Datasets:

orhanxakarsu

/

turkishPoe-ds-mini1

like 0

Baba diyarı Baba diyarıAğır bastı ciğerimde özlemi Kendini özletti baba diyarı Yazıyla mı belirteyim sözle mı İçimi sızlattı baba diyarıYaşlandıkça hasret bastı iyice Gitmek için sahip değilim güce Kafama takıldı birden dün gece Yaramı tuzlattı baba diyarıAyrılış gayesi nedir ne diye Tek bir taşı kabulumdur hediye Gözüm yolda biri gelecek diye Yolunu gözletti baba diyarıGurbet bir dıramdır başlı başına Ömür geldi gitti boşu boşuna Doğru dürüst doymamışken kışına Gurbette yazlattı baba diyarı Madem özlemişsin sen de git derler İmkânı olanlar ancak giderler Okuduğum okul gezdiğim yerler Yeniden hazlattı baba diyarıGurkanider her bir taşı zer nişan Hasreti bünyemi etti perişan Ciğerimde ateş gibi tutuşan Özlemi hızlattı baba diyarıÂşık gürkaniGurbet çok şey aldı tatlı canımdan Ne anam, ne babam kaldı dünümden Bir film gibi gelir geçer önümden Rüyada izletti baba diyarı........... gelinİçinde kendimi buldum. Hayranlıkla okudum. Bir dörtlük armağan bırakmadan geçemedim. Varolun, saygılarZübeyde Gökbulut

***Yeni yıl kutlu olsun*** Genellikle ümit başarı gelecektir, yeni yıl, Kimi insanlar için hayel gibi geçen bir yıl, Bazıları için ağaçta kuruyan bir daldır yeni yıl, Adeta vurgun yemiş, balık misali gitti eski yıl.Bölükbaşı' der; Sevgidir yanan gönül bağımda, Ben sessizliklere kapanmış Okyanuslar'da, Tek dileğim, dostluk ve sevgi olsun tüm Dünya'da, Türkiye'm huzurlu mutlu olsun, yeni bir yıl da.

Düş Yakamdan Ne bir kıymet bildin ne gün gösterdin, Düş artık yakamdan istenmiyorsun. Bağırır çağırır saygı isterdin, Düş artık yakamdan istenmiyorsun. Seviyor sanarak aldandım sana, Çektiğim eziyet reva mı bana, Ekmek niyetine doğradın kana, Düş artık yakamdan istenmiyorsun. Gönlüme dikenli telleri gerdin, Sonunda kahredip murada erdin, Beni öldürmekmiş amacın derdin, Düş artık yakamdan istenmiyorsun.Tatlı uykuları eyledin haram, Oldukça derinde kanıyor yaram, Seninle hep yazı oluyor turam, Düş artık yakamdan istenmiyorsun.Mutluluk bizimdi kimlere böldün? Önce ezip sonra halime güldün, Yıllarca tehdidi marifet bildin, Düş artık yakamdan istenmiyorsun. (Kırklareli 14.05.2008) (Gönül Dostlarıma Teşekkürler) Ne zaman bitecek isyanım sana, İçimdeki aşkı küle döndürdün. Yalancı baharlar yaşattın bana, Beni ağlatarak eli güldürdün......................................Nuray ULUSU ŞANLISOY Bak hala sevginden eriyor yürek, Bu kadar kaprise var mıydı gerek, Belki de yapılan her şey bilerek, Düş artık yakamdan, istenmiyorsun..........................İbrahim COŞARAşkta gurur olmaz deyip aldandım, Yıllarca uğruna boşuna yandım, Ölüme kadardı sevdaya andım, Düş artık yakamdan istenmiyorsun...........................Sevilay ŞAHBAZSenin olmasaydım, olsaydım yerin, Öyle yaralandım izleri derin, Yanına kâr kalmaz çektirdiklerin, Düş artık yakamdan istenmiyorsun...........................Sinan KARAKAŞHayatımda kısa ara gibisin, İçimde kapanmış yara gibisin, Tedavülden kalkmış para gibisin, Düş artık yakamdan istenmiyorsun............................Mustafa ŞEKERCİHep sen istedin ben verdim eridim, Riya yalanlar sendeymiş bilmedim, Bu yaptıklarını halen silmedim, Düş artık yakamdan istenmiyorsun............................Rifat KAYAO Nur olmasaydı, yoktu tesellim! Yoktu, tek bir umut, dumandı hâlim! Kırılsın, imzayı atan şu elim! Düş artık yakamdan istenmiyorsun............................Onur BİLGESen ettin ben ettim dayan sevgilim, Gerçek değil rüya uyan sevgilim. İnanma desem de inan sevgilim; Düş artık yakamdan istenmiyorsun............................Ali ŞAHİN

Sabır sabır Sabır: acı, zorluk, haksızlık ve başa aniden gelen üzücü olaylara dayanma gücüdür. Bir üzücü olaya telaş ve feryat etmeden yaklaşmak ve sıkıntının sonuna kadar tahammül göstermek bir insanlık bilincidir. İnsanın bu dünyada her an her şeyle karşılaşması muhtemeldir. İsyan ederek olaylara yaklaşmamız zararımızı daha da artıracaktır. Huzur ve esenlik için işte burada ortaya sabır çıkmaktadır. Kötüye karşı direnmek nefsini yönetmek insanın kendi öz görevi olmalıdır. Sabrın sırrı benliği olgunlaştırır. Yaşam sürprizlerle doludur, kimi mutluluğunu kaybedip hüsrana uğrar, karşı taraf istemese de onun hasret ve özlemiyle yanar, tutuşur, işte bu anda sabır ateşiyle yürekte pişer çekilen acılar ve ıstıraplar. Ayrılıklar yaşayabilirsin, bunu kendine elem ve çile yapıp hasreti, özlemi kucaklarsın. Sigara ya da içki ile paylaşırsın belki de, hiç birisi ilaç değildir bunlara, çözüm hiç değildir. Olayları sorgulamalı insan, nedenleri, niçinleri bilmeli, kendi payına düşeni ders almalı ve sabretmeli. Korku ve endişe üzerine yuva kurulmaz, ulaşılmaz isteklerin hasretini çekenler önce öz eleştirinizi yapınız. Yaşamın gerçeğinden hareket ediniz. Hiçbir insan ebedi değildir bu dünyada, hiçbir güzellikte hepsi gelip geçicidir, işte burada erdemli olmak çıkar ortaya, kemale ermek, nefsini terbiye etmek, gerçeklerden uzaklaştığınızda hayal âlemindeki yollar sizi üzecek yollardır. Amacını öğren, gözlerinin istediğini değil, gücünün yeteceğini kucakla, ağır taşlar kaldırırsan altında kalabilirsin. Düşün ve duygudaşlık yap, onun yerine kendini koymayı dene, bir işe veya insana ruhunla ve yüreğinle bak, pozitif bak, ondaki değerleri iyi tanı, yoksa sonucunda kendini teselli edemezsin, sabır hiç edemezsin. Ulaşmak istediğin hedefi tanı, bu sevgili olur, iş olur aş olur, aşk olur, sevda olur fark etmez. Bir adım sapmadan hedefine yürü eksileri ve artıları iyi tart, ışığı sen ver karşıdakinde arama, yolunu hiç şaşırma, birini seveceksen başka gönüllere uçma arı misali bal toplama, yolunu şaşırıp elindekinden de olabilirsin. Değer ver insana, test et yola çıkacağın insanı, kalbine bir ortak arıyorsan yudum yudum özümse, içtenliği kat sevgine, ışığı ol, güneşi ol sevgilinin, acelecilik insanı üzüntü ve pişmanlığa götürür, her insanın bir değeri vardır bu değeri ölç ve değerinden fazla değer verme, yoksa yanarsın. Kişiyi anla ve tanı ne istediğini bil, kendinin de ne istediği çok önemli, örtüşmeli yaşananlar, tuzaklar vardır yaşam boyu, sinsi tuzaklar, tanıyamazsın insanı, gizler huylarını ve öz amacını, tedbirli ol, sabırlı ol, ama mutlaka bir gelecek umudun olsun. İnsanları nankör eden hırslardan uzak dur. Bir gün bu taşıdığın bütün güzelliklerin ve gençliğin ağır ağır tükendiğinde anlayacaksın ki, tüm yaşamının sabır olduğunu. Öfke ve zarardan uzak bir gün yaşamanız dileği ile, yaşamınız boyunca karşınıza uyum sağlayacağınız ve mutlu olacağınız insanların çıkması temennilerimle, hayatı dolu dolu yaşayın. Yavuz Bayram Çalışkan (Şiirhan) 27 Ocak 2010 Çarşamba İstanbul

Aşk Başka Türlü Bir Cesaret İstiyor Aşk başka türlü bir cesaret istiyor. Ne savaştaki yiğitliğe benziyor Ne de karanlıkta Islık çalmadan yürüyebilmeye. Aşk başka türlü bir cesaret istiyor. Dizlerin titremeden, Damağın kurumadan konuşabilmeyeNe yiğit bir türküye benziyor Ne de bir şafak vakti Herkesi ve herşeyi bırakarak ardında Çekip gidebilmeye Güneşin doğduğu yere…2005

Baba mektup Yaşamında kiymetini bilmedim Ömrümde kötü söz görmedim Helal ekmekte başka birşey yemedim Sana karşi imtihanı iyi verdim babaDünya işine bakarken ahretide düşündün Yemedin içmedin evlatlarını düşündün Beş vakit namazında duvanı eksik etmedin Sana karşi daha çok şey yapmak isterdim babaDünya sende birşey anlayamadım Devran döndü babamın yerine beni koydun Durum ne kötüymüş baba seni anlayamadım Sana karşi imtihanı iyi verdim babaBagzı şeyleri anlamakta geçikmeseydim Gül yüzünü birkere daha görseydim Dünya benim olurdu bunu bilseydim Iyi mutlu günlerimizi bir göresilsen babaBaba ana hakkı ödeşilmez Giden yıllar geri getirilmez Söylenen kötü sözler görülmez Tetbirini almasan hayat geri gelmez

Baba Biliyor musun baba Bugün seni çok aradım Sokak sokak gezdim Çamurlu yollarda dizlerimin üstünde yürüyerek seni aradım Saatlerce yağmur altında kaldım Çok üşüdüm Senden hiç umudumu kesmedim Seni bekledim Belki gelip çeketini umuzuma atarsın diye Seni çok bekledim baba Sen gelmedin baba Orda donup kaldım Birde bi kendime geldim ki hastanedeyim Çok üşütmüşsün dediler İlaç verdiler Dermanın budur dediler Diyemedim onlara üşümemin bahane olduğunu Diyemedim onlara hastalığımın sebebinin sen olduğunu Anlatamadım onlara dermanımın sen olduğunu baba Anlatamadım baba Sensizliğin acısını dindiremedim Gözlerimi kapatıp ölümü bekledim baba Hala bekliyorum Sen gel baba ölüm ol gel baba Al bu canımı Bitsin bitsin bu hasret

'Yol' = 000.000.058 = Eğitim Gönüllü Tanımında Hayatı Yakalamak! .Olgunluğu yakalama adına mücadele etmiş ve tecrübelerini paylaşma gereğine yürekten inanmış tutumları ile; öğretirken de kendini öğrenime açık tutabilecek olgun davranış ile donanımlı, eğitim gönüllüsü karakterdirler.{ Kaleme Alan: Kemal KABCIK – ANTALYA - 03.09.2004 17:18)

Çanakkale Şehitleri Çanakkale Cephesi'nde Binlerce şehit oldu Ama bizim milletimiz Vatan sağ olsun diyorduÖnce Allah sonra vatan diye diye Şehadete eriyorlardı Ve sonra sorgusuz sualsiz Cennete giriyorlardıBir askerin şehit oluşu Nice yürekler sızlattı nice analar-babalar ağlattı Ama onlar her şeye göğüs gererek Bizim için vatanı kurtardıŞartlar o kadar zordu ki Silah yok para yok, yok yok yok Türk askeri sağ olsun ki Düşmana da bu ülkede yer yokDüşman bilinmedik yerden Hedef belirleyip ateş ediyordu Bin bir tane askerimiz Ya gazi ya da şehit oluyorduBilir misiniz çocuklar Şehit gazi ne demek Gazi savaşta yaralanan Şehit hayata gözlerini yumanŞehitlerimize selam olsun Kalpleri sevgiyle dolsun Onlara minnettarız Vatan sağ olsun vatan sağ olsun

Feryadı Figan Deniz karanlıktı deniz soğuktu Boğulmaktaydı feryadı figan Ayrılık şarkısı çalınmaktaydı Ayrılık üşüyor yalnızlık büyüyordu Sanki yalnız bir adam benim içimde yürüyordu Bir şeyler söylüyordu Dört bir tarafım çelişki Dört bir yanım gurbet Kan çanağı gözlerim Gözlerine hasret Karanlık deniz Soğuk deniz Yürüyorum kıyından masum bir bakış Soluk bir beniz

Âşk Bilmedi Âşk kaç dilde böyle güzel yazıldı? Âşk bilmedi yazı bildi dil bildi Âşk yolunda nice günler tozuldu? Âşk bilmedi tozu bildi yol bildi Kurda kuşa vardı gelme dediler Meleklere döndü istemediler Ağaçlara kondu göremediler Âşk bilmedi közü bildi kul bildi, Kadir kıymet bilir isen nurludur Kalıplara sığmaz bir çok türlüdür Giyemezsin beden yanar narlıdır Âşk bilmedi bezi bildi çul bildi İçem desen şerbet diye içilmez Sayfaları yazan yazmış açılmaz Yakalarsa kaçsam desen kaçılmaz Âşk bilmedi hızı bildi yel bildi Serin serin gidip onda yandılar Onca zehri miskü amber sandılar Hasret ile gurbet ilden döndüler Âşk bilmedi izi bildi çöl bildi Âşkı tarif etmek bize kalmamış Nice âşklar doğmuş ama olmamış Ham gönüller doğru kapı çalmamış Âşk bilmedi hazı bildi hal bildi Kapı kapı gezdi durdu boyladı Şehir geçti bayır geçti köyledi Pek çok âşık dilde türkü söyledi Âşk bilmedi sazı bildi tel bildi Bu destanı yazar durur Arzeni Hangi bağa atıp geldi yâr seni? Hâk yolunda geniş eder dâr seni Âşk bilmedi nazı bildi gül bildi

Zuhal Yıldızı Grubuna... Gece gözlerini kapatmış Unutmuş gündüzü yeni hayallere dalmış Üzerine yıldızları çekmiş Ay yastığı olmuş Uzanmış boylu boyunca Gökyüzünün yatağınaGece her şeyden, herkesten habersiz Karanlığa kendini hapsetmiş Gündüz; saatlerce gecenin uyanmasını beklemiş Tek bir 'günaydın' demesi için...Gece uyanmış derin uykusundan Açmış gökyüzünün perdelerini Güneş geceye göz kırpmış Her yeri aydınlık sarmış Gündüz bütün yüreklere umut saçmış Bütün yüreklere 'günaydın öpücüğü' göndermişO günden bugüne kadar... Gecenin adı 'karanlık' Gündüzün adı 'umut ve mutluluk ' olmuşHer gününüz binbir umut ve mutlulukla geçsin...(Bu şiirimi Sevgili Kardeşim Nuray Alper ve Zuhal Yıldızı grubunun bütün üyelerine hediye ediyorum.)

İsyan Mavisi Yüreğim Gündüzün mavi gökyüzü gibiydi yaşadıklarımız Güneş vurdukça ıslak mutluluğumuza Gökkuşağı yanardı gözlerimizde El değmemiş sevdalar geçerdi isyan mavisi karadeniz gibi sahillerimizden Sol yanıma vura vura sevdim ben seni Ayrılmazdık uzak mesafelerde bile birbirimize Unutmazdık bir çift sözle sevdiğimizi söylemeyi Sen benim ufkumdan doğdun doğalı güneş gibi Tutuldum dolunay gibi sevmelere yaşama yapışır gibi Ayrıldıkta noldu sanki,değişmedi sevgimde renklerin bir gece değişti yalnız bir gece Oturupta gündüzün başı yanına bir gece Karalar bağlamış,sensizliklerde ağlıyor bir gece Ölüm orucu gibi yasını tutuyor cana candan direnen sevdamın Bir yanım mecnun gibi çöllerde gezer oldu Bir yanım asi dağlarda yankılanmakta Özlemdi adın sevdamda özlemimdin hasretin uykusuz nöbetlerinde gözlerimde yanan Kimbilir nerede yaşlanıyor vuslatsız mutluluklar İsyan mavisi yüreğimde sen olmadan.....

Her Takıma Bir İmam! -Takımlarda ne eksik? - Çeşit çeşit takımı, sahalara sürelim! Elbet biri kazanır, oynasınlar görelim! Amigo devri bitmiş; heyecanlar kesilmiş! Duayla gol attıran imamlar isteyelim! -İyi ki futbol var! ! ! Karnın dolu, neşe bol; eğlenceye gel gönül! İlim-irfan zırhını, darbeleyip del gönül! Dualar ne içindi, düşünmek zamanı mı? Sen top ile yuvarlan, sahada düzel gönül! (21 Ağustos 2005)

Deniz Bir denizde boğulmak istiyorum Boğulsam mı? Boğulmasam mı? Bir deniz ki engin mi engin Kimi an fırtınalı kimi an duru Bir denizde boğulmak istiyorum Bir deniz ki bir genç kız gibi Ürkek, kıvrak bazen yeşil bazen mavi Bir denizde boğulmak istiyorum Boğulsam mı? Boğulmasam mı? Bir deniz ki dalgalarında martılar Bir deniz ki her an farklı artılar Bir deniz ki üstünde siyah bulutlar Bir denizde boğulmak istiyorum Boğulsam mı? Boğulmasam mı?

Deniz Deniz mavi bir balık yazıyor, siliyor gri bir balığı. Deniz alev alan bir kruvazör yazıyor, siliyor kötü yazılmış bir kruvazörü. Şairlerden daha şair müzisyenlerden daha müzisyen benim yorumcumdur, eski deniz, geleceğin denizi, taçyaprak taşıyıcısı kürk taşıyıcısı. Yerleşiyor içimin derinliğine: yeşil bir güneş yazıyor, siliyor eflatun bir denizi. Yarı açık bir güneşi yazıyor deniz kaçıp giden bin köpekbalığı üzerine.

Güzellik sanma özenle işlenmiş oyada nede saça sürülmüş boyada yarin elinde güzellikkimdemiş çiçekte kimi böcekte nede topraktaki filizde yarin teninde güzellikne sırmada nede simde belki,öpülücek gıdısın da yarin saçında güzellikne giydiği ipekte nede taktığı küpede yarin yüzünde güzellikne gözünde ne kaşında nede kirpiğinin okunda yarın bakışında güzellikne gülüşü yüzde nede öpüşü dilde yarin göğsünde güzellikne yattığı yatakta nede örttüğü yorganda yarin dizinde güzellikne söylediği sözünde nede tatlı dilinde yarin özünde güzellikne dudağının balında nede omzumdaki başında yarin yanında güzellik

Güneş Erzurum'a güneş doğdu İşte Dursun işte Güneş Karanlığı nura boğdu İşte Dursun işte GüneşMaşuğuna gündür aşık Gecelere hilal beşik Gökyüzüne vurur ışık İşte Dursun işte GüneşNuru Hakk'tan Hay'ım Dursun Yıldız olan Pay'ım Dursun Garip Metin Ay'ım Dursun İşte Dursun işte GüneşGARİP METİNİ

Düşündün mü? Kimi kalkmış cumhuriyeti yıkıyor, Yerine şeriat devleti ilan ediyor. Kimide doldurmadığı koltuktan, Sarayburnunda yakamozlara bakıyor.Bre cahil, ATATÜRK olmasaydı, Baban kim olurdu? Düşündün mü? ATATÜRK olmasaydı, Ezan yerine,kilise çanları, Ninnin olacaktı, Düşündün mü? ATATÜRK olmasaydı, Yurdun olmayacaktı, Düşündün mü?

Vatan seni kimler sevmez Ulus millet Türk tür adın Vatan seni kimler sevmez Çoluk çocuk erkek kadın Vatan seni kimler sevmezYedi bölge ana dolum Dünya şehri İstanbul um Eserisin fatihlerin Vatan seni kimler sevmezÇanakkale düşman yolun Etten duvar Mehmetlerin Gazi Mustafa kemalin Vatan seni kimler sevmezKılıç kalkan kağnı ile Tankı yendik yürek ile Geldik cumhuriyet ile Vatan seni kimler sevmezÜç kıtaya bağlı yolun Düşman dolu sağın solun Ay yıldızlı al bayrağın Vatan seni kimler sevmezManzarandır bak denizler Geçiş yolun hür boğazlar Dicle Fırat akar sular Vatan seni kimler sevmezHasan yurda göz kulak ol Uzanırsa kötü bir el Ya şehit ol ya gazi gel Vatan seni kimler sevmez

Biz hep böyleyiz güneş doğar-batar dağ yaşlanır adam yıpranır biz hep böyleyizdağ yaşlanır adam yıpranıryelkovan koşuşturur akrep dolanır harmanlar mineyi dağ estirir adam savurur biz hep böyleyizkapının bir kanadı açılır-kapanır eşik aşınır aşınır telefon çalar-çalar susar güneş doğar-batar biz hep böyleyizsarı eller gezinir saçlarında bele kadar gözyaşı süzülür parmak uçlarında birikir eteklerindeki karanlığa güneş çiğner dağ yaşlanır adam yıpranırgüneş seğirtir tepelerde-vadilerde adam tepinir bitmişlerde- eskilerdezaman aylaklığından usanır telefon usanır-kapı usanır müjdesiz zillerinden adam katlanırbirden arkadan usulca sokulan kına kokulu eller gömer gözlerini karanlığa-bu sensin-sensin iliklerinin boşaldığını hissedersin karanlığa -sen ne güzelsingüneş batmak ister kaçar utancından dağ eteğindeki karanlığa başını sokmak ister sokamaz utancından yedi alem rezil olur varsın olsun utancındangüneş doğar-doğar batar dağ yaşlanır adam bekler-bekler yıpranır biz hep böyleyiz yetim sevgiler beklemekteyiz5 haziran 2007 dereköy

Mutluyum Bugün Gecem aydınlandı sanki bir anda Dost kapımı çaldı mutluyum bugün Sesini düşlerdim ben hep rüyamda Dost haneme geldi mutluyum bugün Yaralı gönlümün gizlı duası Mehtapta çağladı nazlı edası Sevgisi yürekte akşam sefası Dost gönlümü aldı mutluyum bugün Şiirler okuduk bilseniz nasıl Şarkılar söyledik bir başka fasıl Bir bahar akşamı böyle velhasıl Dost sohbeti baldı mutluyum bugün Bu sabah güneşim bir başka doğdu Ruhumda ki hüznü sevince boğdu Kalbime yeniden bir umut doldu Dost benimle kaldı mutluyum bugün

Düş Sandığı her sabah bir düş saklarım gecesinde tüm iyi niyetlerim içinde tek sen varsın bilir misin? ve uykulu hallerim seninle başlar yeniden hiç de üşenmeden her sabah bir düş daha saklarım "masmavi gözlerinle geldiğin her düşüm saklanmalı sonsuza dek ey cennet gülüşlüm"

Elvan çiçekleri açtığında 17 Sabah gözlerini açtığında işe geç kalmış, telefonu birkaç kere çalmış olmasına rağmen duymamıştı. İşyerinden aramışlardı. Aceleyle üzerini değiştirip dışarıya fırladı. Yolda giderken işyerini arayıp durumunu izah etti. Bugün nasıl geçecekti. Yarın Elvan geliyordu. Aklında bir sürü soru ve işyerinde onu bekleyen onca iş vardı. İşyerine vardığında öğlen olmuştu. Tüm gücüyle işlerini yapmaya koyuldu. Akşamın nasıl olduğunu anlamamıştı bile, işten çıkmadan birkaç gün işten izin almak için yöneticisinin odasına uğradı. İznini almış ve şimdi dışarıdaydı. Yolda dalgın bir şekilde yürüyordu. Elvan aklından çıkmıyor ve yarın şehrine, buluştukları eve geliyordu. Yüzünde istem dışı bir gülümseme oluştu. Son zamanlarda kendini tanımaz bir halde yaşıyor, Elvan’a böylesine kızgınken yinede ona kıyamıyordu. Kendi kendine onu gördüğünde bağırıp çağıracağına dair sözler veriyor sonrası düşününce bunu yapamayacağının farkına varıyordu. Kafasında bir sürü düşünceyle yürürken evinin yolunun yarısını yürüyerek gelmişti. Çok yürümekten olsa gerek yorulmuştu. Yoldan geçen bir taksiyi durdurup evine gitti. Katları çıkarken Sevda’nın kapısını yeniden çaldı. Sevda yine evde yoktu. Telefon açmak istedi ama sonra vazgeçip evine çıkıp içeriye girdi. Evde dünden kalma masanın üzerindeki malzemeler duruyordu. Üzerini değiştirip, evdeki dağınıklığı toplamaya başladı. Uzun zaman olmuştu evini temizlemeye gelen bayanı çağırmamıştı. İzin dönüşü ilk işim bu olsun diye bir kâğıda not yazıp buzdolabının üzerine yapıştırdı. Yatak odasına geçip ufak çantasına birkaç malzeme doldurmaya başladı. Aklına Elvan burada kaç gün kalacak sorusu geldi ve cevapsızdı. Sağa sola bakınıp son eksiklerini çantasına koyduktan sonra saatine baktı. Çok geç olmuştu. Vaktin nasıl geçtiğini anlamamış ve doğru dürüst bir şeyde yapmamıştı. Birkaç gündür yatmadığı yatağına uzandı. Yorgundu düşünceleri hemen uykuya dalmasına neden oldu. Sabah olmuş, erkenden uyanmıştı. Traşını olup, duş aldıktan sonra üzerini değiştirip, çantasını eline alarak evinden dışarıya çıktı. Büyük gün gelmişti. Hiç zaman kaybetmeden yoldan bir taksi çevirip adresi söyledi. Taksi hareket edip gitmeye başladığında düşünceleri hala yerinde değildi. Elvan’ın yanına gidiyordu ama karşılaştıklarında ne yapacağından emin değildi. Trafik boştu ve gideceği yere 45 dakikalık bir yolu vardı. Taksinin camından dışarıyı izlerken şehir akıp gidiyordu. Gözlerinin önüne Elvan’ı son hatırladığı hali düşüyordu. Acaba değiş miydi? Gözlerinin içi yine gülüyor muydu? Elleri sıcak mıydı? Diye düşünüp dururken, taksi şoförünün geldik beyefendi demesiyle kendine geldi. Taksi ücretini ödeyip, çantasını alıp arabadan aşağıya inip eve doğru yürümeye başladı. Buluştukları evin yanına geldiğinde evin kapısını çaldı ama açan olmadı. Ev sahibinin bulunduğu yeri bildiği için direkt oraya yöneldi. Ev sahibi hiçbir şey söylemeden evin anahtarını kendisine teslim etmiş ve bu durum karşısında çok şaşırmıştı. Evin kapısını açıp içeriye girdiğinde, karşısında Elvan’ı göreceği için heyecanına yenik düşmekten korkuyordu. Kapıyı açıp içeriye girdi. Ev temizdi ve ortalıkta Elvan yoktu. Dışarıya çıkmış olduğunu düşünürken yüzü asılmıştı. Birazdan gelir diye iç geçirdi ve banyoya gidip elini yüzünü yıkayıp geldi. Salonun ortasında Elvan’la rakı sofrası kurdukları sehpanın üzerine bırakılmış bir zarf gözüne çarptı. Zarfın üzerinde canımın delisine yazıyordu. Zarfı açtığında kısa bir not ve içinde bir yolcu bileti duruyordu. Şaşırmıştı. Okumaya başladı. Mektupta; (Canımın delisi bir gün önce geldim evimizi tuttum. İhtiyacımız olan tüm malzemeleri almak için evden dışarıya çıkıp alışveriş yapmaya gittiğimde yöneticisi olduğum şirketten aradılar. Acilen geri dönmek zorunda kaldım. Çok üzgünüm. Seni seviyorum.) yazıyordu… Ne yapmak istiyorsun Elvan diye bağırdı… Mektubu fırlatıp attı…

Akdeniz kızı Gözlerim ceylan gibi,gülüşlerim bir ömür Bakışlarımla erir karşımda olsa demir Dilimden dökülecek her kelime bir emir Sıcacık sımsıcacık ben akdeniz kızıyımYüreklerde kor ateş kalplerdeki sızıyım İşte kendi halinde ben bir deniz kızıyımKendime güvenim tam,herkesle barışığım Gelen iltifatlara ben zaten alışığım Karanlık gönüllerde bir umut bir ışığım Sevgi dolu sımsıcak ben akdeniz kızıyım

Tak Etti Baba.yy TAK ETTİ BABA.Görmedin yıllardır kavrulduğumu, Bekârlık saçımı ak etti baba, Bir yaprak misali savrulduğumu, Bekârlık canıma tak etti baba.Nişanlı gezeyim yahutta sözlü, Hem şarışın olsun hem mavi gözlü, Boyu boyuma denk yuvarlak yüzlü, Bekârlık canıma tak etti baba.El ele tutuşup sahile insek, Lunaparka gidip gondola binsek, Düğünden konuşsak biraz sevinsek, Bekârlık canıma tak etti baba.Büyük bir aşk ile tutsam elini, Sıcak gecelerde sarsam belini, Hani nerde bizim evin gelini, Bekârlık canıma tak etti baba.

Deniz Deniz mavi bir balık yazıyor, siliyor gri bir balığı. Deniz alev alan bir kruvazör yazıyor, siliyor kötü yazılmış bir kruvazörü. Şairlerden daha şair müzisyenlerden daha müzisyen benim yorumcumdur, eski deniz, geleceğin denizi, taçyaprak taşıyıcısı kürk taşıyıcısı. Yerleşiyor içimin derinliğine: yeşil bir güneş yazıyor, siliyor eflatun bir denizi. Yarı açık bir güneşi yazıyor deniz kaçıp giden bin köpekbalığı üzerine.

Bir Tek Kurşun İle Karar Verdim Bir tek kurşun ile karar verdim Polis olmaya, Hasan Tahsinlerle, Kubilaylarla sevdim Polis olmayı, Şehit olan abimle sevdim, Polis olmayı vatan için sevdim.Yengemin gözyaşlarıyla ateşlendim, Babamın yıkılışıyla tetiklendim, Annemin feryadıyla irkildim, Yanan canlar için sevdim Polis olmayı.Bir tek kurşun ile karar verdim Polis olamaya, Hasan Tahsinlerle, Kubilaylarla sevdim Polis olmayı, Dalgalanan bayrak için sevdim, Polis olmayı vatan için sevdim.Kefeni bayrak olan abimle, Yanım tutuşan kalbimle, Dağ gibi geçilmez bendimle, Sevdim ben Polis olmayı.Abim sevdirdi Polis olmayı Vatan için Şehit olmayı Tek yürek tek vücut olmayı Abim sevdirdi Polis olmayı.Bir tek kurşun ile karar verdim Polis olamaya, Hasan Tahsinlerle, Kubilaylarla sevdim Polis olmayı, Kefenim bayrak olsun diye sevdim Polis olmayı.

Sarmaşıklar Arkasında Sarmaşıklar içindeki bahçe Bahçede küçük bir ev Orkideler karanfiller Balkonunda çamaşırlar Rüzğarda dalgalanırlar Bir kadın açar pencereyi her sabah Güzel bir kadın Dudaklarında en güzel şarkılar Uzaklara bakar Bahçeye çıkar Çiçekleri sular da Bilmez Ömür boyu susamış Bir dal var ki kurumuş Sarmaşıklar arkasındaSarmaşıklar içindeki bahçe Bahçede küçük bir ev Bir kadın açar pencereyi her sabah Güzel bir kadın Uzaklara bakar Bahçeye çıkar Çiçekleri sular da Bilmez bilemez beni Sarmaşıklar arkasında(1970 Ankara)

Kar Karla kaplı dağ olmuş,bağrımda buzullar var Kaç mevsimdir güneşsiz,üşürüm titreme var Küflenmiş artık dibi,kokuşmuş kirlenme var Hep yağar erimez kar,üst üste yığın yaparAra sıra doğsa da,sarmadan güneş kaçar Gün batımı kızıllık karışır,ayaz basar Ömür saçaklarıma buzdan kitleler sarkar Mevsimlerim çalınmış,benliğim kışta yaşarFırtınaların yönü hep bana doğru eser Selin en taşkın hali,gelir üstümden akar Yürek nadaslı kaç yıl,konmaz kuşlarda kaçar Ağaçlarımda çıplak,vakitsiz yaprak açarŞehirlerde zelzele,bende ağır enkaz var Tahrip olmuş her yanım,hücrelerde yaram var Çaresiz uzanır el,bekleme tutan mı var? Herkese beyaz yağar benimde siyahım kar.

Çanakkale Şehitleri Çanakkale Cephesi'nde Binlerce şehit oldu Ama bizim milletimiz Vatan sağ olsun diyorduÖnce Allah sonra vatan diye diye Şehadete eriyorlardı Ve sonra sorgusuz sualsiz Cennete giriyorlardıBir askerin şehit oluşu Nice yürekler sızlattı nice analar-babalar ağlattı Ama onlar her şeye göğüs gererek Bizim için vatanı kurtardıŞartlar o kadar zordu ki Silah yok para yok, yok yok yok Türk askeri sağ olsun ki Düşmana da bu ülkede yer yokDüşman bilinmedik yerden Hedef belirleyip ateş ediyordu Bin bir tane askerimiz Ya gazi ya da şehit oluyorduBilir misiniz çocuklar Şehit gazi ne demek Gazi savaşta yaralanan Şehit hayata gözlerini yumanŞehitlerimize selam olsun Kalpleri sevgiyle dolsun Onlara minnettarız Vatan sağ olsun vatan sağ olsun

Çokmu gördün Çokmu gördüm bana bir elvedayı bile sen Hiç değilse bir mendi sallar insan giderken Dönüp bir kez yüzüme bakmadan söyle neden Bir yabancı el gibi,geçip gittin görmedenSon defa görmek için,seni yoldan geçerken Bekledim penceremde,ağlayan gözlerle ben Senden son bir hatıra bir teselli beklerken Bir yabancı el gibi,geçip gittin görmeden

Bir Hekim/Hasta Diyalogu HEKİM-yaran ciğerinde belli sanıyorum habis bir ur ilaç kâr etmez besbelli ameliyatla kurtulur HASTA-size mahremdir kalbim ölürümde açtırmam yüreğime gömdüğüm sırdaşıma baktırmam HEKİM-onulmaz bir derdin var neylesin biz de ki em HASTA-sevenin hislerine söyle vurulur mu gem HEKİM-bu şekilde ölürsün HASTA-olsun HEKİM-eremeden vuslata iyileşmez bu hasta gitmeye çok heveste bırakın ölsün………. ………………………… ………………………… bıraktılar öldü

Koğuş Destanı Cillop gibi bir koğuş bu, Kime sorsan yoktur suçu, Kırkbire maşallah dedik, Kırküç oldu, kırkdört yolcu. *** Çoğu şöyle düşünmekte; "Şunlar bunlar neyse ne de, Benim burda işim ne ki? " Geçerken uğramış sanki. *** Çok şükür demokrasi var, Aynen dışardaki kadar; Çoğunluk kuralı koyar, Azınlık da ona uyar. *** Kimi erkenden uyuklar, Kimi devamlı sayıklar, Altı kişi bir odada Ancak erken yatan horlar. *** Kimi çıkmaz odasından, Hapis içinde hapistir, Çilenin dibine vurur, Belki ruh böyle durulur. *** Kimi yasta, kimi hasta, Kimi ister börek, pasta Kimi bekler çıkış, posta Her başta dert başka başka. *** Kiminde harcayacak mal yok, Kiminde bir parmak bal yok, Kiminde avukat parası, Kiminde görüşçü yok. *** Çoğu işinden de olmuş, Yeni meslekler planlar; Foreks, borsa, tarla, çaycı, Organize iş, hamamcı. *** Kimi depresyona girmiş, Kimine depresyon girmiş, Mahpusa has bir illetmiş, Psikolog da çözememiş. *** Herkese göre diğeri Biraz bencil, biraz kaba, Bura erkek koğuşu ya, Gelmez çok kibar olmaya. *** Kimi tazminat peşinde, Voli vurmuş tüccar gibi; Bankaya gitmiş de sanki, Paracıkları saymakta. *** Kimi sazında sözünde, Ateş söndürür gönlünde, Dünya malı yok gözünde, Saza söze doymayanın. *** Kimi devirir kamyonu, Sabahın körü hamamcı, Kimi uyutmuş kamyonu, Bu duygulara yabancı. *** Haftada bir on dakika, Hasret kaldık sıcak suya, Çare; bidon, ketil, kova, Spor bize su taşıma. *** Havlu düşerse belinden, Sanki namus gider elden, "Kısmetten çıkmış" der kimi, Kurtulamazsın dilinden. *** Yıkamalı çamaşırı, Kollamalı havaları, İmrenir eşleri görse Leğenmatik kocaları. *** Kimi acil çıkış ister, Lakin bir de dileği var; Bedenin yarısı çıksın, Göbekciği burda kalsın. *** Çoğunun gönlü öyle genç, Sanki mahcup delikanlı; Filim bile izlemezler Artı onüçün üzeri. *** Kimi patlatır narayı Alayına dümdüz gider, Dobra sözünü sakınmaz, Kızınca kimseyi takmaz. *** Kimi yol, racon öğrenmiş, Profesyonel tutuklu, Tecrübe olmuş karizma, Sağduyuyu sağlamakta. *** Kimi gaztesini saklar, "Kaybolur" der, kendin aklar, Dünkü gaztenin naaşı, Çöp torbasından çıkar. *** Kimi bulmacaya sarmış, Dışarda vakit ne darmış, Bu işte uzmanlık için Geniş zamanlar lazımmış. *** Kimi belgesele hasta; Kendi cinselliği rafta, Hayvanlarınki revaçta. Bir de bizi çeken olsa... *** Kiminde spora tutku; "Ben yenildim hayat, ama, Bak takımım nasıl yendi." Budur onun tesellisi. *** Kimi sular seller ağlar, Yara belki kabuk bağlar, Kiminin yüreğin dağlar, Kimi dertten kara bağlar. *** Çoğu her vakit namazda, Yalvarmakta, yakarmakta, Hem teselli, hem umut bu, Burya böyle katlanmakta. *** Kimi sessiz, odasında, Uykunun tam sınırında, "Yardım et" der yüreğinden, İnanır ki O duymakta. *** Ömür geçer beklemekle; Bir gün market, bir gün kitap, Bir gün görüşçü, avukat, Her gün tahliye beklenir. *** Görüş günü güler yüzün, Sonrasında çöker hüzün, "Bu son olsun" der başlarsın Yediden geri saymaya. *** Ozan der ki sabır ola, Sonumuz hep hayır ola, İnsanız, kusurum varsa, Sürç-i lisanım af ola.

ATATÜRK'Ü Anlamak... ATATÜRK OKUMAKTI; -MATEMATİKTİ, -EDEBİYATTI, -FELSEFEYDİ...ATATÜRK İNSANLIKTI; -SEVMEKTİ, -ÇALIŞMAKTI, -KORUMAKTI...ATATÜRK BAŞARMAKTI; -BİRLİKTİ, -BERABERLİKTİ, -BARIŞMAKTI...ATATÜRK UYGARLIKTI; -EŞİTLİKTİ, -CUMHURİYETTİ, -YÜCELMEYİ BİLMEKTİ...ATATÜRK YARINA VARMAKTI; -VATANDI, -BAYRAKTI, -İNANMAKTI....ATATÜRK; -UFKA VARMAKTI, -UFKU AŞMAKTI... -UFKU YAŞAMAKTI....''-NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE...''Fikret Turhan-Yalova, 08.04.2015

İki Renk Biri güneşin yeryüzüne inerek sardığı Diğeri Gün batımı sonrası sessizliğe uzanan bir adım İki asil, iki eşsiz renk Birbirini bütünleyen iki can, kaynaşmış iki kan İkisi de duygu yüklü Bütünleşik iki renk İki heyecan Kırmızı ve siyah

Bir güzellik varsa eğer... bir güzellik varsa eğer o da sensin şu alem de bırak dönsün gönül denen sevgimin yörüngesin de...bir güzellik varsa eğer seni bana hakim kılan bırak dönsün zaman çarkı akibeti hep aynı yalan...bir güzellik varsa eğer mutluluğa uçup giden bırak dönsün dünya hali ümit bitmez tükenmeden...bir güzellik varsa eğer ne çizilir ne yazılır bırak dönsün dilim sana sevmek bence tek yaşanır...bir güzellik varsa eğer canan can olmuş misali bırak atsın kalbin ritmi der gibi hep sevdim seni...(Berlin,30.03.2015)

Cennet Halifeliğinde Evlilik Eşitlik Cennet halifeliğinde evlilikte ademle havvaya uyulur eş tektirErkekle kadın eşittir ancak eşitlik cennette olan bir şeyin kadında veya erkekte bulunmasıyla eşitlik bozulur bir taraf diğer taraftan üstün olur kul ve hak huzurundaKaramecnun Yaradansal insan cennet şairi

Ay Yüzlüm Sana olan sevgim dünyalar kadar Başka hiçbir şeyi görmüyor gözüm Ne kalbim çalışır ne beden yaşar Sen olmazsan ömrüm biter ay yüzlümHasretin ruhuma huzur vermiyor Hergün bayram olsa yine yetmiyor Gönlüm matem giymiş sensiz gülmüyor Bir seninle yüzüm güler ay yüzlümGittiğin gecenin içinde kaldım O derin uykudan uyanamadım Güneşim doğmadı açmaz sabahım Yıldızlar teselli eder ay yüzlümUnutmak o kadar kolaymı sanki Duygularım küser vazgeçememki Senden başka herkim olsada bilki Bu kalp birtek seni sever ay yüzlümBir başıma koyup gittin nedensiz Mahkum ettin yanlızlığa süresiz Ne bu ceza biter gün geçer sensiz YAVUZ'a ölümden beter ay yüzlüm

Şahane Hep dilediğin gibi yaşamak istersin Her an değişiklik macera dersin Ayşeden jaleye sonra fundaya geçersin Ah ülen be sen ne biçim şeysin Haydi gençlik hop hop hop Yok be ikimiz bir fidanız Ya da o ağacın altındayız Seviyoruz işte farkındayız En güzel sevda parkındayız Sabaha kadar diskotekte dans Piknik plaj miş Helga mösyö hans Yuh ülen be ekselans Aysele öpücük Serapa pas Nalana avans Bak bu futbol top top top Gençlere göre pop Yirminci asrın gençliginden Portreler çizdik Ressam Van_Gohun fırçasından İyi mi işte bu nane Hür doğdum hür yaşarım kime ne kime ne Memlekette Demokrasi var sana ne sana ne Seninle birlikte oldukça bil ki hayat şahane1975 İskitler/Ankara Kadir ESEN

Bu Bayram Hikmetinden sual, olunmaz Yarab, Müslümana zehir oldu bu bayram. Boyunlar bükülmüş, gönüller harab, Dertlerin üstüne, geldi bu bayram.Irakta tek dişi, kalmış canavar, Bağvanı bağından, zulümle kovar, Çaresiz insanlar, dizini döver, Pakistanda deprem, oldu bu bayram.Batıya bağlanmış, İslâm dünyası, Pentagona uşak, müminin „has“I, Mertlerin kanarken, yürek yarası, Namertler, soysuzlar, güldü bu bayram.Ne tarafa baksak, kan ve gözyaşı, Dindaşa sırt döndük, sattık soydaşı, Bir kuruya yaktık, binlerce yaşı, Zehire bulanmış, baldı bu bayram.Hayır ve şer senden, bu bir imtihan, Şerlerin içinde, hayırlar nihan, Haçta birleşmeye, koşarken cihan, Müslüman hilali, böldü bu bayram....ilhan esen

Tarihi Biz Böylece Yazdık Cesaret ile atıldık dört bir koldan Uğrunda nice canlar verdik Anadolu’nun Memleket dedik adına, ışık ışık yıldızıyla Halesi parlak bir Ay doğdu üstümüze Ulus olduk, yedi düvele baş geldik Rüzgarlarla yarıştık, omuz omuza İstiklal mücadelesini verdik yurdumuzun Yediden yetmişe bir olduk, can olduk El birliğiyle kurduk Cumhuriyeti Tarihi biz böylece yazdık

Ayrılık Islak bir sokakta bulursun kendini Yüreğin taş, dudakların yok Yaşadığını zannedip yürümek istersin Ellerin titrer, gözlerin dolar Yüreğinde ne varsa yaş olup akar gözlerinden Üşüdüğünü zannedersin; ölmektesindir Sıkı dur bebeğim buna AYRILIK derler.....

Yakamı bırak Hayvan dünya Yakamı bırak Hayvan dünyaHavlıyor dünya köpek gibi Yakamı bıraksın dünya Özgür değil yakamYakamı bırak hayvan dünya Yakamı bırak ey yalanYakamı bırak hayvan dünya Bilmezsin gül nedir... Bilmezsin aşk nedir... Ben dervişce yaşayacağım Cennetler çizeceğim rüyalarıma Güle aşık olmak hakkım Hak yola aşık olmak hakkım Çiçekli dala aşık olmak hakkım...Hayvan bu dünya Güz bilmez düz bilmez Öpülecek eli ezme derdinde Hayvan gibi dostunu teper Dünya Hayvan gibi ısırır Dünya Köpek gibi havlar Dünya Bir kara karga Şişmam bir karnı var dünyanın bir hayvan gibi Hayvan gibi yer doymaz bu dünya...Bindik dünyanın sırtına gidiyoruz sanma Avını kapmış hayvanı hatırla Gülü ezme derdindeYakamı bırak hayvan dünya Hiç mi sadakatin yok köpek dünya

Yaktın Gazim Yüreğimi Yaktın gazim yüreğimi yaktın, Halden anlamazın elini öptün, Kurban gazim sensin kahraman, Nanköre ağlama, dayanamam… Seni kurban edenler zaten onlar, Türk askeri bir kaşık suda boğar… Tavşana kaç-tazıya tut kahpeliği, Vatan haini yaptı sana hainliği, Önce mağdur ve muhtaç etmek, Sevindirmek için bir dilim ekmek, Önce elinden alıp sonra vermek… Bunların taktiği böyle, kandırmak, Goebbels taktiği ile halka inandırmak… Mikrofon tutan gazeteci mi ne? Sen ağlarken güldü alay edercesine… Gazim seni ağlatanlar utansın, Biz bize, varsın yüreğimiz yansın, Sen gazi, yarın kim bilir kim şehit, İşimiz zor, dünya alem şahit… Öyle bir dönem ki, gazi şehit dinlemez, Hem gazi eder hem de halini anlamaz.

MAGANDA'lar... Bu da bizim MAGANDA’ mız..… Kırk yaşını çoktaaan aşmış,hâlâ baba parası yer.., Bir iş bul da,çalış! .desen, ” Boşveeeer,babam sağolsun! .” der.. Babasının parasıyla kumar oynar,içki içer; Gücü-kuvveti yerinde,boylu-poslu ve KAS’lıdır..Babasının malını da birgün tükenmez zanneder.. Esasen baba malı da ” haydan gelmiş-huya gider “. Temeli Yetim hakk’ı ‘dır..Çok kimse beddua eder! .. Magandanın umuru muuu? ..O, babasına yaslıdır.. (*) Bir işin ucundan tutmaz,bunca yıldır boşta gezer.. Nezaket,incelik,saygı..Magandamızda ne gezer! ? Bi de yürürken görseniz…Zannedersiniz Buldozer! .. O da içimizden biri..Ne Tunus’ lu ne FAS’lı dır…Kimseye saygısı yoktur..Herkeslerle kavga eder! .. Düzgün konuşurken bile,ona-buna küfür eder! .. O,bir futbol fanatiği..Kaçırmaz,her maça gider; Fanatiklik,sorumsuzluk,babasından MİRAS’lıdır.. (!) Terbiyesizin tekidir! ..Herkese bir kalay çeker! .. Eline bir kıymık batsa,çocuklar gibi ” Aahhh! .” eder.. Dost’u,arkadaşı yoktur; küstürmüştür teker,teker; Şakaları,fıkraları ahlâksızca,CİNAS’lıdır..Düşünmez hiç,baba malı bişekilde erir-biter, Bar’dan çıkıp,Meyhaneye; ordan G……e gider.. EŞ’i evde,geceboyu kanlı gözyaşları döker! .. Çoluk-çocuğunu sevmez…Ruhu,yüreği PAS’lıdır.! ..Acımasız olduğundan,kavgayı zevkle seyreder, Kafasına estiğinde evi,barkını terkeder! .. Polisle derde girdi mii! .memleketini terkeder… Biraz tanıyalım dersen,işin bir başka FASL’ıdır..Kültür fukarası,cahil,kendini âlim zanneder… Evlâdına,eyal’ine günlerini zehir eder! .. Bildiklerimi tam yazsam…Okuyanları kahreder! .. Deşifre etmemek için, yazdıklarım MAKAS’lıdır… ——-ERDEK-04.10.2007 *) Yaslanmak,dayanmak..

Gül Güneşçe Gül yüzlüm, bir gün de gül yüzüme, bir gül güneşçe Her gün güller açsın gün yüzünde, her gül güneşçeGönül gözlüm, şu yüreğime bir bak, odları gör Bengisuyunu coşturup, güller der, gül güneşçeGönül evimi gül bahçesine döndür ne olur Toz pembe rüyalarıma güller ser, gül güneşçeGüzelliğini gizleme gözümden, göynür özüm Yüz göster, güllerle bezensin her yer, gül güneşçeGözüm gönlüm açılsın, salınarak gel bahçeme Mahzûn bülbüle gizli bir selam ver, gül güneşçe

Anlamlı Sözler 5 - Aşk her insanın başına gelebilecek güzel bir vakadır. - Mücadeleden kaçanların en büyük düşmanı kaçışlarıdır. - Paylaşacaksanız dünyayı çalınız. - Düşünce aklın aynasıdır. - Hiçbir millet yüzde yüz zeki değildir. - Gönül “sev beni seveyim seni” pazarlığına girmiş olsaydı, ne aşk olurdu ne aşık. - Intikam üzerine kurulan iktidarlar, kendilerinden olmayan ölüleri de yargılarlar. - Doğruları, gerçekleri yazıyorsan eldiven kullan ki parmak izin kalmasın. - Ayrımcılığın her türlüsünü yapanların, savaşları kahramanlık sınavı gibi görenlerin insanlıktan söz etmeleri midemi bulandırıyor.. - Milli eğitimi öğretmenlerden, öğretmenleri öğrencilerden tanırım. - Akıldan vicdan bağını koparanlar kurnazlığı akıllılık sanırlar. - Korkaklar bildiklerini unutmak isterler - Bu gidisle tavuk bile izinsiz yumurtlayamayacak - Bazı gazeteciler var ki yüz nakli yaptırmak zorunda kalacaklar.

Özledim Baba Bakışın gülüyor sanki de bize Unutmam seni ben özledim baba Tespihin elinde değiyor dize sabırla yolunu gözledim baba Beyaz gömleğinde yakışmış sana Duruşun bir şeyler der gibi bana Bulaştı hastalık girip kanına Ağladı gözlerim gizledim babaYaslanmış sağına rahat duruşu Sert olur her zaman tokat vuruşu Harcamaz saklardı bir tek kuruşu Dalınca yılları izledim babaBizim için gurbet elde dolaştın Yoksulluğa kader deyip alıştın Yorulmaz tın gece gündüz çalıştın Gölgende var imiş bilemedim babaHayallerin vardı kaldı yarıda Çektirdi çileyi gelen karıda Alıp götürdüler kalan varı da Giderken inan ki görmedim babaEğer ki bilmeden üzdüysem seni Bağışla suçumu affeyle beni MURADIN gönülden uzatır eli Sen yoksun yanımda gülmedim baba

Merhaba Dedeler ebeler oğuz soyları. Türklüğüyle övünenler merhaba. Alt kimlik üst kimlik geçin bunları. Türküm Müslüman ım dersen merhabaAhmet yesevi’nin soyu soyumdur. Danişmend gazinin boyu boyumdur. Anadolu daim Türkün yurdudur. Bilin ki Türkçüyüm Beyler merhaba.Gazi osman paşa İbrahim Şahin. Mehmethan Tokuş tur gönül vekilim. Dursun Elmas özüm gözüm şairim. Kurt duruşlu Paşalara merhabaKılıç Aslan komutanı dedemin. Turan kızıl elma benim hedefim. Tokat Reşadiye yurdu Ömer in. Hasanşeyh den uçan kuşa merhaba.

Öldürecek Tapusuz Ev Ben Ruhun teslim iki saniye Gerçek malum olur faniye Revamı rutubet çekmek bize Öldürecek tapusuz ev ben = = Dilden çıkar acı lehçesi Ters dubleks işin gerekçesi Ağrım kesen yok tıp iğnesi Öldürecek tapusuz ev ben = = Yaralı kalp gezer hastane Hayatım olmuş acı sahne Bende derde tıpta yok çare Öldürecek tapusuz ev ben = = Kan geliyor bu tak yürekten Ben neler çektim Azrailden Yaşarken giydim beyaz kefen Öldürecek tapusuz ev ben = = Anneler günde döktüm yaşı Yanar dertli yüreğim başı Felek kara yazmış yazımı Öldürecek tapusuz ev ben = = Genç yaşta hayattan soğudum Gök kubeyi yıkar göz yaşım Bir yere sığmaz sesiz başım Öldürecek tapusuz ev ben = = Kapı önüne kurar tuzağı Cahil dil sanki balta sapı Mevlam bana sunar imtihanı Öldürecek tapusuz ev ben = = Masum yüreğim sardı keder Yanık kalbimiz feryad eder Çaresiz kullar nere gider Öldürecek tapusuz ev ben = = Göz yaşım kaynatıp içerim Merdiven çıkmaya yok ferim Sanki dağ yükün ben çekerim Öldürecek tapusuz ev ben = = Üsten başıma pis su akar Dalgalı yürek doldu taşar Türkan bu dertle nasıl yaşar Öldürecek tapusuz ev ben = = =

Düğün2 Bir kahrın yarım ağzında ifade soluklaşır, katılır uzaklaşana, sis bulutları arasında zaman katılaşır. Geri dönse almazdın, kaybolmuş sözün ne anlamı olurdu. Zaten duymazdın, yoksul sabaha katkın duyulurdu. Havayı düğüne çevir, bir kez tam kulak ver de, yanık yamaçlarda haykır, götürsün, kaynağın el vermediği uzamlara ve düğün sonra.30/03/2015

Hey Sen Hey sen, Hüznünü yüreğinde gizleyen neşeli insan..! Bir dağ gülüsün aslında, Hem güneşe hem yağmura alışkın. Rüzgar kıramaz hiç bir dalını sen feda etmedikçe sevdan uğruna. Dağ başında dik görünse de boynun Aslında ezelden büküktür Hak'ka Ve hep gizlidir sevgin yüreğinin kuytularında.

Bir Cansın Yüreğimde Bir cansın yüreğimde, canımdan öte Sevgiler sonsuz, seninki sevgiden öte Aşiyan sensin, bana saraydan öte Benim için hayat, mahsun gözlerinde İstemem kimse sevmesin aramasın beni Bir sana hasret var benim gönlümde Bülbülüm nar’ına yanmış gönül serseri Benim için dinmeyen nağme, senin tatlı sözlerinde Bir baharsın ömrümde, mevsimden öte Güllerin yediveren, sense gülden öte Yürekler cennet, seninki cennetten öte Benim için cennet, yer almak senin yüreğinde İstemem dört mevsim, farklıdır her biri Cennet bahçesinde baharsın benim yüreğimde Gönül gözüm hep sana bakar deme serseri Bana hayat veren Güneş, gizli senin gözlerindeY.Tar 03-01-2003 Saat 15,45

Ey Güvercin Bir haber ver sevdiğimden ey güvercin gül bana Müjdeler ver neş’e saç gönlüm sevinsin gül banaHoş haberler söyle kıldan ince boynum Hak Söz’e Sen kanat aç gel şu gönlüm hep esîrin gül banaMâviliklerden uçup gel aşk muhabbet şevk getir Nevbahâr gelsin şu mahzûn gönle ilkin gül banaVarsa müjden Son Nebî’den bend olur âlem sana Sen nazar kılsan boyun eğmez mi şâhin gül banaHak Rasûl söyler inen son vahyi gel ondan oku Bir huzûr sal gönle ummanlarca engin gül banaRahmetinden bir bahis aç Rabb-i Rahmân’ın bana Gönlü kılsın mutmain cennetçe sâkin gül banaGurretülaynım güzel yüzlüm Habîbullâh için Övgüler düz pek lâtîf pek tatlı nârin gül banaGel selâm olsun o dosttan misk ü amberler getir Cennetin ıtrıyla gel âsûde dingin gül banaGel selâm olsun o cândan inci mercânlar getir Lâ’l ü yâkûtlar saçıp mes’ûd edip in gül banaBir selâm mektûbu yazsam sen de sunsan yârime Bir haber ver sevdiğimden ey güvercin gül bana

Otlakçı Medeniyeti Kokuyu alan geliyor, toplanıyor birer birer; Karada pis mahlûkatlar, Akdeniz de dev gemiler. Doyduğunu bilmesinler, “ot yiyoruz” deme çocuk! Onu da elinden alır pusudaki haramiler, Bilir misin senden önce kaç medeniyet yediler?

Ay düşer ay düşer gecede yok olur gökyüzüay düşer kaybolur dalgada balık çırpınır oltada denizay düşer eser bir güz yeli daldan bir yaprak kopar ağaç üşür ay düşer büyürken gölgelerde korku yarılır toprak çimlenir tohum sabaha umut taşıray düşer

Yıktın beni Yıktın beni fener aslan bir birirni kovalar bizim kartal aldı derin yaralar ben giymeyim kimler giysin karalar ah kartalım yıktın beni bu senefener nerede biz neredeyiz çok derin kederlerdeyiz telafisi yok hederlerdeyiz ah kartalım yaktın beni bu senedoğru dürüst uyumaz oldum gözüm yaşlı gülmez oldum geçen sene çok mutluydum ah kartalım yıktın beni bu senebilirim her sene aynı gitmez futbol şansı hep gülmez ne olsada sana sevgim hiç bitmez ah kartalım yaktın beni bu sene

! ! Aşk! ! Aşk ağlamaksa ağlıyorum Aşk yürekte yangınsa yangınımsın Üzüldüğünde sıcak bir kucaksa Kollarım her daim açık sanaAşk gece ateşler içinde yanmaksa Ben sana yanıyorum Aşk paylaşmaksa ömrümü sana veriyorum Aşk acıysa acını derinden yaşıyorumAşk sevgi her zaman yaşanmaz Hayat bir sudur önünde durulmaz Aşk öyle bir renkki rengi bulunmaz Bu can bedenden çıkana dek aşkımsın

Kardan Adam Etti Aşk Kar altında kaldırımda bir âşık, Tek yareni solgun sokak lambası… Pencerede ne yâri var ne ışık, Boynu bükük zemheride çabası…Hüzün taşır akrep ile yelkovan, Su lal olmuş buza kesmiş şadırvan, Arı küsmüş ne petek var ne kovan, Kalpten gider onu görse babası…Kar kuşanmış gelen geçen araba, Kardan adam yok kimseden merhaba, Sevda darda gönül çekmiş daraba, Yanar acır insanın en kabası…Bir kez görse yârin tatlı yüzünü, Bahar eder aşkın kışı güzünü, Gül donatır ilin dağı düzünü, Sevgi saçar kürek beli yabası…Cantekin der; sevda sevgi saygıdır, Yar görünmez aşk endişe kaygıdır, Dertli gönül gam kedere yaygıdır, Sırılsıklam tüm bedeni urbası…

Neden ipimiz çekilir Yazılan hitaba baksın başımız Dinsin gözümüzden akan yaşımız Huzur ile yensin yurtta aşımız Aşımıza zehir kattılar dost dostGeldi gine Tunceli’den bir acı haber Dünde şehit oldu bak sekiz asker Bu millete her gün çöker gam keder Türk halkına kurşun atılır dost dostBüyük beyler seçim için seferde Namus Vatan Bayrak girmesin derde Şu güzel yurdumu koyman kederde Şehit kanı yerde kalmasın dost dostŞu halleri Avrupalı görüyor Bu kıt mirler Türk e tuzak kuruyor Bunlar Barzaniye destek veriyor Plan ayan açık görülür dost dostNe dövüşten korktuk nede savaştan Hep sakınır olduk ufacık daştan Canlı bomba ulusta aldı altı can Türkiye’me gözdağı verilir dost dostMeclisten ses çıkmaz kaldı halk yasta Yaslamışlar sırtını bir hain dosta Her hal Barzani’nin gönlü savaşta Köpeğin dersini vermeli dost dostNamlı devletimin yazık şanına Terörist doymuyor şehit kanına Kıyıyorlar Asker Polis canına Yurdumuzda terör derilir dost dostHani dosttu Amerika bizlere Irak kürdü silah çekti askere Bırakmazlar Türk erini zafere Neden hep ipimiz çekilir dost dostYazar bitmez Yükselinin kalemi Başa yazdı mesaj ile selamı Vatan aşkı ile söyler kelamı Bir gün suçlu ortaya dikilir dost dost

Türk Dil Kurumu Türkçeyi geliştirmek için Kalıcı kılmak ve korumak için Atatürk tarafından kuruldu Türk Dil Kurumu, 1932’de kurulduİlk adı Türk Dili Tetkik Cemiyeti İlk başkanı Semih Rifat Efendi Türk Dil Kurumu, Türkçenin hamisi Türk Dil Kurumu, Türkiye’nin şerefiTürkçeyi bilim, kültür, edebiyat Eğitim ve öğretim dili yapmak Türkçenin doğru kullanılmasını Türk Dil Kurumu sağlar ancakTürkçenin zenginliğini bilen Bunu gelecek kuşaklara aktaran Akademik alt yapısıyla güçlü Türk Dil Kurumu, Türkçeyle güçlü Gücünü Atatürk ilkelerinden alan Yayınları ve çalışmalarıyla ayrıcalıklı Yurt içinde ve dünyada sayılan Türk Dil Kurumu, Türkiye’nin gururu

Zımané Kürdi zımané me zımanek şirine hüngüviye. jı gülu nergızare bexçeye u zeviye. ne rénın ku iroj bé kese bé xwediye. rewşa teveké zımana zımané kürdiye. dı navde hınar hene.yek yek lıbé tırine. teveké cihané lefiyane wi jı xwere ne kırine. zımaneki bı kene.zafé cara bı gırine . çı béjım disa zımanéme bı külu bırine hızna nava dılaye.baré seré mılaye. ev zımané gülaye beytıka bılbılaye. zımané feqiyaye u zımané melaye. jı buy mın ev zıman eşqa nava dılaye. dengé şéru çıvika.sıpindaru külilka. ev sıtrané mey kürdi delalın wek kevoka. em pıçuk bun me dı bihist çiroka. şıvana lı cıvata zahf dıgotın diloka. lurandına bukaye.çike çika çukaye. rewşa nava sukaye.xwendına pıçukaye. zımanéme kena ruyé lıser devé zarukaye. henek vi zımani nabinın dıbé jın kaye. lefzé ahmedé xané külilké gülistane. jı bu zımanu deva.tışté nava dıkané. jı iraqé dest péke.hetta nava irané lı türkyé bı sekıne.lı suri bık seyrané.runé maléw hüngüve.tahma xweşa nav deve. şalur çıviku kewe.rengu meng tevli heve. şewqa nava rojéye.hivu sıtérka şeve jımınre bé ji çıye.ezé béjım kürdi eve.kevnu xweşe ev zıman.degış nebu çı zeman. jı çar alé cihané.buye hevalu ciran. buye çemu çiya u berfu teyroku baran. zımané meyi kürdi.buye xızina zéran. ev zımané mey kürda ev zımané comerda. koma kula u derda tıje bune dıserda. iroj henek hızınim.ev bırina mın derda. na hélın zımané me lı me dıdın dıserda. hin bıke vi zımani.kürdo tı bar gırani. zımané xwe hin bıke.bé zıman bé barani. navé mın muhammede muhemmedé batmani. hem teyyari hem taxıki hem kerkına torani

Allah Aşkı Cennet sözü yazıveriş Allah aşkı Allah aşkı Yaradansal sırra eriş Allah aşkı Allah aşkıCennetlik kul olup gitmek Düşler ile dolup gitmek Hızır küzur bulup gitmek Allah aşkı Allah aşkıDertleri bir yana atış Huzur ile nurlar tatış Mutluluklar gönle katış Allah aşkı Allah aşkıKutsal amel niyet oluş Benliğinde cennet buluş Nimet hikmet ile doluş Allah aşkı Allah aşkıKaramecnun Yaradansal insan cennet şairi

Dolunay Şafağında DOLUNAY ŞAFAĞINDABu sabah yine sensizdim, Yolculuğumu hiç anlayamadım, Bir dolunay şafağıydı, İndim körfez sahiline bir başıma, Sensiz yürüdüm ayın şafağında, Ayaklarım sürüklüyordu beni peşi sıra, Yüreğim hüzün sarmaşığına dolanmış, Gözlerim yine hep seni arayışlarda... Savrulmuştum sanki kimsesizler diyarına, Sarmaşıklar zinzirine prangalanmıştım, Bir haftalığına da olsa yoktun, Belki de daha uzunca bir zaman... Sarhoşlar sahilindeydim bir başıma, Yürüyordum sensiz dolunay şafağında. Kimbilir nerelerdeydin? Söğüdün dalında bir tomurcuk, Vadilerde süzülen bir ceylandın. Ben serin şafaklarda bir yolcu, Derin ormanların gölgesinde, Tenin dokusunu işleyen dokuyucu. Nerdesin ey rüzgarın gücü, Donuk yüzlerin gülücük iksiri, Nerdesin baharın solmayan gülyüzü, Yalnızlığın, mutsuzluğun panzehiri. Bir ses ver söyle nerdesin! ...Hıdır Yallı

Ben Asker Babasıyım Adıyla dağlara ismini veren Silahıyla düşmanı yerlere seren Duruşuyla her zaman göğsümü geren Ben asker babasıyım.Düşmana geçitte aman vermeyen İçinden imanı hiç düşürmeyen Hasta olsa bile şikayetlenmeyen Ben asker babasıyımÇakırsöğüt, cudi, gabar farketmez Mehmedim düşmanı asla affetmez Yok yere bir mermi dahi sarfetmez Ben asker babasıyım.

Beyaz Gül Bürünür sevdânın beyaz tüllerine beyaz gül Gülümser seherin ayaz yellerine beyaz gülYeşil dağların karlı zirvelerinden estirir Serin rüzgârını hicâz çöllerine beyaz gülPamuk yüklü bulutları yollar vahalara Kar yağdırır çölün niyâz ellerine beyaz gülSelâm olsun aşk ufkundan doğar o müjdeci Âbıhayat sunar maraz illerine beyaz gülGöklere firûze saçılır, yerlere zeberced Zînet olur yeşilli yaz bellerine beyaz gülAk kelebekler, papatyalarla karışır gider İlkyazın kar-köpük beyaz sellerine beyaz gülDallar, yapraklar, dikenler terennümde kendince Sevdâ okutur yek-âvâz dillerine beyaz gülCâzibeler katar edâsıyla kuğular gibi Has bahçelerin turkuaz göllerine beyaz gülKimseler şaşmaz oldu, pervasızca pervâzına Alıştırdı herkesi naz hallerine beyaz gülİşvesiyle, cilvesiyle rakîb dense olmaz mı Zümrüd bağların dengi az güllerine beyaz gülAkkor sevdâsıyla hem zevk verir hem âh dedirir Sevdâlının toz değil haz küllerine beyaz gülSâde kendiyle mesteder sevdâkârı bâdesiz Ne defe dokunur ne saz tellerine beyaz gülGümüş çehresiyle dolunay gibi, güneş gibi İlham verir gönlümün gazellerine beyaz gül

Kulu Güldür... Girdim gönül bahçesine; Elifi gül, dalı güldür! .. Gül sarılmış gecesine; Siyahı gül, alı güldür! ..Gonca gonca gül çözülür; Damar damar gül süzülür! .. Gül okunup gül yazılır; Sohbeti gül, dili güldür! ..Umut umut havası gül; Kâ’be’si gül, Mevâ’sı gül; Sekiz cennet sevdâsı gül! .. Halveti gül, hâli güldür! ..Ayet ayet gül derilir; Secde secde gül verilir! .. Her gönüle gül serilir; Menzili gül, yolu güldür! ..Gül rengiyle güler zaman; Gül zikriyle döner devrân! .. Gül aşkıyla dolar kovan; Peteği gül, balı güldür! ..Âlem, güle sarılmaz mı? Gül kastına varılmaz mı? .. Güle kurban verilmez mi? Kulluğu gül, kulu güldür! ..

Terk ve Tecrit Boyasını kalbimden alan kalemimin yazıları tükenmez ben böyleyken Birbirlerine karışmakta direten harflerin pıhtılaşması için nefesim odArasına çiçek koyup kurutacağınız canlar adına ıslattım kitaplarımı O kitabı yalnızlığımın çölünde okurken gözümden almıştı okyanusunuHaraç alınıp hor görülen ömürlerin bir ay yılı sonra kor olması imkânî Dönüp bir bıçak gibi kadim reddedişleri oracıkta harcayandır dolunaySımsıkı dostlukları çözmek de kördüğüm etmek de körlüğümüzden Hırçınlık akıntının kârı dinginlik akasyaların maharetiyken yaşarımAlacalı bakıp sızlanmasız sözlerimi kayalara çarpan biri varsa benim Sancımı da saraylarda saklarım ki herkes görkemine kanıp sormasınMartıların saygınlıklarını yitirdiği gün yelkenlilerden esinlenemez oldum Şiir güncem duraklayıp koca bir suskunluk doldurdu denizlerimin yeriniŞu terk ve tecrit çizgili avuçlarımın terli alnımı silme anıdır biyografim Irmakların yeryüzünde nice izler bıraktığını suya tutununca öğrendim

Çılgına Döndüm Bir Gece Yarısı... öyle çok özledimki seni çılgına döndüm bir gece yarısı bulutlar bile sıkıldı benden çılgına döndüm bir gece yarısı bütün dertlerim çöktü üstüme hüznümü içimde saklayamadım bakıp durdum kapalı camlar ardından çılgına döndüm bir gece yarısıyağmur damlasının uğultusu içimde sanki üstümde okundu çizgi masalı keşkelerin ardında yoğunlaştı duygularım çılgına döndüm bir gece yarısıgece olur ay kararır akşamları canımdan can kopuyor bugünlerde sanki içimde bir şeyler götürüyor çılgına döndüm bir gece yarısıgözlerimde yaş durmaz hep seni sayıklar dileniyor sana sanki bakışlarım sonu gelmez bir türlü yarınların çılgına döndüm bir gece yarısı... Hüseyin YANMAZ 07/02/2015

Aşk Ve Şevk İle Getir Salavat Her canın sıkıldığında, İyilikler yapıldığında, Koyunlar sağıldığında, Aşk ve şevk ile getir salavat!Her işin ters gittiğinde, İmkânların tükendiğinde, Nefsin sana zor verdiğinde, Aşk ve şevk ile getir salavat!Her nefes alıp verdiğinde, Muhammedi gülleri derdiğinde, Şerefsizler def olup gittiğinde, Aşk ve şevk ile getir salavat!Her gün doğuşu ve batışında, Nabzın düzenli atışında, Şirin uykulara dalışında, Aşk ve şevk ile getir salavat!Her sofraya oturduğunda, Helal taamlarla doyduğunda, Zalimler kahrolduğunda, Aşk ve şevk ile getir salavat!Her güzeli gördüğünde, Sevda gergefini ördüğünde, Rahmani yollarda yürüdüğünde, Aşk ve şevk ile getir salavat!Her okuduğunu anladığında, Anladıklarını yaşadığında, Günahlarına ağladığında, Aşk ve şevk ile getir salavat!Her uykudan uyandığında, Aşın ekmeğin helal olduğunda, Hakkında hüsnü zan yapıldığında, Aşk ve şevk ile getir salavat!Her mertin köprüsünden geçtiğinde, Veli zatlar seni dostluğuna seçtiğinde, Nefsin şeytani arzuları senden uzaklaştığında, Aşk ve şevk ile getir salavat!Her yanan bağrın harareti dindiğinde, Menzil murat aldıran atlara bindiğinde, Adavet ve kin duygularını yitirdiğinde, Aşk ve şevk ile getir salavat! Her kar birbirine değmeden yağdığında, Acıkmış vakarlı aslanın ceylanı boğduğunda, Sevdiklerinin manidar yokluğunda, Aşk ve şevk ile getir salavat! Her bulanık su durulduğunda, Yiğitler hunharca vurulduğunda, İnsan Allah rızası için sorulduğunda, Aşk ve şevk ile getir salavat!Her umut dolu yarınlarda, Yetimlerin gözyaşlarında, Şehitlerin mezarlıklarında, Aşk ve şevk ile getir salavat!Her gökkuşağı oluştuğunda, Sevenler buluştuğunda, İnsan Allah için coştuğunda, Aşk ve şevk ile getir salavat!Tarihe mal olmuş sevdalar anlatıldığında, Nedamet gözyaşlarıyla günahlar yakıldığında, Kemliklerin her türlüsünden kaçıldığında, Aşk ve şevk ile getir salavat! 02-03/Mayıs/2015

Iraklı Çocuklar düşünmeli özgürce düşünmeli yapabilmeli her istediğini bir çocuk olmalı ırakta ya da köle kabilde bir orak buğday tarlasında ya da yelkenli akdeniz de kocaman yüreğe sahip olmalı ırakı kaplayacak kadar kocaman o yüreği kalkan yapmalı füzelere kimyasal bombalara ekmek olmalı aç sofralara su olmalı çatlayan topraklara ya da sıcacık bir yuva olmalı elleri üşüyen ıraklı çocuklara

GÖRDÜĞÜN RÜYAYI KÖTÜye YORMA.! :. GÖRDÜĞÜN RÜYAYI KÖTÜYE YORMA.! . Saygıdeğer duyarlı gönül dostlarım. Sevgiler selamlar ileterek paylaşım devam ediyor. İnsan oğlunun ömrünün ortalama üçte biri uykuda geçtiğine göre, zaman çerçevesi içinde sınırsız rüyalar görmekteyiz. Bu gördüğümüz rüyaları not etme gereği duymadığımız için unutup gidiyoruz. Ancak içlerinden bazıları etki yapabiliyor, hatta başkalarına anlatmaktan bile çekiniyoruz. Rüya genelde gündüz meşgul işleri yarıda bırakırsan sayıklayarak da uyanma durumun olabilir. Rüya görebilmek için çabalayan kişiler de az değil. Çünkü sevdiklerini kaybeden milyarlarca insan var. Onların özlemiyle yanıp ancak tekrar karşılaşılamayacağını bildiği için rüyasına yatmayı amaçlıyor. Bazı kişiler görüyor, bazıları da göremiyor. Kimi iyiye, kimi kötüye yoruyor. Konu başlığımı titizlikle seçtim. Bizleri yaratan Allah dan başka kimse kimsenin akıbetini bilemez. Yapılan yorumlar da zan altında bırakabilir. Rüya aslında ikinci bir dünya gibidir. Korkulu rüya görenler etkisiyle ürpererek uyanırlar. Yanında ki fark edenlerde, hayrola ne oldu sana korkuttular mı diye merakını gidermek için sorarlar. Şok yaşayanlar iyi ki rüya imiş derler. Küçük çocuklar bile ayrı yatıp rüya gördüklerinde rüyanın etkisiyle uyandıklarını anlayınca tekrar etmemek için gecenin bir yarısı anne ve babasının arasına sıkışıp güvencede yatmak isterler. Neşeli güzel rüya görenler de tebessüm saçarak uyansalar da, niçin uyandırdınız çok güzel bir rüya görüyordum keşke uyanmasaydım ne güzel manzara içindeydim derler. Rüya bu, Rüyam da şiirlerimin içinde henüz anlatamadıklarım bazı güncel olayları da içine alarak özetlemeye çalıştım. Sakın rüyada gördükleriniz kötü görüntüleri gerçekte de olabilir diyerek depresyon yaşamayın. Dünyanın her türlü halleri olduğu gibi rüyalarında çeşitleri çoktur. Rahat uyumak istiyorsanız dualar ederek istirahat ediniz. İçinizden her türlü kuşkuyu atarak rahatlayın. Önemli bir işi Allah'a danışmak için istihareye yatarak rüyalar görülebilir. Bunun da kuralları vardır. Yatmadan önce abdest alıp iki rekat istihare namazı kıldıktan sonra hedefi belirleyici niyazda bulunarak dua edilir. Allah'ım benim için hayırlı olacaksa rüyamda yeşil veya beyaz renk göster, hayırlı olmayacaksa siyah veya kırmızı renk göster denilir. Uykuya o niyetle yatılır. Saygıdeğer duyarlı gönül dostlarım istihare konusunu ayrıca işliyorum. Bu konuyu birkaç cümle ile özetlemeye çalışsam da bunun doğrusunu dua kitaplarından öğrenebilirsiniz. Allah hakkımız da hayırlısını göstersin.Rüya içinde uygunsuz durumlar olduğunda da duş almayı ihmal etmeyiniz. Bu konuya da kısaca açıklık getirdikten sonra sizler hoşça ve dostça kalınız.***** R Ü Y A BU *****Gözünü yumunca dünyan değişir, Artılı, eksili olay gelişir, Derdine dalarsan hüsran oluşur. Gördüğün rüyayı kötüye yorma.Beklenmedik anda seni üzerler, Bıçağı saplarlar, kurşun dizerler, Araçla çarparlar, yerde ezerler, Gördüğün rüyayı kötüye yorma.Vahşi bir kılıkta sana gelirler, Malına, mülküne zarar verirler, Candan sevdiğini evden alırlar, Gördüğün rüyayı kötüye yorma.Tutuşup yansa da yatak yorganın, Tahribat görse de bazı organın, Hedefi olsan da dirgen, urganın, Gördüğün rüyayı kötüye yorma.Hayr olsun diyene rahatça anlat, Zekinin kulağı andıkça inlet, Doktora gidince kalbini dinlet, Gördüğün rüyayı kötüye yorma.***** RÜYAM DA *****İnşallah hayıra alamet olur, Yapılan dualar yerini bulur, Sağlam kalan hane bizlere kalır, Rüyamda karşıma çıkıyor halam.Amcam da,babam da orada idi, Çalışkanlığımı terimden bildi, Tahtayı yontarak üstünü sildi, Eski yapılardan bakıyor halam.Tarihi ahşaplar nasıl yıpranmış? , En ufak kıvılcım, parlamış,yanmış, Kovayla su döküp söndürdüm sanmış, Gülerek siniri sıkıyor halam.Evin yapısını hiç beğenmiyor, Kardeşe, bize de çok güvenmiyor, Kurtulması için,hiç direnmiyor, Her iki bacayı yıkıyor halam.Zeki gayret etti yangın söndürdü, Nasıl bir rüyaymış başı döndürdü? , Hatırına geldi eser indirdi, Hasretim burnumda kokuyor halam.Ispartalı Zeki Çelik TÜRKİYE İLESAM il temsilcisi.

Sadece Atatürk Ayrım Yapmadı Örnek yavuzlardan ezelden beri, İnsanları ayırmak şercinin şeri Atam bir başkaydı Cennettir yeri, Sadece Atatürk ayrım yapmadı. Gideceği yeri şaşıran yolcu, Çıkar rant peşinde paracı pulcu, Kimi sağcı dedi kimide solcu, Sadece Atatürk ayrım yapmadı.Kucakladı Vatanını Milleti, Yurttan kovdu düşman denen illeti, Şimdikiler ise insan cellatı, Sadece Atatürk ayrım yapmadı.Solcu derler hoş bakarlar sağcıya, Rant sağlarlar yalakçıya yağcıya, O alevi derler masum savcıya, Sadece Atatürk ayrım yapmadı.Özenti gösteriş karın doyurmaz, Yüce Allah şudur bu diye sormaz, Adam olan adam adam ayırmaz, Sadece Atatürk ayrım yapmadı.Veysel derki aleviyim hemde derinden, Özüm sözüm birdir yerli yerinden, Korkar olduk şercilerin şerinden, Sadece Atatürk ayrım yapmadı. Tel:05379590555

Gurbet İçimdeki şu sancı Yüreğimde çırpınan deniz Dalgalar hoyrat Dalgalar ne kadar çılgın BilemezsinizHasret hasret hasretHasret acı hasret deli Yüreğimde çırpınan deniz Yüreğimdeki serseri Dostların içimde büyüdüğü yer Acılarım gözyaşlarım benimGurbet gurbet gurbet (1970 Ankara)

Düğün. Dayanılmaz acılarla doğurursun, Her türlü kötülüklerden korursun, Bin bir türlü zorlukla büyütürsün, Bir bakmışsın,yuvadan uçuyor, Kurulmuştur düğün...Gözünün nuru gibi bakarsın, Hiç büyümez gözünde,hep küçücük sanırsın. Elin oğu birgün alır gider,ardından bakakalırsın, Ciğerinden birşeyler kopar,dayanamazsın, Ama unutma sende anasını elden almıştın, Kurulmuşdur düğün bir bakmışsın...Kızının büyüdüğünü el senden iyi bilir. Bakmışsın bir gün çat kapı,misafir gelir, Allahın emri,peyğamberin kavli der,elinder alır, Bir bakmışsın kurulmustur düğün....Bazı evlat ne zorluklarla büyüdüğünü bilmez, Büyüyünce anasını,babasını tanımaz, Evden kaçar onları çok üzer,söz de dinlemez. Işte ozaman bütün umutların söner, Özlemin olur,o zaman düğün....Yeni evliler,sizin için çok güzel bir gün bu gün, Ikinizde yuvanızda mesut ve bahtiyar olun, Düğün sahibi oğlunla,gelininle öğün, Allah cümlemize nasip etsin böyle bir düğün...Erol derki:Misafirler hepiniz hoş geldiniz.. Ayaklarınıza sağlık,düğün sahibine,memnun ettiniz, Hepiniz sağ olun,sonsuz teşekkür ederiz. Genç evlilere,ömür boyu mutluluklar dileriz.....Söz Yazarı: Erol sagun. Tarih:22 Aralik 2001. Gün Cumartesi.Not:ANTOLJİ.COM da kayıtlı Şiirlerim ve(MP3) CD em NOTER tastiklidir.

SEn ASkersin Eyüp hani asker ağlamaz diyorlardı,.......rabiye.....tanrıverdioğlu işte ağliyor hani asker sevmez diyorlardı,........mehmet......kındap ailem akılımdan çıkmiyorhani sevenler ayrılmaz,....................abdulvahap.....yektir diyorlardı baksana bir mektup bile gelmiyor,......................ismail......sağırhani asker unutulmaz diyorlardı soranım bile,......................haydar.......turan olmıyorhani asker nöbet tutmaz,.................mehmet........harimdar diyorlardı baksana nöbet defterinde ismim yaziyor,.................hasan.........çelebihani asker özlemez diyorlardı baksana annem aklımdam,.............mor.......lale çıkmiyorhani askere sillah vermezler diyorlardı baksana GEBİR,................hüsamettin.......sungur omuzlarımdan inmiyorhani asker çarşiya çıkar,...................fatime......altuntaş diyorlardı baksana günlerim dolmıyorhani asker konuşmaz diyorlardı,........yağmur......kelebek baksana akşama kadar yürüyüş kararını sayıyorhani asker uyumaz diyorlardı,..............gülüm.....macit baksana beş dakkalık istirahatde uyku gözlerimden çıkmiyorhani asker sıcak nedir bilmez,............OKTAY......ÇÖTELİ diyorlardı işte göneşte elbisemin rengi solıyorhani askere para lazım olmaz,.............hacer........kozanlı diyorlardı baksana yemekleri yenmiyorhani asker özlemez diyorlardı,.............M.M.....REVANLI baksana gözlerim kardeşim sultanı hep ariyorhani ailede birisi asker olmaz,............Alime......Sevik diyorlardı baksana işte sülüsüm gelmiş askerim asker,........................Mustafa Azganhani asker sevmez diyorlardı,.............Nilgün Kula Yilmaz elimde ne gelirki yüreğim kan ağliyor kan**************

Sakli-yar Gunaydin... Hicbir gecenin,sabahina uyanamayacagim kadin, Gunaydin...birak simdi sabahligi, Gómleğimi giyip şiş gozlerle ugurlamayacaksin beni. Akşama dair siparişler vermeyecek,unuttuklarim icin kizamayacaksin mesela İkimiz icin mumlari hazir bir masa olmayacak órneğin,kúcúk hediyeler veremeyecegiz birbirimize Ben pazarlari seni izlemeyi birakip kahvalti súrprizinde yine domatesin kabuğunu soymayi unutamicam işte,sonra camin ónúne geçip senin keyifle gerinip esnerken konusmani duyamicam,bunun icin kizabilirim kendime.. Yúreği karım sevdiğim kadın Kucak dolusu gúnaydın.......

Yansımalar 46 - Zalim Bir insanın bir başka insana yaşam tarzından ya da inancından dolayı eziyet ediyor olması zulümdür. Zulmedene (adına, sanına, makamına bakılmaksızın) “ zalim” denir.Dini, diyaneti, ideolojisi, inancı ne olursa olsun bu gibiler insanın, insanlığın, düşmanıdır.

Arılar ve ayılar Her bölgesi ayrı güzel anadolum, Dağ dağ, orman orman, çiçek çiçek. Binlerce çiçek binlerce hayat, Vızır, vızır, hayvan, insan, böcek.Bütün bu güzelliğe, bir sille vurulmuş, Bütün imkanlar, imkansız kılınmış, Yüzyıllarca süren, bir hayat durmuş, Tarihi çalınmış, insanları vurulmuş.İnsanları arı gibi, petek yapmış, bal yapmış, Her bölgesi petek gibi oyulmuş, Böyle mi sürecek bu hayat, hep böyle mi? Arılar üretsin de, Hep ayılar yesin diye mi? Bütün bu gayret, bütün bu çaba, Başkaları için mi?

Güzel Atatürk GÜZEL ATATÜRKGökte güneş yerde ışık Sen ettin bizi güzelliğe aşık Osmanlımızı parçalayan içte (istemezük) Dışta (bilmezük) kalemle atamadık aşık Sen açtın milletimize yeni bir ufuk Seni sevmeyene değil anlamayana yazık Biz seni sevdikce anlıyoruz YÜCE ATATÜRK

Sevap Ve Günah Kement attı gözlerim, daldaki bir arıya Günah arıya benzer, aldatır bir duyguya Ağzında hep bal taşır, kuyruğunda bir zehir Alıp götürür bizi, yalancı bir hülyâyaCehennemin yolları, günahla ör(t) ülüdür Günah öyle bir şey ki, her tarafı süslüdür Kalplere vurur damga, şeytan ile sözlüdür Sinsi sinsi yaklaşır, hep efsunlu gözlüdürGünah haram kapısı, zakkuma benzer tadı Günahtan arınanlar kazanır bol sevabı Sevap Kevser şarabı, tatlıdır baldan tadı Sevabı bol olanın, cennettedir sarayı17 Ağustos 2012 – ISPARTANOT: 1-) “Günah arıya benzer, onun gibi ağzı ballı, kuyruğu zehirlidir”-Hossea Ballon 2-) “İnsanlara, düşündürücü hikmetli sözlerle yönelin ki kalpleri usanmasın”-Hz.Ali

Atışma_Bu Gün Bayram Günüdür- BU GÜN BAYRAM GÜNÜDÜR Gönüller coştu yine sevinç,mutluluk dolu Kucak aç barışalım buğün bayram günüdür Kalbindeki pür neşe,örf ve adetin senin Bir dilden konuşalım,bu gün bayram günüdür…Bekir ALİM Şöyle bir bak mazine geşmişine anına Zaten budur yakışan imanına şanına Bekle bir gün mutlaka geleceğim yanına Ahrette buluşalım bu gün bayram günüdür..... Turan Aslan Kin imiş,nefret imiş özde noksan edelim İnsani anlaşmaya gönlü aksan edelim Ön yargı duvarını yerle yeksan edelim Bilişip,tanışalım bu gün bayram günüdür....Gültekin TOGA Unutma dostluk senin,vefa senin,hak senin Nazlı nazlı süzülen gökteki bayrak senin Su gibi berraksın'ya sütün beyaz ak senin Selam ver sarışalım,bu gün bayram günüdür…….Bekir ALİM Seytandır seytan bu alemde doğruya kızan Cahildir cahil insana hep kuyular kazan Insandır insan sadece tek okuyup yazan Insanlıkta yarışalım bu gün bayram günüdür.... Turan Aslan Toplandı küçük büyük, panayırlar kuruldu. Kas katı yürekler bayramlarda duruldu. Ölmüşlere rahmet, fakir fukara soruldu. Haydi kardeş olalım, bu gün bayram günüdür.... İlkay Coşkun İstemem şan söhreti eksik olsun köşk hanlar Tek istegim kardeşce yaşamalı insanlar Zaralı Turan ım der bayram olsun bayramlar Beraber calışalım bu gün bayram günüdür......Turan Aslan Sevinç mutluluk dolu matemli gözyaşım var Bir dağ gibi yükselen egilmez dik başım var Onurum var,gurur var, sımsıcak bir aşım var, Bayramda buluşalım, bu gün bayram günüdür….Bekir ALİM Mehmet için döküldü gözümüzden gözyaşı Boğazımızda kaldı yemedik bayram aşı Korkutamaz hiç kimse türkün dimdik başı Ulusça sarışalım bu gün bayram günüdür……..Sabiha SERİN Yarenler gelin birlik olalım dost bağında Darağacı kuralım anarşinin dağında Can alıp cana kıyan caniler yatağında Gebertip vuruşalım bu gün bayram günüdür….Yaralı KardelenSoytarıya,soysuza tıp ne yapar be hakim Bir dünyaya hükmedip asalet saçtı köküm Gardaşı gardaşına kırdıran alçakda kim? Hak için vuruşalım bugün bayram günüdür……Bekir ALİMAna, ata, yar, gardaş, ayrı tutmam bacımı Nerde bir can incinse, durduramam sancımı Barışa kardeşliğe adamışım canımı Gel gardaş tanışalım, bugün bayram günüdür....Bilal KARAMANKalleşce pusu kurup tuzak kuran mehmed’e Nasıl kıydın be alçak Ayşe,Fatma,Ahmed’e Yol yakınken dön artık,kurtuluş var tövbe de Bir dilden konuşalım bu gün bayram günüdür….Bekir ALİMYetim kalan yavrular yürekleri hep yakar Kahraman milletimiz hain tuzağı yıkar Vahşi terör cesedin ortada pislik kokar Ulusça vuruşalım bu gün bayram günüdür...Yaralı kardelenCanlar can cananına canan can canlarına Aşığın maşuğuna maşuğun aşığına Kardaşın kardaşına bacının bacısına Sarılıp buluştuğu bugün bayram günüdür.... Rifat KAYAKulak ver iyi dinle rehberimiz kurana Sevmez isen yürekten zeval gelir imana Yunus balkta durdu, hak yoluna divana Can cana karışalım bugün bayram günüdür….Bilal KARAMANKin nefret zilletin yok olacağı bugün Barış dostluğunun yeşereceği bugün sevinç heyecanın harlıyacağı bugün Canlar sarışalım bugün bayram günüdür......Rifat KAYA.Dünya Kurulalı senle konuşup anlaştık Ebedi var olacaksın benim özüm Türkçe Şiirler yazıp türkülerde güldük ağladık Türkçe konuşalım bu gün bayram günüdür.....Ömer TURALBayram yetim öksüze biraz umut olmalı Eli kanlı caninin saçlarını yolmalı Yetti artık bu zülüm halkım huzur bulmalı Barışa ulaşalım bu gün bayram günüdür.......Şerife ÇınarNeyleyim bu bayramı, neyleyim ben bu toyu, Bahar dalı Mehmet'e kanlı gömlek biçtiler, Yetmedi gül yurdumun buz gibi berrak suyu, Yetmedi anaların gözyaşını içtiler. Çok gördüler gülmeyi gözümüzde hiçtiler...Zübeyde GÖKBULUT Not:Gurubumuzun bir birinden değerli üyeleri Bayramla ilgili ortak çalışmamızı başlattıgımız günlerde ve bu Mübarek Ramazan bayramımızı kutlarken eli kanlı terör örgütü haince ve kahpece pusu kurarak Ramazan bayramımızı kana bulayan.Kahramanca savaşıp Vatanı ve milleti için Şehit düşen 17 Mehmetciğimizin Hakkın rahmetine kavuşmasıyla hakkımız olan bayram coşkusunu yaşıyamadan gözyaşı ve hüzünlerle tamamlanmış bulunmaktayız. Aziz Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyerek Tüm katılımcı gönül dostlarına sonsuz şükranlarımı sunuyorum. İstiyen Gurup üyelerimiz bu ortak çalışmamıza kendi sayfasında yer verebilir. Şairlerimizin yazdığı dörtlüklerin sıralamasında daha rahat okuya bilmem açısından küçük bir değişiklik yaptım bu yüzden hepinizden özür dilerim. Saglık ve muhabbetle kalınız. Bekir ALİM /SitemkarAşık

Hoş Gelmedin Dünyaya Anneni ve babanı tanımadan, Gözün bile açılmadan, Rastgele konulan bir adınla, Masum ve korumasızsın bebek, Senin seçimin değildi,...........................................Hoş gelmedin dünyaya, ...........................................Hoş gelmedin bebek...Belki bir cami avlusu,belki bir sokak köşesi Yarım yamalak,sarılır bezden elbisesi, Ya tecavüzden olmuş,ya gizli zevk gecesi, Masum ve korumasızsın bebek, Senin seçimin değildi,...........................................Hoş gelmedin dünyaya, ...........................................Hoş gelmedin bebek...Senin gibi bulunan,kaderden kardeş olan, Bırakıldığın yuvalar da,sana bakan insanların yanın da, Mutlu olursun diyemem,geleceğini göremem, Masum ve korumasızsın bebek, Senin seçimin değildi,...........................................Hoş gelmedin dünyaya., ...........................................Hoş gelmedin bebek...Ağladığın da yanında kimse olmıyacak, Seni kollarında sallayıp uyutmıyacak, Açmısın,tokmusun diye sormıyacak, Masum ve korumasızsın bebek, Senin seçimin değildi,...........................................Hoş gelmedin dünyaya, ...........................................Hoş gelmedin bebek....Büyüyeceksin zamanla; Gördüğün de, Yanında çocuğu ile yürüyen ana baba, Neden sorusu, fırtınalar koparacak ruhunda, Masum ve korumasızsın bebek, Senin seçimin değildi,...........................................Hoş gelmedin dünyaya., ...........................................Hoş gelmedin bebek....Sevgiye, ilgiye, şevkate hasret olan yüreğin, Nasır tutacak; Hiç bir şeyi hissetmiyecek zamanla Tinere,baliye müptela olduğunda,İnsanlığın sucu bu. Masum ve korumasızsın bebek, Senin seçimin değildi,...........................................Hoş gelmedin dünyaya. ..........................................Hoş gelmedin bebek....Eğer kız çocuğu olarak geldiysen yaşama, Döngünün içinde kadın olursun küçük yaşta, Ya yankesici olursun, ya da konsumatris barlara, Masum ve korumasızsın bebek, Senin seçimin değildi,..........................................Hoş gelmedin dünyaya, ..........................................Hoş gelmedin bebek....

Güneş batarken Gözlerim ufukta kaybolur gider, Beni hüzün basar güneş batarken. Ateşsiz alevler yanar özümde, Gönlüm aşka susar güneş batarken.İnişlere dökülürken yokuşlar, Derinleşir, yorgunlaşır bakışlar, Gece kuşlarının cümbüşü başlar, Bülbül, sesi keser güneş batarken.Çiçekli fistanı yârdan hediye, Gelmiş giysin karaları ne diye? Gece süslerimi perdeler diye, Dağlar surat asar güneş batarken.Sır kalır bu güzelliğin çözümü, Anlatmaya yetiremem sözümü, Yakomazlar kamaştırır gözümü, Doğar bir şaheser güneş batarken.Geçerken ömrümün kışı, baharı, Güzellikler kaldı hayatın kârı. Gözümde nemlenen hatıraları. Kurusun, güne ser, güneş batarken.Güneş arkasında yıldızlar sürür, Saçar dört bir yana semayı bürür, Yamaçlar salınır, düzlüğe yürür, Meltem sevda eser güneş batarken.Ataroğlu’m sevdalıyım, yanarım, Senden büyük ne ateşler tanırım, Böyle düşünürken kaygılanırım, Belki güneş küser güneş batarken.

Bilinmez Belki Bir Sabah gönül uzaklara gitmek istiyor dertlerin unutulup anıların sadece umutların yaşandığı yere şöyle aldırmadan birazcıkta delice. ………. huzur rüzgar olup söndürsün hasreti alıp götürsün beni benden uzaklara özlemlerim orada doğsun hayallerim çal kapı girsin içeri bir gün batımı alacasında mutluluğun aydınlığında kahrolsun karanlığa gömülsün çaresizlik aksın dudaktan kalbe tebessüm .............. bilinmez belki bir sabah umutların yaşandığı o saklı kentte doğar özlemlerim kim bilir belki de hiç doğmaz boşuna umutlandırır hayallerim. 090609 mcicek

Kar Yağdı Bembeyaz bir örtü Lekesiz bir gelinlik gibi Telaşla düşerken yeryüzüne Bir şeyleri değiştirecekmiş gibi Sessizlikle kol kola girmişler Koca şehri sahiplenmişler Burnunda havuç gözlerde kömür Canlanmış bahçelerde Çocuklarda neşe Evsizlerde endişe Ne güzel süslenmiş doğa Kar yağmış dağa taşa….Mart-2012

Hayâl ‎ -bir sal yapıcam kendime... -sonra deniz. -denizin sonunda güneş olacak. -yunuslar göç edecek,küçük bir gösteri yaparak. -martılar tok karna sevicekler balıkları. ...-doğanın keyfi yerinde bir manzara muazzam. -bulutlar gökkuşağı için hazırlar. -bak; sen yoksun,ben yokum. -durmadan dönen bir dünya, -ve bizsiz bir hayâl var..

Şehitlik Analar evladını canan diye kucaklar Büyütür emir gelince eline yakar kınayı Baba ocağından çıkmadan tekbiri söyletir Davul çalınır yapılır düğün dernek halayı Elleri kınalı kuzular çıkar dağa bayıra Yeşermeyen hayaller bir tarafa bırakılır Ezberletilir can emanet verilir vatan aşkına Hain pusuyla gögse şahadet madalyası takılır

Baba BABAKollayanım koruyanımdın. Meleğim, can yoldaşım sendin baba.... Üşüdüğümde hırkamdın yorulduğumda sırtlardın. Şimdi ne hale düştüm bak sense bir avuç toprak.Baba, baba, baba..... Dolmaz yerin baba. Baba, baba, baba..... Unutamam seni asla.Yürüdüğümüz yerler bomboş ve sıkıcı. Sen yoksun hayatımın anlamı yok. Ne futbol ne sinema nede gitar. Merhem olmuyor yarama baba.Baba, baba, baba.... Bu gece gel gir rüyama. Baba, baba, baba.... Özledim dayanamıyorum yokluğuna.

Yavaş Yavaş Ölüyorum Her sabah yanıma oturup günaydın dediğinde Güneş gibi içimize doğan neşeni etrafa saçtığında Kalbim duracak gibi oluyor Heyecandan yavaş yavaş ölüyorumSana içimden geçenleri söyleyememekten Duymaktan sinirleneceğini düşünmekten İçim içimi kemirmeye başlıyor Kahrımdan yavaş yavaş ölüyorumHayatımın sonuna kadar seveceğimden Ama seninle bir yuvanın mutluluğunu tadamadan Aşkımı yaşayamayacak olmak beni delirtiyor Üzüntüden yavaş yavaş ölüyorum14/08/2002

Kaşınma Komşu Değiştir o söylettiğin marşını Sahip ol diline kaşınma komşu Sıkarız kafana üç beş kurşunu Sahip ol diline kaşınma komşuBak bir gece başınıza çökeriz Sağlam dişinizi kökten sökeriz Hepinizi Marmara'ya dökeriz Sahip ol diline kaşınma komşuSeni böyle bu yollara kim yitti Kuyular kurumuş kıredin bitti Bak dostların dahi bıraktı gitti Sahip ol diline kaşınma komşuYazarız gerçeği biz hece hece O rüyanız kâbus olur her gece Gücünüz eşit mi bizde ki güce Sahip ol diline kaşınma komşuGün olur bak biz tatile çıkarız Taş üstünde taş bırakmaz yıkarız Remzi der ki gırtlağını sıkarız Sahip ol diline kaşınma komşu

De Gidi Muhtarlık DE GİDİ MUHTARLIKSeçimlere yakın alır bir telaş Bazı hızlı olur bazende yavaş Alt tarafı muhtarlık sanırsın savaş De gidi muhtarlık düşman başınaBakmışsın akşama muhtar olmuşsun O saata kadar alttan alırsın Kendini bir gecede paşa sanırsın De gidi muhtarlık düşman başınaErtesi gün başlar fasılı hicaz Tavuğu süren ister senden kaz İş işten geçti boşuna tırkaz De gidi muhtarlık düşman başınaKoca köy başında dırdırın bitmez Uykuların kaçar serçeler ötmez Saydığın koyunları destıman gütmez De gidi muhtarlık düşman başınaMuhtarsın ya toplumda atar tutarsın Köyden para çıkmazsa tarla satarsın Helal olan malına haram katarsın De gidi muhtarlık düşman başınaHizmet gelmez devletten vay haline Rezil oldun valla ele gününe Ekabire yalvarırsın he de birine De gidi muhtarlık düşman başınaKimisi meraya çıkar itini uyutmaz İki üç çoban şerdir ziyandan çıkmaz Tarım müdürü kaymakam elinden tutmaz De gidi muhtarlık düşman başınaSu parası toplarsın ceryanı ödemez Haklıdır haksızdır kimseler demez Batırdığın paraları kastelli yemez De gidi muhtarlık düşman başınaSon senende adın hırsıza çıkar Yalınayaklar arkandan hep atıp tutar Garibim muhtar hepsini yutar De gidi muhtarlık düşman başına Aşık Mustafa der bu devran göçer Kimisi hovarda olur kimisi içer Kırdığınız testiler kırkıda geçer De gidi muhtarlık düşman başına

Ya Rabbi Uzaklaştır Ya Rabbi uzaklaştır, müminlerden tefrika illetini, Kuranın etrafında, birleştir Muhammed(S.A.V.) 'in ümmetini, Islah olmuyorlarsa, ne olur kahret küfür milletini, Bitirmeye yardım et, Müslüman milletlerin fetretini,Muzaffer kıl ya Rabbi, Hak yolunda cihad eden erleri, Vaad'in var şehide, Cennet olacak gidecek yerleri, Şehadet aşkı ile, hazırlanır elbette seferleri, Ya şehid ya da gazi, olmaktır bu erlerin dilekleri,

Cennet Halifeliğinde Evlilik Eşitlik Cennet halifeliğinde evlilikte ademle havvaya uyulur eş tektirErkekle kadın eşittir ancak eşitlik cennette olan bir şeyin kadında veya erkekte bulunmasıyla eşitlik bozulur bir taraf diğer taraftan üstün olur kul ve hak huzurundaKaramecnun Yaradansal insan cennet şairi

Gerek Güzellik masumum üzülmüş bugün Taştan taşa vurmam gerek başımı Varamadım güzel ihtiyaç duymuş Yerden yere dövmem gerek dizimiZalimlerle olmuştur işbirliği Mazlumlara koydu zulümlerini Dev İstanbul dar etmiş dünyasını Benimde bu düzene sövmem gerekAnneyi öldürüp Allah kitap der Babasını keserek çekilir Maske zihniyet devletine hayır Fatih Sultan Mehmet dönmesi gerekPul mahkemesine döndü adalet Hakla haklıların umudu söndü Lağım fareleri yurduma doldu Mustafa kemalin gelmesi gerekToprağa gömüldü insanlık ölüp İyilik güzellik bitip yok oldu Küle döndü Allah vatan ateşi Muhammed yeniden inmesi gerekAslı kerem aşkı masalda kaldı Unutuldu gitti Karacaoğlan Tarih defterleri yırtıldı yitti Kültür sayfasını açmamış gerekİnsanoğluyum bende görmek ister Okyanusa varmak denizi aşıp Avrupa’dan Amerika’ya uçmak Baştanbaşa gezmek gerek dünyayı Gölgeli meşhurum çektim bir çizik Geçmişten yarına soru işaret Virgülden sonra son noktayı koyup Kaderimi yazmam gerek yeniden.

Ağustos Zaferi Ağustos sonlarında birgün, Ay-yıldız sancak arşa çıktı. İşgalci hayalperestler kendini engin sularda buldu. İşte onun adı "zafer" konuldu.Taarruza geçti nice yiğitler, Düşmanı sindirdi cesur yürekler. Başkomutan yol gösterdi, Kimi gazi oldu kimi şehit yüce vatana, İşte onun adı "zafer" konuldu.

O Şehir Stadyumu’ Güzel oldu uyumu Bak yapıldı bakımı Alt ve üstü çarpımı Devlet gerçekleştirdi Sağlam oldu yapımı ’O Şehir Stadyumu’ Güzel oldu uyumu Sağlandı ödeneği Hep sevindirdi sağı Huzura kavuşturdu Tarla bahçe ve bağı ’O Şehir Stadyumu’ Güzel oldu uyumu Gençlerim yapar spor İçlere düşmedi kor Vatandaş daim hayran Başka var mı soruyor ’O Şehir Stadyumu’ Güzel oldu uyumu Oyun sahası doldu Bu iş çabucak oldu Gençler ile çocuklar Gerçekten neşe buldu ’O Şehir Stadyumu’ Güzel oldu uyumu Anneler çoluk çocuk Sevgi bulsun azıcık Devamı gelir ise Sizler olursunuz şık ’O Şehir Stadyumu’ Güzel oldu uyumu Basket voleybol futbol Bizlere uzatır kol Canlar orda öğrenir Hep çizerler sağlam yol ’O Şehir Stadyumu’ Güzel oldu uyumu Gerçekten vardır ilgi Verelim size bilgi Burada oluşmakta Başka sahanın dengi ’O Şehir Stadyumu’ Güzel oldu uyumu Tribüne sandalye Oturur ora üye Devletim tamamladı İlçemize hediye ’O Şehir Stadyumu’ Güzel oldu uyumu Önemli bizim için Sorarız nasıl niçin Görmek için bir kere Gel de Alaçam'da in ’O Şehir Stadyumu’ Güzel oldu uyumu Bir çalışkan kaymakam Ortalardan kalktı gam Alaçamlı sizinle Başka işlere devam ’O Şehir Stadyumu’ Güzel oldu uyumu Hep Mustafa Masatlı Uzattı yeşil dalı Ağzımıza bal koydu Ortadan kalktı çalı ’O Şehir Stadyumu’ Güzel oldu uyumu Hasan der neşe bitmez Yapılan asla yetmez Kim iyilik ederse Bu iş ruhlardan yitmez ’O Şehir Stadyumu’ Güzel oldu uyumu

Hadron Hadron carpistiricisi gibi ışık hızına ulastirdigim nice sevgilerim vardı .Sensiz yaşayan nice sevgiler .Sensiz olmayacak bir sürü anı .Beni sana anlatacak bir sürü hatıra hepsi kayboldu .Bir denizin kiyaya vurup götürdüğü kumlar gibi sürüklenip gittiler .Gelgitler bitirdi herşeyi .Kumsalda parıldayan kiristaller kadar parlayana dek hoşçakal.

Hadron Hadron carpistiricisi gibi ışık hızına ulastirdigim nice sevgilerim vardı .Sensiz yaşayan nice sevgiler .Sensiz olmayacak bir sürü anı .Beni sana anlatacak bir sürü hatıra hepsi kayboldu .Bir denizin kiyaya vurup götürdüğü kumlar gibi sürüklenip gittiler .Gelgitler bitirdi herşeyi .Kumsalda parıldayan kiristaller kadar parlayana dek hoşçakal.