözetmeksizin bu kampanyayla herkese kollarımızı açtığımızı gösterdik. Bunu yaparken de Mevlana Celaleddin Rumi'nin sözleri bize ışık tuttu. 'Gel, gel yine gel. Ne olursan ol yine gel. Bizim dergahımız ümitsizlik dergahı değildir, 100 kere de tövbe bozsan yine gel' diyerek hazırladık bu kampanyayı" ifadelerini kullandı. "TÜRKİYE'DE AYRI BİR VİZYON AÇMA GAYRETİNDEYİZ" Başkan Orman'ın sözlerinin ardından kampanya reklam videosu yayınlandı. Reklam filminde Beşiktaşlı yıldızlar Pepe, Quaresma ve Atiba'nın yanı sıra Everton'a transfer olan Cenk Tosun da yer aldı. Bu reklam filminin dünya çapında bütün ülkelerde yayınlanacağını söyleyen Orman, "Şampiyonlar Ligi maçları ve sosyal medyada yayınlamak için büyük bir bütçe ayırdık bu kampanyaya. Türkiye'nin bayrağını taşıyan bu film, ülkemiz için de önemli bir tanıtım olacaktır. Bütün iletişim ekibini tebrik ediyorum. Bu reklam filmi ile Türkiye'de ayrı bir vizyon açma gayreti içindeyiz. Kişisel çatışmalardan daha fazla, dünya sporuna ve ülkemize hizmet edecek bir çizgide olmaya gayret ediyoruz" açıklamasını yaptı. "HEDEFİMİZ 100 MİLYON TARAFTAR KİTLESİNE ULAŞMAK"  Dünyanın en önde gelen kulüplerinin 15 sene önce bunun gibi kampanyalara başladığının altını çizen Fikret Orman, "Globalleşme stratejimizde olan bir planlamaydı bu. Hedefimiz 100 milyon taraftar kitlesine ulaşmak. Global kulüplerle aramızda büyük bütçe farkları oluştu. 160-200 milyon Euro bonservis bedelleri ödenir hale geldi. Bizim bu bütçelere gelebilmek için borçlanarak değil, kulüplerimizi borç batağına sokmadan bütçe olarak büyümemiz gerekir" dedi. Devletten herhangi bir talepleri olup olmadığı sorulan Orman, "Devletimizden bir beklentimiz olmadı, bir talebimiz de olmadı. Biz kendimizi temsil ederken, Türk bayrağını taşıyan tek kulüp olduğumuz için bunu da iyi temsil etmemiz gerekiyor" dedi. Dünyanın her ülkesine yayılmak istediklerini söyleyen Orman, "Futbolun çıkış noktası Avrupa. Buralara ağırlık vereceğiz. İngiltere Premier Lig, çok önemli bir iletişim noktası oldu. Demin bahsettiğimiz hedef ülkelerde daha ağırlıklı olacağız ama tüm dünyaya yayacağız bunu" diye konuştu. "DÜNYADA FUTBOLLA İLGİLİ HER ÜLKEDE OLACAK BU KAMPANYA" Şov esaslı değil, fayda esaslı hareket ettiklerini ifade eden Başkan Fikret Orman, "Yapacaklarımızı, yaptıklarımıza bakarak hesaplayabilirsiniz. Önce bu kampanyanın etkisine bakacağız. Etkisinin düşmeye başladığını hissedersek daha da artıracağız. Tahminen 1 milyonun üzerinde bir para harcayacağız. Dünyada futbolla ilgili her ülkede olacak bu kampanya. Global hesapları artık herkes takip ediyor. Buradan da yayın yapacağımız için hemen hemen tüm dünyaya yayın yapacağımızı düşünüyorum" ifadelerini kullandı. Beşiktaş'a İran ve Azerbaycan'dan büyük talep olmasının sorulması üzerine konuşan Orman, "İran ve Azerbaycan'a gitmek istiyoruz. Milli takım araları o dönemlerde boş oluyor ama o takımların oyuncuları da milli takımlarda olunca, gitmekte zorlanıyoruz. Bazen politik durumlar da bunu etkiliyor. Niyetimiz sabit. Azerbaycan çok önemsediğimiz bir pazar. Şubat ayı başında ekibim Azerbaycan'a gidecek. Bir mağaza ve toplu maç izlenebilecek bir konseptle birlikte hareket edeceğiz. Akatlar'da bulunan 1903 konseptini dünyaya yaymaya çalışıyoruz. Hem Türkiye, hem de dünya çapında bunu yayacağız. Bunlar doğaçlama" diye konuştu. "CENK AİLEMİZİN BİR PARÇASI" Reklam filminde yer alan Cenk Tosun'la ilgili de konuşan Fikret Orman, "Filmde Cenk Tosun var. Önceden çekilmiş bir film. Transfer olsa bile, ailemizin parçasıdır. Everton'da bizi temsil etmeye gitti ama belki kariyerinin bir noktasında ailesine dönmek isteyebilir. Bu nedenle Cenk'in görüntülerinin kaldırılmasını istemedim" ifadelerini kullandı. "İLK HEDEFİMİZ BAYERN MÜNİH'İ ELEMEK" Taraftarların her zaman büyük beklentiler içinde olduğunu sözlerine ekleyen Fikret Orman, "Her şeyi hemen olsun istiyoruz. Bu işler hemen olacak işler değil. 6 sene önceye göre ne noktada olduğumuz ortada. Şampiyonlar Ligi'nde büyük bütçeli takımlar, büyük paralar harcıyorlar. Bizim de doğru stratejiler ve istikrar yakalamamız gerekiyor. İlk hedefimiz Bayern Münih'i elemek. Sonrasına, sonra bakacağız. Büyük hedefler koyarak taraftarlarımızda üzüntü oluşturacak ve ukalalık olabilecek hedefler koymuyoruz. Futbol dışında diğer branşlarımız için de geçerli bu kampanya. Önümüzdeki sezon için basketbol takımımız Çin'de kamp yapabilir" diye konuştu. "KEŞKE SÜPER KUPA MAÇINI BAKÜ'DE OYNASAYDIK" Türkiye'de maçların gündüz oynanması yönünde taleplerinin olduğunu söyleyen Fikret Orman, "Kışın ortasında saat 20.30'da Osmanlıspor'la kupa maçı oynayacağız. Buranın ne kadar soğuk olduğunu biliyoruz. TFF'ye başvurduk, bunu gündüze alalım diye ama sonuç olarak olmadı. Bu maçta oyuncularımızı oynatmak istiyoruz, herkes izlesin istiyoruz ama riske giremiyoruz. Burada bir oyuncumuz sakatlansa, Şampiyonlar Ligi ve Süper Lig'de sıkıntı yaşarız. Beşiktaş, Konyaspor'la Samsun'da bir maç yaptı. Kamuoyunun aklında maç kalmadı. Herkesin aklında kavgalar, bıçaklar kaldı. O zaman da söyledim, keşke o maçı Bakü'de, Endonezya'da oynasaydık. Premier Lig'de bizim çektiğimiz videoları çekiyorlar. Biz de bütün takımlardaki oyuncularla bunu yaparak ülkemizin tanıtımını yükseltmeliyiz" diyerek sözlerini tamamladı.
e7226f353a6ea3ed199467e4662b46191e8df588b43964254e4ae2ade6a7f16a
Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, 0-0 sona eren Galatasaray derbisinin ardından konuştu. 10 kişi kalan rakip önünde sevinecekleri bir sonuç almadıklarını söyleyen Kocaman, “Bundan sonraki maçlarda puan farkı hak ettiği yerde olacaktır” diyerek farkın kapanacağını söyledi. Galatasaray derbisinin ardından düzenlenen basın toplantısında mücadeleyi değerlendiren Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, "Maç öncesinde rakibimiz, sahasında istim üzerindeyken puan farkını artırmak için oynayacaktı. Bizim de en büyük derdimiz 8 haftada oluşan 8 puanlık farkı indirecek fırsat olarak görüyorduk. Oyuna bakıldığı zaman iki takımın da birbirine üstün tarafları var. Her iki taraf da birbirlerinin zaaflarına uygun oynadılar. İlk yarıda çok çok iyi olmasa da, nispeten maçta öne geçecek fırsatları yakaladık. İkinci yarıda Galatasaray ritmi elinde tuttu. Kırmızı karta kadar maç bizim yarı sahamızda geçti. Kırmızı karttan sonra kontrolü aldık ancak bu topun kontrolü oldu ve ceza sahası içindeki hamleleri yapamadık. Son 20 dakikada rakip 10 kişi kalmışken çok sevinebileceğimiz bir sonuç olmadı" diye konuştu. "Bunun cevabını diğer kulübe vermeli" Rakip kulübeyle yaşadığı etkileşimle ilgili olarak konuşan Aykut Kocaman, "2. seferdir rakip kulübeyle etkileşim oluyor. Normalde hiç kulübeye bakmam. 2 seferdir rakip kulübelerden bu tarafa doğru bir etkileşim geliyor. Ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Bunun cevabını diğer kulübenin vermesi gerekiyor" dedi. Maçın hakemiyle ilgili yaptığı açıklamada hakemlere de hak vermek gerektiğini sözlerine ekleyen Kocaman, "Zorluk derecesi güç bir maçta, biraz da olsa hakemlere hak vermemeye çalışmak insafsızlık olur. Çok zor bir ortam. Sadece burası için değil, bizim stadımız için de geçerli, diğer statlar için de geçerli. Ne olursa olsun kararlar bize verilsin mantığı var. Bugün iki taraf aleyhine de terazinin kaçan tarafları var. Bizim adımıza olan bir penaltı pozisyonu var, Galatasaray lehine de var. Bizim attığımız gol gri bir pozisyon olabilir. Cüneyt Çakır'ın bugün herhangi bir takımı öne çıkarmak gibi bir niyeti yoktu. Oyunu olağan akışına bırakmaya çalıştı. Taraftar, teknik ekipler ve oyuncular her şeyi kendi lehine ister" ifadelerini kullandı. "Değişiklikler kesinlikle farklı olurdu" Oyuna müdahale etmesinden 1 dakika sonra rakibin 10 kişi kalmasıyla ilgili olarak konuşan Kocaman, "Kırmızı karttan önce yapılan değişiklikler kesinlikle farklı olurdu. Ritmi kaybetmiştik. Sayısal eşitlik devam ederken biraz daha topu tutacak oyuncular almak istedim. Ancak eğer rakip 10 kişi kaldıktan sonra değişiklik yapsaydım kesinlikle bu şekilde olmazdı. Giuliano çok kaliteli bir oyuncu. Fenerbahçe'nin hem bugünleri hem de yarınları için temel taş olabilecek isimlerden birisi. Bugün girdiğimiz pek çok pozisyonda kendisi vardı. Ayrıca alanını ve adamını savunma konusunda da en önemli oyuncularımızdan birisiydi" açıklamasını yaptı. Kocaman, puan farkıyla ilgili olarak da, "Benim söyleyeceklerimle puan farkının azalacağı ya da artacağı gibi bir durum yok. Suni puan farkından kastım, bizim puan kayıplarımız. Galatasaray'ın da puan ortalaması düşecektir. 3 puanlı sistemde Galatasaray'ın 2.06, Fenerbahçe'nin de 2.08 puan ortalaması var. Galatasaray rakibine daha önce 30 puan fark yapmıştı, benim Fenerbahçe'de oynadığım dönemde biz de 30 puan fark yapmıştık. Bundan sonraki maçlarda puan ortalaması hak ettiği gibi olacaktır. Yabancı sayısıyla birlikte takımlar kadrolarını çok güçlendirdiler. Güçlü takımlarla oynadık ve bizim puan kaybımız normalin üzerinde oldu. Aynı şekilde rakiplerimiz de puan kayıpları yaşayacaktır" dedi. "Kendi tarafımdan bakınca gol diyebilirim" Janssen'in maçın 7. dakikasında attığı ancak faul nedeniyle iptal edilen golü sorulan Aykut Kocaman, "Gol için kendi tarafımdan baktığımda ben gol diyebilirim, Galatasaraylılar da faul der. Her iddianın haklı olduğunu düşünüyorum. Nispeten Galatasaray duran toplarla bizi biraz hırpaladı. Ama maçta en azından öne geçme açısından yakaladığımız pozisyonlar vardı. En büyük handikabımız özellikle kırmızı karttan sonraki bölümü çok anlamsız şekilde harcadık" diye konuştu. 2 takımın bugüne kadar yüzlerce kez karşılaştığının da altını çizen Fenerbahçe teknik direktörü, "Bugünkü maçta da bir takımın istediğini alarak sahadan ayrılma ihtimali de çok yüksekti. Bir takım nedenlerden dolayı kulübün üzerindeki negatif algıyı yönetecek bir durum var. Kırılma, vazgeçtiğiniz zaman olur. Fenerbahçe son ana kadar yarışın içinde olacak. Bugün kazansaydık biraz daha hızlı koşacak durumda olacaktır. Galip gelememizden ya da mağlup olmamamızdan dolayı gerçekleşen stabil durum, bu şekilde gitmeyecek. Benim tahminlerime göre bu puan farkı azalacaktır. Eğer kendi tarafımızı atlamaz ve normale dönersek, ikinci yarıda mutlaka bu puan farkı düşecektir. Bu takımın kapasitesini ve yapabileceklerini biliyorum" diye konuştu. "Bugün aleyhimize 2 kritik karar verildi" Hakemlerle ilgili tekrar konuşan Aykut Kocaman, "İnsanların yaşadığı sıkıntıları her zaman söylemeye çalışıyorum. Şu ortamı görüyoruz. Tekrar söylüyorum sadece Galatasaray'a ait bir ortam değil. Bugün tartıya vurduğunuzda bizim aleyhimize çok kritik 2 karar verdi hakem. Akhisar Belediyespor maçında Bülent Yıldırım maçın 5. dakikasında, aman bugün Fenerbahçe lehine hata yapmayayım görüntüsü verdi. Ama bugün hakem lehimize de aleyhimize de kararlar verdi. Ama baskıya ve ortama baktığınızda maçı bir tarafa doğru değil, akışına bıraktığını gördük. Hakemin beden dili, kazanan takım kendi gücüyle kazansın şeklindeydi" diyerek sözlerini tamamladı.
97986e8a8c9fda04efce575029312e98b62b757ef6d73aa198a343d9813d8605
Senegal and Algeria are now due to face off to win the 2019 Africa Cup of Nations (AFCON) title in Friday's final in the Egyptian capital Cairo. Senegal qualified for the AFCON final by beating Tunisia 1-0 in Sunday's semifinal. The deadlock in Cairo was broken in extra time as Tunisian defender Dylan Bronn scored an own goal in the 101st minute. This goal clinched the victory for Senegal as they advanced to the final stage in Egypt 2019. Meanwhile Algeria got to the final by besting Nigeria 2-1 in the semifinal match. Algeria took the lead in the first half as Nigeria's William Troost-Ekong put the ball into his own net. But Nigeria scored the equalizer in the 72nd minute of this game as Nigerian forward Odion Ighalo successfully converted a penalty. Algeria bagged the AFCON final ticket in injury time as Manchester City winger Riyad Mahrez scored a free kick, clinching the Algerian victory. Semifinal losers Tunisia and Nigeria will meet in a third-place playoff on Wednesday. Results of the semis Senegal - Tunisia: 1-0 Algeria - Nigeria: 2-1 AFCON final July 19: Senegal - Algeria
d2c5292d484629a76cbf23ba93f807bb44da00b17a0c54bcb4cb9bec91519c6f
FENERBAHÇE'nin Slovak futbolcusu Martin Skrtel, FB TV'ye konuk oldu. Sarı-lacivertli kulübe transfer sürecinden, hedeflerine kadar açıklamalarda bulunan tecrübeli stoper, oyun stilinden de açık yüreklilikle bahsetti. Futbola nasıl başladığını "Aslında tam olarak hayalim futbolculuktu diyemem. Benim yaşadığım kasabada kışın buz hokeyi, yazın futbol oynardık. Sanırım babam da futbolcu olduğu için, ben her zaman futbola daha sıcak baktım" diyerek açıklayan 32 yaşındaki yıldız, Fenerbahçe'ye gelme nedenini şöyle anlattı: Büyüklüğünü anladım "Liverpool'da geçirdiğim 8.5 seneden sonra yeni bir meydan okumaya ihtiyacım olduğunu hissettim. Beni isteyenler içinde Fenerbahçe her zaman en net olan kulüptü. Geldiğimde milli takımlarda oynayan büyük oyunculardan oluşan, ne kadar büyük bir kulüp olduğunu fark ettim. Ve bana göre Fenerbahçe Türkiye'deki en büyük kulüp." Devler Ligi süper olur Skrtel, sarı-lacivertli forma ile ile hedeflerinden de bahsederek, "Umarım en iyi diyebileceğim anılar geliyordur. Umarım bu kulüpte başta şampiyonluk olmak üzere büyük başarılara imza atarız. Bu sezon şampiyon olabilirsek gerçekten çok iyi olur. Eğer önümüzdeki sene Şampiyonlar Ligi'ne katılabilirsek, bu mükemmel olur. Ben kariyerimde hep büyük takımlarda oynadım. Fenerbahçe benim kalbimde ve her zaman kalbimde olacak" ifadesini kullandı. Sıcakkanlı ve kibarım Takımı için elinden geleni vermeye çalışan bir yapısı olduğunun altını çizen Slovak futbolcu, "Bu Fenerbahçe için de geçerli. Umarım bu kulübe ve bu takıma başarılar kazandırmak için katkıda bulunabilirim" dedi ve şöyle devam etti: "Dolayısıyla biraz sert oynamam gerekirse sert oynarım. Tekme atarım ama bu tabii ki saha içinde kalır. Saha dışında herkes benim sıcakkanlı ve kibar bir insan olduğumu söyleyecektir." SKRTEL'DEN iNCiLER Çocukluğumda ilk idolüm Roberto Baggio'ydu. O bir hücum oyuncusuydu, dolayısıyla ben de bir hücum oyuncusu olarak oynayıp, goller atmak istiyordum. Ama sonra defans oynamaya başladım ve daha çok kendi pozisyonumdaki oyuncuları izledim. GEÇEN sezon Galatasaray'ı içerde ve dışarda yendik. Beşiktaş'ı Türkiye Kupası maçında deplasmanda 1-0 yendik. Bunlar benim iyi anılarımdı. Manchester galibiyeti de öyle. Türk yemekleri güzel, özellikle de baklava ama tabii ki vücut yağ oranı için biraz tehlikeli. Ama bazı maçlardan sonra yiyebilirsiniz. Ben de imkanım olursa mutlaka yiyorum. BİR gün gerçekten profesyonel futbolcu olabileceğimi hayal etmezdim. Tabii ki bunun hayalini kuruyordum ama çok gerçekçi bir hayal olarak bakmıyordum hiçbir zaman. Çünkü Slovakya'nın küçük bir kasabasından geldiğiniz zaman bu çok da kolay olmuyor. Ailem le çok yakın ilişkilerim var. Neredeyse her gün konuşuyorum. Telefonla veya görüntülü konuşmayla. Mutlular ve eminim benimle gurur duyuyorlardır. Li ver poo l'dayken Chelsea'ye karşı oynadığımız maçta, şampiyonluğu kaybettiğimiz sezon, benim en kötü anımdı sanırım. Bizim için gerçekten çok iyi bir sezondu ve Liverpool taraftarlarına tekrar ligi kazanabileceğimize dair bir umut vermiştik. Ama Chelsea'ye karşı Anfield'de kazanamadık.
d6d709a4c628e5ccedd9c632f82683ec556b4b24647c3a9f03d380399f00ec04
Fenerbahçe'nin yeni golcüsü'deprogramına konuk oldu. İddialı açıklamalar yapan usta krampon, şampiyonluğun formülünün başarıya inanmaktan geçtiğini söyledi. İşteyıldızın yeni sezon ve hedefleri konusundaki açıklamaları:haftalar her zaman yeni takımlar için zor olur. Sezona istediğimiz gibi de başlayamadık amakarşısında aldığımız galibiyetle birlikte takımın ilerleyen süreçlerde çok daha iyi olacağına inanıyorum.maçını kazanıp, galibiyeti taraftarlarımıza armağan edeceğiz. Takımda çok iyi hava var."hedefim kupalar için mücadele etmek. İki kulvarda da başarı hedefliyoruz. İyi bir kadromuz var. Seviyesi yüksek bir takımız.ve kendimizi buna adamalıyız. Zorlu ve rekabetin üst düzeyde olacağı bir sezon bizi bekliyor. Büyük oyunculardan kurulu. Onlar da bize zorluk çıkaracak ama en önemlisi kendimize inanmak. Yolun sonunda şampiyon olmak istiyorsak inanmalıyız."Mehmet Topal'la daha önce Valencia'da oynadıklarını hatırlatan Soldado , "Mehmet orada 2 yıl oynadı ve çok güzel iki yıldı. Kuvvetli takımdık, Mehmet de çalışkanlığıyla o takımı tamamlayan oyunculardandı. Mehmet Topal burada referans göreceğim oyunculardan. Bana adaptasyon konusunda çok yardımı olacak" ifadesini kullandı.Tecrübeli forvet, Türkiye ve İspanya'daki futbola bakışı da kıyaslayıp şunları söyledi: "Burada insanlar futbolu yaşıyorlar. Havaalanındaki karşılama, o an nasıl bir kulübe geldiğimi, bu insanların kulüplerine nasıl bir aşkla bağlı olduklarını hissettim. Bu formanın önemini fazlasıyla hissettirdiler. Türkler, İspanyollardan bile daha sıcak."Usta forvet, oyun karakterini ve yakalamak istediği gol sayısını ise şöyle anlattı: "Yarışmacı ve mücadeleci biriyim. Kendimle yarışırım. Hergün kendimi geliştirmeyi başarırsam, etrafımdaki insanlara da bunun aynı doğrultuda yansıdığını düşünüyorum. Her sezon en az 15 gol hedefliyorum. Bunun üzerine çıkarsam ne mutlu bana."Taraftarlara geldiği ilk günden itibaren destekleri için teşekkür eden Soldado, "Her şeyi yapan bir taraftar var. Sahaya çıkmak o keyfi yaşamak büyük motivasyon. Isınmada tüm oyuncuları tek tek tribünlere çağırıyorlar. Bu daha önce gördüğüm bir şey değil. Taraftarlar desteklerine devam etsinler. Bu destek sürerse Soldado'nun en iyi versiyonunu görecekler. Başarılarla dolu bir yılı hep birlikte yaşayacağız" dedi.
6f9be2076bd5ed70f1fb20711071eb13158a57b07ea4b108ce57fd90d5af8ce6
Kaliteli futbola eyvallah Trabzonspor, sahasında ağırladığı ilk devrede farklı mağlup olduğu diğer Karadeniz ekibi Kardemir Karabükspor ile yaptığı rövanş maçını aldı almasına ama biraz daha dikkatli olabilselerdi skor daha farklı olabilirdi. Fakat skoru bir kenara bırakıyorum. Fakat futbol ve kalitesini ön plana çıkarıyorum. Karabükspor rakip sahada oynamasına rağmen asla en ufak bir zaaf göstermeden futbol adına ne varsa mücadele, bol pas pozisyon vs her şeyi görselliği de araya katarak Trabzon seyircisinin önüne koydu. Bence galip ve mağlup olması futbol adına hiçbir nakısa getirmez. Şimdi gelelim Trabzonspor'a... Trabzonspor da bu maçı belki de sezonun en güzel futbolu olarak ekranlara yerleştirdi. Maç içerisinde ortaya koyduğu mücadele gerçekten takdire değerdi. Maçın en başarılı adamları başta Yusuf sonra Castillo ve Onazi idi. Diğer taraftan iki yan bek Mas ve Pareira yapılan transferler içinde en başarılı iki adam olarak gözüktü. Ersun Yanal için de iki kelime yazmak gerekirse... Maç içerisinde yaptığı müdahaleler ve hamleler zamanlama itibarı ile ve adamların rötuşlanması seçeneğinde fevkalade isabetli davrandı. Hatta bariz pozisyonu harcayan maçın başarılı adamı Yusuf'u onore etmek için de zamanında dışarı alıp taraftarına alkışlatarak bir nevi onun moralini revize etti. Yanlışı kimse istemez Bir de aklıma gelen konuyu ortaya atmak istedim. Acaba Yusuf Erdoğan ne alemde. Ortalardan kayboldu. Elbette Ersun hoca en iyileri oynatmakla yükümlüdür. Bu müdahalede acaba "Kabahat Yusuf Erdoğan'ın mıdır?" diye de merak etmiyor değilim. Ha bu arada yönetiminden herkesin endişe ettiği hakem Fırat Aydınus'un maç boyunca hiçbir art niyet ve hata göstermeden on numaralık performans ortaya koyduğunu da ifade etmek isterim. Esasen hiçbir takım ne kendisine ne rakiplere yanlış yapılmasını istemez. Sahalarımızda böyle adil yönetimler isteriz. Ligde ikinci yarı itibarı ile 18 takım arasında de en iyi performans ortaya koyan ekibi Trabzon olmuştur. Bunu da iki beraberlikten sonra yükselişini futbolu ve skorları ile dosta düşmana gösterdi.
1fff224f10154f866e09b393c15fee67cb49c4460577401f403eb0cd221b0f29
The Warriors led most of the game and extended their lead to 94-80 with LeBron James resting on the bench early in the fourth quarter. But James' rim-rattling dunk with 1:43 left gave the Cavs a 105-103 lead -- their first since early in the first quarter -- and Irving finished off the stunning comeback. It was reminiscent of his championship-winning 3-pointer in the final minute of Game 7 last June when Cleveland became the first team in NBA history to come back from a 3-1 deficit. Spurs 119, Bulls 100 LaMarcus Aldridge hit his first 11 shots from the floor on the way to a season-high 33 points in leading the San Antonio Spurs to a wild 119-100 home victory over the Chicago Bulls. Kawhi Leonard added 25 points and a game-high 10 rebounds for the Spurs (25-6), who built a 20-point first-quarter lead but gave it all back and more by midway through the third quarter, when it trailed 70-67. The Spurs then blew past the Bulls in the final 16 minutes. Chicago (14-16) was led by Dwayne Wade's 24 points. Celtics 119, Knicks 114 Marcus Smart hit the tiebreaking 3-pointer with 47.8 seconds left as the Boston Celtics blew a 13-point lead before escaping Madison Square Garden with a 119-114 victory over the New York Knicks. The Celtics seemingly had their fifth win in six games secure when they led 112-104 with two minutes left. They wound up needing Smart's clutch shot because the Knicks ripped off eight straight points and forged a 112-112 deadlock with a Carmelo Anthony layup with 66 seconds remaining. Thunder 112, Timberwolves 100 Russell Westbrook had 32 points and 15 assists to lead the Oklahoma City Thunder to victory over the Minnesota Timberwolves. Westbrook made 11 of 25 shots from the field and grabbed seven rebounds as the Thunder improved to 19-12 this season. Center Steven Adams added 22 points and Enes Kanter came off the bench to drop 20 points on 8-of-10 shooting from the floor. Karl Anthony Towns paced the Timberwolves with 26 points and eight rebounds. Andrew Wiggins scored 23 points and Zach LaVine added 16 for Minnesota. Lakers 111 Clippers 102 Timofey Mozgov and Nick Young scored 19 points as the Los Angeles Lakers defeated the Los Angeles Clippers. The Lakers' victory snapped a four-game losing streak. They used a balanced attack for the victory. Seven Lakers reached double figures in scoring, including Luol Deng, who registered 13 points and 12 rebounds. The Clippers were led by Redick and Jamal Crawford with 22 points. Redick left the contest after three quarters with a sore left hamstring. The Lakers used a decisive 34-16 third quarter, including a 15-2 spurt in the opening five minutes, to forge a commanding 89-74 lead. The Clippers opened the fourth quarter with an 11-0 run to cut the margin to four points with 8:20 in the contest but could get no closer.
8edc734aafe62f7d7386b91357b8c8cf2c0a71ce7706aed495592f71750db1dc
Juventus are preparing to make a more serious move for a new central midfielder and according to the Italian press, the player at the top of the Bianconeri’s list is Liverpool’s German star Emre Can. The 23-year-old has now become coach Massimo Allegri's primary choice after Chelsea refused to lower their asking price for Serbian Nemanja Matic. According to İtalian press, Bianconeri bosses are ready to offer the Merseyside club around €35M for the player that boss Jurgen Klopp wants to keep hold of next season. Indeed, the German tactician is ready to offer Can a new deal at Anfield and after the player joined up with the rest of the Liverpool squad on their Far-East tour, the Premier League side want to sit down and discuss contract extension but the journal understands that the player, who is heading into the final year of his current deal in England, is now anxious to make a move to Italy this summer.
e2c8243fdebd356de3c143532c89b58d99226ca433ebeb702873bbe9d35d19f6
Fenerbahce will play Sturm Graz in the UEFA Europa League's third qualifying round, after the Austrian side eliminated their Montenegrin opponents Mladost Podgorica late on Thursday. Finishing the Turkish domestic season in third place, Fenerbahce earned a place in the Europa League starting from the third qualifying round. In order to advance to the group stages, the Istanbul side needs to get past Sturm Graz, who finished third in Austria's Bundesliga last season. The first leg of the tie will be played on July 27 in Austria; the second leg will be on August 3 in Istanbul. On Thursday, 33 teams progressed to the next round in the Europa League, but Turkey's Galatasaray was not one of them. The Lions were eliminated by newcomers Ostersunds of Sweden on a 3-1 aggregate scoreline. The upset was recorded as the earliest European exit in the Istanbul club's history. Meanwhile, another Turkish club, Konyaspor, will start their European campaign in the group stages of UEFA Europa League, after winning the Turkish Cup last season.
e3e269200e161baa7d9fb213207dbee353ff0196b676b9bd706a472ac96ef4eb
Başkan Usta'nın ilk etapta Milan kulübünden kiralanması noktasında anlaşmaya varılan Kucka için görüşmeleri netleştireceği ve ardından oyuncuyla ilgili de çok ciddi bir sorun çıkmaması durumunda onu Türkiye'ye getireceği öğrenildi. Muharrem Usta , geçtiğimiz günlerde de yetkilendirdiği menajere Kucka görüşmelerine son noktayı koyma talimatı vermişti. Trabzonspor , Galatasaray'ın da ısrarla istediği oyuncu için rakam olarak sarı-kırmızılı kulübün teklifinin gerisinde kalmasına rağmen Durica'nın öz verisiyle işi imza aşamasına getirmişti. Kucka önceki gün instagram canlı yayınında da 'How are you Trabzon?' diyerek taraftarlara mesaj göndermiş, başkan Usta da twitter'a 'Sizden korkulur' yazıp işin bittiği müjdesini vermişti.
074f9fc2fce0e3f25de7d764506e667918f4f63d904fa535263944f3ebced39f
Antrenman gibi maç Geçen sezon kendi evinde yenilmeyen Galatasaray bu statta her zaman 1-0 önde başlıyor. Teknik direktörün Fatih Terim ise hücumu da çok seviyorsa, çıkardığı 11 tamamen hücum oyuncularıysa, Onyekuru gibi başka bir Rodriguez de buluyorsa böyle sonuç alınması normal. Sarı-kırmızılılar çok ciddi bir antrenman maçına çevirdiler karşılaşmayı. Emre Akbaba gibi, forvetin arkasında üç bölgede de oynayabilecek bir oyuncu var. Emre'nin ortalaması zaten Galatasaray gibi takımlarda 10 ile 20 gol arasında atar. Bu Milli Takım için de iyi bir şey... Emre'nin karakteri ve oyun yapısıyla kesinlikle Galatasaray'a faydalı olacağını biliyorduk. Oyuncuların coşkusu, hırsı ve azmi, genç oyuncuların girmesi maçı tamamen şölene dönüştürdü. Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın kaybetmesiyle Galatasaray sanki bir doğum günü kutlaması yaptı. Galatasaray keyif alarak futbol oynadı ikinci yarıda. Oyun keyife döndü artık. Hakemler duygusal davrandı ve 2 dakika uzatma verdi. Zaten VAR kararından dolayı 2 dakika durdu oyun. Galatasaraylılar devam etmek istiyordu. İki beki etkili olmamasına rağmen Galatasaray ikinci yarıda gerçekten iyi futbol oynadı, coşkulu oynadı. Eren ciddi alanlar açtı, Emre geldi golü yaptı, Onyekuru geldi golü yaptı. Mesela Fenerbahçe'den örnek verirsek Hasan Ali ceza sahasına gittiyse ancak orada başka bir oyuncun yoksa bu golleri atamazsın. Şu anda en zayıf iki takım görünüyor, Sivasspor ve Alanyaspor... Özellikle Alanyaspor dirençsiz. Bu lig hayli zorlu. Mesut Bakkal falan dinlemezler, tak diye düşersin. Çok zayıf ve dirençsiz bir takım. Dikkat etmeleri gerek Alanyaspor'a atılan 6 gol kesinlikle Galatasaray'ı aldatmamalı, mutlaka ileriye iyi bir forvet alınmalı. Eren iyi bir futbolcu, kaprissiz ve görev aldığında her zaman elinden geleni yapıyor. Gomis'in gitmesi benim için hayal kırıklığı oldu. Galatasaray mutlaka iyi bir golcü almalı. Galatasaray için gülerek, eğlenerek güzel bir oyunla harika bir galibiyet oldu.
6eb7c38adf2a8cd4b0559d49d9f76561f9effdd115547df7f9f362e192677428
Fenerbahçe, Hollandalı Teknik Direktör Phillip Cocu ile 3 yıllık sözleşme imzaladı. Ülker Stadyumu'nda düzenlenen imza törenine Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Sportif Direktör Damien Comolli ile Hollandalı Teknik Direktör Phillip Cocu katıldı. Cocu kendisini 3 yıllığına sarı-lacivertlilere bağlayan sözleşmeyi imzaladı. Törende ayrıca Phillip Cocu'nun ailesi de yer aldı. İmzaların atılmasının Cocu'ya üzerinde ismi yazılı forma ve atkı takdim edilirken, daha sonra toplu olarak foto muhabirlerine poz verildi. ALİ KOÇ: UMARIM COCU İLK VE SON OLUR Törende açıklamalarda bulunan Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, "Bugün başkan olarak, yönetim kurulu olarak ilk defa bir hocayla anlaştık ve sembolik imza törenimizi yapıyoruz. Gönlümden geçen, arzum, dileğim, başkan olduğum müddetçe, umarım bir dönemden fazla olur, İlk ve son teknik direktör anlaşmamız olur. Bunun için de bizden beklentiyi biliyoruz. İnşallah hep beraber Damien Comolli liderliğinde Phillip Cocu'nun teknik direktörlüğünde hep beraber nice başarılara imza atarız ve hep bir sonraki başarının nasıl olacağını sizlerle paylaşırız. Phillip'e, ailesine, yardımcısına, Türkiye'ye, İstanbul'a ve Fenerbahçe'ye hoşgeldiniz diyoruz. Damien'la bir senedir çalıştığımızı söylemiştim. Bu törende de hem futbolcu tarafında, hem teknik direktör tarafında ciddi çalışmalar yaptığımızı, bu çalışmaları yaparken istatistikler kullandığımızı ve belli bir felsefe, belli bir vizyon ve anlayış çerçevesinde hocalarımızı önceliklendirdiğimizi, bununla beraber bir Türk hocayla devam edeceğimiz takdirde bunun Aykut hoca olacağını söylemiştim. Aykut hocaya, Fenerbahçe'ye hem geçtiğimiz sezon, hem bugüne kadar vermiş olduğu hizmetlerden dolayı, hem bir başkan, hem de bir taraftar olarak teşekkür etmek istiyorum. Fenerbahçe söz konusu ise Aykut hocanın bir teknik direktörden fazlası olduğunu söylemiştim. Bir kez daha bu duruşu sergiledi. Dedi ki, ben çalışmayacağım bir müddet, lütfen benim ekibimin haklarının korunmasında sizden destek istiyorum. Biz de sadece ekibiniz değil, sizin de hakkınız korunacaktır, bu sizin hakkınızdır dedik. Aykut hocanın ekibi ile hocamız Phillip Cocu, çalışmaya başlayacak. İstedikleri ile devam edecek. Yani belli bir devamlılık sağlanacak. Bu anlayış için hem Aykut hocaya, hem de ekibine teşekkür ediyorum" dedi. KOÇ: "ŞAMPİYONLUK SÖZÜ VEYA TRANSFER SÖZÜ VERMEDİK, BİR KÜLTÜR SÖZÜ VERMİŞTİK" Teknik direktör çalışmalarının seçimle birlikte start aldığının altını çizen Koç, "Göreve gelince, dediğim gibi yaptığımız çalışmalar neticesinde öncelikler yaptık. Sayın Cocu'nun bizim en çok dikkatimizi çeken tarafı, tabii ki 4 senede 3 şampiyonluk çok önemli. Baktığınız zaman PSV'ye en kuvvetli takım değildi. Buna rağmen 4 senede 3 şampiyon oldu. Bununla beraber, yeni bir kariyer arzu etmesi, yeni başarılara yelken açma arzusu, bizim aslında isteklerimiz doğrultusundaydı. Çünkü Fenerbahçe gerekli zemini sağlayan bir kulüp. Bununla beraber yaptığımız istatistiklere baktığımız zaman, hocamızın oynattığı oyuncuların bireysel performanslarına da büyük katkı sağladığını gördük. Münferit performanstan çok takımın performasına önem vermesi, genç oyunculara imkan tanıması ve kariyerindeki altyapılardaki tecrübesi ve orada yaşadığı başarıları var. Benim seçim kampanyamda felsefe dediğim buydu. Şampiyonluk sözü vermedik, transfer sözü de vermedik. Bir kültür sözü vermiştik, hocamız da öne çıkan hocalardan biriydi bu doğrultuda. Bu camianın nasıl temsil edileceği de önemli. Phillip Cocu'nun hem saha içinde, hem saha dışında liderlik özelliği, hayata pozitif bakışı ve şartlar ne olursa olsun çok sakin oluşu bizi etkiledi. Evet alternatiflerimiz vardı. Seçilene kadar hiçbiriyle direkt temasa geçmedik. Seçilir seçilmez ilk Damien'i aradım, bu iş oldu haydi çalışmaya başlıyoruz dedim ve Cocu ile temasa geçtik. Şimdi buradayız. Çok yoğun çalışıyoruz" açıklamasında bulundu. "DUYURMAYA YAKIN OLDUĞUMUZ OYUNCULAR OLABİLİR" Transferler ile ilgili açık kapı bırakan Ali Koç, "Prensip olarak bir şey imzalamadan bir şey açıklamayı doğru bulmuyorum. Hem nazar değmesin diye, hem de iş bozulmasın diye açıklamıyorum. Yakınlaştığımız, duyurmaya yakın olduğumuz oyuncular da olabilir. Birkaç hafta daha sıkı pazarlık yapmamız gereken oyuncular da olabilir. Esas gerçek, Finansal Fair Play'in bize getirmiş olduğu, manevra alanımızı daraltan şartlar. Kiralık oyuncu modeline daha çok yoğunlaşacağız. Kiralık modeline yoğunlaşınca, son ana kadar beklediğiniz de oluyor. Şampiyonlar Ligi'ne kadar takımı hazır etmek önceliğimiz. İnşallah 6-7 Ağustos geldiği zaman takımımızın ana bölümü tamamlanmış olur ama Şampiyonlar Ligi'ndeki elemeler ne olursa olsun, ondan sonra da transfer sezonu devam edecek. Bazı transferler olabilir" ifadelerini kullandı. COMOLLI: ''HOCAMIZIN BEĞENDİĞİ BAZI OYUNCULAR VAR, ONLARI TAKİP EDİYORUZ" Fenerbahçe Sportif Direktörü Damien Comolli, bazı oyuncular ile görüşme halinde olduklarını belirterek, "Bazı oyuncular ile görüşüyoruz ancak biz doğru anda bu açıklamaları yapmayı doğru buluyoruz. Son derece açık ve şeffaf şekilde bu açıklamaları yapmayı doğru buluyoruz. Hocamızın beğendiği bazı oyuncular var, onları takip ediyoruz. Doğru ana geldiğimizde bunları açıklamayı doğru buluyorum. Basının biraz manşete ihtiyacı var ama bizim ihtiyacımız olan ise başarılı bir transfer dönemi geçirmek. Bizim için bu gizliliğin sağlanması gerekir. Şu ana kadar Phillip ile tüm görüşmelerimiz bu çerçevede devam etti" dedi. "GEÇEN SEZON BAŞINDAN BU YANA TAKIMI İZLİYORUM" Geçen sezondan bu yana Fenerbahçe'nin oynadığı 46 maçın 40'ını izlediğini söyleyen Comolli, "Ben aslında bu takımın maçlarını geçen sezonun başından bu yana izliyorum. 46 maçın yaklaşık 40 tanesini izledim. Güçlü yanlarını ve zayıf yanlarını biliyorum. Bazı oyuncularla konuşma fırsatı buldum. Bu yöntemi uygulamanın da takımı tanıma anlamında daha doğru olduğuna inanıyorum. Onlarla bu görüş alışverişini yapmak önemli diye düşünüyorum. Phillip ile ilk konuşmamızdan bu yana bu takım ile ilgili konuşuyoruz. Nasıl bir takım oluşturabiliriz, bunu düşünüyoruz. En önemli noktalar bunlar bizim için. Daha şimdiden Phillip'in çok çok fazla maç izlediğini biliyorum aynı benim gibi" diye konuştu. COCU: ''ÖNÜME ÖNEMLİ BİR FIRSAT ÇIKTI VE BU NEDENLE PSV'DEN AYRILDIM" Fenerbahçe'nin yeni teknik direktörü Phillip Cocu ise sarı lacivertli kulüp ile anlaşmaktan dolayı çok mutlu olduğunu belirterek, "Birkaç haftadır görüşme halindeydik. Fenerbahçe ile ilgili planlarımızı konuştuk. Fenerbahçe takımının teknik direktörüyüm artık ve bu bana onur veriyor. Pozitif davranışlarla önümüze bakma arzusundayım. Çok çalışacağız. Takım olarak birlikte durmamız gerekiyor, sadece saha içi değil, saha dışında da bunu yapmalıyız. Çok istekliyim. Yarın ilk antrenmanımızı yapacağız, bununla beraber oyuncuları da daha iyi tanıyacağım. İnsanların yaptığımız işle ilgili pozitif bir düşünceye sahip olması için elimizden geleni yapacağız" dedi. 5 yıldan fazla bir süredir PSV'de görev yaptığını ifade eden Cocu, "Fenerbahçe'nin bir ilgisi olduğunu duydum. En önemlisi doğru adımları atabilmekti. Yeni bir kulüp çıktı önüme, PSV'de yapacaklarımı burada da yapabilirim diye düşündüm. Yeni fikirler önüme çıktı. Sayın Comolli'nin ve yeni başkanımın fikirleri ortaya çıktı. Çok başarılı bir dönem geçirdik PSV'de, artık değişim zamanının geldiğine inandım. Çok önemli bir fırsat çıktı önüme ve bu nedenle PSV'den ayrıldım" açıklamasını yaptı. "TAKIMIN NASIL OYNAMASINI İSTEDİĞİM KONUSUNDA DÜŞÜNCELERİM DEĞİŞMEYECEK" Futbola bakış açısı ile ilgili gelen bir soruya yanıt veren Phillip Cocu, "Futbola nasıl baktığım değişmeyecek. Performans açısından, antrenman açısından metotlarım değişmeyecek. Burada yaptığım çalışma farklı olacak, farklı bir kulüp, farklı değerleri var. Farklı detaylar var. Öncelikle takımı tanımam gerekiyor, ligi tanımam gerekiyor. Takımın nasıl oynamasını istediğim konusunda düşüncelerim değişmeyecek. Hep pozitif futbol oynamaya uygun bir takım istediğim değişmeyecek" ifadelerini kullandı. Fenerbahçe'nin birçok maçını izlediğini söyleyen Cocu, "Oyuncuları gözlemlemeye çalıştım. Ama takımı analiz etmenin en önemli yanı, birlikte çalışmaktır. Saha içinde ve saha dışında doğru çalışmaktır. Önce oyuncularla beraber çalışacağız, önce onlarla tanışma sürecimiz olacak. Teknik anlamda neler yapabiliriz, bazı görüşlerimiz var. Sezonun ilk maçına hemen hazırlanmalıyız. Fenerbahçe gibi büyük takımlar kadrolarına oyuncu katarken, kulübe en fazla performansı katacak oyuncuyu ararlar" dedi. "TOPA SAHİP OLAN BİR TAKIM OLMAK İSTİYORUZ" Hollandalı teknik adam, Mehmet Topal ile Josef de Souza ikilisi ile ilgili gelen bir soruya, "Her iki sistemi de kullanabilen bir hocayım. Ama bu durum hocaların kalitesine ve tarzlarına bağlı. Önemli olan onlara ne istediğimizi aktarabilmek. Hangi noktaya ve nasıl ulaşmak istediğimizi anlatabilmek önemli. Onlardan maksimum verim alabilmek için bazen iki defansif orta saha da oynayabilirsin. Futbol felsefemiz, geriden oyun kurarak, ne istediğini bilen bir takım olmak. Benim için çok önemli değil defansif orta saha sayısı. Topa sahip olan, çok yaratıcı olan ve çok fazla sahada hareketlilik gösteren bir takım. Bunun için çalışacağız" yanıtını verdi. Altyapıya bakış açısını açıklayan Phillip Cocu, "Elimizdeki kadroya bakacağız. Daha sonra tabii ki Fenerbahçe'de olduğumuz süre boyunca gözlerimiz açık olacak. Altyapıdaki oyuncuları tanımanın da önemli olduğunu düşünüyorum. Hollanda'dan buna alışığız. Onların yakınlarında olacağız, kulüp olarak da onları takip etmemizin önemli olduğunu düşünüyorum. Bazen A takımla antrenmanlara çıkacaklar, bazıları hazır gelecek, maçta süre verebileceğiz. En önemlisi bu değerlendirmeleri yapabilmek" diye konuştu. "STADIN DOLU OLMASI BİZİM İÇİN FANTASTİK BİR DURUM OLUŞTURUR" Fenerbahçeli taraftarların kombineye olan ilgisine yorum yapan Cocu, "Fantastik bir durum oluşturur bizim için stadın dolu olması. Son derece önemli olduğunu düşünüyorum. Eğer arkanızda çok daha fazla taraftar varsa, çok daha güçlü olursunuz. Rakipleri etki altına alırsınız. Bu sahayı ve atmosferi biliyorum. Maçın başlamasından çok uzun zaman önce taraftarlar tezahüratlara başlamış oluyor. Umuyorum bu pozitif havayı en iyi şekilde koruyabiliriz. Takım bunları yapabilirse, taraftarın desteği de artacaktır. Onlara çok ihtiyacımız olacak, onlarla birlikte çalışacağız aslında. Bu pozitif noktaları duymak beni mutlu ediyor" ifadelerini kullandı. Barcelona'da oynadığı sürenin kendisine neler kattığı ile ilgili gelen bir soruya yanıt veren Hollandalı çalıştırıcı, "Tabii ki katkısı var orada geçirdiğim yılların bana. Çok büyük tecrübeler edindim, dünyanın en üst seviye takımlarından biri oynadım. Baskı altında nasıl çalışılması gerekir, bunu öğrendim, bunu gördüm Barcelona'da oynadığım yıllarda. Ama teknik direktörlük sürecimde de baskı altında nasıl çalışılır bunu görmeye çalıştım. Tüm bu bileşenler, tüm bu edindiğim tecrübeler, beni ben yapıyor. Benim oyun fikrimi, benim oyun tarzımı bu düşüncelerim geliştiriyor. Tecrübeler sizi bir adım öteye taşır. Şu anda Fenerbahçe'de çalışmak için sabırsızlanıyorum. Tekrar aynı şekilde o başarılara ulaşmak istiyorum. Ekibimle beraber burada yapacağımız çalışmalarla, hem oyuncularımıza bunları yansıtmak, hem de neler istediğimizi yansıtmak istiyoruz" dedi. "BİR ŞEYİ ÇOK İSTİYORSANIZ, HER GÜN ÇALIŞMALISINIZ" Hollanda dışında ilk kez teknik adamlık deneyimi yaşayacağını hatırlatan Cocu, "Avrupa dışında, PSV dışında ilk teknik direktörlük deneyimim olacak. Ama futbolcu olarak farklı ülkelerde forma giydim. Rakiplerimize çok saygı duyuyoruz. Hiçbir şey kolay elde edilmiyor. Benim içerisinde bulunduğum futbol dünyasında öğrendiğim bu. Bir şeyi çok istiyorsanız, her gün çalışmalısınız. Bu çalışmalarımızı birlikte yapacağımız arkadaşlarla beraber, hep birlikte başaracağız eğer başaracaksak. Her maç bunu sergilememiz, her maç maksimum verimi takımımızdan almak hedefindeyiz. Bizim öncelikle takım içerisinde bu inancı sağlamamız gerekiyor. Çıktığımız yola inanmalıyız. Bu imkanlara sahipseniz, güzel şeyler başarabilme imkanımız vardır" diye konuştu. Cocu, "Fenerbahçe'ye gelirken kimseye danıştınız mı" sorusuna, "Herkesin farklı bir karakteri ve yapısı vardır. Her Hollandalı hocayı aynı değerlendiremeyiz. Eğer herhangi bir hocadan öğrenebileceğim bir şey varsa, bunu yapmak gerektiğini düşünüyorum. Hep kendimi nasıl daha fazla geliştirebilirim diye düşündüm. Frank de Boer'la görüşebilirdim, Dirk Kuyt'la da görüşebilirdim. Fenerbahçe'de uzun süre forma giymiş bir isim. Onlardan benim gelişimime faydalı olarak ne alabilirsem alırım. Onlarla görüştüm" değerlendirmesinde bulundu. "BURADA EN ÖNEMLİ OLAN NOKTA, BİR TAKIM İNŞA ETMEK" Tecrübeli oyuncular ile birlikte çalışacağının hatırlatılması üzerine Cocu, "Birlikte çalışacağımız oyuncularla bunun nasıl olacağına bakmamız gerekiyor. Genç oyuncularla çalışırken, onların gelişimine odaklanmanız gerekebilir. Bu nedenle tecrübeli oyuncular olmasının olumlu yanları ortaya çıkabilir. Burada en önemli olan nokta, bir takım inşa etmek. Anahtar nokta bu. Çok sayıda Şampiyonlar Ligi maçı oynadım. En hızlı şekilde o seviyeye dönmek bizim arzumuz. Çok çalışmalıyız. Temel hedef, birlikte bir takım olabilmek, birlikte güçlü bir takım yapısı oluşturabilmek. Bir iki haftada olabilecek bir şey değil bu. Gitmek istediğimiz bir yön var, bu yolculuğa hep beraber çıkacağız. Takımımızı bu yolculuğa hazırlayacağız" dedi. Fenerbahçe Kulübü'nün bir parçası olduğu için çok mutlu olduğunu belirten Cocu, "İspanya'da da futbol çok tutkulu bir hal alabilir. Çok güzel bir oyun bu ve ben bu oyunu oynamayı seven bir insanım. Dolu statlarda karşılaşmaya çıkmayı seven bir insanım. En güzel tarafı da bu zaten. Taraftarların yansıttığı tutku ve istek. Gerçekten Fenerbahçe ile çıktığımız bu yolculuğun parçası olduğum için çok mutluyum" diyerek sözlerini noktaladı.
3868383f718f95f5d2d9ebd6735842192ece2ed3c160bdb5c46b78129d5ed6c2
Açıklamada Veli Kavlak'ın sakatlığının sürekli tekrarlamasına sebep olarak 3.5 yıl önce Beşiktaş sağlık kurulu tarafından yanlış teşhis konulması ve yanlış tedavi yapılması gösterildi. Ercan Kayhan; Veli Kavlak'ın tedavi sürecinde kendi imkanlarından 200 bin Euro kullanmasının yanı sıra ücretinden 2016/2017 futbol sezonunda 600 bin Euro ve 2017/2018 futbol sezonunda ise 500 bin Euro olmak üzere toplam 1 milyon 100 bin Euro indirim yaptığına da dikkat çekti. Veli'nin yüzüstü bırakıldığını ve profesyonel sözleşmesinin gerek hukuka gerekse de vicdana aykırı olarak Beşiktaş tarafından tek taraflı olarak feshedildiğinin belirtildiği basın açıklaması şu şekilde: "Menajerliğini yaptığım profesyonel futbolcu Veli Kavlak hakkında son günlerde basına yansıyan haberleri ve suçlamaları büyük bir üzüntü ile takip etmekteyim. Öncelikle ve önemle belirtmek isterim ki, Veli Kavlak, Beşiktaş' a ilk transfer olduğu günden bu yana her zaman en üst düzeyde profesyonellik göstermiş, Beşiktaş camiasına yakışır bir şekilde mesleğini icra etmiş ve Beşiktaş forması ile birçok başarıya imza atmıştır. Veli Kavlak, çok sevdiği Beşiktaş' a hizmet ederken yaşadığı sakatlık üzerine 2015 yılından bu yana birçok ameliyat geçirmek zorunda kalmış ve buna rağmen sağlığına kavuşamamıştır. Önemle irdelemek isteriz ki, birçok sağlık kuruluşu ve konusunda dünyaca bilinen uzman hekimlerin ortak görüşü, Beşiktaş sağlık kurulu tarafından sakatlığa ilişkin yapılan ilk teşhis ve tedavinin hatalı olduğu ve bu durumun Veli Kavlak'ın hâlihazırda sağlığına kavuşamamasının temel sebebi olduğudur. Buna rağmen Veli Kavlak hiçbir zaman sahalara dönme çabasını bırakmamış, bugüne kadar kendi imkanları ile ameliyat olması sebebiyle 200.000-Euro' dan fazla tedavi masrafını cebinden ödemek zorunda kalmış ve ameliyat olmasına Beşiktaş tarafından izin verilmesi için de ücretinden 2016/2017 futbol sezonunda 600.000-Euro ve 2017/2018 futbol sezonunda ise 500.000-Euro olmak üzere toplam 1.100.000-Euro indirim yapmak mecburiyetinde kalmıştır. Bütün bu maddi ve manevi kayıplara bir an önce sahalara dönmek ve Beşiktaş' a yeniden hizmet verebilmek amacıyla katlanmış olan Veli Kavlak, bir takım gerçek dışı isnatlarla Beşiktaş taraftarının önüne atılmış ve neticede de sözleşmesi Beşiktaş tarafından tek taraflı olarak feshedilmiştir. Her zaman Beşiktaş' a en üst düzeyde hizmet vermek amacında olan ve bu uğurda hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan Veli Kavlak hâlihazırda futbol oynayamayacak durumda olmasına karşın adeta Beşiktaş' tan kovulmuş ve yalnız bırakılmıştır. Sağlıklı olduğu günlerde Beşiktaş' tan kazandığından daha fazla ücret tekliflerini bir an için bile değerlendirmeksizin reddeden ve Beşiktaş' tan başka bir takımda oynamayı aklından bile geçirmemiş olan Veli Kavlak'ın çok sevdiği Beşiktaş camiası ile karşı karşıya bırakılması ve gerçek dışı isnatlarla itibarsızlaştırılmaya çalışılması kendisini derinden üzmektedir. Gelecek günlerde Veli Kavlak tarafından da kamuoyunun bizzat bilgilendirileceğini bildirir, maddi ve manevi her türlü fedakârlığı yapmasına karşın kendisinin yüzüstü bırakıldığını ve profesyonel sözleşmesinin gerek hukuka gerekse de vicdana aykırı olarak Beşiktaş tarafından tek taraflı olarak feshedilmiş olduğunu saygılarımızla kamuoyunun takdirine sunarız."
342f490477f12fb5b57fd0f9bfb6d59e6c3f8c85c6e29442a66a4d413655fbfb
Süper Lig'in ikinci yarısının ilk maçında Göztepe 'yi konuk eden Fenerbahçe , son dakika golü ile 2-1 galip gelirken, Teknik Direktör Aykut Kocaman , karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında soruları cevapladı.Olumlu ve olumsuz anlamda sezona damga vuran bir takım olduklarını söyleyen Aykut Kocaman, "Bu sezona bir tarafıyla damga vuran ama bir taraftan da son dönemlerde her şeye rağmen bunu tersine çevirmek için çaba gösteren bir grupla devam ediyoruz. İnişlerimiz oldu, çıkışlarımız oldu ama rakip kalemize gelemedi. Rakibimiz çok iyi organize olmuş bir takım. Son derece doğru şekilde oynadık. Devre arasındaki çalışmalara bakıldığında istediğimiz puanda değiliz. Yoğun sakatlıkların olduğu bir devre arası oldu. Sahaya çıkarken taraftarın mükemmel heyecanı ve soyunma odasının mükemmel isteği ortaya çıktı. İyi başlangıç, doğru hareketler ve saha dizilişinin ardından Göztepe doğru şekilde sahaya yerleşerek, oyunun yönünü çevirmeye başladı. Uzun paslarla üstünlüğümüzü kırdılar ancak kalemize gelmelerine izin vermedik. 2. gol arayışı içinde olduğumuz anda sezona damga vuran o olay yine geldi. İlk gol pozisyonunu verdik ve yine isabetli bir şutla gol yedik. İkinci bölümde bazı oyuncular sürekli ıslıklandı. Taraftarlık başka bir şey, bu durumu yapanlara seyirci demek gerekiyor. Oyuncuların hem saha içindeki davranışları, maçı isteme hali, en az taraftarlar kadar maçı ve şampiyonluğu kazanmak istediğini gösterdi. Anlamak istemediğim bir durum ortaya çıkıyor. Bir dakikadan sonra oyuncu kaçar ama bizim oyuncularımız bu durumda değil. 6 haftalık periyot çok önemli. Anlamlandıramadığım şanssızlıklar yaşarken, seyircilerin bir kısmının futbolcuları oyundan düşürecek hamle yapmasını da anlamlandıramıyorum. Biz gururla ve şerefle Fenerbahçe'yi temsil ediyoruz. Birbirini yemeye çalışan bir grubu temsil ediyoruz şu anda. Her şeye rağmen çok kritik haftalar öncesinde bu maçı kazandıran bütün oyuncuları kutluyorum ve bu sevince ortak olan bütün taraftarlara da minnettarım. Bu çocuklar canla başla oynamaya çalışıyor" ifadelerini kullandı.Golü yedikten sonra takımın düzeninin bozulduğunu söyleyen Kocaman, "Bizim takımımız bir düzen takımı. Son haftalarda puan ortalamamız yükseldi. Bugün maç fazlasıyla da olsa lider durumdayız. İlerleyen haftalarda bu durumu gideremezsek sıkıntı yaşayacağız. Biz bir şeyleri yapmak için sonuna kadar direneceğiz. Bu hem benim doğamda var hem de oyuncu grubunun ana karakteri bu şekilde" dedi. Dirar 'ın ıslıklanmasının önümüzdeki haftalarda kendisini olumsuz etkileyip etkilemeyeceği sorulan Kocaman, "Dirar çok güçlü bir karakter. Zaman zaman basit hatalar yapıyor ama genel olarak bakıldığında yüksek oyunculardan birisi. Antrenör gözüyle bakıldığında Dirar bu takımın olmazsa olmazı. Seyircilere bir şey söylemiyorum, onlar ıslıklar. Ama taraftarlara şunu söylemek istiyorum, her zaman bireyselliklerini kullananlar daha değerli oluyor. Ama 80 metrelik parkurda gidip gelen, top taşıyan ve orta yapan kişiyi, hata yaptıkları zaman topun ağzına koyuyorlar. Bu takımın olmazsa olmaz en büyük güçlerinden birisi Dirar. Saha içinde ve dışında böyle. Düşeni kaldıran, her hata yapanı sahada kaldıran bir karakter. O olduğu sürece ben de ona, bu karakteri için her zaman destek olacağım. Son orta da karakterini gösterdi. Bunun gibi her maç 5, 6 orta yapıyor. Bizim de zaman zaman eleştirdiğimiz noktalar oluyor ama ilk düşündüğümüz, takım için yararı mı fazla zararı mı? Nabil Dirar, çok karakterli bir oyuncu ve umarım böyle devam eder. Golün ortasını yaptı, bundan birkaç dakika evvel de Soldado 'ya güzel bir orta yaptı" diye konuştu.Takımda yaşanan sakatlıkların oyuncuların verimi anlamında problem oluşturduğunu söyleyen Aykut Kocaman, "Takımdaki iki yönlü oyuncularımızdan bazıları sakatlık nedeniyle tam randımanlı oynayamıyor. Bu durum da oyuncu değişiklikleri yaparken en büyük endişemiz oluyor. Bu birkaç haftayı öyle ya da böyle kazanarak geçirmek bizim için çok önemli. Bugün yediğimiz gole kadar çok şikayet edeceğimiz bir durum gözükmüyordu. Golden sonra düzen de bozuldu ve sıkıntılar biraz daha arttı. Kazanmak için son saniyeye kadar mücadele eden bir takım vardı sahada ve benim için en önemli durum budur. Büyük takımların en büyük özelliklerinden birisi bu tip davranışlardır" dedi.İnsanların kadroda görmek istediği oyuncuların kadroda olmamasıyla ilgili olarak yapılan yorumlardan etkilenip etkilenmediği sorulan Aykut Kocaman, "Tabii ki etkileniyorum, sonuçta insanım. Bu durum zor ama yapabileceğim bir şey yok. Bu ülkede yaşayan bir insanım ve insanları tanımaya çalışıyorum. Bütün bunların içinde oyuna bakışımla, davranışlarımla şunu öğrendim, doğru bildiklerimi ısrarla ve inatla yapmaya devam edeceğim. Bugüne kadar mesleki anlamda bu şekilde ayakta kaldım. Sağda solda tanıtım yapmak için uğraşan bir adam değilim. Biz kendimizi işine ve çalıştığı kuruma adamış adamlarız. Hatasız olmayacaktır ama umarım hatalarım az olur. Onlarca hata yapıyoruz ama hatalarımızı düzelterek yolumuza devam edeceğiz" açıklamasını yaptı.İlk 6 haftada hedeflenen maksimum puanı toplamak istediklerini söyleyen Aykut Kocaman, "Başakşehir, Trabzonspor ve Beşiktaş deplasmanlarımız var. Temel amaç bu 6 haftalık periyotta 18 puan toplamak. Deplasmanda oynayacağımız maçlarda minimum kayıp hedefliyoruz. Her maçta puan kayıpları yaşanabilir. Artık takımlar çok kaliteli. En büyük transferimiz bu yaşanan heyecan ve istek. Ama birikmiş psikoloji ve gergin ortamı düzeltmemiz gerekiyor. Taraftarımızla sevinçleri ve sıkıntıları aynı anda yaşamaya başlarsak, en büyük transferimiz olur. Böyle giderse, 10 tane futbolcu da alsak aynı durum ortaya çıkacak. Temel bir problem var ve bunu halledemiyoruz. Hatalar yapan ve bu hataları düzelten bir grubuz. Oyuncuları biraz daha anlayabilirlerse en büyük transfer olur. Ortak menfaatimiz Fenerbahçe" diyerek sözlerini tamamladı.
8b376b3c7dc78243ad7dc8a4b9bcf34d4d965be37a193502c67d10d96aa01a3f
Özbek, Adıyamanlı olan ve kente 2 okul yaptıracak olan Galatasaray yönetim kurulu üyesi Tarık Taşar ve Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ile birlikte Vali Kalkancı'yı ziyaret edip, görüş alışverişinde bulundu. Ziyarette gazetecilerin sorularını cevaplayan Özbek, video hakem uygulamasının hakem hatalarını asgariye indirmek için güzel bir uygulama olduğunu belirterek, "Video hakem uygulaması Avrupa'da bazı ülkelerde başladı. Özellikle hakem hatalarına yönelik tartışmaları sonlandırmak amacıyla Türkiye liglerinde de video hakem uygulamasına geçeceğiz. Tartışmaların büyük kısmını ortadan kaldıracaktır. Bu manada çalışmalar yapıldı. Federasyon organizasyonu başarı ile götürüyor. Çok kısa sürede video hakem uygulamasına geçilecek. Hakem hatalarının asgariye inmesi ve oyunun dinamizmi içinde bazen görüş mesafe içinde dışında olabiliyor, pozisyonu tam takip etme şansı olmuyor. Ağırlaştırılmış çekimdeki gibi değil olaylar daha çok hızlı akıyor. Video hakem uygulaması güzel bir hakem uygulaması olacak" dedi. Kulüpler Birliği olarak yabancı hakem uygulamasına ilişkin bir gündemlerinin olmadığını da vurgulayan Özbek, "Şu anda yabancı kuralı ile ilgili herhangi bir gündemimiz yok. Dolayısıyla bu önümüzdeki günlerde Kulüpler Birliği Vakfı olarak bir araya geldiğimiz zaman konuşacağımız bir olay" diye konuştu. Galatasaray'ın her maçına final havasında çıktığını da ifade eden Özbek, "Galatasaray her maçına bir final havası çerçevesinde çıkıyor. Dolayısıyla yedi maçta çok iyi pozisyona geldi Galatasaray bu hiçbir zaman bize bir rehavet vermiyor. Her maçımızın ayrı önemi var, bugün Galatasaray'ın puan cetvelindeki durumuna rağmen disiplini bir üst seviyededir. Dolayısıyla sezon sonu mutlu sona ulaşmak için elimizden geleni yapıyoruz. Her maç bizim için önemli seviyededir. Biz takımlar arasında bir ayrım yapmıyoruz. Her maçı kazanmak için çıkıyoruz" şeklinde konuştu.
cfae45e4162d77c64ac9c9de9f1fec6df00df01b68b7b243420a13ab78785731
Ligde 2017-18 sezonunun ilk yarısını 29 puanla 7. sırada tamamlayan Trabzonspor 'da en istikrarlı oyuncu Portekizli Pereira oldu. Lig ve kupada toplam 18 maçta forma giyen 33 yaşındaki sağ beki (bin 555), bin 509 dakika ile Arjantinli sol bek Mas takip etti. Bin 485 dakika ile Okay, bin 348 dakika ile Yusuf Yazıcı ve bin 260 dakika ile Onur Recep Kıvrak, bin 177 dakika ile Burak Yılmaz, bin 65 dakika ile Olcay, bin 16'şar dakika ile Kucka ve Durica bin dakikanın üzerinde süre alan takımın diğer istikrarlı isimleri oldu. Yabancı oyuncular arasında 213 dakika ile en az forma giyen isim Theo Bongonda olurken, en az görev yapan isimler ise 21 dakika ile Abdurrahim Dursun ve 26 dakika ile Furkan Yıldırım oldu.Süper Lig'de sezonunun ilk yarısında Trabzonspor'un en skorer ismi Burak Yılmaz oldu. Sezon başında Çin'in Beijing Guoan kulübünden tekrar bordo-mavili ekibe dönen Burak, forma giydiği 14 maçta 14 kez ağları havalandırarak, gol krallığı yarışında Galatasaraylı Bafetimbi Gomis ve Göztepeli Adis Jahovic ile zirvede yer aldı. Karadeniz ekibinde Hugo Rodallega lig ve kupada 11, Dame N'Doye 5, Olcay Şahan 4 ve Yusuf Yazıcı 3, Juraj Kucka 2, Okay Yokuşlu, Abdülkadir Ömür, Ogenyi Onazi ve Matus Bero ise birer golle katkı sağladılar.Trabzonspor'da sezonun ilk yarısında futbolcular 53 sarı ve 4 de kırmızı kört gördü. Olcay Şahan ve Yusuf Yazıcı ligin ilk yarısında birer kırmızı ve üçer sarı kart gördü. Karadeniz temsilcisinde, Sosa'ya da birer kırmızı ve sarı kart gösterildi. Rodallega da kupada kırmızı kart gördü. Okay 6, Kucka 5, Uğur 5, Mas ve Bero 4'er sarı ile en fazla kart gören oyuncular arasında yer aldı.
2e61c35f20daee8002fbb9a19f8fa4ff6b5db1e30333920f7898891837f03264
German football icon Jurgen Klinsmann stepped down as manager of Hertha Berlin on Tuesday, just 10 weeks after taking charge of the Bundesliga club. The 1990 World Cup winner, who replaced Ante Covic last November, cited a lack of trust as the reason for his unexpected departure. "We were on a very good path in a relatively short time. Despite some difficult fixtures, we are now six points away from the relegation zone and I am convinced that Hertha will stay up," he said in a statement. Hertha were in the relegation zone when Klinsmann took over and are now placed 14th with 23 points. He won only three of his 10 games in charge and his last match was Saturday's 3-1 home defeat to Mainz. "For that task to be completed, as head coach, I need the trust of all the people involved. Unity, cohesion, and focus are essential in the fight against relegation. If they are not guaranteed, I cannot deliver on my potential as a trainer and cannot live up to my responsibility," said Klinsmann. The former U.S. national team head coach clarified that he will continue to serve on Hertha's board. Klinsmann's decision to quit caught the club management by surprise. "We were very surprised by what happened this morning. There were no previous indications of this decision, especially after the support shown throughout a busy winter transfer market in regards to signings," General Manager Michael Preetz said in a statement on the club's website. Hertha Berlin were the biggest spender in Europe during the winter transfer window as they forked out a total of €78 million ($86 million) to acquire new players.
a2b49ad02fdc48b4d8aa0b185aeef9cce8406ec68d9e1c6088180aa62779032f
Fenerbahçe deplasmanında Kasımpaşa'nın 45'inci dakikada kazandığı serbest vuruşta topun başına geçen Mensah, takımına ilk yarı tamamlanmadan beraberliği getirdi. Ganalı yıldız ikinci gole de katkıda bulunarak Kasımpaşa formasıyla çıktığı 14 maçta 3 gol 3 asiste ulaştı. Kasımpaşa'nın 10 numara mevkiinde forma giyen 23 yaşındaki Mensah; takımın durumu, Süper Lig'deki şampiyonluk adayı, futbolculuk hayatı, futbolundan ilham aldığı isimler ve hedefleri gibi birçok konuya açıklık getirdi. "SÜPER LİG'İ TAKİP EDİYORDUM" Transferinden önce de Süper Lig'i yakından takip ettiğini söyleyen Bernard Mensah,"Aslında dünyada takip ettiğim bir çok lig var. Süper Lig' de bunlardan birisiydi. Portekiz'de oynarken Fenerbahçe ile karşılaşmıştık. Türkiye'de bir çok iyi oyuncu olduğunu biliyordum ancak geldikten sonra ligi daha yakından takip ediyorum. Geldikten sonra da çok iyi oyuncular olduğunu gördüm. Çok kaliteli bir lig" açıklamasında bulundu. "HER MAÇ DAHA İYİYE GİDİYORUZ" Süper Lig'in devre arası yaklaşırken kendi ve takım performansını da değerlendiren Mensah,"Transfer olduğunda tam hazır değildim ancak hocamın yardımıyla her antrenmanda, her maçta daha iyi bir duruma geldim. Şuan iyi bir durumdayım. Takımımız da her maç, her antrenman daha iyiye gidiyor. Güçlü bir ekip olduğumuzu düşünüyorum. Şimdi yapmamız gereken aynı istikrarla devam etmek ve iyi sonuçlar almak. İyi sonuçlar aldıkça daha da güçleneceğiz" ifadelerini kullandı. "BAŞAKŞEHİR'DE ŞAMPİYON OLABİLİR" Şampiyonluk yarışı içinde fikirlerini aktaran Ganalı yıldız, "Kimin şampiyon olacağını şimdiden tahmin etmek çok zor. Beşiktaş şuan kötü ancak çok iyi oyunculara sahip. Henüz devre arası olmadı ancak Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş iyi takımlar. Aynı zamanda Başakşehir de iyi bir takım. Onlarda şampiyonluk adayı" dedi. "SÜPER LİG'DE BİR ÇOK İYİ FUTBOLCU BULUNUYOR" Süper Lig'de iyi oyuncuların olduğunu belirten Mensah,"Özellikle Gomis, Talisca, Adebayor, Cenk Tosun, Quaresma çok iyi futbolcular. Süper Lig'de birçok iyi futbolcu bulunmakta" açıklamasını yaptı "SÜPER LİG LA LİGA'YA BENZİYOR" Futbol oynadığı ligler hakkında da bilgi veren Kasımpaşalı futbolcu ,"İspanya ligi çok farklı. La Liga oldukça yüksek bir seviye. Her takım her takımı yenebiliyor. Bu da onu La Liga yapıyor. Süper Lig, Portekiz liginden daha iyi bir lig. Burada da her takım her takımı yenebiliyor. O nedenle Süper Lig, LaLiga'ya benzemekte. Süper Lig'de oynanan maçlarda sürpriz sonuçlar çıkabiliyor. Seri mağlubiyetler ve seri galibiyetlerde takımlar hızlıca yer değiştirebiliyor. Bütün takımlar üst sıralarda yer almak istiyor. O nedenle en iyi oyunumuzu sahaya yansıtmak zorunda kalıyoruz. Her maç çok zor ve en iyisini yapmalıyız. Zor bir ligde yer alıyoruz" dedi. "KEMAL ÖZDEŞ HER ZAMAN TOPLA OYNAYAN BİR TAKIM İSTİYOR" Çalıştığı teknik direktörler içinde düşüncelerini ifade eden Mensah,"Diego Simeone oldukça büyük bir teknik direktör ve kendini kanıtlamış birisi. Kemal Özdeş de iyi bir hoca. Simeone, daha çok bekleyen sonra hücumu düşünüyor. Kemal Özdeş ise her zaman topla oynayan bir takım istiyor. Topun hep takımda kalmasını isteyen bir oyun anlayışı var". şeklinde konuştu. "BENİM ASIL MOTİVASYONUM HER MAÇ EN İYİ OYUNUMU ORTAYA KOYMAK" Kasımpaşa'ya transferi öncesi Manchester United başta olmak üzere birçok kulübün scout ekiplerine izlettiği Ganalı futbolcu, "Benim asıl motivasyonum her maç en iyi oyunumu ortaya koymak. En iyi oyunumu ortaya koyduğumda zaten güzel şeylerin olacağının farkındayım. Sakatlılardan uzak durmalıyım ve her maç takımıma en iyisini vermeliyim. Bu şekilde güzel şeylerin olacağını biliyorum" diye konuştu. "ZİDANE'IN VİDEOLARINI İZLİYORUM" En beğendiği ve örnek aldığı futbolcular içinde konuşan ofansif orta saha oyuncusu,"Zinedine Zidane'ın oynama şeklini çok beğeniyorum. Zidane'ın videolarını hala izliyorum Ayrıca Pogba ve Mesut Özil'de çok özel oyuncular" dedi. "FUTBOLDA YARINI BİLMEK ÇOK ZOR" Futbol yaşantısına nerede devam edeceğini bilmenin mümkün olmadığını belirten Mensah,"Futbolun içinde yarını bilmek çok zor. Ne olacağını bilemeyiz. Geleceğim hakkında şurada olacağım diyemem ama farklı ülkeler de futboluma devam edebilirim" şeklinde fikir belirtti. "ÖNEMLİ OLAN TAKIMIN KAZANMASI" Sahada en rahat olduğu bölge içinde açıklamada bulunan Mensah,"Kendimi 10 numara pozisyonunda daha iyi hissediyorum. Ayrıca benim için gol atmak ya da asist yapmak çok önemli değil önemli olan takımımın kazanması" açıklamasını yaptı. TRABZONSPOR MAÇINDA CEZALI Bernard Mensah, Fenerbahçe maçında yaşadığı gol sevinciyle ligdeki gol sayısını 3'e çıkardı. Kasımpaşa formasıyla çıktığı 14 maçta 3 gol 3 asiste sahip oyuncu Fenerbahçe maçının 55'inci dakikasında gördüğü sarı kartla 15'inci hafta Trabzonspor müsabakası öncesi cezalı duruma düştü .
bbda21ef4b443f6a487e81133fe7b2412a15fd7e046300158cde89ab1e7ad707
"Takıma ve oyuncu kalitesine baktığımızda başarılı olacağımızdan şüphem yok" Galatasaray'ın Hollandalı ön liberosu Nigel de Jong, Medipol Başakşehir maçı öncesinde düzenlenen basın toplantısında konuştu. Galatasaray'a transferi ile ilgili soruyu yanıtlarken ilginç bir yaklaşımla konuya açıklık getiren Nigel de Jong, Amsterdam'da yaşadığı mahallede tüm Türk arkadaşlarının Galatasaraylı olduğunu ifade ederek, "Eğer Türkiye'de Galatasaray'dan başka takıma gitseydim, annemin evine dönemezdim" dedi. De Jong'un basın toplantısındaki açıklamaları şu şekilde: "Önümüzde çok zor bir maç bizi bekliyor. Lider takım ve iyi oynayarak lider oldular. Biz de saha ve seyirci avantajımızla galip ayrılmak istiyoruz. Rakip kim olursa olsun kendi evimizde oynadığımız maçı kazanmak istiyoruz." "Ben bundan önce pek çok ligde oynadım. Her ligin kendisine göre artı ve eksileri var. Türkiye Ligi de kesinlikle çok zor bir lig. Fizik ve taktik anlamda kaliteli olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden Amerika'dan buraya geldim. Ligi daha iyi tanımak için çok daha fazla maç oynamaya da ihtiyacım var. Ama kalite olarak Türkiye Ligi'nin iyi olduğunu düşünüyorum." "YÜZDE YÜZ HAZIR OLDUĞUMU HİSSEDİYORUM" "İlk oynadığım maçta sakatlık yaşadım ve ne yazık ki o maçtan sonraki dönem zor oldu. Bu maçın seviyesi yüksek. Yüzde yüz hazır olduğumu hissediyorum. İlk defa bu şekilde kendi sahamızda ve kendi taraftarımız önünde ilk 11'de oynayacağım. Yüzde 100 hazır olmam gerek ve öyle hissediyorum." "EMRE BELÖZOĞLU'NA SAYGIM SONSUZ" "Emre Belözoğlu'nu tanıyorum. İngiltere'de oynadı. Uluslararası liglerde oynadı. İyi bir futbolcu, kaliteli bir futbolcu, Türk Milli Takımı'nda oynadı. Ona olan saygım sonsuz. İyi bir rakip ama kim olursa olsun biz kazanmak amacındayız. Cuma günü sadece Galatasaray taraftarı için değil tüm futbolseverler için iyi bir maç olacak. Bir an önce sahaya çıkıp kazanmak istiyorum." "TÜRKİYE'DE GALATASARAY'DAN BAŞKA TAKIMA GİTSEYDİM EVİME DÖNEMEZDİM" "Daha önce de Galatasaray ile konuşmalarım oldu. Başka takımlar da oldu. Ama Amerika tecrübesini yaşamak istedim ve iyi ki de yaşamışım. Sonra Avrupa'ya dönmek istedim. Sonra Galatasaray'ın teklifi vardı ve sadece nereye imza atmak istediğimi sordum. Sadece iyi bir takım değil, çok iyi bildiğim bir takımdı. Yaşadığım mahallede Galatasaraylı çok arkadaşım vardı ve tanıdığım tek Türk takımıydı. Bu yüzden Türkiye'den başka takıma gitme lüksüm yoktu. Eğer başka takıma gitseydim Amsterdam'da annemin evine tekrar dönemezdim." "DEPAY İLE ARAMIZDA BİR KONUŞMA GEÇMEDİ" Memphis Depay bildiğim, tanıdığım iyi bir oyuncu ama benim cevaplayacağım bir konu değil. Aramızda bu konu ile ilgili bir konuşma geçmedi. Hem kendi takımı, kendi menajeri, hem de bizim yönetimimiz bu konuyu konuşur." "ŞAMPİYONLUK UZUN BİR MARATON VE HENÜZ BAŞINDAYIZ" "Beklentiler her zaman olur. En önemlisi sahada kendinizi göstermeniz, çenenizden çok ayaklarınızın konuşması gerekir. Ben işimi seviyorum, oynamayı seviyorum. Umarım taraftarlarım beni beğenir. Şampiyonluk uzun bir maraton ve henüz başındayız. Cuma günkü rakibimiz lider, ama Beşiktaş ve Fenerbahçe de şampiyonluk yolunda rakiplerimiz. " "BURADA HEM DEFANSİF, HEM DE HÜCUMA KATKIMI GÖSTERMEK İSTİYORUM" "Benim futbolcu olarak analizim yapılsa defansif özelliklerim öne çıkar, ama ofansif kalitem de var. Galatasaray gibi takımda oynuyorsanız, top rakipten çok sizde oluyor. Bu yüzden dikine oynamak gerekli. Dikine oynamayı çok seviyorum. Daha önce kariyerimde oyun kurucu da oynadım. Şimdi ihtiyacım daha fazla oynamak. Ama burada hem defansif, hem de hücuma katkımı göstermek istiyorum." "Fenerbahçe derbisi ile ilgili tabii ki bilgim var. Türkiye'nin en önemli maçı. Ben de oyuncu olarak heyecanlıyım, ama önce maçımızı düşünmek gerek. Cuma günü liderle oynuyoruz ve galip gelmek istiyoruz. Her maçta oynamak istiyorum ama kararı hocamız verecek. Fenerbahçe karşılaşması öncesi milli maç arası var. O maçı düşünmek konuşmak için fazla zamanımız olacak." "HİÇBİR ZAMAN KİMSEYİ SAKATLAMAK İÇİN MÜDAHALE YAPMADIM" "Futbol kontak, temas sporudur. Futbolun parçasıdır fiziksel temas. Benim futbol stilim de böyle. Benim her rakibe saygım sonsuz, ama hiçbir zaman kimseyi sakatlamak için müdahale yapmadım. Daha önce hatalar da yapmış olabilirim. Ama yaş geçtikçe insan neler yapması gerektiğini daha iyi anlıyor. Yapılan hareket ve müdahalelerde rakibi sakatlamak için kesinlikle bilerek bir şey yapmadım. "HER OYUNCUNUN TAKMA ADI OLABİLİR. BENİM TERCİH ETTİĞİM KING KONG" Her oyuncunun takma adı olabilir. Benim tercih ettiğim King Kong. Çünkü ismime uyumlu; De Jong, King Kong. "TAKIMA VE OYUNCU KALİTESİNE BAKTIĞIMIZDA BAŞARILI OLACAĞIMIZDAN ŞÜPHEM YOK" "Bazen sahada pis işleri yapması gereken oyuncular da olur. Orta sahada iyi oyuncularımız var ve iyi bir rekabet var. Ben Galatasaray formasını giydiğim sürece yüzde 100'ümü vereceğim. Bu sene başarılı olacağımıza inanıyorum. Takıma ve oyuncu kalitesine baktığımızda başarılı olacağımızdan şüphem yok."
402c4a2db6b92ae3eace2b699edece847f3b896d41d1fb2228165dac9bc8c3dd
Niasse, Eto’o gibi golcüler için girişimler yapan bordo-mavililer, bir taraftan da alternatif liste hazırladı. Fırtına, Sion forması giyen Moussa Konate için 1.5 milyon euro önerdi. İsviçreliler teklife sıcak bakıyor. Bordo-mavili yönetim forvet transferine ağırlık verirken, hemen her gün yeni bir isim gündeme geliyor. Bu isimlerden biri de İsviçre'nin Sion takımında oynayan Senegalli genç forvet Moussa Konate. Henüz 23 yaşında olmasına rağmen Senegal A Milli Takımı'nın formasını 20 kez giyen ve 7 de gol atan Konate, aynı ülkenin U23 milli takımında 4 maçta 5 gol kaydederken, U20'de de 4 maç görev aldı. Sion takımında etkili performansıyla öne çıkan 1.83 boyundaki Moussa Konate için pazarlıkların devam ettiği ve her an sonuç alınabileceği vurgulanıyor. Genç santrforun sözleşmesinin sezon sonunda bitecek olmasını bir avantaj olarak gören bordo-mavililer, Sion kulübüne ilk etapta 1.5 milyon euro bonservis bedeli önerdiler. BEDAVAYA GELİR Şu anda piyasa değeri 4.5 milyon euro olan Konate'nin sezon sonunda herhangi bir bedel alınmadan elden kaçacak olacağını düşünen İsviçre kulübünün kapıyı 3 milyon euro'dan açtığı ama bu rakamı düşürmeye sıcak baktığı belirtildi. Sion formasıyla çıktığı 91 maçta 42 gol ve 17 asistle oynayan Konate, profesyonellik hayatında 167 resmi karşılaşmada forma giydi ve 53 gol atıp, 22 asist yaptı. Genç yaşına rağmen üst düzey tecrübesi olan oyuncunun transferinin gerçekleşmesi halinde gol sorununu çözeceğini düşünen Trabzonspor kurmayları şartları zorlayacak. ETO'O UMUDU SÜRÜYOR Everton forması giyen forvet Oumar Niasse'yi kiralamak için girişimlerine devam eden Trabzonspor yönetimi, Antalyasporlu Eto'o'dan da vazgeçmiyor. Menajerler düzeyinde görüşmelerin yapıldığı iddia ediliyor. Trabzonspor'dan bu transfer iddiasıyla ilgili bir açıklama yok ama Antalyaspor ise 2 büyük kulübün oyuncuyla ilgilendiğini belirtiyor. Öncelik Kamerunlu futbolcunun kiralanması.
82d31c3801eb8d993d4deca529cba8264cb3a16055cbec1dd90a9e1982cd8fd6
Hırvatistankarşısında aldığımız galibiyet sonrasında A Milli Takım futbolcuları hem saha, hem soyunma odasında büyük coşku yaşadılar., içeride yaşanan sevinci sosyal medyadan an be an paylaştı. İlk olarak takımla yaptığı selfie'yi 'Aslanlar' diye paylaşan milli futbolcu, daha sonraile çekilmiş fotoğrafına '' yazdı. Burak, galibiyet golünü atan Cenk ile çekildiği fotoğrafa da "" mesajını ekledi.
f33be068f69d2aae52d553eb2306f9145c6370f03e1e4a9a9f5535b9bec667ec
Spor Toto Süper Lig'in 33'üncü haftasında Antalyaspor, cuma günü sahasında Medipol Başakşehir ile karşılaşacak. Kırmızı beyazlılar, Atilla Konuk Tesisleri'nde yaptığı antrenmanla maçın hazırlıklarını sürdürdü. Teknik direktör Hamza Hamzaoğlu yönetimindeki antrenman, ısınma ve pas çalışmasıyla başladı. Antrenmanda pas çalışmasında futbolcularıyla oynayan Hamzaoğlu'nun keyifli olduğu gözlendi. Pas çalışmasında ayağında topu kontrol edemeyen Hamzaoğlu ile futbolcular şakalaştı. Antrenmana sakatlığı nedeniyle Sakıb, Zeki ile Salih katılmadı. Antrenman taktik çalışmasıyla sona erdi. "PUAN YA DA PUANLARI ALIR SON MAÇIMIZA GİDERİZ" Antrenmanda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Antalyaspor Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu, Gençlerbirliği galibiyetiyle moral bulduklarını belirtti. Ligde oynayacakları iki maç kaldığını hatırlatan Hamzaoğlu, "Gençlerbirliği maçıyla ligde düşme hattında rahat nefes aldık ama matematiksel olarak her şey bitmiş değil. Oynayacağımız iki maçımız daha var. Onlardan biri Başakşehir maçı. Cuma gününe en iyi şekilde hazırlanıyoruz. İnşallah maçtan ihtiyacımız olan puan ya da puanları alır, son maçımız olan Alanya'ya gideriz" dedi. "TARAFTARIN BAŞAKŞEHİR MAÇINDA DA BİZİ YALNIZ BIRAKMAYACAKLARINI BİLİYORUZ" Ligde Antalyaspor'un 12'nci sırada yer aldığını hatırlatan Hamzaoğlu, Başakşehir maçında taraftarın kendilerini yalnız bırakmayacağına inandığını söyledi. Oynayacakları son maça kadar hazırlıklarını ciddi şekilde sürdüreceklerini dile getiren Hamza Hamzaoğlu, şunları kaydetti: "Düşme potasından büyük ölçüde kurtulduk diyebiliriz ama matematiksel olarak her şey bitmeden biz ciddiyetimizi bırakmayacağız. Ligin son haftasına kadar maçlara ciddi bir şekilde hazırlanacağız. Geçen hafta Gençlerbirliği maçı için de taraftara teşekkür etmek istiyorum. Bizi desteklediler o coşkuyu paylaştılar. Elde edilen başarı topyekün Antalyaspor camiasının birlikte hareket etmesinin getirdiği başarıdır. Bunda taraftarımızın rolü büyük. Burada kaybettiğimiz maçta bile oyuncularımızı tribüne çağırıp desteklerini esirgemediler. Zor günümüzde yanımızda oldu, bizi desteklediler. Taraftarın Başakşehir maçında da bizi yalnız bırakmayacaklarını biliyoruz. Beraber mutlu, güzel bir sonla inşallah bu maçı bitiririz." "ÇOK GÜZEL BAŞARILARIN YAŞANACAĞI YILLAR BİZİ BEKLİYOR" Göreve başladığı dönemde ligden düşmemeyi ve ilk 10 sırada bitirme hedefi koyduklarını aktaran Hamzaoğlu, "Şu an hedefe yakınız, ulaşabiliriz de. Ulaşamasak da bu başarısızlık anlamına gelmez. Biz her ne kadar dile getirmesek de geldiğimiz günden beri yaşadıklarımız kolay şeyler değil. Biz burada aslında krizi yönetmedik hep beraber krizi yok ettik. Zor olanı aşmak üzereyiz, bunu da aşacağız. Önümüzde çok güzel başarıların yaşanacağı yıllar bizi bekliyor" dedi. "ARDA OLSAYDI FARKLI OLABİLİRDİ" Medipol Başakşehir'de eksik oyuncuların bulunduğuna değinen Hamzaoğlu, "Rakibimiz açısından Arda, Mossoro olsaydı farklı olabilirdi. Bizim açımızdan baktığımızda ise bizim eksiğimiz hiçbir zaman olmadı. Olmaz da. Bizim için takımımızda kimler varsa o gün sahaya kimler çıkıyorsa tamız demektir. Biz yine Antalyaspor olarak Başakşehir'in karşısında olacağız" diye konuştu. "BURADA DEVAM ETMEK İSTERİZ" Sezon sonu sona erecek sözleşmesinde 1 yıl uzatma opsiyonu bulunduğunun hatırlatan Hamzaoğlu, Antalyaspor'daki geleceği hakkında ise şunları söyledi: "Ben her konuda istikrardan yanayım. Biz de uzun yıllar çalışacağımız kulüp arayışındayız. Antalyaspor'un bizim için çok doğru kulüp olduğunu düşünüyorum. Yönetimle konuşacağız, hedeflerimiz örtüşürse tabii ki. Burayı sevdik, kulübü, oyuncuları taraftarı, şehri sevdik. Her şey olumlu gelişirse burada devam etmek isteriz."
8d78facd3462dd6d96cf9248681931cf4880ca6b88e5d09e1aef39e2edba32e7
Galatasaray’ın eski futbolcusu Harry Kewell, sarı-kırmızılı ekibe teknik direktör olarak dönmek isteyip istemeyeceği sorusuna, "Eğer kendimi iyi bir antrenör olarak ispat edersem ve iyi bir fırsat yakalarsam benim için cevap her zaman ‘evet’ olur" cevabını verdi. 2008 ile 2011 yılları arasında Galatasaray'da forma giyen Avustralyalı futbolcu Harry Kewell, şimdilerde İngiltere 2. Lig takımlarından Crawley Town'un teknik direktörlüğünü yapıyor. Kewell, sarı-kırmızılı takımdaki kariyeri hakkında açıklamalarda bulundu. Galatasaray'a teknik direktör olarak dönmek isteyip istemeyeceği sorusuna efsane oyuncu, "Antrenörlük yapmak gibi konularda daha kariyerimin başlarındayım. Galatasaray'da oynarken ailemle beraber güzel bir üç yıl geçirdim. Eğer kendimi iyi bir antrenör olarak ispat edersem ve iyi bir fırsat yakalarsam benim için cevap her zaman 'evet' olacaktır" cevabını verdi. "Galatasaray taraftarlarından takdir görmek güzel bir şey" Sosyal medyada doğum gününü kutlayan Galatasaray taraftarlarına teşekkür eden genç antrenör, "Takdir edilmek güzel bir şey. Sadece futbolcu olarak değil iş dışında da takdir görmek güzel bir şey. Oynadığınız takımın taraftarlarından mesajlar almak harika bir duygu. Sosyal medyada çok aktif değilim ama bana gönderiler tüm doğum günü dileklerini okudum ve hepsine teşekkür etmek isterim" şeklinde konuştu. "Umarım Galatasaray bu şekilde devam eder" Kewell, Galatasaray'ın Süper Lig'de şu an iyi gittiğini söyleyerek, "Bu sezon iyi başladılar. Adım adım ilerlediler ama birkaç adım geriledikten sonra. Şimdi Galatasaray'ın ilerlemeye başladığını görebilirsiniz. Umarım bu şekilde devam eder" açıklamasını yaptı. "Futbolcunun iyi olması takımla alakalıdır" Galatasaray forması ile 7 maçta 7 gollük performans sergileyen Fransız oyuncu Bafetimbi Gomis'i değerlendiren 39 yaşındaki antrenör, "Takımdan sadece tek bir kişiyi ayırıp konuşmak istemem çünkü bu bir takım oyunu. Bir futbolcunun iyi oynaması sadece kendisi yüzünden değil, takımın takımla alakalıdır. Bu bir takım performansıdır" dedi. "Süper Lig her zaman heyecan verici" Süper Lig ile ilgili de açıklamalarda bulunan Avustralyalı teknik adam, Türk futbolcuların yeteneklerine dikkat çekerek, "Süper Lig her zaman iyi ve heyecan verici. Türk futbolcularının yeteneklerinin her zaman olağanüstü olduğunu söylemişimdir. Top hakimiyeti ve topun üzerindeki kontrol yetenekleri mükemmel. Biraz Avrupa stilinde çalışmaları, koçun istediklerine bağlı kalmak gibi şeylerle gerçek bir güç haline gelebilirler" değerlendirmesinde bulundu. "Galatasaray'da oynamak ilginç bir tecrübeydi" Sarı-kırmızılı formayı giymenin en ilginç tecrübesi olduğunu dile getiren Harry Kewell, "Derbiler harikaydı, her maç benim için özeldi, sizi izleyen 60-70 bin kişi hatta evlerinde izleyen milyonlarca kişinin önünde oynamak gerçekten çok özel ve keyifliydi. Bunun için müteşekkirim" diye konuştu. "Bordeaux maçında gol atmak güzeldi" Bordeaux ile UEFA Avrupa Ligi'nde Ali Sami Yen Stadyumu'nda oynadıkları maçta uzaktan attığı golün hatırlatılması üzerine Kewell, "Bu maçlarda her zaman hazır olmalısınız. Oyunla ilgili bir hayal kırıklığım olmadı, futbol menajerinin oyuncu olarak kabul etmeniz gereken istekleri var ve sizin hazır olmanız gerekir. Bir yaralanma vardı fakat nasıl olduğunu hatırlamıyorum. Ama hazır olmalısınız. Isınmaya vakit olmadan oyuna girmek durumunda kaldım. Bazen oyuna baştan etki edersiniz, bazen ortasında. Menajerin dediklerini uygulamak için her zaman hazır olmak zorundasınız. Bizim için çok özel bir geceydi. İyi bir maçın parçası olmak ve gol atmak güzeldi" ifadelerini kullandı. Sarı-kırmızılı taraftarlara mesaj Son olarak sarı-kırmızılı taraftarlara seslenen Kewell, "Her gün yolladığınız bütün iyi dilekleriniz ve mesajlarınız için çok teşekkür ederim. Umarım devam eder. Hem Galatasarayımız hem de Crawley Town var, haydi bizi destekleyin" diyerek sözlerini tamamladı.
29b0a83b63f21dcb6ff95934e10526bb33801ea58b0a58de4c8919440640d271
Sivasspor'un dünyada ses getiren transfer bombası Robinho, ailesiyle birlikte Yiğido'da çok mutlu olduğunu söyledi ve büyük başarılara imza atacaklarını vurguladı. F.Bahçe'nin efsane kaptanı Alex ve Sivasspor'da bir dönem teknik direktörlük yapan Roberto Carlos'un referansıyla Türkiye'yi tercih ettiğini belirten süper sambacı, "Süper Lig, zor ve mücadeleci bir lig. Golleri çok olan bir lig. O yüzden Türkiye Ligi'ni gerçekten çok seviyorum" ifadelerini kullandı. 7 MAÇTA 3 GOL, 2 ASİST Ligde oynadığı 7 maçta 3 gol, 2 asist yaparak kalitesini gösteren ve futbol resitali sunan Robinho, şu an performansının henüz yüzde 100 seviyelerinde olmadığını da belirterek, "Çünkü ben sezonun ortasında geldim. Sezon başında takımla bir kamp dönemi yaşamadım. Özellikle üstüne daha katarak gideceğim ama şu an yüzde 100 değilim" diye konuştu. 'FENER'DEN TEKLİF VAR' Robinho geçmişte F.Bahçe ve Beşiktaş'tan transfer teklifi aldığını da itiraf etti. Brezilyalı yıldız özellikle F.Bahçe'nin yaptığı teklif sonrasında en yakın arkadaşı Alex'le iletişimde olduğunu söyleyip, "O zamanlarda İspanya ve İtalya arasındaydım. Alex benim can kardeşim, dostum o yüzden onunla sürekli iletişimdeydim. Böyle bir şeyler oldu, konuşuluyordu, bana birkaç soru sordular. Benim için Türkiye'ye gelmek çok zor bir durumdu. Özellikle ailem açısından zordu" ifadelerini kullandı.
ea728409cebb2e95be112319b643e79e5ba4996adcdd1b3667afb4988b2b5df6
Riekerink, transfer teklifleri aldığı iddia edilen Wesley Sneijder ve Aurelien Chedjou ile ilgili gelen bir soru üzerine, Hem Chedjou ile hem Sneijder ile ilgili teklif geldiği iddiası doğru değil. Bu tip şeylerle ilgili benim kulağıma gelen bir şey yok dedi. Galatasaray Teknik direktörü Jan Olde Riekerink, basın mensuplarının sorularına şu yanıtları verdi 5 galibiyet 2 beraberlik bir mağlubiyet aldık. Bu tip yenilgiler olabilir. bu uzun bir maraton, önemli olan kazanmak, önemli olan kazanma arzusu ve hırsıdır,. Trabzon maçında son ana kadar bunu kovaladık, oyuncularımın çalışma arzusundan ve hırsından çok memnunum ama sonuç alamadık sadece. Bu yüzden oyuncularımı yargılayamam,. Herşeyden memnunum son ana kadar hırsla galibiyeti kovaladık. Şimdi önümüzde Adana maçı var. Ligin yeni takımı, yeni hocaları var. Bize karşı hırslı olacaklar ama biz de kazanmaya gidiyoruz. Takımımızda kalite anlamında yüksek seviyede oyuncularımız var. Şu zamana kadar iyi bir iş çıkardık ve önemli olan takımın dengesi. Takım olarak iyi olmak ve bireysel yetenekler dengeli bir şekilde oluşmalı. Sakat olan arkadaşlarımız vardı ve iyileştiler. Şimdi herkes fit durumda herkes çalışkan olursa bireysel yetenekler ön plana çıkıyor Kolbein Sithorsson'un mevcut durumu ile ilgili de konuşan Riekerink Kolbein Sigthorsson ilk geldiğinde şanssızlık ve sakatlık yaşadı. Hepimizden çok o üzülüyor. Sağlık ekibimiz de farklı tedaviler deneyerek onu geliştirmeye çalıştılar. Önümüzdeki hafta çalışmalara başlayacak gibi gözüküyor. Transfer için ise aramızda sürekli konuşuyoruz, üzerinde çalışıyoruz Sneijder ve Chedjou ile ilgili bir teklif geldiği benim kulağıma hiç gelmedi. Serdar Aziz'in kupa maçında gösterdiği performanstan kesinlikle memnunum. Özellikle ilk 20 dakikada kalitesini ve hırsını, ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu hepimize gösterdi. Sağ bekte ise çok iyi oyuncular var ve o bölgede oynamak için savaş her hafta devam edecek. Her maçta herkesin en üst düzeyde performans göstermesini bekleyemezsiniz. Oyuncu performansında iniş çıkış olabilir. Genel olarak oynadığımız maçlarda top ayağında olan daha çok pas yapan Galatasaray var. Bazı maçları sonuçlandırmak için daha efektif olabiliriz. Hangi konuları geliştirmemiz gerektiğini video toplantılarında oyuncularıma gösteriyoruz" dedi. SNEİJDER MAÇIN SKORUNA HER AN ETKİ EDEBİLECEK BİR OYUNCU Hollandalı teknik adam Sneijder'in son zamanlardaki performansı ile ilgili olarak daSneijder'in pozisyon alması çok önemli. Belki çok çalışan birinden bile daha önemli. Çünkü çok yetenekli ve maçın skoruna her an etki edebilecek bir oyuncu. Podolski 18 etrafında topu aldığında ne kadar tehlikeli bir oyuncu olduğunu hepiniz görüyorsunuz. Hayatımda böyle top ayağındayken tehlikeli olan bir oyuncu görmedim. Tecrübeli oyuncularımız Tolga ve Selçuk top ayağında iken oyunu çok iyi yönlendiren oyuncular. Sneijder çok gol atamazsa bile o pozisyona giriyorsa doğru şeyler yapıyor demektir. Gol atamadığı dönem her oyuncu için olabilir. O da böyle bir dönemde diye konuştu. TÜRKİYE LİGİ GERÇEKTEN MÜCADELME AÇISINDAN ÇOK ZOR BİR LİG Türkiye Ligi'nin çok zor bir lig olduğunu belirten Riekerink , şunları söyledi Türkiye Ligi gerçekten mücadelme açısından çok zor bir lig. Fiziksel seviyesi üst düzeyde. Sonuçlar birbirine çok yakın çoğunlukla tek farklı. Diğer liglerde farklı skorlar daha çok görülüyor. Genç oyuncular için de zor bir lig. Bruma ve Sinan için de geçerli bu. Türkiye Ligi'nde gol atmak 3 puan almak zor. Bu sadece sizinle ilgili değil rakibin mücadele gücüyle de ilgili. Şampiyonluk yolunda ise Başakşehir alkışı hak ediyor. Bugüne kadar fantastik bir görüntü ortaya çıkardılar. Diğer tecrübeli ekiplerle birlikte şampiyonluk yarışı son ana kadar sürecektir. Dürüst olmam gerekirse bilmiyorum. Her hocanın kendine özgü bir oylun mantalitesi var. Benim başka takımların hocası hakkında bir şey demem doğru olmaz. Benim felsefem oyuna hakim olan, baskı yapan oyunu kontrol eden bir takım oluşturmak. Ben hoca olarak ofansif futbolu seviyorum. Bize karşı olan takımların defansif anlayışa bürünmeleri normal. Bizim buna karşı hızlı olmamız ve kendimizi geliştirmemiz gerek.
9f9b6264f8c9a565d6bcc4e49539f0c970b4110d6946a54e499fd72cf584aa6b
Fenerbahce salvaged a point over Antalyaspor with Miha Zajc's stoppage time equalizer in Saturday's Turkish Super Lig clash. Vedat Muriqi scored a goal in the 35th minute to give Fenerbahce a 1-0 lead at the Antalya Stadium. The Kosovo international recorded his 13th goal in the league this season. In the second half, Antalyaspor pulled off a comeback with Amilton and Hakan Ozmert's goals as former Galatasaray forward Lukas Podolski made a huge contribution to home team's lead with two assists. Miha Zajc's stoppage time equalizer clinched a 2-2 draw for Fenerbahce against the home team. Antalyaspor's Turkish midfielder Hakan Ozmert was dismissed after he was shown a red card in the stoppage time. Fenerbahce dropped critical two points in the title race, have gone winless in last five league matches and currently sit in the seventh place with 39 points. Antalyaspor are in 11th spot with 26 points.
4d6e5f762a493b5517854049c8cb1532b58f0fc6685148f1bf3b48571aa4a7c7
Onurlu bir yürekle hasta ruhlu bir bedenin kıyaslamasını yaptığımız zaman insanlığın bir tarafı gururlanıyor. Bir tarafında sırtına saplanmış hançer yarası duruyor. Cenk Tosun'un Beşiktaş'a transfer olma şartlarıyla, Van Persi'nin Fenerbahçe'nin kasasını boşaltma sebeplerini oluşturan anlaşma her şeyin yansımasıdır! O yüzden Cenk Tosun siyah beyaz bir bayraktır, emeğin gönderine çekilen! Van Persie; züppe bir pasaport! Cenk Tosun gururlu bir aynadan bakıyor kendine. Biz buna kısaca asalet diyoruz. Van Persie kirli bir aynadan el sallıyor sefaletine! Bize buna açıkça hıyanet diyoruz. ** Cenk Tosun 3 yıl önce Beşiktaş'a geldiğinde bonservisini elinde taşıyan alçakgönüllü bir futbolcu kimliği taşıyordu. Kariyer planlamasını o zaman yaptı, onurlu düşünerek! Her ne kadar altyapısı Eintracht Frankfurt olsa da gerçek eğitimini Şenol Güneş'ten aldı. Yıldızları da göğsüne taktığı Beşiktaş formasıyla tanıdı. Sonrasında bu yola başını koydu, alın terini emeğini. Her sezon yetenek beyanında bulundu. Bugün Everton'a gitmiş olsa bile Beşiktaş tarihindeki yeri ebedidir! *** Van Persie 3 yıl önce Fenerbahçe'ye geldiğinde apoletli bir kraldı. Bugün üzerinden çıkarmadığı tembellik elbisesiyle gerçek bir kabus. Türkiye'de oturduğu yerden para kazanmanın kurallarını öğrendi. Mücadele etmedi, aldığı parayı hak etmenin onurunu zerre kadar hissetmedi. Çirkin bir gamsızlıkla ihanete cömert davrandı. Yılda 5.7 milyon euro'yu cebine indirirken etiketli bir dilenci olarak tarihe geçti. *** Cenk Tosun, 3 yıl önce bedavaya geldiği kulübüne 27 milyon euro kazandırdı. Van Persie 3 yıldır sürdüğü asalak düşlerinin karşılığında Fenerbahçe'nin borcuna borç kattı. Kasayı boşaltan adam pişmanlık torbasını bile doldurmadı. İnsanın bir adının olması futbol için yeterli değildir. O ismi gururla formasının arkasına yazdırmaktır aslolan. *** Cenk Tosun denince takımı için mücadele eden bir savaşçı geliyor gözlerimizin önüne Van Persie denince bir illet! Futbolda yetenek bir şeydir ama çalışmak ve mesleğinin onurunu hissetmek her şeydir. Cenk Tosun'un yüreklerde heykelinin dikildiği şimdiki zaman diliminde Van Persie hiçbir şeydir! Bir hamamböceği bile ağırlığının 800 katını taşırken, Van Persie'nin hiçbir sorumluluk taşımadığı düzende, Cenk Tosun için ceketimizi ilikleriz. Van Persie'yi su katılmamış bir ruhsuz belleriz! *** Bugün Cenk Tosun dünyanın en özel ligine bilet alan onurlu duruşun ve çalışkanlığın simgesidir. Beşiktaş taraftarının gönlündeki yeri dolmayacaktır. Van Persie, kendisine davetiye bastıran bir cenazenin ismidir. Fenerbahçe taraftarının siyah çelengi ömür boyu kapısından eksik olmayacaktır.
d070c8ee48d059edb7c73f36a8da8e41d5c53e2059b586f5d51fae954599e9fd
Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz, Bursa'da özel açıklamalarda bulundu. Galatasaray Futbol Takımı'nın gidişatını değerlendiren Başkan Mustafa Cengiz, şu an bir ivme yakaladıklarını belirtti. Değişimin her zaman iyi olduğuna işaret eden Başkan Cengiz, "Takımımızda istediğimiz amatör ruh. Sen profesyonelsin, ücretini alıyorsun, düzgün alamıyor olabilirsin şu anda o da var ama biz, terinin son damlasına kadar sahada mücadele eden sporcular istiyoruz. Biz onlara profesyonelliğin gerekliliklerini yani maddi koşulları sağlamakla yükümlüyüz. Birçok sorun var maddi anlamda fakat taraftara şunu söyleyebilirim; biz oyuncularımızın gözlerinde o parıltıyı gördük. Fatih hocamızın gelişi bir ruh vermiş. Takımımız iyi bir ivme yakaladı, bizim amacımız bu ivmenin sürmesi. Tabii ki inişler çıkışlar olabilir fakat önemli olan hedefe ulaşmak, maratonu 1'inci tamamlamak. Fatih hocamızın da bunu tamamlayacağına inanıyorum" dedi. "3 İŞ GÜNÜNDE KİMİ, NASIL GETİRECEKSİNİZ?" Ara transfer döneminde Galatasaray'ın sessiz kaldığı yönündeki eleştirilere cevap veren Başkan Cengiz, bir programda sarf ettiği dünya yıldızlarının geleceği yönündeki sözlerine de açıklık getirerek, "Ben aynı programda diyorum ki mazbatayı aldığımız günden sonra devir teslim ile birlikte bize kalan 3 iş günü. 3 iş gününde siz kimi, nasıl getireceksiniz, nasıl bir mantıkla onu bağdaştırdılar anlamadım. Dediğim şu; Galatasaray bir dünya takımıdır, her zaman bünyesinde en az 2 dünya yıldızı olmak zorundadır. Yoksa ara transfer döneminde 3 günde ben Superman'i getireceğim demek zaten anlamsız olur. Yine de biz elimizden geleni yaptık" diye konuştu. "NDIAYE'Yİ GÖNDERMEK İSTEMEDİK" Galatasaray'dan devre arası transfer döneminde İngiliz ekiplerinden Stoke City'ye giden Badou Ndiaye'nin transfer sürecine dair konuşan Başkan Cengiz, "Biz göndermek istemedik. Maalesef Ndiaye kendisi gitmek istedi. Önce hocamıza 'kalmak istiyorum' dedi. Kalmak istiyorum deyince biz asla 'Ndiaye'yi satalım, mali sorunu halledelim' demedik, hedefimizde yoktu. Biz geldiğimizde önümüzde 14.5 milyon Euro'luk bir teklif vardı. Almadığım dediği bir yüzde 10 menajer ücretli bir teklif bulduk. Bir de 600 bin Euro istiyorlardı, biz bunları tabii hocamız istemediği için reddettik" ifadelerini kullandı. "NDIAYE'Yİ MENAJERİ ZEHİRLEMİŞ" Ancak daha sonra yaşanan gelişmeleri de aktaran Başkan Cengiz, "Sonunda nedense, Ndiaye'nin enteresan bir menajeri var, o nasıl yaptıysa hocamın tabiriyle çocuğu zehirledi. Ndiaye çok iyi, temiz bir çocuk. Sevgili hocam görüştüğünde 'bu çocuğu zehirlemişler' dedi, göndermem gerek. Biz anlaşamazsak hocamız 3 gün içinde tekrar alabileceğini söyledi. Bu arada Stoke City çok bastırdı. Bunun tabii Dünya Kupası var, biz de yüzde 15 pay koydurduk, satılması muhtemel olduğu için. 16 milyon Euro'ya getirdik, ayrıca istenen komisyonu yüzde 1 milyon Euro'da tuttuk, yüzde 10'da tutmadık. 600 bin Euro'yu ödemeyiz dedik ve netice olarak Galatasaray'a minimum, ileriki satışlar hariç 2.7 ile 2.8 milyon Euro artı gelir sağladık. Bununla övünüyoruz" açıklamasını yaptı. "DÜNYANIN TEPESİNE OYNAYACAK BİR TAKIM KURACAĞIZ" Devre arası transfer dönemini sevmediğine işaret eden Başkan Cengiz, "Maalesef çok iyi futbolcuları çok özel bir durum olmazsa ara dönemde bulamıyorsunuz. Zaten seçim dönemi, yönetim yeni gelmiş, hocam da çok yeni, hocamın da kendi projeksiyonunu yapabilmesi için yeterli süresi yoktu. İnşallah biz devam edeceğiz ve önümüzdeki Mayıs ayında dünyanın tepesine oynayacak bir takım kuracağımıza ve bütün seyirciyi çekeceğime, projelerimizi realite haline getirebileceğimize olan inancımızı muhafaza ediyoruz" şeklinde konuştu. "MALİ SORUNLARI ÇÖZÜMLEMEYE GELDİK" Galatasaray Spor Kulübü'nün mali yapısını değerlendiren Başkan Mustafa Cengiz, "Mali açıdan bütün kulüpler gibi Galatasaray da, alay-ı vala bir durumda değil, zorluklar çok. Özellikle yıllardır birikmiş sorunlar giderek kaldırılamaz hale geliyor, bu Türk futbolunun da, Galatasaray'ın da sorunu. Biz bunu çözümlemeye geldik. Çok ciddi, birikmiş, ertelenmiş sorunlar var hem sistemsel olarak yıllardır oturmayan hem de mali olarak çözülmemiş, sürekli ertelenmiş mali sorunlar var" dedi. "MALİ DURUMU DİVAN TOPLANTISINDA AÇIKLAMAYA ÇALIŞACAĞIM" Mali sorunlardan bahsederken enkaz edebiyatı yapıp işin içinden sıyrılmak istemediklerinin altını çizen Başkan Cengiz, "Çok açık ve net söylüyorum, yaklaşık 7 iş günüdür iş başındayız. İmza sirkülerlerimiz evvelsi gün tamamlandı. Biz yerindelik raporuyla içinde bulunduğumuz mali durumu koordinatlarıyla enine boyuna ölçme noktasındayız. İnşallah bir noktaya geleceğiz. Galatasaray'ın içinde bulunduğu mali durumu inşallah ilk Divan toplantısında, açıklamaya çalışacağım. Çünkü biz hem camiamıza, hem genel kurul üyelerine, hem bizi seçen ve seçmeyenlere şeffaflık sözü verdik, mücadele devam ediyor" şeklinde konuştu. "SİHİRLİ DEĞNEKLE GELMİYORUZ" "Mali yapıyı düzeltme adına biz sihirli değnekle gelmiyoruz. Öncelikle camianın gücüne inanıyoruz" ifadelerini kullanan Başkan Cengiz, "Camia çok küçük hamlelerle kendini test etti. Dünyada olabilecek en büyük sosyal hareketi 'yellow friday'i yarattı. Taraftarımız bir günlük satışı 10 katına çıkardı, müthiş bir satış yaptı. Yıllık satışın yüzde 7'sini 2 günde yaptı. Müthiş bir rakama ulaştı. Bu tabii ki yetmez ama şunu gösterdi demek ki Galatasaray'ın, Türkiye'nin en büyük camiasının çok ciddi bir sosyal refleksi var. Bu sosyal refleks tabii ki bir ete kemiğe bürünmesi gerekiyor. Bunun nakde dönüşmesi gerekiyor. Bizim mali sorunumuz var. Bunlar küçük projeler, örneğin 70 adet locamızın boş olduğunu öğrendik. Şimdi neredeyse günde 4 loca satıyoruz. İnşallah bu hız kesmez, bu da çok ciddi bir gelir" sözlerine yer verdi. "DEVLET DE KAZANACAK, BİZ DE KAZANACAĞIZ" Riva ve Florya ile ilgili projelerinin hala devam ettiğine işaret eden Başkan Cengiz, "Özellikle Florya ve Riva'nın satışından elde edilecek hasılatın maksimize edilmesi için bir takım politikalar geliştirmeyi düşünüyoruz, devlet ile birlikte davranacağız. Biliyorsunuz devletin bu olaydan yüzde 20 geliri var. Devlet de kazanacak, biz de kazanacağız. Biz devlet ve milletin kazanmasından da çok mutlu oluruz çünkü Galatasaray da devlet ve milletin parçalarından birisidir. Biz Riva ve Florya'nın dışında Turkcell'i inceleyeceğiz. Proje ile ilgili 2 görüş var. Turkcell çok değerli bir kurumumuz, bu projeden en iyi hasılatı nasıl alabiliriz bunu irdeleyeceğiz ve çok kısa vade için ancak bunları söyleyebilirim" açıklamasında bulundu. Başkanlığı döneminde spor kamuoyunu nasıl bir Galatasaray'ın beklediğine yönelik de cevap veren Başkan Cengiz, bu durumu "Galatasaray bir tutku, armanın peşinde koşan çılgın insanların bir yumağı, oluşumu. Rakiplerimize saygı esası üzerinde bizim saygınlığımızın artacağını düşünüyoruz. Biz Galatasaray'ın ve bütün Türk takımlarının da dünyanın tepesine oynamasını istiyoruz" şeklinde tanımladı. "BASKETBOLDA AYRI BİR ANONİM ŞİRKET KURMA PROJELERİMİZDEN BİRİSİ" Ayrıca Galatasaray'ın bin 450 sporcuya 13 branşta hizmet verdiğinin altını çizen Başkan Cengiz, amatör branşlara ise desteklerinin süreceğini belirterek, "Galatasaray adının olduğu her yerde sonsuz başarı ve tepe noktası olmalı. Bize nasip oldu, 1 haftadır biz geldikten sonra bütün branşlarda galibiyetler aldık bu bizi çok mutlu etti. Bunun sürmesini istiyoruz. Basketbolda ayrı bir anonim şirket kurma projelerimizden birisi. Voleybolda gördüğüm çok müthiş bir aile havası var, kenetlenme var. Çok çok iyi bir hava gördüm ve inşallah amatör sporları da hem ülkeye hizmet hem de Galatasaray'ı en üste taşıma bağlamında en iyi hale getirmeye çalışacağız" dedi. "SOSYAL BİR OLGUYUZ" Önemli olanın şampiyonluk olduğunu dile getiren Başkan Cengiz sözlerini şöyle noktaladı: "Galatasaray sadece şampiyonluğu hedefler. 2'nci bile olsa bundan mutlu olmaz, onu söyleyelim. Bütün büyük camialarda olduğu gibi. 2'nci büyük projemiz şampiyonluk. Kadın voleybol takımımızı ziyaret ettim. Onlar da çok iyi gidiyorlar. Biz ilgi gösteriyoruz, gayret onlardan oluyor. Tabii olumuz bir şey de yaşadık. Yenişehir'de çok üzüldüğüm bu acı olayı gördük, üzüldük. Orada üzülüyorsunuz, buraya geliyorsunuz bu genç insanları görüyorsunuz, onların kazanma arzusunu, onlardaki amatör ruhu hissedebiliyorsunuz zaten biz sosyal bir olguyuz. Bu sizi mutlu ediyor."