Datasets:

Holmeister

/

MLSUM-single

like 0

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Haliç'te Yaşayan Simonlar isimli kitabından sonra büyük tartışmalara neden olan, daha sonra Devrimci Karargâh terör örgütüne 'yardım ve yataklık'tan tutuklanan eski polis müdürü Hanefi Avcı meslekten atılıyor. İçişleri Bakanlığı Mülkiye müfettişleri, hazırladıkları raporda, Avcı hakkında iki ayrı ceza talep etti. Raporlarda 'terör örgütüne yardım ve yataklık'ta bulunduğu iddia edilen Avcı'nın polislik mesleğinden ihracı istendi. Avcı hakkında ikinci bir suçlama ise basına verdiği demeçler nedeniyle geldi. Bu suçlama nedeniyle de Avcı hakkında, ihraç cezasının bir altı olan 24 ay kıdem durdurma talep edildi. Müfettişlerin hazırladığı rapor önümüzdeki günlerde Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu'nda ele alınacak. Kurul müfettişlerin talebi doğrultusunda Avcı'ya verilecek cezayı karara bağlayacak. Bu arada, Hanefi Avcı hakkında yeni iddialar gündeme geldi. Müfettişler Avcı'nın Eskişehir Emniyet Müdürlüğü döneminde karısı Şenay Avcı'ya şoförlü makam aracı tahsis ettiğini, kendisine tahsis edilen hizmet aracını da özel işlerinde kullanarak Taşıt Kanunu'na aykırı davrandığını saptadı. Avcı'nın aynı dönemde Polis Evi'nde görevli bir personeli Emniyet Müdürlüğü lojmanında da usulsüz çalıştırdığı da ortaya çıkarıldı.

Devrimci Karargah Örgütü'ne yardım iddiasıyla tutuklanan eski emniyet müdürü Avcı meslekten atılma noktasına geldi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Büyük imparatorlukların uğruna savaştığı, kıtaları ve kültürleri buluşturan stratejik konumunun yanı sıra, tarihi ve doğal güzellikleriyle de adından söz ettiren İstanbul’un fethedilmesi, milletimiz için şüphesiz büyük değer taşımaktadır” dedi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İstanbul’un fethinin 561. yıl dönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. İstanbul’un, üç büyük imparatorluğa başkentlik yapmış, birçok medeniyetin yaşam alanı olmuş, görkemli kültürel ve tarihsel zenginlikleriyle tüm dünyanın hayranlığını kazanmış bir cazibe merkezi olduğunu belirten Gül, “Büyük imparatorlukların uğruna savaştığı, kıtaları ve kültürleri buluşturan stratejik konumunun yanı sıra, tarihi ve doğal güzellikleriyle de adından söz ettiren İstanbul’un fethedilmesi, milletimiz için şüphesiz büyük değer taşımaktadır” dedi. “Osmanlı’nın cihanşümul bir imparatorluğa dönüşmesinin yolunu açan Fetih, Türk ve dünya tarihini derinden etkileyen sonuçları beraberinde getirmiştir” ifadesini kullanan Gül, şunları kaydetti: “Büyük bir inanç, askeri deha, uygulanan akılcı strateji ve olağanüstü mücadelelerle fethedilen İstanbul, Fatih Sultan Mehmet’in adaletli, merhametli ve hoşgörülü yönetimiyle, farklı din ve kültürlerin yüzyıllar boyu uyum içinde yaşadığı örnek bir merkez haline gelmiştir. İnsanlık için daima ilham kaynağı teşkil eden İstanbul, bugün de gelişen ve büyüyen Türkiye’nin gurur kaynağı ve dünyaya açılan penceresidir. Ülkemizin en büyük iş, finans, eğitim, bilim, kültür ve sanat merkezi olan İstanbul, aynı zamanda dokusuna işlemiş hoşgörü, barış, sevgi ve kardeşlik hasletlerinin de sembolüdür.” “İSTANBUL, DÜNYA METROPOLÜ OLARAK ADINDAN SÖZ ETTİRMEYİ SÜRDÜRECEKTİR” Cumhurbaşkanı Gül, Doğu’yla Batı’yı birbirine bağlayan, büyük projelerle geleceğe yürüyen, Türkiye’nin ekonomik, toplumsal, kültürel ve sanatsal hayatına yön veren İstanbul’un, zengin mirasını koruyacağını, bir dünya metropolü olarak adından söz ettirmeyi sürdüreceğini belirterek, “Yeni nesillerin de, bu güzellik ve zenginliklerin önemini kavrayacağına, değerini bilerek sahip çıkacağına, kendinden sonraki kuşaklara da koruyarak aktaracağına inanıyorum. Bu düşüncelerle İstanbul’un fethinin mimarı, büyük devlet adamı Fatih Sultan Mehmet’i ve fethin bütün kahramanlarını saygı ve rahmetle anıyor, tüm vatandaşlarıma selam ve sevgilerimi iletiyorum” dedi. (İHA)

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Büyük imparatorlukların uğruna savaştığı, kıtaları ve kültürleri buluşturan stratejik konumunun yanı sıra, tari...

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: BDP'nin açlık grevlerine destek amaçlı yaptığı oturma eylemi ardından olaylar çıktı. Polisin müdahale ettiği olayda, 5 kişi gözaltına alındı. BDP Doğubayazıt İlçe binasının bulunduğu Ağrı Caddesi'ndeki yaklaşık 100 kişik toplanarak cezaevlerindeki açlık grevlerine destek istedi. BDP Ağrı Milletvekili Halil Aksoy, Kürtçe yaptığı konuşmasında, açlık grevlerinin kritik bir aşamada olduğunu belirtti. Halkı yapılan eylemlere destek vermeye davet eden Aksoy, "Açlık grevindeki arkadaşlarımıza destek için bugünden itibaren ayakta olmalıyız" diye konuştu. Aksoy'un konuşması ardından kısa süreliğine oturma eylemi yapan grup, dağılmaya başladı. Bu sırada kalabalık arasından dağılmak istemeyen yüzleri maskeli 15-20 kişilik grup çevrede güvenlik önlemi alan polise taşlarla saldırdı. Polis ekipleri de gruba basınçlı su ile müdahale ederken, taş attığı iddia edilen 5 kişi de gözaltına alınarak İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Çıkan olaylarda ayağına taş isabet eden bir polis memuru yaralandı.

AĞRI'nın Doğubayazıt İlçesi'nde cezaevlerinde sürdürülen açlık grevine destek amacıyla işyerleri bugün açılmadı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Tunceli-Pülümür ve Tunceli-Ovacık karayollarında bugünden itibaren ikinci bir duyuruya kadar otobüs, kamyon ve özel araçların geçişlerinin kısıtlandığı bildirildi. Valilikten yapılan açıklamada, vatandaşların can ve mal güvenliğinin, huzur ve güven ortamının sağlanması, vatandaşların her türlü terör eylemlerinden korunması amacıyla emniyet ve asayişi temin etmek için ilgili mevzuat çerçevesinde her türlü tedbirin alındığı belirtildi. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Tunceli-Pülümür ve Tunceli-Ovacık karayollarını kullanım zarureti içinde olan ilimiz meskun mahallerinde mukim vatandaşlar ve vatandaşlarımızın ihtiyaçları ile ilişkili trafikler haricindeki araçların geçişi, Tunceli-Pülümür karayolunu transit geçiş olarak kullanacak otobüs, kamyon ve özel araçlar dahil olmak üzere bugünden itibaren ikinci bir duyuruya kadar kısıtlanmıştır. Vatandaşlarımızın ikinci bir açıklamaya kadar alternatif yol güzergahlarını kullanmaları önemle duyurulur."

Tunceli Valiliği, Pülümür ve Ovacık'ı Tunceli'ye bağlayan yolların ulaşıma kapatıldığını duyurdu.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Cumhurbaşkanlığı Basın Başdanışmanı Lütfullah Göktaş’a İtalya devlet nişanı verildi. Göktaş’ın devlet nişanı, İtalya’nın Cumhuriyet Bayramıvesilesiyle Ankara Büyükelçiliği’nde dün akşam düzenlenen resepsiyonda Büyükelçi Luigi Mattiolo tarafından takdim edildi. Büyükelçi Mattiolo, İtalya ve Türkiye’nin milli marşlarının okunmasıyla başlayan törendeki konuşmasında Göktaş’a, gerek Roma’da yaşadığı yıllarda, gerekse Ankara’ya taşınması akabindeki süreçte, Türk-İtalyan ilişkilerine yaptığı olumlu katkılara istinaden İtalya Cumhurbaşkanlığı tarafından “Commendatore” nişanının tevdi edildiğini vurguladı. Gazeteci Göktaş, 1990’da Vatikan Gregorius Üniversitesi’nde dinler tarihi alanında master amacıyla gittiği Roma’da, uzun süre NTV’nin ve Anadolu Ajansı’nın İtalya muhabirliğini yapmıştı. 2011 yılında Başbakanlık Basın Müşavirliği’ne atanmasının akabinde Türkiye’ye dönen Göktaş halen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Basın Başdanışmanı olarak çalışıyor. NİŞAN VERİLEN DİĞER İSİMLER... Ankara’da dün akşam gerçekleşen resepsiyonda, Göktaş’ın yanı sıra Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Eskişehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ve İtalya Dostluk Derneği Kurucusu Musa Toprak'a da çeşitli seviyelerde İtalyan devlet nişanı takdim edildi. İtalyan devlet nişanları, başkanlığını İtalya Cumhurbaşkanı’nın yaptığı “İtalya Yıldızı Birliği” adlı kurum tarafından veriliyor. İtalyan Dışişleri Bakanının önerisi üzerine kurul tarafından belirlenen nişanlar, İtalya Cumhurbaşkanı tarafından tevdi ediliyor. “Commendatore” unvanı, “Şövalye” ve “Ufficiale” unvanlarının üstünde olan devlet nişanını simgeliyor.

Cumhurbaşkanlığı Basın Başdanışmanı Lütfullah Göktaş’a İtalya devlet nişanı verildi. Göktaş’ın devlet nişanı, İtalya'nın Ankara Büyükelçisi Luigi Mattiolo tarafından takdim edildi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Lamborghini Çin pazarı için 10 otomobille sınırlı olacak şekilde Murcielago LP 670-4 SuperVeloce üretimi gerçekleştirecek... 2010 Pekin Auto Show'da Gallardo LP 570-4 Superleggera Asya prömiyerini de gerçekleştiren Lamborghini'nin, büyük taleple karşılaştığı Çin Halk Cumhuriyeti'nde bayi sayısını artırdığı belirtildi. Yapılan açıklamada, Lamborghini Murcielago'nun Çin versiyonunun, üzerinde numaraları bulunan sadece 10 araçla sınırlı olarak Çin'de sayıları giderek artan spor otomobil koleksiyonerlerine sunulduğu kaydedildi. Konuya ilişkin değerlendirmelerine yer verilen Automobili Lamborghini S.p.A.'in Üst Yöneticisi (CEO) ve Başkanı Stephan Winkelmann, Automobili Lamborghini'nin, özel olarak Çin pazarı için tasarladığı amiral gemisi modeli Murcielago LP 670-4 SuperVeloce'yi 2010 Pekin Auto Show'da lanse etmesinin Çin'e ve Çin'deki süper spor otomobil kültürünün yüksek gelişimine karşı Lamborghini'nin sahip olduğu bağlılığı gösterdiğini belirtti. Winkelmann, ''Geçen yıl Automobili Lamborghini, Çin'de yüzde 11 büyüme kaydetti. 20 Nisan'da Çin'deki yedinci Automobili Lamborghini yetkili satıcımızı Shenzhen'de açtık. Xiamen'deki sekizinci showroomumuzun açılışı da yakında gerçekleşecek. Çin'in süper spor otomobil kullanıcıları, koleksiyonerleri ve hayranları ile Lamborghini'ye duyduğumuz tutkuyu paylaşabilmenin mutluluğunu yaşıyoruz'' ifadelerini kullandı.

Lamborghini Çin pazarı için 10 otomobille sınırlı olacak şekilde Murcielago LP 670-4 SuperVeloce üretimi gerçekleştirecek...

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: CUMHURİYETÇİ Parti içinde önemli bir isim olan Lindsey Graham, Beyaz Saray’da Trump ile görüştü çıkışta yaptığı açıklama ile Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç'ın tepkisine neden olan açıklamalar yaptı. Görüşmeye "Suriye'deki tüm ABD askerlerini çekmen ulusal güvenliği tehlikeye atacağı için çekilmeyi yavaşlat" diyeceğim diye giren Graham, çıkışta "Bana bazı bilmediğim şeyler söyledi ve bunlar Suriye’de nereye ilerlediğimiz hususunda hiç olmadığım kadar iyi hissetmemi sağladı” dedi. Gazetecilerin, “Trump çekilmeyi yavaşlatmayı kabul etti mi?” sorusuna “Şu an daha akıllı haraket ederek biraz daha ağırdan alıyoruz. Bir duraklama halindeyiz ve Başkan’ın amaçladığı çekilmeyi nasıl daha iyi bir şekilde gerçekleştirebiliriz konusunu yeniden değerlendiriyoruz” cevabı verdi. TÜRKİYE'YE TAMPON BÖLGE... Lindsey Graham, görüşmede terör örgütü YPG’nin de gündeme geldiğini açıkladı ve Trump’ın, Türkiye ile YPG arasında bir çatışma yaşanmamasını sağlamak konusunda kararlı olduğunu da söyledi. Graham böyle bir çatışmayı engellemek için de Türkiye’ye bir “tampon bölge” güvencesi sağlanabileceğinin konuşulduğunu da açıkladı. SKANDAL PKK/YPG AÇIKLAMASI... Graham, “Hiç kimse yokken Kürtler yanımızdaydı. Ve Başkan da onların içinde olduğu durumun farkında. Trump, Türkiye ile konuşacak ve onlara ihtiyaçları olan tampon bölgeyi alacakları konusunda güvence verecek. Şu dünyada son istediğimiz şey Kürtler ve Türkler arasında bir savaş. Bu durum IŞİD üzerindeki baskıyı azaltır ve daha da önemlisi İran bu durumun kazananı olur” ifadesini kullandı. BÜYÜKELÇİDEN ÇOK SERT TEPKİ... Graham'ın paylaşımındaki “Kürt müttefikler” ifadesine Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç sert tepki gösterdi. Graham'ın paylaşımını yanıtlayan Kılıç, “Sayın Senatör, Kürt müttefiklerimiz derken eminim ki YPG/PYD'ye atıfta bulunmuyorsunuz. YPG/PYD ile PKK arasında inkar edilemez emir komuta ilişkisini Washington'daki herkesten iyi siz biliyorsunuz ve aynı zamanda bunu kamuya siz ifşa ettiniz” ifadelerini kullandı. SURİYELİ KÜRTLER KONUSUNDA KAYGINIZ VARSA.. Kılıç paylaşımlarına şöyle devam etti: “Eğer ABD'nin Suriyeli Kürtler konusunda kaygısı varsa Türkiye'nin gün gibi ortada yaptıklarını örnek alın. Biz, YPG/PYD'nin ve Suriye rejiminin kıyımından kaçan neredeyse 300 bin Suriyeli Kürt'e ev sahipliği yapıyoruz. Suriyeli Kürtlerin güvenliğini tehlikeye atacak olan şey Başkan Trump'ın vizyoner kararının ardından atılacak adımlar değil stratejik bir hata olarak YPG/PYD/PKK'ya şimdiye kadar verilen gereksiz asker destek olacaktır.” ABD’Lİ KOMUTANDAN SKANDAL TEKLİF... Reuters haber ajansı, hali hazırda çekilmeyi planlayan ABD’li komutanların, YPG’lilerin elindeki Amerikan silahlarının geri alınmamasını önerdiklerini aktardı. ABD Başkanı Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, bu hafta içinde Suriye başlıklı görüşmeler yapmak için Türkiye’de olacak.

ABD Başkanı Trump ile görüşen Cumhuriyetçilerin ağır toplarından Lindsey Graham, Trump’ın, Türkiye ile YPG arasında bir çatışma çıkmaması için Türkiye’ye bir “tampon bölge” güvencesi sağlanabileceğini söylediğini açıkladı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Yeni Anayasa ve Başkanlık sistemi ile ilgili çalışmalar tamamlandı. Afyonkarahisar kampında yapılan son istişarelerin ardından gözler Başbakan Binali Yıldırım’a çevrildi. Yıldırım’ın, bu hafta partisinin konuya ilişkin teklifi için hukukçu kurmayları ile gerekli değerlendirmeleri yapması bekleniyor. Bu çerçevede muhalefetle istişare de Ankara’da beklentiler arasında. Önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilecek Bakanlar Kurulu toplantısının da en önemli gündem maddelerinden birinin yeni Anayasa ve başkanlık sisteminden oluşması bekleniyor. İktidar partisi, teklifin TBMM’ye indirilmesinin ardından yurt genelinde tam saha “başkanlık” seferberliği başlatılacak. TEKLİF MECLİS'E GÖNDERİLECEK Türkiye'nin haberine göre; AK Parti’nin daha önce hazırlığını yaptığı metinlerle oluşturulan teklif üzerinde son değerlendirmeler de bu hafta gerçekleştirilecek. Yıldırım’ın, partisinin hukukçu kurmaylarının yanı sıra, başta MHP Lideri Devlet Bahçeli olmak üzere muhalefetle de dirsek temasında bulunması planlanıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında yapılacak kabine toplantısında da konunun ele alınması ve teklifin Meclis’e gönderilmesi öngörülüyor. EĞER TAKVİM PLANLANDIĞI GİBİ İŞLERSE... Kulislerde “yarı başkanlık”, “partili Cumhurbaşkanlığı” gibi seçenekler dile getirilse de, AK Parti “tam başkanlık” teklifiyle yeni Anayasayı gündeme getirecek. Başkan’ın 5+5 yıllığına iki dönem seçilebilmesi, ilk turda yüzde 50’lik oran bulunamazsa, ikinci tura gidilmesi, bakanların Meclis dışından atanması, Başbakanlık makamı olmaması ve bunun yerine Başkan Yardımcılığı oluşturulması planlanıyor. Teklifin kasım ayı başında Meclise sunulması planlanıyor. Konunun 2017 başında Genel Kurula getirilmesi hedefleniyor. Eğer takvim planlandığı gibi işlerse, ilkbaharda da referandum sandıklarının kurulması öngörülüyor. AK PARTİ SAHAYA İNİYOR... Başbakan Yıldırım, hafta sonu AK Parti Kampı’nda parti teşkilatlarına da, başkanlık konusunu halka anlatmaları için talimat verdi. Bu kapsamda, broşür ve kitapçıklarla AK Parti’nin neden başkanlık sistemini hedeflediği, diğer ülkelerdeki uygulamalardan farkları, nasıl bir yapı oluşacağı tek tek anlatılacak. Özellikle, muhalefetin gündeme getirdiği “eyalet -federatif yapı gelerek Türkiye’nin bölünme tehlikesi yaşayacağı”, “sistemin diktatörlüğe dönüşeceği” endişelerine yer olmadığı, teklifteki ifadelerle vatandaşlara aktarılacak. Bu süreçte, bakanlardan milletvekillerine, parti yöneticilerinden il teşkilatlarına kadar partinin tüm kadroları sahada çalışacak.

MHP Lideri Bahçeli'nin başkanlık çağrısı üzerine harekete geçen AK Parti sahalara inmeye hazırlanıyor. Başkanlık sistemi halka anlatılacak.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Krize giren kızını sakinleştiremeyen baba olay yerine ambulans çağırdı. Kızının sürekli evden kaçtığını söyleyen çaresiz baba, yetkililerden yardım ve yönlendirme istedi. 10 GÜN ÖNCE ÇIKTI Bİ DAHA DÖNMEDİ On gün önce evden çıkan 16 yaşındaki kızı B.B'yi semt semt arayan N. B, onun taksim, gezi parkı çevresinde görüldüğü bilgisine uluştur. Sabah soluğu Gezi Parkı'nda alan giden baba, kızını bir bankın üzerinde yatarken buldu. KIZINI BULMA SEVİNCİ YARIM KALDI Kızına kavuşmanın sevinciyle onu uyandırmaya çalışan baba bunda başarılı olamadı. Kızının uyuşturucunun etkisinde olduğu anlayan baba, sevincini yaşayamadan onu kurtarmanın, yardım bulmanın telaşını yaşadı. Durumu Polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, B.B'ye müdahale ederken, baba olan biteni kaygılı ve çaresiz gözlerle izledi. B.B. sağlık ekiplerince Şişli Hamidiye Eğitim ve Araştırma Hastanesine götürüldü. BİR BABANIN ÇARESİZLİĞİ Kızını taşıyan ambulansın gözden kaybolmasından sonra konuşan baba, çaresizliğini anlatıp yardım ve yönlendirme istedi. “Kızım rahatsız... Sürekli evden kaçıyor, biz bunla baş edemiyoruz. Nerelere başvurduysak bir çaresini bulamadık. Yetkililerden yardım istiyorum buna bir çare bulsunlar. En son on gündür kayıptı. Buralarda, parklarda yatıyor işte. Ben kendim arayıp buldum. Ama bu nasıl olacak böyle ben baş edemiyorum. Devletin yardım etmesi lazım. Tabi buralara düşünce uyuşturucu da kullanır her türlü yollara düşer. Evdeyken kullanmıyor. Evde ilaçları var onları kullanıyor." dedi.

İSTANBUL'da günlerdir kayıp olan kızını arayan bir baba, onu Gezi Parkı'nda bir bankın üstünde uyuşturucu komasına girmiş halde buldu.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Afrika'da anneler açlıktan ölen yavrularını toprağa vermenin acısını yaşıyor. Mulmillo da bu acıyı yaşayan yüz binlerce anneden biri.... Yiyecek bulmak umuduyla eşi ve 3 çocuğuyla Somali'nin güneyinden başkent Mogadişu'ya kaçan Mulmillo dün bir lokma bile yiyecek veremediği 2 yaşındaki oğlu Mahmud'u doktorun muayene masasında kaybetti. Çaresiz kadın bebeğinin gözlerini kapattı, ayaklarını bağladı ve onu örtüsüne sarıp toprağa vermek üzere dışarı çıktı. Bu acı manzaralar her gün yaşanırken, dünya yardımda yetersiz kalmaya devam ediyor.

Afrika Boynuzu'nda 12 milyon kişiyi tehdit eden açlık en çok çocukları vuruyor. İşte orada yaşayan bir annenin büyük acısı...

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Aydın, Parlamento Muhabirleri Derneği'ni kuruluşunun 48. yılı dolayısıyla ziyaret etti. Burada gazetecilerin tutuklu milletvekilleriyle ilgili sorularını yanıtlayan Aydın, ''Bu sorun, AK Parti'nin gündeme getirdiği bir sorun değil. Bunun sorun halini alması AK Parti'nin eseri değil'' dedi. Söz konusu milletvekillerinin, tutuklu durumda iken aday gösterildiklerine dikkati çeken Aydın, şöyle devam etti: ''O zaman sorun olmaya başladı. Sorun bu arkadaşların seçilmesi oldu. Bizlerin de gönlü razı olmaz işin doğrusu. Yalnız bu çok özenli bir şekilde ele alınması gereken bir konu. Zira bunun yan etkileri var mı, yok mu, ne derece olabilir, bununla ileride başka sıkıntılar doğabilir mi, geniş bir şekilde ele alınması lazım. Biz diğer siyasi partiler tarafından uzlaşıldığı var sayılan öneri metnini görmedik açıkçası. Ben görmedim. Bununla ilgili öneri metni gelirse, uzlaşılmışsa, bunu partimizin yetkili kurullarında değerlendireceğiz. Değerlendirirken de geniş bir şekilde istişare etmemiz gerekiyor. 'Yarın bir gün başka sıkıntılı şeyler doğuracak mı, mahsurlu tarafları olacak mı' diye bakmamız gerekiyor. Başka birilerinin de bağımsız veya başka bir siyasi parti grubu adı altında Meclis'e girmesi halinde başka sıkıntılar olacak mı, bunlara bakmamız lazım. Değerlendirmeler bittikten sonra kamuoyuyla bunu paylaşırız.'' ''Değerlendirme sürecinin takvimini açıklayabilir misiniz?'' sorusu üzerine Aydın, bunun hemen bugünden ele alıp yarın sonuçlandırılmasının çok kolay görünmediğini söyledi. Aydın, ''Uzun vadede bunu konuşacağız. Yetkili kurullarımız bu konuda belki istişareleri kısa sürede de bitirebilir ama henüz şu anda görüşmüş değiliz bu konuyu. Kendi iç gündemimizde, grubumuzda ya da partinin yetkili organlarında görüşmüş değiliz. Bir öneri geldiği zaman uzun ince oturup, konuşup, görüşeceğiz'' diye konuştu. Bir başka gazetecinin, ''(Bu bir demokrasi sorunu) deyip siz de bir öneri getirecek misiniz?'' sorusuna Aydın, ''Muhalefet partileri bu konuda zaten Sayın Meclis Başkanımızın başkanlığında bir araya geldi. Uzlaşıldığı var sayılan önerilerden bahsedildi ama ne derece uzlaşıldı, önerinin içeriği nedir, bilemiyoruz. Bu öneriyi görmeden biz bir şey söyleme durumunda değiliz'' yanıtını verdi. TAKDİR MAHKEMELERİN Aydın, ''Bu konu bu kadar uzun süre gündemi oluşturdu. Şimdiye kadar neden AK Parti bununla ilgili bir çalışma yapmadı?'' sorusu üzerine, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bakın, şunu ifade ediyorum tekraren; bu sorun, AK Parti'nin ortaya koyduğu bir sorun değil. Yani muhalefet partileri bu arkadaşları aday etmek suretiyle, bir kısmı da bağımsız olarak seçilmek suretiyle aday oldular ama bunlar aday edilirken zaten tutukluydular. Dolayısıyla, milletvekili olduktan sonra tutuklanan kimse yok. Demokrasinin kuralları içerisinde, hukuk devleti çatısı altında bir çözüm geliştirilir mi geliştirilemez mi? Bugün itibariyle Meclis Başkanımızın da bir gayreti var. Söz konusu milletvekilleriyle ilgili şahsi düzenleme yapamazsınız. Yarını da düşünmek zorundasınız, daha sonraki seçimleri de düşünmek zorundasınız.'' ''Daha önce tutuklu bir milletvekilinin salıverildiğini biliyoruz. Şu anda da Meclis'te. Bu bir çelişki değil mi?'' sorusunu Aydın, ''Şu anda mevcut tutuklu milletvekillerini de yargı tahliye edebilir. Yargının kararıdır. Şu anda tutuklu olarak yargılanıyor. Dolayısıyla, Anayasa'nın 138. maddesi de çok açıktır. O süreç içerisinde karar verecek olan mahkemelerdir ve mahkemeler tutuklu olarak yargılamaya devam edebilir ya da salıverebilirler. Takdir mahkemenindir'' şeklinde yanıtladı.

AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın muhalefet partilerinden tutuklu vekillere ilişkin bir öneri metni gelmesi durumunda bunu partinin yetkili organlarında değerlendireceklerini söyledi

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: FETÖ lideri Gülen'in iadesine yönelik olarak Türkiye ve ABD Adalet Bakanlığı yetkilileri arasında 2 gün süren görüşmelerde, iade talebi ile ilgili olumlu ilerleme kaydedi. ABD Adalet Bakanlığı'ndan 3, Dışişleri Bakanlığından ise 1 temsilciden oluşan dört kişilik heyet Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü yetkilileri ve soruşturmaları yürüten savcılar ile 2 gün süreyle ve 19 saat süren toplantılar yaptı. Adalet Bakanlığı ABD'li heyete 15 Temmuz darbe teşebbüsüne ilişkin olarak Cumhurbaşkanlığı ve TBMM'nin bombalanması, Genelkurmay'ın önünde tankların halkı ezmesi, Ankara Emniyet Müdürlüğü ve Gölbaşı Özel Harekat'ın bombalanmasına ilişkin görüntüleri izletirken, görüntüleri izleyen heyetin şoke olduğu öğrenildi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın yaveri Yarbay Levent Türkkan itirafları başta olmak üzere diğer itiraflar da heyete gösterildi. AKAR'IN İFADELERİ DE ANLATILDI Paylaşılan belgeler arasında darbeciler tarafından rehin alınan Akar'ın ifadesi ve darbeci Tuğgeneral Hakan Evrim'in, "Dilerseniz sizi kanaat önderimiz Gülen ile görüştürebiliriz" dediği de anlatıldı. İki gün yapılan sunumlarda Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı Fehmi Tosun'un FETÖ/PDY'nin mali yapısı ve örgütün finansman kaynaklarına ilişkin bütün belgeleri sunduğu öğrenildi. İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Okan Bato, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Faruk Aydıner ve Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Necip İşçimen darbe teşebbüsü ile ilgili elde edilen deliller ve itirafları ABD'lilerin önüne koydu. "GÜLEN'İN BU KADAR OLDUĞUNU BİLMİYORDUK" Öte yandan, edinilen bilgiye göre, Türkiye ve ABD Adalet Bakanlığı yetkilileri arasında 2 gün süren görüşmelerde Gülen'in iadesi konusunda olumlu ilerleme kaydedildi. 15 Temmuz darbe teşebbüsünde Gülen'in emir ve talimatlarının belgeleri ile ortaya konulmasının ardından ABD'li bir yetkilinin "Gülen'in bu kadar olduğunu bilmiyorduk" ifadesini kullandığı öğrenildi.

Fetullahçı Terör Örgütü lideri Fetullah Gülen'in iadesi için Türkiye'ye görüşmelere gelen ABD'li heyetin, 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili videoyu izlerken dehşete düştükleri belirtildi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu'nun telefon görüşmesinde, bölgesel güvenlik konuları Soçi'de imzalanan mutabakat çerçevesinde değerlendirildi, İdlib ve Tel Rıfat'ta huzur ve güvenliğin sağlanması ve idamesi için ortak çalışmanın sürdürülmesi konusunda fikir birliği içinde olunduğu teyit edildi. Edinilen bilgiye göre, Akar, Rusya Savunma Bakanı Şoygu ile telefonda görüştü. Görüşmede, İdlib ve Tel Rıfat'taki son durum başta olmak üzere bölgesel güvenlik konuları, Soçi'de imzalanan mutabakat çerçevesinde değerlendirildi. Sahada alınması gereken teknik ve taktik tedbirlerin belirlendiği görüşmede, İdlib ve Tel Rıfat'ta huzur ve güvenliğin sağlanması ve idamesi için ortak çalışmanın sürdürülmesi konusunda fikir birliği içinde olunduğu teyit edildi. Bakan Akar, MİT Başkanı Hakan Fidan ile geçen salı günü Rusya'nın Soçi kentinde Rusya Savunma Bakanı Şoygu ve diğer yetkililerle bir araya gelmişti.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Rusya Savunma Bakanı Şoygu ile telefonda görüştü. Akar ve Şoygu'nun İdlib ve Tel Rıfat'taki son durumu konuştukları açıklandı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin koalisyon konusundaki değişmeyen olumsuz tutumu ve Meclis Başkanlığı seçiminin 4. turunda geçersiz oy kullanmasının sebebinin bir 'erken seçim anket' olduğu öne sürüldü. Milliyet'te yer alan bir habere göre, Bahçeli'nin yaptırdığı ankette partinin oyu olası erken seçimde yüzde 19 bandında olduğundan, Bahçeli koalisyona uzlaşmıyor ve ısrarla 'seçmen bize anamuhalefet görevi verdi' diyerek yeniden erken seçimi işaret ediyor. ANKARA KULİSLERİNDE 'BAHÇELİ NEDEN KOALİSYONA BU KADAR KARŞI' SORUSU... Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun koalisyon hükümeti için ilk tur görüşmeleri tamamlanırken, Ramazan Bayramı sonrasında da ikinci tur görüşmelere başlaması bekleniyor. 7 Ankara kulislerinde, Haziran seçimlerinden bu yana koalisyon karşıtlığı konusundaki tavrı yumuşamayan Bahçeli'nin koalisyona girmeme konusunda neden bu kadar katı tutum sergilediği merak ediliyor. İŞTE BAHÇELİ'Yİ YÖNLENDİREN O ANKET Milliyet'in haberine göre, bugüne kadar açıklanan anketlerde olası erken seçimde MHP'nin oylarının düşeceğine ilişkin veriler açıklanırken, Bahçeli'nin de 25-27 Haziran tarihlerinde bir anket yaptırdığı ortaya çıktı. MHP'NİN OY ORANI YÜZDE 19 Her fırsatta kamuoyu araştırmalarının halkı yönlendirmek için kullanıldığını belirten Bahçeli, bu nedenle kendi yaptırdığı anket sonuçlarının açıklanmasını istemiyor. Ancak edinilen bilgiye göre Bahçeli'nin, Meclis Başkanlığı seçimi ve koalisyon görüşmelerinde izlediği stratejinin parametrelerinden birini de bu anketler oluşturuyor. MHP'nin yaptırdığı ankette ilginç verilere ulaşıldı. Ankette, olası erken seçimde MHP'nin alacağı oy başta olmak üzere, koalisyon alternatifleri içinde MHP'nin kiminle hükümet kurabileceğine ilişkin sorulara da yanıt arandı. Ankette bugüne kadar açıklanan diğer kamuoyu araştırmalarının tam aksine MHP'nin oyu olası erken seçimde yüzde 19 olarak çıktı. CHP-MHP-HDP KOALİSYONU Ankette, seçmene, "CHP-MHP-HDP koalisyon hükümetine destek verir misiniz?" sorusu da yöneltildi. Söz konusu koalisyona destek oranı yüzde 7'de kaldı. Böylece Bahçeli, CHP'nin Başbakanlık'ı bile teklif ettiği yüzde 60 Blok'a HDP faktörünün yanısıra halkın desteği çok düşük olduğu için yanaşmadı. MHP anketinde de seçmen Ak Parti ile koalisyona sıcak bakıyor. Koalisyon alternatifleri içinde en güçlü desteği Ak Parti-MHP koalisyonu alırken, Ak Partili seçmenin ise yüzde 54'ü MHP ile koalisyonu istiyor. "MHP TEK BAŞINA İKTİDAR OLABİLİR" MHP'li kaynaklar, olası erken seçimde MHP'nin oy kaybedeceği AK Parti'nin oyunun artacağı algısının bilinçli şekilde yaratılmak istendiğini belirtirken, bunun tersi bir tablonun da yaşanabileceğini kaydettiler. MHP Genel Başkanı Bahçeli bu konuda her fırsatta, ana muhalefet görevini üstlenmek isteyen MHP'nin erken veya zamanında yapılacak bir seçimle tek başına iktidara geleceğini dile getiriyor.

Erken seçim anketi yaptıran MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, çıkan sonuçta yüzde 19 bandına ulaşmaları sebebiyle TBMM Başkanlığı seçiminde ve koalisyon konusunda tüm partilerle uzlaşmaktan uzak durduğu iddia edildi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: 28 Şubat Davası’ndan tutuklu bulunan emekli Tümgeneral Erol Özkasnak, kız kardeşinin cenaze törenine katıldı. Emekli Tümgeneral Özkasnak’ın İstanbul’da yaşayan kız kardeşi Gülten Özkasnak dün hayata gözlerini yumdu. Gülten Özkasnak’ın cenazesi bugün sabah saatlerinde Çorum’a getirildi. Özkasnak için tören düzenlendi. Cenazeye katılmak üzere, tutuklu bulunduğu Sincan Cezaevi’nden özel izinle çıkan Tümgeneral Erol Özkasnak, Çorum’a geldi. Cezaevi aracı ile Ulu Cami’ye gelen Özkasnak’a cenaze töreni boyunca asker ve polislerden oluşan yaklaşık 20 sivil güvenlik görevlisi eşlik etti. Gazetecilerin soruları üzerine açıklama yapmayacağını dile getiren Özkasnak, taziyeleri kabul etti. Gülten Özkasnak’ın cenazesi öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Ulu Mezarlık’ta toprağa verildi. (İHA)

28 Şubat Davası’ndan tutuklu bulunan emekli Tümgeneral Erol Özkasnak, kız kardeşinin cenaze törenine katıldı. <br/>Emekli Tümgeneral Özkasna...

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Kahramanmaraş İl Özel İdaresi Emlak ve İstimlak Müdürlüğü, Ilıca Kasabası'na 5 yıldızlı jeotermal kaynaklı konaklama tesisi yaptırmak ve 25 yıllığına kiraya vermek üzere ihale açtı. Ilıca Kasabası 2 parselde kayıtlı, mülkiyeti Kahramanmaraş İl Özel İdaresine ait 21 bin 652,30 metrekarelik arsaya, turizm amaçlı asgari 240 yatak kapasiteli 5 yıldızlı jeotermal kaynaklı konaklama tesisi yaptırılacak ve 25 yıl süreyle işletme hakkı ve tesis için ihtiyaç olan saniyede 7 litre su ile birlikte kiraya verilecek. Yerli ve yabancı girişimcilere açık olan ihale, kapalı teklif usulü ile Kahramanmaraş İl Özel İdaresinde yapılacak. Yıllık kira muhammen bedeli 87 bin 422 lira olarak belirlenen ihalede yatırım maliyet bedeli 17 milyon 484 bin 480 lira olarak belirlendi. Şartname şartları İhaleye ait şartname bedeli mukabili, Kahramanmaraş İl Özel İdaresinden satın alınabilecek. Şartnameye göre hazırlanacak olan teklif mektupları, 20 Ekim 2010 tarihinde saat 10.30'a kadar Kahramanmaraş İl Özel İdaresi Emlak ve İstimlak Servisine verilecek.

Kahramanmaraş İl Özel İdaresi, Ilıca'ya yapılması planlanan jeotermal kaynaklı turizm tesisi için ihale açtı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Kürtçe müziğin kilometre taşlarından olan Ciwan Haco uzun bir aradan sonra "VEGER (DÖNÜŞ)" isimli son albümü ile geri döndü. Sanatçının ilk gençlik döneminde, TRT Radyosu'ndan dinlediği ve melodisini sevdiği eserlere Kürtçe sözler yazarak yeniden yorumladığı şarkılardan oluşan albüm Sony Music dağıtımı ve Pel Records etiketiyle raflardaki yerini aldı. Ciwan Haco "VEGER (DÖNÜŞ)" albümü ile dinleyenlerini müziğe ilk başladığı yıllara götürüyor. Albümde, Aşık Daimi'nin "Ne Ağlarsın" şarkısı "Esmer", Neşet Ertaş'ın "Tatlı Dile" şarkısı da "Rêya Min Dûre" adıyla, ilk kez Kürtçe sözler yazılarak okundu. Aranjörlüğünü ve prodüktörlüğünü, Ciwan Haco'nun uzun bir süreden beri birlikte çalıştığı Ayhan Evci'nin üstlendiği albümde tüm bağlamaları yeni kuşak müzisyenlerinden Ümit Yılmaz çaldı. Ayrıca bas gitarda Ali Busse, perküsyonlarda Ata Güner, kemanda Hüseyin Kemancı, kanunda Turan Vurgun, klarnette Göksun Çavdar, klasik kemençede Sercan Halili, neyde Mubin Dünen, gitarlarda Chris Harms, Steven Pfeffer, Ayhan Evci, Bernd Hilgert ve klavyede Almanya'nın genç kuşak müzisyenlerinden Gerrit Heineman, Ciwan Haco'ya eşlik ediyor. Albümdeki birçok şarkıda geri vokal olarak Roşna,Yekbun ve Mizgin katkıda bulunuyorlar. Ayrıca albümdeki şarkılardan bazılarına da sanatçının kız kardeşi Dilber Haco yazdığı sözlerle katkıda bulundu. Kürtçe "Esmer"e Hülya Avşar ile Klip! "VEGER (DÖNÜŞ)" albümünde sanatçının müzikseverlere bir de sürprizi var. Aşık Daimi'nin ölümsüz eseri "Ne Ağlarsın"dan uyarlanan "Esmer" şarkısında Ciwan Haco Hülya Avşar ile düet yaptı ve albümün ilk klibi de bu şarkıya çekildi. Hülya Avşar ve Ciwan Haco'nun beraber rol aldığı klibin yönetmenliğini ise Damla Demircioğlu ve Ahmet Bikiç üstlendi. İŞTE VİDEO

Kürtçe müziğin kilometre taşlarından olan Ciwan Haco, 'Esmer' şarkısında Hülya Avşar ile düet yaptı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: İlköğretim 6, 7 ve 8'inci sınıf öğrencilerinin girdiği Seviye Belirleme Sınavı'na (SBS) başvurular 26 Mart Cuma günü sona erecek. Parasız Yatılılık ve Bursluluk Sınavı'na (PBYS) başvuru işlemleri ise 2 Nisana kadar yapılabilecek. Kılavuzda belirtilen kurallar doğrultusunda yapılacak başvuru için 10 TL sınav ücretinin e-başvuru kılavuzunda belirtilen bankalardan birisine öğrencinin T.C. Kimlik numarası ile yatırılmış olması yeterli olacak. İlköğretim 6, 7 ve 8'inci sınıf öğrencileri PYBS'ye başvurmaları halinde ayrıca bir sınava girmeyecek, SBS sonuçlarına göre PYBS puanı hesaplanacak. PYBS için başvuru yapacak öğrencilerin başvurularını, okul müdürlüğü elektronik ortamda onaylayarak başvuru belgesinin aslını okulda saklayacak, bir örneğini öğrencinin velisine imza karşılığı verecek. Sınavlarla ilgili ayrıntılı bilgilere, '' ve 'http://oges.meb.gov.tr' adreslerinde yayımlanacak 'e-Başvuru Kılavuzlarında' yer verilecek. Polis Kolejine Başvurular Polis Koleji için başvuru şartlarını taşıyan öğrenciler ise 26 Marta kadar '', 'http://oges.meb.gov.tr' ile 'https://e-okul.meb.gov.tr' adreslerinde açılacak olan başvuru ekranından öğrenim gördüğü okul müdürlükleri tarafından başvuruda bulunacak. Bu öğrenciler SBS'ye girmek zorunda oldukları için SBS başvuru döneminde sınav ücretini yatıracak, bunun dışında bir ücret ödemeyecek. Polis Koleji başvuruları okul müdürlüğü tarafından elektronik ortamda onaylanacak. Yatılı İlköğretim Bölge Okullarının (YİBO) 8'inci sınıfında yatılı öğrenci olarak öğrenim gören ve YİBO kontenjanından yararlanarak sınavsız ve parasız olarak ortaöğrenimlerine pansiyonlu okullarda devam etmek isteyen öğrencilerin başvuruları, 2 Nisana kadar '' adresinden okul müdürlüğünce yapılacak. Yurt Dışındaki Öğrencilerin Başvurusu Yurt dışında e-Okul sistemine kayıtlı olmayan okullarda eğitim gören öğrencilerden başvuru yapmak isteyenler ise '' ile 'http://oges.meb.gov.tr' adreslerinde yayımlanan e-başvuru kılavuzunda yer alan 'EK-1 formu' ile başvuruda bulunacak. Bu form, büyükelçilik veya konsolosluk yetkililerince onaylanacak ve başvuru süresi içinde, Ziraat Bankası Beşevler şubesindeki hesaba 10 TL sınav ücretinin yatırıldığını gösteren dekont ve bir adet öğrencinin vesikalık fotoğrafı ile EĞİTEK Genel Müdürlüğüne APS veya dengi posta yoluyla gönderilecek. Faksla gelen formların aslı gelmediği sürece başvuru yapılmış sayılmayacak. İlköğretimin 6'ıncı, 7'nci ve 8'inci sınıflarının tamamını veya bir kısmını yurt dışında MEB'e bağlı olmayan eğitim kurumlarında gören öğrenciler, öğrenim belgesiyle başvurarak SBS'ye katılabilecek. Bir ya da iki sınıfın SBS'sine katılmayan öğrenciler, bir sonraki yılın SBS ile birlikte katılmadıkları sınıf veya sınıfların SBS'sine katılabilecek. Sınavlarda özel hizmet alması gereken özürlü öğrenci varsa okul müdürlükleri bu öğrencilerin bağlı bulunduğu Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğüne yönlendirerek özür bilgilerinin sisteme işlenmesini sağlayacak. Özürlü öğrencilerin beyan ettiği rapor ya da belgenin bir örneği Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğünde saklanacak. Bu öğrencilere ait özür durumlarını gösteren belgeler EĞİTEK Genel Müdürlüğüne gönderilmeyecek. Sınav Giriş Belgesi Fotoğraflı sınav giriş belgesi, SBS için 24 Mayıs, PYBS 5,9,10 ve 11'inci sınıflar için 20 Nisan tarihlerinde, '' veya 'http://oges.meb.gov.tr' adreslerinden okul müdürlükleri tarafından kesinlikle renkli alınacak, mühürlenerek onaylandıktan sonra öğrenciye teslim edilecek. Adaylar, başvuru ve tercih dönemlerinde okul müdürlüğüne, kırtasiye, internet bağlantısı, fotokopi, kılavuzların çıktıları gibi giderler için 5 TL ödeyecek. İnternet bağlantısı olmayan veya başvuru süresince teknik bir sebeple internet bağlantısı çalışmayan okullar, en yakın ADSL bağlantısı olan bir başka okuldan veya bağlantı sorunu olmayan ilçe veya il milli eğitim müdürlüğünden başvuru onaylama işlemlerini yapacak. Tüm başvuru işlemlerinin yapılmasından adayın velisi, doğruluğundan okul müdürlüğü sorumlu tutulacak. 2010 yılı PYBS 5, 9, 10 ve 11'inci sınıflar için 2 Mayıs Pazar günü, SBS ve PYBS 8'inci sınıflar için 5 Haziran Cumartesi günü, 7'nci sınıflar için 6 Haziran Pazar günü, 6'ncı sınıflar için ise 12 Haziran Cumartesi günü yapılacak. Sınavlar, yurt içi ve yurt dışı sınav yerlerinde Türkiye saatiyle 10.00'da merkezi sistemle aynı anda gerçekleştirilecek

İlköğretim 6, 7 ve 8'inci sınıf öğrencilerinin girdiği Seviye Belirleme Sınavı'na (SBS) başvurular yarın sona erecek.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Boğaziçi Elektrik A.Ş'den yapılan açıklamaya göre, kesinti programı şöyle: Avcılar'da 30 Temmuz'da 09.00-14.00 saatleri arasında Üniversite Mahallesi, Rota Tekstil, BMW Borusan Oto ve Kale İş Merkezi, 31 Temmuz'da 09.00-16.00 saatleri arasında Cihangir Mahallesi, Şehit Piyade Er Yavuz Bahar Sokak'taki Kavak Tekstil, Artaş Cam, Rimteks, Azizem Tekstil, Mimar Sinan Mutfak Eşyaları, Akkuş Tekstil, Özper Tekstil firmaları ve civarı, 08.00-18.00 saatleri arasında Cihangir Mahallesi, Talatpaşa Caddesi ve bağlı sokaklar, İGS fabrikası, Firuzköy Mahallesi, Bağlar mevkisi, Mezarlık Üstü Caddesi. Silivri'de 31 Temmuz'da 06.00-12.00 saatleri arasında Selimpaşa Rotal Ambalaj fabrikası, Arnavutköy'de aynı gün 08.00-12.00 saatleri arasında Anadolu, Yunus Emre ve Atatürk mahalleleri. Bakırköy'de 1 Ağustos'ta 09.30-12.00 saatleri arasında Şenlikköy Mahallesi, Gürsoy Otomotiv, Cevizlik, Yeni Bağlar, Eksinar, Ay, Nur, İncirli sokakları ve civarı, 11.00-12.00 saatleri arasında Şenlikköy Mahallesi Yeni Dünya Koleji, Mitsubishi servis, Mc Donald's, Green Market, Ekşinar, Yeni Bağlar, Mercan sokaklar ve civarı, 2 Ağustos'ta 09.30-11.00 saatleri arasında Şenlikköy Mahallesi, Cumhuriyet Caddesi, Ekşinar, Ercan, Yaprak, Nur, Şehit Muammer Yüzsüren sokaklar, Sevcan Otel, Onur Oto, Çamlık Evleri, Yazarlar Sitesi, Emel Sitesi, Endican Sitesi, Nüptün Siteleri, Çağrı Blokları, Askeriye ve civarı, 11.00-12.00 saatleri arasında Şenlikköy Mahallesi E-Blok, C-Blok, B-Blok, D-Blok, A-Blok ve civarı. Şişli'de 3 Ağustos'ta 09.00-13.00 saatleri arasında Halide Edip Adıvar Mahallesi, Kestanelik, Tanyolu, Morçiçek, Kutlubey ve Çiğdem sokaklar ile civarı, Bakırköy'de aynı gün 09.00-11.00 saatleri arasında Basınköy Mahallesi, Atayurt, Bilgili, Vali Konağı caddeleri, Elif, Plevne, Derya, Şebnem, Gül, Emre, Perihan, Onursal, Leylak, Sözer sokaklar ve civarı, 11.00-12.00 saatleri arasında Basınköy Mahallesi, Atayurt Caddesi, Gülistan, Leylak ve Sözer sokaklar ile civarı. Beyoğlu'nda 4 Ağustos'ta 08.00-12.00 saatleri arasında Keçeci Piri Mahallesi, Merdiven, Şevkiye, Sürücüler, Mine Çiçeği, Baştar ve Kürkçüler sokaklar ile civarı, aynı gün Bahçelievler'de 08.00-18.00 saatleri arasında Kocasinan Mahallesi, Sancak Sokak 15-31 numaralar arası, Bakırköy'de 09.30-11.00 saatleri arasında Basınköy Mahallesi, Aybars Ak İlköğretim Okulu, Hüseyin Rahmi Taksi Durağı ve Turizm Meslek Lisesi, 11.00-12.30 saatleri arasında Basınköy Mahallesi Fabrika Onix Sanayi Ticaret Limited Şirketi, Fabrika Anadolu Nakil Bant Kauçuk A.Ş ve Balıkçılar Hali. Bahçelievler'de 8 Ağustos'ta 08.00-18.00 saatleri arasında Kocasinan Mahallesi, Sancak Sokak 1-13 numaraları arası.

İstanbul'daki bazı ilçelerde 30 Temmuz-8 Ağustos tarihleri arasında elektrik kesintisi uygulanacak.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Başbakan Ahmet Davutoğlu, pazartesi gecesi Türkiye ’nin önde gelen iş insanlarıyla sürpriz bir zirve yaptı. Fortune Türkiye’nin haberine göre Başbakan Davutoğlu Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar’ın İstanbul Baltalimanı’ndaki evinde iş dünyasının önde gelen isimleriyle buluştu. İş insanları ile Başbakan'ın buluşmasında gündem maddeleri arasında HDP ve asgari ücret vaatleri de vardı. KİMLER KATILDI? Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, iş insanlarının sorularını yanıtladığı ve şikayetlerini dinlediği toplantıya; Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ali Koç, Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer, Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Özyeğin, Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, Ciner Holding Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Ciner, Akfen Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, MUDO A.Ş kurucusu Mustafa Taviloğlu, Doğuş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk, Yandex Türkiye CEO’su Mehmet Ali Yalçındağ, Rönesans Holding Yönetim Kurulu Başkanı Erman Ilıcak, Tahincioğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Tahincioğlu, Karamancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Karamancı, Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan’ın da aralarında bulunduğu 40’a yakın iş insanı katıldı. ASGARİ ÜCRET VAATLERİNE ALİ KOÇ YANITI Yine Fortune Türkiye’nin iddiasına göre Başbakan Davutoğlu, muhalefet partilerinin asgari ücretin artırılması konusunda vaatlerini gündeme getirerek TÜSİAD’ı bu konuda sessiz kalmakla eleştirdi. İşadamlarına bu konuya tepki göstermediklerini belirterek sitem etti. TÜSİAD Başkan Yardımcısı Ali Koç başbakana seçim sürecinde olunduğu için seçim vaatleriyle ilgili herhangi bir yorum yapmadıkları yanıtını verdi. TOPLANTI SABAHA KADAR SÜRDÜ Başbakan ile işadamlarının toplantısı yaklaşık üç saat sürdü ve sabah saat 02:00’ye kadar devam etti. Toplantıda; Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de hazır bulundu. İŞ DÜNYASI UMUTLANDI Hürriyet’in haberinde ise yemeğin düzenlenmesiyle ilgili girişimin Ali Kibar’dan geldiği belirtildi. Seçim öncesinde iş dünyasının sorunlarını yansıtmak üzere Başbakan ile bir yemek öneren iş insanlarının büyük bölümü toplantıda söz alarak Başbakan Davutoğlu’na ekonominin genel durumunu ve kendi sektörlerindeki sorunları anlattılar. Başbakan Davutoğlu, dile getirilen sorun ya da şikayetlerin bir bölümüyle ilgili olarak Ali Babacan ve Mehmet Şimşek’e hemen talimat verdi. Bir bölümünü de ilgili bakanlara aktarıp çözüm için gerekli talimatları vereceğini söyledi. Toplantıya katılan bir işadamı, “Masada hazır bulunan iş dünyasının bütün temsilcileri, sayın Başbakan'ın iş dünyasına gösterdiği bu yakınlıktan dolayı çok memnun oldu. Kendisi sorunlara çok pragmatik yaklaşıyor. Üstelik anlatılan sorunlarla ilgili hazırlıklı da gelmiş. Bizim açımızdan çok yararlı bir toplantı oldu. Başbakan ile iş dünyasını buluşturacak bu tür toplantıların sürekli olmasının ülke için, ekonomi için çok yararlı olacağı hususunda herkeste bir kanaat de oluştu” dedi. İSTİKRAR EN ÇOK BİZİM İÇİN ÖNEMLİ Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun iş dünyası ile düzenlediği ‘mini zirve’ye katılan iş insanlarından biri “Sohbette en çok gündeme gelen konulardan biri, ekonomik sorunların çözümü açısından ülkede istikrarın öneminin vurgulanmasıydı. Çünkü istikrara en çok önem vermesi gereken kesim o masanın etrafında oturan insanlardı” dedi. Aynı iş insanı toplantı sonrası ortak kanaatini de, “Her seçimin yeni, olumlu bir başlangıca vesile olduğu, seçimden sonra gerilimin düşeceği ve yeni bir sayfa açmaya zemin oluşturacağı doğal bir beklenti. Sayın Başbakanda da aynı kanaati gördük” diye özetledi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun pazartesi gecesi iş adamlarıyla yaptığı gizli toplantıda konuşulanlar basına sızdı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Yeni bir araştırma, dünya liderlerinin üçte ikisinin Twitter hesabının olduğunu, ancak bunların birbirlerini takip etmediğini ortaya koydu. Burson-Masteller şirketi tarafından yapılan ''Twiplomacy'' araştırması, ABD Başkanı Barack Obama'nın en fazla takip edilen lider olduğunu gösterdi. Obama'nın, 76 mevkidaşı ve diğer hükümetler tarafından takip edildiği, ABD Başkanı'nın 9 Mayıs tarihli, ''Eşcinsel çiftler evlenebilmeli'' yorumunun, şimdiye kadar en fazla re-tweet edilen tweeti olduğu belirtildi. Burson-Marsteller'ın yetkilisi Matthias Luefkens, 20 dünya lideri grubunda yer alan 16 liderin, kamu diplomasisi için aktif biçimde Twitter kullandığını, Çin, Suudi Arabistan, Endonezya ve İtalya'daki mevkidaşlarının ise henüz buna katılmadıklarını söyledi.

ABD Başkanı Barack Obama öyle bir tweet attı ki, ABD'de retweet rekoru kırdı

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: CHP Parti Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Süha Okay, MYK toplantısı sonrası açıklama yaptı ve basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Okay, gazetecilerin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Tunceli'de yaptığı, 'PKK mensupları için genel af çağrısının' hatırlatılması üzerine, bu açıklamanın, daha önceki açıklamalarla paralellik içerdiğini söyledi. Açıklamasında, MYK'da görüşülen konulardan bahseden Okay, Başbakan'ın referandum mitinglerine etten duvar koruma ordusuyla gittiğini kaydetti ve bunun nedeninin de ayrılıkçı siyaset olduğunu ileri sürdü. "KESİN İHRAÇ İSTEMİYLE DİSİPLİN KURULUNA" Referandum sırasında devletin imkanlarının kullanılmamasını isteyen Okay, İzmir Buca Belediye Başkanı'nın 'kesin ihraç' istemiyle Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edildiğini açıkladı. Okay, referandum sırasında, sandıkların güvenliğinin sağlanması konusundaki bir soruyu yanıtlarken, seçim sürecinde CHP'lilerin sandıklara sahip çıkması gerektiğini vurguladı. Seçim hilelerinin zaman zaman yaşandığını ileri süren Okay, seçimde şaibe kalmaması için en büyük sorumluluğun ise Yüksek Seçim Kuruluna ait olduğunu ifade etti. GENEL AF SÖYLEMİNE AÇIKLIK GETİRDİ Kılıçdaroğlu'nun Tunceli'de, PKK mensupları için genel af çağrısının hatırlatılması üzerine Okay, Kılıçdaroğlu'nun açıklamasının Grup başkanvekiliyken yapılan açıklamayla paralel olduğunu söyledi. Af için toplumsal mutabakatın şart olduğunu dile getiren Okay, silahların bırakıldığı, kanın durduğu, uzlaşma zemininin oluştuğu bir ortamda genel af düşünülebileceğini belirtti.

CHP Parti Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Süha Okay, Kılıçdaroğlu'nun sözlerine açıklık getirdi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Habertürk TV'de Didem Arslan'ın moderatörlüğünde gazeteciler Nihal Bengisu Karaca, Ferhat Ünlü ve Nedim Şener'in sorularını yanıtlayan Mehmet Görmez, '56 yıllık hayatım içerisinde bu yapının elebaşı ile hiçbir karede bir buluşmam görüşmem olmamıştır. Hiçbir zaman sıcak bakmamışımdır' dedi. Fethullah Gülen'in kendisiyle görüşmek için bir çok kez istekte bulunduğu anlatan Mehmet Görmez, Diyanet işleri başkanıyken yaşadığı çarpıcı bir olayı aktardı. FETÖ atamalar konusunda Mehmet Görmez'i dinleyip, alenen makamında tehdit edecek kadar cüretkar olmuş. Bunun için de bizzat örgütün Türkiye'deki bir numarası olan Kaynak Holding'in başındaki Mehmet Öcan yapmış. Olay Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in kendisinden iş isteyen Kemalettin Özdemir ile yaptığı görüşmeden 2 saat sonra olmuş. Büyüğümüz duymuş o atamayı yapmayın : Görmez olayı şöyle anlattı: -"Mustafa Özcan telefonla beni aradı. 'Sabahleyin görüşmek istiyorum mümkün müdür?' dedi. -'Buyrun gelin' dedim. -'Büyüğümüz sizin yanlış bir atama yapacağınızı duymuş, lütfen onu yapmayın' dedi. -'Ne ataması?' dedim. -Kemalettin Özdemir olduğunu söyledi. -'Bu nasıl oluyor, siz beni dinliyor musunuz? Benim 6'da yaptığım görüşmeyi nasıl öğreniyor?' dedim. -'Biz biliriz' dedi. Çıkarken; -'Böyle bir atama olursa cemaatimizi karşınızda görürsünüz' dedi" şeklinde konuştu. Özel hayatlarını takip edip aramışlar -"Yıl 2011. Bir saat geçmeden özel kalem müdürümüz geldi. 'İstihbarattan acil görüşmek istiyorlar' dedi. Öğleden sonra geldi. Gelen kişi Ramazan Akyürek'in kadrosundan bir kişiydi. Önce kendisi randevu talebinde bulundu veya makamından aradılar. 'Biz emniyet istihbaratta din istismarı masası kurduk. Biriktirdiğimiz bilgileri de 3 ayda bir Diyanet İşleri Başkanlığına arz edeceğiz' dedi. 'Neler var? Bu söylediğiniz kişisel özel hayat ile ilgili' dedim. Bilgisayardan görüntü izletmeye kalkmış Üçüncüsünü söyledi. 'Bu da oraya girmiyor' dedim. Dördüncü de 'Kemalettin Özdemir' deyince anladım. Din istismarı ayrı bir şey, insanların özel hayatını takip edip bilgi vermek ayrı bir şeydir. Bilgisayarını açıp bazı görüntüler izletmek istediğini söyledi. 'Derhal burayı terk edin' dedim. 'Ben bu bilgileri vermek istiyordum' dedi. Ben o zaman sordum 'Var mı sizde bir Adnan Oktar dosyası?', 'Hayır' dedi. 'Var mı başka dosya' dedim. 'Hayır' dedi. Ben o dönem Başbakanımız olan Sayın Erdoğan ile paylaştım. Bu hadiseden sonra Diyanet'e itibarsızlaşma operasyonu başladı."

Diyanet İşleri Eski Başkanı Mehmet Görmez'in dün akşam Habertürk'te yaptığı FETÖ ifşaları hayli dikkat çekici oldu. Bu ifşalardan en çarpıcı olanı FETÖ örgütünün devleti nasıl dinlediğinin ve bu konuda ne kadar futürsuz olduklarının göstergesi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: CHP İstanbul adayı ve milletvekili Aykut Erdoğdu'nun canlı yayında Kemal Derviş ile ilgili yaptığı açıklamalar gündem oldu. CHP'nin iktidar olması durumunda Kemal Derviş'in yeniden Türkiye'ye getirilmesi planına karşı çıkan Erdoğdu, “Kemal Derviş’e ihtiyaç yok zaten ben onun 2002’deki programını da başarılı bulmuyorum” açıklaması konuşulmaya devam ediyor. Ana muhalefet partisi içinde Derviş'e olumsuz bakış CHP'de soğuk duş etkisi yarattı. CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın Tarafsız Bölge'de CHP'nin seçim bildirgesindeki ekonomi ayağını anlatan CHP'li Erdoğdu'nun Derviş ile ilgili görüşleri programa damga vurdu. Erdoğdu'ya Derviş'i sorarak gündem oluşturan Vatan gazetesi yazarı Murat Çelik, bugünkü yazısında program kaydını deşifre etti. CHP’li Erdoğdu'nun "Kemal Derviş’e ihtiyaç yok" açıklamasını köşesinin başlığına çeken yazar, programda Erdoğdu ile arasında geçen diyalogları köşesine taşıdı. 'SAMİMİ BİR ADAMIM' Soruyorum: - Burada olmayan ve siz çalışıp kazanırsanız, gelip ekonomiyi yöneteceğini bana vaat ettiğiniz biri var. Neden? Siz mi yeterli değilsiniz, o mu süper güç? Aykut Erdoğdu derin bir nefes alıp yanıtlamaya başlıyor: - Benim cevaplayacağım bir soru değil ama ben de samimi bir adamım, şu kadarını samimiyetle söyleyebilirim... Araya giriyorum: - Bu durum kafa karıştırmaz mı seçmen gözünde? Benim kafamı karıştırıyor. 'EKONOMİYİ ÇİÇEK GİBİ YÖNETİRİZ' Ve Erdoğdu, söylediği gibi ‘samimiyetle’ şu cevabı veriyor: - Yani karıştırıyorsa bir şey diyemem ben buna ama sonuçta bu partinin programının yazılmasında, bu partinin önceliklerinin belirlenmesinde, biz milletvekilleri belirleyici olduk. Çünkü genel başkanımız bize bu fırsatı yarattı. Kişisel görüşümü soruyorsanız, bence Kemal Bey’e (Derviş) çok ihtiyaç yok. Bizler bu ekonomiyi çiçek gibi yönetiriz. Çok daha iyisini yaparız. Bir şey daha söyleyeyim, bana sorarsanız, ben 2002 yılı programını çok da beğenmiyorum. Yani bilinenin aksine, durum bu.

Vatan gazetesi yazarı Murat Çelik bugünkü yazısında CHP'deki 'Kemal Derviş sıkıntısını' kaleme aldı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Fransız bilim adamlarınca yapılan çalışma, 28 haftalık bebeklerin anne karnında heceleri ayırt edebileceğini ortaya koydu. Fransız bilim adamlarınca yapılan çalışma, 28 haftalık bebeklerin anne karnında heceleri ayırt edebileceğini ortaya koydu. Ulusal Bilimler Akademisi'nde yayınlanan araştırmada, 12 prematüre doğan bebeğin beyin taramaları incelendi. Doğumdan birkaç gün sonra yapılan beyin taramalarında, gürültü ve hecelerin, yeni doğanların anne rahmi dışındaki yeni çevrelerinde hızlı gelişime yol açabilmesinin mümkün olduğunu belirten bilim adamları, ancak bu konuda şüphelerin bulunduğunu kaydetti. GA VE BA HECELERİ İLK ÖĞRENDİKLERİ Bu veriler ışığında bilim adamları, 28 haftalık bebeklerin anne karnında kadın ve erkek sesinin yanı sıra ''ga'' ve ''ba'' gibi hecelerin ayırt edebildiğini ifade etti. Bebeklerin anne karnında işitme yeteneğini geliştiren beyindeki işitsel kısmın, hamileliğin 23'üncü haftasında oluştuğu kaydedildi. Bilim dünyasında bebeklerin anne karnında gürültüleri işitebilme yeteneklerine sahip olundu bilinirken, bilim adamları tartışma konusu olan şeyin, konuşma becerisini kazanma yeteneğinin doğuştan mı yoksa doğduktan sonra mı öğrenildiğini belirtiyor.

Bebeklerin anne karnındaki gelişimi incelendi. Ortaya müthiş bir mucize çıktı. Bebekler 28 haftalıkken heceliyor.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Türkiye 15-16 Temmuz gecesi yaşadığı darbe girişime sanat camiası tepki gösterdi. Ünlü isimler 'darbeye hayır' dedi. Beren Saat, Bergüzar Korel, Engin Altan Düzyatan, Meryem Uzerli, İbrahim Tatlıses, Orhan Gencebay, Orhan Pamuk, Yılmaz Erdoğan ve Tarkan gibi isimlerin imzası bulunan bildiride, Türkiye'nin dört darbe yaşadığı belirtilerek, şu ifadelere yer verildi: CESUR HALKIMIZA ATEŞ AÇILDI "Türkiye 15-16 Temmuz gecesi yeni bir darbe tehlikesi yaşadı. Darbecilere direnen cesur halkımıza ateş açıldı. 200 insanımızı kaybettik. Darbeciler, hepimizin temsilcilerinin olduğu Meclisimizi 11 kez vurdular. Biz, bu bildiride imzası olanlar, aramızdaki tüm görüş farklılıklarını bir tarafa bırakarak bu korkunç darbeye karşı demokrasimizin yanındayız. Darbeye direnirken hayatlarını kaybeden kahraman insanları saygıyla anıyoruz." KİMLERİN İMZASI VAR "darbeyehayir.wordpress.com" adresinde yayımlanan bildiride imzası bulunan diğer isimler şöyle: Adnan Özer, Ahmet Güneştekin, Ahmet Hakan, Ali Bayramoğlu, Ali Sunal, Aras Bulut İynemli, Arzum Onan, Aslıhan Gürbüz, Ayberk Pekcan, Ayberk Sak, Ayda Aksel, Ayşegül Akdemir, Balçiçek İlter, Barış Yıldız, Basri Albayrak, Belçim Bilgin Erdoğan, Berrak Tüzünataç, Beste Bereket, Bige Önal, Binnur Kaya, Birkan Sokullu, Buğra Gülsoy, Burak Hakkı, Burçin Abdullah, Burçin Terzioğlu, Bülent İnal, Bülent Şakrak, Cansu Tosun, Cengiz Bozkurt, Cengiz Kurtoğlu, Ceyda Düvenci, Çağla Kubat, Demet Akbağ, Demet Genç, Devrim Yakut, Dolunay Soysert, Ebru Akel Sancak, Ece Çeşmioğlu, Ecem Özkaya Üstündağ, Edip Saner, Elif Atakan, Elifcan Ongurla, Emre Karayel, Engin Akyürek, Engin Öztürk, Eray Akyamaner, Erkan Avcı, Erkan Bektaş, Erkan Can, Esra Bilgiç, Esra Dermancıoğlu, Esra Ronabar, Etyen Mahçupyan, Ezgi Mola, Ferat Bilgin, Fikret Kuşkan, Fuat Keyman, Genco Özak, Gökçe Bahadır, Gülçin Avşar, Gülay Göktürk, Gülenay Kalkan, Gülse Birsel, Gün Koper, Günay Karacaoğlu, Güven Kıraç, Hakan Altun, Hakan Boyav, Hakan Kurtaş, Halil Berktay, Halil Ergün, Halit Ergenç, Hande Doğandemir, Hande Soral, Hande Yener, Hasan Saltık, Hasibe Eren, Hatice Şendil Sağyaşar, Hazal Kaya, Hazar Ergüçlü, Hikmet Barutçugil, Hilmicem İntepe, Hülya Koçyiğit, Hüseyin Avni Danyal, İbrahim Çelikkol, İclal Aydın, İlker Kaleli, İnanç Konukçu, İpek Acar, İpek Karapınar, İrem Sak, İskender Pala, İskender Paydaş, İsmail Demirci, İsmail İçen, Kerem Bürsin, Kıvanç Kasabalı, Korhan Herduran, Kutluğ Ataman, Kutsi, Leyla İpekçi, Leyla Lydia Tuğutlu, Mehmet Ada Öztekin, Mehmet Akbay, Mehmet Aslantuğ, Melis Birkan, Menderes Samancılar, Mert Tünay, Mert Yazıcıoğlu, Metin Celal, Muhsin Kızılkaya, Murat Dalkılıç, Murat Yıldırım, Mustafa Erdoğan, Mustafa Şahin, Mustafa Üstündağ, Nihal Bengisu Karaca, Nur Fettahoğlu, Olgun Toker, Oral Çalışlar, Ozan Çobanoğlu, Özlem Balcı, Özge Gürel, Özgü Namal, Özgür Çevik, Polat Yağcı, Rıza Kocaoğlu, Sarp Akkaya, Sarp Levendoğlu, Seda Yılmaz, Sedat Yurtdaş, Sedef Avcı, Selçuk Aydemir, Selma Ergeç, Semih Kaplanoğlu, Sercan Badur, Serenay Sarıkaya, Serhat Teoman, Serkan Altunorak, Serkan Çayoğlu, Sinan Tuzcu, Songül Öden, Suat Suna, Şencan Güleryüz, Şükran Ovalı, Şükrü Özyıldız, Tanju Çolak, Tarık Ünlüoğlu, Tolga Çevik, Tolga Sarıtaş, Tolgahan Sayışman, Tuna Kiremitçi, Turgay Tanülkü, Uğur Arslan, Uğur Güvercin, Yasemin Kay Allen, Yavuz Bingöl, Yavuz Ekinci, Yeliz Kuvancı, Yıldıray Oğur, Yurdaer Okur, Yusuf Esenkal, Zafer Algöz.

Kültür sanat dünyasının ünlü isimleri, FETÖ'nün darbe girişimine tepki amacıyla "Darbeye Hayır" bildirisi yayımladı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Çanakkale Gelibolu Yarımadası'nda, Kilitbahir Köyü yakınlarındaki, 18 Mart 1915'teki Deniz Zaferi kahramanlarının yattığı Mecidiye Şehitliği'ne bitişik mezarda, Osmanlı'nın ünlü matematikçi ve mühendisi Feyzullah Efendi'nin yattığı ortaya çıktı. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Tarih Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Burhan Sayılır, Çanakkale Boğazı ıslahında görevli Feyzullah Efendi'nin görevindeki başarısızlığı ve ihmalkarlığı üzerine 1808 yılında İngiliz Donanması'nın boğazı geçip İstanbul'a gitmesine neden olduğunu, bu gerekçeyle de dönemin padişahı Sultan 3. Selim'in emriyle idam edildiğini söyledi. Yrd. Doç. Dr. Burhan Sayılır, 18 Mart 1915'te şehit olan askerlerin yattığı Mecidiye Şehitliği'ne bitişik olan ve mezar taşında Osmanlıca kitabe bulunan mezarın yaklaşık bir yıl boyunca izini sürdü. Mezar taşıyla ilgili bilgi ve belgelerin az olması nedeniyle araştırmasını yaparken zorlandığını dile getiren Yrd. Doç. Dr. Sayılır, kısa süre önce çalışmasını tamamladı. İDAM EDİLDİ Mezarın, Çanakkale Boğazı ıslahı için görevlendirilen ve zamanın ünlü mühendis ve matematikçisi Feyzullah Efendi'ye ait olduğunu belirledi. Boğazın kontrolü için topların yerleştirilmesinde ihmali olduğu ileri sürülen Feyzullah Efendi'nin 1 Şubat 1808'de karşı konulamayan İngiliz Donanması'nın boğazı geçip İstanbul'a gelmesine neden olduğu gerekçesiyle Sultan 3. Selim'in emriyle idam edildiğini anlattı: "Şehitliğe bitişik mezarda yatan Feyzullah Efendi, bir dönem boğazı geçen İngiliz Donanması'na engel olmadığı için idam edilmiş. Mezarının bitişiğindeki şehitlikte yatan kahramanlar ise 18 Mart 1915'te Çanakkale'yi geçilmez kılan dedelerimiz" SÖYLENTİLERDEN TARİH ÇIKTI Yrd. Doç. Dr. Sayılır, Şehitlik bölgesinde Feyzullah Efendi'nin mezarına ilişkin açıklayıcı bir bilginin yer almaması ve ziyaretçilerin, mezar hakkında değişik söylentiler çıkartması üzerine mezarı araştırdığını söyledi: "Mezar taşında Osmanlıca kitabe bulunuyor ve Türkçe bir açıklama yer almıyor. Ziyarete gelenlerin farklı söyletiler çıkartması üzerine yaptığım araştırmayı tamamladım ve önemli bulgular elde ettim" dedi. Ünlü matematikçinin yazdığı eserin İstanbul'da bulunduğu belirten Yrd. Doç. Dr. Sayılır, "Feyzullah Efendi'ye ait, denizcilerin, bulundukları yerin mevkiini anlayabilmeleri için güneşle ufuk düzlemi arasındaki açısal mesafeyi ölçen optik seyir cihazı olan ve John Handley tarafından yapılan ilk 45 derecelik oktantla modern sekstanttan yararlanarak havada yükseklik ölçümünün logaritma ile hesaplanmasını konu alan 'Muhazarat-ı Feyziye' adındaki önemli bilgileri içeren bir yazma eser bulunuyor. Feyzullah Efendi'nin, 1804 yılında kaleme aldığı bu eserin birer kopyasının İstanbul Eyüp'teki Hüsrev Paşa Kütüphanesi ile Yıldız Sarayı Kütüphanesi'nde olduğunu belirledik. Kitabın ilk sayfasında Feyzullah Efendi'nin, renkli portre resmi mevcut olup, kitabın sonunda ise Osmanlı'da görevli İngiliz bir mühendisin Antuan Jojsheru'nun, eserin önemiyle ilgili yazmış olduğu bir övgü dolu yazısı vardır" diye konuştu. MEZARI TAŞINDI ÇOMÜ öğretim görevlisi Yrd. Doç. Dr. Sayılır, Osmanlı'nın ünlü matematikçisi ve mühendisi Feyzullan Efendi'nin, idamından sonra gömüldüğü Kilitbahir Kalesi yakınlarındaki mezarının, 1980 yılında buradan alınıp, uğruna can verdiği Çanakkale Boğazı'nı en net gören, Işıldak Mevkii yakınındaki bölgeye, Mecidiye Şehitliği yakınına taşındığını kaydetti. Yrd. Doç. Dr. Sayılır, "Feyzullah Efendi, Peksimetçibaşı Ahmet Ağa'nın oğludur. Gençlik yıllarında görev yaptığı Muhasebe Kalemi Katipleri içerisinde güzel yüzlü Feyzi olarak bilinirdi. Önceki Defterdar Hasan Efendi'nin kardeşi Ahmet Efendi'nin himayesinde yetişmiş ve onun ölümünden sonra eğitimine devam edip önce Zimmet Halifesi ve Baş Muhasebe Kisedarı yani Vekilharçı daha sonra Ziya Paşa'nın Mısır'a gidişinde ordu Defterdarı ve orduyla Mısır'dan dönüşünden kısa süre sonra da İrad-ı Cedid Deftardarı oldu. Edirne Vakası üzerine diğer birçok devlet adamı gibi kendisi de azledildi. Feyzullah Efendi kendinden emin bir duruş ve tavra sahipti. Başını vakur bir şekilde yukarı kaldırarak gezme alışkanlığı vardı" dedi.

Gelibolu'daki tarihi mezarı söylentiler üzerine araştıran akademisyenler, Osmanlı İmparatorluğu'nun ünlü bilim adamının izine ulaştı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: “Alemin Kralı” dizisi 2. sezonuna giren ve şu günlerde yazıp yönettiği yeni filmi “GDO”yu çeken Şafak Sezer, Finansbank ile anlaştı. Sezer, banka ile 1 yıllık anlaşma yaptı. Özel bir tipleme ile seyirci karşısına çıkacak olan Sezer’in kampanya için 1,5 milyon dolar alacağı öğrenildi. Rabarba reklam ajansının önümüzdeki hafta çekeceği ilk reklam filmi için Sezer’e yurtdışından peruk siparişi verildi. “Yalan Dünya” dizisinde canlandırdığı Selahattin karakteriyle kariyerindeki yükselişini sürdüren Olgun Şimşek de Türk Ekonomi Bankası’nın reklam yüzü oldu. Şimşek son olarak Şener Şen ve Binnur Kaya’yla TTNET reklamında rol almıştı.

Cem Yılmaz’ın Servet bey karakteriyle 5 milyon dolar karşılığında İşbankası’nın kampanya yüzü olmasının ardından iki ünlü komedyen daha banka reklamları için anlaşma yaptı

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: NESRİN YILMAZ İNTERNETHABER-ANKARA Bülent Arınç'ın Erdoğan'a karşı çıkışını değerlendiren AK Parti İstanbul milletvekili Oktay Saral, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerinin kendileri için çok önemli olduğunu söyledi. Oktay Saral'ın açıklamaları şöyle: CUMHURBAŞKANI VE HÜKÜMET ARASINDA BİR NÜANS FARKI OLABİLİR Hükümetle Cumhurbaşkanımız arasında, Cumhurbaşkanı pozisyonu noktasında hiçbir problem olduğu kanaatinde değilim. Ancak bir takım önemli konular var, bu önemli meselelerde bir takım ayrıntılar göz önünde bulunuyor, Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Sayın Başbakanımızın, hükümetimizin bakış açısıyla bir nüans farklılığı olabiliyor. Bülent Arınç Bey'in söylemleri noktasında ben bir şey diyemem, Cumhurbaşkanımızla kendi arasında olan bir mesele ama burada tabii kamuoyuna "bakın işte hükümetle Sayın Cumhurbaşkanı arasında bir mesele var, farklılık var" diye yansıtılıyor. ÇÖZÜM SÜRECİNİN MİMARI BİZİM DOĞAL LİDERİMİZ ERDOĞAN'DIR Çözüm süreci önemli bir süreç, çözüm sürecinin mimarı bizim doğal liderimiz Recep Tayyip Erdoğan'dır. Özellikle bu konuda "baldıran zehri içerim" diyen, ailesiyle, çoluğu çocuğuyla tehdit altında olan, çözüm süreci olmasın diye ona her türlü suikast düşüncesi içinde onu yok etme senaryolarının olduğunu hepimiz biliyoruz. Türkiye çözüm süreciyle birlilkte yeni bir döneme geçecek, artık dış güçlerin de iç bir takım operasyonlar üzerinden kendilerine yol bulamayacağı bir sürece gireceğiz. Bunun için kılı kırk yararcasına, halkımızın da, milletimizin de konuyla ilgili hassasiyetini göz önüne alarak bu noktaya doğru gitmek önemlidir. İZLEME KOMİTESİ ORAYA GİDECEK NE YAPACAK? Sanıyorum Sayın Cumhurbaşkanımızın izleme komitesi için isimler üzerinde bir itirazı oldu. Sayın cumhurbaşkanımız izleme heyetine gerek duymuyorsa aslında bu çok da abartılacak bir şey değil. Sayın cumhurbaşkanımız doğrudur, yani şimdi izleme komitesi oraya gidecek ne yapacak, orada bir takım olaylara şahit olması açısından belki olabilecek bir şeydir, ama Sayın Cumhurbaşkanımız buna gerek yok diyorsa bu onun düşüncesidir, biz de onun düşüncesini önemsiyoruz. Ama tabii bu arada hükümetimizle de aynı doku üzerinde hareket eden, neticede bizim doğal liderimiz olan Recep Tayyip Erdoğan'la bana göre bunların kamuoyu önünden ziyade istişare ile kendi aralarında görüşülmesi daha doğru olacaktır. İZLEME KOMİTESİ NEDİR, BEN BİLMİYORUM Ben milletvekiliyim, bir parti prensibi, bir parti hiyerarşisi var, çok da teferruatını, detayını bilmiyorum, bu bir süreç. Birilerinin özellikle özne olduğu bir noktada, özellikle teferruatı bildiği noktada doğrusu biz bir takım şeyleri yüzeysel bildiğimiz için henüz o nihai noktaya giden yolda bizlerle bunlar paylaşılmadığı için doğrusu ben izleme komitesi nedir, ne görevi vardır, ne için vardır bilmiyorum.

Haftasonu yaptığı açıklamayla gündemi değiştiren Bülent Arınç'ın sözleri Ankara'da yankılanmaya devam ediyor.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Denizli’de, iki hafta önce yaşanan patlamada ağır yaralanan Didem Fazlı, hayatını kaybetti. Bir unlu mamul satan işyerinin alt katında tüplerin patlamasıyla 1 kişi ölmüş, 35 kişi de yaralanmıştı. Patlamanın ardından ortalık savaş alanına dönerken, 8 aylık hamile Didem Fazlı’nın ağır yaralı olarak hastanede tedavisine başlandı. Geçen hafta bebek anne karnında hayatını kaybederken, sabah saatlerinde de Didem Fazlı öldü. Didem Fazlı’nın cenazesi otopsi yapılmak üzere Pamukkale Üniversitesi Hastanesi morguna kaldırılırken, cenazesinin gün içinde kaldırılacağı öğrenildi. (İHA)

Denizli’de, iki hafta önce yaşanan patlamada ağır yaralanan Didem Fazlı, hayatını kaybetti. <br/>Bir unlu mamul satan işyerinin alt katında ...

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: ABD'de 23 yaşındaki Colin Scott, doğal kaynak havuzu olarak adlandırılan kaplıcalardan birine girince feci şekilde can verdi. ELİNİ SUYA SOKTU DENGESİNİ KAYBEDİNCE... ABD'nin Oregon eyaletinde bulunan Yellowstone Doğal Yaşam Parkı'nda trajik bir olay yaşandı. Kız kardeşiyle birlikte parka giden 23 yaşındaki Colin Scott, bir süre sonra yüzmek için bir yer aramaya başladı. Doğal kaynak havuzlarından birine elini sokan Scott, dengesini kaybederek havuza düştü. Kız kardeşi ve yetkililerin bütün çabalarına rağmen sudan çıkartılamayan Scott, hayatını kaybetti. 23 yaşındaki talihsiz adamın düştüğü havuzun, 95 derece sıcaklığında su fışkırttığı ve suyunun asidik özellikler taşıdığı belirtildi. CESEDİ YOK OLDU Kurtarma ekipleri, tüm arama kurtarma çalışmalarına rağmen Scott'ın cesedine ulaşılamadığını açıkladı. Cesedin asitli suda çözünerek, kaybolduğu düşünülüyor. Öte yandan Yellowstone Parkı'ndaki kaplıcalarda meydana gelen ölüm ve yaralanma olaylarının diğer tüm parklardan daha fazla olduğu ifade edildi.

ABD'de inanılmaz bir olay yaşandı. 23 yaşındaki genç adam dengesini kaybedip düştüğü havuzda feci şekilde can verdi. Gencin cesedi bulunamadı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Hayatını sesiyle kazanırken ses tellerinde kanser hücresi bulunan yıllarca ekranlardan uzak durup Karadayı dizisiyle yeniden ekranlara dönen Erhan Yazıcıoğlu hayat hikâyesini anlattığı Kenar Mahalle Delikanlısı kitabıyla A Haber'de Şirin Sever'in sunduğu Jurnal'e konuk oldu. Kendisini dublaj odalarının kanser ettiğine inandığını söyleyen Yazıcıoğlu, Şehir Tiyatroları'ndan istifasına neden olanların kendisini televizyondan da uzak tuttuğunu dile getirdi. Kızlarına çok düşkün olduğunu söyleyen Erhan Yazıcıoğlu; "İki kızım var. Bir tanesinin kakasını yedim ben ve bunun hikâyesini anlattım. O kaka diye bakmadım ona, sütle besleniyordu, süt kokuyordu. Annesi ne ben onun her şeyini yerim dedim, annesi yiyemezsin dedi, altını temizliyordum, aldım yedim, tadını da çok beğendim, mis gibiydi." Şeklinde konuştu. BENİ DUBLAJ ODALARININ KANSER YAPTIĞINA İNANIYORUM Ben yapay şeylerle gündeme gelmek istemedim, uyduruk konularla. Tiyatrom olduğu için de pek sıkılmadım. Ara verme işi tamamen hastalığım nedeniyle oldu. Şu an tamamen atlattım. Yurt içi ve yurt dışında sürekli kontrollerle gidiyorum. Sekiz aylık bir sıkıntı çektim. Sekiz ay sonra tiyatroya döndüm ama dublajlara hemen dönemedim çünkü sesi çok yoran bir şey. Bir de dublajdan sıkılmıştım. O küçük odalarda en az on kişi sigara içiyordu, ben içmiyordum, ben on kişinin sigarasını içtiğini düşündüm kanser olunca, o yüzden de soğudum, dublajdan uzak kaldım. Bir süre varyasyonları yapamasam da zaman içinde sesim açıldı ve tiyatroda sesimi tam anlamıyla kullanabilir hale geldi. BANA BIRAKSALAR BEN KARADAY'DA BAKAN ROLÜNÜ SEÇMEZDİM Karadayı dizisiyle yeniden ekrana döndüm. Sokakta hissediyorum, baya izleyeni var. Bir türlü içime sinen, heyecanlandıran bir senaryo yoktu. Bu çok hazır geldi, önceden de haberim vardı, bu kadar ciddi bir rol olduğunu bilmiyordum. Bakan rolündeyim burada. Genelde bugüne kadar hep komedi rollerinde oynadım. Bu rol benim için düşünülmüş. Ben seçsem bu bakan rolünü seçmeyebilirdim. Kendi adıma komedi dizisinde oynarım diye düşünüyordum ama bir aktör olarak da farklı bir rolde olmak da heyecan veriyor insana. Tiyatro kökenli oyuncuların da dizide sayıca fazla olması da dizinin başarısının nedenlerinden biri. Tek başına star diziyi götürmüyor, yan roller, çekim başarısı, senaryonun gücü bütün bunlar önemli bileşenler. OYUNCULUĞUMLA BABAMI KUMAR MASASINDAN KALDIRDIM Bu arada hayat hikâyemi anlatan bir kitap yazdım. Ben sürekli aile içinde hikâyeler anlatıyordum, herkes yaz, geleceğe kalsın diye tavsiyede bulunuyordu. Notlar almaya başladım, baya büyüdü notlar. Bunları toparlayayım dedim. Konuşurken kullandığım Türkçeye güvenirdim yazmak başka bir şeydir. Selim İleri'nin orada desteğini gördüm, bir gece bir mesaj attı, lütfen devam et diye. Yayınevi de kitabın tek satırına dokunmadı, sansürü olmayan bir kitap oldu. Çocukluk anılarımın, ekaliyetle yaşamanın avantajlarını bünyemde topladığımı anladım. Olgunlaşırken bana çok yararı olmuş, o çocukluk, delikanlılık hikâyeleri, Yedikule'deki o gariban hikâyeler, günde bir simit ile karnını doyurmalar... Bunlarla yaşamak o günlerdeki yaşanmışlıklarla olageldi. Babamın kumar alışkanlığı vardı ve ilk oyunculuğumu babamı kumar masasından kaldırmak için kullandım ve işe yaradı. Babam beni gerçekten seviyor mu, bunu denedim, masasına gittim ve oturdum, bundan sonra ben de buradayım, seninle kumar oynayacağım, ben artık buradayım, buyurun beyler dedim. Herkes al oğlunu git dedi. İstasyonda babamla konuştuk ve her şey çözüldü. KIZIMI O KADAR SEVİYORDUM Kİ KÜÇÜKKEN KAKASINI YEDİM Kızlarımla ilişkime uzun yer verdim kitapta. Kızlarıma çok düşkünüm. İki kızım var. Bir tanesinin kakasını yedim ben ve bunun hikâyesini anlattım. O kaka diye bakmadım ona, sütle besleniyordu, süt kokuyordu. Annesi ne ben onun her şeyini yerim dedim, annesi yiyemezsin dedi, altını temizliyordum, aldım yedim, tadını da çok beğendim, mis gibiydi. YILMAZ ZAFER BENİM İÇİN FİLM KOPYALARINI ALIP KAÇTI Çalışması en zevkli insan Yılmaz Zafer'di. Daha ucuz birisinin dublaj yapmasını isterlerdi, yapım ücretini düşürmek için. Yılmaz da bir keresinde dublaj stüdyosunu bastı, kopyaları aldığı gibi arabasına atıp kaçtı. Mecbur yapım şirketi dublajı yine bana yaptırmak zorunda kaldı. Benden başkasının dublajını yapmasını istemezdi. Emeğe ve yeteneğe sahip çıkardı. ŞEHİR TİYATROLARINDAN İSTİFAMA NEDEN OLANLAR BENİ TELEVİZYONDAN DA UZAK TUTTU Şehir tiyatrolarından ayrıldım çünkü bana dayatma ile istemediğim bir oyun verildi. Ben de oynamak istemedim. Belli kıdemde bir insanın da rol seçme hakkının olduğunu düşünüyorum. Ben hep nazara gelmişimdir. Bazı insanlar beni gözlerinde büyütmüştür, benim zararım değil, hep faydam olmuştur. Bazı insanlar rakip olarak görüp bazı tavırlara girmişlerdir. Bana o kötülüğü yapanlar yıllarca televizyondan uzak kalmama da neden olmuşlardır. Ancak isim söylemeyeceğim, polemiğe girmemek için.

Erhan Yazıcıoğlu, "Kızımın kakasını yedim ben ve bunun hikâyesini kitapta anlattım... Tadını da çok beğendim, mis gibiydi." diyor.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Ömer Albayrak, "Bugün denetim ekibi arkadaşlarımız derede numune alma çalışması yaptı. Dere boyunca bulunan fabrikalarda denetimlerimiz devam edeceğiz. Sabah aldığımız numunelerde parametrelerde bir kirliliğe rastlanılmadı. Anlık bir kirliliğin geldiğini düşünüyoruz. Suyun renginde herhangi standartları aşan bir durumun olmadığını gördük. Anlık bir kirliliğini düşünüyoruz. Nereden geldiği konusunda kesin bir bilgi yok. Laboratuvar sonuçları çıktıktan sonra sizlerle paylaşacağız" dedi.

TEKİRDAĞ'ın Çerkezköy ilçesinde geçen ay kırmızı akan Çorlu Deresi bu kez de griye boyandı. Çevresinde birçok fabrika bulunan deredeki kirliliğe çevrede oturan vatandaşlar tepki gösterdi. Vatandaşlar, derenin sürekli kirlendiğini belirterek, yetkililerin önlem almasını istedi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: IĞDIR için bayram namazı saati belli oldu. Diyanet 2015 yılı Kurban bayramı namazının hangi ilde saat kaçta kılınacağını liste halinde yayınladı. Bayram namazının illere göre saatleri ile birlikte tam listesini hazırladık. Peki Bayram namazı 2 rekat olarak nasıl kılınır ve niyet edilirken neler söylenir? Bayram Namazı saatleri ve namazının kılınışı. Diyanet İşleri Başkanlığı tüm illerin bayram namazı saatleri belirledi ve saat kaçta kılınacağını açıkladı. olarak Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından duyuruldu. BAYRAM NAMAZI SAATLERİ TÜM İLLER İÇİN ŞÖYLE Adana 07:06, Adıyaman 6.54, İstanbul 7.33, Afyon 7.26, İzmir 7.39, Ağrı 6.36, Kahramanmaraş 7.00, Aksaray 7.12, Karaman 7.14, Amasya 7.05, Kastamonu 7.14, Ankara 7.17, Kayseri 7.06, Kayseri 7.06, Antalya 7.24, Kırıkkale 7.40, Ardahan 6.38, Ardahan 6.38, Kırşehir 7.11, Artvin 6.42, Kocaeli 7.29, Aydın 7.36, Konya 7.18, Balıkesir7.37, Kütahya 7.28, Bartın 7.20, Batman 6.43, Lefke 7.15, Bayburt 6.48, Lefkoşe 7.13, Bilecik 7.28, Magosa 7.11, Bingöl 6.46, Malatya 6.54, Bitlis 6.39, Manisa 7.38, Bolu 7.22, Mardin 6.44, Burdur 7.26, Mersin 7.09, Bursa 7.32, Mğla 7.34, Çanakkale 7.43, Muş 6.42, Çankırı 7.14, Nevşehir 7.09, Çorum 7.09, Niğde 7.09, Denizli 7.31, Ordu 6.57, Osmanie 7.02, Diyarbakır 6.47, Rize 6.47, Düzce 7.24, Sakarya 7.27, Edirne 7.43, Samsun 7.04, Elazığ 6.51, Siirt 6.40, Erzincan 6.50, Sinop 7.09, Erzurum 6.43, Şanlıurfa 6.52, Eskişehir 7.26, Gaziantep 6.58, Tokat 7.02, Giresun 6.55, Trabzon 6.50, Tunceli 6.50, Gümüşhane 6.51, Uşak 7.30, Hakkari 6.32, Van 6.34, Hatay 7.02, Yaloca 7.32, Iğdır 6.32, Yozgat 7.09, Isparta 7.25, Zonguldak 7.22 BAYRAM NAMAZI KILINIŞI KAÇ REKATTIR VE NASIL KILINIR? Kurban Bayramı namazı 2 rekattır. Cemaat ile birlikte kılınması gereken bayram namazının sonunda bayram hutbesi yer alır. BAYRAM NAMAZINA NASIL NİYET EDİLİR? Bayram namazına niyet ederken 'Niyet ettim vacip olan bayram namazını kılmaya, uydum hazır olan imama' denilir. Diğer namazlardan farklı olarak bayram namazlarının birinci rek'atında üç, ikinci rek'atında da üç kere olmak üzere fazladan altı tekbir alınır. Bunlara "Zevaid" tekbirleri denir. BAYRAM NAMAZI BİRİNCİ REKATIN KILINIŞI 2 rekatlık bayram namazının birinci rekatının kılınışı ayrıntılı olarak şöyledir. -Cemaat düzgün sıralar halinde imamın arkasında yer alır ve "Niyet ettim Allah rızası için Ramazan yada Kurban Bayramı namazını kılmaya, uydum imama" diye niyet eder. -İmam "Allahu Ekber" deyip ellerini yukarıya kaldırınca. Cemaat de "Allahu Ekber" diyerek ellerini yukarıya kaldırıp göbeği altına bağlar. -Hem imam, hem de cemaat gizlice "Sübhaneke"yi okur. Bundan sonra üç kere tekbir alınır. Tekbirlerin alınışı şöyledir: Birinci Tekbir: imam yüksek sesle, cemaat da onun peşinden gizlice "Allahu Ekber" diyerek (iftitah tekbirinde oldugu gibi) ellerini yukarıya kaldırıp sonra aşağıya salıverirler. Burada kısa bir süre durulur. İkinci Tekbir: ikinci defa "Allahu Ekber" denilerek eller yukarıya kaldırılıp yine aşağıya salıverilir ve burada da birincide oldugu kadar durulur. Üçüncü Tekbir: Sonra yine "Allahu Ekber" denilerek eller yukarıya kaldırılır ve aşağıya salıverilmeden bağlanır. -Bundan sonra imam, gizlice "Euzü Besmele", açıktan Fatiha ve bir sure okur .(Cemaat bir şey okumaz, imamı dinler) -Rüku ve secdeler yapılarak ayağa (ikinci rek'ata) kalkılır ve eller bağlanır. BAYRAM NAMAZI İKİNCİ REKATIN KILINIŞI -İmam gizlice Besmele, açıktan da Fatiha ve bir sure okur. Sure bitince imam yüksek sesle, cemaat da içinden (birinci rek'atta oldugu gibi) üç kere daha tekbir alır, üçüncü tekbirden sonra eller bağlanmadan, dördüncü tekbir ile rükua varılır, sonra da secdeler yapılarak oturulur. - Oturuşta İmam ve cemaat, Ettehiyyatü. Allahumme salli, Allahumme barik ve Rabbena atina... duasını okuyarak önce sağa, sonra sola selam verip namazı bitirirler. -Namazdan sonra hutbe okunur. Kurban bayramı namazının kılınışı da bunun gibidir. Sadece niyeti değişiktir.

IĞDIR bayram namazı saati kaçta belli oldu. Diyanet Kurban bayrami namazi saatlerini açıkladı. 2 rekat bayram namazı nasıl niyeti edilir kılınışı nasıldır?

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Hindistan'ın Pencap'taki Kapurthala'daki yaşayan aile çocuğunun evde bakımı için Parveen ismindeki bir bakıcıyı işe aldılar. Bir süre sonra aile, çocuğunun vücudunun çeşitli yerlerinde morluklar olduğunu fark etti ve eve gizli kamera yerleştirmeye karar verdiler. Ebeveynler telefon bağlı olarak yerleştirdikleri gizli kamerayı işyerine gittiklerinde izlediğinde gördüklerine inanamadı. Acımasız bakıcının, 18 aylık minik çocuğa sert biçimde sopayla vurduğu gördüler. Baba Sukhdev Singh bu görüntüler sonucunda dadı hakkında suç duyurusunda bulundu. İşte o görüntüler... (Ulusal yayın yapan internethaber.com sanal ortamda haberciliğe başlayan ilk haber sitelerinden biridir. Türkiye'nin tanığı pek çok isim yazar kadrosunda yer almakta. Okur yorumlarının yanı sıra açık görüş köşesinden mesleki yazılara ve blog yazarlarına yer vermektedir. Açık görüşte 20'ye yakın uzman yazar olarak yer almaktadır. 60 kişilik bir haber kadrosuna sahip olan internethaber.com, 2000 yılında İnternethaber Yayın Grubu adı altında faaliyete başladı. İstanbul Beşiktaş'ta ofisi bulunan İnternethaber Yayın Grubu bünyesinde tematik özellikli 12 site yer almaktadır. 24 saat kesintisiz haber yayını yapan internethaber sitesinde güncel haberler ile birlikte, politika, sağlık, magazin, spor, memur ve eğitim ile son dakika haberleri yer alıyor.)

Hindistan’da yaşanan bakıcı dehşeti, evdeki gizli kameraya yansıdı. Görüntülerde, acımasız bakıcının, minik çocuğa sert biçimde sopayla vurduğu görülüyor.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Türkiye'nin toplumsal sorunlarından biri olan şiddet, birçok kadının hayatını karartmaya devam ediyor. Yaşadığı şiddet ve istismardan kurtulmak için devlete başvuran kadınların konukevlerine sızan çetelerce fuhşa sürüklendiği iddia edildi. Yetkililer ise koruma altına alınan kadınların derecelendirilmesi gerektiğini belirtiyor. Tuğba Öcek ve Duygu Özkan'ın Zaman sinde yer alan haberine göre, istismar ve şiddet sebebiyle ilkadım istasyonlarına getirilen kadınlar, burada fuhuş çetelerinin hedefi haline geliyor. İstanbul’da istismara uğrayan kadınların misafir edildiği bir ilkadım istasyonunda fuhuş skandalı yaşandı. İddiaya göre, ilkadım istasyonuna sığınan D.K., konukevindeki diğer kadınları fuhuş çetelerine pazarladı. Skandal, bir istasyon yetkilisinin D.K.’nın kuruma çok fazla giriş çıkış yaptığını tespit etmesiyle ortaya çıktı. Yetkilinin ifadelerine göre D.K., sistemin açığından faydalanarak ilkadım istasyonuna sığınıp. bir süre sonra ise ayrılıyordu. D.K.’nın ardından 10 ila 15 kadının daha konukevinden ilişiğini kesmesi, yetkililerin dikkatini çekti. İlkadım istasyonu kayıtları incelendiğinde, D.K. ve diğer kadınların kurumdan ayrılma tarihlerinin kesiştiği fark edildi. D.K. ile ayrılan kadınların fuhuş çetelerine pazarlandığını ise yine içlerinden birkaçı itiraf etti. D.K. HEM UYUŞTURUCUYA ALIŞTIRMIŞ HEM DE PAZARLAMIŞ İlk adım istasyonunda çalışan Ö.Ç. anlatıyor: “D.K. adlı bir kadın geldi. Kadın burada epeyce kaldı. Her dışarı çıktığında yanında 15-20 kadın götürüyordu. Bu dikkatimizi çekti ve bir gün dışarı götürdüğü kadınlardan birkaçını alıp, ‘Ne yaptınız dışarıda?’ diye sorduk ve duyduklarımız kanımızı dondurdu. Meğer bu kadınları hem pazarlamış hem uyuşturucu vermiş hem de kendisi kadınlarla zorla ilişkiye girmiş. Biz ‘Neden bunu bize bildirmedin?’ diye sorduğumuzda ise ‘Bana çok para verdi’ ya da ‘Silahla tehdit edildik’ dedi. Tabii durumu hemen Bakanlığa bildirdik, kadını kurumdan men ettik, mağdur bayanları da tedavi altına aldırdık.” Ö.Ç., bu konudaki kanun açığını, “Bu kadın daha önce de buraya girmiş. Kanuna göre bu kurumlar gelen her kadını almak zorunda. D.K. da bu şekilde şiddete uğramış rolü yaparak içeri giriyor. Kanuna göre kadın beyanı esas.” şeklinde anlatıyor. Bir başka yetkili ise görevlilerin durumu fark ettiği halde harekete geçmediğini iddia ediyor. Söz konusu kişi, “Buraya eşinden dayak yemiş kadın da geliyor, istismara uğrayan da, uyuşturucu bağımlısı olan da. Travma dereceleri ve tedavileri farklı.” diyerek, bir arada kalan bu kadınların birbirlerini olumsuz etkilediklerini vurguluyor. Şahit olduğu bir olayı anlatan yetkili şunları aktarıyor: “D.K.’nın rahat bir yaşam ve kolay iş vaadiyle çocuğunu burada bırakıp fuhşa başlayan kadınlar oldu. Bu kadınların aynı yerde olmaması lazım. Bu yüzden kadın konukevleri ve ilkadım istasyonlarında derecelendirme ya da ihtisaslaşma şart.” Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı (ASPB) İstanbul İl Müdürlüğü’nde çalışan başka bir yetkili ise “Her istasyon ve kadın konukevlerinde bu tarz sıkıntılar yaşanmıyor. Bu tarz vakaları öğrendiğimiz zaman hemen ilgilenip bakanlığa bildiriyoruz. Burada da benzer bir durum söz konusu. Kadınların yaşadıkları travmaya göre ayrılmaları artık şart. Kadın konukevleri ve ilkadım istasyonlarında ihtisaslaşmaya bir an önce gidilmeli.” diyor. HER AY 500 KADIN BAŞVURUYOR Kadın konukevlerine İstanbul’da sadece 1 yılda 6 bin kadın sığındı. İstanbul’da 8 kadın konukevi, 2 ilkadım istasyonu, 1 erkek konukevi ve 4 adet belediyelere ait konukevi var. ASPB İstanbul İl Müdürlüğü’nden alınan bilgilere göre, buralara ayda ortalama 5 yüz kadın başvuruyor.

İstanbul’da istismara uğrayan kadınların misafir edildiği bir ilkadım istasyonunda fuhuş skandalı yaşandığı iddia edildi

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir dönem okuduğu Erciş Atatürk İlköğretim Okulu’nun adı Başbakan Erdoğan’ın annesinin ismi de olan ’Tenzile Ana’ olarak değiştirildi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, konuyu TBMM’ye taşıyarak bu isim değişikliği kararını kimin verdiğinin açıklanmasını istedi. ORAN BU KONU HAKKINDA MİLLİ EĞİTİM BAKANI2NA ÖNERGE SUNDU CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’in yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesi, Erciş’te Atatürk İlköğretim Okulu’nun adının Başbakan’ın annesinin ismi olan ’Tenzile Ana’ile değiştirilen okulda CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun da bir dönem okuduğunu ortaya çıkardı. Oran’ın, Milli Eğitim Bakanı Dinçer’e yönelttiği sorular şöyle: "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da bir süre eğitim gördüğü Erciş Atatürk İlköğretim Okulu, Van’da 23 Ekim 2011’de yaşanan depremde zarar gördü mü? Atatürk İlköğretim Okulu binası yıkılarak yeniden inşa edildi mi? Söz konusu şirketin adı ’Atatürk’ olan okul adının ’Tenzile Ana’ olarak değiştirilmesini önerdiği ve bu talebin İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce kabul edildiği bilgisi doğru mudur? Erciş Atatürk İlköğretim Okulu’ndaki öğrencilerin velilerinden bana yapılan başvurularda yer alan, ’Bu değişiklik öğrenciler, veliler ve halkımız tarafından Atatürk’ün manevi şahsiyetine ve ilçemize yapılmış hakaret olarak algılanmaktadır’ görüşünün gerçeklik payı nedir? Erciş Atatürk İlköğretim Okulu’nun adının değiştirilmesi kararını kim ne zaman verdi, hangi yönetim organında söz konusu değişiklik kararı alındı, bu kararın bir örneği nedir?"

Başbakan Erdoğan'ın annesinin isminin verildiği okulda CHP Genel Başkanı'nın da okuduğu ortaya çıktı

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: İSTANBUL Beyoğlu'nda barda tanıştığı bir genç tarafından, kaldığı otel odasında dövülerek öldürülen Romanya uyruklu Türk vatandaşı kadının son görüntüleri ortaya çıktı. Otelin güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde, ayakta durmakta güçlük çeken kadının koltuğa düştüğü görülürken, şüphelinin ise cinayetin ardından kahvaltı yapmaya gittiği öğrenildi. Beyoğlu'nda, İbrahim T. (21) isimli şüpheli, iddiaya göre, barda tanıştığı Romanya uyruklu Türk vatandaşı Elena Carnelia (41) ile birlikte Kuloğlu Mahallesi Sadri Alışık Sokak'ta bulunan bir otele gelmiş ve bir süre sonra Romanya uyruklu kadınla tartışmaya başlamış. Burada kadını darp eden İbrahim T. (21), otele yakın bir noktadaki polis merkezine giderek aynı odayı paylaştığı kadını dövdüğünü söylemesi üzerine olay yerine intikal eden polis, kadının cansız bedeniyle karşılaşmıştı. Polis tarafından gözaltına alınan İbrahim T.'nin olayın hemen ardından kahvaltı yapmaya gittiği öğrenildi. DÖVEREK ÖLDÜRDÜĞÜ KADINI SUÇLADI İbrahim T. karakolda kadının uykusunda ona saldırdığını, kendisinin de karşılık verdiğini iddia ettiği öğrenildi. Savcı ve olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmalarının ardından Elena Carnelia'nın cesedi Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Ruhsatsız olduğu belirlenen Otel kapatıldı. KADININ ÖLMEDEN ÖNCEKİ SON GÖRÜNTÜLERİ KAMERADA Barda tanıştığı şüpheli tarafından otel odasında dövülerek öldürülen kadının otelin güvenlik kamerası tarafından kaydedilen son görüntüleri ortaya çıktı. Güvenlik kamerası tarafından kaydedilen görüntülerde, şüpheliyle Elena Carnelia, otele giriyor. Şüpheli otel çalışanıyla konuşurken, Elena Carnelia'nın ayakta durmakta güçlük çektiği görülüyor. Daha fazla ayakta duramayan Elena Carnelia, yanında bulunan koltuğa düşüyor. Şüpheli şahıs ise zaman zaman Elena Carnelia ile tartışıyor. Olayın ardından şüpheli şahıs kaldığı odadan çıkarak otelden ayrılıyor. Şüphelinin otel önünde ayakkabılarını bağladığı görülüyor. Zanlı daha sonra gözden kayboluyor.

Romanya uyruklu Türk vatandaşı bir kadın kaldığı otel odasında dövülerek öldürüldü. Elena Carnelia adlı kadınla aynı odayı paylaşan İbrahim T. cinayet zanlısı olarak gözaltına alındı. Kadının son anları kameray böyle yansıdı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: İzmir’in Aliağa İlçesi’ndeki cezaevinde, bölücü terör örgütü PKK üyesi olduğu suçlamasıyla tutuklu bulunan Y.D., iddiaya göre ailesinin gönderdiği paraya el koyup açlık grevine girmesi için baskı yaptığını öne sürdüğü aynı suçtan yatan koğuş arkadaşı B.Ö.’nün üzerine kaynar su döktü. Ambulansla hastaneye kaldırılan B.Ö. tedaviye alındı, Y.D.’nin ise koğuşu değiştirildi. Olay, İzmir 4 No’lu T Tipi Ceza İnfaz Kurumu’nda, terör suçlarından tutuklananların kaldığı koğuşta geçen 12 Mayıs’ta meydana geldi. Terör örgütü PKK’nın üyesi olduğu gerekçesiyle bir süre önce tutuklanan Y.D., kendi gibi aynı suçtan tutuklu koğuş arkadaşlarının ailesinden gelen paraya el koyup, kendisini açlık grevine girmeye zorlaması üzerine öfkelenip, çay demlemek üzere ısıttığı suyu koğuştaki B.Ö.’nün üzerine döktü. Gürültüyü fark edip koğuşa gelen infaz koruma memurları, diğer tutuklular tarafından darp edilen Y.D.’yi kurtarıp bir başka koğuşa aldı. Ağır yaralanan ve vücudunun çeşitli yerlerinde yanıklar oluşan B.Ö. ise ambulanslaİzmir’deki Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Buradaki ilk müdahalenin ardından B.Ö., İzmir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. Y.D.’nin ilk ifadesinde, koğuşta ’komün hayatı’ yaşadıklarını, açlık grevine girmesi için baskı gördüğünü, koğuştaki diğer kişilerin kız kardeşi hakkında küfürlü konuştuğunu ve artık terör örgütü üyesi olmadığını, baskılara dayanamadığını söylediği öğrenildi. Olayla ilgili başlatılan soruşturmanın sürdüğü bildirildi.

Cezaevinde, PKK üyesi olduğu suçlamasıyla tutuklu bulunan Y.D., aynı suçtan yatan koğuş arkadaşı B.Ö.’nün üzerine kaynar su döktü.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Adana Valisi Mahmut Demirtaş, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Jülide Sarıeroğlu, bazı milletvekilleri, oda ve borsa başkanları ile üreticilerin katılımıyla, kentteki bir otelde düzenlenen 'Tarım ve Orman Sektörü ile Buluşma Toplantısı'na katılan Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, açıklamalarda bulundu. Pakdemirli, birlikler ve kooperatiflerin üreticiye faydalı işler yapması gerektiğini belirterek, bu konuda kısa zamanda çözüm bulmayı umut ettiklerini söyledi. TARIM ARAZİLERİNDE 'KİRA' DÖNEMİ Tarım arazilerini çiftçilere kiraya vermeye başladıkları kaydeden Pakdemirli, şunları söyledi: "Bakanlığımızın iki ayağı var. Birincisi 'üreticimizi koruyacağız', diğer ayağımız da 'tüketicimizi kollayacağız' diyoruz. Üreticimiz de enflasyona ezilmeden hakkaniyetli bir para alacak, tüketicimiz de enflasyonun çok üzerinde fiyatlarla karşılaşmayacak. Biz aslında, ağırlıklı olarak üretici tarafında olmamıza rağmen tüketici tarafındaki fiyat artışlarından da şu veya bu şekilde sorumlu bir bakanlığız. İki tarafı da takip ediyoruz. 218 bin çiftçimize 125 milyon lira inşallah destek sağlıyor olacağız. İsterse çiftçimize 10 yıl sonra bu araziyi alacak." ÜRÜNLERDE İNDİRİM, DESTEKLERDE ARTIŞ Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı kapsamında çeşitli ürünlerde yüzde 10 indirim sağladıklarını ve bu programa katılarak destek verdiklerini kaydeden Pakdemirli, "Şimdi enflasyon yüksek çıksa ne olur, düşük çıksa ne olur' diyeceksiniz. Eğer bir ülkede enflasyon yüzde 10 olursa faizler yüzde 15, enflasyon yüzde 20 olursa faizler yüzde 25, enflasyon yüzde 30 olursa faizler yüzde 35 olur, 40 olursa yüzde 45 olur. O yüzden enflasyonun bu yıl içerisinde performansının iyi çıkartılması çok önemli. Bu konuda da burada bulunan herkesten, üreticilerden, sanayicilerden, yapabilecekleri ne varsa desteklerini bekliyoruz" diye konuştu. DESTEKLEME AÇIKLAMASI Buğday ve arpa ile ilgili son dönemde çiftçinin kafasının karıştığını belirten Bakan Pakdemirli, şunları söyledi: "Çünkü tarım sektörü ister istemez ekonomik hareketlilikten etkilenen bir sektör. Ekonomik hareketlilik tarım sektöründe diğer sektöre göre daha fazla etkiliyor. Çünkü tarım sektörü dünyadaki fiyatlarıyla fiyatlandırılan bir sektör. Bu anlamda çiftçideki kafa karışıklığını önceden tespit etmek ve ülke için önem arz eden ürünlerin de üretilmesini sağlamak için desteklemelerle teşvik etmek ve yönlendirmek anlamında gereğini yapıyoruz. Buğday ve arpada destekleme miktarını 5 kuruştan 10 kuruşa çıkarılmıştır. Altını çizerek tekrar söylüyorum; buğday ve arpada dünya fiyatlarıyla alıyor olacağız. Hububata özel gübre desteğini de dekarda 4 liradan 8 liraya çıkarıyoruz. Bu desteklememiz yeterli değilse bunları tekrardan konuşmaya açığız. Tarım sektörünün ekonomik lisanslı depolarda ilave kira, nakliye ve analiz desteği tebliği bugün Resmi Gazete'de yayınlandı. Destek miktarımız hububatta 3 liradan 6 liraya, pamukta 7 liradan 14 liraya, fındık, zeytin ve kapsama giren meyvelerde 10 liradan 20 liraya ton bazında olmak üzere yükseltilmiştir. Ayrıca nakliye desteği de 25 lira ton, analiz desteği de 25 lira parti başına olmuştur."

TARIM ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, lisanslı depolarda ilave kira, nakliye ve analiz desteği tebliğinin Resmi Gazete'de yayımlandığını belirterek, "Destek miktarımız hububatta 3 liradan 6 liraya, pamukta 7 liradan 14 liraya, fındık, zeytin ve kapsama giren meyvelerde 10 liradan 20 liraya ton bazında olmak üzere yükseltilmiştir. Ayrıca nakliye desteği de 25 lira ton, analiz desteği de 25 lira parti başına olmuştur" dedi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Bölgede, 4. Umum Müfettişliği'nde askerî istihbarat toplamak üzere 7 yıl görev yapan emekli emniyet amiri Mehmet Ali Doğaner bu sessizliği Zaman'a bozdu. Doğaner, 1936'da başlayıp 4 yıl süren olayların bastırılması sürecinde yaşananları şu sözlerle özetledi: "Kadın, çoluk çocuk ölmüştür. Öyle öldürme de değil, kurşuna dizdiler. Yalan söyleyecek halimiz yok. Miktarını veremem. Kaçanlar, kurtulanlar kurtuldu." 1934'te polis okulundan mezun olduktan sonra Dersim'e tayin edildiğini belirten emekli emniyet amiri Mehmet Ali Doğaner, ilk olarak Korg. Abdullah Alpdoğan'ın istihbarat subayı Ragıp Gümüşpala'nın emrinde 7 yıl çalıştığını söyledi. 75 YIL SAKLANAN GERÇEK Dersim hadisesinin üzerinden yaklaşık 75 yıl geçti. 1934 yılında askeri istihbarat toplamak üzere ilk görev yeri olarak Elazığ'daki 4. Umum Müfettişliği'ne görevlendirilen Mehmet Ali Doğaner, bölgede 7 yıl çalıştı. 103 yaşındaki emekli Emniyet Amiri Doğaner, Zaman'a dönemin tanığı olarak ilk kez konuştu. Doğaner, isyanın bastırılması sürecinde çocukların ve kadınların da öldürüldüğünü şu sözlerle doğruluyor: "Kadın çoluk-çocuk ölmüştür, yalan değil. Öyle öldürme de değil, kurşuna dizdiler hem de. Yalan söyleyecek halimiz yok. Miktarını veremem. Kaçanlar, kurtulanlar kurtuldu." Aşiret reisleriyle devlet yetkililerinin 'Durumu nasıl düzeltebiliriz' konusunda görüşmeler yapıldığını aktaran Doğaner, Ragıp Gümüşpala'nın bir gün kendisine 'Aşiret reislerini Dersim'den alıp Elazığ'a götürme' emrini verdiğini aktarıyor. Doğaner, o günü şöyle anlatıyor: "Aşiret reislerini almak için askerler Mameki denilen bugünkü Tunceli'ye gitti. Askerlerden önce 80-90 yaşındaki aşiret reisleri dağları, dereleri tepeleri aşıp çıkıp geldi. Mehmetçiği göremeyince heyecanlandık panikledik. Kürtçe bilen birini bulup sorduk askerlerimizi. Mehmetçik tam bir saat sonra o tepeleri aşıp gelebildi. Ardından aşiret reislerini Elazığ'a götürdük." TUNCELİ'Yİ BİR HAFTADA TEMİZLEDİLER Aşiret reislerinin Elazığ'da bir ay görüşme yaptıktan sonra ayrıldıklarını anlatan Doğaner, Dersim'e yapılan büyük askeri harekatlara giden süreci şöyle anlatıyor: "Aşiret reisleri görüşmelerin ardından 'biz gedeceğiz' dediler. Salıverdik gittiler. Aradan bir hafta geçmedi, Ovacık'ta bir karakolumuzu bastılar. 13 subayımızı şehit ettiler. O günlerde Hatay mevzuu da ortaya çıkınca devlet harbe hazırlanmaya başladı. Ama asker nerede; Tunceli'de. Olur mu? Hatay mevzuu da çıkınca Tunceli'nin temizlenmesi gerekti. Çünkü harp etmek için asker lazım. 4. Müfettiş Korgeneral Abdullah Alpdoğan'dan emir-komuta alındı ve 3. Ordu'ya verildi. 3. Ordu, bir haftada Tunceli'yi temizledi." ÇOCUKLAR DA KURŞUNA DİZİLDİ Bu harekatlarda kadın ve çocukların da öldürüldüğünü doğrulayan Doğaner, "Ben görmedim ama biliyorum. Yalan söyleyecek halimiz yok. Kadın çocuk ölmüştür yalan değil. Kurşuna dizdiler hem de öyle öldürme de değil. Kaçanlar, kurtulanlar kurtuldu. Bir kısmı, Konya, Kayseri gibi Orta Anadolu'nun köylerine sürgün edildi. Sonra devlet af çıkardı, isteyenler memleketlerine döndü." şeklinde konuşuyor. Dersim'e 36 kez askeri harekat yapıldığını hatırlayan Doğaner, harekatların bu kadar çok olmasını dönemin subaylarının tutumlarına dayandırıyor. Harekata katılan subayların, bölgedeki çatışmayı dindirmek için çabalamadığını söyleyen Doğaner, "Dersim'e giden subaylar 'hayvan herifler', tevkif etmeye gitmemişler, ceplerini doldurmaya gitmişler. Aşiret reislerinden almışlar paralarını, dönmüş gelmişler." dedi. Doğaner, Dersim hakkında bundan başka bilgi veremeyeceğini ifade ederek "Anlatamam, çünkü çekinirim, korkarım." diyor.

Dersim olayları hakkında bugüne kadar çok sayıda mağdurun anıları, hikâyeleri yazıldı. Ancak Dersim tanığı asker, siyasetçi ve devlet memurları bugüne kadar hiç konuşmadı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: GAZİOSMANPAŞA'daki bir markette soygun girişiminde bulunan maskeli ve silahlı 2 kişinin yakalanması için çalışma başlatıldı. Kazımkarabekir Mahallesi 840. Sokak'taki markete motosikletle gelen silahlı ve maskeli iki kişi, çalışanları tehdit ederek, kasadaki paraları istedi. Polis ekiplerinin kısa sürede olay yerine gelmesi üzerine, iki soyguncu marketten kaçtı. Şüphelilerden birinin markette kalarak çalışanları rehin aldığı iddiası üzerine, bölgeye özel harekat ekipleri çağrıldı. Çevrede önlem aldıktan sonra markete girip inceleme yapan polis ekipleri, içeride kimsenin olmadığını belirledi. Çalışanların ifadesine başvuran ve güvenlik kamerası görüntülerini inceleyen polis, kaçan şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı. Milli piyango çekiliş ve amorti sonuçları

İstanbul Gaziosmanpaşa'da bir markette silahlı soygun yapmaya çalışan iki kişiyle ilgili arama çalışmaları sürüyor.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Tunceli Belediyesi tarafından gerçekleştirilen ve 6 milyon 277 bin 500 lirası Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından hibe olarak karşılanan İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi törenle hizmete girdi. Yaklaşık 5 yıl önce planlanan ve 2010 yılında Atatürk Mahallesi’nde yapımı başlatılan İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi’nin yapımı tamamlandıktan sonra, Tunceli Belediye Başkanı Edibe Şahin, Tunceli Vali Yardımcısı Kenan Eskin, BDP Muş Milletvekili Demir Çelik, Hozat Belediye Başkanı Cevdet Konak, Pertek Belediye Başkanı Kenan Çetin ve çok sayıda vatandaşın katıldığı bir törenle hizmete açıldı. Tunceli Belediyesi çocuk korosu Kürtçe türkülerden oluşan bir konser verdi. Tunceli Belediye Başkanı Edibe Şahin, 6 milyon 277 bin 500 lirası Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından hibe olarak verilen tesisin açılış konuşmasını yaparken, belediyeyi devraldıkları 2004 yılından bu güne yaptıkları hizmetleri sıraladıktan sonra, çevre ve ekoloji alışmalarını çok önemsediklerini belirterek, "18 bin ağaç dikerek bakımını sürdürürken, başta Gola Çetu ve Seyit Rıza Parkı gibi anlamlı mekanları kentimize kazandırırken, toplamda 17 parkı halkımızın hizmetine sunduk" dedi. HALKIN BİRİNCİ ÖNCELİĞİ MUNZUR’UN KİRLİLİĞİ Göreve geldiklerinde halkın da birinci önceliğinin barajlar ve Munzur’un kirliliği olduğunu, buna çözüm amacıyla 2008’de bir proje başlattıklarını kaydeden Şahin, 2009’da bu proje yeniden revize edilerek, 2010 yılında inşaat çalışmalarına başladıklarını ifade etti. İki yıl içerisinde yüklenici firma tarafından inşaatın bitirilerek belediyeye devri planlanıp çalışmalara başlandığını dile getiren Şahin, "22 dönüm arazi üzerine kurulan İleri Biyolojik Atıksu Arıtma tesisi ile birlikte 21 kilometre kanalizasyon hattı, 5 bin metrelik yağmur suyu şebeke hattı, 5 bin 100 metre terfi hattı yaptık. Üç büyük projeyi burada birlikte yürüttük. 16 milyon yaklaşık maliyetli olarak hesaplanan ve toplam 12 milyon 555 bin liraya mal olurken 6 milyon 277 bin 500 lirasını İller Bankası’ndan kredi olarak aldık. 6 milyon 277 bin 500 lirası Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül tarafından hibe olarak verildi. Biz bu projedeki katkılarından dolayı Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’e halkımız adına teşekkürlerimizi sunuyoruz" diye konuştu. Şahin, projenin yüzde 60’ının belediye kaynaklarıyla gerçekleştirilmesinin övünülecek bir şey olduğunu ve projeye emeği geçen herkese teşekkür ettiğini sözlerine ekledi. ’’MAHKUMLARIN HİZMET ÜRETME SEFERBERLİĞİNE SEVK EDİLMESİ GEREK’’ Daha sonra konuşan BDP Muş Milletvekili Demir Çelik, Tunceli Belediyesi için projenin çok büyük olduğunu söyledi. Türkiye’nin demokratikleşmesinin ertelenemez bir görev olarak gördüklerini anlatan Çelik, bu anlamıyla zindanları boşaltarak rehine muamelesine tabi tutulan mahkumların hizmet üretme seferberliğine sevk edilmesi gerektiğini savundu. Çelik, "Hükümetin eylülün başında meclisi açarak, acil demokrasi paketi olarak ifade ettiğimiz ve kendilerine sunduğumuz 25 maddelik paketin derhal yasal çerçeveye kavuşturulması,sonrasında eşit, özgür, demokratik Türkiye’de, demokratik, özgürlükçü bir anayasayla, kimliklerin, kültürlerin, dinlerin, inançların, özgür demokratik, barışçıl bir anayasa ile kendisini var etmelerine fırsat vermelidir" şeklinde konuştu. ’’CEMEVİNDE ALEVİ GİBİ İBADETİMİ YERİNE GETİRMEK İSTİYORUM’’ Asimilasyonist politikalarla dilinin, inancının ve kültürünün inkar edilmesini istemeyen Çelik, "Cemevinde Alevi gibi ibadetimi yerine getirmek istiyorum. Eğitim kurumlarında Kürt dilinin hem Dımılki lehçesini, hem de Kırmançki lehçesi üzerinde eğitimi almak istiyorum. Kamusal alanda çok dilli hizmeti belediyemde, vilayetimde valiliğimde görmek o ihtiyaçlarımın karşılandığını bilmek hakkımdır. Bu hakkın karşılanacağı umudu ve dileklerimle hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum" ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından tesisin açılış kurdelesi kesildi. (İHA)

Tunceli Belediyesi tarafından gerçekleştirilen ve 6 milyon 277 bin 500 lirası Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından hibe olarak karşılanan İ...

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Kar yağışı karayolu ulaşımını durdurdu. Kar yağışı yol durumu son dakika bilgilerine göre, İstanbul-Edirne yolu ulaşıma kapandı. KAR YAĞIŞI YOL DURUMU İSTANBUL-EDİRNE TEM Otoyolu Silivri mevkiinde meydana gelen kaza nedeniyle Edirne ve İstanbul yönlerinde ulaşım sağlanamıyor. Yoğun kar ve tipi nedeniyle TEM otoyolu Silivri Mevkii'nde 30 aracın karıştığı zincirleme kaza meydana geldi. Kaza nedeniyle TEM otoyolu çift yönlü trafiğe kapandı. Edirne ve İstanbul arası ulaşım sağlanamıyor. Olay yerinde yaralılar olduğu belirtilirken, sağlık ekipleri ve itfaiye ekipleri bölgeye sevk edildi. TEM KOCAELİ'DE ÖLÜMLÜ KAZA Kocaeli'de etkili olan yoğun kar yağışı sonucu TEM'in Dilovası Mevkii'nde araçların kayması sonucu meydana gelen kazalar nedeniyle İstanbul yönü ulaşıma kapandı. TEM Otoyolunun Kocaeli - İstanbul yönü Dilovası rampasında meydana gelen zincirleme trafik kazasında, ilk belirlemelere göre 1 kişi öldü, 20 kişi yaralandı. 13 aracın karıştığı kaza nedeniyle kapanan yol saat 10.30 itibariyle tek şeritten ulaşıma açıldı. YOL DURUMU KOCAELİ SON DURUM Saat 08.30 sıralarında karayolunun kapanması üzerine çok sayıda kurtarma ekibi sevk edildi. Kapanan karayolunda uzun araç konvoyu oluşurken trafik ve karayolları ekipleri çalışmalarını sürdürüyor. Kocaeli'nde kar kalınlığı yer yer 15 santimetreye ulaştı. İSTANBUL YOL DURUMU TAKSİM Kar yağışı İstanbul yol durumunu da olumsuz etkiledi. Şehir içinde bazı noktalarda sürücüler zor anlar yaşarken, kazaların olduğu yerlerde trafik durdu. Unkapanı Köprüsü üzerinden Taksim istikametine giden bazı araçlar Tarlabaşı Bulvarı'ndan çıkamadı. Bazı sürücüler araçlarına zincir takarken, bazıları da yoldan geri dönerek ters yönde ilerledi. Yolda kalan toplu taşıma araçlarından inen yolcuların yola yaya olarak devam etti. Yenikapı-Hacıosman metrosunda seferle ise sabah saatlerindeki yoğunluktan dolayı Şişli aktarmalı olarak yapıldı. Kentte gece boyunca tuzlama çalışması yapılırken, D-100 ve TEM otoyollarında da trafiğin kontrollü olarak sağlandığı bildirildi. METROBÜS KAZA YAPTI METROBÜS ÇALIŞIYOR MU? İstanbul'da ulaşımın en önemli alternatiflerinden metrobüsü kullanmak isteyen vatandaşlar da bugün sıkıntı yaşıyor. Küçükçekmece istasyonu yakınında metrobüs kaza yaptı. Olayda maddi hasar meydana gelirken, Topkapı- Avcılar arasında seferler kontrollü bir şekilde gerçekleştiriliyor. İSTANBUL YOL DURUMU MALTEPE Öte yandan Maltepe'de kar nedeniyle kayganlaşan yoldan yakıt dolu tanker önce bir otomobile sonrada elektrik direğine çarptıktan sonra devrildi. Kazada sürücü hafif şekilde yaralanırken tankerden sızan yakıt tehlikeli oluşturdu. Kaza saat 08.00 sıralarında Zümrütevler Mahallesi 5 .Sokakta meydana geldi. Oktay Yıldırım, yakıt tankeriyle yokuş aşağıya indiği sırada kayganlaşan yolda direksiyon hakimiyetini kaybetti. Kontrolden çıkan tanker önce bir otomobile daha yol kenarındaki elektrik direğini çarptıktan sonra devrildi. Depolarında mazot ve benzin bulunan tanker yaklaşık 5 metre sürüklendikten sonra durabildi. Kazada sürücü hafif şekilde yaralanırken olay yerine itfaiye ve polis ekipleri sevkedildi. Tankerin depolarından sızan mazot ve benzin çevrede kısa süreliğine panik yarattı.

Kar yağışı yol durumu son durum bilgilerine göre Kocaeli-İstanbul, İstanbul-Edirne yolu ulaşıma kapandı. Kar yağışı yol durumu son dakika gelişmelerini internethaber.com'dan takip edebilirsiniz.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Yüksek Seçim Kurulu'nun BDP'nin desteklediği 12 ismin adaylıklarını veto etmesinin ardından başlayan tartışma sürüyor. Dün TBMM'nin olağanüstü toplantıya çağrılması yönünde çıkışıyla gündeme oturan CHP lider Kemal Kılıçdaroğlu, bugün de 2002 seçimleri önce YSK'nın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın için verdiği veto kararını hatırlattı ve BDP'ye destek verdi: "Biz, nasıl Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı parlamentoya taşıdıysak, demokrasinin gereği olarak bunu yaptıysak, aynı şeyi diğerleri için de yapacağız." CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçim için hazırladığı ekonomi çalışmasını açıkladı. Kılıçdaroğlu ayrıntıları vermedi ancak veriler konusunda iddialı olduklarını söyledi. Ekonominin uluslararası rekabet gücünü arttıracaklarını söyleyen Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: "Ekonomi de kendi iç dinamikleri olan güçlü, istihdam yaratabilen bir ekonomi yaratma amacındayız. Büyüme hızı olarak yüzde 7'yi belirledik. Makro dengelerinin neler olduğu bu iki kitapçığımızda var. CHP dışında hiçbir parti makro dengeleri hazırlamış değildir. Biz hazırladık ve daha iyidir derse onlarla tartışırız" Kılıçdaroğlu, BDP vetonusunun ardından yaşanan protestoları ise şöyle değerlendirdi: "ERDOĞAN İÇİN DE ELİMİZDEN GELENİ YAPTIK" YSK'nın ''eksik evrak gelirse sorunu aşabiliriz'' yönündeki açıklaması bizim açımızdan da gayet olumlu. Sorun aşılamıyorsa dün söylediğimiz yerdeyiz. Nasıl ki ''Erdoğan seçime katılamaz'' dendiğinde anayasa maddesi değişsin diye elimizden geleni yaptıysak diğerleri için de yapacağız. YSK'nın 12 bağımsız milletvekili hakkında verdiği karar sonrası yaptığı Meclis toplansın çağrısına Ak Parti'den gelen eleştirilerin hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu şunları söyledi: "Bizim araçlar da taşlandı, bir seçim büromuza da molotof kokteyli atıldı. Şiddete hiçbir zaman destek vermedik. Şiddet ve terör istemiyoruz." AK PARTİ'YE POPÜLİZM CEVABI 'Seçim barajını ve BDP'nin veto edilmesine yol açan düzenlemeleri değiştirelim' önerilerine AK Parti'den gelen eleştirilere ise şöyle yanıt verdi: "Benim yaptığım açıklamanın popülizm olarak algılanmasını anlamıyoruz. Biz Recep Tayyip Erdoğan'ın Meclis'e girmesine yardım ederken popülizm mi yaptık? Demokrasiden ve vatandaştan korkmayacağız. Bütün bu sorunların nedeni 12 Eylül Anayasası'nda bulunan yüzde 10 seçim barajıdır. Bu barajı kaldıralım. Biz bunu seçimlerden önce söyledik. Yüzde 10 barajı ile milletin hakkında hırsızlık yapılmaktadır. Bunun popülizm ile ilgisi yoktur. SEÇİM LİSTESİNDE OLMAYANLAR TOPLANAMAZ İDDİASI Milletvekilleri hala milletvekilidir. Yeni vekiller seçilip yemin edene kadar da görevleri sürmektedir. Yarın savaş çıksa ya da Türkiye ile ilgili önemli bir akarar alınması gerekince bu Meclis toplanmayacak mı? Şimdi onların çoğu listede yok, küseceklerdir gibi bir düşünce onlara haksızlık yapmamıza neden olur.

CHP seçim vaatlerini ekonomi programını açıklayarak başlattı. Kılıçdaroğlu makro dengeler konusunda çok titiz çalıştıklarını iddia etti.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Kyodo ajansının haberine göre, Fukui Bölgesi Dinozor Müzesi ve Nagasaki kent yetkililerinden yapılan açıklamada, Nagasaki Yarımadası'nın batı şeridinde, 81 milyon yıl önce yaşanan Kretase dönemine ait 35 dinozor dişi fosiline rastlandığı belirtildi. Fosillerden 34'ünün sadece birkaç metre yarıçaptaki alanda bulunduğuna işaret eden müze yetkilileri, "Bu alanda çok fazla dinozor olduğunu varsayabiliriz. Eğer yakınlarda bitki ya da hayvan fosili bulunursa o dönemdeki ekosistemin gerçeğe uygun taklidini oluşturabiliriz." dedi. Diş fosillerinden en büyüğünün 1,7 santimetre uzunluk ile 1 santimetre genişliğe sahip olduğu kaydedildi. Fosillerden her birinin ya yassı ya da çukurlu, diş köklerinin de çatallı olduğunu aktaran uzmanlar, diş fosillerinin gezinerek otlanan dinozorlara ait olduğunu düşünüyor. Japonya'nın diğer bölgelerinde de benzer türlerde dinozor fosillerine rastlanmış, Hokkaido'ya bağlı Mukawa'da bir hadrozorun tam iskeletine ulaşılmıştı.

Japonya'nın güneybatısında, 81 milyon yıl önceki sürüngenler ve ekolojik sistem hakkında yeni ipuçları sunabileceği düşünülen, otobur dinozorlara ait olduğu tahmin edilen 35 diş fosili bulundu.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Elektrikli bisiklete 4 kişi birden binen kız öğrencilerin trafikteki tehlikeli seyirleri bir sürücünün cep telefonu kamerasınca kaydedildi. Olay, ilçenin Kemeraltı Mahallesi Mustafa Muğlalı Caddesi üzerinde akşam saatlerinde meydana geldi. Lise öğrencisi oldukları tahmin edilen kız öğrenciler, trafik kurallarını hiçe sayarak aynı anda 4 kişi birden elektrikli bisiklete binip trafiğe çıktı. Canlarını hiçe sayarak emniyetsiz bir şekilde yolculuk yapan öğrenciler, zaman zaman trafiği de tehlikeye düşürdü. Kural tanımadan cadde üzerinde yol almaya devam eden kızlar bir ara kavşakta ters yöne girerek az kalsın otomobilin altında kalıyorlardı. Sürücünün korna çalarak tepki göstermesine rağmen trafikte tehlikeli bir şekilde ilerlemeye devam eden kız öğrencileri, bir su firmasında servis elemanı olarak görev yapan Mustafa Kuzu cep telefonuna kaydetti. Kuzu, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Şehirde abonelerime su servisi yapıyordum. Cadde üzerinde bir anda önüme üzerinde 4 kız öğrencinin bulunduğu elektrikli bir bisikletin geçtiğini görünce dehşete düştüm. Korna çalarak uyarmaya çalıştım ama kızlar beni duymadı bile o anda yanımda bulunan arkadaşıma cep telefonunun verdim ve çekmesini söyledim. Elektrikli bisikletler trafikte tehlike saçıyor” diye konuştu.

Muğla’nın Marmaris ilçesinde liseli kızların elektrikli bisikletle trafikteki ölüm oyunu görenleri dehşete düşürdü.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Kadıköy'de taksinin beton bariyerlere çarpması sonucu bir kişi öldü, iki kişi yaralandı. Kaza saat 04.00 sıralarında Kadıköy D-100 Karayolu Ankara istikameti Medeniyet Üniversitesi önünde meydana geldi. Uğur Şahin (28) adlı sürücünün kullandığı 34 TKA 54 plakalı taksi, üst geçit kaldırma çalışmaları nedeniyle trafik akışının tek yönlü verildiği yerde sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yolun ortasındaki beton bariyerlere saplandı. Olayda taksi şoförü Uğur Şahin ve bir kadın yolcu ağır şekilde yaralanırken bir kadın da olay yerinde hayatını kaybetti. AYNI NOKTADA 5. KAZA Hayatını kaybeden kadın itfaiye ekipleri tarafından araçtan çıkartıldı. Yaralılar olay yerine gelen ambulansla Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Haberi alan taksi şoförünün arkadaşları aynı noktada bu gün 5. kazanın olduğunu yolun tek şeritten sağlandığını fakat yeterince uyarının yapılmadığını iddia etti. Polis üst geçit kaldırma çalışması yapan firmanın iki çalışanını ifadesini almak için polis merkezine götürdü. Polis Ekipleri olayla ilgili geniş çaplı inceleme başlattı.

Kadıköy D-100 Karayolu'nda üst geçit kaldırma çalışması nedeniyle tek yönlü trafik akışı yapılan yerde taksi beton bariyerlere saplandı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Avrupa krizini de değerlendiren Babacan, "Önümüzdeki dönemde herkesin çok çok ihtiyatlı hareket etmesi gerek. Hiçbir şey sürpriz olmamalı bu dönemde. 'Ya biz bu kadarını da beklemiyorduk' dememeli kimse, öyle bir dönemden geçiyoruz. Ve içinden geçmekte olduğumuz dönem son yüzyılın hiçbir dönemi ile mukayese edilemeyecek karmaşıklıkta bir dönem" dedi. Babacan, Hürriyet Gazetesi'nde birçok sektörden temsilcinin katılımıyla düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, 2004 yılından itibaren Türkiye'de bankacılığa yatırım yapan uluslararası bankaların "Çok şey istiyorsunuz" diye şikayet ettiklerini, bu şikayetleri yapmalarına rağmen Türkiye'ye yatırımları da sürdürdüklerini söyledi. Avrupa'nın ve Amerika'nın Türkiye'ye yatırım yapan bankaları kendi evlerinde ciddi sarsıntı, zorluk çekerken Türkiye operasyonlarının sapasağlam ayakta olduğunu vurgulayan Babacan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bunların sahibi, ortakları, yöneticileri aynı. Asıl ana şirket sallanıyor, Türkiye'deki operasyon sapasağlam... Bunun sebebi ne; Türkiye'de bizim kurallarımıza, ihtiyatlı çerçeveye uymak zorunda oldukları için... Avrupa'da stres testi yapıyorlar. Biz bunlara 2004 yılında başladık. Hem Merkez Bankası, hem BDDK yapıyor. Her banka için yapıyor. Her ay bankaların tek tek durumuna bakıyor. Çok ileri bir senaryoda eğer bir bankanın bilançosunda bir zafiyet görürlerse uyarıyorlar. Bankalarımız gayet iyi bir işbirliğiyle bunlara uyuyor. Hem Merkez Bankası hem BDDK'nın düzenlemelerine bankalarımız uyum konusunda çok iyi bir performans gösteriyor ve karşılığını da alıyorlar diye düşünüyorum. Ciddi bir karlılık ve çok yüksek bir itibar..." SIKI DURUŞ ŞART Başbakan Yardımcısı Babacan, önümüzdeki dönemde kamu maliyesi ile bankacılıkta sıkı duruş, para politikalarında çok ihtiyatlı ve günün şartlarına kolay adapte olabilen bir duruş gerektiğinin altını çizerek, şöyle devam etti: "Bazıları 'Merkez Bankası çok sık farklı kararlar alıyor, farklı adımlar atıyor' diyor. Bu kadar şartların sık değiştiği bir ortamda, Merkez Bankası'nın da günün şartlarına uygun bir şekilde politikalarını hızlı bir şekilde adapte edebilmesi çok doğal. Hiç kimse böyle bir ortamda 3 ay, 6 ay yerinde duracak bir para politikası beklemesin. Mutlaka günün şartlarına bunu adapte etmek gerekecek." "SON YÜZYILIN EN KARMAŞIK DÖNEMİ" Babacan, "Önümüzdeki dönemde herkesin çok çok ihtiyatlı hareket etmesi gerek. Hem hükümetin hem tüm devlet kuruluşlarımızın, hem şirketlerimizin farklı senaryolara hazır olması gerekecek. Hiçbir şey sürpriz olmamalı bu dönemde. 'Ya biz bu kadarını da beklemiyorduk' dememeli kimse, öyle bir dönemden geçiyoruz. Ve içinden geçmekte olduğumuz dönem son yüzyılın hiçbir dönemi ile mukayese edilemeyecek karmaşıklıkta bir dönem" dedi. Bugün AB'nin temellerinin, "Avro devam etsin mi etmesin mi?", bunların sorgulanır hale geldiğini belirten Babacan, değerleri ile pek çok ülkenin örnek aldığı Avrupa'nın ve demokratik sistemin iyi olup olmadığının bile artık bazı ülkelerde sorgulanır hale geldiğini anlattı. Babacan, şunları kaydetti: "Geçenlerde Almanya'da katıldığım bir toplantıda Ortadoğu ülkesinden bir temsilci 'Avrupa'ya bakıyorum, fakat şu sonuçlara bak. Ülkemize gidip bunları düşüneceğiz. Demokrasi demek ki iyi sonuçlar vermeye biliyormuş' dedi. Böyle dillendirilebiliyor. Dolayısıyla baştan da söylediğim gibi biz ne olursa olsun Avrupa'nın başarılı olmasını, güçlü olmasını istiyoruz. Ve Türkiye'nin de içinde olacağı bir Avrupa'nın hele dünyanın barışı, istikrarı ve güvenliği için de son derece hayati bir önem taşıdığını düşünüyoruz. Yoksa 'oranın bir parçası olalım, illa bir kapağı atalım da rahat edelim', öyle bir durum yok. Çünkü biz katkı vereceğiz, kazan kazan sonucu olacak ve daha güçlü bir Avrupa ama daha farklı bir Avrupa olacak. Çünkü Türkiye AB'ye üye olduğu anda artık biraz daha farklı bir Avrupa olur. Ama bu bölge için de dünya için de iyidir."

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye'de uygulamakta olduğumuz katı düzenleme ve denetleme çerçevesi mutlaka devam edeceğini söyledi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: ‘Beden aklıyla zayıfla’ kitabının yazarı ünlü Karboksipunktur Tedavisi Uzmanı Dr Fevzi Özgönül, tatlı krizinin nedenini ve tatlı krizinin önüne geçebilmek için yapılması gerekenleri şu şekilde anlattı: ‘Tatlı bir enerji ihtiyacıdır. Vücut enerjiye ihtiyaç duyduğu için kolay yoldan elde edeceği tatlı ve hamur işinden bu ihtiyacını karşılayabilir. Fakat, eğer sindirim sistemi güçlenirse tatlı ihtiyacını yemeklerden de karşılayabilir. Bizim amacımız, sindirim sistemini güçlendirerek tatlı ihtiyacını yemeklerden elde etmesini sağlamak. Dolayısıyla eğer siz tatlı ve hamur işi krizinden kurtulmak istiyorsanız yapacağınız tek şey, yediğiniz yemekleri arttırmak, sindirim sistemini güçlendirmektir. Bu nedenle biz, ekmek, tatlı, hamur işi yerine fındık, ceviz ve bademi öneriyoruz. Çünkü fındık, ceviz ve bademin içinde yüksek kalori vardır. Bu gıdaları aldığınızda sabah ve öğlen yemek yiyip tam olarak doyuyorsanız tatlı krizi yaşamazsınız. Çünkü enerji herşeyimiz. O zaman biz enerjiyi yemeklerden alalım, tatlı ve hamur işine ihtiyaç duymayalım.’

Dr Fevzi Özgönül tatlı krizinin nedenlerini anlattı. Tatlı krizleri nasıl engellenebilir?

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: İZMİR’de geçen 2 Ekim’de gözaltına alınan FETÖ ele başı Fethullah Gülen’in kardeşi Kubbettin Gülen, İzmir Barosu tarafından görevlendirilen avukatların savunmayı kabul etmemesi nedeniyle adliyeye sevk edilemedi. İzmir Emniyet Müdürlüğü ekipleri, ’FETÖ’ye destek açıklamalarıyla halkı kin ve nefrete sürüklemek’ suçlamasıyla Kubbettin Gülen’i Gaziemir’deki evinde geçen 2 Ekim’de gözaltına aldı. Gaziemir’de Kaynak Holding’e bağlı faaliyet gösteren Çağlayan Matbaası’na kayyum atanmadan önce danışman olarak görev yapan Kubbettin Gülen’in ilişiği kesilmiş, daha sonra yurtdışına gittiği ortaya çıkmıştı. Yurtdışından döndükten sonra evinde yakalanan Kubbettin Gülen sorgulamak üzere Mali Şube Müdürlüğü’ne götürülmüştü. Burada sorgusu tamamlanan Kubbettin Gülen’in bugün adliyeye sevk edilmesi planlandı ancak barodan talep edilen 3 avukat savuma yapmayı kabul etmedi. Bunun üzerine Kubbettin Gülen adliyeye sevk edilemedi. Baro tarafından avukat görevlendirilmesinin ardından Kubbettin Gülen’in adliyeye sevk edileceği öğrenildi.

Fethullah Gülen’in İzmir'de gözaltına alınan kardeşi Kubbettin Gülen’i savunacak avukat bulunamadı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Filistin topraklarında yeni konut inşa etmesine tepki gösterdi. Bakanlık’tan yapılan açıklamada, İsrail’in dün açıkladığı, işgal altındaki Filistin topraklarındaki yasa dışı yerleşimlerde 800 yeni konut inşa etme kararının, adil, kapsamlı ve yaşayabilir bir barış yönünde sürdürülmekte olan görüşme sürecine zarar verici bir adım olduğu belirtildi. Açıklamada, "İsrail’in, işgal altındaki Filistin topraklarında, uluslararası hukuka ve iki devletli barış vizyonuna aykırı bu ve benzeri uygulamalarına son vermesi ve uluslararası toplumun bu ihlallere karşı üzerine düşen adımları atması beklenmektedir” denildi. (İHA)

Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Filistin topraklarında yeni konut inşa etmesine tepki gösterdi. <br/>Bakanlık’tan yapılan açıklamada, İsrail’...

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Şimdiden birkaç kez deniz anası saldırısına uğrayan Nyad, 166 kilometrelik yolculuğuna devam ediyor. Küba'nın başkenti Havana'dan Cumartesi öğleden sonra yola çıkan Nyad Salı günü Florida'da olmayı hedefliyor. Köpekbalıklarına karşı elektronik kalkan kullananan uzun mesafe yüzücüsü ilk rekor denemesini 1978'de yapmıştı. 19 saat sonra dakikada 50 kulaç Kafessiz Florida boğazını geçen ilk kişi olmayı hedefleyen Nyad kötü hava koşulları nedeniyle rekor denemesine 16 saat erken başladı. Nyad, Eylül'deki son denemesini ölümcül olabilecek deniz anası saldırı nedeniyle yarım bırakmıştı. Yüzücü daha önceki denemelerini de omuz ağrısı ve astım nöbeti nedeniyle tamamlayamamıştı. Ekibi, Nyad'ın 19 saatte 22 mil yol aldığını ve hâlâ dakikada 50 kulaç attığını bildirdi. Ekibi, Nyad'ın çok rahat ve kendinden emin göründüğünü belirtiyor. Ancak Diana Nyad, dudak, alın, el ve boynunu deniz anası sokması nedeniyle zor bir gece geçirdi. Nyad, şimdi deniz canlılarına karşı tüm vücudunu kaplayan özel bir dalgıç kıyafeti giyiyor. Nyad'ın destek kendisini köpekbalıklarına karşı koruyacak dalgıçların yanı sıra deniz anası uzmanları da var.

62 yaşındaki Amerikalı gazeteci Diana Nyad, köpek balıklarına karşı kafes koruması olmadan Küba'dan ABD'ye yüzme rekorunu dördüncü kez deniyor.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Rus doğalgazını, Karadeniz'den geçecek boru hattıyla Avrupa'ya taşıması amaçlanan Guney Akım Dogalgaz Boru Hattı için insaat faaliyetlerinin yoğunlaşacağı dönemde yaklasık bin kisinin istihdam edilmesi bekleniyor. AA muhabirinin projenin ÇED raporundan derlediği bilgiye göre, Guney Akım Dogalgaz Boru Hattı Sistemi'yle, Rusya'dan Orta ve Guney Dogu Avrupa ulkelerine Karadeniz uzerinden uzun vadeli gaz tedariginin guvenilirligini artıracak yeni bir guzergah olusturacak. Boru hattı, yılda 63 milyar metrekup tasarım kapasitesine sahip olacak ve 2 bin 300 kilometreden uzun bir hat boyunca uzanacak. Guney Akım Acık Deniz Dogalgaz Boru Hattı, Guney Akım Dogalgaz Boru Hattı Sistemi'nin acık deniz bolumunü oluşturacak. Guney Akım Acık Deniz Dogalgaz Boru Hattı, Rusya'nın Anapa kıyılarından baslayıp, Turkiye Munhasır Ekonomik Bolgesi (MEB) icinden gecip Bulgaristan kıyısındaki Varna'ya kadar Karadeniz boyunca yaklasık 931 kilometre boyunca, 813 milimetre caplı yan yana 4 boru hattından olusacak. Boru hattı, Turkiye MEB'i icinde 470 kilometrelik mesafe katedecek. Boru hatları, 2 kilometre genisligindeki bir inceleme koridoru icinde dogrudan deniz tabanına dosenecek. Turkiye bolumundeki calısmalar, acık denizde boru hattı doseme faaliyetini kapsayacak. Projenin insaat ve isletim öncesi asamaları icin gerekli personel sayısı belirgin olmamakla beraber, insaat faaliyetlerinin en yogun oldugu zamanda ihtiyaç duyulan çalışan sayısının bin olacagı ongorulüyor. Insaat ve isletim öncesi asamalarında istihdam edilecek personel acık deniz insaat yuklenicisi tarafından saglanacak. İnsaat faaliyetlerinin gerceklestirilmesi icin gerekecek uzmanlık becerileri goz onunde bulunduruldugunda, projenin Turkiye'ye istihdam acısından fayda sağlaması bekleniyor. İstihdam sayısına ilişkin tahmin, inşaatta gereksinim duyulan gemiler icin gerekli ortalama murettebat sayısına dayanıyor. Insaat asaması sırasında calısmaların gunde 24 saat ve haftada 7 gun yurutulmesi ongorulüyor. Hattın işletme aşamasında Türkiye'de tam zamanlı çalışan istihdam edilmesi öngörülmüyor. Tedarik, insaat, yerlestirme kurulum ve isletmeler icin is saglıgı ve guvenligi konuları, ayrıntılı calısma prosedurleri, is guvenligi analizlerini, is guvenligi toplantılarını ve benzeri konuları kapsayacak sekilde South Stream Transport ve ilgili yukleniciler tarafından yonetilecek. Projede calısacak isgucunun is saglıgı ve guvenliginin guvence altına alınması icin uluslararası kabul gormus yontemler benimsenecek ve bunları uygulamak icin gerekli ekipmanlar ve egitimler saglanacak.

Rus doğalgazını, Karadeniz'den geçecek boru hattıyla Avrupa'ya taşıması planlanan Güney Akım Doğalgaz Boru Hattı için düğmeye basıldı. Yaklaşık bin kişinin istihdam edilmesi bekleniyor.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Şamil Tayyar, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası tutuklanan Orgeneral Akın Öztürk ve Mehmet Dişli için bir öneri ortaya attı. AK Parti Milletvekili Şamil Tayyar Akın Öztürk ve Mehmet Dişli'nin itirafçı yapılmaları gerektiğini söyledi. BU İKİ İSİM İTİRAFÇI YAPILMALI Tayyar "Dişli ve Öztürk o geceye dair özel bilgilere sahip. Bunların cezaevinde çok iyi korunması gerekir. Özel bilgilere sahip oldukları için suikast girişimi uğrayabilir ya da tehdit ve şantaj yoluyla gerçek bilgileri saklamaları sağlanabilir. Bu iki isim itirafçı yapılarak 15 Temmuz'un bilinmeyen ve gecenin karanlık bölümlerine ilişkin çoğu noktayı aydınlatabilirler" diye konuştu. İTİRAFÇI YAPILSINLAR Tayyar, "Mutlaka itirafçı yapılmalılar. Bugün doğru bildiklerimiz yanlış, yanlış bildiklerimiz doğru, kahraman bildiklerimiz vatan haini, hain bildiklerimiz kahraman olabilir. 15 Temmuz'a dair bütün paradigmanın yeni itiraf ve açıklamalarla alt üst olabileceğini düşünüyorum." dedi.

AK Parti Milletvekili Şamil Tayyar darbenin ardından tutuklanan Orgeneral Akın Öztürk ve Mehmet Dişli'yle ilgili bomba bir öneride bulundu.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Endonezya'dan Singapur'a giden AirAsia havayollarına ait bir yolcu uçağı içindeki 155 yolcu ve 7 mürettebatla kayboldu. Malezya merkezli havayolu şirketi AirAsia, Twitter'dan paylaştığı mesajla QZ 8501 uçuş numaralı Airbus tipi yolcu uçağıyla irtibatın, sabah yerel saatle 07.24'te kesildiğini duyuldu. Endonezya ordusuna ait askeri uçaklar, Cava Denizi'nde arama başlattı. Uçağın havalandıktan yaklaşık 45 dakika sonra kaybolduğu bildirildi. Endonezya'nın Surabaya kentinden yerel saatle 05.20'de havalanan uçağın, 08.30'da (TSİ 02.30) Singapur'a inmesi bekleniyordu. Havayolu şirketi, uçağın kötü hava koşulları nedeniyle 'rotasından sapmayı talep ettiğini' belirtti. Endonezya Ulaştırma Bakanlığı, pilotun bulutlardan kaçınmak için 38 bin feet (11 bin metre) yüksekliğe çıkmak için izin istediğini duyurdu. Mürettebatın herhangi bir olumsuz durumla ilgili çağrıda bulunmadığı ifade edildi. Şirket yazılı açıklamasında, uçakta 16'sı çocuk, 1 bebek toplam 155 yolcu ve iki pilot ile beş kabin personeli bulunduğunu duyurdu. Çoğu Endonezyalı olan yolcuların arasında üç Güney Kore, bir Fransa, bir Malezya ve bir de Singapur vatandaşı bulunuyor. Cava semalarında kayboldu Yerel medyaya konuşan Endonezya Ulaştırma Bakanlığı yetkilisi Hadi Mustafa, uçağın Cava Denizi'nde Kalimantan ve Cava arasında seyrederken kaybolduğunu söyledi. AirAsia başkanı Tony Fernandes Twitter'da paylaştığı mesajda "Tüm dualarınız için teşekkürler. Güçlü olmalıyız" dedi. Uçağın ait olduğu AirAsia Indonesia şirketinin, güvenlik endişeleri nedeniyle 2007 ve 2010 yılları arasında Avrupa Birliği ülkelerine uçuşu yasaklanmıştı. AirAsia'nın daha önce hiçbir uçağı kaybolmadı, fakat bu yıl Malezya'nın ulusal havayolu şirketi Malaysia Airlines'a ait bir uçak kaybolurken, bir uçak da Ukrayna'nın doğusunda vurularak düşürüldü. Havayollarına ait MH370 sefer sayılı Kuala Lumpur-Pekin uçağı 239 yolcu ve mürettebatıyla Mart ayında kaybolmuştu. Uçağın enkazının Hint Okyanusu'nun güneyinde olduğu düşünülüyor fakat henüz yeri tespit edilmedi. MH17 sefer sayılı uçak da Temmuz ayında Ukrayna'nın doğusunda vurularak düşürüldü. Uçaktaki 298 kişi hayatını kaybetti.

AirAsia havayollarına ait Endonezya-Singapur seferini yapan yolcu uçağı, içindeki 155 yolcu ve 7 mürettebatla kayboldu. Arama çalışmaları Cava Denizi'nde sürüyor.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Sınırda yaşanan hareketlilik devam ederken yeni bir iddia ortaya atıldı. Bu iddiaya göre koalisyon uçakları 2 gündür alçak uçuşlar yaparak YPG'ye hava harekatı yapılmasının önüne geçiyor. Rus haber sitesi Sputnik'ten Hikmet Durgun'un haberine göre koalisyon uçakları 2 gündür Tel Abyad, Kobani, Kamışlı ve Derik bölgesinden alçak uçuşlar yapıyor. Sputnik'e konuşan PYD yöneticisi Ewwas Eli, koalisyon uçaklarının dün gece boyunca Kobani-Tel Abyad sınırında uçuş yaptığını belirtti. YPG kaynaklarından edinilen bilgilere göre uçuşların aynı zamanda keşif ve gözetleme için de yapıldığı belirtiliyor. Terör örgütü PKK'nın Suriye kolu PYD'nin Yöneticisi Ewwas Eli, koalisyon uçaklarının sınırda uçtuğunu iddia ederek "Koalisyon uçakları dün gece Kobani ve Tel Abyad üzerinde uçuşlar yapıyordu. Sınır üzerinde gelip gidiyorlardı. Uçaklar Kobani'den Fırat suyuna kadar gidip geliyordu. Koalisyon uçakları Suriye'nin kuzeyini korumak için uçuşlar yapıyordu ancak koalisyondan henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Biz bunun resmi bir şekilde yapılmasını istiyoruz. Koalisyon resmi bir şekilde desin ki 'Biz Suriye'nin kuzeyini koruma altına aldık.' Koalisyonun kendi askeri de var Suriye'nin kuzeyinde. Uçuşları hem kendisi hemde bizler için savunma amaçlı. Bize göre Suriye'nin kuzeyine ve YPG'ye yönelik bir saldırı olmaması için koalisyon uçakları uçuş yaptı."

ABD öncülüğündeki koalisyon uçaklarının Türkiye'nin YPG'ye hava harekatı yapmaması için Türkiye-Suriye sınırında uçuş yaptığı iddia edildi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Adana'da terör örgütü lehine izinsiz gösteri düzenleyip polise saldıran gruba müdahale edildi. Şakirpaşa ve Ova Mahallelerinde toplanan ve terör örgütü lehine sloganlar atan grup, Şakirpaşa Caddesi'ni ateş yakarak trafiğe kapattı. Bölgede görevil Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri taş fırlatan göstericilere, biber gazı ve boya topuyla karşılık verdi. TABELA KALKAN OLDU Panzerler eşliğinde gruba müdahale eden polis ekiplerinin geri çekilmesinin ardından yeniden ara sokaklardan caddeye çıkan göstericiler, sağlık ocağındaki ''Adana Valiliği Şakirpaşa Aile Sağlığı Merkezi'' yazılı tabelayı sökerek kendilerine kalkan yaptı. Tabelanın arkasına saklanarak, polise taş ve molotofkokteyli atan grup, ekiplere karşı zaman zaman da havai fişek kullandı. Yeniden müdahalede bulunan Çevik Kuvvet ekipleri, biber gazı bombası atarak tabelayı göstericilerden aldı. Panzer ve Toplumsal Olaylara Müdahale Aracı, göstericilerin yolun ortasında yaktıkları ateşi söndürdü. Bölgede gösteriler devam ederken Emniyet Müdürlüğünden bölgeye destek çevik kuvvet ekipleri gönderildi.

Terör örgütü lehine izinsiz gösteri düzenleyip polise saldıran gruba polis karşılık verdi

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Tuzla Belediyesi tarafından cumhuriyetimizin 90. yılı nedeniyle Tuzla sahili tören alanında konser veren Sagopa Kajmer, gençlere keyifli bir geceye yaşattı. Sagopa Kajmer, gençlerin tezahüratları eşliğinde sahneye çıktı. Muhteşem performansıyla gönülleri fetheden Kajmer, ‘Gölge Haramiler’, ‘Muamma’, ‘Vasiyet’, ‘Baytar’ ve ‘Ateşten Gömlek’ isimli parçalarını seslendirirken izleyicilerden tam not aldı. Renkli görüntülerin yaşandığı gecede sevenleri de sanatçıyla birlikte şarkıları seslendirdi. Tuzla'da konser vermenin mutluluğunu yaşadığını belirten Sagopa Kajmer, Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı’ya teşekkür etti. Tuzlalı gençler, yaklaşık 2 saat süren konserde yaktıkları meşalelerle geceyi renklendirdi.

Tuzla Belediyesi, cumhuriyetimizin 90.yılı nedeniyle Sagopa Kajmer konseri düzenledi. Kajmer, gençleri doyasıya eğlendirdi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Zonguldak Merkez İlçe Başkanı Orhan Korkmaz ve 9 belde başkanı, görevlerini bıraktıklarını açıkladı. Korkmaz; Kilimli, Kozlu ve Çatalağzı belde teşkilatlarının hiçbir gerekçe ortaya konulmadan görevden alınmalarına tepki göstererek, ilçe teşkilatlarının anahtarlarını masaya bıraktı! MHP Zonguldak parti binasında basın açıklaması yapan MHP Zonguldak Merkez İlçe Başkanı Orhan Korkmaz, 9 belde başkanıyla beraber görevlerini bıraktıklarını belirterek, anahtarları açıklama yaptıkları masanın üstüne bıraktı. Korkmaz, düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi: "Bildiğiniz üzere, MHP Zonguldak Merkez İlçe Teşkilatı olarak 2009 yılı Haziran ayında ülkücülerin ve Türk milliyetçilerinin teveccühü ile göreve geldik. Yaklaşık 2 yıldır da bu görevi sürdürmekteyiz. Bu onurlu görevi sürdürürken, tek gücümüzü ülkücüler ve Türk milliyetçilerinden aldık. Kendimize hiçbir zaman ülkücülerden başka yandaş aramadık. Bu görevi sürdürürken onur, haysiyet, şeref, doğruluk ve dürüstlükten asla taviz vermedik. Bu ilkeler doğrultusunda, bu görevi onurlu bir şekilde yaptık. Göreve geldikten sonra tüm beldelerimizdeki ve mahallelerimizdeki teşkilatlarımızı tamamladık." şeklinde konuştu. Orhan Korkmaz, göreve geldiklerinden beri MHP İl Başkanlığı seçimlerinden sonra il yönetimiyle aralarında ufak sorunlar olduğunu, fakat bunların hiçbirini dışarı yansıtmadan göreve devam ettiklerine dikkat çekti. Korkmaz, şöyle devam etti: "SİYASET; ENTRİKALAR, ÇIKAR İLİŞKİLERİ KURMAK DEĞİLDİR" "Bugün gelinen noktada bu zamana kadar görevlerini başarıyla devam ettiren borçlarla devraldıkları ve bitme noktasına gelen teşkilatları yeniden canlandıran, borçlarını kapatan ve bu görevlerini layıkıyla yerine getiren Kilimli, Kozlu ve Çatalağzı belde teşkilatlarımızın hiçbir gerekçe ortaya konulmadan görevlerinin başında iken, tarafımıza bilgi verilmeden görevden alınmaları bizim için kabul edilemez bir durumdur. MHP Merkez İlçe Teşkilatı olarak bizim için siyaset; entrikalar yapmak, çıkar ilişkileri kurmak, bu çıkar ve menfaat ilişkileri doğrultusunda görevlendirmeler yapmak değildir. Bizim için siyaset, öncelikle ideallerimiz uğrunda mücadele etmek ve bu mücadeleyi yaparken de partimizin menfaatleri dışında hiçbir kişisel menfaat düşünmemektedir. Haksız, kişisel çıkar ve menfaatler uğruna görevden alınan Kozlu, Kilimli ve Çatalağzı belde teşkilatlarımızda bu zamana kadar görevlerini yerine getiren tüm arkadaşlarımıza çalışmalarından dolayı teşekkürü bir borç biliyorum. Sizlerin huzurunda kendilerine teşekkür ediyor ve haklarını helal etmelerini istiyorum." "AÇIKLAYABİLECEĞİMİZ DAHA BİRÇOK MESELE VAR" Orhan Korkmaz, bu zamana kadar kirli tezgahların kurulduğu siyaset arenasında hiçbir arkadaşlarını satmadıklarını, arkasından işler çevirmediklerini, doğruluğu ve dürüstlüğü ilke edindiklerine işaret ederek, şunları söyledi: "Burada söyleyebileceğimiz ve açıklayabileceğimiz birçok meselenin daha olmasına rağmen ülkücü kimliğimiz, almış olduğumuz siyasi terbiyemiz ve bu zamana kadar bağlı kaldığımız değerlerimiz nedeniyle açıklamıyoruz. Fakat açıklamak zorunda bırakılırsak da açıklayacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Zonguldak MHP İl Başkanlığı mesleğini yürüten Mustafa Korkutan'a mesleğinde başarılar ve bol kazançlı günler diliyoruz."

Seçimler öncesi görevden alınmalara tepki gösteren 9 belde başkanı istifa ettiklerini açıkladı

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, Başkan Obama'nın, Matthew Bryza'dan boşalan Bakü Büyükelçiliği görevi için, halen ABD Dışişleri Bakanı'nın Avrasya özel temsilcisi olarak görev yapan Morningstar'ı aday gösterdiği bildirildi. Morningstar'ın Bakü'deki görevine başlayabilmesi için adaylığının önce Senato Dış İlişkiler Komitesi'nde, ardından da Senato Genel Kurulu'nda onaylanması gerekiyor. DİASPORA BASKISI ABD'nin bir önceki Bakü Büyükelçisi Matthew Bryza, Obama tarafından 2010 yılı ortalarında bu göreve aday gösterilmiş, ancak Ermeni yanlısı senatörler Robert Menendez ve Barbara Boxer'ın engellemeleri yüzünden adaylığı Senato'da onaylanamamıştı. Bunun üzerine Obama, aynı yılın aralık ayında, Senato'da verilen arada Bryza'yı ''özel yetkisini'' kullanarak 1 yıllık geçici süreyle Bakü'ye atamış, ancak bu 1 yıllık sürede de Senato'dan gereken onayın çıkmaması üzerine, Bryza ülkesine geri dönmek zorunda kalmıştı. EVLİLİĞİ GÖREVDEN ETTİ Matthew Bryza'nın Azerbaycan Büyükelçiliği'ne atanması Ermeni muhalefetine takılmıştı. O günlerde buna gerekçe olarak da aynı okuldan mezun olduğu Türk akademisyen Zeyno Baran'la evli olması gösterilmişti. MORNİNGSTAR'IN İSMİ WİKİLEAKS'TE WikiLeaks'in yayınladığı belgelere göre Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, 2010 yılının Ocak ayında dönemin ABD Bakü Büyükelçisi Richard Morningstar'la biraraya gelmişti. ALİYEV'DEN TÜRKİYE KARŞITI SÖYLEMLER Aliyev, Türkiye'nin giderek İslamileştiğini, camilerini, kanaat önderlerini kendilerine ihraç etmeye çalıştığını, hatta Azerbaycan Ordusu'nun içinde de uzantıları olduğunu savunmuştu. Azeri lider, Türk hükümetinin kendilerine "arka bahçe" muamelesi yapmaya çalıştığını da öne sürerek, "Tüm amacımız kendimizi Yeni Osmanlıcılık'tan korumak" demişti. Türkiye'nin Azerbaycan büyük elçisi Hulusi Kılıç ise Wikileaks'de yer alan Azerbaycan-Türkiye ilişkilerine ilişkin yazıları önemsemediğini vurgulayarak, yaptığı açıklamada; "Türkiye ile Azerbaycan'ın kardeş ilişkileri herkesçe malum... Bu yüzden biz bu gibi yazıları önemsemiyoruz" demişti.

Obama, Wikileaks'te adı geçen ünlü diplomatı Bakü Büyükelçiliği'ne aday gösterdi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Kocaeli’nin Körfez ilçesinde bulunan General Edip Bayoğlu İlkokulu bahçesinde öğrenciler oynarken, okulda asılı olan Türk Bayrağı ve Atatürk posterin rüzgar nedeniyle yere düştü. Yere düşen bayrak ve posteri gören öğrenciler, hızla koşarak yerden aldıkları bayrak ve posteri kaldırdı. O anlar okulun güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedildi. Öğrencilerin bu hareketleri izleyenleri gururlandırdı. (Ulusal yayın yapan internethaber.com sanal ortamda haberciliğe başlayan ilk haber sitelerinden biridir. Türkiye'nin tanığı pek çok isim yazar kadrosunda yer almakta. Okur yorumlarının yanı sıra açık görüş köşesinden mesleki yazılara ve blog yazarlarına yer vermektedir. Açık görüşte 20'ye yakın uzman yazar olarak yer almaktadır. 60 kişilik bir haber kadrosuna sahip olan internethaber.com, 2000 yılında İnternethaber Yayın Grubu adı altında faaliyete başladı. İstanbul Beşiktaş'ta ofisi bulunan İnternethaber Yayın Grubu bünyesinde tematik özellikli 12 site yer almaktadır. 24 saat kesintisiz haber yayını yapan internethaber sitesinde güncel haberler ile birlikte, politika, sağlık, magazin, spor, memur ve eğitim ile son dakika haberleri yer alıyor.)

Kocaeli’nin Körfez ilçesindeki bir ilkokulun bahçesinde oynayan öğrenciler, rüzgar nedeniyle yere düşen Türk Bayrağı ve Atatürk posterini kaldırdı. O anlar güvenlik kamerası tarafından kaydedildi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: TBMM Genel Kurulu'nda, yerel seçimlerin öne alınmasına ilişkin Anayasa değişikliği teklifinin birinci maddesi 64 ret oyuna karşılık 365 oyla kabul edildi. Teklifin ikinci turunda maddenin gizli oylamasına 442 milletvekili katıldı. Madde, 64 ret oyuna karşılık 365 oyla kabul edilirken 7 oy boş, 2 oy geçersiz çıkarken, oylamada 4 milletvekili de çekimser kaldı. 367'yi bulmadığı için Cumhurbaşkanı konucu referanduma götürebilecek SEÇİMLER EKİM'DE YAPILACAK Madde, Anayasa'ya Geçici 20. madde''nin eklenmesini öngörüyor. İlk fıkrada, ''Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra yapılacak ilk mahalli idareler genel seçiminde oy verme gününün 2013 yılının Ekim ayının son pazar günü'' olduğu yer alıyor. İkinci fıkrada ise yapılacak mahalli idareler seçiminde Anayasanın 67. maddesinde yer alan ''Seçim kanunlarında yapılan değişiklikler, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanmaz'' hükmünün, Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanun'un seçimin başlangıç tarihi ve oy verme gününe ilişkin hükümleri bakımından uygulanmayacağı'' öngörülüyor. NE DEDİLER! AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, Anayasa'ya göre Anayasa değişikliğinin, 330 ile 367 arasındaki bir oyla kabul edilmesi durumunda zorunlu olarak referanduma gideceğini söyledi. Canikli, yerel seçimlerin 27 Ekim 2013'te yapılmasını öngören Anayasa değişikliği teklifinin TBMM Genel Kurulu'nda, 72 ret oyuna karşın 360 oyla kabul edilmesini değerlendirdi. Anayasa'ya göre Anayasa değişikliğinin, 330 ile 367 arasındaki bir oyla kabul edilmesi durumunda zorunlu olarak referanduma gideceğini belirten Canikli, ''367'nin üzerinde olsaydı Cumhurbaşkanının takdirine bağlıydı'' dedi. Canikli, ''Referandum ne zaman yapılır?'' sorusu üzerine, ''Şu an itibariyle bir şey söylemek zor'' dedi. Nurettin Canikli, ''Sayın Cumhurbaşkanımızın onaylaması halinde teknik olarak zaten referanduma gider'' diye konuştu. TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, mahalli seçimlerin 27 Ekim 2013 tarihinde yapılmasını öngören anayasa değişikliği teklifinin referandum eşiğinde kabul edilmesiyle ilgili olarak ''Cumhurbaşkanı ya referanduma götürecek ya da iade edecek. Çabuk iade ederse yeniden görüşürüz'' dedi.

TBMM Genel Kurulu'nda, ikinci turda Anayasa değişikliği teklifinin birinci maddesi 64 ret oyuna karşılık 365 oyla kabul edildi .

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: İŞKUR ve Barut Otelleri işbirliğiyle iş garantili meslek edindirme kursu açılacak. Toplam 100 kişinin işe alınacağı kursta, Antalya dışırdan gelen kursiyelerlere ayda 22 gün üzerinden 15 lira cep harçlığı, konaklama ve yemek imkanı sunulacak. Seçmeler ise Antalya İŞKUR Müdürlüğü'nde yapılacak. Barut Otelleri Grup İnsan Kaynakları Koordinatörü Cengiz Muratşah, İŞKUR'un turizm personeline yönelik projelerinden birine talip olduklarını kaydetti. Barut Otelleri'nin eğitim konusuna verdiği öneme işaret eden Muratşah, amaçlarının başlangıçta 50 yardımcı mutfak personeli ve 50 servis elemanı yetiştirmek olduğunu belirtti. Yapılan çalışmanın sosyal sorumluluk açısından önemine işaret eden Muratşah, Antalya ve çevresinde meslek sahibi olmak isteyen, yetenekli gençlerin sektöre kazandırılmasını hedeflediklerini anlattı. "TOPLAM 10 AY KURS GÖRÜLECEK" Toplam 10 ay sürecek eğitimin ilk 5 ayının teorik ve pratik ikinci 5 ayda ise zorunlu istihdam sağlanacağını söyleyen Muratşah, eğitim süresince kursiyerlere ayda 22 gün üzerinden 15 lira cep harçlığı, konaklama ve yemek imkanı sunulacağını söyledi. Muratşah, Antalya'da oturanların otel servislerinden yararlanabileceklerini, kursiyerlerin genel sağlık, meslek hastalıkları ve genel kaza sigortalarının da yapıldığını kaydetti. "KURS SONUNDA SERTİFİKA VERİLECEK" Kurs sonunda yapılacak sınavla başarılı olanlara Milli Eğitim Bakanlığı onaylı sertifika verileceğini belirten Muratşah, bu belgeyle kursiyerin eğitimli bir turizm çalışanı olduğunun tescilleneceğini vurguladı. Aşçı yardımcılığı için 24 Kasım'da, servis elemanı kursu için ise 8 Aralık'ta İŞKUR Antalya Müdürlüğü'nde seçmeler yapılacağı bildirildi.

İŞKUR ve Barut Otelleri işbirliğiyle düzenlenecek kurslarda iş garantisi var!

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Irak İnsan Hakları Komiserliği, IŞİD'in Ramadi'ye saldırmasının ardından 3 günde 7 bin ailenin bölgeden göç ettiğini açıkladı. Irak parlamentosuna bağlı İnsan Hakları Komiserliği Üyesi Mesrur Asud, IŞİD'den kaçan ailelerden birçoğunun başkent Bağdat çevresine geldiğini söyledi. Asud, evlerini terk eden bu insanların, gıda ve insani yardıma ihtiyaç duyduğunu belirtti. Birleşmiş Milletler de Ramadi'den kaçanların sayısının 25 bin olduğunu açıkladı. Şii milisler de kenti geri almak amacıyla bölgeye ilerliyor. Yola çıkan ilk Şii milis grubu, Ramadi yakınlarındaki askeri üslere ulaştı. Irak ordusu Ramadi'yi IŞİD'den geri almak için operasyon hazırlığı yapıyor. İRAN: YARDIMA HAZIRIZ İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney'in danışmanı Ali Ekber Velayeti, "Irak ordusunun IŞİD ile mücadelesinde her türlü yardımı sağlamak ve her türlü çağrıya cevap vermek konusunda kararlıyız" ifadelerini kullandı. İran'ın Savunma Bakanı Hüseyin Dehkan da Bağdat'a gitti. Ziyaretin önceden planlandığı duuruldu. Dehkan, Irak Savunma Bakanı Halit el-Ubeydi ile görüştü. Ubeydi, "Irak halkı ve hükümeti olarak DAEŞ çetelerine karşı desteğinden ötürü İran İslam Cumhuriyetine teşekkür ediyoruz" dedi. İranlı Bakan Dehkan da ülkesinin Irak askeri sisteminin kalkınması için destek vermeye hazır olduğunu dile getirdi. General Dehkan geçtiğimiz ay Tahran'ın bölgenin güvenliğini bozmaya çalışan grupların karşısında duracağını söylemişti. "IRAK BİRLİKLERİNE YARDIM EDECEĞİZ" Beyaz Saray Sözcüsü Eric Schultz Ramadi’nin IŞİD’in eline geçmesi konusunda, "Bu gerçekten bir başarısızlık, ama hiç şüphe yok ki biz Iraklılara Ramadi’yi geri almaları konusunda yardım edeceğiz" dedi. Schultz, "Biz, Irak güçlerinin koalisyonun yardımıyla Ramadi’yi geri alacak kapasitede olduğuna inanıyoruz" ifadesini kullandı. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon da Irak birliklerinin ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin hava saldırılarının da yardımıyla Ramadi’yi geri alacağına güvendiklerini açıkladı. Pentagon Sözcüsü Steve Warre, "Bu bizim stratejimiz için, bugün için şu anlanma geliyor: Biz, koalisyonu ve Iraklı partnerlerimizi kastediyorum, geri dönmeli ve Ramadi’yi yeniden almalıyız." dedi. Warren, Ramadi’nin yeniden geri alınması operasyonun’da Irak ordusunun kontrolünde oldukları sürece Şii milislere yer olduğunu da ifade etti. Şİİ MİLİSLERE TALİMAT Ramadi'nin IŞİD'in eline geçmesinin ardından Irak resmi televizyonunun haberine göre, Irak Başbakanı Haydar İbadi, Anbar eyaletinin yerel hükümeti, aşiret liderleri ve din adamlarının talebi üzerine Haşdi Şabi (Halk Topluluğu) güçlerinin diğer güvenlik güçleri ve Sünni aşiret güçleriyle birlikte IŞİD’e karşı savaşması için Anbar’a girme talimatı verdi. Anbarlı bazı aşiret liderleri, daha önce düzenledikleri basın toplantısında Başbakan İbadi'den Haşdi Şabi'ye kente giriş emri verme çağrısında bulunmuştu. Yerel polis ve ordu güçlerinin geri çekilmesi üzerine IŞİD, Ramadi'nin tamamında kontrolü sağlamış, örgüt üyeleri kentteki benzin istasyonu ve birkaç hükümet binasını ateşe vermişti. Başbakan İbadi daha önce yaptığı bir açıklamada ise IŞİD’e karşı "zafere" yakın olduklarını açıklamıştı.

IŞİD'in eline geçen Ramadi'de ilk belirlemelere göre 25 bin kişi bölgeyi terk etti.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Küçük kızın 4 yıldır kendisine tecavüz ettiğini söylediği dayısı 23 yaşındaki S.A., tutuklandı. Milas İlçesi’ne bağlı Ortaköy Mahallesi’nde yaşayan ortaokul 3’üncü Sınıf öğrencisi 13 yaşındaki G.K. 4 gün önce şiddetli karın ağrısı nedeniyle ailesi tarafından Milas 75. Yıl Devlet Hastanesi’ne götürüldü. 4 YILDIR DAYISININ TECAVÜZ ETTİĞİNİ SÖYLEDİ G.K.’nın yapılan muayenesinde ve tetkiklerinde 3 aylık hamile olduğu ortaya çıktı. Yaklaşık 4 yıldır 23 yaşındaki kamyon şoförü dayısı S.A.’nın tecavüzüne uğradığını ve dayısının tehditleri nedeniyle söyleyemediğini belirten G.K.’nın açıklamasından sonra S.A. jandarma tarafından gözaltına alındı. HER YER DE İLİŞKİYE GİRİYORDU Savcılık kararı ile G.K.’dan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ameliyat yoluyla ceninin alındığı belirtildi. G.K.’nın psikolog gözetiminde alınan ifadesinde, "Dayım bizim evde kalıyordu, annemin olmadığı bir gün odama geldi, yanımda otururken beni okşamaya başladı, ardından bağırma dedi ve tecavüz etti. Sonraları beni tehdit ederek ilişkiye girdi. Bahçede, tarlada, her yerde ilişkiye giriyordu. Korkumdan kimseye bir şey söyleyemedim, seninle evleneceğim diyordu" dediği öğrenildi. SOSYAL MEDYADA SAMİMİ FOTOĞRAFLAR PAYLAŞMIŞ Ailenin şikayeti üzerine jandarma tarafından yakalanan ve gözaltına alınan S.A.’nın kendisine ait sosyal paylaşım sitelerinden yeğeni ile birlikte çektirdiği sarmaş dolaş fotoğrafları paylaştığı görüldü. S.A. Milas Adliyesi’nde yapılan duruşmanın ardından tutuklanarak Muğla Cezaevi’ne gönderildi. Olayla ilgili G.K.’nın annesi F.K. ve babası T.K.’nın ifadelerinin alındığı, soruşturmanın genişletilerek devam ettiği belirtildi.

Muğla'nın Milas İlçesi’nde, karın ağrısı nedeniyle hastaneye giden 13 yaşındaki G.K.’nin hamile olduğu ortaya çıktı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: MALATYA AK Parti milletvekili adayları listesi 7 Haziran 2015 tarihinde kesinleştirilip YSK'ya teslim edilecek. YSK 2015 Genel Seçimleri AK Parti Malatya milletvekili geçici aday listelerini 14 Nisan 'da Resmi gazete ile ilan edecek. AK Parti Malatya milletvekili adayları kesin listeleri ise 24 Nisan 'da YSK tarafından duyurulacak. 7 Haziran 2015 genel seçimlerinde Malatya 'dan 6 milletvekili çıkacak. AK Parti 2011 seçimlerinde Malatya ilinden 5 CHP ise 1 milletvekili alırken MHP vekil çıkaramadı. AK PARTİ MALATYA MİLLETVEKİLİ ADAYLARI KESİN LİSTE NE ZAMAN? AK Parti'nin 2015 genel seçimler için yürüttüğü seçim takvimi 20 Şubat'ta aday adaylığı başvurularının bitmesiyle başladı. AK Parti'ye toplam 6223 kişi milletvekili aday adaylığı için başvurdu. Bu aday adaylarının 1040'ı kadınlardan oluştu. 28 Şubat-1 Mart tarihlerinde milletvekili adayları için AK Parti teşkilat temayül yoklaması yapıldı. 6 Mart 2015 tarihinden itibaren ise AK Parti genel merkezde komisyon çalışmalarını başlatım adaylarla yüzyüzü mülakatlar yaptı. 23 Mart 2015 tarihinde AK Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu başkanlığında Malatya milletvekili adayları listesine son şekli veriliyor. AK Parti Malatya milletvekili adayları listesi 7 Nisan tarihinde kesinleşmiş ve YSK 'ya teslim edilmiş olacak. MALATYA SEÇİM SONUÇLARI - 2011 SEÇİMLERİ 7 HAZİRAN GENEL SEÇİMLER OY VERME İŞLEMİ 7 Haziran 2015 tarihinde yapılacak olan milletvekilliği genel seçimleri için oy verme işlemi 8 Mayıs'ta gümrüklerde ve yurt dışında başlamış olacak. Cumhurbaşkanlığı seçimindeki randevu sistemi yurt dışında kaldırıldı. 8 Mayıs'tan itibaren yurt dışındaki Türk vatandaşları 1 ay boyunca oy kullanabilecekler. AK PARTİ İSTANBUL ADAYLARI LİSTESİ 2015 AK PARTİ İZMİR ADAYLARI LİSTESİ 2015 AK PARTİ ANKARA ADAYLARI LİSTESİ 2015 2015 GENEL SEÇİMLERİ HANGİ İL KAÇ MİLLETVEKİLİ ÇIKARACAK? YSK, 2014 nüfus sayımına göre, illerin 7 Haziran 2015 genel seçiminde çıkaracağı milletvekili sayısını belirledi. Buna göre, milletvekillerinin illere göre dağılımı şöyle: "Adana 14, Adıyaman 5, Afyonkarahisar 5, Ağrı 4, Amasya 3, Ankara 32, Antalya 14, Artvin 2, Aydın 7, Balıkesir 8, Bilecik 2, Bingöl 3, Bitlis 3, Bolu 3, Burdur 3, Bursa 18, Çanakkale 4, Çankırı 2, Çorum 4, Denizli 7, Diyarbakır 11, Edirne 3, Elazığ 4, Erzincan 2, Erzurum 6, Eskişehir 6, Gaziantep 12, Giresun 4, Gümüşhane 2, Hakkari 3, Hatay 10, Isparta 4, Mersin 11, İstanbul 88, İzmir 26, Kars 3, Kastamonu 3, Kayseri 9, Kırklareli 3, Kırşehir 2, Kocaeli 11, Konya 14, Kütahya 4, Malatya 6, Manisa 9, Kahramanmaraş 8, Mardin 6, Muğla 6, Muş 3, Nevşehir 3, Niğde 3, Ordu 5, Rize 3, Sakarya 7, Samsun 9, Siirt 3, Sinop 2, Sivas 5, Tekirdağ 6, Tokat 5, Trabzon 6, Tunceli 2, Şanlıurfa 12, Uşak 3, Van 8, Yozgat 4, Zonguldak 5, Aksaray 3, Bayburt 2, Karaman 2, Kırıkkale 3, Batman 4, Şırnak 4, Bartın 2, Ardahan 2, Iğdır 2, Yalova 2, Karabük 2, Kilis 2, Osmaniye 4, Düzce 3." 2015 SEÇİMİNE KATILAN PARTİLER YSK, seçime katılmalarına karar verilen İşçi Partisinin adının "Vatan Partisi", Alternatif Parti'nin adının "İlk Parti" olarak değiştirilmesi nedeniyle partilerin yeni adlarıyla seçime katılmalarına karar verdi. Buna göre 7 Haziran Genel Seçimine katılabilecek 32 siyasi parti şöyle: 1- Adalet ve Kalkınma Partisi 2- İlk Parti 3- Anadolu Partisi 4- Bağımsız Türkiye Partisi 5- Büyük Birlik Partisi 6- Cumhuriyet Halk Partisi 7- Demokrat Parti 8- Demokratik Gelişim Partisi 9- Demokratik Sol Parti 10- Doğru Yol Partisi 11- Emek Partisi 12- Genç Parti 13- Hak ve Adalet Partisi 14- Hak ve Eşitlik Partisi 15- Hak ve Özgürlükler Partisi 16- Halkın Kurtuluş Partisi 17- Halkın Yükselişi Partisi 18- Halkların Demokratik Partisi 19- Hür Dava Partisi 20- Komünist Parti 21- Liberal Demokrat Parti 22- Merkez Parti 23- Millet Partisi 24- Millet ve Adalet Partisi 25- Milliyetçi Hareket Partisi 26- Muhafazakar Yükseliş Partisi 27- Özgürlük ve Dayanışma Partisi 28- Saadet Partisi 29- Toplumsal Uzlaşma Reform ve Kalkınma Partisi 30- Türkiye Komünist Partisi 31- Vatan Partisi 32- Yurt Partisi -Çağrı merkezi devrede YSK SEÇİM TAKVİMİ HANGİ TARİHTE NE OLACAK? 14 Mart: Muhtarlık bölgesi askı listeleri saat 08.00'de askıya çıkarılacak. Tutuklu ve taksirli suçlardan hükümlü askı listeleri de güncelleştirilmek üzere askıya çıkarılacak. Yurtdışı seçmen kütüğü "www.ysk.gov.tr" adresinde ilan edilecek ve itirazlar başlayacak. "www.ysk.gov.tr" adresinden bina bazında seçmen kayıtlarının sorgulanmasına başlanacak. Siyasi partiler, hangi seçim çevrelerinde hangi usul ve esaslarla aday tespiti yapacaklarını YSK'ya saat 17.00'ye kadar bildirecek. 15 Mart: YSK, siyasi partilerin, hangi seçim çevrelerinde hangi usul ve esaslarla aday tespiti yapacaklarını ilgili seçim kurullarına bildirecek. 24 Mart: Siyasi partiler, ön seçim ya da aday yoklaması seçmen listelerini kesinleştirecek. 27 Mart: Muhtarlık bölgesi askı listeleri ile tutuklu ve taksirli suçlardan hükümlü askı listeleri askıdan indirilecek. "www.ysk.gov.tr"de bina bazında seçmen kayıtları sorgulanmasının son günü. 29 Mart: Muhtarlık bölgesi askı listeleri, yurtdışı seçmen kütüğü ile tutuklu ve taksirli suçlardan hükümlü askı listelerine yapılacak itirazlar karara bağlanacak. 3 Nisan: Siyasi partilerin birleşik oy pusulasındaki yerlerinin belirlenmesi için YSK tarafından kura çekilecek. 7 Nisan: Siyasi partilerin genel merkezlerinin, seçime katılacakları seçim çevrelerine ait aday listelerini, YSK'ya alındı belgesi karşılığında DVD ve kağıt ortamında en geç saat 17.00'ye kadar verecek. Bağımsız milletvekili adaylığı için il seçim kurullarına başvurularda son gün. 8 Nisan: Yurtiçi ve yurtdışı seçmen kütüklerinin kesinleştirilecek. 15 Nisan: Milletvekili geçici aday listeleri radyo, televizyon ve Resmi Gazete'de yayınlanacak. Geçici aday listelerine karşı il seçim kurullarına ve YSK'ya yapılacak itirazlar başlayacak ve incelenecek. 16 Nisan: Geçici aday listelerine karşı ilgili il seçim kuruluna yapılacak itirazların son günü. 19 Nisan: Milletvekili geçici aday listelerine karşı il seçim kurullarına yapılan itirazlar üzerine bu kurullarca verilen kararlara yönelik itirazların YSK tarafından karara bağlanmasının ve milletvekili geçici adaylığından istifa edenlerin YSK'ya bildirmesinin son günü. 21 Nisan: Birleşik oy pusulasında yer alacak bağımsız aday sıralaması için tüm il seçim kurullarında aynı anda olmak üzere saat 11:00'de kura çekilecek. 24 Nisan: Siyasi partilerin seçim çevreleri itibarıyla milletvekili kesin aday listeleri ile bağımsız adaylar, radyo, televizyon, Resmi Gazete ve illerde ilan edilecek. 8 Mayıs: Gümrük kapılarında ve yurtdışı temsilciliklerinde oy verme işlemi başlayacak. 23 Mayıs: Radyo ve televizyonda yayın için başvuran siyasi partilerin radyo ve televizyonda yapacakları propaganda konuşmalarının yayın ve zaman sıralarının belirlenmesi için YSK tarafından kura çekilecek. 28 Mayıs: Propaganda serbestliği ve bir kısım seçim yasakları başlayacak. 31 Mayıs: Radyo ve televizyon propaganda konuşmaları start alacak. Yurtdışı temsilciliklerde oy verme işlemi sona erecek. 1 Haziran: Seçmen bilgi kağıtlarının seçmenlere dağıtılması tamamlanacak ve dağıtılmayanlar ilçe seçim kurulları başkanlıklarına teslim edilecek. 6 Haziran: Saat 18.00'de seçim propagandası sona erecek. 7 Haziran: Oy verme günü.

AK Parti Malatya milletvekili adayları listesi 7 Haziran 2015 tarihinde açıklanacak. AKP 2015 genel seçimler Malatya milletvekili adayları listesini YSK'ya verecek.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Macron, pazar günü bir röportaj vererek cumhurbaşkanlığı görevindeki ilk yılını değerlendirdi. Fransa lideri, ardından gazetecilerle kısa bir sohbet gerçekleştirdi. RMC radyosundan Jean Jacques Bourdin'e göre sohbet sırasında Macron,"Ben Putin'le eşitim. Ayrıca Putin beni anlıyor. Putin'in bizim Suriye'de olduğumuzu anlamasını sağlamak için Suriye'ye saldırma kararı aldım"dedi. "PUTİN'İN ANLADIĞI DİLDEN KONUŞUYORUM" Putin'in bu dilden anladığını kaydeden Macron, aldığı kararın Suriye'de barışı tesis etmek için olduğunun anlaşılacağını savundu. "KİMYASAL SİLAH KULLANANLARI CEZALANDIRMAK İÇİN VURUYORUZ" DEMİŞLERDİ Macron'un, "Suriye'de bizim de olduğumuzu Putin'in anlamasını sağlamak için saldırma kararı aldım" sözleri, akıllara Suriye saldırısının gerçek nedeninin ne olduğu konusunda soru işaretlerini getirdi. ABD, Fransa ve İngiltere saldırıyı, "kimyasal kullanan Esed'i cezalandırmak' için yaptıklarını açıklamışlardı.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un, kendisini Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le eşit gördüğünü söylediği ifade edildi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: BÜYÜK Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, 2019'daki cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili net konuştu: AK Parti, MHP, BBP ittifakının gerçekleşmesi halinde 2019 Kasım seçimleri, AK Parti, MHP, BBP ittifakıyla birinci turda bitecektir, Allah'ın izniyle" dedi. İstanbul'da gazetecilerle biraraya gelen BBP lideri Destici, gündeme dair açıklamalar yaptı. Afrin'e yönelik Zeytin Dalı Harekatı için "Bu harekat asla ve kat'a Kürtlere yönelik değildir" diyen destici, harekatın hedefi için de "Orada ABD'nin CENTCOM'u aracılığıyla kurulmaya çalışılan açık aleni bir terör koridorudur. PKK/YPG/PYD, Afrin'i bir komüne, bir kantona dönüşmüştür." ifadelerini kullandı. BUGÜNE KADAR KIZILELMA'YI DUYMAYANLAR: Destici, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) harekat kapsamında hedeflerine bir bir yaklaştığını ifade ederek, "Türkiye'nin iç kamuoyunda 'Kızılelma' bile tartışılır hale geldi. Bugüne kadar Kızılelma'yı duymamış olanlar ya da geçmişteki ideolojik saplantılarından dolayı, bundan rahatsız olanlar bununla ilgili bir takım olumsuz eleştiriler üretmeye başladılar. Bunları bu olumsuz ve haksız yorumlarından men ediyoruz. Kızılelma, her Türk'ün hedefidir. Kızılelma, ulaşılması gereken hedeftir." değerlendirmesinde bulundu. HEM ABD HEM RUSYA GERİ ÇEKİLMEK ZORUNDA KALACAK: Türkiye'nin sınır güvenliğini sağlamak, sınırın ötesinde bir terör devleti kurulmasına müsade etmemek, bölgeyi teröristlerden temizlemek için harekatı başlattığını vurgulayan Destici, şöyle konuştu: "İçerideki bölücü unsurlar; PKK başta olmak üzere, onun sözcüleri ve onun etrafında kümelenen bir takım işbirlikçiler, sanki bu harekatın Kürtlere karşı yapıldığı gibi bir takım mesnetsiz sözler sarf edebilmektedirler. Bu harekat asla ve kat'a Kürtlere yönelik değildir. Orada ABD'nin CENTCOM'u aracılığıyla kurulmaya çalışılan açık aleni bir terör koridorudur. PKK/YPG/PYD, Afrin'i bir komüne, bir kantona dönüştürmüştür. Bu geçmişten beri PKK'nın, YPG'nin stratejik bir şekilde özellikle yıllardır uğraşa uğraşa yapageldiği bir şeydir. Türkiye'nin kararlılığı, cesur adımı sayesinde hem ABD hem de Rusya geri çekilmek zorunda kalmışlardır ve kalacaklardır." MÜNBİÇ'İN AFRİN'İN ARKASINDAN GELECEĞİNİ BİLİYORUZ: Operasyonun, "Kürtlere yönelik" olduğunu savunanların kardeşi kardeşe vurdurmak isteyenler olduğunu kaydeden Destici, "Kürt kardeşlerimizin bu idrakte olduğunu biz biliyoruz." dedi. Destici, operasyonu yapan askerlerin içinde Türkmen, Kürt, Arap, Boşnak, Çerkez olanların da bulunduğunu, Türkiye'nin bu unsurlarla beraber büyük olduğunu söyledi. RUSYA HAVA SAHASINI AÇMAK ZORUNDA KALDI: Afrin'e yönelik harekatta hava sahasının açılmasının tutarsız söylemleri de beraberinde getirdiğine değinen Destici, "Rusya neden hava sahasını açtı biliyor musunuz? Açmak zorunda kaldı, Türkiye'nin kararlılığını, ciddiyetini ve asla bu adımdan geri durmayacağını gördüğü için yaptı. Biz niye kendi gücümüzü, -bazıları için söylüyorum-, niye hafife alıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de en az ABD en az Rusya kadar güçlüdür." diye konuştu. 2019 SEÇİMLERİ İLK TURDA BİTER: BBP Genel Başkanı Destici, 16 Nisan referandumu ile Türkiye'nin yeni bir sistemle yönetildiğini ifade ederek, şöyle konuştu: "Uyum yasalarının ivedilikle çıkarılması gerekiyor. Biz, BBP olarak bu konuda ilk adımı atan siyasi parti olduk. Uyum yasalarıyla ilgili hazırlığımızı başta Sayın Cumhurbaşkanı, AK Parti, MHP, CHP, meclisteki diğer partiler, sivil toplum örgütleri, sendikalar, iş dünyasıyla paylaştık. Seçim barajının kaldırılması, seçim işbirliklerinin, ittifaklarının yasal hale getirilmesi üzerinde durduk. Bu hususlarla ilgili, Sayın Cumhurbaşkanımızın başkanlığındaki AK Parti ile yaptığımız görüşmede onların da bu hususta dediğim gibi olumlu olduklarını gördük" dedi. BAŞINDAN BERİ İTTİFAK GÖRÜŞMELERİNİN İÇİNDEYİZ: "AK Parti ve MHP arasında da görüşmeler yapıldı, bunlar da kamuoyuna ittifak görüşmeleri olarak yansıdı" diyen Destici şöyle devam etti: *Biz de BBP olarak, milliyetçi, maneviyatçıların birlikteliğini önceleyen ve milli mütabakat etrafında birleşilmesini öneren ittifakın içerisinde yer alacağımızı, bunu desteklediğimizi açık yüreklilikle ifade ettik. Buradan bir kere daha yineliyorum. Biz bu ittifakı destekliyoruz ve BBP başından beri bu ittifak görüşmelerinin içindedir." 2019 SEÇİMLERİ İLK TURDA BİTER: Güçlü bir ittifakla seçimlere girileceğini, istikrarlı yönetimin devam etmesi gerektiğini belirten Destici, sözlerini şöyle tamamladı: "Bazı çevrelerin bu ittifaktan rahatsız olduğu çok açık, bunu görüyoruz. Bu ittifakın içine fitne sokmak adına bu ittifakın taraflarını rahatsız edecek, bir takım söz, söylem gibi şeyleri gündeme getireceklerdir. Ben inanıyorum ki bu ittifakın önünde kimse engel teşkil edemeyecektir. İttifakın karşısında duranlar için korku paçayı sarmıştır. Bu ittifakın gerçekleşmesi halinde 2019 Kasım seçimleri, AK Parti, MHP, BBP ittifakıyla birinci turda bitecektir, Allah'ın izniyle."

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici"den flaş 2019'daki cumhurbaşkanlığı seçimi açıklaması... 2019'daki seçim AK Parti, MHP, BBP ittifakıyla birinci turda biteceğini söyledi...

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: ANTALYA’da bir caminin kadınlar tuvaletinde uyuşturucu madde kullandığı iddiasıyla cemaat tarafından şikayet edilen biri kadın 2 genç, polis tarafından yakalandı. Didik didik aranan gençlerin üzerilerinde herhangi bir maddeye rastlanamazken, aynı tuvalette daha önce de benzer olaylar yaşandığını ileri süren cemaat duruma tepki gösterdi. Polisi alarma geçiren olay Kızıltoprak Mahallesi 941 Sokaktaki Hamidiye Camii bahçesinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, öğle namazını kılmak için camiye gelen cemaat, namaz öncesi cami tuvaletinden bir erkek ve kadın sesinin geldiğini fark etti. Vatandaşlar, gençlere seslenmelerine rağmen tuvaletten çıkan olmayınca durumu polise bildirdi ve namaz vaktinin gelmesiyle birlikte camiye girdi. İhbar üzerine olay yerine gelen polis, şahısları tuvalet içerisinden çıkardı. Ekipler, her iki şahsın üzerinde ve çantasında arama yaparken, erkek şahıs fenalık geçirdi. Cami şadırvanında elini yüzünü yıkayan genç kendine geldikten sonra polis tarafından sorgulandı. Namaz çıkışında onlarca polisi camide gören cemaat ise şaşkınlığını gizleyemedi. "SESLENMEMİZE RAĞMEN ÇIKMADILAR" Daha önce de aynı tuvalette uyuşturucu kullanıldığını iddia eden vatandaşlardan Mehmet Tilki, "5 vakit namaz için bu camiye geliyoruz. Bayanlar tuvaleti genelde ihtiyaç giderilsin diye açık bırakılıyor. Namazdan 1 saat önce girdiler bu tuvalete, seslenmemize rağmen çıkmadılar, biz de polisi aradık. Sürekli burada uyuşturucu kullanılıyor. Bir saat boyunca tuvalette bir erkekle bayan yan yana olabilir mi? Hepimizin çoluk çocuğu var. Artık yeter, bıktık. 50 metre ileride okul var. Burada uyuşturucu kullanıp çıkan insan, yolda geçen çocuklarımıza da saldırır" diyerek tepki gösterdi. Üzerlerinde herhangi bir maddeye rastlanmayan gençler ise polis tarafından ifadesi alınmak üzere karakola götürüldü.

ANTALYA’da namaz çıkışında onlarca polisi cami bahçesinde gören cemaat şaşkına döndü. Uyuşturucu kullandıkları iddiasıyla polis tarafından karakola götürülen gençlere, bazı vatandaşlar da tepki gösterdi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Suriye'de Cuma namazı sonrası başlayan hükümet karşıtı protestolara güvenlik güçleri müdahale etti. Ülkenin üçüncü büyük kenti Humus'tan gelen haberlere göre, güvenlik güçleri göstericilere ateş açtı. Görgü tanıkları, en az üç kişinin öldüğünü ve yaralıların olduğunu anlatıyor. Cumhurbaşkanı Esad'ın gösterileri bastırmak için askeri birlik ve tank gönderdiği Banyas kentinde ise binlerce göstericinin sokaklarda olduğu belirtiliyor. Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, kentteki gösterinin şimdiye kadarki en büyük protestolardan biri olduğunu söylüyor. Örgüt, Banyas kentindeki göstericilerin, silahlı olmadıklarını kanıtlamak için göğüslerini açarak yürüdüklerini anlatıyor. Ülkenin kuzeydoğusundaki Kürt kenti Kamışlı'da da gösteriler düzenlendiği haberleri geliyor. Yabancı gazetecilerin Suriye'ye girmesi yasak olduğu için haberler başka kaynaklardan doğrulanamıyor. Ülkede iki aydır devam eden gösterilerde yaklaşık 800 kişi hayatını kaybetti. Hafta başında ise Lübnan'a kaçan Suriyeli mülteciler, sınırdaki Tel Kalah kentini terk ettikleri sırada kendilerine ateş açıldığını anlatmıştı. Mülteciler, BBC'ye yaptıkları açıklamada Suriye ordusuna ait tankların evlerini hedef aldığını söylemişti. Obama'dan Esad'a mesaj ABD başkanı Barack Obama, ülkesinin yeni Orta Doğu politikasını açıkladığı konuşmasında Suriye cumhurbaşkanı Beşar Esad'a da seslenmişti. Esad'ın bir seçim yapma vakti geldiğini söyleyen Obama, Esad'ın siyasi değişime liderlik yapabileceğini ya da yoldan çekilmesi gerektiğini söyledi. Güvenlik güçlerinin Suriyelilere ateş açmaya son vermesi gerektiğini söyleyen Obama, hükümet karşıtı gösterilerin bastırılmasında müttefik İran'ın yöntemlerinin kullanıldığını da ekledi.

Suriye'de cuma namazı sonrası başlayan gösterilere güvenlik güçleri müdahale etti. Humus kentindeki görgü tanıkları en az 3 ölü var diyor.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Olay, Üsküdar'da meydana geldi. İddiaya göre, dün akşam saat 22.00 sıralarında Suriyeli aktivist Orouba Barakat ile gazeteci kızı Halla Barakat’ı Üsküdar’da oturdukları evde kanlar içinde bulan apartman sakinleri durumu sağlık ve polis ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri yaptıkları kontroller sonucunda anne Orouba Barakat ve kızı Halla Bakarat’ın olay yerinde bıçaklanarak hayatını kaybettiğini tespit etti. Bunun üzerine polis ekipleri evde incelemelerde bulundu. Yapılan incelemelerin ardından anne-kızın cansız bedeni otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı. BOĞAZLARI KESİLEREK ÖLDÜRÜLMÜŞ Mahalle sakini bir kişi, “Gece bir baktık polisler kapıdaydı. Polis, ambulans bayağı bir kalabalıktı. Anne ve kızın boynunu keserek öldürmüşler. Gece olduğu için bizim de hiçbir bilgimiz yok. Suriyeli olduğu söyleniyor” ifadelerini kullandı. “CESETLER DÖRT GÜNDÜR EVDEYMİŞ” Bir başka mahalle sakini kadın ise cesetlerin 4 gündür evde olduğunu duyduğunu belirterek, “Duyduğumuz kadarıyla anne kız öldürülmüşler. Üzerlerine kireç dökmüşler, yataklarına koymuşlar. Çekip gitmişler. Cesetler 4 gündür evdeymiş, öyle deniliyor. İyi insanlardı, kimseye zararları yoktu” dedi. BİR YAYIN ORGANINDA ÇALIŞIYOR Öte yandan, cinayete kurban giden anne ve kıza ait bir otomobil ise kameralara yansıdı. Suriye’de başlayan iç savaşın ardından ilk olarak İngiltere’ye oradan da Birleşik Arap Emirlikleri’ne geçen Orouba Barakat son olarak İstanbul’a gelerek burada yaşamaya başlamıştı. Orouba Barakat’ın gazeteci kızı Halla Barakat’ın ise Ortadoğu’ya yönelik haberler yapan bir yayın organında çalıştığı öğrenildi. Polis olayla ilgili soruşturması sürerken, olayı gerçekleştiren faillerin yakalanması amacıyla çalışma başlattı.

İSTANBUL Üsküdar'dan kan donduran bir vahşet haberi geldi. Suriyeli aktivist Orouba Barakat (60) ile gazeteci kızı Halla Barakat (22), Üsküdar’da kaldıkları evde öldürüldü.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Bursa’da emlak zengini babası ve annesini öldürüp fosseptik çukuruna gömdüğü iddiasıyla tutuklanan Kenan Öner’in, kayıp eşi Canan Öner’i da öldürmüş olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor. Bursa’da 6 yıl önce kaybolan emlak zengini babası Ahmet Refik Öner ve annesi Emine Öner’i öldürerek fosseptik çukuruna attığı ortaya çıkan Kenan Öner’in aynı şekilde 8 yıl önce 44 yaşındayken kaybolan 1 çocuk annesi eşi Canan Öner’i de öldürmüş olma ihtimali üzerinde duruluyor. Samsun’da yaşayan Canan Öner’in Devlet Su İşleri’nden emekli babası Muzaffer Aydın (75) ile annesi Tekel emeklisi Perihan Aydın (77), 8 yıldır kayıp olan ve hiçbir haber alınamayan kızlarını da annesini ve babasını öldüren damatlarının öldürmüş olabileceğini ileri sürdüler. Annesini ve babasını öldürüp gömen bir kişinin eşini de öldürmüş olabileceğini belirten baba Muzaffer Aydın, "Damadım Avrupa’ya gitti ve Türkiye’ye döndü. Fransa’da bir kişinin kafasını kesip öldürmüş. Öldürdüğü kişinin paralarını ve arabasını alıp Türkiye’ye gelmiş. ’Param var, pulum var’ diye bankada çalışan kızım Canan ile tanışıp evlendiler. Fransa’daki cinayetten idama mahkum oldu. Rahşan Ecevit affından cezaevinden çıktı. Sahte imzalarla evlerimize haciz koydurdu. 8 yıldır kızımızdan haber alamıyoruz. Şuan 23 yaşında oğlu var. Biz büyüttük. İzmir 9 Eylül Üniversitesi’nde okuyor. Babasını annesini öldüren benim kızımı da yüzde yüz öldürmüştür. Kızımın ölüsünün ve dirisinin bulunmasını istiyorum. Başbakan Tayyip Erdoğan’dan yardım istiyorum" diye gözyaşı döktü. Kalp, tansiyon ve şeker hastası olduğunu, ayağından ameliyat olunca yataklara düştüğünü ve kalkamadığını ifade eden anne Perihan Aydın ise, "Kızım kaybolunca hastalığımız daha da arttı. Söyleyecek hiç bir şeyimiz kalmadı. Damadımın duruşu masun ve caniye benzemezdi. Kaç sene onun yanında kaldım. Cezaevinde yatınca kızım çalışıyordu ve çocukları olunca ben onların yanında kaldım. Cezaevinden çıkınca ben evime geldim. Kızımla bir gün konuştuk. Benim diğer oğlumun eşi gelinim kızımın yanına gittiğinde eşinden çok korktuğunu söylemiş. Gelinim de ’haydi birlikte Samsun’a gidelim’ demiş. Kızım da ’sen git ben geleceğim’ demiş. Ondan sonra da kayboldu. Damadın bize kızım kaybolduğunda Fransa’ya kaçtığını söyledi. Benim kızımda gidecek cesaret yok. Kızım çocuğuna ve bize düşkündü. Senelerden beri kayıp çocuğum. Kaynanası bile oğullarından için ’bu adam kızına bir şey yapacak’ demişti. Kızım kaybolduktan sonra damadım bizde olan çocuğunu ve bizleri hiç arayıp sormadı. Fransa’da da bir kişiyi kesmiş. Ablası ölen şahsı dişinden tanımış. Ben kızıma söyledim ancak bana bir türlü inanmadı. Kızım bana ’anne o karıncayı bile incitmez’ diyordu” şeklinde konuştu. Gözyaşı döken acılı aile, yaşadıkları bu olayın kendilerini yataklara düşürdüğünü sözlerine ekledi. (İHA)

Bursa’da emlak zengini babası ve annesini öldürüp fosseptik çukuruna gömdüğü iddiasıyla tutuklanan Kenan Öner’in, kayıp eşi Canan Öner’i da ...

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Zamlı maaşlarını almak için temmuz ayını dört gözle bekleyen memurlar bu yıl şok yaşadı. Memurlar toplu görüşmeler gereği bu yıl enflasyon zammı alamayacak. Memur temmuz zammı ile ilgili tüm haberler internethaber.com'da... Memur-Sen’in hükümetle yaptığı zam anlaşması memura pahalıya patladı. Yapılan hesaplamalara göre Memur-Sen, 123 liralık seyyanen zam almak yerine, hükümetin önerdiği yüzde 3+3 zam ve enflasyon farkını dahi kabul etseydi memur daha kârlı çıkacaktı. ilk kez bu yıl Temmuzda zam alamadığı gibi maaşına enflasyon farkı da yansımayacak. TEMMUZ AYINDA ZAM YOK Her sene ocak ve temmuz aylarında iki kere zam alan , ilk defa bu yıl ikinci zammı alamayacak. Memur-Sen ‘3+3+enflasyon farkı’ önerisi yerine 123 lira seyyanen zammı kabul etmişti. Her yıl, verilen zammın enflasyonun altında kalması halinde memur, enflasyon farkını alıyordu. Ancak Memur-Sen bu haktan feragat etti. 5 aylık dönemde enflasyon beklenenden yüksek çıktı ancak toplu sözleşme şartları gereği çalışanlar bundan yararlanamayacak. Her sene ocak ve temmuz aylarında olmak üzere yılda iki kere zam alan memurlar, ilk defa bu yıl temmuz ayında zam alamayacak. Kamu çalışanları, ocak ayında aldıkları 123 lira seyyanen zam ile yetinecek. Bu yıl enflasyon farkı da alamayacak olan memurun kaybı büyüyor. 5 aylık dönemde enflasyonun yüzde 5,38 olması, memuru enflasyona ezdirdi. Zaman Gazetesi’nin haberine göre, hükümet ile Memur-Sen arasında geçtiğimiz yıl ağustos ayında imzalanan ve 2014 ile 2015’i kapsayan toplu sözleşme, kamu çalışanları açısından son yılların en kötü örneğini teşkil ediyor. Toplu sözleşmede memura, ocak ayından geçerli olmak üzere seyyanen 123 lira zam alındı. Buna karşı her yıl verilen temmuz zammı bu sene verilmedi. Ayrıca her yıl verilen zammın enflasyonun altında kalması halinde memur enflasyon farkı da alıyordu. Memur-Sen enflasyon farkından da feragat etti. Ancak beklentilerin aksine, ilk 5 aylık dönemde enflasyonun yükselmesi memuru zarara uğrattı. Enflasyonun her ay arttığı dikkate alındığında memurun kaybı önümüzdeki aylarda daha fazla büyüyecek. Kamu çalışanlarını temsil eden sendikalar, uzun yıllardır hükümetle zam pazarlığına oturuyor. Pazarlık masasında hükümeti temsilen Çalışma Bakanı ile Maliye ve Hazine yetkilileri, memurları temsilen ise yetkili memur sendikaları temsilcileri yer alıyordu. MEMURLARIN TOPLU SÖZLEŞME HAKKI VAR MI? Ancak 12 Eylül 2010 referandumuna kadar memurların toplu sözleşme hakkı bulunmadığı için yapılan toplu görüşmelerin bağlayıcılığı yoktu. Buna rağmen 3 milyon memur için pazarlık masasında yılda iki kere yüzdelik zam ve enflasyon farkı elde ediliyordu. 2010 referandumu ile memura toplu görüşme hakkı verileceği ilan edildi. Kamu çalışanları da bu nedenle referanduma destek oldu. Referandumun yüzde 58 ile kabulünün ardından memur, toplu sözleşme hakkını elde etti. Bu yolla kazanımlarının da artacağı beklenirken tam aksi bir durum ortaya çıktı. Toplu sözleşme hakkı Anayasa’ya girmesine rağmen ardından yapılan yasa ile toplu sözleşme masasında imza yetkisi sadece Memur-Sen Başkanı Ahmet Gündoğdu’ya verildi. Yetkili sendikalar sadece kendi iş kollarında söz sahibi olabildi. Bu durum memurun pazarlık gücünü zayıflattı. Nitekim toplu sözleşme masasında atılan imzalar memurlar için büyük kayıplara yol açtı. Geçtiğimiz yıl ağustos ayında yapılan toplu sözleşmeye göre memura, bu yıl için sadece ocak ayında 123 lira zam yapıldı. Temmuz zammı ve enflasyon farkı ise ödenmeyecek. Geçmiş yıllarda yüzdelik zammın yanında enflasyon farkı ödeniyordu. Gerçekleşen enflasyonun, verilen zammı geçmesi halinde memurun maaşına enflasyon farkı da yansıtılıyordu. Ayrıca memur temmuz zammı alıyordu. EN DÜŞÜK MEMUR MAAŞI KAÇ TL? Yapılan hesaplamalara göre Memur-Sen’in imza attığı seyyanen zam yerine hükümetin önerdiği yüzde 3+3 zam ve enflasyon farkı dahi kabul edilseydi; memur daha kârlı çıkacaktı. Memur, ilk kez bu yıl temmuzda zam almayacak. Çünkü Memur-Sen’in kabul ettiği 123 TL, ortalama memur maaşına göre yüzde 5,64, en düşük memur maaşına göre yüzde 6,55 artışa denk geliyor. İlk 5 aylık dönemde yüzde 5,38 olan enflasyonun önümüzdeki aylarda yükselmeye devam etmesi ise memurun kaybını daha da artıracak. Yüksek maaş alan kamu çalışanlarının gelir kaybı ise çok daha yüksek olacak.

Memurlar bu temmuz ayında bir ilk yaşayarak zamlı maaş almayacaklar. Peki memurlar temmuz ayında ne kadar maaş alacak?

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı DBP’li Gültan Kışanak, Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan’ın, “Hala varsa yoksa Kürt sorunu. Kardeşim ne Kürt sorunu be, böyle bir şey yok” sözlerine cevap verdi. Kışanak, “Doğrudur. Türkiye’de artık bir Kürt sorunu yoktur. Kürtler, demokrasinin temel güç ve dinamiği haline gelmiştir. Buna karşı direnen kötü yönetici sorunu vardır” dedi. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin nevruz kutlamaları kapsamında düzenlediği koşuya çeşitli yaşlardan katılan 300 kişi arasında yer alan Başkan Gültan Kışanak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Balıkesir’de bugün yaptığı konuşmadaki “Hala varsa yoksa Kürt sorunu. Kardeşim ne Kürt sorunu be, böyle bir şey yok” sözlerini eleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘demokratik hak ve özgürlüklerden yeterince anlamadığını’ ileri süren Kışanak şunları söyledi: "DOĞRUDUR" “Doğrudur. Türkiye’de artık bir Kürt sorunu yoktur. Kürtler demokrasinin temel güç ve dinamiği haline gelmiştir. Buna karşı direnen kötü yönetici sorunu vardır. Demokratik hak ve özgürlüklerden anlamayan, gerici, faşist, otoriter zihniyetler vardır. Biraz bunlarla mücadele etmek gerekir bence, işin özü budur. Kürtler, çünkü son derece demokratik yöntemlerle, temel hak ve özgürlüklerin ilerlemesi, demokrasinin yerleşmesi ve çözüm sürecinin ilerlemesi için zaten üzerine düşeni fazlasıyla yapıyorlar. Bu ülkede asıl sorun buna yeterince yanıt olamayan kötü yönetici sorunudur. Bu ülkede çözüm kapasitesine bence sahip olamayan, yeterince demokratik düşünemeyen, yeterince çoğulcu düşünemeyen, yeterince halkların çıkarını düşünemeyen yönetici eksikliği var. Bence asıl sorun burada.”

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın 'Kürt sorunu'yla ilgil açıklamalarına cevap verdi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu, 30 Ekim'deki kongrede Temel Karamollaoğlu'nun aday olduğunu açıkladı. Saadet Partisi'nin tek liste ile gireceği kurultay'da mevcut genel başkan Mustafa Kamalak aday olmayacak ve yeni genel başkan 30 Ekim 2016 tarihinde yapılacak kurultay ile Temel Karamollaoğlu olarak belirlenecek. TEMEL KARAMOLLAOĞLU KİMDİR? Manchester Üniversitesi UMIST Tekstil Mühendisliği Bölümü'nü bitirdi, aynı Üniversitede yüksek lisans yaptı. DPT Uzmanlığı, Sanayi Bakanlığı Teşvik ve Uygulama Genel Müdürlüğü, Müsteşar Muavinliği, Serbest Müşavirlik, Özel Sektör Yöneticiliği, Sivas Belediye Başkanlığı, 5.(XVI), XX. ve XXI. Dönem Sivas Milletvekilliği yapmıştır. Evli ve 5 Çocuk babasıdır. Refah Partisi Belediye Başkanlığı döneminde yaşanan Sivas Katliamı sırasındaki tavrından dolayı yoğun eleştirilere hedef olmuş ancak hakkında dava açılmamıştır. Daha sonra Refah Partisinden milletvekili seçilmiştir.

Saadet Partisi'nin yeni genel başkan adayı açıkalndı. 30 Ekim'deki kongrede Temel Karamollaoğlu'nun aday olduğunu açıkladı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: FETÖ darbe girişiminde yaralanan Türkan Güder, "Yalnız biz değil, tüm Kazan halkı oradaydı. Biz gittiğimizde önce normal askerler vardı, onlarla konuştuk. Sonra maskeli askerler çıktı, onlar bize ateş etti. Önde olduğumuz için bizi yaylım ateşine tuttular. Bizi vuranlar normal askerler değildi, o maskeli askerler ateş etti" dedi. Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine karşı eşi ve oğluyla gittiği Akıncı Hava Üssü önünde açılan ateş sonucu eşini kaybeden, oğlu ve kendisi yaralanan Türkan Güder, her şeye rağmen darbenin engellenmesindeki katkısından dolayı mutlu olduğunu söyledi. Kurşun yaraları nedeniyle Gazi Hastanesinde tedavisi süren 5 çocuk annesi 60 yaşındaki Güder, AA muhabirine, FETÖ'nün darbe girişiminde bulunduğu 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlattı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı üzerine eşi Ümit, ardından da oğlu Mertcan Güder'in Akıncı Hava Üssüne F-16'ların kalkışına engel olmak için gittiğini aktaran Güder, ardından kendisinin de evde duramadığını, Kazan halkıyla üsse gittiğini dile getirerek, şöyle dedi: "Yalnız biz değil, Tüm Kazan halkı oradaydı. Biz gittiğimizde önce normal askerler vardı, onlarla konuştuk. Sonra maskeli askerler çıktı, onlar bize ateş etti. Önde olduğumuz için bizi yaylım ateşine tuttular. Bizi vuranlar normal askerler değildi, o maskeli askerler ateş etti. Oğlum öndeydi, ben de oğluma doğru yönelince üç kurşun bana isabet etti. Ondan sonraki kurşunlar da oğlumun bacaklarına geldi. Ben, oğlum yaralandık, eşimi kaybettim. Kazan'da konu, komşu, yaşlı, genç çok vatandaşımız yaralandı, çok evladımızı kaybettik ama çok şükür, bugünümüze hamdolsun." diye konuştu. Karın boşluğu, kolu ve ayağından yaralanan Güder, Hacettepe Hastanesinde tedavisi süren 17 yaşındaki oğlu Mertcan'ın da durumunun iyi olduğunu, telefonda kendisiyle konuştuğunu söyledi. Gençlerden, Türkiye'ye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sahip çıkmalarını isteyen Güder, "Ben vatanım, milletim için gittim oraya, bir şahsi görüşüm olduğu için değil. Vatanımı sevdiğim için, çocuklarımın geleceği için, 'Bu vatan bizim' demek için gittim oralara. Mutluyum, yara almama rağmen, eşimi kaybetmeme rağmen çok mutluyum darbe önlendiği için. Cumhurbaşkanımdan da tek dileğim idam yasası gelsin, onların idam edildiğini görelim istiyorum." ifadelerini kullandı.

FETÖ'nün darbe girişiminde Akıncı Üssü'nde eşini şehit veren, kendisi ve oğlu yaralanan Güder, yaşadıklarına rağmen darbeyi önlediği için mutlu olduğunu söylüyor

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: 12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası cezaevlerinde yapılan işkencelere şahit olan Tabip Binbaşı Selim Kaptanoğlu, cezaevinde iki kişinin kalacağı hücrelere dört kişinin konulduğunu belirterek "Tutuklulardan ikisi yatağında yatarken biri tuvalette diğeri de ayakta bekliyordu." dedi. İşkence görenlerin rapor istemediğini dile getiren Kaptanoğlu, bu raporu alanların tekrar işkence gördüğünü kaydetti. 12 Eylül 1980 askeri darbesini gerçekleştirenlerden dönemin Genelkurmay Başkanı ve 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanması devam ederken; döneme ilişkin işkence soruşturması da sürüyor. Eski Mamak Askeri Cezaevi Müdürü Raci Tetik başta olmak üzere cezaevlerinde işkence yapanlar hakkındaki suç duyuruları işleme konulmaya başlandı. Suç duyurusunda bulunanlar arasında darbe döneminde Mamak Askeri Cezaevi'nde yatan Yılma Durak ile Osman Başer de yer alıyor. Ankara'daki soruşturmayı Savcı Murat Demir yürütüyor. Savcı Demir, işkencelere tanık olanların ifadesine başvurdu. Tabip Binbaşı Selim Kaptanoğlu, darbe yapıldıktan bir gün sonra Ankara Askeri Mevki Hastanesinde Ortopedi Uzmanı olarak atamasının yapıldığını söyledi. 1985 yılına kadar bu hastanede çalıştığını dile getiren Kaptanoğlu, Mamak Askeri Ceza ve Tutukevi'nin kendilerine bağlı olduğunu ifade etti. ÇOK AĞIR İŞKENCELERDEN GEÇTİ Tutuklu ve hükümlülerin tedavisi ve bakımının burada yapıldığını dile getiren Kaptanoğlu, zaman zaman hasta muayenesi için Mamak Cezaevine çağrıldığını belirterek "Cezaevinde iki kişinin bulunabileceği hücrelerde dört hükümlünün konulduğuna şahit oldum. Tutuklulardan ikisi yatağında yatarken biri tuvalette diğeri de ayakta beklemek zorunda kalıyordu. Cezaevinde bulunan Yılma Durak Mevki Hastanesi'ne defalarca getirildi. İlk getirildiğinde İstanbul'da işkence gördüğü için tedavi edilmişti. Kendisinin makatına şişe sokulduğunu bana ifade etmişti. Buna ilişkin bulgular da mevcuttu. Yılma Beyin işkence gördüğünü rahatlıkla söyleyebilirim. Psikolojisi uzun süre düzelmedi. Çok ağır işkencelerden geçtiğini anladım. Osman Başer, Mamak Cezaevinde bulunduğu dönemde gördüğü işkencelerden dolayı yaklaşık 1,5 ay hastanede yatarak tedavi gördü. Mehmet Gül, Recep Küçükizsiz, Erdoğan Turan, Kadir Mahir Damatlar isimli tutuklular da ağır işkencelerden dolayı benim bulunduğum ortopedi servisinde tedavi edildiler." diye konuştu. İŞKENCELERE SES ÇIKARAMIYORDU Mamak'ta tutuklu ve hükümlülere ağır işkenceler yapıldığını herkesin duyduğunu anlatan Kaptanoğlu, işkencenin başındaki kişinin de cezaevi komutanı Raci Tetik olduğunu ifade etti. Tetik'in koğuşlara köpeklerle girdiğini ve ağır işkenceler yaptığını dile getiren Kaptanoğlu, sıkıyönetim şartlarından dolayı kimsenin buna ses çıkaramadığını vurguladı. Tutuklu servisinden sorumlu doktor olarak görev yaptığını belirten Kaptanoğlu, birçok olaya şahit olduğunu söyledi. Mağdur ve müştekilerin büyük bir kısmını hatırlayamadığını vurgulayan Kaptanoğlu, birçok kişinin işkenceden dolayı tedavi gördüğünü ve 1983 yılına kadar işkencelerin devam ettiğini kaydetti. İŞKENCE RAPORU İSTEYEMİYORLARDI Aynı dönemde cezaevi doktoru Mehmet Yıldız adlı üsteğmen ile yaptıkları sohbeti de aktaran Kaptanoğlu, şöyle devam etti: "Bana cezaevinde işkence yapıldığını, kendisinin buna karşı olduğunu ancak komutanın ve diğer askerlerin yaptıklarına engel olamadığını söylüyordu. Mehmet Yıldız'ın herhangi bir işkenceye katılması mümkün değildir. Ayrıca o dönemde işkence görenler dahi işkence raporu istemiyorlardı. Tam tersi bu tür bir rapor tanzim etmemizi istemiyorlardı. Çünkü bu rapordan sonra tekrar işkence gördüklerini söylüyorlardı." İnzibat Çavuşu Gazi Salla ise askeri tutukluların tedavi gördüğü yerde nöbet tuttuklarını ifade etti. Osman Başer başta olmak üzere çok sayıda kişinin işkenceden dolayı tedavi amaçlı hastaneye getirildiğini aktardı. O dönem Emniyet'te bekçi olan Necat Şimşek de gördüğü işkenceleri anlattı.

12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası cezaevlerinde işkenceleri Tabip Binbaşı Selim Kaptanoğlu anlattı

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Daha önce Belçika ile Hollanda liglerinde ve Türkiye'de Galatasaray'ın başındayken şampiyonluğa ulaşan Eric Gerets böylece 4 farklı ligde çalıştırdığı takımı şampiyon yapmış oldu. Gerets bu sonuçla kariyerinde 6. şampiyonluğa ulaştı. Fransız L'Equipe gazetesine göre, El Hilal Kulübü Başkanı Abdüllrahman Bin Musad, Gerets'in sözleşmesini 2 yıl uzatmak istediklerini söyledi. Daha önce El Hilal'e gelme nedeninin tamamıyla parasal olduğunu açıklayan ve ''Ben yalancı değilim. Bana sundukları finansal teklif çok cazipti'' diye konuşan Gerets ise ''Avrupa'yı özlediğini'' belirtti.

Eric Gerets'in çalıştırdığı Suudi Arabistan takımlarından El Hilal, sezonun bitimine 3 maç kala şampiyonluğu garantiledi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Beylikdüzü'nde iki kadını silahla vurarak yaralayan saldırgan şahıs yakalandı. Olay, 08.00 sıralarında Beylikdüzü'ndeki lüks bir sitede yaşandı. Nurullah K., ile kız arkadaşı Eda T. arasında henüz bilinmeyen bir nedenle tartışma çıktı. Tartışma büyüyünce Nurullah K., belindeki tabancı çıkarıp Eda T.'ye ateş etmeye başladı. YARALI HALDE TUVALETE KAÇTI: Eda T. yaralı halde kaçarak tuvalete saklandı. Nurullah K. bu sırada araya girmeye çalışan İnci D.'yi de vurdu. Saldırı sonrası şüpheli kaçarken, silah seslerini duyan site sakinleri durumu polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. Yaralı kadınlar ambulansla hastaneye kaldırıldı. Eda T.'nin durumunun ağır olduğu öğrenildi. SALDIRGAN YAKALANDI: Kaçan saldırgan kısa süre sonra polis tarafından yakalandı. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor. Eda T. ağır yaralandı

BEYLİKDÜZÜ'nde lüks bir sitede sabah saatlerinde 2 kadın silahla vuruldu. Yaralı kadınlar hastaneye kaldırılırken, kaçan saldırgan polis tarafından yakalandı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: MetroPoll Araştırma Şirketi'nin yaptığı anket, Türk halkının IŞİD'e nasıl bakıldığı ortaya koydu. MetroPoll Araştırma Şirketi'nin yaptığı ankete göre, Türkiye'de Irak Şam İslam Devleti'ne (IŞİD) "terör örgütü" diyenlerin oranı yüzde 70,7 olurken, terör örgütü olmadığı yönünde görüş bildirenlerin oranı yüzde 11,3 olması dikkat çekti. YÜZDE 70 TERÖR ÖRGÜTÜ DEDİ Zaman gazetesi yazarı Sevgi Akarçeşme'nin "IŞİD'e Türkiye'de ne kadar sempati var?" başlığıyla yayımlanan (26 Ağustos 2014) yazısında MetroPoll Araştırma Şirketi'nin anketine yer verdi. Ankete göre, IŞİD'e "terör örgütü" diyenlerin oranı yüzde 70,7 olurken, "hayır" diyenlerin oranı yüzde 11,3, "fikri olmayanların oranı ise yüzde 18 oldu. EN AZ BDP'LİLER TERÖR DİYOR AK Parti'ye oy verenler arasında IŞİD'e "terör örgütü" diyenler yüzde 62,5 oranına sahipken, CHP ve MHP'lilerin yüzde 81'i "evet" dedi, BDP/HDP'lilerin de yüzde 59'u "terör örgütü" olduğunu söyledi. Son olarak IŞİD'in Türkiye'de örgütlendiğini düşünenlerin oranı yüzde 51,2 oranına sahip olurken, "Türkiye'de eylem yapar" diyenlerin oranı da yüzde 48,8 oldu.

MetroPoll Araştırma Şirketi'nin yaptığı anket, Türk halkının IŞİD'e nasıl bakıldığı ortaya koydu.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Eskişehir’de ‘Gökmeydan cinayeti’ duruşması sonrasında maktul yakınları ile polis ekipleri arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Gökmeydan Mahallesi Canay Sokak’ta 17 Aralık 2012 tarihinde Barış Yıldız’ı (20) silahla öldürdüğü iddia edilen M.C.Ş. (15) ile olayın azmettiricisi olduğu ileri sürülen Alper A.’nın (20) yargılanmasına 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşma öncesi polis ekipleri duruşma salonunda geniş güvenlik önlemi alırken, duruşmaya tutuklu bulunan iki sanık da katıldı. Duruşmada konuşan Alper A., suçsuz olduğunu belirterek tahliyesini istedi. Sanık M.C.Ş. ise, “Alper ve Barış Yıldız’ın ailelerinden özür diliyorum. Alper’in bu olayla ilgisi yok. Ailem tehdit altında. Olay nedeniyle pişmanım. Keşke böyle bir olay olmasaydı. Biz Barış Yıldız ile üç defa kavga ettik. Bana üç kez vurdu. Kimsenin kimseye vurmaya hakkı yoktur. Babamı tehdit ediyorlar” diye konuştu. Mahkeme heyeti sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verirken, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Duruşma sonrasında maktul yakınları, sanık yakınlarına saldırmak istedi. Araya polis ekipleri girerek, maktul yakınlarını Adliye Sarayı dışına çıkardı. Bu sırada maktul yakınları ile polis ekipleri arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. (İHA)

Eskişehir’de ‘Gökmeydan cinayeti’ duruşması sonrasında maktul yakınları ile polis ekipleri arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. <br/>Gökm...

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Nüfusu bir milyarı aşan Çin'de 'tek çocuk' politikasına uymayarak ikinci çocuğa hamile kalan bir kadının karnındaki sekiz aylık bebeğin zorla düşürüldüğü ortaya çıktı. El Cezire televizyonunun haberine göre, Çin'in güney batısındaki Xiamen kentine bağlı Siming kasabasında yaşayan Xiao Aiying adlı bir çocuk sahibi kadın, yasaların ikinci çocuğu engellemesine rağmen yeniden hamile kaldı. 10 yaşında bir kız çocuğu bulunan ve ikinci çocuk sahibi olanlara uygulanan para cezasını göze alan Xiao Aiying (36) sekiz aylık bebeğini doğurmaya hazırlanırken beklenmedik bir olayla karşı karşıya kaldı. EVİNİ POLİS BASTI 10 Ekim günü Xiao Aiying'in evini basan polis, çocuğunu aldırmak üzere kadını sağlık merkezine götürmek istedi. Polise direnmesi üzerine karnına tekme atılıp başı duvara çarpıldıktan sonra sürüklenerek hastaneye götürülen Xiao Aiying'e burada çocuğunu düşürmesini sağlayan bir iğne yapıldı. Olay, baskından iğneye kadar her ana saniye saniye tanık olan Xiao Aiying'in eşi Luo Yanquan'ın, kollarında ve yüzünde morluklar bulunan eşinin görüntülerini kameraya alarak yerel medyaya vermesiyle ortaya çıktı. DOKTORLAR UYARMIŞ Luo Yanquan, eşini muayene ettirmek üzere yaklaşık bir ay önce hastaneye gittiklerinde, çocuğu aldırmaları yolunda doktorlar tarafından uyarıldıklarını bildirdi. KİMİLERİ 2. ÇOCUK İÇİN 30 BİN DOLAR CEZAYA RAZI Nüfusu 1.3 milyar olan ve sıkı bir aile planlama politikası izlenen Çin'de ikinci çocuğa izin verilmiyor. İkinci çocuk sahibi olanlar yaklaşık 30 bin doları bulan para cezalarına çarptırılıyor. Ancak gözlemciler, son yıllarda yaşanan ekonomik patlama nedeniyle zenginleşen birçok ailenin bu cezayı ödemeyi göze alarak birden fazla çocuk sahibi olmayı seçtiğini belirtiyor.

Çin yönetimi 'tek çocuk' politikasını acımasızca uyguluyor. Bir kadın bu kuralı bozunca bakın başına ne geldi?

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek'in ıslak imzasını taşıdığı öne sürülen İrtica İle Mücadele Eylem Planı'yla ilgili davada Gizli Tanık Efe mahkeme huzurunda ifade vermek istedi. Talebin ardından nahkeme duruşmaya ara verdi. İlhan Cihaner ile 3. Ordu Komutanı Saldıray Berk'in sanık olduğu Erzurum'da görülen Ergenekon davasının iddianamesinde geçen gizli tanık Efe Erzincan Bölgesi'nde üst düzey bir bürokrat olduğunu belirterek üçüncü orduda bir çok üst rütbeli askeri ve Başsavcı İlhan Cihaner'i tanıdığını kaydetmişti. HAKİMİ AYARLADIĞINI SÖYLEDİ! Gizli tanık Cihaner'in kendisine "Tarikatların kökükünü kazıyacağını, 22 kişiyi gözaltına alacağını bunun için nöbetci hakimi ayarladığını söylediğini" iddia ediyor Cihaner'in İsmailağa cemaatine yönelik operasyon yapılmadan önce kendilerini arayarak ilçede bu ve benzeri cemaatlerle ilgili çalışma yapılmasını istediğini kaydeden gizli tanık soruşturma kapsamında kendisine gösterilen 4 nolu fotoğraftaki kişinin orduevinde Cihaner ile kahvaltı yapan kurmay Albay Dursun Çicek olduğunu ifade etmişti.

CHP'nin milletvekili adayı eski savcı İlhan Cihaner'in başını yakan gizli tanık yeniden konuşacak.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Norveç Birinci Futbol ligi ekiplerinden Brann Bergen'in orta saha oyuncusu Carl-Erik Torp Sogndal ile oynanan maç sırasında kalp krizi geçirdi ve helikopterle hastaneye kaldırıldı. Norveç medyasında yer alan haberlerde, oyuna 79. dakikada dahil olan 27 yaşındaki futbolcunun, maçın bitmesine az bir süre kala yere yığıldığı ve ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırıldığı belirtildi. Açıklamada, futbolcunun şuurunun yerinde olduğu ve durumunun iyiye gittiği ifade edildi.

Yeşil sahalarda istenmeyen görüntüler bu kez Norveç'te yaşandı. 27 yaşındaki futbolcu herkesin yüreğini ağzına getirdi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Suriyeli muhalifler, Rusya ve ABD karşısında Avrupa Birliğinin (AB) çözüm sürecindeki etkisinin artması için Avrupa'nın üç büyük ülkesi Almanya, Fransa, İngiltere'nin yanı sıra Rusya, ABD ve Çin'den oluşan "A3+3" formülünü Brüksel'e sundu. Suriyeli muhaliflerce kurulan iki büyük grup, dördüncü toplantılarını AB'nin başkenti Brüksel'de gerçekleştirdi. Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) ile Demokratik Değişim için Ulusal Koordinasyon, muhaliflerin yaklaşımında birlik sağlanması amacıyla bir araya geldi. Katılımcılar, Esad rejimi ve müttefikleri tarafından gerçekleştirilen katliamları ve yerleşim yerlerine uygulanan ablukaları kınadı. Toplantı sonunda yayımlanan ortak açıklamada, müzakerelerde yapıcı bir etkisi olacağı belirtilen tutukluların serbest bırakılması talebinin de halen gerçekleştirilmediği vurgulandı. Suriye'deki Kürt meselesinin Suriye'nin toprak ve halk bütünlüğü içinde ele alınması gerektiği ifade edildi. Ayrıca AB'ye, siyasi çözümü mümkün kılınması için verdiği desteği artırması, müzakere sürecine aktif katılımı, rejim kaynaklı şiddeti sona erdirme, terörün her türlüsüyle mücadele çağrısında bulunuldu. "RAMAZANIN İLK 10 GÜNÜNDE 513'TEN FAZLA SİVİL ÖLDÜ" SMDK Başkanı Enes el-Abde, yaptığı açıklamada, ramazan ayı öncesinde Suriye'de ateşkes sağlanması çarşısında bulunduklarını hatırlattı. Ancak rejimin buna olumlu yanıt vermek bir yana tam tersini yaptığını söyleyen el-Abde, "Ramazanın ilk 10 gününde yaşananları saymak istiyorum. 513'ten fazla sivil saldırılarda hayatını kaybetti. Bunlardan 57'si kadındı. Bu da toplam rakamın yüzde 11'ini oluşturuyor. Ölenlerin yüzde 60'sı çocuktu. Hastane, fırın gibi hayatın devam etmesi açısından önemli olan 14 yer veya tesis vuruldu. Abluka altındaki yerlerin sayısı 50'yi geçti. Hiçbir yerde abluka kaldırılmadı ve hiçbir tutuklu serbest bırakılmadı" dedi. 'AB'NİN ROLÜ İNSANİ YARDIMLARLA SINIRLI' AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikasından Sorumlu Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ile de görüştüklerini belirten el-Abde, AB'ye çağrıda bulundu. AB'nin Suriye meselesindeki rolünün insani yardımlarla sınırlı olduğunu ifade eden el-Abde, "Avrupa, doğrudan ya da dolaylı olarak Suriye krizinden etkilemekte. Suriye'de siyasi geçişi sağlayabilmek için siyasi süreci ilerletmede AB'nin yer alması gerektiği net bir şekilde ortaya çıkıyor" diye konuştu. A3+3 FORMÜLÜ AB'ye bu konuda yeni bir mekanizma teklifi sunduklarını söyleyen muhalif lider, "Avrupa'nın 3 büyük ülkesi Almanya, Fransa, İngiltere ile Rusya, ABD ve Çin'den oluşan A3+3 formülü olabilir. Bu formül, İran'la sürdürülen nükleer müzakerelerde başarı getirebildi. Bu formül, Suriye meselesinde de gelişim kaydetmeye yardımcı olabilir" değerlendirmesini yaptı. SÜREÇTE RUSYA VE ABD TEKELİNİN BİTMESİ AMAÇLANIYOR Halihazırda birçok ülkeden oluşan Suriye Destek Grubu'nun bulunduğunu ancak A3+3 formülünün daha etkili olabileceğini söyleyen muhalif lider, bu formülle aynı zamanda Suriye krizindeki çözümü konusunda "Rusya ve ABD tekelinin" de önüne geçileceğini söyledi. Teklife dair Avrupa'dan cevap beklediklerini vurgulayan el-Abde, AB üyesi ülkelerin ülkelerin dışişleri bakanları arasında Avrupa'nın Suriye krizine daha aktif bir rol oynamasına dair bir anlayış olduğunu savundu. Muhalif lider, "Bunun zamanının geldiğini düşünüyoruz. Çünkü tüm Avrupa ülkeleri, Suriye krizinden etkilenmekte. Bilindiği üzere Ortadoğu'daki istikrar Suriye'deki istikrarla yakından ilişkili" dedi. 'SURİYE'DEKİ AYRIM BÜYÜK BİR TEHDİT' Demokratik Değişim için Ulusal Koordinasyon Kurulu Genel Koordinatörü HasanAbdulazim, Suriye'deki bölünmeye dikkat çekti. Ülkede her bir silahlı grubun kontrol altında tuttuğu yerler olduğunu vurgulayan Abdulazim, bunun Suriye'ye karşı büyük bir tehdit oluşturduğunu ifade etti. Suriye'nin geleceği açısından muhalifler, rejim destekçileri ve tarafsız kalanlar arasında bir birliğin sağlanması gerektiğini söyleyen Abdulazim, en azından muhalifler arasında birleşme için önemli adımlar attıklarını, bunun devamının da gelmesi gerektiğini dile getirdi.

Suriyeli muhalifler iç savaşın çözümle sonuçlanması için "A3+3" formülünü Brüksel'e sundu.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Bitlis'in Tatvan İlçesi’nde evinin önünde silahlı saldırı sonucu öldürülen emekli gemi kaptanı Tello Uçak cinayetini PKK üstlendi. İlçenin Santral Mahallesi’ndeki evinini önünde 22 Ağustos Cuma günü akşam saatlerinde silahlı saldırıya uğrayan 75 yaşındaki emekli gemi kaptanı Tello Uçak, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Polis cinayetle ilgili araştırmalarını sürdürürken, PKK’ya yakın haber ajansından yapılan açıklamada silahlı saldırı üstlenildi.

Tatvan'da evinin önündeki silahlı saldırıda yaşamını yitiren Tello Uçak cinayetini PKK üstlendi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Kansere yenik düşen Kamer Genç Meclis’in hiç kuşkusuz en çok tartışılan isimlerinden biriydi. Söyledikleri, üslubu ve başlattığı polemikler onu hep gündemin üst sıralarına taşıdı. İşte Kamer Genç'in adının karıştığı unutulmayan polemikler… Kamer Genç’i hafızalara kazıyan olay “Çiçek sulama”yla başladı. Genç bir kadınla oğlunun evinde geceyi geçirdiği söylentilerine Genç “Oğlumun evine çiçek sulamaya gitmiştim” diyerek cevap verdi. Genç'in bu açıklamaları Türk siyasi tarihinin "unutulmayacakları" arasındaki yerini aldı. İNTİHAR EDECEĞİM' Genç'in unutulmayan bir başka polemiği ise TBMM Genel Kurulu'nda Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesiyle ilgili yasal düzenlemelerin yapıldığı sırada yaşandı. TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen teklifin maddelerinin metinden çıkarılması doğrultsunda iki ayrı önerge veren Kamer Genç, yaptığı konuşmayla AK Partili milletvekillerini hem güldürmüş, hem de kızdırmıştı. Tartışmalara konu olan geçeci iki maddenin referanduma sunulan metinden çıkarılmaması durumunda Cumhurbaşkanını halk tarafından seçileceğini ve kendisinin de aday olacağını ifade eden Kamer Genç, AK Partili vekillerinin kendisine laf atması üzerine, iddiasını güçlendirerek sürdürmüştü. Cumhurbaşkanını tarafından seçilmesi durumunda aday olacağını tekrarlayan Genç, "Söz veriyorum size, halk beni seçmezse intihar edeceğim. Söz veriyorum burada intihar edeceğim. Ama halk beni seçerse siz intihar etmiş olacaksınız" demiş, bu sözleri uzun süre gündemde kalmıştı. Genç'in sözleri Genel Kurul'da gülüşmelere neden olmuştu. ‘HAYSİYETSİZ MİSİNİZ AFEDERSİNİZ’ Genç'in bir başka akıllarda kalan polemiği kendisini yanlış anlayan bir milletvekiline tepki gösterirken seçtiği kelimelerle akıllarda kalmıştı: Don demedim kardeşim, bor dedim. Haysiyetsiz misiniz afedersiniz. FATMA ŞAHİN’E ‘KAÇ EŞLİ OLURDUNUZ’ SORUSU Kamer Genç'in en çok tepki toplayan açıklaması ise Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin'e yönelik “Atatürk olmasa acaba hangi tarikat mensubunun kim bilir kaçıncı eşi olurdunuz” sözleriydi. Genç bu sözleriyle büyük tepki toplamış ve AK Parti Tokat Milletvekili Zeyid Aslan'la sert bir tartışma yaşamıştı. Kınama cezası ve CHP saflarından gelen özre rağmen Genç “Benim adıma niye özür diliyorlar. Ben özür dileyecek bir şey söylemedim. Bin tane kınama cezası versinler, AKP'nin verdiği cezalar benim için onurdur” sözleriyle kendini savunmuştu.

Tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Kamer Genç söyledikleriyle, söyleyiş biçimiyle, muhalefet tarzıyla hep siyasetin gündeminde yer aldı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Mecidiyeköy’de 3’ü çocuk 5 kişinin kamyonet kasasındaki ölüme yolculuğu görenleri hayrete düşürdü. İstanbul’un en işlek ilçelerinden biri olan Mecidiyeköy’de yaşanan bu olay görenleri adeta hayrete düşürdü. Kamyonetin kasasına binen 3’ü çocuk 5 kişi çevredekilerin bakışlarına aldırmazken, ailelerin ise ön tarafta gönül rahatlığıyla seyahat ettikleri görüldü. Öte yandan, çocukların hiçbir şeyden habersiz kamyonet kasasından aşağıya sarktıkları gözlenirken, yanlarında bulunan 2 yetişkinin ise çocuklarla ilgilenmemesi bu kadarına pes dedirtti. (İHA)

Mecidiyeköy’de 3’ü çocuk 5 kişinin kamyonet kasasındaki ölüme yolculuğu görenleri hayrete düşürdü.<br/>İstanbul’un en işlek ilçelerinden bir...

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Yapılan açıklamaya göre, söz konusu kampanya ile ''Ford Cargo 1838T çekici''ye 18 ay 0 faizle 100 bin lira kredi kullanarak, Ford Cargo İnşaat Serisi'ne ise 12 ay 0 faizle 100 bin lira kredi kullanarak sahip olmak mümkün. Ford Cargo Yeni İnşaat serisi, 10 mm şasi kalınlığı ile yüksek mukavemet, şantiye koşullarına uygun yükseklik, yeni mandallı tip kullanımı kolay şanzıman, düşük işletme maliyeti ve yakıt ekonomisi gibi özelliklere sahip. Ford Cargo 1838T çekiciler ise 2 yıl sınırsız ve opsiyonel 3 yıl sınırsız kilometre garantisiyle tüketicilere sunuluyor. Ford Cargo'lar, 1,1 milyon metre karelik alana sahip olan Ford Otosan İnönü Fabrikası'nda üretiliyor. Yurt içinde 30 yetkili satıcı, yurt dışında ise 20 distribütör ile müşterilerine ulaşan Ford, Rusya, Türki Cumhuriyetleri, Doğu Avrupa, Afrika ve Ortadoğu'da 50'ye yakın ülkeye ihraç ediliyor. Bin 500 kişiye istihdam sağlayan Ford Otosan İnönü Fabrikası'nda aynı zamanda ''Avro 5'' normlarına uygun, Ecotorq motor üretimi yapılıyor. 7,3 litre ve 9 litre silindir hacminde 260PS/320PS/360PS/380 PS güce sahip motorlar yüzde 100 Türk iş gücüyle yüzde 100 yerli üretiliyor. Açıklamada, Türkiye'nin kendi markasıyla kendi motorunu üreten tek kamyon markası olduğu belirtilen Ford Cargo'nun, yüzde 70 yerlilik oranıyla Türkiye ekonomisine yüksek katma değer sağladığı da ifade edildi.

Ford Otosan, Ford Cargo'lar için yeni bir kredi kampanyası başlattı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Osmaniye’nin Güney Çevre Yolu üzerinde bulunan Şehit Piyade Albay Halil İbrahim Karaoğlanoğlu Kışlası’ndaki eğitim alanı ve Karaçay Su Deposu mevkiindeki bir evin bahçesinde saat 18.00 sıralarında iki patlama duyuldu. Bazı vatandaşlar ne olduğunu anlamak için evlerinden çıkarken, Gebeli Mahallesi 3527 Sokak’ta bir patlama daha oldu. Bölgeye çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Garnizon Komutanı Piyade Kurmay Albay Şefik Atak, İl Emniyet Müdürü Nurettin Gökduman, İl Jandarma Komutanı Albay Metin Düz, mermilerden birinin patladığı sokakta incelemelerde bulundu. Ölen ve yaralanan kimsenin olmadığı, bazı araçlar ve evlerde hasara neden olan patlamalarla ilgili yapılan ilk incelemede, mühimmat parçalarının düşüş açısına göre havan ya da roket mermilerinin PKK’lı terörist grupların yuvalandığı Amanos Dağları’ndan atıldığı değerlendirildi.

Osmaniye'de akşam saatlerinde askeri eğitim alanı, sokak ve bir evin bahçesine 3 patlama meydana geldi. Patlamaların, Amanos Dağları'ndan atılan havan ya da roket mermilerinin neden olduğu belirtildi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Öğrenci değişim programıyla gittiği İtalya’da 2007 yılında ev arkadaşını öldürmekle suçlanarak dört yıl hapis yatan ve sonrasına serbest kalan Amanda Knox, ABC News televizyonuna başından geçenleri anlattığı kitabını ve yeniden başlayacak dava süreci hakkındaki düşüncelerini anlattı. İtalya, geçtiğimiz ay Knox’un serbest kalmasını sağlayan kararın yeniden inceleneceğini açıklamıştı. İngiliz Meredith Kercher’ın Kasım 2007’de Perugia kentindeki öğrenci evinde öldürülmesiyle başlayan dava sürecinde dünyaca üne kavuşan 25 yaşındaki Amanda Knox, ABC News televizyonunda Diane Sawyer’ın sorularını yanıtladı. BAŞINDAN GEÇENLER İÇİN 4 MİLYON DOLAR Başından geçenleri anlatacağı kitabı için 4 milyon dolar aldığı belirtilen Knox, tekrar masun olduğunu söylerken, erkek arkadaşı Raffaele Sollecito ile İtalya’da mahkemeye çıkarılmadan önce hapiste intihar etmeyi bile aklından geçirdiğini belirtti. Knox, serbest kaldığı 2011’den bu yana ilk kez ekranlara çıkarken, yarın piyasaya sürülecek olan ‘Waiting To Be Heard’ adlı kitabının masun olduğunu herkese göstereceğini savundu: “Bugüne kadar başıma gelenler hakkında kamuoyunda hiçbir tartışmaya katılmadım... Artık özgürüm ve artık insanların sorularına cevap verebilirim” dedi. ERKEK ARKADAŞIMLA ESRAR İÇMİŞTİK Knox, İngiliz Meredith Kercher’in öldürüldüğü gece erkek arkadaşıyla esrar içtiğini ve ‘Amelie’ adlı filmiz izlediğini söyledi. Bar çalışanı Rudy Guede, Kercher’ı öldürmekle suçlanarak 16 yıl hapis cezasına çarptırılırken, Knox ve Sollecito ‘yanlış giden bir seks oyununun’ diğer suç ortakları olarak gösterildi. HAPİSTE CİNSEL TACİZE UĞRADIM Knox, People dergisine yaptığı açıklamada, ‘İtalya’da hapis yapttığı dört yılın yalnızlık ve cinsel tacizle dolu bir kabus gibi geçtiğini, gardiyanların kendisini görmemesi için duşu sonuna kadar açarak buhar yaptığını, duşta bileklerini kestiğini’ söyledi. Knox, hapishane papazı Don Saulo’nun kendisiyle konuşarak ve gitar çalmasına izin vererek hayatta kalmasını sağladığını belirtti. Cinayetin ardından ilk kez Kercher’ın ailesine ulaştığını belirten Knox, “Onlarla sadece yasal sebeplerden temas kurdum, çünkü kederlerine yük olmak istemedim” dedi. Knox, “Babasının beni kızının katili olarak gördüğünü düşünmek acı verici. Kitabımı okumasını çok isterdim” dedi. İtalya Temyiz Mahkemesi, geçtiğimiz ay Knox’un serbest kaldığı davanın yeniden inceleneceğini belirtmiş, Knox ‘kararı duymanın kendisine acı verdiğini’ söylemişti. KNOX DAVASI NEDEN AÇILDI Knox ve Sollecito, İngiliz öğrenci Kercher’i öldürmekten 2007’de suçlanmıştı. İlk mahkemede suçlu bulunan ikili, sırasıyla 26 ve 25 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. İkinci mahkemede ise bulunan DNA’ların yetersizliği gerekçesiyle beraat kararı çıkmıştı. Meredith Kercher, 2007’nin Kasım ayında yatak odasında yarı çıplak halde ve boğazı kesilmiş şekilde bulunmuştu. İtalyan savcılar, İngiliz genç kadının, bir seks oyunu sırasında öldürüldüğünü düşünüyor.

Öğrenci değişim programıyla gittiği İtalya'da ve ev arkadaşını öldürmekle suçlanan genç kızın mahkemesi dünyanın izlediği bir dava haline gelmişti.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Her yaşta güzel, pürüzsüz, parlak bir cilde sahip olmak tüm kadınların hayali. Cilt bakımında her gün birçok bilgi duyuyor ve öğreniyoruz. Ancak bilinçsizce uygulanan bu yöntemler yarar yerine zarara neden olabiliyor. Bu nedenle doğal ürünlerle yapılan yöntemler de olsa mutlaka hekime başvurmak gerekiyor. Anadolu Sağlık Merkezi Deri Hastalıkları Uzmanı Dr. Figen Akın, cilt bakımında doğru bilinen yanlışlara bakın nasıl dikkati çekiyor: ''Deri yaşlanması içsel ve dışsal nedenlere bağlı olarak gelişiyor. İçsel süreci kişinin genetik yapısı belirliyor. Dışsal yaşlanma ise sigara (deri yüzeyel damarlarda kan akımını azaltır), aşırı alkol kullanımı, yetersiz beslenme, güneş ışınları ve olumsuz çevre koşulları (düzensiz yaşam) sonucu gelişiyor. Deride dışsal yaşlanmanın yüzde 80’i ultraviyole ışınlara bağlı olarak gelişiyor. Bu nedenle yaz ve kış devamlı olarak cildi ultraviyole ışınların yarattığı hasardan korumak için güneş koruyucu kremlerin kullanılması önem taşıyor. EN AZ 3 LİTRE SU İÇİLMELİ Cildin nem ihtiyacı her yaşta önemli. Bu nedenle her gün en az 2,5- 3 lt su tüketimi sağlıklı bir cilt bakımında önemli rol üstleniyor. Ayrıca antioksidan gıdalardan zengin beslenme (özellikle ileri yaşlarda), düzenli spor yapma da cilt bakımında önemli bir yer tutuyor. Yaşla birlikte, cildin üst tabakalarının dökülmesi (hücre yenilenme zamanı ) azalıyor. Cildin üst tabakaları dökülemediğinden cilt donuklaşıyor ve kaba bir görünüm kazanıyor. Ciltteki bu donuk görünümü gidermek için her gün sabah akşam cilt tipine uygun bir temizleme ürünü ile cilt temizlenmeli. Yağlı ciltlerde jel formu, kuru ciltlerde krem formu ürünler tercih edilmeli. İleri yaşlarda, belirgin cilt hassasiyeti yoksa, genelde soyucu özelliği daha belirgin olan hidroksi asit (AHA) veya retinoid içeren ürünler tercih edilmeli. Sadece su ve sabun ile yapılan cilt temizliği cildi kurutur. Cilt temizliğinden sonra cilt tipine uygun bir nemlendiricinin sabah akşam uygulanması günlük cilt bakımında önemli. Esnek, iyi nemlendirilmiş bir cilt daha yumuşak ve parlaktır. Cilt bakımı için kullanılacak ürünleri seçmeden önce kişisel cilt özelliklerinin belirlenmesi önem taşıyor.” HEKİME DANIŞMADAN CİLT BAKIM ÜRÜNÜ ALMAYIN! Cilt bakımında en önemli hatayı cilt tipi ve özellikleri belirlenmeden ürün kullanılması oluşturuyor. Piyasada birçok marka ve ürün bulunuyor. Dr. Figen Akın bu ürünlerle ilgili şunları söyledi: “Kişinin cilt tipini bilmeden aldığı ürünler ciltte kuruluğa ve irritasyona neden olabilir. Ayrıca yüz ve vücut bakımında kullanılan parfüm içeren ürünler, banyo yağları, nemlendirici, şampuanlarda ve diğer kozmetik ürünlerde kullanılan doğal yağlar (jojoba yağı, çay çiçeği yağı ve lavanta yağı); bakım ürünlerinin içeriğinde bulunan nikel, kobalt, krom gibi metaller, koruyucu olarak kullanılan lanolin, PABA ve türevleri, propilen glikol gibi maddeler allerjik kontakt dermatite neden olabilir. Bu nedenle ürün kullanmadan önce cilt tipi tayini yapılarak hekim yönlendirmesine göre ürün kullanmak en doğrusudur.” LEKE AÇICILAR DAHA FAZLA LEKEYE NEDEN OLABİLİR Hindistan cevizi yağı yağının yüzde siyah nokta gelişimine neden olduğu biliniyor. Cilde uygulanan bitkilere cildin ihtiyacı olmayabilir. Örneğin leke açıcı olarak cilde sirke, yoğurt ve bir takım asitlerin hekim kontrolü olmadan kullanılması ve cildin güneşten iyi bir şekilde korunmaması, tersine lekelenmelerin artmasına yol açabiliyor. Cilt bakımlarının deneyimsiz merkezlere yaptırılması da akne ve lekelenme gibi bir takım yan etkilere neden olabiliyor. Güzellik merkezlerinde hekim kontrolü altında olmadan yapılan cilt bakımlarında cilt yapısı ve özellikleri hekim kadar iyi bilinmediğinden bakım sonrası sivilcelenme, ciltte lekelenme, kullanılan ürünlere karşı kontakt reaksiyonlar gelişebiliyor. Cilt bakımına bilinçli bir şekilde, hekim önerileri doğrultusunda, cilt özelliklerine ve cildin ihtiyacına bakılarak ergenlik sonrası başlanması önem taşıyor. (Anadolu Sağlık Merkezi)

Cilt bakımı ile ilgili her gün yeni bir tüyo alırız; yeni bir ürün duyarız. Peki ya bunların hangisi ne kadar doğru? Zararları yok mu?

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Nuri Bilge Ceylan’ın Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye kazanan "Kış Uykusu" adlı filmindeki bir sahnede ata işkence yapıldığını savunan Prof. Dr. Orhan Kural, ünlü yönetmen hakkında suç duyurusunda bulunacağını açıkladı. Prof. Dr. Orhan Kural, hazırladığı dilekçeyle bugün mahkemeye başvurarak, Nuri Bilge Ceylan hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi. Filmdeki bir sahnede ata işkence yapıldığını savunan Kural, “Filmde bir atı tesadüfen gördüğünü söyledi bana. Ancak tesadüfen değil. Ata işkence yapılıyor. Nehirde çekiliyor. Üzerine biniyorlar. Avcılığı teşvik ediyorlar. Tavşan öldürülüyor. Dakikalarca hayvan can çekişiyor. Ondan sonra onu alıp evine götürüyor. Diyor ki ‘her hafta ava çıkıyorum.’ Avcılığı teşvik ediyor” dedi. Hiçbir zaman hayvanlar üzerinden prim yapılmasını kabul etmediğini belirten Kural, “Hayvan yasasına göre filmin içinde, ‘kullanılan hayvan sahneleri veteriner eşliğinde çekilmiştir’ denmesi gerek” diye konuştu. Kural, Nuri Bilge Ceylan’ın kendisini aradığını söyleyerek, “Savcılığa veriyorum. İspat ederler. Uluslararası başarı sağlamış olabilir, tebrik ediyorum. Bu, her türlü hayvanı kullanıp, onları öldürüp bir köşeye atacak anlamına gelmez. Ben bunu popüler olmak için yapmıyorum. Buna suç duyurusunda bulunmazsam ‘Nuri Bilge Ceylan’a gücünüz yetmedi mi’ derler. Ona da gücümüz yeter. Davayı açıyorum. Dün aradılar beni. Mahkemede görüşürüz dedim. Anlatmaya çalışıyorlar durumu. Demek ki korkuyorlar. Yapımcısıyla beraber aradılar. Onlara hem de böyle bir şey yapacak diğer kişilere ders olur. Hayvanları kullanmak, öyle öldürüp avcılığı desteklemek yakışmıyor. Filmi Fransa’ya da şikayet ettik. Çünkü Türk yasalarının yasakladığı bir konu çekilmiş" dedi. (İHA)

Nuri Bilge Ceylan’ın Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye kazanan "Kış Uykusu" adlı filmindeki bir sahnede ata işkence yapıldığını savu...

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) Genel Müdürlüğü, Eskişehir-İstanbul yüksek hızlı tren (YHT) hattının İnönü-Vezirhan ve Vezirhan-Köseköy kesimleri havai hatlarına yarın 27 bin 500 voltluk yüksek gerilim verileceğini, bu nedenle halkın dikkatli olması gerektiğini bildirdi. TCDD Genel Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, Ankara-İstanbul YHT projesinde, İnönü-Vezirhan ve Vezirhan-Köseköy kesimlerinde elektrifikasyon çalışmalarının son aşamaya geldiği belirtildi. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Elektrifikasyon Tesislerinin testleri kapsamında, Eskişehir-İstanbul Yüksek Hızlı Tren YHT hattının İnönü-Vezirhan ve Vezirhan-Köseköy kesimleri havai hatlarına, 27 kasım 2013 çarşamba günü saat 09.00'dan itibaren 27 bin 500 voltluk yüksek gerilim verilecektir. Halkımızın dikkatli olmasını önemle rica ederiz. Can ve mal emniyeti yönünden, elektrikli tren havai hatlarının altında gezinmek, direklere tırmanmak, dokunmak, iletkenlere yaklaşmak ve yere düşen tellere dokunmak tehlikelidir."

Eskişehir-İstanbul yüksek hızlı tren (YHT) hattının İnönü-Vezirhan ve Vezirhan-Köseköy kesimleri havai hatlarına yarın 27 bin 500 voltluk yüksek gerilim verilecek.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Önceki hafta görüntülenen ve kilolu haliliyle dikkat çeken Ağaoğlu'nun hayat arkadaşı Petek Ertüre'nin hamile olduğu iddia edilmişti. Ancak Ertüre, "Kıyafetim yüzünden kilolu görünmüş olabilirim" diyerek hamilelik dedikodularını yalanlamıştı. Ağaoğlu'nun beşinci kez baba olacağını yazdı. 2.1 milyar dolarlık serveti ile Türkiye'de 10'uncu, dünyada 601'inci en zengin işadamı olan Ali Ağaoğlu'nun beşinci çocuğunun cinsiyeti de belli; Ağa'ya bir erkek daha geliyor. Altı ay sonra beşinci kez baba olmanın mutluğunu yaşayacak olan Ali Bey, dördüncü oğlunu kucağına alacak.

Ağaoğlu Şirketler Grubu'nun patronu Ali Ağaoğlu, 59 yaşında beşinci kez baba olmaya hazırlanıyor

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: ayatımdaki en zorlu rekor denemesini başarıyla tamamladım. Böyle bir sonuç aldığım için ailem de çok sevinçli. Antrenörlerim, arkadaşlarım ve ailem bana her konuda büyük destek oldu. Onları mahcup etmemek adına elimden geleni yaptığıma inanıyorum.'' Kariyeri açısından çok kritik bir dönemeçte olduğunu kaydeden 25 yaşındaki milli sporcu, serbest dalış macerasının yaklaşık 12 yıl önce başladığını belirterek, ''Normalde diyet ve beslenme uzmanıyım. Bu işi ilk hobi olarak yapmaya başladım. 2001 yılından bu yana da milli takımda görev alıyorum.

Milli bayan dalgıç şahika ercümen, avusturya'nın weissensee gölü'nde buzun altından 110 metrelik mesafeyi geçerek buzaltı yatay dalış rekorunu kırmanın ve guines rekorlar kitabı'na girmenin gururunu yaşadığını söyledi.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Her iki taraf da birbirinin dertlerini dinlemeye başladı. Henüz restleşme ya da anlaşma yok. Ahmet Can'ın radikal.com.tr'de yer alan haber analizi şöyle: Twitter’a yakın kaynaklardan aldığımız bilgilere göre Twitter Türkiye ’de yaşanan problemi anlamaya, TİB ise Twitter’ın belirtilen içeriklerin neden kaldırılmadığını öğrenmeye çalışıyor. Her iki tarafın şu anda birbirine verdiği bir söz olmadığı belirtilirken henüz anlaşma veya restleşmenin olmadığı ileri sürülüyor. Twitter’ın büyük titizlikle yürüttüğü görüşmelerde şirket, mahkeme kararlarını ve savcılık dosyasını anlamaya çalışıyor. Bir Türk bilişim avukatının Twitter temsilciliğini yaptığı görüşmelerde Twitter’a erişim engeli kararının hukuksal gerekçeleri anlatılmaya çalışılıyor. Twitter’ın ise ‘mahremiyet’ gerekçesinin gösterildiği erişim engelleme kararlarının ‘ siyasi ’ olarak yorumladığı paylaşılan bilgiler arasında yer alıyor. SEÇİMDEN SONRAYA KALDI Twitter ve TİB arasında yapılan görüşmeler henüz çözüme yaklaşmış durumda değil. Her ne kadar iki kurum arasında herhangi bir restleşme olmasa da çözüme yönelik adımlar da atılmıyor. Bu da Twitter’ın yakın bir süreçte açılamayacağını gösteriyor. Bilişim uzmanlarının yaptığı tahminlere göre Twitter’ın erişim engelinin gerekçelerini anlamasıyla birlikte çözüm süreci başlayabilecek. Başka bir deyişle Twitter’a erişim engelinin kaldırılması haftalar sürecek bir görüşme trafiği sonrasında çözülebilecek. Bu da Twitter’ın seçimlerden sonra açılabileceğinin soru işaretlerini akıllara getiriyor. Twitter’ın perşembe gecesi kapatılmasında sonra şirket, resmi temasları başlatmak için bir Türk bilişim avukatıyla anlaşmıştı. O HESAP ASKIYA ALINDI Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan dün Twitter’ın erişime kapatılmasına neden olan hesabı askıya aldığını ve bunun olumlu bir adım olduğunu belirterek, “TİB ile Twitter’ın karşılıklı görüşmelerinin devam etmesinde fayda olduğu kanaatindeyim” dedi. Elvan Twitter yasağı konusunda şunları söyledi: “Yalan, dolan, iftira, montaj kasetler... Her türlü saldırı içeriden ve dışarıdan... Başbakanımıza, ailesine hakaretler, küfürler edildi. Biz bakanlara küfürler, hakaretler edildi. Bunların hiç mi cezası yok? Bunlara bu şirketler göz yummamalı. Hangi şirket olursa olsun İster Twittter, ister Yahoo, ister Google olsun, hangi sosyal medya şirketi olursa Türkiye Cumhuriyeti Devleti kanunlarına uymak zorundadır ve uyacaktır da. 1 Ocak tarihinden itibaren TİB’in tam 643 talebi var, vatandaşlarımızın mağduriyetine yönelik.” Başbakanlık Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü adına yapılan açıklamada ise Twitter üzerinden karakter suikastı yapıldığı da savunularak “Diğer ülkelerde de kişi haklarını ihlal eden ve ulusal güvenliği tehlikeye sokan yayınların paylaşımına engel olunmuştur” denildi. Bu arada 17 Aralık sonrası ses kayıtlarını yayımlayan YouTube’a yakın kaynaklarından aldığımız bilgilere göre şu anda siteye engellemeye yönelik bir mahkeme kararı yok. DNS'LER ENGELLENDİ İnternet kullanıcıları Twitter’a erişim engellendikten sonra 8.8.8.8 ve 8.8.4.4 IP’li DNS’lerle Twitter’a erişimlerini sürdürmüştü. Ancak bu DNS adresleri dün kullanılamadı. Bunun üzerine 208.67.222.222 ve 208.67.220.220 DNS‘leri kullanılmaya başlandı. Bakan Elvan, ’’Böyle bir karar olduğunu düşünmüyorum. Bana gelmiş net bir bilgi yok’’ dedi. Bu arada Twitter, TİB’in mahkeme kararıyla askıya alınmasını istediği Samsun’da C.K. adlı kadının ismi kullanılarak müstehcen içerikli yazı ve resimlere yer veren sahte hesabı askıya aldı.

Perşembe gecesi Türkiye'de erişime engellenen dünyanın en popüler sosyal ağı olan Twitter ile Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) arasındaki pazarlık sürüyor.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Ütopya'da kim birinci oldu şampiyon olan ve büyük para ödülünü kazanan kim belli oldu. Ütopya yarışmasının 20 Eylül gecesi ekrana gelen finalinde Semih Öztürk'ü SMS oylaması sonucunda yenen Tuncay Kes , Ütopya'yı kazandı. TV8'de canlı yayınlanan büyük finalde, final gazete satışları, SMS oylaması ve eski Ütopya yarışmacılarının kullandığı oylar şampiyonu belirledi. Bu 3 oylamadan 2'sini kazanan Tuncay şampiyon oldu ve Ütopya kasasında biriken paranın yarısını kazandı. Bu da 438 bin liralık büyük para ödülünün sahibi olduğu anlamına geliyor. İLK OYLAMAYI KİM KAZANDI? Ütopya'da ilk oylama 26 eski yarışmacı arasında yapıldı ve sonuçlar az önce açıklandı. Ütopya yarışmacılarının oylamasında Tuncay Kes , Semih Öztürk'ü sollayarak birinci çıktı. Tuncay Tek ilk oylamayı Semih karşısında 14 oyla kazandı. ÜTOPYA SMS OYLAMASI KİM KAZANDI? 1 yıllık maceranın sonunda Ütopya'yı kazanan ismi SMS oylaması sonuçları belirledi. Gazete satışı ve Ütopya yarışmacılarının oylaması sonrasında durum 1-1 olmuştu. Ütopya birincisini SMS oylaması ortaya çıkardı. Semih Öztürk'ü SMS oylaması sonuçlarında ezen Tuncay Kes Ütopya yarışmasını kazandı. ÜTOPYA ŞAMPİYONUNUN ÖDÜLÜ NE? Herkesin merak ettiği buydu. Ütopya şampiyonunun ödülü yüklü bir para... Peki ne kadar? Ütopya sunucusu ödülü açıkladı. Şampiyon olan kişi e gazete satışından gelen 877 bin liranın yarısının sabihi olacak. Yani Ütopya birincisi tam 438 bin lira para ödülü alacak. ÜTOPYA ŞAMPİYONU NASIL BELİRLENDİ

Ütopya da kim kazandı birincisi kim oldu belli oldu. Ütopya 20 eylül finali Semih mi Tuncay mı kazandı. Ütopya şampiyonu Tuncay oldu Semih şok yaşadı.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.

Metin: Regaip fazileti en bol gecelerden biridir. Peki ne demektir Regaip, bu kandilin önemi nedir? İhsan gecesi olarak da nitelenen Regaib kandilinde dostlarınıza kutlama mesajları atmayı unutmayın. Sizler için cepten atabileceğiniz resimli regaip kandili mesajlari hazırladık. Regaip Kandili mesajlarına geçmeden önce Regaip Kandilinin fazileti ve önemi hakkında bilgiler verelim. Regaip ne demektir önemi nedir? : Regaib kelime manası olarak pek çok ihsan demektir. Regaip kandili ihsan gecesidir ve fazileti de bundan gelir. Regaip Kandili üç ayların başlangıcıdır. Perşembeyi Cumaya bağlayan geceye denk gelir. Cuma gecesine denk gelmesi sebebiyle de bu Regaib kandili önemli ve özeldir. Profesör Doktor Nihat Hatipoğlu Regaip Kandilinin önemini şu şekilde anlattı. "Bazı rivayetlerde bu gecenin isminin meleklerle telaffuz edildiği ifade edilir. Regaip kelimesi, güzel şeyleri arzu etmek, istemek, elde etmeye gayret etmek anlamlarına gelir. Bu gece ibadet edenin, tövbe edenin arzularının verileceği ümit edilir. Regaip kandili ve üç aylar orucu : Üç ayların başlangıcı olan Regaip kandilini oruçlu karşılamak öneriliyor. Bu aya 'Recebü'l-asabb' da denilmiştir. Yani; iyiliklerin isabet ettiği Recep ayı. Recep ayına 'tövbe' ismi de konulmuştur. Mümin bu ayda ve özellikle de Regaip Kandili'nde günahlarını bolca kendine itiraf edip tövbe etmelidir. Regaip kandili resimli ve güzel sözlerden kutlama mesajları : Regaib Kandili'nde sevdiklerinize ve dostlarına güzel dilek ve dualarla dolu mesajlar yollamayı unutmayın. Sizler için en iyi Regaib Kandili kutlama mesajlarını haberimizde derledik. *Bu gece ALLAH'ın rahmet ve bağışlamasının bol olduğu gecedir. Edilen dualar, tövbeler bu gece kabul olunur. Yürekler binbir nurla doludur. Ragaip kandiliniz kutlu olsun *Bugün ellerini semaya gönlünü Mevla"ya aç, bugün günahlardan olabildigince kaç, bugün en gizli incilerini onun için saç. Çünkü bugün kandil, kandilin mübarek olsun. *Bu günlerin feyzi üzerinize, rahmeti geçmisinize, bereketi evinize, nuru ahiretimize, sicakligi yuvamiza dolsun. Kandiliniz mübarek olsun.. *Bu gece kulun yalvaris ve yakarislarini Yüce Mevla"ya sunacagi ve O"nun sonsuz affindan, merhametinden, iyiliginden bol bol yararlanacagi umut, huzur ve müjde gecesidir. Kandiliniz hayirli olsun! *Borçlarimizdan, ceza ve günahlarimizdan kurtulmak için bu gece dua edelim.. Allah affeden ve bagislayandir, unutmayalim.. Eller semaya kalkip, yürekler bir atinca bu gece, gözler sevinç yaslariyla dolacak.. Kandiliniz mübarek, dualariniz kabul olsun! *Bir kandil gülü savur sevdiklerine, size onlardan gülücükler getirsin öyle içten öyle samimi ol ki göz yaslarini bile tebessüme çevirsin. Kandiliniz mübarek olsun. *Bakiler sevgiler adına nice dilekler vardir. Ölümü bile ayirir saymayan gönüller vardir. Mesafeler araya set çekmisse ne çikar, dualarda birlesen gönüller vardir. Hayirli kandiller.. *Regaip kandiliniz mübarek olsun! Kalpleriniz imanla dolsun! *Semanın kapılarının sonuna kadar açılıp rahmetin sağanak sağanak yağdığı böyle bir gecede düşen damlaların seni sırılsıklam etmesi dileğiyle kandilin mübarek olsun. *Size karanfilin sadakatini, sümbülün bağlılığını, menekşenin tevazusunu, lalenin gururunu, leyleğın saadetini versek, bize de dua eder misiniz? Kandiliniz mübarek olsun.. *Ellerin duaya uzandığı, sinelerin dostlara açıldığı, gözlerin masumiyet aradığı bu mübarek günde tüm dualarınız kabul olması dileğiyle iyi kandiller. *Allah'ın rahmeti, bereketi sizinle olsun, gönül güneşiniz hiç solmasın, yüzünüz aydın olsun, kabriniz nur dolsun, makamınız Firdevs, dualarınız kabul olsun. Kandiliniz kutlu olsun.. *Yağmurun toprağa hayat verdiği gibi dualarında hayat bulacağı bu gecede dua bahçesinde yeşeren fidan olmak dileğiyle kandiliniz mübarek olsun. *Size karanfilin sadakatini, sümbülün bağlılığını, menekşenin tevazusunu, lalenin gururunu, leyleğın saadetini versek, bize de dua eder misiniz? Kandiliniz mübarek olsun..

Regaip kandilinin önemi ve fazileti nedir? Regaip kandili mesajları ile birlikte kandilin ve üç aylar orucunun önemini derledik. En güzel resimli kandil mesajları da internethaber.com sitesinde.

Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.