id
stringlengths
6
7
text
stringlengths
361
85.9k
2935688
# Borsa günün ilk yarısında rekor seviyeyi gördü ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günün ilk yarısında 5.992,42 puanla tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı. ## İçerik BIST 100 endeksi, 5.992,42 puanla tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü ve saat 13.00 itibarıyla önceki kapanışa göre 229,26 puan ve yüzde 3,98 değer kazancıyla 5.988,37 puan oldu. Toplam işlem hacmi 53,8 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. İlk yarıda bankacılık endeksi yüzde 2,01 ve holding endeksi yüzde 3,44 değer kazandı. Tüm sektör endeksleri yükselirken, en çok kazandıran yüzde 7,53 ile ulaştırma oldu. Analistler, küresel pay piyasalarında, ABD'de geçen hafta açıklanan enflasyon verilerinin beklentilerin altında artış kaydetmesiyle risk iştahının arttığını söyledi. Öğleden sonra ABD'de imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksinin (PMI) takip edileceğini belirten analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 6.000 seviyesinin direnç, 5.750 ve 5.600 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.
2810312
# Borsa günü sert düşüşle tamamladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, yüzde 8,62 değer kaybederek günü 4.505,34 puandan tamamladı ve 22 Mart 2021'den bu yana en sert düşüşünü gerçekleştirdi. ## İçerik BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 424,84 puan azalırken, toplam işlem hacmi 56,4 milyar lira düzeyinde belirlendi. Bankacılık endeksi yüzde 8,29 ve holding endeksi yüzde 8,67 değer kaybetti. Sektör endeksleri arasında tek kazandıran yüzde 2,57 ile taş, toprak, en çok kaybettiren yüzde 9,98 ile iletişim oldu. BIST 100 endeksindeki kayıpların yüzde 7'yi aşmasıyla Endekse Bağlı Devre Kesici Sistemi çalıştı pay piyasasındaki tüm sıralarda işlemlerin geçici olarak 2. kez durduruldu. Analistler, Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası dün Borsa İstanbul'daki satıcılı seyrin bugün etkisini artırarak devam ettiğini bildirdi. Küresel pay piyasalarında, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) para politikasına ilişkin artan belirsizliklerle karışık bir seyir izlendiğini belirten analistler, bugün gözlerin ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın Washington Ekonomi Kulübü'ndeki münazarada yapacağı konuşmaya çevrildiğini söyledi. Yarın Fed üyelerinin açıklamalarının piyasaların odağında bulunacağını belirten analistler, veri gündeminde yurt içinin sakin olacağını, yurt dışında ise Japonya'da dış ticaret dengesi, ABD'de toptan eşya ve stoklarının takip edileceğini dile getirdi. Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 4.800 ve 5.000 seviyelerinin direnç, 4.400 puanın destek konumunda bulunduğunu kaydetti.
725698
# Dolar/TL Merkez'in likidite hamlesi ile düştü ## Özet TCMB'nin repo ihalesi açmamasının ardından dolar, başladığı düşüşünü sürdürerek 3,7692'ye kadar geriledi. ## İçerik İSTANBUL **Dolar/TL**, Türkiye Cumhuriyet **Merkez Bankası**nın (TCMB) repo ihalesi açmamasının ardından başlayan düşüşünü devam ettirerek 3,7692'ye kadar geriledi. Güne yükselişle başlayan dolar/TL, 3,9296'ya kadar çıksa da TCMB'nin saat 10.00'da 1 hafta vadeli repo ihalesi açmamasının ardından hızlı bir şekilde düşüşe geçti. Düşüş eğilimini, uluslararası piyasalarda doların değer kaybetmesinden bulduğu destekle günün ikinci yarısına da taşıyan dolar/TL 3,7692 seviyesine kadar geriledi. Dolar/TL, saat 15.50 itibarıyla yaklaşık yüzde 2,2 azalışla 3,7850'den işlem görürken, gün içinde 4,1804 ile tüm zamanların en yüksek seviyesini gören avro/TL de 4,0200'a kadar düştü. Şu dakikalarda avro/TL 4,0440 seviyesinden, sterlin/TL 4,6608'den işlem görüyor. Analistler, TCMB'nin 1 hafta vadeli repo ihalesi açmayarak TL likiditesini sıkılaştırmasının, kurlar üzerinde baskı oluşturduğunu, buna ek olarak uluslararası piyasada doların diğer para birimleri karşısında değer kaybetmesinin de dolar/TL'deki düşüşü desteklediğini ifade etti. Yurt dışında, 20 Ocak'ta ABD Başkanlığı koltuğuna oturacak Donald Trump'ın dün gerçekleştirdiği basın toplantısındaki açıklamalarının ardından yatırımcıların dolar talebinin azaldığını ifade eden analistler, buna bağlı olarak dolar endeksinin bugün yaklaşık yüzde 1 gerilediğini kaydetti. Analistler, bugün saat 16.30'dan itibaren ABD Merkez Bankası (Fed) üyelerinin açıklamalarının takip edileceğini dile getirerek, teknik açıdan dolar/TL'nin 3,81'in altında kalması durumunda, sırasıyla 3,7250 ve 3,6400 seviyelerinin gündeme gelebileceğini tahmin etti.
2314798
# Borsa günü düşüşle tamamladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, yüzde 0,18 değer kaybederek günü 1.349,11 puandan tamamladı. ## İçerik BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 2,48 puan azalırken, toplam işlem hacmi 10,5 milyar lira seviyesinde gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 1,06, holding endeksi yüzde 0,57 değer kaybetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 2,59 ile tekstil, deri, en çok kaybettiren ise yüzde 3,04 ile ulaştırma oldu. Analistler, birçok ülkede yeniden artışa geçen yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vaka sayılarının olası kapanma ve bunun ekonomilere yansımalarına yönelik tedirginlikleri gündemde tuttuğunu belirtti. Yarın yurt içinde veri gündeminin sakin olduğunu, yurt dışında ise Çin'de sanayi karları, ABD'de dayanıklı mal siparişleri, tüketici güven endeksi, Richmond Fed sanayi endeksinin takip edileceğini ifade eden analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.320 seviyesinin destek, 1.400 puanın direnç konumunda olduğunu kaydetti.
1454116
# Borsa günü yükselişle tamamladı ## Özet BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 1.617,33 puan ve yüzde 1,70 artışla 96.809,00 puana çıktı. ## İçerik **Borsa İstanbul'da ****BIST 100 endeksi**, günü yüzde 1,70 değer kazancıyla 96.809,00 puandan tamamladı. BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 1.617,33 puan artarken, toplam işlem hacmi 5,9 milyar lira olarak gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 2,24, holding endeksi yüzde 1,93 değer kazandı. Tüm sektör endeksleri günü yükselişle tamamlarken, en fazla kazandıran yüzde 2,71 ile kimya, petrol, plastik oldu. Genele yayılan alışlarla gün boyu pozitif bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi günü 96.500-97.000 bandında tamamladı. Analistler, yarın yurt içinde veri gündeminin zayıf olduğunu, yurt dışında ise Avro Bölgesi'nde enflasyon, ABD'de ham petrol stokları ve ticaret dengesi verilerinin takip edileceğini söyledi. ABD Merkez Bankası (Fed) üyelerinin konuşmaları ile Fed Bej Kitap Raporunun da yatırımcıların gündeminde olduğunu ifade eden analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 95.000 ve 93.500 seviyelerinin destek, 97.500'ün direnç konumunda olduğunu kaydetti.
2671505
# Hava sıcaklıkları, arz endişeleri ve Çin’in teşvikleri emtia piyasasında ibreyi yukarı çevirdi ## Özet Küresel piyasalarda geçen hafta buğday fiyatları yüzde 5,2, mısır yüzde 6,7 ve kahve yüzde 12,2 değer kazandı. Değerli metallerden altın fiyatları yüzde 0,5, gümüş ve paladyum yüzde 0,7 geriledi. ## İçerik Emtia piyasasında, yükselen hava sıcaklıkları, enerji emtiaları öncülüğünde devam eden arz endişeleri ve Çin’in ekonomiyi canlandırmak için açıkladığı teşviklerle geçen hafta yukarı yönlü bir seyir izlendi. Bir önceki hafta dolara olan talebin artmasıyla aşağı yönlü bir seyir izleyen emtia piyasasında, dolar endeksindeki yükselişe karşın yükselen hava sıcaklıkları, enerji emtiaları öncülüğünde devam eden arz endişeleri ve Çin’in ekonomiyi canlandırmak için açıkladığı teşviklerle geçen hafta pozitif bir seyir izlendi. Çin, büyümeyi desteklemek ve tekrarlanan Kovid-19 kapanmalarının ve emlak piyasasındaki krizin etkilerini azaltmak için 1 trilyon yuan (146 milyar dolar) tutarında ekonomik teşvikini hızlandırdı. Bu da emtia piyasasında pozitif olarak algılandı. Değerli metallerde kayıplar görülürken, baz metallerde ise yükselişler hakim oldu. Geçen hafta altın yüzde 0,5, gümüş yüzde 0,7, paladyum yüzde 0,7 değer kaybetti. ABD Merkez Bankası'nın (Fed) eylüldeki para politikasına ilişkin belirsizlikler altının ons fiyatında dalgalanmalara sebep oldu. Tezgah üstü piyasada bakır yüzde 2,1, alüminyum yüzde 3,9, çinko yüzde 1,7, artış kaydetti. ### Arz endişeleriyle Brent petrol yüzde 3’ün üzerinde yükseldi Geçen hafta enerji emtiaları pozitif seyretti. Haftayı, Brent petrol yüzde 3,6 değer kazancıyla kapattı. Fiyatların yükselişinde, Suudi Arabistan'ın, petrol fiyatlarında son dönemde yaşanan düşüşlere karşılık OPEC'in üretimi kısabileceğine yönelik açıklaması etkili oldu. Uluslararası medyada yer alan haberlere göre, Suudi Arabistan Enerji Bakanı Abdulaziz bin Selman, OPEC'in, son dönemdeki fiyat düşüşlerini önlemek için üretim kesintisine gitmeye hazır olduğunu belirtti. ExxonMobil ve Chevron gibi petrol üreticilerinin Rusya üzerinden Avrupa'ya taşınan Kazak petrolünü hasarlı ekipman nedeniyle ihraç edemeyebileceğine yönelik haber akışı da arz endişelerini destekleyerek fiyatların yukarı yönlü hareketine katkı yaptı. Rusya üzerinden Kazak petrolünü küresel pazarlara sevk eden ve küresel petrolün yaklaşık yüzde 1'ini taşıyan Hazar Boru Hattı Konsorsiyumu (CPC), Karadeniz'de bir terminaldeki üç demirleme noktasının ikisinden yapılan ihracatın askıya alınabileceğini duyurdu. BP, geçen hafta bir elektrik yangını nedeniyle ABD'nin Indiana eyaletindeki günlük 430 bin varil kapasiteye sahip Whiting rafinerisinin bazı ünitelerini kapattığını bildirdi. ABD'nin ticari ham petrol stoklarındaki azalış da talebin yüksek seyrettiği algısıyla fiyatları destekledi. ABD Enerji Enformasyon İdaresi (EIA), ülkedeki ticari ham petrol stoklarının geçen hafta yaklaşık 3 milyon 300 bin varil azalarak 421,7 milyon varile gerilediğini açıkladı. Piyasa beklentisi stokların yaklaşık 450 bin varil azalacağı yönündeydi. Dünyanın önde gelen navigasyon şirketlerinden Tomtom’un Trafik Endeksi verileri de Asya Pasifik, Avrupa ve Kuzey Amerika araçla seyahat seviyelerinin 24 Ağustos itibarıyla güçlü bir haftalık büyüme kaydettiğini gösteriyor. New York Ticaret Borsasında işlem gören doğal gaz yüzde 0,2 değer kaybetti. ABD doğal gaz vadeli işlemleri, Teksas'taki Freeport LNG ihracat tesisindeki ilk operasyonların yeniden başlamasında daha fazla gecikme olduğu haberleriyle düşüş kaydetti. ### Yükselen hava sıcaklıkları tarım emtiasını etkiledi Geçen hafta Chicago Ticaret Borsasında işlem gören buğday yüzde 5,2, mısır yüzde 6,7, soya fasulyesi yüzde 4,3, pirinç yüzde 1,3 değer kazandı. Avrupa’da devam eden sıcak havalar nedeniyle arza yönelik endişeler, özellikle buğday ve mısır fiyatlarında yükselişe neden oldu. Dünya pirinç üretim tahminlerinin önceki aya göre düşüş göstermesi de pirinç fiyatlarını artırdı. Haftayı kahve fiyatları yüzde 12,2, kakao yüzde 1,9, pamuk yüzde 1,6 ve şeker yüzde 2,1 kazançla tamamladı. Brezilya’da kahve ihracatındaki artışla beraber talebe yönelik beklentiler, fiyatlarda yükselişe neden oldu. Petrol fiyatlarında yaşanan yükselişle beraber şeker arzına yönelik endişeler, fiyatlarda yükselişe neden oldu. Dünya pamuk üretim tahminlerinin önceki aya göre düşüş göstermesiyle pamukta yukarı yönlü bir seyir izlendi.
2061303
# Borsa güne yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, güne yüzde 1,45 artışla 1.302,25 puandan başladı. ## İçerik Açılışta **BIST 100 endeksi**, önceki kapanışa göre 18,66 puan ve yüzde 1,45 değer kazanarak 1.302,25 puana yükseldi. Bankacılık endeksi yüzde 1,56 ve holding endeksi yüzde 1,01 artış kaydetti. Tüm sektör endeksleri güne artışla başlarken, en fazla kazandıran yüzde 2,53 ile turizm oldu. Dün etkisini artıran kar satışları ile yüzde 3,40 değer kaybeden BIST 100 endeksi, günü 1.283,58 puandan tamamladı. BIST 100 endeksi, dünkü düşüşe karşın kasımda ekim kapanışına göre yüzde 15,39 değer kazanarak son 11 yılın en iyi aylık performansını gösterdi. Analistler, bugün yurt içinde ve dünya genelinde imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi başta olmak üzere yoğun veri gündeminin yanı sıra ABD Merkez Bankası Başkanı Jerome Powell ve Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde'ın konuşmalarının takip edileceğini bildirdi. Yeni tip koronavirüs salgınına ilişkin haber akışının da gündemin odağındaki yerini koruduğunu ifade eden analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.270 ve 1.250 seviyelerinin destek, 1.320 puanın direnç konumunda olduğunu kaydetti.
533017
# AA'dan Ekonomi-Finans Muhabirliği Eğitim Programı ## Özet Anadolu Ajansının Ekonomi-Finans Muhabirliği Eğitim Programı'na başvurular başladı. Katılımcılara 440 saat eğitimin verileceği üç aylık programa başvurular, 27 Mart'ta sona erecek. ## İçerik ANKARA **Anadolu Ajansı**, **Ekonomi-Finans Muhabirliği Eğitim Programı** düzenliyor. Program kapsamında üç ay sürecek eğitimleri, Maliye, Ekonomi ve Kalkınma bakanlıkları, Hazine Müsteşarlığı, Merkez Bankası, Türkiye İstatistik Kurumu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Sermaye Piyasası Kurulu, İstanbul Menkul Kıymetler Borsasının yetişmiş kadroları ve üniversitelerin uzman akademisyenleri ile AA'nın deneyimli gazetecileri verecek. Katılımcılar, 440 saat eğitim görecek. İlk iki ayda katılımcılar, habercilik ile ekonomi-finans alanına ilişkin teorik ve pratik dersler, üçüncü ayda ise AA'nın bölge müdürlükleri ile ekonomi-finans alanında habercilik yapan kurum ve kuruluşlarda uygulamalı eğitim alacak. Eğitim kapsamında katılımcılara verilecek dersler şöyle: "Haber Yazım Teknikleri, Analiz Haber, Özel Haber, Multimedya Haberciliği, Veri Haberciliği, Röportaj Teknikleri, Microsoft Excel Eğitimi, Yeni Medya ve Sosyal Medya Uygulamaları, Fotoğraf Çekim ve İşleme Teknikleri, Görüntü Çekim ve İşleme Teknikleri, Uluslararası Haber Kültürü, Kriz Bölgeleri, Haberde Uluslararası Hukuk Kriterleri, Medyada Kriz Yönetimi, İngilizce Finans Haber Yazımı, Finans Haberleri Terminali, Ekonomi ve Finans Haberciliği, Finansal Analiz ve Likidite Rasyoları, SPK ve İşleyişi, Yurt İçi Piyasalarda Kilit Kurumlar, Uluslararası Piyasalar ve Borsalar, Türkiye'de Ekonomi ve Finans Haber Kaynakları, Dünyada Ekonomi ve Finans Haber Kaynakları, Dijital Ekonomi, Diplomasi Muhabirliği, Mikroekonomi Haberciliği, Finans ve Ekonomi Terimleri ile Türkiye'de Maliye Politikaları." Pratik ve teorik eğitimlerini başarıyla tamamlayan katılımcılar, program sonunda sertifika alacak. **Başvuru şartları** Haber Akademisine başvuru için "en az ön lisans mezunu olmak, iyi seviyede dil bilmek (tercih nedeni), 30 yaşını aşmamış olmak, kronik ve bedensel rahatsızlığı, seyahat engeli ile askerlikle ilişiği bulunmamak" şartları aranacak. Eğitim bedelinin bin 500 lira olarak belirlendiği program, AA İstanbul Bölge Müdürlüğünde gerçekleştirilecek. Ulaşım ve konaklama giderleri katılımcıya ait olacak. Bugün başlayan başvurular, 27 Mart'ta sona erecek. Programa katılmak isteyenler, başvuru süresince "http://www.aahaberakademisi.com/FinansEkonomiBasvuru.aspx" internet adresinden kayıt yaptırabilecek. Mülakata çağrılacak adayların listesi 29 Mart'ta ilan edilecek. 30 ve 31 Mart ile 1 Nisan'da mülakatlar yapılacak. Sonuçlar 6 Nisan'da açıklanacak. Akademi açılışı ve ders başlangıcı 11 Nisan'da gerçekleştirilecek. Program, 1 Temmuz'da sona erecek.
2802021
# Borsa güne düşüşle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, güne yüzde 0,38 azalışla 5.076,89 puandan başladı. ## İçerik Açılışta BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 19,40 puan ve yüzde 0,38 değer kaybederek 5.076,89 puana geriledi. Bankacılık endeksi yüzde 0,25, holding endeksi yüzde 0,40 azalış kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 0,65'le turizm, en çok kaybettiren yüzde 0,79'la iletişim oldu. Dün düşüş eğilimini altıncı işlem gününe taşıyan BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,84 değer kaybıyla 5.096,29 puandan tamamladı. Analistler, küresel pay piyasalarının, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) yarın açıklayacağı para politikası kararları öncesinde yatırımcıların temkinli tutumlarıyla negatif seyrettiğini söyledi. Bugün yurt içinde pay vadeli kontratlarda son işlem günü olduğunu hatırlatan analistler, pozisyon taşıma ve kapatma nedeniyle hisse bazlı oynaklıkların artabileceğine dikkati çekti. Analistler, bugün Avro Bölgesi'nde Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) ve Almanya'da perakende satışlar başta olmak üzere açıklanacak verilerin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 5.250 puanın direnç, 5.000 ve 4.940 seviyelerinin destek konumunda olduğunu kaydetti.
1900927
# Borsa haftaya yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, açılışta yüzde 1,41 artışla 117.384,51 puana yükseldi. ## İçerik **Borsa İstanbul'**da BIST 100 endeksi, açılışta 1.636,04 puan ve yüzde 1,41 değer kazanarak 117.384,51 puana çıktı. Bankacılık endeksi yüzde 1,31 ve holding endeksi yüzde 1,41 yükseliş kaydetti. Tüm sektör endeksleri güne yükselişle başlarken, en fazla kazandıran yüzde 3,80 ile spor oldu. BIST 100 endeksi, cuma günü bir önceki kapanışa göre yüzde 0,99 değer kaybederek 115.748,47 puandan kapandı. Analistler, Borsa İstanbul AŞ tarafından 6 yabancı kuruluş için 1 ila 3 ay "açığa satış yasağı" tedbiri uygulanacağının duyurulduğunu anımsatarak, bugün yurt içinde Merkez Bankası'nın haziran ayı fiyat gelişmeleri raporu ve reel efektif döviz kurunun yanı sıra Hazine'nin düzenleyeceği ihalelerin takip edileceğini bildirdi. Yurt dışında, Almanya'da inşaat sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), Avro Bölgesi'nde Sentix Yatırımcı Güveni Endeksi ve ABD'de hizmet sektörü PMI verilerinin açıklanacağına işaret eden analistler, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına ilişkin haber akışının da gündemdeki yerini koruduğunu söyledi. Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksi için 117.500 ve 118.800 seviyelerinin direnç olarak öne çıktığını, 114.000 puanın ise destek olarak izleneceğini kaydetti.
826264
# Borsa günü düşüşle tamamladı ## Özet Borsa İstanbul'da, BIST 100 endeksi yüzde 0,61 düşüşle 97.712,94 puandan tamamladı. ## İçerik İSTANBUL Borsa İstanbul'da, **BIST 100** endeksi yüzde 0,61 düşüşle 97.712,94 puandan tamamladı. BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 600,82 puan azalırken, toplam işlem hacmi 6,7 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 0,27, holding endeksi yüzde 3,09 düşüş kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 2,43 ile elektrik, en çok gerileyen ise holding ve yatırım oldu. Güne, Koç Holding ve Sabancı Holding hisselerindeki sert düşüşlerin etkisiyle negatif başlayan Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi gün içinde 97.393,69 puana kadar geriledi. Kapanışa doğru kayıplarının bir kısmını telafi eden BIST 100 endeksi günü yüzde 0,61 azalışla 97.712,94 puandan tamamladı. Koç Holding ailesinin yurt dışında kurumsal yatırımcılara hisse satışı yapacağı haberi ile Koç Holding hisseleri günü yüzde 6,52 değer kaybıyla 15,91 TL'den, Sabancı Holding hisseleri de yüzde 3,42 azalışla 10,72 TL'den tamamladı. Analistler, yarın yurt içinde mayıs ayı ekonomi güven endeksi, yurt dışında ABD ilk çeyrek büyüme ve Michigan tüketici güven endeksi verilerinin takip edileceğini belirterek, BIST 100 endeksinde 96.000 seviyesinin destek, 98.200'ün ise direnç, konumuna geldiğini dile getirdi.
1232396
# Borsa, günü düşüşle tamamladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 3,38 değer kaybıyla 90.262,95 puandan tamamladı. ## İçerik İSTANBUL **BIST 100** endeksi, önceki kapanışa göre 3.155,70 puan azalırken, toplam işlem hacmi 11,3 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 4,08, holding endeksi yüzde 1,43 değer kaybetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 3,60 ile finans kiralama, faktoring, en fazla gerileyen ise yüzde 8,82 ile iletişim oldu. Güne yükselişle başlayan ve 95.245,00 puana kadar çıkan BIST 100 endeksi, dünya borsalarındaki negatif seyrin etkisiyle düşüşe geçerek 90.000 sınırına kadar geriledi.
2232118
# Borsa güne yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, güne yüzde 0,48 artışla 1.434,57 puandan başladı. ## İçerik Açılışta BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 6,84 puan ve yüzde 0,48 değer kazanarak 1.434,57 puana yükseldi. Bankacılık endeksi yüzde 0,46 ve holding endeksi yüzde 0,49 artış kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 3,35 ile madencilik, en çok gerileyen ise yüzde 3,60 ile finansal kiralama, faktoring oldu. Dün alıcılı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,54 yükselişle 1.427,73 puandan tamamladı. Analistler, dünya genelinde enflasyon beklentilerine paralel faiz oranlarının artabileceğine ilişkin beklentilerin güçlenmesine karşın pay piyasalarında alıcılı seyrin devam ettiğini söyledi. Bugün yurt içinde dış ticaret endeksleri ve Hazine nakit dengesi, yurt dışında ise ABD'de açıklanacak nisan ayı istihdam raporundaki verilerin piyasaların yönü üzerinde etkili olabileceğini vurgulayan analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.440 puanın direnç, 1.390 seviyesinin destek konumunda olduğunu kaydetti.
2188682
# Küresel piyasalar pozitif seyrediyor ## Özet Küresel piyasalarda, makroekonomik veriler ve yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında aşılama çalışmalarında sağlanan ilerlemenin ekonomik aktiviteye ilişkin endişeleri hafiflemesi ile pozitif bir seyir izleniyor. ## İçerik Dün açıklanan verilere göre ABD ekonomisinin 2020'nin dördüncü çeyreğinde kaydettiği büyüme yüzde 4,1'den yüzde 4,3'e revize edildi. İşsizlik maaşı başvuruları da 20 Mart ile biten haftada piyasa beklentilerinin üzerinde azalış göstererek 684 bine indi ve son 1 yılın en düşük seviyesine geriledi. Analistler, önceki gün Avrupa'da açıklanan imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi verilerindeki toparlanmanın ardından dün ABD'de açıklanan verilerin de ekonomik aktiviteye ilişkin endişeleri hafiflettiğini bildirdi. ABD'de işsizlik başvurularındaki azalışın, iş gücü piyasasındaki toparlanmanın işaretçisi olduğunu kaydeden analistler, 1,9 trilyon dolarlık ekonomik destek paketi ve aşılama çalışmalarının etkisiyle verilerdeki pozitif seyrin devam edebileceğini söyledi. Bu gelişmelerle dün New York borsasında alıcılı bir seyir izlendi. Dow Jones endeksi yüzde 0,62, S&P 500 endeksi yüzde 0,52 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,12 değer kazandı. Öte yandan dün Amerikan Ulusal Halk Radyosuna (NPR) röportaj veren ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, ekonomi toparlandıkça ve bankanın hedeflerine doğru önemli ölçüde ilerleme kaydedildikçe tahvil alımlarını azaltacaklarını belirtti. Bunun uzun vadede faiz oranlarını yükseltmelerini de sağlayacağına işaret eden Powell, politika değişikliğine ilişkin sürecin mümkün olduğunca "kademeli" ve "şeffaflıkla" gerçekleşeceğinin altını çizdi. Dün akşam Fed'den yapılan açıklamada ise, bankaların hisse geri alımı ve temettü ödemeleri yapmalarına yönelik uygulanan kısıtlamaların, stres testinin sonuçlarına göre "çoğu firma" için 30 Haziran'da kaldırılacağı bildirildi. Açıklamalar ve verilerin ardından ABD'nin 10 yıllık tahvil faizleri yüzde 1,62-1,64 bandında yatay seyretti. Avrupa borsalarında, Kovid-19 salgınında vaka sayısındaki artış ve bazı ülkelerin tedbirleri sıkılaştırmasına karşın dün sınırlı da olsa pozitif bir seyir izlendi, İngiltere borsası ise negatif ayrıştı. Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,09, Almanya'da DAX 30 endeksi yüzde 0,08 ve İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,04 değer kazanırken, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,57 düşüş kaydetti. Bugün Japonya'da açıklanan mart ayı çekirdek Tüketici Fiyat Endeksi yüzde 0,1 gerileyerek, yüzde 0,2 düşüş yönündeki tahminlerin üzerinde kaldı. Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,5, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,6 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1 değer kazandı. Yurt içinde, dün tepki alımlarının gücünü koruyamaması ile düşüşe geçen BIST 100 endeksi, yüzde 1,38 değer kaybederek günü 1.394,36 puandan tamamladı. Dün yüzde 0,2 artışla 7,9504'ten kapanış yapan dolar/TL ise bugün bankalararası piyasanın açılışında 7,9540 seviyesinde işlem görüyor. BIST 100 endeksinin düşüşünde banka hisselerinde yoğunlaşan satışların etkili olduğu görüldü. Bankacılık endeksi dün de yüzde 2,19 gerilerken, haftalık değer kaybı yüzde 17'yi aştı. Analistler, bugün yurt içinde reel kesim güven endeksi, kapasite kullanım oranı ve sektörel güven endeksleri, yurt dışında ise ABD'de kişisel gelir ve harcamalar ile Almanya'da Ifo endekslerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.465 seviyesinin direnç, 1.340 puanın destek konumuna gelebileceğini kaydetti. Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle: 10.00 Türkiye, mart ayı sektörel güven endeksleri 10.00 Türkiye, mart ayı reel kesim güven endeksi ve kapasite kullanım oranı 10.00 Almanya, mart ayı Ifo endeksleri 15.30 ABD, şubat ayı dış ticaret dengesi 16.30 ABD, şubat ayı kişisel gelir ve giderler 17.00 ABD, mart ayı Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi
1792823
# Koronavirüs küresel pay piyasalarından 18 trilyon dolar sildi ## Özet Çin'de başlayan ve hızla dünyaya yayılan koronavirüs (Kovid-19) salgını, küresel bazda pay piyasalarına 2020'nin ilk çeyreğinde 18 trilyon dolardan fazla değer kaybettirdi. ## İçerik Uluslararası Finans Enstitüsü'nün (IIF) haftalık raporunu göre Kovid-19 salgını küresel pay piyasalarında tarihi fiyatlamalara neden oluyor. Buna göre Kovid-19, 2020'nin ilk çeyreğinde küresel pay piyasalarında yüzde 20'lik değer kaybına yol açarken, işlem gören şirketlerin piyasa değeri 18 trilyondan fazla değer kaybederek 70 trilyon doların altına geldi. Özellikle son iki haftada uygulamaya alınan genişlemeci para ve maliye politikalarıyla son zamanlardaki kayıpların kısmen telafi edilmesine rağmen, Kovid-19 sebebiyle devam eden belirsizlikler bütün varlık fiyatlarından aşırı oynaklığın devam etmesine neden oluyor. Salgınının ne kadar süreceğine ilişkin belirsizlikler halihazırda küresel çapta özel sektör gelirlerinde yüzde 10'luk bir düşüşe yol açacağı tahmin edilirken, bu tahminler Çin'de yüzde 5, Latin Amerika'da yüzde 25 olmak üzere değişiklik gösteriyor. Yıl başından bu yana yapılan aşağı yönlü revizyonlarda, şirket gelirlerinin Japonya'da yüzde 7, ABD'de yüzde 8 civarında azalacağı yönündeyken, Avro Bölgesi için yüzde 12'lik, Kanada içinse yüzde 13'lük bir gelir kaybı yaşanabileceği tahmin ediliyor. Analistler, şirket gelirinde yaşanabilecek düşüşe yönelik revizyonlarında tahminlerini 2008 finansal krizine göre çok daha hızlı şekilde indiriyor. ### CAPE oranları neredeyse bütün dünyada tarihi düşük seviyelerde Salgının ne tür bir yol izleyeceğine dair belirsizlikler yüzünden geleneksel değerleme modelleriyle hisse senetlerini değerlemek, bir hissenin adil değerinin bulunması, gittikçe zorlaşıyor. IIF, bu durumu göz önüne alarak yaptığı çalışmada dönemsel olarak ayarlanmış fiyat/kazanç oranının (CAPE) görece daha sağlıklı fiyatlamaya yardımcı olacağını bildiriyor. Nobel ekonomi ödüllü Robert J. Shiller'in değerleme hesaplarında kullanmasıyla yaygınlaşan CAPE, bir hisse senedinin son 10 yıldaki ortalama reel getirisinin hisse senedi fiyatına bölünmesiyle elde ediliyor, böylece enflasyondan arındırılan verinin daha güvenilir olması amaçlanıyor. CAPE'nin düşük olması hisse senedinin iskontolu, yani gerçek değerinin altında işlem gördüğünü gösteriyor. ABD pay piyasalarında işlem gören şirketlerin CAPE rasyoları marttaki düşüşle birlikte 2015-2019 ortalamasının ortalamasının altına inerken, 2008-2009 seviyelerinin ise oldukça üzerinde bulunuyor. IFF, 2008-2009'deki seviyelere ulaşmanın ABD'de 4 yılı bulduğunu hatırlatıyor. ### Avro Bölgesi şirketleri ABD'ki eşdeğerlerine göre yüzde 40 iskontolu görünüyor CAPE oranı, Almanya, Fransa ve gelişmekte olan ülke pay piyasalarında işlem gören şirketlerde ise tarihi diplerde seyrediyor. Almanya ve Fransa'daki şirketler 2008 küresel finans krizindeki seviyesine inerken, Avro Bölgesi şirketleri ABD'deki eşdeğerlerine göre yüzde 40 iskontolu görünüyor. Buna karşılık,İspanya ve İtalya pay piyasalarında gözlemlenen yüksek CAPE oranları, bu piyasaların hala aşırı değerli olduğunu ve olası fiyat oynaklığı riskini beraberinde getirdiğini ifade ediyor. Salgın sebebiyle gelişmekte olan ülkelerde yaşanan portföy çıkışları, bu bölgelerdeki şirketlerin ABD şirketleri ile karşılaştırıldığında tarihteki en iskontolu dönemi yaşamalarına neden oluyor. Gelişmekte olan ülkelerdeki şirketler, ABD şirketleri ile kıyaslandığında yüzde 65 daha ucuz görünüyor. ### Yüksek borçluluk düşük ve orta gelirli ülkeler için risk oluşturuyor IIF, bir çok düşük ve orta gelir grubuna ait ülkenin Kovid-19'un etkileriyle mücadele etmek için Uluslararası Para Fonu'na (IMF) başvurmasına rağmen, bu ülkelerin CDS primlerinin son dönemde oldukça yükseldiğine dikkati çekiyor. Düşük ve orta gelir grubuna ait bir çok ülkenin dış borcunun yüzde 25'inin devlet garantisi altında olması sebebiyle bu ülkelerin borçlanma maliyetleri geçen 10 yıla göre önemli derecede yükselmiş görünüyor. Küresel ticari aktivitenin önemli derecede yavaşlamasıyla birlikte yabancı ülkede yaşayan yerlilerin daha az nakit akışı sağlayacağı tahmin edilirken, bu durum bu ülkelerin dolar bazlı likidite sıkıntısı yaşayabileceklerini ortaya koyuyor. Buna göre, bu gruptaki 89 ülke yıl sonunda devlet tahvilleri ve kredi ödemeleri için 180 milyar dolara ihtiyaç duyarken, bu ülkelerin devlet ve devlet garantisi altındaki borç kompozisyonunun yüzde 65'i dolardan oluşuyor.
3224642
# Bakan Şimşek: Kira artışında yüzde 25 sınırının devam etmemesi gerektiğini düşünüyorum ## Özet Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, kira artışında yüzde 25 sınırına ilişkin, "Devam etmesi için bir sebep görmüyorum, etmemesi gerektiğini düşünüyorum. Devam etmesi yönünde de yapılan bir çalışma yok" dedi. ## İçerik **Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek**, katıldığı TRT Haber'de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ekonomi programının gerçekten çalıştığını belirten Şimşek, her şeyden önce ekonomide dengeleme sürecine girdiklerini söyledi. Şimşek, iç talepte bir yumuşama olduğunu vurgulayarak, "Net ihracatın etkisi ekonomide olumluya dönmeye başladı. Büyümede kompozisyon değişiyor, dengelenme var. Bu da beraberinde ortaya çıkan dengesizlikleri gideriyor. Cari açık, Türkiye'nin dış dünyayla olan açığı geçen yıl mayıs ayında 57 milyar dolar civarındaydı. Büyük bir açık... Bu sene bu açık büyük ihtimalle mayıs itibarıyla 30 milyar doların altına düşmüş olacak. Dolayısıyla çok ciddi bir iyileşme var. Türkiye'nin dış açığında neredeyse yarı yarıya düşüş var. Önemli dengesizlikten birisi bu çerçevede giderilmiş oldu." diye konuştu. ### "Türkiye'ye fon akışında öngördüğümüzden çok daha büyük bir artış var" Programın çalıştığını özetleyen bazı göstergelere de işaret eden Şimşek, şöyle devam etti: "Örneğin Türkiye'nin risk primi geçen sene mayıs ayında 700 baz puanın üzerindeydi. Bugün 270'in altına düştü. Bu dönemde gelişmekte olan ülkelere göre çok muazzam bir performans göstermişiz. Sadece bizim risk primimiz düşmemiş, bize benzer ülkelere oranla risk primimiz çok daha hızlı şekilde düşmüş. Bunun düşmesi, programın çalıştığını özetleyen bir gösterge. Çünkü bu Türkiye'ye fon akışında maliyeti belirleyen unsurlardan biri. Türkiye'ye fon akışında bizim öngördüğümüzden çok daha büyük bir artış var. Özellikle yerel seçimlerden sonra son 1,5 ayda o kadar ciddi bir fon akışı ve TL lehine bir portföy değişikliği var ki TCMB'nin swap hariç rezerv pozisyonu neredeyse 49 milyar dolarlık bir iyileşme gösterdi. Bahsettiğim 1,5 aylık bir süreç. Belirsizlikler azaldıkça, programın çalıştığı ortaya çıktıkça Türkiye'ye rağbet artıyor." Şimşek, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarından Fitch'in 12 yıl sonra, S&P'nin ise 11 yıl sonra Türkiye'nin notunu artırdığına dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Artırmakla kalmadılar, 'program bu şekilde çalışmaya devam ederse notu tekrar artıracağız.' şeklinde pozitif görünümde duruyorlar. Ekonomide büyümenin kompozisyonu iyileşiyor. Daha sürdürülebilir daha dengeli bir büyüme var ve makroekonomik dengesizlikler yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Bütçe disiplini, Türkiye'ye fon akışındaki muazzam artış, dış dengedeki, rezervdeki ve risk primindeki iyileşme... Bütün bunlar şunu net şekilde ortaya koyuyor; programa olan güven güçlü, sürekli pekişiyor." ### "2 kanaldan para politikasına, dezenflasyon için destek vereceğiz" Geçen yıl ekim ayına göre enflasyon beklentilerinde muazzam bir iyileşme olduğunu ifade eden Şimşek, gelecek 12 ayda enflasyon düşüşü öngörüldüğünü, bunun şimdi yüzde 33 civarına, 24 aylık perspektifte ise yüzde 22'ye kadar indiğini kaydetti. Şimşek, bunu performansla da destekleyeceklerini fakat sürekli şekilde programı güçlendireceklerini belirterek, deprem dışındaki harcamaları çok güçlü şekilde kontrol altına aldıklarını anlattı. Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi'ni güçlü şekilde uygulayacaklarının altını çizen Şimşek, "En önemli konu verimliliği ve Türkiye'nin rekabet gücünü artıracak yapısal reformları hızlandıracağız. Dolayısıyla 2 kanaldan para politikasına, dezenflasyon için destek vereceğiz. Önce bütçe disiplini, ikinci olarak reformları hızlandırarak verimlilik artışı üzerinden destek vereceğiz. Şuna inanıyorum ki programı güçlendirdikçe çok daha iyi sonuçlar da alacağız. Biz programı güçlendirmeye başladık. Tasarruf paketini açıklamamız bunun bir ayağı ama daha önümüzdeki dönemde programı güçlendirecek ilave adımlar atacağız. Bunların bir kısmı kamu maliyesi bir kısmı yapısal dönüşüm ayağında olacak." ### "Bu program, Türkiye'nin kendi programı" Şimşek, bu programın içeride ve dışarıda ciddi bir rağbet gördüğünü aktararak, bazı uluslararası platformlarda programın başarısı konuşuldukça, "Bu program, Türkiye'nin öz evlatları tarafından hazırlanmamış" gibi bir algı oluşturulmaya çalışıldığına dikkati çekti. Bunun doğru olmadığını dile getiren Şimşek, şunları kaydetti: "İlk gün devir teslimde çok net bir tutum sergilemiştim. 'Bundan sonra bizim politikalar, kurala dayalı yani öngörülebilir olacak. İkinci olarak uluslararası normlara uygun olacak' demiştim. Uluslararası normlara uygun, kurala dayalı, kredibilitesi yüksek bir programı ortaya koymanız, sonra bu programla başarı elde etmeniz, dışarıda övüldüğü için bunu sanki dışarıda hazırlanmış bir program olarak lanse etmek bence doğru bir yaklaşım değildir. Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Bey'i, beni, bir kenara bırakalım. Strateji ve Bütçe Başkanlığındaki, Hazine ve Maliye Bakanlığındaki çok değerli arkadaşlarımızın ortaya koyduğu katkıları görmezden gelmektir. Bu program, özü itibarıyla Türkiye'nin kendi programıdır. Programın dışarıdan rağbet görmesi ve övülmesi, bu programın 'dışarıdan' yapıldığı anlamına gelmiyor. Biz, hiçbir uluslararası kuruluşla program hazırlık evresinde bir diyaloğa girmedik. Tabii ki üyesi olduğumuz uluslararası kuruluşlarla diyaloğumuz her zaman güçlü, onlarla bir araya geliriz, programımızı anlatırız. Hangi ülkeye gidersem mutlaka bir fırsat bulup, orada Türkiye'nin potansiyelini ve neden yatırım yapılması gerektiğini anlatırım. Bu program, kendi öz evlatları tarafından hazırlanmıştır, kurala dayalıdır ve uluslararası normlara uygundur." ### Kiralarda yüzde 25 zam sınırı "Kiralarda yüzde 25 zam sınırı uygulamasının uzatılıp uzatılmayacağına" ilişkin ise Şimşek, şöyle konuştu: "Devam etmesi için bir sebep görmüyorum, etmemesi gerektiğini düşünüyorum. Devam etmesi yönünde de yapılan bir çalışma yok. Zaten bir süreliğine bu düzenleme yapılmıştı. Ben hükümetimiz adına, verilmemiş bir karar üzerine yorum yapamam ama büyük ihtimalle devam etmez diye düşünüyorum. Piyasada, fiyatlara müdahale edilmemesi gerektiğine inanıyorum. Arz artışı üzerinden fiyatların aşağı inmesini sağlamak lazım. Bunun için daha çok yatırım, üretim, istihdam ve ihracatı önemsiyoruz." Maliye politikasının para politikasının gerisinden geldiği eleştirilerine cevap veren Şimşek, geçen sene çok büyük bir deprem felaketi yaşandığını ve bu felaketin yaralarını sarmayı önceliklendirdiklerini söyledi. Şimşek, bu sene büyük ihtimalle bütçe açığının hedefledikleri oranın çok altında kalacağını aktarırken, "Maliye politikası ayağında dezenflasyona, yani Merkez Bankasının enflasyonu düşürme çabasına güçlü destek vermiş olacağız." diye konuştu. Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi'yle yatırımların, arzı, rekabet gücünü ve verimliliği artıracak alanlara aktarılması üzerinde durduklarını bildiren Şimşek, "Önümüzdeki dönemde önceliğimiz önemli sanayi üslerini limanlara bağlamak. Bunu önceliklendireceğiz çünkü rekabet gücünü artırmak, karbon ayak izini düşürmek istiyoruz. 'Maliye politikası gereken desteği vermiyor' demek, 'deprem konusunda gereken hassasiyeti göstermeyin' demekle eşdeğer hale geliyor. Deprem konusunda ne gerekiyorsa yapacağımızı söyledik ama deprem dışındaki alanlarda disiplin, harcama kontrolü ve harcamaların verimli alanlara aktarılması bizim için olmazsa olmaz." ifadesini kullandı. Şimşek, Türkiye'ye ciddi bir fon akışı olduğuna dikkati çekerek, "Türkiye'nin cari açığı düşüyor, Türk lirası çok cazip, dolayısıyla lirada geçen sene olduğu gibi ciddi bir değer kaybı için sebep yok. Bu, enflasyonu düşürmeyi destekleyecek." değerlendirmesini yaptı. Bu sene vergi artışı olmayacağını ve enflasyonu düşürmekte kararlı olduklarını bildiren Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gelecek sene enflasyonu yüzde 14'e, bir sonraki sene de tek haneye düşürmek için maliye, para ve gelirler politikasında geri adım atmayacağız. Enflasyonu düşürünceye kadar bize durmak yok. Enflasyonu düşürürsek gelir dağılımı iyileştiririz, işçimizi ve emeklimizi korumuş oluruz. Enflasyonu düşürürsek fonlama maliyetleri düşer, sanayicimizi, üreticimizi korumuş oluruz. Yatırımları teşvik etmiş oluruz. Öngörülebilirliği artırmış oluruz. Enflasyon düştükçe bu ülke daha yüksek sürdürülebilir bir büyüme patikasına girecek. Geçmişte bunu başardık, tekrar başaracağız." Şimşek, Merkez Bankasının rezerv biriktirmesine ilişkin de "Piyasadan döviz almasak lira 30'un altına, 20'li rakamlara düşerdi. Merkez Bankamız bu kadar döviz biriktirmeseydi, gelen dövizi satın almasaydı lira nominal olarak değer kazanacaktı. Biz rezerv biriktirdik çünkü rezerv pozisyonumuzu güçlendirmemiz lazım." dedi. ### "Gri listeden her halükarda çıkarız" Türkiye'nin Mali Eylem Görev Gücünün (FATF) gri listesinden çıkışına ilişkin süreci de değerlendiren Şimşek, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü ve FATF'ın şubat ayında bir toplantı yaptığını ve Türkiye'nin gri listeden çıkmak için bir eylem planı hazırladığını anımsattı. Mehmet Şimşek, FATF'ın, Türkiye'nin eylem planını başarıyla uyguladığını ifade ettiğini belirterek, "Dolayısıyla yerinde denetim yaparak 'Türkiye'den çıkış sürecini başlatabiliriz.' dediler. Bu karar alındı. Mayıs ayının başında buraya çok kapsamlı geniş bir heyet geldi, ben de heyetle bir araya geldim. Çünkü siyasi sahiplenme çok değerlidir." diye konuştu. Terörün finansmanının kurutulmasının Türkiye için önemine dikkati çeken Şimşek, şunları kaydetti: "Bunun için bizim uluslararası normlara, uluslararası listelere ihtiyacımız yok ki. Biz bu konuda kararlıyız. Kara para aklamayla, terörizmin finansmanıyla mücadelede dozu en yüksek düzeye çıkartmaya devam edeceğiz. Listeden çıksak da çıkmasak da bu konuda çok kararlıyız. Ne gerekiyorsa yapacağız. MASAK'ı teknoloji ve insan kaynağı olarak güçlendiriyoruz. Yapay zeka algoritmaları dahil olmak üzere sürekli arkadaşlarla istişare halindeyiz. Ekibimizi güçlendireceğiz, idari kapasitemizi artıracağız, kara para aklama ve terörizmin finansmanıyla çok güçlü şekilde mücadeleye devam edeceğiz. Dolayısıyla her halükarda bu listeden çıkarız. Zamanlama konusu, umarım siyasi mülahazalar araya girmez. Siyasi sahiplenme konusunda hiç tereddüt bırakmayacak şekilde bir duruşumuz var ve inanıyorum ki Türkiye'nin çıkması gerekiyor." ### "(Tasarruf) Paket KİT'leri de yerel yönetimleri de kapsıyor" Bakan Şimşek, orta vadeli programları (OVP) genellikle 3 yıllık perspektifle ortaya koyduklarını, Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi'nin de OVP'yi güçlendirecek bir adım olduğu için 3 yıllık perspektifi olduğunu dile getirdi. Paketin çok iyi bir izleme, raporlama, kontrol ve yaptırım boyutları olduğunu aktaran Şimşek, "Her kurumun ve idarenin, izleme ve raporlama açısından bir sorumlu tayin etmesi gerekiyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı olarak biz kontrolü yapacağız. Yaptırım gerektiren bir uyumsuzluk söz konusuysa Cumhurbaşkanlığına raporlanacak. Kamunun tamamını kapsıyor, sadece merkezi hükümeti değil. Bu arada haberleri olsun, KİT'leri de yerel yönetimleri de kapsıyor. Tekrar altını çizmek istiyorum, verimlilik boyutu da önemli." ifadelerini kullandı. Şimşek, 31 Mart yerel seçimleri öncesi dolar/TL kuruna yönelik yapılan spekülasyonların hatırlatılması üzerine, seçim sürecinde vatandaşları dövize yönlendirenlerin olduğunu anlattı. O dönem birçok kente seyahat ettiklerini, geçen yıl yapılan seçim sonrasında ortaya çıkan manzaranın (TL'nin değer kaybı) bu yıl tekrarlanma ihtimalinin zayıf olduğunu dile getirdiklerini aktaran Şimşek, şöyle devam etti: "Bunun için 3 basit sebep açıkladım. Bir, Türkiye'nin dış açığı azalıyor. Döviz ihtiyacı azalıyor. İki, Türkiye’nin kaynağa erişimde sorun yok. Türkiye'ye ihtiyacımızın ötesinde bir döviz gelişi var. Üçüncü olarak da şunu söyledim, geçen sene eksi reel faiz vardı, bugün öyle bir şey yok. Dolayısıyla lira destekleniyor. Türkiye'ye fon akışı güçlü. Türkiye'nin döviz ihtiyacı azalıyor. Peki bu durumda niye lira değer kaybetsin? Bütün bunlara rağmen maalesef bazı kesimler vatandaşımızı yanlış yönlendirdi. 1 Nisan'dan bu yana Türkiye'deki gerçek ve tüzel kişiler 12 milyar doları satıp Türk lirası aldılar.” Türkiye'nin dış kaynak ihtiyacının azalacağına, gelen dış kaynağın vadesinin de giderek uzadığına dikkati çeken Şimşek, bankaların da sermaye benzeri çok uzun vadeli kaynağa erişmeye başladığını, tüm bunların kaynağın niteliğinin iyileştiğine işaret ettiğini bildirdi. Şimşek, "Biz enflasyonu bu sene 30'lu rakamlara kadar düşürüp gelecek sene 10'lu rakamlara düşürdüğümüz zaman ben inanıyorum ki doğrudan küresel yatırımlarda da artış olacak. Bu zaten kalıcı para. Borç değil. Neden? Çünkü Türkiye potansiyeli çok büyük bir ülke. Yeter ki güçlü bir hikayesi olsun, öngörülebilirlik artsın. Biz, bu potansiyeli harekete geçirecek güçlü bir program uyguluyoruz." diye konuştu. Bakan Şimşek, Merkez Bankasının 1-16 Nisan arasındaki rezerv pozisyonundaki iyileşmenin yaklaşık 49 milyar dolar olduğunu belirtti. Kısa vadeli dış kaynağa sırtlarını dayamayacakları ve başarı elde edildikçe kaynağın niteliğinin değişeceğini söyleyen Şimşek, "Çok net bir şekilde vatandaşımızın da şirketlerimizin de küresel yatırımcıların da TL'ye rağbeti arttı. Türk lirasına güven arttı. Türk lirasına portföy tercihi anlamında büyük bir rağbet var. Neden? Çünkü Türkiye'nin enflasyonu düşüreceğine piyasalar inanmaya başladı.” dedi. Hükümet olarak kur hedeflerinin olmadığını vurgulayan Şimşek, şunları kaydetti: "Kendimize geçen sene, yani bu programı başlattığımızda 1 yıllık geçiş dönemi öngördük. 'Haziran 2023 ila Haziran 2024 arasına dezenflasyona geçiş dönemi' dedik. Kur politikasında da bir geçiş dönemi. Piyasa mekanizmasının daha çok efektif bir şekilde çalışacağı, yani her şeyin piyasada belirlendiği bir döneme doğru evrildik ve evriliyoruz. Dolayısıyla bizim bir kur hedefimiz yok. Şu anda kura herhangi bir müdahale yok ama döviz rezervi Merkez Bankamız biriktiriyor. Çünkü rezerv pozisyonumuzu güçlendirmemiz lazım. Dış şoklara karşı Türkiye'nin kırılganlığını güçlendirmemiz lazım.” İhracatçıların tedirgin olmaması gerektiğini, onlara her türlü desteği vermeye devam edeceklerini ifade eden Şimşek, Türk lirasında aşırı bir değerlenmeyi de öngörmediklerini belirtti. Bakan Şimşek, ihracatçılara, "Verimlilik artışı için, rekabet gücü artışı için finansmana erişim anlamında bizim üstümüze ne düşüyorsa onların yanındayız. Bugüne kadar ihracatı önceliklendirdik. İhracatı güçlü bir şekilde destekledik, desteklemeye de devam edeceğiz. Ama buradan en iyi çıkış yolu, her ölçekte 'Verimlilik nasıl artırılır, birim maliyetler nasıl düşürülür?' Buna odaklanmak lazım." diye seslendi. ### Asgari kurumlar vergisi Vergide adaleti sağlamaya yönelik ciddi çaba içerisinde olduklarının altını çizen Şimşek, "OECD, çok uluslu şirketler için asgari kurumlar vergisine geçiyor. Biz de çok uluslu şirketler için asgari kurumlar vergisini getireceğiz. En düşük kurumlar vergisi, ne teşvik alırsanız alın, ne kadar istisna olursa olsun, yüzde 15'in altında olamıyor. Benzer bir çalışmayı diğer firmalar için de yapıyoruz. Sadece çok uluslu şirketler için değil. Bütün firmalar için asgari bir kurumlar vergisi hususunu çalışıyoruz." değerlendirmesini yaptı. Şimşek, Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi'ni açıklarken bunun ilk paket olduğunu ve bunun gibi 4-5 paket daha geleceğini söylediklerini anımsatarak, "Birisi 'vergide adalet ve etkinlik' demiştik. Mesela o paketlerden birisinde bu asgari kurumlar vergisini çalışıyoruz." dedi. Daha yeni faiz gelirleri ve finansal kazançlar üzerinden alınan vergiyi artırdıklarını hatırlatan Şimşek, "Bunu görmemezlikten geliyorlar. Siz bir adım atıyorsunuz. 'Bu olumlu, doğru bir adım' denilmiyor. Bu tür yaklaşımlar da çok sağlıklı değil." ifadesini kullandı. Vergide adaleti sağlamaya yönelik ciddi bir hassasiyet içerisinde olduklarına işaret eden Şimşek, "Önümüzdeki dönemde bu konuda adım atmaya devam edeceğiz. Ama bunu yaparken öngörülebilirlikten, kurala dayalı olmaktan, uluslararası normlara uyumdan uzaklaşmayacağız." diye konuştu. ### Şehir rantlarına ilişkin çalışma Mehmet Şimşek, diğer bir alanın şehir rantları meselesi olduğunu belirterek, "Arsalar, gayrimenkuller üzerinden elde edilen gelirler. O konuya da bir paket çalışmamız var. Birçok hususu çalışıyoruz. Geçmişte çok güçlü adımlar attık. Asgari ücretin gelir vergisinden istisna tutulması gibi bu adımları devam ettireceğiz. Kararlıyız. Vergide adaleti sağlama noktasında da gereken çabayı gösteriyoruz. Geçmişte de gösterdik. Göstermeye de devam edeceğiz." ifadelerini kullandı. Türkiye'nin kredi notunun yükseliş trendinde olmaya devam edeceğini, piyasanın, Türkiye'nin riskini nasıl fiyatladığının kendisi için önemli bir husus olduğunu anlatan Şimşek, "Türkiye'nin spreadları şu anda 1,5, 2 kademe üstteki notu ima ediyor. Şu anda Türkiye dışarıdan borçlanırken mevcut kredi notunun çok daha üstünde bir kredi notuyla değerlendiriliyor, fiyatlanıyor. Bu benim için daha değerli." dedi. ### Swap işlemleri Swap işlemlerine izin verilmesine ilişkin şu ana kadar temkinli durduklarını bildiren Şimşek, konuşmasını, "Çünkü aşırı oynaklıklara zemin hazırlamak istemedik ama bünyemiz giderek sağlamlaşıyor. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde bu hususu değerlendireceğiz ve çok büyük ihtimalle başlangıçta tek yönlü olmak üzere biraz uzun vadeyi önceliklendirerek yani 6 ay ve 1 yıl sonrasını önceliklendirerek, yani o alanda daha büyük bir alan açarak, büyük ihtimalle bir adım atacağız." diye tamamladı.
1538261
# 'İyi öğrencilerin Sosyal Bilimler'de yetişmesi Türkiye için çok hayırlı' ## Özet THY Yönetim Kurulu Başkanı Aycı, "En akıllı çocukların sadece mühendislik ve doktorluk dallarını seçmeleri ülkem için yeterli değil. Başarılı, iyi öğrencilerin Sosyal Bilimler'de yetişmesini ülkem için çok hayırlı buluyorum." dedi. ## İçerik Türk Hava Yolları (**THY**) Yönetim Kurulu Başkanı **İlker Aycı**, Anadolu Ajansının (AA) Global İletişim Ortağı olduğu, "Üniversite tercihini profesyonellerle yap" sloganıyla İbn Haldun Üniversitesi tarafından Başakşehir Kampüsü'nde düzenlenen "**3. Geleceğim Sosyal Bilimler Zirvesi**"ne katıldı Aycı, burada yaptığı konuşmada, üniversitede Siyaset Bilimi okuduğunu, bugün de yine aynı bölümde okumak isteyeceğini belirtti. Aycı, şöyle konuştu: "Sosyal Bilimler bilmek demek empati sahibi, tarih bilimci, medeniyet bilimci demek. Gelecek için birşey yapmak istiyorsanız önce tarihin, sonra bugünün ve kendinizin farkına varmanız lazım. Yaşadığınız toplumun temellerini iyi anlamanız lazım. Bunlarla harmanlanan bilim, teknoloji ve ilmin her tarafıyla ilgili bilgi sahibi olmanız lazım. Dava birlikteliği ve yol arkadaşlığı çerçevesinde bir araya gelmeniz ve ülkeniz için çalışmanız lazım. Bütün bunları sağlarken de derin bir hoşgörüye, kucaklama duygusuna sahip olmak lazım." Sosyal Bilimler’in özellikle geleceğin şekillenmesindeki önemine değinen Aycı, insanın; insanla, toplumla, devletle ve kurumlarla olan ilişkisini anlamayı sağladığını dile getirdi. Aycı, şu değerlendirmelerde bulundu: "Sosyal Bilimler aynı zamanda gündelik hayatınıza ışık tutan, dokunan, pratikle birleştirecek zekayı da taşıyacak çalışamaları yapmanızı ifade eder. Bu ülkeyi değiştirmek isteyenlerin, sadece mühendis ya da doktorlardan ibaret bir toplum olmaması lazım. En akıllı çocukların sadece mühendislik ve doktorluk dallarını seçmeleri ülkem için yeterli değil. Mutlaka en az buna yakın oranda başarılı, kaliteli iyi öğrencilerin Sosyal Bilimler'de yetişmesi ve ülkemizin geleceği için söz sahibi olacak çalışmalar yapmasını ülkem için çok hayırlı buluyorum." İş hayatında da, öğrencilik hayatında da her zaman engeller olacağına işaret eden Aycı , "Bu engeller; sizi geriye itecek, patinaj yaptıracak, yorulacaksınız, bıkacaksınız. Etrafınızdaki bazı insanlar size kolay yolları gösterecekler. ‘Bu kadar sıkıntı çekmene gerek yok. Şöyle geç kurtul, orayı bırak kurtul.’ diyecekler. Çaresiziliğe kapılmamayı, inatçı olmayı, mukavemet etmeyi ve üstesinden gelmeyi, ondan sonraki keyfini, hazzını yaşamanızı tavsiye ediyorum." diye konuştu. ### Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Arıcan: Öğrenci size severek gelmeli Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erişah Arıcan ise tarih dersini çok sevdiği için üniversiteyi bitirince iktisat tarihi alanında master yapmak istediğini, sonrasında da bankacılık alanında doktora yaptığını anlattı. Arıcan, "Doktora yaparken para politikası, merkez bankası alanında çalıştım. Bugünkü uzmanlık alanım da para politikaları, merkez bankası, makro iktisat, finansal piyasalar ve kurumlar... Kendi adıma üniversite hayatımda bir sürü zorluk yaşamama rağmen kaderimin bu şekilde çizilmesinden her zaman şükrettim ve memnun kaldım." ifadelerini kullandı. Arıcan, bugünün şartlarında öğrenci olsaydı Sosyal Bilimler okumayı isteyebileceğini dile getirerek, "Sosyal Bilimlerin kendime çok yakıştığını ve uygun olduğunu düşünüyorum." diye konuştu. Arıcan, iş hayatında mutluluğun çok önemli olduğuna değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kendi iç dünyanızda mutluysanız karşınıza da o enerjiyi veriyorsunuz. Düşünsenize mutsuz, isteksiz bir hoca derse geliyor. 5 dakikada bir saate bakar. Ben derse girdiğimde saati unutuyorum. Çay ve kahve serbest. Öğrencinin motivasyonu önemli. Size severek gelmeli. Her ders aşağı yukarı 300 kişi oluyor, dışarıya taşıyoruz. Kendi adıma şükrediyorum, hiç mutsuz öğrencim olmadı. Bu sizin iç dünyanızın mutluluğuyla ilgili." Hiçbir meslek işsizliğe aday değildir, her meslek kendi işini yaratır. Ekonominin bir sözüyle bitireyim; 'Her arz, kendi talebini yaratır.' Onlar zaten kendi talebini yaratacaktır. Dilleriyle, birikimleriyle, ailelerinden getirdikleri kültürleriyle, yaşam biçimleriyle, dinlenebilir olmalarıyla zaten kendi taleplerini yaratırlar."
2709056
# Küresel piyasalar yoğun veri gündemi ve haber akışı ile dalgalı seyrediyor ## Özet Küresel piyasalarda, yoğunlaşan haber akışı ve veri gündemi ile enflasyon ve resesyon ikileminin arttığı görülürken, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) toplantı tutanakları ve ABD'nin Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) verileri öncesi dalgalı bir seyir izleniyor. ## İçerik Jeopolitik risklerdeki artış, Çin'de salgın kapsamında devam eden "sıfır vaka" uygulaması ve enerji krizi nedeniyle enflasyonist endişeler gündemin odağındaki yerini korurken, merkez bankalarının uyguladığı para politikalarının resesyona yol açacağı uyarıları da giderek yaygınlaşıyor. Bu gelişmelerle pay ve tahvil piyasalarında satış baskıları devam ederken, dolara olan talep de gücünü koruyor. Uluslararası Para Fonu (IMF), dün yayımladığı Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'nda küresel ekonomik büyüme beklentisini bu yıl için yüzde 3,2'de tuttu, gelecek yıl için ise yüzde 2,9'dan yüzde 2,7'ye düşürdü. Fon, 2022 yılı büyüme beklentisini ABD için yüzde 2,3'ten yüzde 1,6'ya, Çin için yüzde 3,3'ten yüzde 3,2'ye indirirken, Avro Bölgesi için ise 0,5 puan yükseltti. Buna karşın Avro Bölgesi'nin gelecek yıl için büyüme tahmini yüzde 1,7'den yüzde 0,5'e çekildi. Raporunda, yüksek enflasyon, ekonomik görünümün kötüleşmeye devam etmesi ve süregelen jeopolitik risklerin finansal sistemlerin karşı karşıya kaldığı başlıca sorunlar olduğunu belirten IMF, finansal istikrara yönelik risklerin önemli ölçüde arttığını bildirdi. IMF'nin küresel resesyon uyarılarına karşın ABD Başkanı Joe Biden, resesyon olacağını düşünmediğini belirterek, "Eğer öyleyse, çok hafif bir durgunluk olacak." dedi. ABD Hazine Bakanı Janet Yellen da yükselen faiz oranlarına ilişkin endişelerin oynaklığı artırdığı bir dönemde, ABD piyasalarında finansal istikrarsızlık belirtileri görmediklerini söyledi. Bu gelişmelerle dün New York borsasında karışık bir seyir izlenirken, Dow Jones endeksi yüzde 0,12 yükseldi, S&P 500 endeksi yüzde 0,65 ve Nasdaq endeksi yüzde 1,10 geriledi. ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4'ün üzerini görmesinin ardından yüzde 3,94'te dengelendi. Dolar endeksi de dün 113,5'e kadar yükselmesinin ardından bugün 113,3'e geriledi. ABD'de Fed Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) 20-21 Eylül'de düzenlenen son toplantısına ait tutanaklar ve enflasyon verileri öncesinde endeks vadeli kontratları yeni güne alıcılı başladı. Fed'in politika faizini üçüncü kez 75 baz puan artırarak yüzde 3,00-3,25 aralığına yükselttiği ve agresif adımlarının devam edeceği sinyalini verdiği son toplantının tutanaklarında, enflasyonla mücadelede kararlılık vurgusunun yer alması bekleniyor. Bununla birlikte yetkililerin çok fazla değerlendirme yapmadığı resesyon konusuna bakışlarına ilişkin ipuçları aranacak. Öte yandan, ağustosta yüzde 0,1 azalan ÜFE'nin eylülde aylık yüzde 0,2 artması, endeksteki yıllık artışın ise yüzde 8,7'den yüzde 8,4'e gerilemesi bekleniyor. Avrupa tarafında, IMF'nin Almanya ve İtalya ekonomilerine yönelik resesyon uyarıları ile İngiltere ekonomisindeki finansal istikrarsızlığa işaret eden gelişmelerin mevcudiyetini koruması dün pay piyasası fiyatlamalarına yön veren temel gelişmeler oldu. Rusya'nın nükleer silah kullanıp kullanmayacağına dair yapılan açıklamalar jeopolitik gelişmeleri de gündemin odağında tutuyor. Dün İngiltere Merkez Bankası (BoE), piyasa işleyişinin yeniden sağlanması amacıyla başladığı uzun vadeli İngiltere devlet tahvillerinin geçici alım programını, enflasyona endeksli tahvilleri de kapsayacak şekilde genişletti. Bu kapsamda, Banka 14 Ekim'e kadar 5 milyar sterline kadar uzun vadeli geleneksel devlet tahvili, 5 milyar sterline kadar da enflasyona endeksli devlet tahvili alımı yapacak. Kararın ardından İngiltere'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,75'ten 4,44'e inerken, sterlin/dolar paritesi 1,0950 sınırına kadar gerilemesinin ardından yeniden 1,10'un üzerine çıktı. Avrupa borsalarında ise resesyon fiyatlamalarının öne çıkmasıyla teknoloji hisseleri öncülüğünde negatif bir seyir izlendi. Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,43, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 1,06 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,13 değer kaybetti. Avro/dolar paritesi ise dün 0,9672 ile yaklaşık iki haftanın en düşük seviyesine gerilemesinin ardından bugün 0,9720'den işlem görüyor. Öte yandan bugün açıklanan verilere göre İngiltere'de sanayi üretimi ağustosta yıllık yüzde 5,2 azalarak beklentilerin altında kaldı. Asya tarafında, gevşek tutulan para politikalarının bölge para birimleri üzerindeki etkilerine yönelik değerlendirmeler gündemi meşgul ediyor. Çin Merkez Bankası, döviz piyasası reformunu derinleştireceklerini ve yuan esnekliğini artıracaklarını belirterek, "Büyük kur dalgalanmalarının kesinlikle önüne geçeceğiz. Yuanın istikrarını koruyacağız." açıklamasını yaparken, Japonya Merkez Bankası yetkilileri kur hareketlerini yakından izlediklerini, döviz piyasası konusunda uygun adımları atacaklarını bildirdi. Öte yandan Japonya'da bugün açıklanan verilere göre, ağustosta makine siparişleri yıllık yüzde 9,7 artsa da piyasa beklentilerinin altında kalırken, Güney Kore Merkez Bankası politika faizini beklentiler doğrultusunda 50 baz puan yükselterek yüzde 3'e çıkardı. Bu gelişmelerle kapanışa yakın Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 1 gerilerken, Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,1 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,5 ve Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,3 yükseldi. Yurt içinde dün dalgalı bir seyir izleyen BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,29 değer kaybıyla 3.571,55 puandan tamamladı. Dolar/TL ise dün yüzde 0,1'lik düşüşle 18,5590'dan kapanmasının ardından, bugün bankalararası piyasanın açılışında 18,5810'dan işlem görüyor. Analistler, ekonomik aktiviteye ilişkin endişeler, para politikalarına yönelik belirsizlikler ve artan jeopolitik risklerin küresel pay piyasalarını baskılamaya devam ettiğini söyledi. Bugün Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde'ın açıklamaları ve FOMC toplantı tutanaklarının yatırımcıların odağında olacağını aktaran analistler, veri gündeminde yurt içinde sanayi üretimi, yurt dışında ise ABD'de ÜFE'nin öne çıktığını kaydetti. Analistler, bugün ABD'de 3. çeyrek bilanço dönemini başlatacak Alcao'nın finansal sonuçlarının da izleneceğine işaret ederek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 3.450 puanın destek, 3.620 seviyesinin direnç konumunda bulunduğunu bildirdi. AA Finans'ın anketine katılan ekonomistler, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin ağustosta yıllık yüzde 4 artmasını bekliyor. Ekonomistler, arındırılmamış sanayi üretim endeksinin de yıllık yüzde 6,6 artacağını öngörüyor. Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle: 10.00 Türkiye, ağustos ayı sanayi üretimi 12.00 Avro Bölgesi, ağustos ayı sanayi üretimi 15.30 ABD, eylül ayı ÜFE 16.30 Avro Bölgesi, ECB Başkanı Lagarde'ın konuşması 21.00 ABD, FOMC toplantı tutanakları
1247148
# Borsa günü düşüşle tamamladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,43 değer kaybıyla 92.790,99 puandan tamamladı. ## İçerik İSTANBUL **Borsa İstanbul**'da **BIST 100 endeksi**, günü yüzde 0,43 değer kaybıyla 92.790,99 puandan tamamladı. **BIST 100 endeksi**, önceki kapanışa göre 398,29 puan azalırken, toplam işlem hacmi 6,3 milyar lira olarak gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 1,65 değer kaybederken, holding endeksi ise yüzde 0,23 yükseldi. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 1,63 ile kimya, petrol, plastik, en fazla gerileyen ise yüzde 2,20 ile spor oldu. Dünya borsalarındaki değer kayıplarının etkisiyle 92.370,79 puana kadar gerileyen BIST 100 endeksi, bu seviyeden gelen tepki alımlarıyla kayıplarının bir kısmını telafi ederek 92.500-93.000 bandında dengelendi. Analistler, yarın yurt içinde veri gündeminin zayıf olduğunu, yurt dışında ise Almanya'da fabrika siparişleri, ABD'de ise hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi ve özel sektör istihdamı başta olmak üzere açıklanacak verilerin takip edileceğini kaydetti. ABD Merkez Bankası (Fed) üyelerinin konuşmalarının da yatırımcıların gündeminde oluğunu ifade eden analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 92.300 ve 90.000 seviyelerinin destek, 94.000 puanın direnç konumuna geldiğini söyledi.
934560
# Altının gramı güne yükselişle başladı ## Özet Altının gramı 152,4 liradan işlem görüyor. Kapalıçarşı'da çeyrek altın 250, Cumhuriyet altını 1.019 liradan satılıyor. ## İçerik İSTANBUL **Altın**ın gram fiyatı, güne yükselişle başlamasının ardından** 152,4 lira** seviyelerinde dengelendi. Dün, alış ağırlıklı bir seyir izleyen altının gram fiyatı, gün içinde en yüksek 152,8 lirayı görmesi sonrası önceki kapanışa göre yüzde 0,22 değer kazanarak günü 151,9 liradan tamamladı. Altının gram fiyatı, bugüne yükselişle başlamasının ardından saat 10.15 itibarıyla yüzde 0,3 artışla 152,4 liradan alıcı bulurken, Kapalıçarşı'da çeyrek altın 250 lira, Cumhuriyet altını da 1.019 liradan satılıyor. Küresel piyasalarda doların değer kaybetmesinden pozitif etkilenen altının ons fiyatı ise hafta başından beri devam eden yükselişini bugüne de taşıdı. Altının ons fiyatı, Asya piyasalarında 1.300 doları test etmesinin ardından şu dakikalarda önceki kapanışa göre yüzde 0,32 artışla 1.298 dolardan işlem görüyor. AA Finans Analisti İslam Memiş, küresel piyasaların bugün ABD'de açıklanacak eylül ayı enflasyon verilerine odaklandığını söyledi. Memiş, önceki gün açıklanan ABD Merkez Bankası (Fed) toplantı tutanaklarının ardından doların küresel piyasalarda değer kaybettiğini ve bunun da altının ons fiyatını desteklediğini ifade etti. Muhabir: Erhan Cihan Ünal Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.
1759306
# Avrupa borsaları haftaya sert düşüşle başladı ## Özet Avrupa borsaları, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının ekonomik aktiviteyi yavaşlatacağına dair endişelerin yanı sıra petrol fiyatlarındaki hızlı düşüşün etkisiyle haftaya negatif başladı. ## İçerik Açılışın ardından Stoxx Europe 600 gösterge endeksi yüzde 6,46 değer kaybıyla 343,1 puan ve Almanya'da DAX 30 endeksi yüzde 7,46 azalışla 10.681,2 puan oldu ve böylece Ocak 2019'dan bu yana en düşük seviyelerine geriledi. İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 8,35 azalarak, 5.923 puanla 2016 Haziran'dan bu yana en düşük seviyesine indi. İspanya'da IBEX 35 endeksi yüzde 6,65 kayıpla 7.818,7 puan, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 6,35 azalarak 4.813 puan, İtalya'da MIB 30 endeksi ise yüzde 5,50 gerileyerek 19.648 puan oldu. Avro/dolar paritesi 1,1496 ile yaklaşık 13 ayın en yüksek seviyesini görmesi sonrası şu dakikalarda geçen hafta kapanışına göre yüzde 0,75 değer kazancıyla 1,1390, sterlin/dolar paritesi yüzde 0,55 artarak 1,3150 seviyelerinden işlem görüyor. Analistler, Brent petrolün varil fiyatının sert bir şekilde düşmesi ve Kovid-19 salgınının ekonomik etkilerine ilişkin endişelerin artmasıyla pay piyasalarının haftaya sert düşüşle başladığını ifade etti. Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı ham petrol üreticisi ülkelerin toplantısından üretim kesintisi kararının çıkmaması ve yetkililerin açıklamalarıyla anlaşmaya ilişkin beklentilerin azalmasıyla Brent petrolün varil fiyatı bugün yüzde 30'un üzerinde değer kaybederek 31,1 doları gördü ve şu dakikalarda 36,1 dolar seviyesinde dengelendi. Öte yandan, Avrupa'da İtalya başta olmak üzere Kovid-19 salgınından etkilenen kişi sayısının hızla artmasıyla yüzlerce etkinlik ve fuarın iptal edildiğini anımsatan analistler, dünya genelinde Kovid-19 vakalarının 110 bin 90'a, can kayıplarının ise 3 bin 831'e ulaştığını aktardı. Analistler, bugün Almanya'da açıklanan ocak ayı sanayi üretimi verilerinin beklentilerin üzerinde geldiğini belirterek, Kovid-19 salgınına ilişkin haber akışı ile emtia fiyatlarının seyrinin takip edileceğini kaydetti.
1822634
# Piyasaların gözü ECB toplantısında ## Özet Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) yarın gerçekleştireceği toplantı yatırımcıların odağında bulunurken, ECB'nin, toplantıda herhangi bir aksiyon alması beklenmiyor. ## İçerik Ekonomistler, ECB'nin herhangi bir ek önlem almasının beklenmediğini ifade ederek, bankanın "bekle-gör" politikası uygulayabileceği öngörüsünde bulundu. ING Group Başekonomisti Peter Vanden Houte, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, ECB'nin en son toplantısında Avro Bölgesi finansal sistemine destek için geçici yeni uzun vadeli refinansman operasyonları sağlanacağını bildirdiğini, daha sonra da 750 milyar avro tutarında varlık alım programı başlatma kararı aldığını anımsatarak, "ECB, bu toplantısında aldığı bütün önlemleri değerlendirmeye çalışacak." ifadelerini kullandı. ECB'nin bu haftaki toplantısında ek bir önlem kararı almasını beklemediklerini belirten Houte, "ECB zaten ilave bir faiz indiriminin durumu negatif alana sürükleyeceği sonucuna vardı. Faiz indirimi bankaların faiz marjları üzerinde daha fazla baskı oluşturacağından faiz indirimin faydasından çok zararı olur." değerlendirmesinde bulundu. Bunun bankanın her şeyi yaptığı anlamına gelmediğini ifade eden Houte, ekonomik daralmadaki derinlik, düşük enflasyon, enflasyon beklentilerindeki düşüş dikkate alındığında ECB'den 750 milyar avro tutarındaki varlık alım programının artırılmasının beklenebileceğini dile getirdi. Houte, böyle bir artışı açıklamak için en iyi zamanın haziran ayında gerçekleşecek toplantı olabileceğini söyledi. ### ECB'den bekle ve gör politikası Commerzbank Kıdemli Ekonomisti Michael Schubert de ECB'nin bekle ve gör politikası uygulayabileceği öngörüsünde bulundu. Bankanın bu haftaki toplantısında ek bir önlem kararı almayacağını aktaran Schubert, pandeminin küresel düzeyde yayılma hızının yavaşladığını ve bunun da ECB'nin bekle ve gör politikasını benimseyeceği izlenimi uyandırdığını dile getirdi. Schubert, bu durumun güven faktörünün halklara, ekonomiye ve finansal piyasalara geri döneceği umutlarını artırdığını belirterek, ECB için ek önlemler almasının gerekli olmayacağını, bankanın en azından haziran toplantısına kadar bekleyebileceğini vurguladı. Dekabank Başekonomisti Ulrich Kater ise ECB'nin bu toplantıda ek önlemler alabileceğini belirterek, bunun da farklı segmentlerdeki varlık alımlarıyla olabileceğini kaydetti. ECB en son toplantısında faiz oranlarında değişikliğe gitmezken, yıl sonuna kadar ek geçici 120 milyar avroluk varlık alımı planladığını duyurmuştu. Banka daha sonra gerçekleştirdiği acil toplantı ile yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının yol açtığı ekonomik yavaşlama ile mücadele için 750 milyar avro tutarında varlık alım programı başlatma kararı almıştı.
705067
# Dolar/TL güne yükselişle başladı ## Özet Güne yükselişle başlayan dolar/TL, 3,49'un altında dengelendi. ## İçerik İSTANBUL Dün, 3,49 seviyesinin hemen altında güne başlayan **dolar/TL**, yurt içinde açıklanan büyüme verisinin beklentilerin altında kalmasıyla yükselişe geçerek 3,55 sınırına kadar çıktı. Günün ikinci yarısında düşüşe geçen dolar/TL günü yüzde 0,52 azalışla 3,4688 seviyesinden tamamladı. Dolar/TL, bugüne Asya** piyasalar**ında yükselişle başladı ve 3,49'un altında dengelendi. En düşük 3,4680'i gören dolar/TL saat 10.15 itibarıyla yüzde 0,55 primle 3,4850 seviyesinden işlem görürken, avro/TL yüzde 0,6 primle 3,7105'ten ve sterlin/TL ise yüzde 0,5 yükselişle 4.4195'ten alıcı buluyor. Analistler, yarın ABD Merkez Bankası (Fed), perşembe günü İngiltere Merkez Bankası (BoE) kararlarının döviz kurlarının seyri üzerinde belirleyici olabileceğini belirtiyor. Fed'in 25 baz puan faiz artırmasının, BoE'nin ise faizleri değiştirmemesinin beklendiğini dile getiren analistler, Fed Başkanı Janet Yellen'ın açıklamalarının piyasaların yönü üzerinde belirleyici olacağını dile getirdi.
2726024
# Küresel piyasalar Fed'in faiz kararı öncesi karışık seyrediyor ## Özet Küresel piyasalar, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) yarın açıklayacağı para politikası kararları öncesinde karışık bir seyir izliyor. ## İçerik Durgunluk sinyallerinin arttığı ABD ekonomisinde Fed'in yarın vereceği mesajlar öncesi yatırımcılar temkinli duruşunu sürdürüyor. Fed Başkanı Jerome Powell'ın çarşamba günkü toplantı sonrası yapacağı açıklamalarda gelecek dönem para politikasına ilişkin belirsizlikleri azaltması beklenirken, bankanın yarın politika faizini 75 baz puan artırmasına ise kesin gözüyle bakılıyor. ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi geçen hafta Şubat 2020'den bu yana ilk kez 3 aylık hazine bonosu getirisinin altına inerken, dün kısa dönemli tahvillerde artan satış baskısıyla söz konusu fark 12 baz puana indi. Fed'in çalışmalarında bu durum ülke ekonomisinin resesyona girebileceğini gösteriyor. Para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in aralıkta atacağı para politikası adımlarına ilişkin belirsizlik sürerken, bankanın yüzde 48 ihtimalle 50 baz puan ve yüzde 47 ihtimalle 75 baz puan faiz artıracağı öngörülüyor. Öte yandan, ABD'de petrol üretiminin artabileceği ihtimaliyle yüzde 1,8 değer kaybeden Brent petrolün varil fiyatı, yeni günde yüzde 0,9 artışla 93,2 dolarda bulunuyor. Dün petrol şirketlerine çağrıda bulunan ABD Başkanı Joe Biden, ülkenin ekonomik zorluklardan geçtiği bir dönemde büyük petrol şirketlerinin üzerlerine düşeni yapmadığını söyledi. "Petrol şirketlerinin karları inanılmayacak kadar yüksek" diyen Biden, son 6 ayda en büyük 6 petrol şirketinin toplam karının 100 milyar dolardan fazla olduğuna vurgu yaptı. Biden, söz konusu şirketlerin "yüksek karlarını" tüketiciye yansıtması halinde petrol fiyatlarının 50 sent daha aşağı düşeceğini ve ABD’deki operasyonlara yatırması durumunda ise fiyatların daha da aşağı çekilebileceğini kaydetti. Dün bu gelişmelerle New York borsasında satış ağırlıklı bir seyir izlenirken, S&P 500 endeksi yüzde 0,75, Nasdaq endeksi yüzde 1,03 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,39 değer kaybetti. ABD'de endeks vadeli kontratlar yeni güne ise yükselişle başladı. Avrupa tarafında enflasyon rekor seviyelerde gerçekleşmeye devam ederken, Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) gelecek toplantıda da 75 baz puanlık faiz artışına gitmesi ihtimali güçleniyor. Buna karşın, bölge ekonomilerinin resesyona girebileceğine yönelik risklerin de olgunlaşması piyasalardaki belirsizlikleri artırıyor. Dün açıklanan verilere göre, Avro Bölgesi'nde, yıllık enflasyon ekimde enerji fiyatlarındaki artışın etkisiyle yüzde 10,7'ye ulaşarak kayıtlardaki en yüksek seviyeye çıktı. Bölge ekonomisinin, yılın üçüncü çeyreğinde ilişkin büyümesi ise yüzde 0,2 ile beklentilerin altında kaldı. Avro Bölgesi'nde Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) 2022'nin üçüncü çeyreğinde 2021'nin aynı dönemine göre ise yüzde 2,1 yükseldi. Öte yandan, bölgede artan enerji ve gıda fiyatlarının ardından hükümetler hanehalkı üzerindeki maliyetleri sübvanse edebilecek programlar üzerinde çalışıyor. Almanya'da bağımsız Doğal Gaz ve Isı Komisyonu, yüksek enerji fiyatlarına karşı haneler için Alman hükümetine gaz fiyatlarının Mart 2023'ten en az 2024'ün nisan ayı sonuna kadar kilovatsaat başına 12 avro sentle sınırlandırılması tavsiyesinde bulundu. Dün, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,66, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,08 ve İtalya'da FTSE MIB endeksi yüzde 0,55 değer kazanırken, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,10 düşüş kaydetti. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar yeni güne yükselişle başladı. Asya'da borsalar yeni güne yükselişle başlarken, bölge ekonomilerinde durgunluk belirtileri artmaya devam ediyor. Bugün açıklanan verilere göre Çin'de imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) 49,2'ye çıksa da, üretimde yavaşlamanın devam ettiğine işaret etti. Bölge ülkelerinden Japonya, Güney Kore, Tayvan ve Malezya'nın imalat sanayi PMI verileri de ekimde 50'nin altında kalarak üretimin yavaşladığına işaret etmişti. Öte yandan, bugün para politikası kararlarını açıklayan Avustralya Merkez Bankası, beklentiler doğrultusunda politika faizini 25 baz puan artırarak yüzde 2,85'e çıkardı. Bankadan yapılan açıklamada enflasyonun gelecek sene bu zamanlarda yüzde 8 civarında tepe yapmasının beklendiği kaydedilirken, büyüme beklentileri de gelecek yıl için yüzde 3'ten yüzde 1,5'e indirildi. Bu gelişmelerle kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,3, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,2, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 3,9 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,5 yükseldi. Yurt içinde, dün yükseliş eğiliminde hareket eden BIST 100 endeksi, günü yüzde 2,58 artışla 3.978,96 puandan tamamlayarak kapanış rekorunu kırdı. Dolar/TL dün yüzde 0,2 artışla 18,6154'ten kapanmasının ardından, bugün bankalararası piyasanın açılışında 18,62'den işlem görüyor. Analistler, bugün yurt içinde imalat sanayi PMI, yurt dışında ise İngiltere ve ABD'de imalat sanayi PMI ile ABD'de JOLTS açık iş sayısı verilerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 4.000 ve 4.050 seviyelerinin direnç, 3.900 puanın destek konumunda bulunduğunu ifade etti. Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle: 10.00 Türkiye, ekim ayı imalat sanayi PMI 12.30 İngiltere, ekim ayı imalat sanayi PMI 16.45 ABD, ekim ayı imalat sanayi PMI 17.00 ABD, eylül ayı inşaat harcamaları 17.00 ABD, eylül ayı ISM imalat sanayi PMI 17.00 ABD, eylül ayı JOLTS açık iş sayısı
2973762
# Borsa günü düşüşle tamamladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, yüzde 0,33 değer kaybederek günü 7.771,30 puandan tamamladı. ## İçerik BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 25,35 puan azalırken, toplam işlem hacmi 161,6 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 2,59 ve holding endeksi yüzde 0,26 değer kaybetti. Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran yüzde 5,02 ile spor, en çok kaybettiren yüzde 2,59 ile banka oldu. Küresel piyasalarda, merkez bankalarının gelecek döneme ilişkin para politikalarındaki belirsizlikler devam ederken, gözler yoğun makroekonomik veri takvimi ve cuma günü ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın Jackson Hole Ekonomi Politikası Sempozyumu'ndaki konuşmasına çevrildi. Analistler, Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin yaptığı açıklamalarda "Kısa vadeli piyasa hareketlerine çok fazla odaklanmamaya çalıştığını, ABD'nin ekonomik performansının şu anda diğer birçok ülkeye kıyasla etkileyici ve oldukça güçlü." dediğini aktardı. Analistler, yarın yurt içinde tüketici güven endeksi verisinin takip edileceğini, yurt dışı ise dünya genelinde açıklanacak imalat sanayi ve hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), ABD'de yeni konut satışları ve Avrupa'da Tüketici güven endeksi verilerinin öne çıkacağını bildirdi.
917035
# Borsa günü yükselişle tamamladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,12 artışla 104.122,85 puandan tamamladı. ## İçerik İSTANBUL **BIST 100 endeksi**, önceki kapanışa göre 121,66 puan artarken, toplam işlem hacmi 3,8 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 0,91 artarken, holding endeksi yüzde 0,21 değer kaybetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 1,96 ile bilişim, en çok gerileyen ise yüzde 2,51 ile madencilik oldu. Güne pozitif başlayan ve döviz kurlarındaki düşüşlerin etkisiyle 104.713,71 puana kadar yükselen BIST 100 endeksi, günün ikinci yarısında etkisini artıran satışlarla 103.411,76 puana kadar geriledi. Kapanışa yakın gelen tepki alımlarıyla 104.000 puanın üzerine çıkan endeks, günü yüzde 0,12 artışla 104.122,85 puandan tamamladı. Analistler, hafta boyunca endeksin satıcılı bir seyir izlemesine karşın, 104.000 puanın üzerinde kapanış gerçekleştirmesinin psikolojik açıdan önemli olduğunu vurgularken, düşük işlem hacmine de dikkati çekti.
1361647
# Küresel piyasalar ABD'nin enflasyon verisine odaklandı ## Özet Küresel piyasalar ABD Merkez Bankası'ndan gelen güvercin mesajlarla pozitif seyrini sürdürürken, bugün yurt içinde cari işlemler dengesi, yurt dışında ise ABD'nin enflasyon verileri takip edilecek. ## İçerik İSTANBUL **Küresel piyasalar** **ABD Merkez Bankası**'ndan (Fed) gelen güvercin mesajlarla pozitif seyrini sürdürürken, bugün yurt içinde cari işlemler dengesi, yurt dışında ise ABD'nin enflasyon verileri takip edilecek. ABD'de dün bir konuşma yapan Fed Başkanı Jerome Powell geçen hafta olduğu gibi piyasalara güvercin mesajlar vermeye devam etti. Powell, faiz artırımı konusunda sabırlı ve esnek olacaklarını belirterek, gelişmeleri izleyip ona göre politika belirleyeceklerini ifade etti. Powell'ın konuşması ve ticaret savaşına ilişkin iyimserlikle alış ağırlıklı bir seyir izleyen borsada, Dow Jones endeksi yüzde 0,51, S&P 500 endeksi yüzde 0,45 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,42 değer kazandı. Dolar endeksi ise 95,04 ile yaklaşık 3 ayın en düşük seviyesini görmesinin ardından toparlayarak, 95,0-95,5 bandında dengelendi. Analistler, ABD'de 20 gündür kapalı olan federal hükümet ile ilgili gelişmelerin de gündemi meşgul ettiğini belirterek, ABD Başkanı Donald Trump'ın, Dünya Ekonomik Forumu için İsviçre'nin Davos kasabasına yapacağı seyahati iptal etmesi ve gerekirse ülke genelinde acil durum ilan edebileceğini söylemesinin ardından gözlerin Demokratlardan gelecek açıklamalara çevrildiğini söyledi. Hükümetin kapalı olması ve Fed'in güvercin mesajlarının doların diğer para birimleri ve emtialar karşısında değer kaybetmesine neden olduğunu dile getiren analistler, bu süreçte makroekonomik verilerin öneminin arttığını ifade etti. Avrupa tarafında, devam eden küresel risk iştahı ile pay piyasalarının büyük çoğunluğunda alıcılı bir seyir izlenirken, Avrupa Merkez Bankası (ECB) toplantısının tutanaklarında ekonomik aktiviteye yönelik risk değerlendirmelerinin aşağı yönlü olduğu kaydedildi. Dün Almanya'da DAX endeksi yüzde 0,26 ve İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,52 değer kazanırken, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,16 düşüş kaydetti. Bugün Japonya'da açıklanan cari işlemler fazlasının beklentilerin üzerinde gelmesinin ardından Nikkei 225 endeksi yüzde 1 yükselişle günü tamamlarken, Çin'de Şanghay bileşik endeksi kapanışa yakın yüzde 0,4 değer kazandı. Yurt içinde, dün önceki kapanışının hemen üzerinde 91.196 puandan günü tamamlayan BIST 100 endeksi, böylece yükselişini üst üste 5'inci işlem gününe taşıdı. Dolar/TL ise dün yüzde 1,24 değer kaybederek 5,4187'den kapanması sonrası bugün bankalararası piyasanın açılışında 5,4280'den işlem görüyor. Analistler, bugün yurt içinde cari işlemler dengesi ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) beklenti anketinin, yurt dışında ise ABD'de enflasyon başta olmak üzere açıklanacak verilerin takip edileceğini belirterek, teknik açından BIST 100 endeksinde 88.500 ve 87.200 seviyelerinin destek, 91.300 ve 92.500'ün direnç konumunda olduğunu söyledi. AA Finans'ın gerçekleştirdiği ankete katılan ekonomistler, cari işlemler hesabının kasımda 1,05 milyar dolar fazla vermesini bekliyor. Ekonomistlerin 2018 sonuna ilişkin cari işlemler açığı beklentisinin ortalaması ise 27,59 milyar dolar olarak gerçekleşti. Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle: 10.00 Türkiye, kasım ayı cari işlemler dengesi 12.30 İngiltere, kasım ayı sanayi üretimi ve dış ticaret dengesi 14.30 Türkiye, TCMB beklenti anketi 16.30 ABD, aralık ayı TÜFE
3231485
# Kapasite kullanım oranı mayıs ayında yüzde 76,3'e düştü ## Özet İmalat sanayisi genelinde kapasite kullanım oranı (KKO), mayısta geçen aya göre 0,4 puan azalarak yüzde 76,3'e düştü. ## İçerik Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasından (TCMB) yapılan açıklamaya göre, imalat sanayisinde faaliyet gösteren 1777 iş yeri tarafından mayıs ayı İktisadi Yönelim Anketi'ne verilen yanıtlar toplulaştırılarak değerlendirildi. Anket sonuçlarına göre, imalat sanayisi genelinde kapasite kullanım oranı, mayısta geçen aya oranla 0,4 puan azalarak yüzde 76,3 oldu. Mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranı ise (KKO-MA) geçen aya göre 0,4 puan azalarak yüzde 76,6'ya geriledi. Aylar itibarıyla kapasite kullanım oranı (yüzde) şöyle: Aylar | 2023 | 2024 | | Ocak | 75,3 | 76,2 | | Şubat | 75,2 | 76,4 | | Mart | 73,5 | 76,2 | | Nisan | 75,4 | 76,7 | | Mayıs | 76,0 | 76,3 | | Haziran | 76,8 | || Temmuz | 77,1 | || Ağustos | 76,1 | || Eylül | 77,3 | || Ekim | 77,4 | || Kasım | 78,0 | || Aralık | 77,5 |
1309701
# Borsa güne yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, güne yüzde 0,10 değer kazancıyla 91.532,34 puandan başladı. ## İçerik İSTANBUL Açılışta **BIST 100 **endeksi, 87,05 puan ve yüzde 0,10 değer kazancıyla 91.532,34 puana çıktı. Bankacılık endeksi yüzde 0,42, holding endeksi de yüzde 0,02 değer kazandı. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 0,78 ile turizm, en çok gerileyen ise yüzde 0,60 ile ticaret oldu. Dün yurt içinde açıklanan cari işlemler hesabının eylülde de fazla vermesinin etkisiyle 93.695,34 puana kadar yükselen BIST 100 endeksi, bu seviyede etkisini artıran satışlarla düşüşe geçerek, günü önceki kapanışa göre yüzde 1,50 değer kaybıyla 91.445,28 puandan tamamladı. Analistler, bugün yurt içinde veri gündeminin zayıf olduğunu, yurt dışında ise Almanya'da enflasyon, İngiltere'de işsizlik ve ABD'de bütçe dengesi verilerinin takip edileceğini kaydetti. Avrupa'daki siyasi ve ekonomik gelişmeler ile petrol fiyatlarının seyrinin piyasaların yönü üzerinde belirleyici olacağını ifade eden analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 91.200 ve 90,000 seviyelerinin destek, 94.000 puanın direnç konumuna geldiğini söyledi.
885087
# Borsa günü düşüşle tamamladı ## Özet BIST 100 endeksi, günü yüzde 2,40 azalışla 106.913,26 puandan tamamladı. ## İçerik İSTANBUL **Borsa İstanbul**'un BIST 100 endeksi, günü** yüzde 2,40** azalışla 106.913,26 puandan tamamladı. BIST 100 endeksi önceki kapanışa göre 2.624,10 puan azalırken, toplam işlem hacmi 7 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 2,45, holding endeksi yüzde 2,51 değer kaybetti. Sektör endeksleri arasında en çok gerileyen endeks yüzde 18,47 ile madencilik, tek kazandıran ise yüzde 3,07 ile ticaret oldu. ABD ile Kuzey Kore arasında yaşanan gerilimin azalmasıyla dün sert yükselen BIST 100 endeksi bugüne de değer kazancıyla başlayarak 110.232,52 puana kadar çıktı. Endeks bu seviyeden gelen kar satışlarının etkisiyle düşüşe geçti ve günü yüzde 2,40 azalışla 106.913,26 puandan tamamladı. Analistler, yarın yurt içinde veri akışının zayıf olacağını, yurt dışında ise Avro Bölgesi öncü büyüme verisi ile akşam saatlerinde açıklanacak ABD Merkez Bankası (Fed) toplantı tutanaklarının izleneceğini belirtti. BIST 100 endeksinin ilk olarak 107.600 destek seviyesinde tutunmaya çalıştığını ancak bunu başaramadığını belirten analistler, 106.500 seviyesinin yeni destek konumuna geldiğini ifade etti.
523279
# Avrupa ekonomisinin 'beyni' yargılanıyor ## Özet Avrupa Merkez Bankasının 2012'de duyurduğu Doğrudan Parasal İşlemler programıyla ilgili Almanya Anayasa Mahkemesi'nde görülen dava, Almanya’nın ve piyasaların gündemini meşgul ediyor. ## İçerik FRANKFURT - Abdulselam Durdak **Avrupa Merkez Bankası**nın (**ECB**) 2012'de duyurduğu Doğrudan Parasal İşlemler (OMT) programıyla ilgili **Almanya Anayasa Mahkemesi'**nde görülen dava, Almanya’nın ve piyasaların gündemini meşgul ediyor. Almanya’nın Baden-Württemberg eyaletine bağlı Kalsruhe kentinde Almanya Federal Anayasa Mahkemesi’nde görülen davada, ECB'nin 6 Eylül 2012’de bölgedeki krize tedbir amacıyla açıkladığı ve Avro Bölgesi ülkelerinden sınırsız devlet tahvili almasına imkan tanıyan OMT programının, ECB’nin yetkisi dahilinde olup olmadığı ve AB ile Almanya hukukuna uygunluğu değerlendiriliyor. Bazı Alman siyasetçi ve ekonomistlerin programa itirazıyla başlatılan davada en yeni duruşma, 16 Şubat Salı günü gerçekleştirildi. Almanya Anayasa Mahkemesi'nde daha önce 11 ve 12 Haziran 2013 tarihlerinde sözlü duruşma yapılmıştı. Mahkeme, konunun Avrupa Adalet Divanı tarafından da incelenmesini talep etmiş, Avrupa Adalet Divanı ise 16 Haziran 2015'te OMT programının Avrupa hukukuna uygun olduğuna hükmetmişti. Söz konusu program, banka tarafından duyurulmasına karşın henüz uygulanmasa da programla ilgili dava, Almanya'da ekonomist ve siyasilerin tartıştığı konular arasında bulunuyor. Mahkeme, salı günkü duruşmada OMT programını savunan ve programa karşı çıkan tarafları dinledi. Yatırımcılar ve piyasalar tarafından yakından izlenen duruşmada ECB, OMT programının, bankanın kendi görevi dahilindeki bir enstrüman olduğunu savundu. Uzmanlar, 16 Şubat Salı günkü son duruşmadan net bir karar çıkmasını beklemezken, aylar sürebilecek nihai duruşma sonucunda ECB'nin lehine bir karar çıkacağını düşünüyor.
1684259
# Reel Kesim Güven Endeksi aralıkta yükseldi ## Özet Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE), aralıkta bir önceki aya göre 1,6 puan artarak 103,6 seviyesinde gerçekleşti. ## İçerik **Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası **(TCMB) tarafından aralık ayına ilişkin İktisadi Yönelim İstatistikleri ve Reel Kesim Güven Endeksi açıklandı. Buna göre, RKGE, aralıkta bir önceki aya göre 1,6 puan artarak 102 seviyesinden 103,6'ya yükseldi. Endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, mevcut toplam sipariş miktarı, sabit sermaye yatırım harcaması, gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarı, gelecek üç aydaki toplam istihdam miktarı, genel gidişat ve gelecek üç aydaki üretim hacmine ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, son üç aydaki toplam sipariş miktarı ve mevcut mamul mal stokuna ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkiledi. Mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi (RKGE-MA), bir önceki aya göre 2,8 puan artarak 108,7 seviyesine çıktı. ### ÜFE beklentisi yüzde 14 Son üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacminde artış bildirenler lehine olan seyir bir önceki aya göre güçlendi. İç piyasa sipariş miktarında azalış bildirenler lehine olan seyir artış bildirenler lehine dönerken, ihracat sipariş miktarında artış bildirenler lehine olan seyir ise zayıfladı. Mevcut toplam siparişlerin mevsim normallerinin altında olduğu yönündeki değerlendirmeler zayıflarken, mevcut mamul mal stoklarının seviyesinin mevsim normallerinin üzerinde olduğu yönündeki değerlendirmeler ise güçlenerek devam etti. Gelecek üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmine ilişkin artış yönlü beklentiler bir önceki ay seviyelerinde devam ederken, iç piyasa sipariş miktarı ve ihracat sipariş miktarına ilişkin artış yönlü beklentiler ise güçlendi. Gelecek on iki aydaki sabit sermaye yatırım harcaması ile gelecek üç aydaki istihdamda artış bekleyenler lehine olan seyir de güçlenerek devam etti. Ortalama birim maliyetlerde, son üç ayda artış olduğunu bildirenler ile gelecek üç ayda artış olacağını bekleyenler lehine olan seyir güçlendi. Gelecek üç aydaki satış fiyatı artış beklentileri de güçlenerek devam etti. Gelecek on iki aylık dönem sonu itibarıyla yıllık ÜFE beklentisi, bir önceki aya göre 1,1 puan azalarak yüzde 14,0 seviyesinde gerçekleşti. İçinde bulunduğu sanayi dalındaki genel gidişat konusunda, bir önceki aya kıyasla daha iyimser olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 15,8'e yükselirken, aynı kaldığını belirtenlerin oranı yüzde 71,9'a, daha kötümser olduğunu belirtenlerin oranı ise yüzde 12,3'e geriledi.
3013604
# IEA, küresel gaz talep artışının yavaşlayacağını öngörüyor ## Özet Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) küresel gaz talep artışının gelecek yıllarda azalacağını öngörüyor. ## İçerik IEA'nın 2023 Orta Vadeli Gaz Piyasa raporuna göre, dünyadaki gaz talep artışının 2017-2021 dönemindeki ortalama yüzde 2,5 seviyesinden 2022-2026 döneminde yüzde 1,6'ya gerileyeceği tahmin ediliyor. Rusya'nın Ukrayna'da başlattığı savaş sonrası yeni bir döneme giren gaz piyasalarında 2011-2021 döneminde görülen güçlü büyümenin zayıflaması ve özellikle Avustralya, Japonya, Kore, Yeni Zelanda ve Singapur ile Avrupa ve Kuzey Amerika'da talebin düşmesi bekleniyor. Söz konusu piyasalardaki talep yavaşlamasında yenilenebilir enerji kaynaklarına dönüşüm ve enerji verimliliğinde ilerleme etkili oluyor. Asya, Orta Doğu ve Afrika'nın ise gaz talebindeki büyümenin yoğunlaşacağı piyasalar olması bekleniyor. Çin'in, 2022-2026 döneminde beklenen küresel gaz talep artışının yarısını oluşturacağı öngörülüyor. Dünyada 2025-2026 yıllarında devreye girecek sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) tesisleriyle küresel gaz piyasalarındaki arz sıkışıklığının kısmen rahatlayacağı tahmin edilirken, 2022-2026 döneminde küresel LNG kapasitesinin yüzde 25 büyüyeceği hesaplanıyor. Bu dönemde ABD'nin, yeni tesislerle dünyanın en büyük LNG ihracatçısı konumunu pekiştireceği öngörülüyor. ### Kış yaklaşırken gaz fiyatları uyarısı Rapora göre, bu yıl doğal gaz fiyatlarında düşüş olsa da belirsizlik ve riskler devam ediyor. Arz sıkışıklığı devam ederken özellikle Avrupa'da LNG tedarikinin Rus gazından doğan boşluğu telafi etmek için yetersiz kalmasıyla, kış döneminin sert geçmesi durumunda fiyat oynaklığı riski endişe yaratıyor. IEA Enerji Piyasaları ve Güvenliği Direktörü Keisuke Sadamori, rapora ilişkin değerlendirmesinde, dünya gaz piyasalarının yeni bir döneme girdiğini belirterek, "Bu daha fazla belirsizliklerin olduğu yeni dönemin özellikleri, yavaşlayan talep artışı ve yüksek oynaklık. 2030'a kadar küresel gaz talebinin pik yaptığını görebiliriz." ifadelerini kullandı. Gaz talebinin gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde farklı seyir izleyeceğini kaydeden Sadamori, küresel LNG kapasitesinde birkaç yıl içinde önemli bir büyüme beklediklerini ve bunun arz sıkışıklığını hafifletmeye yardımcı olacağını sözlerine ekledi.
2015266
# Bankacılık sektörünün kredi hacmi arttı ## Özet Bankacılık sektörünün kredi hacmi, geçen hafta 1 milyar 36 milyon lira artarak 3 trilyon 575 milyar 48 milyon liraya çıktı. ## İçerik Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yayımlanan haftalık bültene göre, sektörün kredi hacmi 16 Ekim ile biten haftada 1 milyar 36 milyon lira artış gösterdi. Söz konusu dönemde toplam kredi hacmi 3 trilyon 574 milyar 12 milyon liradan 3 trilyon 575 milyar 48 milyon liraya yükseldi. Bankacılık sektöründeki toplam mevduat (bankalararası dahil), geçen hafta 8 milyar 156 milyon lira arttı. Söz konusu haftada yüzde 0,2 yükselen bankacılık sektörü toplam mevduatı, 3 trilyon 497 milyar 219 milyon lira oldu. ### Tüketici kredileri azaldı Verilere göre, tüketici kredileri tutarı, 16 Ekim ile biten haftada 863 milyon lira düşerek 665 milyar 65 milyon liraya indi. Söz konusu kredilerin 277 milyar 829 milyon lirası konut, 10 milyar 804 milyon lirası taşıt ve 376 milyar 432 milyon lirası ihtiyaç kredilerinden oluştu. Söz konusu dönemde taksitli ticari kredilerin tutarı 252 milyon lira azalarak 586 milyar 655 milyon lira oldu. Bankaların bireysel kredi kartı alacakları da yüzde 0,8 düşerek 132 milyar 427 milyon liraya indi. Bireysel kredi kartı alacaklarının 60 milyar 979 milyon lirası taksitli, 71 milyar 447 milyon lirası taksitsiz oldu. ### Yasal öz kaynaklar arttı BDDK haftalık verilerine göre, bankacılık sektöründe takipteki alacaklar, 16 Ekim itibarıyla bir önceki haftaya göre 305 milyon lira artarak 151 milyar 585 milyon lira oldu. Söz konusu takipteki alacakların 112 milyar 183 milyon lirasına özel karşılık ayrıldı. Aynı dönemde bankacılık sisteminin yasal öz kaynakları 1 milyar 334 milyon lira artarak 738 milyar 760 milyon lira oldu.
1743523
# Borsa günü düşüşle tamamladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,75 değer kaybıyla 114.789,21 puandan tamamladı. ## İçerik BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 2.040,17 puan azalırken, toplam işlem hacmi 12,5 milyar lira olarak gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 2,61, holding endeksi yüzde 1,88 azaldı. Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran yüzde 6,40 ile spor, en çok gerileyen ise yüzde 3,87 ile ulaştırma oldu. Güne satıcılı başlayan BIST 100 endeksi, gün içinde 113.600 seviyesine kadar gerilemesine rağmen kapanışa yakın gelen tepki alımlarıyla kayıplarını kısmen telafi ederek 114.789,21 puandan kapandı. Analistler, koronavirüsün Çin dışında başta Güney Kore, İtalya ve İran olmak üzere çeşitli ülkelerde etkisini göstermesi nedeniyle artan risk algısının, küresel bazda pay piyasalarını olumsuz etkilediğini ve sert düşüşlere sebep olduğunu kaydetti. Yarın, yurt içinde veri gündeminin sakin olduğunu, yurt dışında Almanya'da büyüme, ABD'de Conference Board Tüketici Güven Endeksi başta olmak üzere makroekonomik veri takviminin takip edileceğini belirten analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 113.600 seviyesinin destek, 116.100 puanın ise direnç konumunda olduğunu ifade etti.
3139154
# Borsa güne yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, güne yüzde 0,35 yükselişle 9.274,48 puandan başladı. ## İçerik Açılışta BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 32,32 puan ve yüzde 0,35 değer kazanarak 9.274,48 puana çıktı. Bankacılık endeksi yüzde 0,24 ve holding endeksi yüzde 0,30 artış kaydetti. Tüm sektör endeksleri yükselirken, en fazla kazandıran yüzde 0,96 ile bilişim oldu. Dün, alıcılı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,87 değer kazancıyla 9.242,15 puandan tamamlayarak kapanış rekoru kırdı. Endeks gördüğü en yüksek seviyeyi de 9.282,89 puana taşıdı. Analistler, küresel pay piyasalarının, teknoloji şirketleri öncülüğünde haftanın son işlem gününe pozitif bir seyirle başladığını ifade ederek, bugün gözlerin ABD'nin üretici enflasyonu verilerine çevrildiğini söyledi. Öte yandan, dün Hazine ve Maliye Bakanlığı ev sahipliğinde, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) organizasyonuyla düzenlenen Türkiye-Suudi Arabistan Yatırım ve İş Forumu'nun gala yemeği Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın katılımıyla İstanbul'da gerçekleştirildi. Suudi Arabistan Yatırım Bakanı Khalid Al-Falih, 2030 vizyonu çerçevesinde yatırımlar gerçekleştirebilmek için ciddi adımlar atacaklarını belirterek, "Uluslararası şirketlerle yaklaşık 1 trilyon 800 milyar dolarlık yatırım fırsatlarından bahsediyoruz. Umuyorum ki Türk firmaları bu yatırım alanlarından en çok istifade eden firmalar olur." dedi. Analistler, bugün yurt içinde yoğun veri gündemi, yurt dışında ise ABD'de Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), inşaat izinleri ve Michigan tüketici güven endeksi verilerinin takip edileceğini ifade ederek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.300 ve 9.500 seviyelerinin direnç, 9.200 ve 9.000 seviyelerinin destek konumunda olduğunu kaydetti.
2142293
# Yurt içi piyasalar, sanayi üretimi ve cari işlemler verilerine odaklandı ## Özet Küresel piyasalar karışık bir seyir izlerken, bugün yurt içinde sanayi üretimi ve cari işlemler dengesi verileri takip edilecek. ## İçerik **ABD**'de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına yönelik ekonomik destek paketine ilişkin görüşmeler devam ederken, son makroekonomik veriler ve yetkililerin açıklamaları, daha fazla destek beklentilerini artırdı. ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, işsizlik programlarının süresi dolmadan ekonomik destek paketinin onaylanmasını beklediğini ifade etti. Öte yandan dün açıklanan verilere göre, ABD'de ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı 6 Şubat ile biten haftada 793 bine gerilemesine rağmen piyasa beklentilerinin ve salgın öncesi dönemdeki seviyelerin üzerinde gerçekleşti. Bu gelişmelerle Dow Jones endeksi yüzde 0,02 değer kaybederken, S&P 500 endeksi yüzde 0,17 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,38 yükseldi. Böylece S&P 500 ve Nasdaq endeksi kapanış rekorlarına devam etti. **Avrupa borsaları**nda, dün Fransa hariç pozitif bir seyir izlendi. Şirket finansal sonuçlarının etkisiyle borsalarda hisse ve sektör bazlı hareketler belirginleşirken, avro/dolar paritesinin yükselişini üst üste 5. işlem gününe taşıması dikkati çekti. Parite, dün de yüzde 0,1 değer kazandı ve günü 1,2133 seviyesinden tamamladı. Dün İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,07, Almanya'da DAX 30 endeksi yüzde 0,77 ve İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,18 değer kazanırken, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,02 geriledi. **Asya tarafı**nda, Çin, Hong Kong ve Güney Kore'de resmi tatil bugün de devam ederken, dünkü tatil sonrası bugün işleme açılan Japonya borsasında Nikkei 225 endeksi, kapanışa yakın yüzde 0,2 değer kaybetti. **Yurt içi**nde, önceki iki işlem gününde olduğu gibi dün de analistlerin direnç olarak nitelendirdikleri 1.550 puanın üzerini test eden BIST 100 endeksi, banka hisselerinde etkisini artıran satışlarla düşüşe geçti. BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,10 değer kaybıyla 1.545,59 puandan tamamladı. Dün düşüş eğilimini sürdüren dolar/TL ise, 7,00 sınırına kadar gerilemesi sonrası günü bir önceki kapanışa göre yüzde 0,5 azalışla 7,0255'ten tamamladı. Dolar/TL, bugün bankalararası piyasanın açılışında 7,0340 seviyesinde işlem görüyor. Analistler, ABD'deki ekonomik destek paketine ilişkin gelişmelerin yatırımcıların odağındaki yerini koruduğunu belirterek, bugün yurt içinde cari işlemler dengesi ve sanayi üretim endeksi, yurt dışında ise İngiltere'de büyüme ve ABD'de tüketici güven endeksi verilerinin takip edileceğini kaydetti. Teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.550-1.570 bandının halen kritik direnç bölgesi konumunda olduğunu dile getiren analistler, 1.525 ve 1.505 seviyelerinin destek olarak öne çıktığını söyledi. AA Finans'ın gerçekleştirdiği anketlere katılan ekonomistler, cari işlemler hesabının Aralık 2020'de 3 milyar 600 milyon dolar açık vermesini bekliyor. Ekonomistler, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin ise Aralık 2020'de bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8,8 artmasını öngörüyor. Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle: 10.00 Türkiye, aralık ayı cari işlemler dengesi ve sanayi üretim endeksi 10.00 İngiltere, aralık ayı sanayi üretim endeksi 10.00 İngiltere, 4. çeyrek Gayrisafi Yurt içi Hasıla 18.00 ABD, Michigan Üniversitesi şubat ayı tüketici güven endeksi
2785656
# Küresel piyasalar ABD'nin enflasyon verilerine odaklandı ## Özet Küresel piyasalarda, ABD'de bugün açıklanacak enflasyon verileri öncesi dalgalı bir seyir izleniyor. ## İçerik ABD'de devam eden resesyon ve enflasyon ikileminin yerini yavaş yavaş resesyon endişesine bırakması beklenirken, bugünkü enflasyon verileri, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) enflasyonla mücadelede attığı şahin adımların etkilerinin görülmesi açısından da önem taşıyor. Enflasyonun beklentilerden sapması durumunda varlık fiyatlarında oynaklığın artacağı tahmin edilirken, gelecek dönem para politikasına ilişkin beklentilerin de bugünkü enflasyon verileriyle yeniden şekillenmesi bekleniyor. Analistler, ülkede Tüketici Fiyat Endeksi'ndeki (TÜFE) yıllık artışın aralıkta yüzde 7,1'den yüzde 6,5'e yavaşlamasının öngörüldüğünü kaydetti. Dün, ABD'nin önemli bankalarından Wells Fargo'nun açıkladığı raporda ise enflasyonun sene sonunda yüzde 2,2 düzeyine inebileceği ve pay piyasalarının geçen yılki kayıplarını telafi edebileceği ifade edildi. Öte yandan, geçen hafta açıklanan iş gücü verilerinin alt kalemleri enflasyonist baskıların güç kaybetmeye başladığını gösterirken, para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in şubatta 25 baz puanlık faiz artışı ihtimali yüzde 77 seviyesinde bulunuyor. Mart'taki toplantıda da 25 baz puanlık faiz artışına gidileceğine yönelik beklentiler öne çıksa da, bugün açıklanacak verilerin ardından söz konusu fiyatlamalardaki değişimler de piyasaların yönü üzerinde etkili olacak. Analistler, Fed'in şubat toplantısıyla birlikte 8. kez faiz artırmış olacağını kaydederek, piyasalarda yavaşlayan enflasyonla birlikte Fed'in faiz artışlarına ara verebileceğine yönelik beklentilerin güç kazanmasının olası olduğunu dile getirdi. Emtia tarafında da hareketlilik devam ederken, Çin'de ekonomik aktiviteye ilişkin olumlu beklentilerle bakırın libresi dün yüzde 3,3 değer kazancıyla 4,07 dolardan kapanmasının ardından yeni güne yatay başladı. ABD'de 19 milyon varil artan petrol stoklarına karşın Fed'in şahin politikalarında sona gelindiği ve ekonomik aktivitenin güçlü kalacağı öngörüleriyle dün yüzde 3,7 artan Brent petrolün varil fiyatı, yeni günde önceki kapanışın yüzde 0,2 altında 82,8 dolardan işlem görüyor. Altının ons fiyatı ise enflasyonun yavaşlayacağı ve Fed'in faiz artışlarında sona yaklaşıldığına yönelik beklentilerle yükseliş trendini sürdürürken, şu sıralarda 1.885 dolarla son 8 ayın zirvesine yakın seyrediyor. Bu gelişmelerle dün New York borsasında S&P 500 endeksi yüzde 1,28, Nasdaq endeksi yüzde 1,76 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,80 yükseldi. ABD'de endeks vadeli kontratlar yeni güne ise karışık seyirle başladı. Avrupa borsalarında da dün alış ağırlıklı bir seyir izlenirken, endeks vadeli kontratlardaki fiyatlamalarda yatırımcıların risk iştahının yeni güne de taşındığı görünüyor. Bölgede yarın yoğunlaşacak makroekonomik veri takvimi önem arz ederken, açıklanan son enflasyon verileriyle Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) politika alanı önemli oranda rahatlamıştı. Dün İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,40, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 1,17, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,80 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,72 değer kazandı. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar yeni güne de alıcılı başladı. Asya tarafında ise, bugün açıklanan verilere göre Çin'de TÜFE yıllık bazda yüzde 1,8 artarken, Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) yüzde 0,7 geriledi. Çin'in, hafta sonu ülke sınırlarını açarak, Kovid-19 karantina önlemlerini kaldırması sonrası Japon hükümeti, Çin vatandaşlarına virüs testi zorunluluğu getirdi. Buna karşılık Pekin yönetimi, Çin vatandaşlarına yönelik getirilen test zorunluluğunu gerekçe göstererek, Japon vatandaşlarına vize işlemlerini geçici durdurdu. Japon hükümeti, Çin'in Japon vatandaşlarına vize vermeyi geçici durdurması kararını protesto edip karardan geri dönülmesi çağrısı yaptı. Söz konusu gelişmelerle kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yatay seyrederken Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,2, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,3 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,5 yükseldi. Yurt içinde, dün satış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, endekse bağlı devre kesici sisteminin çalıştığı günü yüzde 5,19 değer kaybıyla 4.728,88 puandan tamamladı. Dün, yatay seyirle 18,7764'ten kapanan dolar/TL, bugün bankalararası piyasanın açılışında 18,7780'den işlem görüyor. ÜNLÜ & Co tarafından sunulan mobil uygulama Piapiri’den alınan bilgilere göre, bugün yurt içinde haftalık para ve banka istatistikleri ve perakende satışlar, yurt dışında ise ABD'de enflasyon başta olmak üzere yoğun veri gündemi takip edilecek. Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 4.700 ve 4.650 seviyelerinin orta vadeli görünüm açısından önemli destek konumunda olduğunu ifade ederek, olası yükselişlerde 5.000 ve 5.100 puanın direnç konumuna gelebileceğini söyledi. Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle: 10.00 Türkiye, kasım ayı perakende satışlar ve dış ticaret endeksleri 14.30 Türkiye, haftalık para ve banka istatistikleri 15.00 Almanya, kasım ayı cari işlemler dengesi 16.30 ABD, aralık ayı TÜFE 16.30 ABD, haftalık işsizlik maaşı başvuruları 22.00 ABD, aralık ayı bütçe dengesi
1480410
# Kısa vadeli dış borç martta 119,4 milyar dolar oldu ## Özet Kısa vadeli dış borç stoku, martta geçen yıl sonuna göre yüzde 2,4 artışla 119,4 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. ## İçerik Kısa vadeli dış borç stoku, martta geçen yıl sonuna kıyasla yüzde 2,4 artarak 119,4 milyar dolar oldu. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından Mart 2019 dönemine ilişkin kısa vadeli dış borç istatistikleri açıklandı. Buna göre kısa vadeli dış borç stoku, martta geçen yıl sonuna göre yüzde 2,4 artışla 119,4 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu dönemde, bankalar kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku 57,1 milyar dolar, diğer sektörlerin kısa vadeli dış borç stoku 56,3 milyar dolar oldu. Bankaların yurt dışından kullandıkları kısa vadeli krediler, 2018 yıl sonuna göre yüzde 14,4 azalarak 9,4 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Banka hariç yurt dışı yerleşiklerin döviz tevdiat hesabı yüzde 2,1 artarak 19,4 milyar dolar, yurt dışı yerleşik bankaların mevduatı da yüzde 1,4 artışla 13,2 milyar dolar oldu. Yurt dışı yerleşiklerin TL cinsinden mevduatları geçen yıl sonuna göre yüzde 7,1 artarak 15 milyar dolara çıktı. Diğer sektörler altında yer alan ithalat borçları, 2018 sonuna göre yüzde 3,2 artarak 41,1 milyar dolar oldu. ### Kısa vadeli dış borç stokunun yüzde 50,4’ü dolar cinsinden Borçlu bazında incelendiğinde, tamamı kamu bankalarından oluşan kamu sektörünün kısa vadeli borcu 2018 yıl sonuna göre yüzde 8,7 artarak 24,4 milyar dolar olurken, özel sektörün kısa vadeli dış borcu yüzde 0,9 yükselerek 89 milyar dolara ulaştı. Alacaklı bazında incelendiğinde, özel alacaklılar başlığı altındaki parasal kuruluşlara olan kısa vadeli borçlar yıl sonuna göre yüzde 4 azalarak 46,5 milyar dolar, parasal olmayan kuruluşlara olan borçlar yüzde 6,3 artarak 71,8 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. 2018 sonunda 99 milyon ABD doları olan kısa vadeli tahvil ihraçları yüzde 22,2 azalışla 2019 mart sonu itibarıyla 77 milyon dolar oldu. Aynı dönemde resmi alacaklılara olan kısa vadeli borçlar 949 milyon dolar olarak gerçekleşti. Mart sonu itibarıyla, kısa vadeli dış borç stokunun döviz kompozisyonu yüzde 50,4'ü dolar, yüzde 29,6’sı avro, yüzde 14,7’si TL ve yüzde 5,3’ü diğer döviz cinslerinden oluştu. 2019 Mart sonu itibarıyla, orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl veya daha az kalmış dış borç verisi kullanılarak hesaplanan kalan vadeye göre kısa vadeli dış borç stoku, 177,4 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Söz konusu stokun 21,1 milyar dolarlık kısmı, Türkiye’de yerleşik bankaların ve özel sektörün yurt dışı şubeleri ile iştiraklere olan borçlarından oluştu. Borçlu bazında değerlendirildiğinde, toplam stok içinde kamu sektörünün yüzde 19,2, Merkez Bankası’nın yüzde 3,3, özel sektörün ise yüzde 77,5 paya sahip olduğu gözlendi.
1002014
# Borsa güne yatay başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, güne yüzde 0,07 değer kaybıyla 109.084,78 puandan başladı. ## İçerik İSTANBUL **Borsa İstanbul'da ****BIST 100 endeksi**, güne yüzde 0,07 değer kaybıyla 109.084,78 puandan başladı. Açılışta BIST 100 endeksi 71,69 puan gerilerken, bankacılık endeksi yüzde 0,14, holding endeksi yüzde 0,06 düşüş kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 0,60 ile turizm, en çok gerileyen ise yüzde 0,25 ile finansal kiralama, faktoring oldu. Dün yurt içinde açıklanan üçüncü çeyrek büyüme verisi ile cari işlemler açığının beklentilerden iyi gelmesinin ardından 109.341,70 puana kadar yükselen BIST 100 endeksi, günü önceki kapanışa göre yüzde 1,14 değer kazancıyla 109.156,47 puandan tamamladı. Analistler, bugün yurt içinde veri gündeminin zayıf olduğunu, yurt dışında ise İngiltere'de enflasyon, ABD'de Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) verileri başta olmak üzere açıklanacak verilerin takip edileceğini bildirdi. Küresel piyasaların bugün başlayacak ve kararı bugün açıklanacak ABD Merkez Bankası (Fed) Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısına odaklandığını belirten analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinin 109.300 direncini kırması durumunda 110.000 puanın üzerini test edebileceğini, 106.400 seviyesinin destek konumuna geldiğini kaydetti.
725466
# Küresel piyasalar pozitif seyrediyor ## Özet Küresel piyasalar, ABD başkanlığına seçilen Donald Trump'ın dün akşamki açıklamalarının ardından pozitif bir seyir izliyor. ## İçerik İSTANBUL ABD Başkanlığına seçilen ve 20 Ocak'ta koltuğa oturacak **Donald Trump**, New York'ta düzenlediği ilk basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Rusya ile hiçbir anlaşmasının ya da bağının olmadığını, iyi geçinip geçinemeyeceğini bilmediğini ancak iyi ilişkiler kurmayı deneyeceği belirten Trump, DEAŞ'ı şimdiki ABD yönetiminin yarattığını ve Rusya'nın DEAŞ ile mücadelede ABD'ye yardımcı olacağını söyledi. Trump ayrıca, ABD'nin diğer ülkelerle güçlü ticari anlaşmalar yapması için iş hayatı geçmişine ve tecrübesine sahip olan bireylere yeni hükümette görev vermeyi tercih ettiğini belirtti. Basın toplantısının ardından **dolar** endeksinin düşüşe geçmesi dikkati çekerken, ABD 10 yıl vadeli tahvil faizi de yüzde 2,40 sınırından yüzde 2,33'e indi. Dolar endeksi, dün gün içinde 102,95'e çıksa da Trump'ın konuşmasının ardından düşüşe geçerek 101,28'e geriledi ve şu dakikalarda 101,5 seviyelerinde dengelendi. Dün New York borsasında Dow Jones endeksi yüzde 0,50, S&P 500 endeksi yüzde 0,28 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,21 yükseldi. ### Avro/dolar paritesi Avrupa tarafında dün Almanya'da açıklanan ekonomik görünüm raporunda, Avro Bölgesi ekonomisinin kademeli olarak toparlandığı belirtilirken, bölge ekonomisinin yılın ilk iki çeyreğinde yüzde 0,4 büyüyeceği tahminine yer verildi. İngiltere'de açıklanan sanayi üretimi ise beklentilerin üzerinde yüzde 2,1 artış kaydetti. Bu gelişmelerle pozitif seyreden Avrupa borsalarında, Almanya'da DAX endeksi yüzde 0,54, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,21 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,01 yükseldi. Avro/dolar paritesi ise Trump'ın konuşmasının ardından başlayan yükselişi ile bugün analistlerin direnç olarak nitelendirdikleri 1,06'nın üzerine çıktı. Brezilya Merkez Bankası dün akşam politika faizini 75 baz puan düşürürken, ABD'de açıklanan petrol stoklarının beklentilerin üzerinde artmasının ardından Brent petrolün varil fiyatı bugün Asya piyasalarında 55 dolar seviyelerinde dengelendi. Bugün Japonya'da yenin değer kazanmasının negatif etkisi ile kapanışa yakın Nikkei 225 endeksi yüzde 1,08 değer kaybederken, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,1 geriledi. Yurt içinde, dün dolar/TL tarihi zirvesi olan 3,9422'yi görmesinin ardından 3,87 seviyelerinde dengelendi, BIST 100 endeksi ise günü yüzde 0,35 artışla 77.666,58 puandan tamamladı.
2985460
# Küresel piyasalar negatif seyrediyor ## Özet Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) "şahin" adımlarına devam edebileceğine ilişkin beklentilerin güçlenmesiyle negatif bir seyir izlenirken, bugün Avro Bölgesi'nde büyüme verileri yatırımcıların odağına yerleşti. ## İçerik Bir süredir Fed'in yılın geri kalanında faiz artırmayacağına yönelik tahminler baskın olurken, dün hizmet sektörüne ilişkin açıklanan verilerin beklentilerden iyi gelmesinin ardından Banka'nın sıkılaştırıcı para politikasına devam edebileceğine ilişkin tahminler güçlendi. Analistler, para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in eylül toplantısında politika faizini sabit bırakacağına kesin gözüyle bakıldığını ancak Banka'nın kasım toplantısında 25 baz puan faiz artırma ihtimalinin yüzde 44'e çıktığını bildirdi. Öte yandan, Fed, ülkedeki ekonomik aktivitenin mevcut durumuna ilişkin değerlendirmeleri içeren "Bej Kitap" raporunu yayımladı. Raporda, temmuz ve ağustos aylarında ekonomik büyümenin "ılımlı" olduğu ve ülke genelinde istihdam artışının yavaşladığı kaydedildi. Mayıs sonunda açıklanan Bej Kitap raporunda, ekonomik faaliyetin "çok az" değişim gösterdiği, gelecekteki büyüme beklentilerinin ise biraz kötüleştiği ifade edilmişti. Dün yayımlanan raporda ise tüketici harcamalarından konut harcamalarına kadar her konuda beklenenden daha güçlü ekonomik faaliyetin gerçekleştiği ve büyümenin olumlu olduğu belirtildi. Analistler, ABD'de 2 yıllık hazine tahvili getirisinin yüzde 5 seviyesinin üzerinde seyrettiğini ifade ederek, artan hazine getirilerinin riskli varlıklar üzerinde baskı oluşturmaya devam ettiğini aktardı. Tahvil getirilerindeki artışların, beklentilerin üzerindeki ekonomik verilerle aynı zamana denk geldiğine dikkati çeken analistler, hizmet sektörüne ilişkin güçlü verilerin de daha fazla faiz artışı olasılığına dair endişeleri artırdığını kaydetti. Fed yetkililerinin gelecek dönem politikalara ilişkin sözle yönlendirmeleri yatırımcıların odağında bulunurken, dün Boston Fed Başkanı Susan Collins, politika yapıcıların sonraki adımlara karar vermek için ekonomik verileri değerlendirirken sabırlı olmaları gerektiğini söyledi. Dün ABD'de açıklanan verilere göre, Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), ağustosta 54,5 ile piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşirken, hizmet sektöründe üst üste 8. ayda büyümeye işaret etti. Ülkede mortgage (konut kredisi) başvuruları ise faiz oranlarındaki gerilemeye rağmen geçen hafta Aralık 1996'dan bu yana kaydedilen en düşük seviyeye indi. Söz konusu gelişmelerin ardından dün yüzde 0,1 artışla günü 104,9 seviyesinden tamamlayarak Mart 2023'ten bu yana en yüksek günlük kapanışını gerçekleştiren dolar endeksi, şu sıralarda yatay bir seyir izliyor. Yükselen tahvil faizleri ve doların diğer para birimleri karşısında değer kazanmaya devam etmesiyle düşüş eğilimini üst üste 4. işlem gününe taşıyan altının ons fiyatı, şu dakikalarda önceki kapanışının hemen altında 1.918 dolardan işlem görüyor. Petroldeki arz endişelerinin etkisiyle dün yükseliş eğilimini üst üste 6. işlem gününe taşıyarak yaklaşık son 1 yılın en yüksek seviyesine çıkan Brent petrolün varil fiyatı, yeni günde ise yüzde 0,5 azalışla 90 dolarda seyrediyor. Dün ABD Senatosu, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkan Yardımcılığı'na aday gösterilen Philip Jefferson'a onay verdi. Öte yandan, F-35 jetleri için teslimat tahminlerini düşüren ABD'li savunma devi Lockheed Martin'in hisseleri yüzde 5'e yakın değer kaybetti. Çin hükümetinin dün "memurların iPhone kullanmalarını yasakladığına" ilişkin haber akışının ardından Nasdaq endeksinde işlem gören Apple'ın hisse fiyatı, günü yüzde 3,6 değer kaybıyla kapattı. Dün New York borsasında Dow Jones endeksi yüzde 0,57, S&P 500 endeksi yüzde 0,70 ve Nasdaq endeksi yüzde 1.06 azalış kaydetti. ABD'de endeks vadeli kontratlar da yeni güne negatif bir seyirle başladı. Avrupa borsalarında negatif bir seyir izlenirken, bugün bölgede gözler büyüme verilerine çevrildi. Analistler, bölgede enflasyon ve resesyon ikileminin varlığını korumaya devam ettiğini belirterek, Avrupa Merkez Bankası (ECB) yetkililerinin sözle yönlendirmelerinin de yatırımcıların odağında bulunduğunu söyledi. Dün ECB Yönetim Kurulu üyeleri "şahin" tonlu açıklamalar yaparken, Klaas Knot, para piyasalarında eylül toplantısına dair fiyatlamalarda faiz artış ihtimalinin hafife alındığını düşündüğünü aktardı. ECB Üyesi Peter Kazimir de enflasyonun inatçı bir şekilde yüksek kaldığını ve hedeflenen yüzde 2'lik seviyenin oldukça üzerinde olduğunu vurguladı. Ayrıca, İngiliz Parlamentosu'nda Hazine Komitesi üyelerinin İngiliz ekonomisinin görünümüne ve bankanın politikalarına ilişkin sorularını yanıtlayan İngiltere Merkez Bankası (BoE) Başkanı Andrew Bailey, ülkede enflasyonun bu yılın sonunda önemli ölçüde düşmesinin beklendiğini, mevcut faiz oranlarının halihazırda "döngünün zirvesine çok daha yakın" durumda olduğunu söyledi. Dün Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,2, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,8, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,2 ve İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 1,5 değer kaybetti. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni güne de negatif seyirle başladı. Asya piyasalarında, negatif bir seyir öne çıktı. Analistler, ABD borsalarındaki düşüşün Asya tarafına taşındığını belirterek, Çin'de açıklanan verilerin olumsuz sinyaller vermeye devam ettiğini söyledi. Bugün Çin'de açıklanan verilere göre, ithalat ve ihracat rakamlarındaki düşüş beklenenden az olsa da dış ticaret fazlası 68,4 milyar dolarla beklentilerin altında kaldı. Öte yandan, ABD Ticaret Temsilciliği (USTR), Çin'den ithal edilen 352 ürün kalemiyle Kovid-19 ile ilgili 77 ürüne uyguladığı gümrük vergisi muafiyetini 31 Aralık'a kadar uzattığını duyurdu. Çin'in borç krizindeki gayrimenkul şirketi Country Garden, vadesi gelen iki yurt dışı borç tahvilinin 22,5 milyon dolarlık faiz ödemesini "hoşgörü süresi" bitmeden yaparak temerrüde düşmekten son anda kurtuldu. Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,6, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,9, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 1,2 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,9 değer kaybetti. Yurt içinde, dün dalgalı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, 8.298,54 puanla rekor seviyeyi görmesinin ardından bu seviyeden gelen kar satışlarıyla yüzde 0,66 değer kaybederek günü 8.181,67 puandan tamamladı. Dün Türkiye ekonomisinin 3 yıllık hedef ve politikalarının yer aldığı Orta Vadeli Program'ın (OVP) onaylanmasına ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı, Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlandı. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Strateji ve Bütçe Başkanlığı'nca hazırlanan ve 2024-2026 dönemini kapsayan OVP ile temel ekonomik büyüklükler ve hedefler belirlendi. Buna göre, büyüme için bu yıl gerçekleşme tahmini yüzde 4,4 oldu. Ekonominin 2024'te yüzde 4, 2025'te yüzde 4,5, 2026'da yüzde 5 büyüyeceği öngörüldü. Analistler, bugün yurt içinde haftalık para ve banka istatistikleri, yurt dışında ise Avro Bölgesi'nde büyüme, Almanya'da sanayi üretimi ve ABD'de haftalık işsizlik başvurularının takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 8.200 ve 8.300 seviyelerinin direnç, 8.100 ve 8.000 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti. Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle: 09.00 Almanya, temmuz ayı sanayi üretimi 12.00 Avro Bölgesi, 2.çeyrek GSYH 14.30 Türkiye, haftalık para ve banka istatistikleri 15.30 ABD, haftalık işsizlik maaşı başvuruları 17.30 Türkiye, ağustos ayı hazine nakit dengesi
3131477
# İsrail'e destek veren şirketlerin satışlarında düşüş yaşanıyor ## Özet İsrail'in Gazze'yi işgali sonrası dünyanın farklı ülkelerinde İsrail'e destek veren firmalara karşı boykot çağrıları artarken boykotların etkisi uluslararası şirketlerin bilançolarına yansımaya başladı. ## İçerik İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki şiddetli saldırılarına destek niteliğinde açıklamalar yapan ve İsrail'e yardım gönderen uluslararası firmalar, dünyanın farklı ülkelerinde boykot ve protesto ediliyor. Boykot sonucunda başta ABD merkezliler olmak üzere bazı uluslararası şirketlerin satışlarının etkilendiği ve bunun bilançolara yansıdığı görülüyor. Bu firmalar arasında yer alan ABD'li hızlı servis restoran zinciri McDonald's'ın geliri, 2023'ün son çeyreğinde Orta Doğu'daki çatışmaların satışları etkilemesiyle piyasa beklentilerinin altında kaldı. McDonald's'ın geliri bu dönemde önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 8 artarak 6,41 milyar dolara yükseldi ancak beklenti şirketin gelirinin 6,45 milyar dolar olacağı yönündeydi. • Boykotların etkisi şirketlerin bilançolarına yansımaya başladı — Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) February 11, 2024 • Firmalara karşı boykot çağrıları arttı İsrail'e destek veren şirketlerin satışlarında yaşanan düşüşe ilişkin detayları ABD'den AA muhabirleri Sevgi Ceren Gökkoyun ve Dilara Zengin Okay aktardı… pic.twitter.com/4z1pS0qmPJ Şirketin bilançoya ilişkin açıklamasında, McDonald's'ın Orta Doğu'daki işletmelerinin çoğunun dahil olduğu "Uluslararası Kalkınma Lisanslı Piyasalar" bölümünde satışların geçen yılın son çeyreğinde sadece yüzde 0,7 arttığı kaydedildi. Şirketin Orta Doğu, Hindistan ve Çin'i kapsayan bu bölümündeki satışların ocak-aralık arasında yüzde 5,5 artırılması hedefleniyordu. Orta Doğu, McDonalds'ın küresel satışlarının yüzde 2'sini oluşturuyor. McDonald's'ın dünya çapındaki satışları ise son çeyrekte yüzde 3,4 büyüdü, bu oran üçüncü çeyrekte yüzde 8,8 olmuştu. McDonalds'ın Üst Yöneticisi (CEO) Chris Kempczinski, analist toplantısında, şirketin Orta Doğu, Malezya ve Endonezya gibi çoğunluğu Müslüman olan ülkelerde satışlarının zayıfladığını ve Avrupa'da en fazla Müslüman nüfusun yaşadığı Fransa'da da benzer etkinin görüldüğünü ifade etti. Şirket, Gazze'deki savaş sona erene kadar Orta Doğu'daki satışlarında toparlanma beklemiyor. İsrail'e destek açıklamasının yanı sıra McDonald's İsrail şirketinin, İsrail askerlerine bedava yemek dağıtacağını açıklaması büyük tepki toplamıştı. Dünyanın farklı ülkelerindeki McDonald's şirketleri de İsrail askerlerine dağıtılan bedava yemeğin, McDonald's İsrail'in tasarrufunda olduğu yönünde açıklamalar yapmıştı. McDonald's Türkiye ise "başta kadınlar, çocuklar ve yaşlılar olmak üzere savaş mağduru olan Gazze halkına 1 milyon dolarlık insani yardım desteğini sunacağını" duyurmuştu. ### Starbucks ABD'li kahve zinciri Starbucks'ın CEO'su Laxman Narasimhan, geçen hafta bilançonun açıklanmasının ardından düzenlediği yatırımcı telekonferansında, Gazze'deki savaş nedeniyle Orta Doğu'daki mağazalarında büyük bir etki gördüklerini ifade etti. Şirketin ABD'deki satışları ve kafelerindeki trafik de boykot nedeniyle zayıfladı. Starbucks'ın geçen hafta açıkladığı bilançosunda, 31 Aralık 2023'te sona eren çeyrekte gelirinin bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8 artarak 9,4 milyar dolara çıktığı bildirildi. Söz konusu dönemde kaydedilen artışa rağmen Starbucks'ın geliri 9,59 milyar dolar olan piyasa beklentisinin altında kaldı. Starbucks, boykotlar sonrası yıllık satış büyüme hedeflerini aşağı yönlü revize ederek yüzde 4-6'ya çekti. ### Domino's Pizza ABD'li pizza zinciri Domino’s da İsrailli askerlere ücretsiz yemek dağıttığına ilişkin görüntülerin sosyal medyada yayılmasının ardından boykot edilen şirketler arasına girdi. Boykotun etkisi özellikle şirketin Asya'da satışlarında görülürken bölgedeki mağaza satışları geçen yılın ikinci yarısında yüzde 8,9 geriledi ve Malezya halkının tepkisi bu düşüşte etkili oldu. Domino’s Pizza Enterprises Genel Müdürü Donald Jeffrey Meij, 6 Şubat'ta düzenlenen analist telekonferansında, "Asya'daki Amerikan markalarının, ve daha çok Malezya'da, şu anda Orta Doğu'da yaşananlardan etkilendiği herkesçe biliniyor. " ifadesini kullandı. ### KFC, Pizza Hut ve Taco Bell KFC, Pizza Hut ve Taco Bell restoranlarının sahibi Yum! Brands'in geliri, geçen yılın son çeyreğinde Orta Doğu'daki çatışmaların da etkisiyle piyasa beklentilerinin altında kaldı, KFC ve Pizza Hut'ın Orta Doğu'daki satışlarında düşüş görüldü. ABD'li restoran işletmeciliği şirketi Yum! Brands'in 2023'ün son çeyrek bilançosuna ilişkin açıklamasına göre, şirketin geliri söz konusu dönemde yıllık bazda yüzde 1 artarak 2,04 milyar dolar oldu ancak 2,1 milyar dolar olan piyasa beklentisinin altında kaldı. Şirket bünyesindeki restoran zincirlerinden "KFC" olarak bilinen Kentucky Fried Chicken ve Pizza Hut'ın Orta Doğu'daki satışlarında ise geçen yılın son çeyreğinde düşüş kaydedildi. KFC'nin bu dönemde Orta Doğu, Türkiye ve Kuzey Afrika'daki satışları yüzde 5 geriledi, Pizza Hut'ın da Orta Doğu ve Afrika'daki satışları yüzde 3 düştü. Yum! Brands Üst Yöneticisi (CEO) David Gibbs, şirketin bilançosunun açıklanmasının ardından düzenlenen telekonferansta, söz konusu çeyrekteki satışların Orta Doğu'daki çatışmalardan etkilendiğini belirtti. Boykot edilen birçok uluslararası firma bulunurken, bu şirketlerin bilançoları açıklanmaya devam ediyor.
714727
# Gram altın yükselişte ## Özet Altın fiyatları, uluslararası piyasalarda Noel ve yılbaşı tatillerinin devam etmesinin etkisiyle sakin bir seyir izlerken, gram altın sınırlı yükselişle 128,7 liraya çıktı. ## İçerik İSTANBUL **Altın fiyatları**, uluslararası piyasalarda Noel ve yılbaşı tatillerinin devam etmesinin etkisiyle sakin bir seyir izlerken, **gram altın **sınırlı yükselişle 128,7 liraya çıktı. Altının ons fiyatı, bu sabah Asya piyasalarında düşük işlem hacmiyle de olsa yükselişe geçerek 1.140 doların üzerini test etti. Ons altın, şu dakikalarda önceki kapanışına göre yüzde 0,45 artışla 1.139,5 dolardan işlem görüyor. Yurt içinde, dolar kurundaki sakin seyre karşın altının ons fiyatındaki yükselişin etkisiyle 128,8 liraya kadar çıkan gram altın, saat 10.20 itibarıyla 128,7 lira seviyesinden alıcı buluyor. Şu dakikalarda Kapalıçarşı'da **çeyrek altın **211, **Cumhuriyet altını** 861 liradan satılıyor. **AA Finans Analisti İslam Memiş**, haftanın geri kalanında, uluslararası piyasalarda Noel tatilini yılbaşı tatili ile birleştiren yatırımcıların etkisiyle sakin bir seyir izlenebileceğini ifade ederek, bugün ABD'de açıklanacak tüketici güveni ve bekleyen konut satışları verilerinin takip edileceğini, yurt içinde ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu toplantı özetinin açıklanacağını bildirdi. Memiş, altının ons fiyatının 1.127-1.132 dolar bandında sıkıştığını, sınırlı yükseliş çabaları görülse de aşağı yönlü hareketlerin hafta boyunca devam edebileceğini, yukarı yönlü hareketlerin de 1.140 dolar seviyesiyle sınırlı kalabileceğini belirterek, "Dün altının gram fiyatında 127,5-128,9 lira aralığında işlemler gerçekleşti. Bu hafta, altının gram fiyatında yükseliş beklemediğimizi anımsatmak isteriz. Bugünkü işlemlerde 127,8-128,8 lira bandını takip edeceğiz." ifadelerini kullandı.
1625823
# TCMB'nin resmi rezerv varlıkları eylülde azaldı ## Özet Merkez Bankasının resmi rezerv varlıkları, eylül ayında 101,1 milyar dolara geriledi. ## İçerik **Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası**nın (**TCMB**) **resmi rezerv varlıkları**, eylülde bir önceki aya kıyasla yüzde 0,4 azalarak 101,1 milyar dolara düştü. TCMB tarafından, Eylül 2019 dönemine ilişkin "Uluslararası Rezervler ve Döviz Likiditesi" verileri yayımlandı. Buna göre, resmi rezerv varlıkları eylülde bir önceki aya kıyasla yüzde 0,4 gerileyerek 101,1 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde alt kalemler itibarıyla, döviz varlıkları bir önceki aya göre yüzde 0,8 azalarak 73,8 milyar dolar, altın cinsinden rezerv varlıkları yüzde 0,6 artarak 25,9 milyar dolar oldu. Eylülde bir önceki aya göre, vadesine 1 yıl veya daha az kalmış Merkezi Yönetim ve TCMB'nin önceden belirlenmiş döviz çıkışları (döviz kredileri, menkul kıymetler ve mevduat işlemlerinden doğan yükümlülükler) net bazda yüzde 0,8 azalarak 16,7 milyar dolara geriledi. Bu tutarın 11,9 milyar doları anapara, 4,8 milyar doları faizlerden oluştu. TCMB'nin yurt içi ve yurt dışı yerleşik bankalarla yaptığı finansal türev işlemlerinden kaynaklanan net döviz ve altın yükümlülükleri eylülde 18,3 milyar dolar düzeyinde gerçekleşirken, söz konusu tutarın 13,5 milyar doları bir ay vadeli olarak kayıtlara geçti. Şarta bağlı döviz çıkışları, 1 yıl içinde ödenecek Hazine garantili dış borçlar ile diğer yükümlülüklerden (Bankacılık sektörünün döviz ve altın cinsinden zorunlu karşılıkları ve akreditifler) oluştu. Söz konusu yükümlülükler ağustosta bir önceki aya göre yüzde 2,8 azalarak 35,1 milyar dolara düştü.
3052066
# Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası "Yatırımcı Günleri" düzenleyecek ## Özet Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), "Yatırımcı Günleri" düzenleyeceğini duyurdu. ## İçerik TCMB'nin internet sitesinde yer alan açıklamada, Yatırımcı Günleri'nin ilkinin, 11 Ocak'ta New York'ta gerçekleştirileceği bildirildi. Açıklamada, Yatırımcı Günleri ile enflasyon, para politikası, finansal piyasalar ve bankacılık gibi konularda sunumlar yapılacağı ve teknik soruların yanıtlanacağı belirtilerek, katılıma dair ayrıntıların ayrıca duyurulacağı ifade edildi.
2548641
# Brent petrolün varil fiyatı 108,47 dolar ## Özet Brent petrolün varili, uluslararası piyasalarda 108,47 dolardan işlem görüyor. ## İçerik Dün 119,90 dolara kadar yükselen Brent petrolün varil fiyatı, günü 109,49 dolar seviyesinde tamamladı. Brent petrolün varil fiyatı, bugün saat 09.30 itibarıyla kapanışa göre yüzde 0,93 azalışla 108,47 dolar oldu. Aynı dakikalarda Batı Teksas türü ham petrolün varili 104,81 dolardan alıcı buldu. Fiyatlardaki düşüşte, Rusya'nın Ukrayna'da 24 Şubat'ta başlattığı savaşın ardından tarafların iki gün sürecek müzakereler için İstanbul'da bir araya geleceğine yönelik gelişmeler etkili oldu. Müzakerelerin olumlu sonuçlanması halinde Rusya'ya yönelik yaptırımların hafifletilmesi yönünde beklentiler ve petrol arzı endişelerinin hafiflemesi fiyatların aşağı yönlü hareketini destekledi. Çin'de artan Kovid-19 vakaları karşısında hükümetin kapanma tedbirini devreye almasıyla dünyanın en büyük petrol tüketicilerinden olan ülkede talebin düşeceğine yönelik endişeler de fiyatları baskılayan başka bir unsur oldu. Çin'in en büyük kenti Şanghay'da iki kısım halinde beşer gün karantina uygulanmasına karar verilmişti. Ülkenin finans merkezi olarak tanımlanan Şanghay, Çin'in petrol tüketiminin yaklaşık yüzde 4'ünü oluşturuyor. Kapanma tedbirlerinin başka bölgelere de genişletileceği beklentileri fiyatları daha da baskılıyor. Öte yandan, piyasalar, perşembe günü gerçekleştirilecek 27'inci Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı Bakanlar Toplantısı'na odaklandı. Grubun arz daralmasına karşın hızlı reaksiyon veremeyeceği ve mevcut üretim politikasına devam edeceği düşünülüyor. OPEC+ grubu, petrol açığını kapatmak ve fiyatları düşürmek için küresel pazara daha fazla ham petrol pompalama yönündeki ana tüketici ülkelerin çağrılarına rağmen, bunlara olumlu yanıt vermiyor. Brent petrolde teknik olarak 109,76 ile 110,29 dolar aralığının direnç, 108,30 ile 107,37 dolar aralığının ise destek bölgesi olarak izlenebileceği belirtiliyor.
1410380
# 'KOBİ'lere destek paketinin limitini 5 milyon TL'ye çıkarıyoruz' ## Özet Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak,"KOBİ'lerimiz için devreye aldığımız ikinci destek paketinde ciro ve faaliyet alanına göre 1,5 milyon TL olan azami limiti de 5 milyon TL'ye çıkarıyoruz." dedi. ## İçerik Kocaeli Ticaret Odasında düzenlenen İş Dünyası Buluşması kapsamında "Adım Adım Ekonomi Kocaeli" programında konuşan **Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak**, göreve geldikleri ilk günden beri, her fırsatta sanayicinin, iş dünyasının gündemini dinlemeye, sorunlarını çözmeye, onların yaklaşımlarıyla politikalarını, stratejilerini şekillendirmeye büyük önem verdiklerini belirtti Albayrak, bugün de Türkiye imalat sanayi içindeki yüzde 13'lük payı ile Türkiye sanayisinin merkez üslerinden Kocaeli'de, Kocaelili iş insanlarıyla çok verimli toplantı gerçekleştireceğini ümit ettiğini kaydetti. Kocaeli'nin Türkiye için çok önemli olduğunu, büyük ve güçlü Türkiye idealinin lokomotif şehirlerinden biri olduğunu vurgulayan Albayrak, Kocaeli'nin Yeni Ekonomi Programında "Değişim" hedefiyle ortaya koydukları, katma değeri yüksek, ihracata dayalı, teknolojik üretim idealinin örnek şehirlerinden biri olduğunu söyledi. ### "Türkiye'nin kapasitesini, potansiyelini biliyoruz" Küresel açıdan belirsizliklerin ve zorlukların çok arttığı bir dönemde göreve geldiklerine işaret eden Albayrak, şöyle devam etti: "Küresel korumacılığın, ticaret savaşlarının açık açık gerçekleştirilmesinin, Avrupa ekonomisinin önemli bir yavaşlamaya girmesinin yanında ülkemiz ekonomisinin doğrudan hedef alındığı günleri hep birlikte beraber yaşadık ama hiçbir zaman endişe etmedik. Korkmadık. Hatta bazıları sinir bozucu bir şekilde ya bunlar niye bu kadar rahat... Türkiye ekonomisine tarihin en büyük saldırısı var. Biz Rahatız. Niye? Türkiye'nin kapasitesini, potansiyelini biliyoruz. Türkiye'yi herhangi bir tehditle korkutmak işte bugün sınır ötesi, sınır içi farklı taraflarındaki mücadelemize 82 milyonun nasıl bir güçlü duruş göstermesiyle şahidiz. Türkiye'nin de içinde bulunduğu Gelişmekte Olan Ülkeler (GOÜ) için global koşullardaki olumsuzlukların risk teşkil edebileceği gibi, bu süreçlerin ciddi fırsatlar sunabileceğine de hep inandık." ### "Önemli mesafe aldık" Bakan Albayrak, ekonominin programda belirtildiği üzere dengelenme sürecine girdiğini, önümüzdeki dönemdeki süreçte özellikle ekonomideki kırılganlıkların iyileştirilmesiyle yeniden potansiyeline hızla yaklaşmaya başladığını anlatarak, şunları kaydetti: "YEP'te öngördüğümüz dış dengelenme süreci çerçevesinde şimdiden önemli mesafe aldık. Mayıs ayında geçtiğimiz yıl 58,1 milyar dolarla zirve yapan yıllık cari işlemler açığı, 2018 yıl sonu itibarıyla YEP hedefinin bile altında gerçekleşerek 27,6 milyar dolar seviyesine geriledi. Ocak ayın itibariyle hatta şubat ayı itibariyle 20 milyarın bile altına indiğimiz çok net görmeye başladık. Dış dengelenme sürecinin 2019 yılında da hız kesmeden devam ettiği ocak ve şubat ayına ilişkin dış ticaret verilerinden de görülmektedir. Nitekim, yılın bu ilk iki ayına ait geçici dış ticaret verilerine baktığımızda ihracatımızın yaklaşık yüzde 5 oranında arttığını, ithalatın ise yüzde 22,2 oranında gerilediğini görmekteyiz." Son dönemde ekonomide yaşanan dengelenme sürecinin önemli bir ayağının da iç dengelenmede, yani enflasyon oranında kaydedilen başarı olduğunu vurgulayan Albayrak, özellikle finansal piyasalarda yaşanan spekülatif sürecin etkisiyle bozulan fiyatlama davranışlarının neticesinde enflasyonun yıllık artışının 2018 yılı ekim ayında yüzde 25,2 seviyesine geldiğini, para ve maliye politikalarının yanında söz konusu dönemde devreye aldıkları Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı içerisinde atılan adımlar ve son dönemdeki tanzim satış noktalarının başarısıyla yıllık enflasyonun 6 ayın en düşük seviyesine yüzde 20'nin altını gördüğünü bildirdi. Bakan Albayrak, mevsim etkisine rağmen gıda fiyatlarında ortaya çıkan anomaliteye rağmen özellikle tanzim satışların başarı gösterdiğini belirterek, "Serada binde 8'lik fırtınadan etkilenen bir kapasite var, bir bakıyorsunuz 2 gün sonra patlıcan 3 katı artmış, domates 3 katı 5 katı... Hayırdır, demek ki ortada bir numara var. Tanzim satışlar devreye giriyor, bir gün sonra fiyatlar yarı yarıya iniyor." ifadelerini kullandı. ### "48 firmanın feragatla konkordatodan çıkması sağlandı" Albayrak, şubat itibarıyla 7 bankaya ilave olarak diğer bankaların da müzakerelere katılmaya başladığını söyledi. "Yüzlerce firmayla müzakereler tamamlandı." diyen Albayrak, şöyle konuştu: "Birçok firmanın kredileri yapılandırıldı. Bu süreçte 48 firmanın feragatla konkordatodan çıkması sağlandı. Feragat ve yapılandırmanın tamamının etkisiyle toplamda 318 firma konkordatodan çıktı. Bu firmaların konkordatodan çıkmasıyla birlikte 5,4 milyar liralık bir kredi konkordatodan çıkmış olduk. Heyet görüşmelerine yoğun bir şekilde devam ediyor. Bu firmalara her geçen gün yenileri ekleniyor, önümüzdeki süreçte bu sayı daha da artacak. Sadece son mart-nisan ayındaki bu yakın süreçte yaklaşık 4,5 milyar lira kredinin yapılandırılarak konkordatodan çıkmasını bu heyetin son verdiği güncel bilgiyle tamamlayarak hedeflemeyi düşünüyoruz." ### "Yeni konkordato müracaatları yarıdan fazla azalma gösterdi" Albayrak, Ocak ve Şubat 2019 aylarında konkordato müracaatlarından bahsederek, şunları kaydetti: "Ocak ve Şubat 2019'da yeni konkordato müracaatları yarıdan fazla azalma gösterdi. Ekonomideki sinyaller açısından önemli. Bu aylar ayrıca bankaların kredi yapılandırma çalışmaları sayesinde hem girişler azaldı hem konkordatodan çıkışlar hızlandı. İşte şu süreç bile, ekonomide arzu edilen dengelenmenin ne kadar ayakları yere basan bir sağlamlıkta ilerlediğini gösteriyor. Dengelenme sürecinin pozitif ilerleyişini gösteren bir diğer gösterge de kredi büyümesi oldu. Ekim-kasım-aralık aylarında bankacılık sektörünün içinden geçtiği risk algısına dayalı ciddi bir kredi küçülmesi yaşanır. Yaklaşık 70 milyar liraya yakın kredi küçülmesi yaşandı Türkiye ekonomisinde geçtiğimiz son çeyrekte ancak sadece şubat ayında ocak ayına göre 43,5 milyar liralık bir kredi büyümesi gerçekleşti. Bu rakam dengelenme sürecinin ne kadar güçlü şekilde devam ettiğini gösteriyor. Sadece şubat ayında, ocak ayında başladı şubat daha iyi gidiyor, bu manada baktığımızda izlediğimiz güven verici politikalarla doğru hamlelerle gerek kredi gerek tahvil faizleri düşmeye devam ederken 50'ler, 40'lar, derken 30'lar, 20'ler şimdi 20'lerin altına düşmeye başladı. Bu süreçte reel sektörün krediye ulaşımını kolaylaştırmanın yanında, kredi kanallarını da güçlendirmeye devam ediyoruz. Bu süreç özellikle 2. çeyrekle birlikte çok daha güçlenerek devam edecek. Yüzde 20'ler, 19'lar, 18'ler, 17'ler çok iyi... Hayır, 50 ve 40'lara göre iyi gidiyor, hızlı bir şekilde bunu biz tek hanelere çok daha aşağıya düşüreceğiz. Düşüreceğiz ki yatırım ortamının iyileşmesine dayalı normalleşme iyi bir şekilde güçlü şekilde Türkiye ekonomisinin adımlarını sağlam şekilde atma süreci hayata geçsin." ### "Daha iyi bir noktaya Türkiye güçlü adımlarla gidiyor" Albayrak, eylül ayından bugüne başta Yeni Ekonomi Programı (YEP) olmak üzere açıkladıkları her strateji, her politikanın iç ve dış piyasalarda olumlu karşılık bulduğunu ve güveni artırdığını vurgulayarak, bunu birçok yerde gördüklerini söyledi. Ağustos, eylül ve ekim ayında yaşanılan çok hızlı toparlanmaya net işaret ettiğinin bugün ortaya çıktığını belirten Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Birileri her gün bir şey söylüyor. Kim ne derse desin biz kurduğumuz özellikle küresel piyasalarla doğru iletişime, doğru stratejilerle tüm paydaşlarımız yatırımcılar ve piyasalar nezdinde Türkiye'ye olan güveni arttırmaya devam edeceğiz çünkü her denilene bakmayacağız. Geçen gün birileri diyor, THY batıyor diye dedikodu dolaşıyor. Dün açıklanan rakamları gördünüz mü? THY, bırakın batmayı tarihinin dünyada en büyük başarılı bilanço performanslarından birisini gösterdi. Karlılıkta, pazar payında... Gezi'de de öyleydi ya her gün bir şey atıyor birileri eyvah insanları öldürüyorlar, asıyorlar, kesiyorlar... Baktık ki doğru değilmiş. Sosyal medyaya çok takılınca insanın algısı bozuluyor. Gerçek iletişime, reel ekonomiye bakmamız lazım. Bir süreci yaşadık toparlanıyoruz, daha iyi bir noktaya Türkiye güçlü adımlarla gidiyor. Zaten kötüyse neden seçim sonrasını beklesin. Seçimden önce gelir. Operasyon yapacaksan hemen bugün yap ki Türkiye noktasında seçimler... Dolayısıyla bu manada bankacılık sektörü ve reel sektörümüz sürecin çok net bir şekilde iyileşmeye başladığını her geçen gün görecek. Her ay bir önceki aydan daha olumlu ve pozitif gelişmelere şahit olacağımız bir sürece somut adımlarla ilerliyoruz." ### "1 liradan aldığın malı 9 liradan satıyorsan burada başka bir şey var" Albayrak, herkesin aynı gemide olduğunu Türkiye ekonomisi ne kadar iyi olursa 82 milyonun ekonomisinin de o kadar iyi olacağını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türk ekonomisiyle ekonomideki güven ortamıyla ilgili spekülasyon yapmaya, algı operasyonuyla zarar vermeye çalışan herkesle ilgili gerekli adımları atıyoruz, atacağız. Ülkemizin 1 Türk lirasını dahi bu milletin refahında, tıpkı tanzimde olduğu gibi buna malzeme yapmaya çalışanlara asla izin vermedik ve vermeyeceğiz. İşini düzgün yapan herkesin ülke olarak yanındayız, devlet olarak sırtımızda taşımamız lazım ama sen hale 1 liradan aldığın malı 9 liradan satıyorsan burada başka bir şey var. İşini iyi yapanlarla problemimiz yok veya marketler için varsa yanlış Rekabet Kurumu araştırma başlattı. Evvelki hafta 1 liralık mal 9 liraya satıldığı ortaya çıktıktan sonra bazılarında bakanlığa gidip birileri şikayet etmişler. Demişler, 'Hakikaten öyle değil, valla 1 liradan almadık, aslında 3 lira da 1 liradan gösterdik, aslında yüzde 900 değil de yüzde 300.' Özrü kabahatinden beter. 2 kabahat var, vergi kaçırmışsın 3 liralık malı 1 liradan fatura etmişsin, bir de yüzde 900 değil de yüzde 300 buna da dikkat etmemiz lazım. Bunu da görmemiz lazım. Bu çerçevede devlet olarak devletliği yerine getirmek lazım." ### "Hedefin çok çok altında bir rakamla 2019'u kapatacağız" Atılan tüm adımların etkisiyle yıllık bazda enflasyonunun yüzde 19,67 seviyesine çekildiğini vurgulayan Albayrak, şöyle devam etti: "Özellikle bunun altını çizmemiz lazım; çekirdek enflasyonun gerilmesi ki yüzde 18,12'ye düşmesi, ÜFE'deki düşüşle birlikte enflasyondaki vurguladığımız düşüş trendinin tüm paydaşlarca da kabul edilmesini sağlamıştır. İkinci çeyrekten itibaren çok önemli adımları, olumlu adımları da göreceğiz. Bu da beraberinde hem faizleri hem de maliyetleri çok hızlı bir şekilde düşürecek. Mevsimsel etkilerin ortadan kalkması ve özellikle gıda fiyatlarına yönelik olmak üzere birçok alanda alacağımız yapısal tedbirler sayesinde yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonda çok güçlü neticeleri göreceğiz ve inşallah, hedefin çok çok altında bir rakamla 2019'u kapatacağız." ### "İkinci Hazine destekli paketi devreye aldık" Albayrak, ekonominin altyapısını güçlendirmek, ağustos ayında yaşanan süreçlerin etkisini ortadan kaldırmak, piyasaları rahatlatmak için verdikleri mücadelenin en yakın şahidinin iş dünyası olduğunu belirtti. Kocaeli'nin özellikle bu mücadelede, üreten Türkiye mücadelesinde çok önemli bir başarıyı ortaya koyan illerden biri olduğuna işaret eden Albayrak, "İş dünyamızın, likiditeye kolay ve düşük maliyetle erişimi için attığımız adımları somut bir şekilde görüyorsunuz. Sadece ocak ayında KOBİ'lerimiz için devreye aldığımız 20 milyar liralık Hazine destekli paketin ardından, geçtiğimiz hafta da ikinci bir paketi devreye aldık; 25 milyar liralık Hazine garantili paket..." diye konuştu. Albayrak, üreten sektörleri önceleyecek bir paket ortaya koyduklarını vurgulayarak, "İkinci paketin içerisinde özellikle hizmet sektörünün genel alanları zaten var. Bu çerçevede attığımız adımların, yoğun talep üzerine bankalarımızın aldığı kararla, ciro ve faaliyet alanına göre 1,5 milyon lira olan azami limiti de 5 milyon liraya çıkarıyoruz. Yani burada daha yüksek limitle birlikte daha yüksek likidite ihtiyacı olan orta ölçekli ciroyu 125 milyon liraya çıkararak, yani daha küçük ve orta ölçekli belirlediğimizi, artık biraz daha yukarıya çekerek yıllık 125 milyon ciroyla birlikte bu noktaya getiriyoruz." ifadelerini kullandı. Bakan Albayrak, her süreçte bankaların ve reel sektörün her daim yanında olacaklarını dile getirdiğini kaydetti. Bankalarla, reel sektörle, kamu kurumlarıyla el ele, omuz omuza bugünden çok ama çok daha güçlü ilerleyeceklerinin altını çizen Albayrak, bundan hiç kimsenin şüphesinin olmaması gerektiğini bildirdi. Albayrak, son birkaç ayda yakaladıkları bu pozitif performansın bir göstergesini de konkordatolarda ve yapılandırmalarda gördüklerini ve görmeye de devam ettiklerini söyledi. Şirketlerin iflastan kaçınmak ve borçlarını ödeyebilmek üzere başlattığı konkordato sürecinin, bankaların kredi yapılandırma çalışmaları sayesinde hızlı bir şekilde tersine dönmeye başladığını ve konkordatoda da "dengelenme" sürecinin başladığına dikkati çeken Albayrak, "2018 yılının son çeyreğinde 7 büyük bankamız, konkordatolu firmaların kredi borçlarının yapılandırılması konusunda bir çalışma başlatmıştı. 2019 yılı başında banka temsilcilerinden oluşan bu konkordato heyetiyle, heyet tarafından belirlenen tüm bu konkordatolu firmalarla görüşmelere hızlı bir şekilde başladık. Bu heyet her gün asgari 5-6 firmayla yüz yüze görüşmeler yaparak, çok yoğun bir süreci başlattı. Bugün geldiğimiz noktada konkordatolu firmaların mali durumları analiz edilip, borç ödeme niyetleri de araştırılarak -çünkü hepimizin malumu bazı konkordatolu firmalar bu sürece kötü niyetli de kullandı- borç ödeme niyetinde olan firmalara mali durumlarına en uygun çözüm yolları bulunmaya başlandı. Bu noktada konkordato heyeti sayesinde borçlu firmaların alacaklı bankalarla tek masa etrafında toplanarak, kredi yapılandırma süreçlerine hız ve etkinlik kazandırdık." değerlendirmesini yaptı. ### "Hani domates yoktu, biber yoktu, patlıcan yoktu, ülkede tarım yoktu?" "Beka diye bir derdi olmayanlar, özellikle terörle uzantılarıyla kol kola rahatça da girebilirler." diyen Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Beka derdi olmayanlar bugün ekonomideki güven ortamını istedikleri gibi speküle etmeye ve piyasaları bozmaya çalışırlar. Yalan bilgi de söylerler, doğru olmayan ifadeler de kullanırlar. Ortamı bozmaya da çalışırlar. Milletin sofrasına uzanan elleri kırdığımız zaman da en çok o birileri rahatsız olur. Ya sen niye rahatsız oluyorsun. Madem meyve sebze yoktu da tanzimler devreye girdikten 1 gün sonra 2 gün sonra fiyatlar nasıl yarı yarıya düştü. Üçte bire düştü. Hani domates yoktu, biber yoktu, patlıcan yoktu, ülkede tarım yoktu? 'Tarım bitti bu ülkede'... Bakın bakalım 2018'de tarım ihracatına ve ithalatına. 17 milyar dolardan fazla ihracat gerçekleştirmiş, 13 küsur milyar dolar ithalat, nette neredeyse Türkiye 4 milyar dış ticaret fazlası vermiştir. 'Meyve sebze ithal ediyor'... İnsan Allah'tan korkar. Sadece meyvede ihracatımız, ithalatımızın 7 katı. Nette 3,4 milyar dolar fazla var. Sebzeye bakıyorsunuz 3 katı. Nette 700 milyon dolar fazla var." Albayrak, yiğitliğin ve er meydanının ihracat olduğunu vurgulayarak, dünya pazarında 210 ülke olduğunu, ihracat er meydanıysa bu er meydanında Türkiye 17 senedir 36 milyar dolardan 170 milyar doları aştıysa Türkiye'nin ürettiğini, büyüdüğünü ve büyümeye de devam ettiğini bildirdi. Türkiye'nin zor bir coğrafyada olduğuna değinen Albayrak, "Dünyanın en zor ve sıkıntılı bölgesi değil sadece. Son 20 yıldır alfabede harf kalmadı. Her gün bir terör örgütünün türediği bataklığın ve tüm dünyayı zehirleyen bütün bu istikrarsızlık ortamına rağmen üretimde de büyüyor, ihracatta da büyüyor, turizmde de büyüyor. Bu noktada Türkiye sağlam adımlarla yoluna devam ediyor." dedi. ### "İkinci çeyrekten itibaren her alanda çok güçlü adımları atmaya devam edeceğiz" Beka derdi olmayanları 15 Temmuz'dan da tanıdıklarını belirten Albayrak, şunları kaydetti: "Şimdi buna belediyecilik seçimi diyorum ama ben bekayı buraya da bağlıyorum. Diyorum ki 15 Temmuz'da beka diye derdi olmayanların belediyeciliğini de gördük. Hangi belediye iş makineleriyle milletin iradesine ket vurmaya çalışanların önüne set çekti, sokağa çıktı, milletiyle yan yana durdu? Hangi belediye, hangi belediyecilik anlayışı televizyonda zaping yaparak maç izler gibi darbeyi izledi, 15 Temmuz'u izledi? Dolayısıyla belediyecilik anlamında da bu bekanın böyle bir anlamı var." Albayrak, ülkenin bekası için ekonomide de büyük bir mücadele verdiklerini dile getirerek, dün kur ile bugün faiz ve birçok alanda büyük mücadele verdiklerini, vermeye de devam ettiklerini belirtti. Enflasyonla ilgili süreci de atılan somut adımlarla yola soktuklarına işaret eden Albayrak, "İyileşme süreci daha da iyiye gidecek. Piyasadaki likidite ve bu noktada oluşan hacim istediğimiz seviyeye yavaş yavaş ulaşmaya başladı. Göreceksiniz, ikinci çeyrekten itibaren her alanda çok güçlü adımları atmaya devam edeceğiz." diye konuştu. TOBB tarafından istihdam seferberliği başlatıldığını, iş dünyasının bu yeni dönemle istihdam seferberliğiyle ilgili bazı taleplerde bulunduğunu anlatan Albayrak, sözlerini şöyle tamamladı: "Biz hükümet olarak son açıkladığımız paketle birlikte gerek SGK prim desteği, asgari ücret desteği, çalışma noktasında full maaş ödemleri... Bütün bu çerçevedeki adımlarla ilgili bu paketi hazırlayarak devreye soktuk ve iş dünyamız da sağ olsun elini taşın altına koyarak, tüm sektör başkanları, sanayi ticaret odalarının taahhütleriyle 2,5 milyon yeni istihdam ortaya koyacaklarının sözünü verdiler. Bu sözü Cumhurbaşkanımıza verdiler. Biz devlet olarak üzerimize düşen görevi yaptık, yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz. TOBB'un da bu sözünün hep birlikte takipçisi olarak hayata geçirilmesi için hep birlikte desteği vereceğiz. Yol haritalarımız hazır, stratejilerimiz hazır. Her süreçte iş dünyamızla iletişim halinde sorunları dinleyerek ve bu sorunları ortak akılla çözecek ve arzu ettiğimiz süreçlere hep birlikte inşallah ulaşacağız. Kol kola, omuz omuza, yan yana, büyük ve güçlü Türkiye idealine hep yürüyeceğiz."
1496260
# 'Kuru çay fiyatlarının artırılması gerekiyor' ## Özet Trabzon Ticaret Borsası Meclis Başkanı Sebahattin Arslantürk, yaş çay yaprağına yapılan zamla orantılı olarak kuru çay fiyatlarının da artırılması gerektiğini ifade etti. ## İçerik Arslantürk, yazılı açıklamasında, Türkiye'nin en önemli tarımsal ürünleri arasında ilk sıralarda yer alan fındık ve çayda yaşanan sorunların giderilmemesi halinde gelecekte ciddi sıkıntılar olabileceğini savundu. Fındıkta rekoltenin piyasalar açısından önemli bir faktör olduğunu belirten Arslantürk, "İyi bir rekolte gelirse üreticilerimiz ve ülkemiz kazanır. Şimdilik beklentilerimiz bu yönde. Normal şartlarda geçtiğimiz günlerde ABD'de yapılan INC kongresinde açıklanan 1 milyon 100 bin tonluk dünya rekoltesi tüketim için yeterlidir." ifadesini kullandı. Mayıs ayında başlayan yaş çay alım kampanyasına da değinen Arslantürk, şöyle devam etti: "Son 2 yılda hem ÇAYKUR hem de özel sektörde yaş çay alım fiyatı ile kuru çay satış fiyatının dengeli olmaması nedeniyle ciddi zararlar ediliyor. ÇAYKUR son 2,5 yıldır kuru çay satış fiyatlarına zam yapmıyor. Oysa yaş çay alım fiyatı sürekli arttı. Bu yıl da yaş çaya yüzde 25 civarında bir zam yapıldı. Haliyle sektör kuru çayda aynı zammın yapılmasını bekliyor. Gönlümüz tüketici için zam yapılmamasından yana ama çay sanayicisi yaşayacaksa yaş çay yaprağına yapılan zamla orantılı olarak kuru çay fiyatlarının da mutlaka artırılması gerekiyor. Halen piyasada var olan fiyatlar sektör için zararına satış demektir. Bugünkü durumda 25 lira veya onun üzerinde bir fiyat olacak ki sektör rahat nefes alabilsin. Biz yetkililerden talep ettik. Gerekli girişimlerde bulunduk. Temmuz ayı içerisinde bir zam yapılacağı ifade edildi. Bu gecikmeli bir karar olacaktır. Bizim gelecekte çayla ilgili ciddi kuşku ve endişelerimiz var."
2575350
# Bankacılık sektörü kredi hacmi geçen hafta 5 trilyon 581 milyar lira oldu ## Özet Bankacılık sektörünün kredi hacmi, geçen hafta 55 milyar 292 milyon lira artarak 5 trilyon 580 milyar 676 milyon liraya çıktı. ## İçerik Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yayımlanan haftalık bültene göre, sektörün kredi hacmi 22 Nisan itibarıyla 55 milyar 292 milyon lira arttı. Söz konusu dönemde toplam kredi hacmi 5 trilyon 525 milyar 383 milyon liradan 5 trilyon 580 milyar 676 milyon liraya yükseldi. Bankacılık sektöründeki toplam mevduat da (bankalararası dahil), geçen hafta 45 milyar 139 milyon lira arttı. Söz konusu haftada yüzde 0,7 yükselen bankacılık sektörü toplam mevduatı, 6 trilyon 112 milyar 692 milyon lira oldu. ### Tüketici kredileri tutarı 820 milyar liraya yükseldi Verilere göre, tüketici kredileri tutarı, 22 Nisan itibarıyla 9 milyar 622 milyon lira artışla 819 milyar 792 milyon liraya çıktı. Söz konusu kredilerin 317 milyar 849 milyon lirası konut, 16 milyar 421 milyon lirası taşıt ve 485 milyar 523 milyon lirası ihtiyaç kredilerinden oluştu. Söz konusu dönemde taksitli ticari kredilerin tutarı 3 milyar 864 milyon lira artarak 760 milyar 195 milyon liraya yükseldi. Bankaların bireysel kredi kartı alacakları da yüzde 1,4 artışla 235 milyar 226 milyon liraya çıktı. Bireysel kredi kartı alacaklarının 96 milyar 510 milyon lirası taksitli, 138 milyar 716 milyon lirası taksitsiz oldu. ### Yasal öz kaynaklar arttı BDDK haftalık verilerine göre, bankacılık sektöründe takipteki alacaklar, 22 Nisan itibarıyla bir önceki haftaya göre 39 milyon lira azalarak 161 milyar 852 milyon liraya geriledi. Söz konusu takipteki alacakların 129 milyar 491 milyon lirasına özel karşılık ayrıldı. Aynı dönemde bankacılık sisteminin yasal öz kaynakları 105 milyar 348 milyon lira artarak 1 trilyon 166 milyar 490 milyon lira oldu.
2961693
# Küresel piyasalarda gözler ABD'nin enflasyon verilerine çevrildi ## Özet Küresel piyasalar, ekonomik aktiviteye ilişkin belirsizliklerin öne çıktığı haftayı satış ağırlıklı bir seyirle tamamlarken, gelecek hafta gözler başta ABD'de enflasyon olmak üzere yoğun veri gündemine çevrildi. ## İçerik Merkez bankalarının para politikalarına ilişkin soru işaretlerinin devam etmesi, açıklanan makroekonomik verilerden ve şirketlerin finansal sonuçlarından gelen karışık sinyaller varlık fiyatları üzerinde etkili olmaya devam ediyor. ABD Merkez Bankası'nın (Fed) son toplantısında veri bazlı adım atacaklarını daha güçlü vurgulamasının ardından, geçen hafta açıklanan verilere göre tarım dışı istihdam temmuzda 187 bin kişi artarak beklentilerin altında gerçekleşirken, işsizlik oranı yüzde 3,6'dan yüzde 3,5'e geriledi. Analistler, tarım dışı istihdamın beklentilerin altında kalmasına karşın iş gücü piyasasının hala sıkı kalmaya devam ettiğini kaydederek, bu durumun Fed'in gelecek dönem politikalarına yönelik belirsizlikleri artırdığını ifade etti. Para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in yıl sonuna kadar yüzde 30 ihtimalle bir faiz artışına daha gidebileceğinin öngörüldüğünü aktaran analistler, gelecek ay ise bankanın yüzde 87 ihtimalle faiz oranlarını sabit bırakmasının beklendiğini bildirdi. Fed yetkilileri de sözle yönle yönlendirmelerine devam ederken, Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin, amaçlarının resesyona neden olmak değil enflasyonu düşürmek olduğuna dikkati çekti. Geçen ayki enflasyon verilerinin iyiye işaret olduğunu söyleyen Barkin, Fitch'in not indirimine ilişkin ise bu durumun Fed'i etkilemediğini belirtti. Fitch Ratings, ABD'nin uzun vadeli kredi notunu hafta içinde "AAA"dan "AA+"ya düşürürken görünümü negatif izlemeden durağana çevirmişti. Söz konusu gelişme ABD piyasalarında risk iştahının gerilemesine sebep olurken, tahvil piyasalarındaki satış ağırlıklı seyir de cuma günkü verilerin ardından son buldu. ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi 4,20 ile son 15 yılın zirvesine yaklaşırken, tarım dışı istihdam verilerinin beklentilerin altında kalmasıyla yaklaşık 15 baz puan düşerek yüzde 4,05'e geriledi. Analistler, ABD'de enflasyon endişeleriyle birlikte ekonominin güçlü kaldığına yönelik sinyallerin tahvil piyasalarında satış baskısını artırdığını kaydederek, gelecek hafta açıklanacak enflasyon verilerinin varlık fiyatlarında oynaklığı artırmasının beklendiğini ifade etti. Öte yandan, Suudi Arabistan'ın petrol arzını daha da kısabileceğine yönelik endişeler ve Çin'de hükümetin ekonomik aktiviteyi artırmak için attığı destekleyici adımlarla petrol fiyatları yükseliş eğilimini altıncı haftaya taşırken, Fed'in para politikalarına ilişkin belirsizlikler altının ons fiyatını baskıladı. Geçen hafta Brent petrolün varil fiyatı yüzde 1,8 değer kazancıyla 85,9, altının ons fiyatı ise yüzde 0,8 değer kaybıyla 1.943 dolar oldu. ### ABD'de gözler enflasyon verisine çevrildi ABD'de pay piyasaları geçen hafta satış ağırlıklı bir seyir izlerken, perşembe günü açıklanacak enflasyon verileri yatırımcıların odağına yerleşti. Ülkede yumuşak iniş senaryoları güç kazanmaya devam etse de başta enflasyonunun gidişatı olmak üzere belirsizliklerin varlığını koruması piyasaların yön bulmasını zorlaştırıyor. Hafta boyunca açıklanan şirket finansal sonuçları da ekonomik aktiviteye yönelik net bir sinyal vermezken, söz konusu durum risk algısını artırdı. Buna göre, ABD'li e-ticaret devi Amazon'un yılın ikinci çeyreğinde elde ettiği gelir piyasa beklentilerini aşarken, ABD'li teknoloji devlerinden Apple'ın geliri ise nisan-haziran döneminde geriledi. Ülkede açıklanan makroekonomik verilere göre, ABD'de özel sektör istihdamı, geçen ay 324 bin kişi artarak, 189 bin olan piyasa beklentilerini geride bıraktı. JOLTS Açık İş Sayısı ise haziranda 9 milyon 582 bin ile Nisan 2021'den bu yana en düşük seviyesini kaydetti. ABD'de Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) imalat endeksi, temmuzda 46,4 ile piyasa beklentilerinin altında gerçekleşirken, imalat sanayisinde daralmanın sürdüğünü gösterdi. Bu gelişmelerle, geçen hafta New York borsasında, S&P 500 yüzde 2,27, Dow Jones endeksi yüzde 1,11 ve Nasdaq endeksi yüzde 2,85 değer kaybetti. 7 Ağustos ile başlayan haftanın veri takviminde, salı dış ticaret dengesi ve toptan stoklar, perşembe tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ve hazine bütçe dengesi, cuma ise Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ile Michigan tüketici güven endeksi verileri takip edilecek. ### Avrupa'da büyüme beklentileri aştı Avrupa borsalarında da geçen hafta satış ağırlıklı bir seyir öne çıkarken, İngiltere Merkez Bankası (BoE), politika faizinin 25 baz puan artırılarak yüzde 5,25 seviyesine yükseltildiğini duyurdu. Banka böylece politika faizi son 15 yılın en yüksek seviyesinin ulaşmış oldu. BoE Başkanı Andrew Bailey ise faizlerin zirveye ulaştığını söylemek için çok erken olduğuna vurgu yaparken Avro Bölgesi'nde haziranda yüzde 5,5 olan yıllık enflasyon, temmuzda yüzde 5,3’e geriledi. Bölgede TÜFE temmuzda bir önceki aya göre ise yüzde 0,1 azaldı. Avrupa'da enflasyon baskısı ABD'ye göre daha güçlü kalmayı sürdürürken, ekonomik aktiviteyi resesyona sebep olmadan soğutma çabalarının devam ettiği bölgede çekirdek enflasyondaki "inatçı" tutum şahin politikaların devam edebileceği sinyalini vermeye devam ediyor. Bölgede açıklanan verilere göre, Avro Bölgesi'nde 2. çeyrek Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH) önceki çeyreğe göre yüzde 0,3, yıllık yüzde 0,6 artarak beklentileri aştı. Büyüme rakamlarının beklentileri aşması gelecek dönem para politikalarına yönelik soru işaretlerini artırırken, bölge genelinde ekonomik aktiviteye dair endişelerin devam etmesi fiyatlamaları zorlaştırıyor. Geçen hafta İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 1,69, Almanya'da DAX endeksi yüzde 3,14, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 2,16 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 3,21 geriledi. Gelecek hafta pazartesi, Almanya'da sanayi üretimi, salı Almanya'da Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), ve cuma İngiltere'de sanayi üretimi ile 2. çeyrek büyüme verileri takip edilecek. ### Asya'da Çin hükümet desteğiyle pozitif ayrıştı Asya borsalarında satış ağırlıklı bir seyir öne çıkarken, Çin'de Şanghay bileşik endeksi Çin hükümetinin ekonomiyi destekleyeceğine yönelik haber akışıyla pozitif ayrıştı. Bölgede, ekonomik aktivitedeki yavaşlamanın önüne geçilememesinin risk algısını desteklemesine karşın, Çin'in daha fazla mali kaynağı özel ekonomiye yönlendirme sözü verdiğine dair habere akışı Çin borsasında risk iştahının arttırdı. Japonya Merkez Bankası (BoJ) tutanaklarında Japon ekonomisinin 2023 mali yılının ortalarına doğru ılımlı bir toparlanma kaydedebileceği belirtilirken, BoJ Başkan Yardımcısı Shinichi Uchida da ekonomi ve fiyat koşulları önemli ölçüde değişmezse, faiz oranlarında hızlı artış beklenilmemesi gerektiğini söyledi. Öte yandan, Avustralya Merkez Bankası, beklentilerin aksine politika faizini yüzde 4,10'da sabit bırakırken, gelecek dönemde politika faizini artırabileceği sinyalini verdi. Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 2,73, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 3,73 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,21 azalırken Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 3,75 arttı. 7 Ağustos ile başlayan haftanın veri takviminde salı Japonya'da ve Çin'de dış ticaret dengesi, çarşamba Çin'de ÜFE ile TÜFE, perşembe Japonya'da ÜFE verileri takip edilecek. ### Yurt içi piyasalar cari işlemler dengesine odaklandı Yurt içinde geçen hafta Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, haftayı yüzde 4,72 artışla 7.400,57 puandan tamamlayarak tüm zamanların en yüksek haftalık kapanışını gerçekleştirirken, gördüğü en yüksek seviye rekorunu 7.427,10 puana taşıdı. Geçen hafta yurt içinde açıklanan TÜİK'ten verilerine göre, enflasyon temmuzda aylık bazda yüzde 9,49 artarken yıllık bazda yüzde 47,83 olarak açıklandı. Enflasyon rakamlarının açıklanmasının ardından Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın (TCMB) Fiyat Gelişmeleri Raporu da yayımlandı. Rapora göre, enflasyondaki artışta vergi ile yönetilen-yönlendirilen kalemlerdeki fiyat artışları yanında, Türk lirasındaki değer kaybı ve ücret artışları etkili oldu. Dolar/TL ise haftayı, bir önceki hafta kapanışa göre yüzde 0,23 artışla 26,9665 seviyesinden tamamladı. Gelecek hafta yurt içinde pazartesi hazine bütçe dengesi ve çarşamba işsizlik oranı ödemeler dengesi ile sanayi üretimi verileri takip edilecek. Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 7.500 ve 7.750 seviyelerinin direnç, 7.300 ve 7.250 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti. AA Finans Ödemeler Dengesi Beklenti Anketi'ne katılan ekonomistler, cari işlemler hesabının haziranda 422 milyon dolar fazla vermesini bekliyor.
2256159
# Yurt dışında yerleşikler 21 Mayıs haftasında 175 milyon dolarlık DİBS aldı ## Özet Yurt dışında yerleşik kişiler, 21 Mayıs haftasında net 51 milyon dolarlık hisse senedi, 174,8 milyon dolarlık DİBS ve 19,7 milyon dolarlık Şirket Borçlanma Senetleri aldı. ## İçerik -Yurt dışında yerleşik kişiler, 21 Mayıs haftasında 51 milyon dolarlık hisse senedi aldı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından Haftalık Menkul Kıymet İstatistikleri yayımlandı. Buna göre, yurt dışında yerleşik kişiler, 21 Mayıs ile biten haftada net 51 milyon dolarlık hisse senedi, 174,8 milyon dolarlık Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) ve 19,7 milyon dolarlık Şirket Borçlanma Senetleri (ŞBS) aldı. Yurt dışında yerleşik kişilerin 12 Mayıs itibarıyla 22 milyar 386,9 milyon dolar olan hisse senedi stoku, 21 Mayıs'ta 22 milyar 366,7 milyon dolar olarak gerçekleşti. Aynı dönemde yurt dışında yerleşik kişilerin DİBS stoku 7 milyar 591 dolardan 7 milyar 707,8 milyon dolara çıktı. Söz konusu dönemde yurt dışı yerleşik kişilerin ŞBS stokları da 271,6 milyon dolardan 291,3 milyon dolara yükseldi.
3222156
# TCMB'nin mayıs ayı Piyasa Katılımcıları Anketi yayınlandı ## Özet Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Piyasa Katılımcıları Anketi'ne göre, Tüketici Fiyat Endeksi'nde (TÜFE) yıl sonu artış beklentisi yüzde 43,64 oldu. ## İçerik Merkez Bankası, reel ve finansal sektör temsilcileri ile profesyonellerden oluşan 67 katılımcıyla gerçekleştirdiği mayıs ayı Piyasa Katılımcıları Anketi'ni yayınladı. Buna göre, geçen ay yüzde 3 olan mayıs ayı TÜFE artışı beklentisi, bu anket döneminde yüzde 3,04'e çıktı. Cari yıl sonu TÜFE artışı beklentisi ise yüzde 44,16'dan yüzde 43,64'e geriledi. TÜFE'de artış beklentisi 12 ay sonrası için yüzde 35,17'den yüzde 33,21'e, 24 ay sonrası için yüzde 22,05'ten yüzde 21,33'e indi. Katılımcıların yıl sonu dolar/TL beklentisi 40,0098'den 38,7771'e, 12 ay sonrası dolar/TL beklentisi ise 42,4730'dan 41,7997'ye düştü. Bir önceki anket döneminde 32,1 milyar dolar olan yıl sonu cari işlemler açığı beklentisi, bu dönemde 30,5 milyar dolara indi. Gelecek yıl için cari işlemler açığı beklentisi de 28,7 milyar dolara geriledi. ### Politika faizi cari ay sonu beklentisi yüzde 50 Cari yıl için Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) artış beklentisi yüzde 3,3'te, gelecek yıl için de yüzde 3,7'de sabit kaldı. TCMB'nin politika faizine ilişkin cari ay ve 3 ay sonrası için beklenti yüzde 50 oldu. 12 ay sonrası için politika faizi beklentisi de yüzde 38,18'den yüzde 37,11'e düştü.
865108
# Borsa kapanış rekorunu 107.417,52 puana taşıdı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,61 artışla kapanış rekoru olan 107.417,52 puandan tamamladı. ## İçerik İSTANBUL Borsa İstanbul'da **BIST 100 endeksi**, önceki kapanışa göre 1.699,20 puan artarken, toplam işlem hacmi 5,8 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 2,16, holding endeksi yüzde 1,18 yükseliş kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran banka, en çok gerileyen ise yüzde 0,78 ile bilişim oldu. Güne pozitif bir başlangıç yapan Borsa İstanbul'da, BIST 100 endeksi, banka ve holding pay piyasalarındaki alımların etkisiyle 107.56395 puanla tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. Endeks günü bir önceki kapanışa göre yüzde 1,61 artışla** 107.417,52 **puandan tamamladı.
2749635
# Küresel piyasalar Çin'deki gelişmelerle haftaya negatif başladı ## Özet Küresel piyasalar, Çin'de "sıfır Kovid-19" politikasına karşı protestoların ülke geneline yayılmasıyla yeni haftaya negatif seyirle başlarken, bu hafta gözler ABD'de tarım dışı istihdam başta olmak üzere yoğun veri gündemine çevrildi. ## İçerik Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi'de karantina altında olduğu iddia edilen apartmanda çıkan yangında 10 kişinin hayatını kaybetmesinin ardından Kovid-19 tedbirlerine yönelik protesto ve tepkiler ülke geneline yayıldı. Gösteriler ekonomik aktiviteye ilişkin endişeleri beraberinde getirirken, dünya genelinde risk algısının yükselmesine sebep oldu. Bu hafta ABD'de açıklanacak işgücü piyasalarına ilişkin verilerin, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) aralıktaki para politikası kararı öncesinde beklentiler üzerinde belirleyici olması öngörülürken, para piyasalarında bankanın gelecek ayki toplantıda yüzde 75 ihtimalle 50, yüzde 25 ihtimalle 75 baz puan faiz artıracağı fiyatlanıyor. Geçen hafta boyunca sözle yönlendirmelerde bulunan Fed yetkilileri 50 baz puanlık faiz artışına yeşil ışık yakarken, Fed tutanaklarında da faiz artırımlarında yavaşlama sinyali verilmişti. Bununla birlikte, geçen hafta ABD'deki "Black Friday" gününde harcamaların beklenen düzeyde olmaması ekonomiye ilişkin soru işaretlerini artırdı. Söz konusu gelişmelerle tahvil piyasalarında karışık bir seyir izlenirken, gelecek dönem resesyon sinyali olarak kabul edilen ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi ile 3 alık hazine bonosu getirisi arasındaki fark eksi 67 baz puanla Aralık 2000'den bu yana en geniş seviyede bulunuyor. Artan resesyon riski ve Çin'deki gelişmelerle emtia fiyatları yeni haftaya düşüşle başlarken, dolar endeksi yeni haftada önceki kapanışın yüzde 0,3 üzerinde 106,4 seviyesinde bulunuyor. Brent petrolün varil fiyatı yüzde 3,4 azalışla 81,2 dolarda, bakırın libresi yüzde 0,8 düşüşle 3,6 dolarda ve altının onsu yüzde 0,2 değer kaybıyla 1.751 dolarda bulunuyor. Analistler, Çin'deki gelişmelerin varlık fityatları üzerinde etkili olmasının beklendiğini kaydederek, bölgeden gelecek haber akışının piyasalarda oynaklığı artırabileceğini söyledi. Cuma günü, New York borsasında karışık bir seyir izlenirken, S&P 500 yüzde 0,03 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,52 değer kaybederken, Dow Jones endeksi yüzde 0,45 yükseldi. ABD'de endeks vadeli kontratlar yeni haftaya ise düşüşle başladı. Avrupa'da enflasyonla mücadele başlıca gündem maddesi olmayı sürdürürken, bölge ülkelerinin en önemli ticari ortaklarından olan Çin'deki gelişmeler yakından takip ediliyor. Avrupa Merkez Bankası (ECB) yetkililerinin sözle yönlendirmelerine bu hafta da devam etmesi planlanırken, resesyon ve enflasyon riskleri arasında kalan bankanın gelecek ayki toplantıda 75 baz puan faiz artıracağı beklentisi güçlü kalmayı sürdürüyor. Öte yandan, devam eden görüşmelerde Avrupa Birliği ülkeleri henüz Rus petrolüne uygulanacak tavan fiyat uygulamasında anlaşmaya varamadı. Cuma günü, Almanya'da DAX 40 endeksi yatay seyrederken, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,27 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,08 yükseldi. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar yeni haftaya ise düşüşle başladı. Çin'de ülke geneline yayılan protestolar Asya borsalarında satış baskısını artırırken, bölgeden gelecek haber akışı yakından takip ediliyor. Cuma günü, Çin Merkez Bankası (PBoC), banka ve kredi kuruluşlarının mevduatları karşılığında rezerv olarak tutmaları gereken nakit miktarını ifade eden "zorunlu karşılık oranını" düşürdü. Söz konusu adım, hükümetin yeniden ekonomiyi desteklemeye başlayacağı sinyali olarak yorumlandı. Söz konusu gelişmelerle kapanışa yakın Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,4, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 2,3, Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,52 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,4 geriledi. Yurt içinde, BIST 100 endeksi cuma günü yüzde 0,33 yükselerek 4.874,34 puanla tüm zamanların en yüksek kapanışını gerçekleştirdi. Dolar/TL cuma günü yatay seyirle 18,6359'dan kapanmasının ardından, bugün bankalararası piyasanın açılışında 18,6240'tan işlem görüyor. Analistler, bugünün veri gündeminde ABD'de Dallas Fed imalat aktivite endeksinin öne çıktığını ve Çin'deki protestolara ilişkin haber akşının yatırımcıların odağında yer aldığını bildirdi. ECB Başkanı Christine Lagarde'ın konuşmasının da takip edileceğini aktaran analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 4.900 ve 5.000 seviyelerinin direnç, 4.830 ve 4.680 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti. Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle: 10.00 Türkiye, eylül ayı katı yakıt istatistikleri 18.30 ABD, kasım ayı Dallas Fed imalat sanayi endeksi
567498
# Yabancılar yılın ilk 4 ayında 1,8 milyar dolarlık hisse aldı ## Özet Yabancı yatırımcı, Borsa İstanbul pay piyasalarında nisan ayında 279 milyon dolarlık net alış yaptı . ## İçerik İSTANBUL Yabancı yatırımcı,** Borsa İstanbul **pay piyasalarında nisan ayında 279 milyon dolarlık net alım yaparken, yılın ilk dört ayındaki toplam yabancı alımları 1,8 milyar dolara yaklaştı. Borsa İstanbul tarafından açıklanan verilere göre, yabancı yatırımcı, nisan ayında 279 milyon dolarlık net alım yaparak yılın ilk dört ayında alış tarafında yer almış oldu. Yılın ilk çeyreğinde 1,5 milyar dolarlık net alım yapan yabancıların nisan ayı ile birlikte toplam alım tutarı 1 milyar 777 milyon dolara ulaştı.Yabancı yatırımcılar, 2015 yılında, özellikle kasım ve aralık aylarında, güçlü satış gerçekleştirerek yılı 2 milyar 545 milyon dolarlık net satışla tamamlamışlardı. Borsa İstanbul 100 (BIST 100) endeksi, yabancı yatırımcıların net alış gerçekleştirdiği ilk dört ayda TL bazında yüzde 19, dolar bazında ise yüzde 24 değer kazandı. Endeks, nisan ayında ise TL bazında yüzde 2,5, dolar bazında 3,2 yükseldi.
1812572
# Yatırım uzmanı Faber: Türkiye dahil gelişen piyasalarda fırsatlar var ## Özet Uluslararası finans piyasalarındaki kriz tahminleri dolayısıyla "Doktor kıyamet" olarak bilinen yatırımcı Faber, uzun vadede doların gücünü kaybedeceğini, Türkiye'nin de içinde bulunduğu gelişen piyasalarda yatırım fırsatları bulunduğunu söyledi. ## İçerik Uluslararası finans piyasalarındaki kriz tahminleri dolayısıyla "Doktor kıyamet" olarak bilinen, The Gloom, Boom & Doom Report'un yayıncısı ve editörü İsviçreli yatırımcı Marc Faber, AA muhabirine, koronavirüs salgınının ekonomiye etkilerini değerlendirdi. Faber, ABD'de hisse senetlerinin şubat ayında zirve yaptığını, şu anda gelişen piyasaların ABD'ye kıyasla son derece düşük seviyede olduğunu belirterek, "Bence Türkiye dahil olmak üzere düşük seviyede olan gelişen piyasalar (gelecek dönemde) hızlı bir şekilde yeniden yükselebilir. Piyasalarda mart ayından itibaren gereğinden fazla satış yapıldı. Yatırımcılar için gelişen piyasalarda gelecek 2-3 ay boyunca kazanma fırsatı var. Buna Türkiye de dahil." diye konuştu. ### "ABD'nin uyguladığı mali ve parasal politikalar son derece tehlikeli" ABD dolarının uzun zamandır gelişen piyasaların para birimlerine karşı güçlü seyrettiğini ancak bu durumun değişebileceğini ifade eden Faber, şunları kaydetti: "Bu zamana kadar ABD doları çok güçlendi, Brezilya reali ve Meksika pesosuna karşı yüzde 20 değer kazandı. Geçen yıl Türk lirası da ABD dolarına karşı yaklaşık yüzde 20 değer kaybetti. Bu yıl da devam ettiğini görüyoruz. Rus rublesi de dolar karşısında yüzde 20 değer kaybetti. Dolar çok güçlü seyretti. Fakat ABD'nin mali açığına ve para basmasına baktığımda, doların güçlü bir para birimi olmaya devam edebileceğine inanmıyorum. Uzun vadede ABD'nin uyguladığı mali ve parasal politikaların son derece tehlikeli, dolar için de negatif olduğunu düşünüyorum." ### Krizin kazananları ve kaybedenleri Marc Faber, koronavirüs salgınının ekonomiler üzerindeki olumsuz etkilerini değerlendirirken, "Hükümetlerin krize doğru ilerlerken uyguladığı programların ekonomik olarak ciddi bir etkisi olacak. Batı ekonomileri zaten koronavirüs öncesi ciddi şekilde zorlanıyordu. Fed, geçen yılın eylül ayında repo piyasasına müdahale etmeye başladı. Koronavirüs ile birlikte çok büyük parasal ve mali önlemler uygulandı. Birçok işletme yeniden açılmayacak, iflas edecek ve çok sayıda insan işsiz kalacak." ifadelerini kullandı. Küresel ekonomi sisteminin koronavirüs salgınının kontrol altına alınmasının ardından ciddi şekilde değişeceğini ifade eden Faber, hava yolu şirketlerinin gelirlerinin yüzde 95 azaldığını, uçuşlar başlayınca bu durumun düzeleceğini ancak önceki yüksek seviyelere ulaşılamayabileceğini söyledi. Faber, "Bazı insanlar 'seyahat etmemize gerek yok' diye düşünecektir. Bazı insanlar müşterilerini ziyaret etmektense Skype veya Zoom üzerinden görüşmelerini yapmayı tercih edecek. İnsanların davranış şekilleri değişecek." diye konuştu. Yeni sistemin yeni kazananları ve kaybedenleri olduğunu belirten Faber, "Amazon, Netflix, Zoom gibi platformlar kazandı. Perakendeciler ise kaybedenlerden... Bazı büyük perakendeciler (karantina sonrasında) kepenklerini bir daha hiç açamayacak." dedi. ### "İnsanlar şehirlerden uzaklaşacak" İsviçreli yatırımcı Faber, perakende şirketlerinin yeniden yapılandırılmak zorunda olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti: "Eğer işleyiş modellerini değiştirmezlerse operasyonel de olamazlar. Örneğin ofisler… İnsanların evden çalışması yönünde artan bir eğilim var. Belki çalışanları ile artık sadece haftada bir karşılıklı görüşecekler. Herkesin her gün ofise gitmesi gibi bir ihtiyaç artık yok. İnsanlar şehirlerden uzaklaşarak aileleri ile birlikte yaşayabilecekleri güvenli yerlere taşınacak. Belki evlerinin yanında küçük bir ofisleri olacak." ### "Altınlarımı satmayı düşünmüyorum" Marc Faber, yatırımlarının; gayrimenkul, hisse senedi, tahvil ve kıymetli metaller olmak üzere 4 temel alanda bulunduğunu bildirdi. Faber, bu yıl kıymetli metaller ve ABD'deki hazine tahvillerinin ABD dolarının güçlü olmasıyla iyi performans gösterdiğini ancak gelecek 2-3 hafta ya da 2-3 aylık dönemde ABD hazine tahvillerinin iyi performans göstermeyebileceğini söyledi. Altının biraz fazla popüler olduğunu düşündüğünü ifade eden Faber, "Bu yıl altında bir düzeltme yılı olabilir. Öte yandan, altınlarımı satmayı düşünmüyorum. Onlar benim emeklilik fonum gibi..." dedi.
1736629
# Borsa günü yükselişle tamamladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,53 artışla 120.791,86 puandan tamamladı. ## İçerik BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 640,42 puan artarken, toplam işlem hacmi 14,2 milyar lira olarak gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 0,27, holding endeksi yüzde 0,56 değer kazandı. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 9,20 ile spor, en çok gerileyen ise yüzde 3,62 ile menkul kıymet yatırım ortaklığı oldu. BIST 100 endeksi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) çarşamba günkü faiz kararı öncesinde alıcılı bir seyir izledi. Haftaya yükselişle başlayan ve 121.242,40 puanı gören BIST 100 endeksi, daha sonra 121.000 seviyelerinde dengelendi ve günü bu seviyenin hafif altında 120.791,86 puandan tamamladı. Analistler, TCMB'nin faiz indireceğine yönelik beklentilerin ağır bastığını ve bu durumun pay piyasalarını desteklediğini ifade etti. Yarın, yurt içinde konut fiyat endeksi, yurt dışında Almanya'da ZEW Beklenti endeksi ile ABD'de New York Fed sanayi endeksinin takip edileceğini kaydeden analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 122.500 seviyesinin direnç, 119.500 puanın da destek konumunda olduğunu söyledi.
739745
# Küresel piyasalar Fed sonrası sakin ## Özet Küresel piyasalar, ABD Merkez Bankası'nın politika faizini değiştirmemesinin ardından sakin bir seyir izliyor. ## İçerik İSTANBUL **Küresel piyasalar**, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) politika faizini değiştirmemesinin ardından sakin bir seyir izliyor. Federal Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) dünkü toplantısının ardından açıklanan karar metninde, FOMC üyelerinin politika faizini yüzde 0,50-0,75 aralığında sabit tutma kararının oy birliğiyle alındığı belirtildi. ABD ekonomisinin "ılımlı" büyümesini sürdürdüğü ifade edilen metinde, aralık ayında yapılan son FOMC toplantısından sonraki verilerin, iş gücü piyasasının güçlenmeye devam ettiğini gösterdiği kaydedildi. Metinde, bir sonraki faiz artışına ilişkin herhangi bir ipucu verilmedi. Dün açıklanan ABD özel sektör istihdamı ve ISM İmalat Sanayi Endeksi beklentilerin üzerinde gelirken, Dow Jones sanayi endeksi yüzde 0,14, S&P 500 endeksi yüzde 0,68 ve Nasdaq teknoloji endeksi ise yüzde 0,50 değer kazandı. Dolar endeksi ise 100,51 seviyesinden 99,43'e kadar geriledi. Avrupa tarafında, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,96, Almanya'da DAX 30 endeksi yüzde 1,08, İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,81 ve İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,86 yükseldi. Asya piyasalarında, Fed sonrasında yenin dolar karşısında güçlenmesiyle Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,2 değer kaybetti. Bugün ayrıca, Japonya'da açıklanan verilere göre, ocak ayında parasal taban yıllık yüzde 22,6 genişlerken, aynı dönemde tüketici güven endeksi 43,2 ile beklentilerin altında geldi. Çin borsasında ise tatil nedeniyle işlem yapılmıyor. Yurt içinde ise ocaktaki yükseliş eğilimini şubat ayının ilk işlem gününe taşıyan BIST 100 endeksi, gün içinde 86.920,13 puana kadar çıktı. Günü yüzde 0,64 artışla 86.847,96 puan ile kapatan endeks, yaklaşık 20 ayın en yüksek günlük kapanışını gerçekleştirdi. Dün dolar/TL, 3,7947'ye yükselse de küresel piyasalarda dolara olan talebin azalmasının etkisiyle düşüşe geçerek 3,7590 seviyesini gördü ve günü 3,77 sınırında tamamladı. Dolar/TL, bugün saat 09.10 itibarıyla 3,7650 seviyelerinde bulunuyor. Analistler, bugün yurt içinde veri akışının zayıf olduğunu, yurt dışında ise İngiltere Merkez Bankası (BoE) faiz kararı ve açıklanacak verilerin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 87.500 seviyesinin direnç, 85.500 seviyesinin destek konumunda olduğunu bildirdi.
2284815
# Borsa güne yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, güne yüzde 0,23 artışla 1.413,99 puandan başladı. ## İçerik Açılışta BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 3,21 puan ve yüzde 0,23 değer kazanarak 1.413,99 puana yükseldi. Bankacılık endeksi yüzde 0,39 ve holding endeksi yüzde 0,27 artış kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 1,80 ile finansal kiralama faktoring, tek değer kaybeden yüzde 0,21 ile inşaat oldu. BIST 100 endeksi, dün alış ağırlıklı bir seyir izleyerek günü yüzde 0,60 artışla 1.410,79 puandan tamamladı. Analistler, ABD Merkez Bankası (Fed) yetkililerinden çelişkili açıklamalar gelmeye devam etmesine karşın tahvil ve hisse senedi piyasalarında oynaklığın azaldığını belirterek, ABD'de 1,2 trilyon dolarlık altyapı planında anlaşılması, Fed'in stres testi sonuçları ve olumlu veri akışının pay piyasalarında pozitif seyri desteklediğini söyledi. Bugün yurt içinde veri gündeminin sakin olduğunu, yurt dışında ise ABD'de kişisel gelir ve harcamalar ile Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksinin takip edileceğini aktaran analistler, devam eden Avrupa Birliği Liderler Zirvesi'nden ve Fed yetkililerinden gelecek açıklamaların da gündemin odağında bulunduğunu kaydetti. Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksi için 1.400 puanın destek, 1.420 ve 1.429 puanın ise direnç olarak izleneceğini bildirdi.
2713316
# Borsa haftaya yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, haftaya yüzde 0,77 artışla 3.654,74 puandan başladı. ## İçerik Açılışta **BIST 100 endeksi,** önceki kapanışa göre 27,77 puan ve yüzde 0,77 değer kazanarak 3.654,74 puana yükseldi. Bankacılık endeksi yüzde 0,86 ve holding endeksi yüzde 0,57 artış kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 2,47 ile bilişim, tek kaybettiren yüzde 0,28 ile spor oldu. BIST 100 endeksi, cuma günü yükseliş eğiliminde hareket etmesinin ardından yüzde 2,07 değer kazanarak 3.626,96 puan ile tüm zamanların en yüksek haftalık kapanışını gerçekleştirdi. Endeksin haftalık bazdaki kazancı ise yüzde 1,66 oldu. Analistler, enflasyon beklentilerindeki yükseliş ve resesyon kaygılarıyla küresel piyasalardaki dalgalı seyrin sürdüğünü ifade etti. Merkez bankaları yetkililerinin açıklamaları ve jeopolitik gerilimlere ilişkin haber akışının yakından izleneceğini aktaran analistler, bu hafta ABD'de yoğunlaşan ve yurt içinde başlayacak şirket finansal sonuçlarının da hisse ve sektör bazlı hareketliliği artırabileceğini söyledi. Analistler, haftanın veri gündeminde ise yurt içinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz kararı, yurt dışında ise ABD'de sanayi üretimi, Avro Bölgesi ve İngiltere'de enflasyon, Çin'de büyümenin öne çıktığını belirterek, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) aralık toplantısına ilişkin 75 baz puanlık faiz artırımı beklentilerinin güçlenip güçlenmeyeceğinin de fiyatlamalar açısından önemli olacağını vurguladı. Bugünün veri gündeminin nispeten sakin olduğuna işaret eden analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 3.570 ve 3.500 puanın destek, 3.700 seviyesinin direnç konumunda bulunduğunu kaydetti.
2465213
# Borsa günü yükselişle tamamladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,92 değer kazancıyla 1.963,59 puandan tamamladı. ## İçerik BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 36,93 puan artarken, toplam işlem hacmi 32,7 milyar lira seviyesinde gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 0,55 değer kaybederken, holding endeksi yüzde 1,93 değer kazandı. Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran yüzde 4,61 ile ulaştırma, en çok kaybettiren ise yüzde 1,32 ile turizm oldu. Analistler, yarın yurt içinde veri gündeminin sakin olduğunu, yurt dışında ise ABD Merkez Bankası (Fed) Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantı tutanakları, dünya genelinde açıklanacak hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verileri başta olmak üzere veri gündeminin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 2.000 seviyesinin direnç, 1.900 puanın destek konumunda bulunduğunu kaydetti.
2652158
# Brent petrolün varil fiyatı 100,19 dolar ## Özet Brent petrolün varili uluslararası piyasalarda 100,19 dolardan işlem görüyor. ## İçerik Dün 102,39 dolara kadar yükselen Brent petrolün varil fiyatı, günü 100,54 dolar seviyesinde tamamladı. Brent petrolün varil fiyatı bugün saat 09.43 itibarıyla kapanışa göre yüzde 0,35 düşüşle 100,19 dolar oldu. Aynı dakikalarda Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varili 94,08 dolardan alıcı buldu. Fiyatlardaki düşüşte, küresel petrol talebine ilişkin endişeler etkili oldu. Amerikan Petrol Enstitüsü, ülkenin ticari ham petrol stoklarında geçen hafta bir önceki haftaya göre yaklaşık 2 milyon varillik artış öngördüğünü açıkladı. Piyasa beklentisi, stokların yaklaşık 500 bin varil azalacağı yönünde. Stoklardaki artış beklentisi, dünyanın en büyük petrol tüketicisi ülkede talebin düşük seyrettiği algısına yol açarak fiyatları aşağı yönlü destekledi. ABD Enerji Enformasyon İdaresinin resmi petrol stok verileri bugün açıklanacak. Dünya genelinde açıklanan ekonomik veriler de resesyon beklentilerini güçlendirerek talep endişelerine neden oldu. Öte yandan, piyasalar Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubunun bugün yapacağı toplantıya odaklandı. Eylül ayına ilişkin üretim politikasının görüşüleceği toplantıda, grubun üretimini sabit tutacağı ya da çok az artıracağı öngörülüyor. Uzmanlar, petrol sahalarındaki yatırım eksikliği nedeniyle birçok üye ülkenin üretim kotalarını karşılamakta zorlandığı göz önüne alındığında grubun arzı artırmasının zor olacağını ifade ediyor. ABD ile Çin arasındaki gerilime ilişkin haber akışı da fiyatlardaki hareketlilikte etkili oluyor. Brent petrolde teknik olarak 100,86 ile 101,54 dolar aralığının direnç, 100,18 ile 99,50 dolar aralığının ise destek bölgesi olarak izlenebileceği ifade ediliyor.
2605413
# Fed, yüksek enflasyonun kalıcı hale gelme korkusuna karşı sıkılaşma patikasında ilerliyor ## Özet Kovid-19 salgınının ekonomik etkilerine karşı aldığı destekleyici önlemleri peyderpey sonlandıran Fed, varlık alımlarının azaltılması ve faiz oranlarının artırılmasının ardından bilanço küçültmesine başladı. ## İçerik ABD'de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının başladığı dönemde ekonomiyi desteklemek için parasal genişleme başlatan ABD Merkez Bankası (Fed), resesyon kaygılarına rağmen yükselen enflasyonla mücadele için parasal sıkılaşma yolundaki ilerleyişini sürdürüyor. Kovid-19 salgınının ekonomik etkilerine karşı aldığı destekleyici önlemleri peyderpey sonlandıran Fed, varlık alımlarını azaltmasının ve faiz oranlarını artırmasının ardından para politikası normalleşmesinde bilanço küçültme evresine geçti. Salgın döneminde başlatılan parasal gevşeme sonucu büyüyen bilançosunun boyutunda daralmaya gidecek Fed, vadesi gelen tahvil ve kağıtları, bunları çıkaran kurumlara iade ederek parasını piyasadan toplayacak. ### Bilanço küçülmesinin 2-3 trilyon dolara ulaşması bekleniyor Fed'in bilanço boyutunu küçültme planına göre, ilk etapta hazine tahvillerinde aylık 30 milyar dolar ve ipoteğe (mortgage) dayalı menkul kıymetlerde 17,5 milyar dolar azalmaya gidilecek. Böylece bankanın bilanço büyüklüğü toplamda aylık 47,5 milyar dolar azaltılacak. Fed, ilk 3 ayın ardından ise eylül itibarıyla bilanço küçültmede aylık miktarı hazine tahvilleri için 60 milyar dolar ve ipoteğe dayalı menkul kıymetler için 35 milyar dolar olmak üzere toplam 95 milyar dolara çıkaracak. Sürecin ne kadar süreceği bilinmezken, Fed'in bilançosundaki küçülmenin 2-3 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. ### Para arzı azaltılarak yükselen enflasyonun önü kesilecek Bilanço küçültme planıyla tahvil ve benzeri kağıtlar her ay vadesi doldukça çıkaran kuruma iade edilecek ve parası alınacak. Fed, elinde tuttuğu vadesi gelen tahvil ve kağıtların bankanın bilançosunu terk etmesine izin verecek. Banka sadece para politikasının etkin ve verimli bir şekilde uygulanmasını sağlamak için yeterli miktarda tahvil ve kağıdı elinde tutacak. Böylece, piyasadaki fazla parayı çekecek banka, para arzının azalmasıyla enflasyonun kontrolsüz hızlanışının önünü kesecek. ### 2017-2019 dönemindeki bilanço küçültmesine benziyor Bu yaklaşımın Fed'in 2017 ve 2019 yılları arasında bilanço boyutunu küçültmek için kullandığı yaklaşıma benzer olduğu belirtiliyor. Buna karşın bilanço normalleşmesinin bu sefer daha erken başladığı dikkati çekerken, erken ve hızlı bilanço normalleşmesinin iki farkı olduğuna işaret ediliyor. Birincisi, Fed'in bilançosu bu sefer yaklaşık 2 kat daha büyük, bu durum ekonomide başka bir şok olması durumunda politika yapıcıların alımları tekrar kullanmak için politika alanına sahip olacağından emin olmak için varlıkların hızla azaltılmasının istendiğini gösteriyor. İkincisi, ekonomi 2017'de olduğundan daha güçlü ve enflasyon çok daha yüksek seviyede bulunuyor ve bu da finansal koşulları daha hızlı sıkılaştırmayı uygun kılıyor. Bununla birlikte, bilanço normalleşmesine yönelik daha agresif yaklaşımın Fed için potansiyel riskleri artırdığı belirtiliyor. ### Ekonomik görünüme yönelik belirsizlik endişeye neden oluyor Salgınla ilgili mali teşviklerin etkilerinin azalması, yurt dışındaki zayıf büyüme veya Ukrayna'daki savaşla ilgili belirsizlik nedeniyle finansal koşulların kötüleşebileceği kaydediliyor. Bilanço normalleşmesinin finansal piyasalar ve ekonomi üzerinde aşırı etkileri olması halinde ise Fed'in buna faiz oranlarını kademeli olarak yükselterek yanıt verebileceği belirtiliyor. Fed, ekonomik veya finansal koşulların değişmesi durumunda normalleşme planlarını değiştirebileceğini vurguluyor. Ancak bu tür ayarlamalar Fed'in bilançosu hakkında iletişim kurmak için önemli ölçüde zaman ve çaba harcaması gerekeceği anlamına geliyor. Ekonomik görünüm ve finansal piyasaların dayanıklılığı konusundaki büyük belirsizlik normalleşmenin sorunsuz gitmeyebileceğine yönelik endişeleri doğuruyor. ### Kovid-19 kriziyle parasal genişleme başlamıştı Fed, Kovid-19 salgınının başlamasının ardından Mart 2020'de politika faizini yüzde 0-0,25 aralığına çekerek salgın nedeniyle artan işsizliği kontrol etmek amacıyla parasal genişleme başlatmıştı. Söz konusu dönemde banka, piyasaların sorunsuz işleyişini sağlamak ve uygun finansal koşullar oluşturarak hanehalkı ve işletmelere kredi akışını desteklemek için Hazine tahvili ile ipoteğe dayalı menkul kıymetleri satın almaya başlamıştı. Küresel ekonomiyi sert bir şekilde vuran Kovid-19 şokuna yanıt olarak gerçekleştirilen bu satın almalar, finansal piyasadaki bir dizi gerilimin giderilmesine yardımcı olmuştu. ### 2021'in son çeyreğinde parasal sıkılaşma patikasına girilmişti Hızlı ekonomik toparlanmayla gelen enflasyondaki yükseliş sonucu 2021'in son çeyreğinde Fed'in para politikası tonu değişmeye başlamıştı. Geçen yıl kasım toplantısıyla varlık alımlarının hızını düşürmeye başlayan Fed, aylık 120 milyar dolarlık varlık alım programında 15 milyar dolarlık azalışa gidileceğini duyurmuştu. Fed, aralık toplantısında ise varlık alımlarını azaltma hızını artırarak aylık 15 milyar dolardan 30 milyar dolara çıkarma kararı almıştı. ### Bilanço küçültme planı mayıs ayında açıklanmıştı Varlık alım operasyonunu mart ayında tamamlayarak faiz artışlarına başlayan Fed, 25 baz puan artışla 2018'den bu yana ilk kez faiz artırımına gitme kararı almıştı. Fed, mayıs toplantısında ise 50 baz puan ile 2000 yılından bu yana en hızlı faiz artışını gerçekleştirmişti. Faiz oranındaki yarım puanlık artışın yanı sıra banka, salgın sonrası politika normalleşmesinde bir başka adım olan bilanço küçülmesine haziran itibarıyla başlayacağını duyurmuştu. ### Parasal sıkılaşma nedir? Sıkı para politikası, aşırı ısınan ekonomiyi yavaşlatmaya, hızlanan harcamaları kısmaya veya hızla yükselen enflasyonu frenlemeye yönelik bir para politikası. Bu politikayı izleyen merkez bankaları, para talebini azaltmaya ve ekonomik genişlemenin hızını sınırlamaya çalışır. Sıkı para politikası, faiz oranlarını artırma ve para arzını kısma gibi araçları içerir. Bilanço daralması da merkez bankasının her ay satın aldığı varlık miktarını azalttığı veya aşamalı olarak sonlandırdığı kontrollü ve sistematik bir para politikası aracı. Daralmada, Hazine tahvili ve konut kredisine dayalı menkul kıymet alımlarını içeren ve niceliksel gevşeme (parasal genişleme) olarak bilinen tahvil alım programları devreden çıkar. Fed yetkilileri, ekonominin yeterince toparlandığına inandıklarında, bankanın bilanço büyümesini yavaşlattığı dolayısıyla para arzını azalttığı için para politikası sıkılaşmasının bir yöntemi olan daralmayı uygular. Parasal sıkılaşma ve parasal genişleme, Fed'in istihdam ve fiyat istikrarı hedeflerine ulaşmasında kullanılan politika yöntemleri. ### Bilanço küçülmesi piyasalar için kötü mü? Fed, finansal piyasalardan bağımsız olacak şekilde yapılandırıldı. Borsa, Fed'in politikayı yürürlüğe koyma kararından önce hareket etme eğiliminde ve politika eylemleri piyasaların beklentilerinden farklıysa, Fed politikayı yürürlüğe koyduktan sonra tepki vermeye devam edebilir. Genel olarak, daralma ekonomiyi soğutmak için tasarlandığından pay piyasaları olumsuz etkilenme eğilimindedir ancak diğer birçok makroekonomik güç piyasaların toparlanmasını etkileyebilir.
967478
# 'Hazine yurt içi, yurt dışı fonlara kaynak aktarabilecek' ## Özet Hazine Müsteşarı Çelik, torba kanun tasarısı ile Hazinenin yurt içi, yurt dışı fonlara kaynak aktararak önemli bir fonksiyonu icra edeceğini söyledi. ## İçerik İSTANBUL **Hazine Müsteşarı Osman Çelik**, alt fonlara kaynak aktarma noktasında Torba Kanun kapsamındaki düzenlemeyle beraber **Hazine'nin yurt içi ve yurt dışı fonlara kaynak aktarara**k melek yatırımcılık ve girişimcilik sermayesi fonlarının desteklenmesinde önemli bir fonksiyon icra edeceğini söyledi. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Anadolu Ajansı'nın global iletişim ortaklığında "İnsani Finans" temasıyla düzenlenen Küresel Katılım Finans Zirvesi (Global Participation Finance Summit-GPAS İSTANBUL) kapsamında "İstikrarlı Büyüten 'İnsani' Bir Ekosistem Yükseliyor" başlıklı panel gerçekleştirildi. Hazine Müsteşarı Çelik, panelde yaptığı konuşmada, yenilikçilik ve girişimciliğin ekonomik büyümeyi teşvik etmek, istihdam sağlamak, toplumsal refahı artırmak, dinamizm kazandırmak, yeni piyasalar oluşturmak açısından önem arz ettiğini bildirdi. Osman Çelik, girişimcilerin sağlıklı bir ortamda, özgür düşünce ortamında kendilerini ifade etmelerinin önemini vurgulayarak, girişimcilik açısından bir ekosistemi oluşturmanın önemli olduğunu anlattı. Hazine Müsteşarlığı olarak girişimcilik ekosisteminin iyileştirilmesini önemsediklerini ve önünün açılmasına yönelik faaliyette bulunduklarını aktaran Çelik, “Hazine Müsteşarlığı’nın Meclis'te bekleyen bir tasarısı var. Dün itibarıyla Meclis'ten madde geçti ama Torba Kanun ile duyurulacak. Bu alt fonlara kaynak aktarma olayı. Hazine olarak biz üst fonlara kaynak aktarabiliyoruz ama alt fonlara kaynak aktarma noktasında bir takım mevzuat engelleri vardı. Bu düzenlemeyle beraber Hazine yurt içi, yurt dışı fonlara kaynak aktararak melek yatırımcılık ve girişimcilik sermayesi fonlarının desteklenmesinde önemli bir fonksiyon icra etmiş olacak.” diye konuştu. Çelik, Kredi Garanti Fonu'nun (KGF) piyasaya sağladığı kaynağın Türkiye ekonomisinin büyümesine olumlu etki ettiğini kaydetti. Kalkınma Bankası’nın yeniden yapılandırmasının söz konusu olduğunu anımsatan Çelik, Kalkınma Bankası’nı daha net kurumsal yapı olarak güçlendirmek, görev alanını genişleterek farklı enstrümanlarla sermaye piyasasında işlem yapabilmelerini sağlamak, yatırım bankacılığı alanında sermayesini güçlendirmek, teknoloji ve yenilik odaklı şirketlere finansman sağlayabilecek yapıya kavuşturmak üzere mevzuat çalışmasını tamamladıklarını söyledi. Çelik, halkın faizsiz finansa ilgisinin olduğunu anlatarak, müsteşarlık olarak buna katkı vermeye devam edeceklerini dile getirdi. ### "Türk şirketleri Avrupa'da hisse senedi satabilecek" Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vahdettin Ertaş ise dünyaya entegre olabilmek için Kurul tarafından yapılan reformları anlatarak, otomatik ve gönüllü bireysel emeklilik sisteminden, katılım bankacılığından, kitle fonlamasından bahsetti. Vergi konusunda son dönemde sektörü teşvik eden çok ciddi düzenlemeler yapıldığını dile getiren Ertaş, SPK tarafından 2016'da şirketlere yaklaşık 350 milyar liralık ihraç izni verildiğini, bu yıl sonu itibarıyla bu tutarın 500 milyar lirayı geçeceğini bildirdi. Ertaş, 2000'de 87 trilyon dolar olan küresel borç stokunun 2007'de 142 trilyon dolara, 2014'te 199 trilyon dolara ulaştığını, söz konusu rakamın bugün itibarıyla 225 trilyon dolara yükseldiğini söyledi. Türkiye'nin gayri safi yurt içi hasılasına oranla kamu borcunun OECD ve AB ülkelerine göre çok düşük olduğunu dile getiren Ertaş, bu alanda iyi durumda olduklarını aktardı. Ertaş, son yıllarda SPK tarafından pek çok düzenleme yapıldığını kaydederek, özellikle katılım finansa dayalı finansal araçlara pozitif ayrıcalık yaptıklarını bildirdi. Çok önemli bir düzenlemeyi daha hayata geçirdiklerini aktaran Ertaş, "Türk şirketleri SPK'dan izin alarak Avrupa'nın herhangi bir ülkesinde hisse senedi satabilecek. Bu Türkiye'nin AB'ye sermaye piyasaları alanında girmesinin çok açık bir işareti. Bizim regülasyonlarımız onlarla eşit düzeyde. SPK izniyle AB'nin 28 ülkesinden herhangi birinde gidip şirketlerin hisselerini satabilirler. Bunu dünyada alan ikinci ülke biziz." ifadelerini kullandı. Ertaş, İstanbul Uluslararası Finans Merkezi projesini hızlandırarak İstanbul'u önemli finans merkezlerinden yapacaklarını bildirdi. ### "Halka arzların artması katılım finansı besleyecek" Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ da "Borsa, konsepti itibarıyla katılım finansa, paylaşmaya dünyadaki en uygun konsept." dedi. Katılım finans alanında hem ürün hem kurum bazında aktif çalışmaya devam ettiklerini dile getiren Karadağ, bu kapsamda yaptıkları çalışmalardan bahsetti. Karadağ, finansın, ticaretin ve sözleşme hukukunun bir ürünü olduğunu kaydederek, İslami finanstan bahsedebilmek için temel parametrelerinin sağlam olması gerektiğini söyledi. Borsa olarak Faizsiz Finans Koordinasyon Kurulu'nda da çalıştıklarını aktaran Karadağ, faizsiz finans ile ilgili bir danışma kurulu kurulmasının çok önemli olduğunu anlattı. Karadağ, Borsa İstanbul'un ve platformlarının insani veya katılım finansı usüllerine göre tekrar dizayn etmek için yoğun bir şekilde çalıştıklarını anlattı. Borsa'da halka arzların artmasının insani ve İslami ürünleri, katılım finansı çok besleyeceğini belirterek, özellikle nitelikli Anadolu şirketlerinin gelmesinin önemli olduğunu bildirdi. ### “Katılım bankacılığı alternatif bir model” Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, dünyada karşılaşılan krizlerin temelinde paylaşım adaletsizliği ve haksızlıkların bulunduğuna işaret ederek, adil paylaşımı sağlayan ve çatışma doğurmayan bir sisteme ihtiyaç olduğunu bildirdi. Akben, katılım bankacılığının bu ihtiyaca cevap verilmesi ve krizlere karşı alternatif bir model oluşması gerektiği gerçekliğinden hareketle ortaya çıktığını ifade etti. Dünyada insani ve vicdani olanı hukuk ile örtüştürebilmek noktasında katılım bankalarına önemli rol düştüğünü belirten Akben, paylaşımı esas alan katılım bankacılığı sisteminin konvansiyonel sistem ve ürünlerin kötü bir taklidi olmaktan ziyade kendi doğrularını ve modelini ortaya koyması gerektiğini bildirdi. Katılım bankalarının girişimciliğin desteklenmesinde öncü rol üstlenmesi gerektiğini belirten Akben, bunun sistemin gerçek ticaret ve insani değerler üzerine oluşmasını sağlama açısından önemli olduğunu dile getirdi. Akben, Türkiye’de yüzde 5 civarında olan katılım bankacılığı payının normal olmadığını ve bunu büyütülmesi gerektiğini kaydetti. İstanbul Finans Merkezi projesinin ve İslami finansın gelişmesinin Türkiye’ye dünyadan yatırım çekilmesi bağlamında önem arz ettiğini vurgulayan Akben, “Ancak bu sadece bankacılıkla olacak iş değil. Finans ekosistemindeki bütün kuruluşların yanında şirketlerimizin de bu hassasiyet üzerine dikkatlice kendilerini ortaya koymaları lazım.” yorumunu yaptı. ### "Kamu katılım bankacılığına bütün gücüyle destek veriyor" Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Denetleme Kurulu Üyesi Orhan Aydın, gelecekte katılım bankacılığı sistemi içinde yer alacak insan kaynağının yetişmesi açısından yüksek öğretimin çok dinamik olduğunu söyledi. Son dönemde üniversitelerde katılım bankacılığı alanında bölümler açıldığını, müfredatta ilgili derslerin yer almasının sağlandığı, çok sayıda lisans üstü tez hazırlandığını aktaran Aydın, YÖK olarak bu alanda üniversitelerden gelen yeni program açma isteklerine hep olumlu yaklaştıklarını ifade etti. Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB) Yönetim Kurulu Başkanı Melikşah Utku ise kamunun katılım bankacılığına bütün gücüyle destek verdiğini belirterek, sektörün geleceğinden umutlu olduğunu kaydetti.
2461326
# Bankacılık sektörü kredi hacmi geçen hafta 4 trilyon 636 milyar lira oldu ## Özet Bankacılık sektörünün kredi hacmi, geçen hafta 712 milyar 272 milyon lira azalarak 4 trilyon 635 milyar 614 milyon liraya geriledi. ## İçerik Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yayımlanan haftalık bültene göre, sektörün kredi hacmi 24 Aralık itibarıyla 712 milyar 272 milyon lira azaldı. Söz konusu dönemde toplam kredi hacmi 5 trilyon 347 milyar 886 milyon liradan 4 trilyon 635 milyar 614 milyon liraya düştü. Bankacılık sektöründeki toplam mevduat (bankalararası dahil), geçen hafta 1 trilyon 225 milyar 182 milyon lira azaldı. Söz konusu haftada yüzde 20 gerileyen bankacılık sektörü toplam mevduatı, 4 trilyon 468 milyar 375 milyon lira oldu. ### Tüketici kredileri tutarı 774,7 milyar liraya ulaştı Verilere göre, tüketici kredileri tutarı, 24 Aralık itibarıyla 6 milyar 466 milyon lira artarak 774 milyar 741 milyon liraya yükseldi. Söz konusu kredilerin 297 milyar 686 milyon lirası konut, 13 milyar 211 milyon lirası taşıt ve 463 milyar 844 milyon lirası ihtiyaç kredilerinden oluştu. Söz konusu dönemde taksitli ticari kredilerin tutarı 86 milyar 141 milyon lira azalarak 670 milyar 315 milyon liraya düştü. Bankaların bireysel kredi kartı alacakları ise yüzde 2,9 artarak 203 milyar 575 milyon lira oldu. Bireysel kredi kartı alacaklarının 86 milyar 86 milyon lirası taksitli, 117 milyar 489 milyon lirası taksitsiz oldu. ### Yasal öz kaynaklar arttı BDDK haftalık verilerine göre, bankacılık sektöründe takipteki alacaklar, 24 Aralık itibarıyla bir önceki haftaya göre 7 milyar 393 milyon lira azalarak 157 milyar 429 milyon liraya geriledi. Söz konusu takipteki alacakların 120 milyar 854 milyon lirasına özel karşılık ayrıldı. Aynı dönemde bankacılık sisteminin yasal öz kaynakları 44 milyar 718 milyon lira artarak 931 milyar 178 milyon lira oldu. ### Bankacılık sektörünün mevduatı azaldı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından haftalık para ve banka istatistikleri yayımlandı. Buna göre, bankacılık sektöründeki toplam mevduat (bankalar arası dahil) 24 Aralık ile biten haftada 1 trilyon 4 milyar 239 milyon 409 bin lira azalarak 4 trilyon 994 milyar 444 milyon 278 bin liraya indi. Aynı dönemde bankalardaki TL cinsi mevduat yüzde 2,16 azalışla 1 trilyon 833 milyar 647 milyon 789 bin lira, yabancı para (YP) cinsinden mevduat da yüzde 24,37 düşüşle 2 trilyon 953 milyar 85 milyon 710 bin lira oldu. Bankalarda bulunan toplam YP mevduatı, geçen hafta 265 milyar 603 milyon dolar düzeyinde gerçekleşirken, bu tutarın 238 milyar 974 milyon doları yurt içinde yerleşik kişilerin hesaplarında toplandı. Yurt içi yerleşiklerin toplam YP mevduatındaki değişime bakıldığında, parite etkisinden arındırılmış verilerle 24 Aralık itibarıyla 274 milyon dolarlık azalış görüldü. Bir haftalık dönemde mevduat bankalarındaki tüketici kredileri yüzde 0,86 artarak 734 milyar 889 milyon 260 bin lira oldu. Aynı dönemde taksitli ticari krediler yüzde 10,46 azalışla 615 milyar 625 milyon 126 bin liraya inerken, kredi kartları bakiyesi yüzde 2,70 yükselişle 295 milyar 975 milyon 473 bin liraya çıktı. Mevduat bankalarındaki tüketici kredilerinin 272 milyar 20 milyon 893 bin lirası konut, 8 milyar 644 milyon 943 bin lirası taşıt ve 454 milyar 223 milyon 424 bin lirası diğer kredilerden oluştu. Bankacılık sektörünün TCMB dahil toplam kredi hacmi de 24 Aralık ile biten haftada 641 milyar 844 milyon 420 bin lira artarak 4 trilyon 485 milyar 632 milyon 418 bin liraya yükseldi. Toplam kredi hacmi, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 28,77 artış kaydetti.
2249622
# Borsa güne yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, güne yüzde 0,46 artışla 1.456,44 puandan başladı. ## İçerik Açılışta BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 6,62 puan ve yüzde 0,46 değer kazanarak 1.456,44 puana yükseldi. Bankacılık endeksi yüzde 0,52 ve holding endeksi yüzde 0,64 artış kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 0,64 ile holding ve yatırım, tek gerileyen ise yüzde 0,74 ile inşaat oldu. BIST 100 endeksi, dün günü yüzde 0,67 değer kaybıyla 1.449,82 puandan tamamladı. Analistler, enflasyonist endişeler ile istihdam piyasasında henüz salgın öncesi seviyelerin yakalanamamasının, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) net bir sözlü yönlendirme yapmasını zorlaştırdığını belirterek, bu noktada bugün Fed'in San Francisco, Atlanta, Richmond ve Dallas şubeleri yetkililerinin açıklamalarının piyasaların yönü üzerinde belirleyici olabileceğini söyledi. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde'nin de bugün bir konuşma yapacağını aktaran analistler, ayrıca yurt içinde tüketici güven endeksi, yurt dışında ise dünya genelinde açıklanacak imalat sanayi ve hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) başta olmak üzere yoğun veri gündeminin takip edileceğini bildirdi. Analistler, makroekonomik veri akışı ve merkez bankası yetkililerinin değerlendirmelerinin pay ve tahvil piyasalarında volatiliteyi artırabileceğini vurgulayarak, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.470 puanın direnç, 1.440 ve 1.390 seviyelerinin ise destek konumunda olduğunu ifade etti.
2231381
# Merkez Bankası politika faizini yüzde 19'da sabit bıraktı ## Özet Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 19 düzeyinde sabit tuttu. ## İçerik **Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası**ndan (TCMB) **faiz oranları**na ilişkin yapılan duyuruda, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu başkanlığında toplanan Para Politikası Kurulu'nun (PPK), politika faizini yüzde 19 düzeyinde sabit tutmaya karar verdiği bildirildi. Duyuruda, salgına bağlı olarak geçen yıl sert daralan küresel ekonominin, destekleyici politikalar ve aşılama sürecindeki olumlu gelişmelerin etkisiyle toparlanmaya devam ettiği belirtilerek, bu iyileşme sürecinde, özellikle imalat sanayi faaliyeti ve küresel ticaretteki ivmelenmenin belirleyici olduğu kaydedildi. Son dönemde emtia fiyatlarında yeniden artış gözlendiğine işaret edilen duyuruda, yükselen küresel enflasyon beklentilerinin uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkilerinin önemini koruduğu vurgulandı. Salgının sınırlayıcı etkilerine rağmen yurt içi iktisadi faaliyetin güçlü seyrettiği aktarıldığı duyuruda, şu değerlendirmelere yer verildi: "Salgın kısıtlamalarına bağlı olarak iç talep bir miktar ivme kaybederken, dış talep gücünü korumaktadır. İmalât sanayi faaliyeti kuvvetli bir ivme sergilerken, salgın kısıtlamalarından olumsuz etkilenen hizmet sektörlerindeki zayıf seyir sürmektedir. Bununla birlikte, salgının gidişatı ve aşılama sürecine bağlı olarak iktisadi faaliyet üzerinde her iki yönde riskler bulunmaktadır. Ticari kredilerin yanı sıra bireysel kredilerde de daha ılımlı bir seyir gözlenmekle birlikte, bu gelişmenin kalıcılığı makroekonomik istikrar açısından yakından takip edilmektedir. Emtia fiyatlarındaki yükselişe karşın, ihracattaki güçlü artış eğilimi, altın ithalatındaki belirgin gerileme ve finansal koşullardaki sıkılaşmanın etkisiyle kredilerde gözlenen yavaşlama cari işlemler dengesinde öngörülen iyileşmeyi desteklemektedir." ### "TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecek" Duyuruda, talep ve maliyet unsurları, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyelerin, fiyatlama davranışları ve enflasyon görünümü üzerinde risk oluşturmaya devam ettiği belirtildi. Parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkilerinin gözlenmeye başlandığı ifade edilen duyuruda, şunlar kaydedildi: "Enflasyon ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler dikkate alınarak, nisan Enflasyon Raporu tahmin patikasındaki belirgin düşüş sağlanana kadar para politikasındaki mevcut duruş sürdürülecektir. Bu doğrultuda Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir. TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar politika faizi, güçlü dezenflasyonist etkiyi muhafaza edecek şekilde, enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edilecektir. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin başlaması, döviz rezervlerinin artış eğilimine girmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır." Duyuruda, Kurul'un kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve veri odaklı bir çerçevede almaya devam edeceği vurgulanarak, PPK toplantı özetinin 5 iş günü içinde yayımlanacağı bildirildi.
2203153
# Merkez Bankası Nisan ayı Beklenti Anketi yayımlandı ## Özet 12 ay sonrası TÜFE beklentisi yüzde 10,47'den 11,26'ya, 24 ay sonrası TÜFE beklentisi de yüzde 9,18'den 9,55'e yükseldi. ## İçerik **Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası **(TCMB) Beklenti Anketi'ne göre, yıl sonu Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) beklentisi yüzde 13,12 oldu. Merkez Bankası reel sektör, finansal sektör temsilcileri ve profesyonellerden oluşan 60 katılımcıyla gerçekleştirdiği "2021 yılı Nisan ayı Beklenti Anketi"ni yayımladı. Geçen ay yüzde 1,12 olan Nisan ayı TÜFE beklentisi, bu anket döneminde yüzde 1,51'e yükseldi. Cari yıl sonu TÜFE beklentisi ise yüzde 13,12 oldu. 12 ay sonrası TÜFE beklentisi yüzde 10,47'den 11,26'ya, 24 ay sonrası TÜFE beklentisi de yüzde 9,18'den 9,55'e yükseldi. Katılımcıların yıl sonu dolar/TL beklentisi 7,95'ten 8,57'ye yükselirken, 12 ay sonrası dolar/TL beklentisi ise 8,78 oldu. Bir önceki anket döneminde 25,1 milyar dolar olan yıl sonu cari işlemler açığı beklentisi, bu dönemde 25,8 milyar dolara yükseldi. Gelecek yıl cari işlemler açığı beklentisi ise 22,2 milyar dolar olarak hesaplandı. ### Bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay beklentisi yüzde 19 Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) 2021 büyüme beklentisi yüzde 4,4'ten yüzde 4,3'e inerken, 2022 yılı büyüme beklentisi yüzde 4,2 oldu. Cari ay sonu TCMB Ağırlıklı Ortalama Fonlama maliyeti beklentisi yüzde 17,53'ten 19'a yükseldi. TCMB bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay sonu beklentisi ise yüzde 19 olarak kayıtlara geçti.
718026
# Borsada 'doğru tercih' doları katladı ## Özet Yatırımcıların yıl boyunca en çok konuştuğu ve hareketlerini en fazla merak ettiği dolar/TL, 2016'da yüzde 21 değer kazanırken, bu dönemde Borsa İstanbul'da "doğru" sektöre yatırım yapanlar ise yüzde 50'yi aşan getiri elde etti. ## İçerik İSTANBUL - ERHAN CİHAN ÜNAL Yatırımcıların yıl boyunca en çok konuştuğu ve hareketlerini en fazla merak ettiği dolar/TL 2016 yılında yüzde 21 değer kazanırken, aynı dönemde Borsa İstanbul'da "doğru" sektöre yatırım yapanlar yüzde 50'yi aşan getiriler elde etti. Borsa İstanbul'da aralarında spor ve metal ana sanayinin de bulunduğu 7 sektör endeksine dahil olan pay piyasaları ortalama olarak yatırımcısına dolar/TL'den daha fazla kazandırdı. AA muhabirinin Borsa İstanbul verilerinden derlediği bilgilere göre, Borsa İstanbul'da bu yıl en çok değer kazanan sektör endeksi yüzde 57,80 ile spor olurken, onu yüzde 52,37 ile metal ana sanayi, yüzde 48,60 ile finansal kiralama ve faktoring izledi. Değer kaybeden 4 sektör endeksi ise sırasıyla yüzde 29,52 ile ulaştırma, yüzde 7,16 ile gıda-içecek, yüzde 5,31 ile ticaret ve yüzde 1,95 iletişim oldu. Aynı dönemde aralarında holding ve yatırım, inşaat ve taş toprak gibi endekslerin de bulunduğu 18 sektör endeksi yılı yükselişle tamamlarken, ulaştırma, gıda-içecek, iletişim ve ticaret olmak üzere 4 sektör endeksi ise düşüş kaydetti. ### 12 sektör, BIST 100'ü geride bıraktı 2016 yılında BIST 100 endeksi önceki yıl kapanışına göre yüzde 8,94 getiri sağladı. Hesaplanan sektör endekslerinden 12'si BIST 100 den daha fazla değer kazanırken, likiditesi ve halka açıklığı yüksek olan bankacılığın da aralarında bulunduğu 10 sektör endeksi ise BIST 100'den daha kötü performans gösterdi. Spor endeksine dahil şirketlerin hisseleri içerisinde yatırımcısına en çok kazandıran yüzde 123,62 ile Trabzonspor olurken, onu yüzde 85,19 ile Beşiktaş, yüzde 82,80 ile Galatasaray izledi. Fenerbahçe hisselerinin getirisi ise yüzde 4,84 ile sınırlı kaldı. Metal ana sanayi sektörü içindeki hisseler arasında ise en fazla getiriyi yüzde 120,34 ile Cemaş Döküm Sanayi sağlarken, onu yüzde 81,45 ile Ereğli Demir Çelik ve yüzde 51,32 ile Çemtaş Çelik Makina Sanayi takip etti. Sektör endeksleri arasında en kötü performansı gösteren ulaştırma endeksine dahil şirketlerin hisseleri içerisinde ise en çok kaybettiren yüzde 32,21 ile Türk Hava Yolları olurken onu, yüzde 29,65 ile Çelebi Hava Servis AŞ ve yüzde 23,76 ile Doco Aktiengesellschaft izledi. ### 5 yıldır yatırımcısını sevindiren 2 sektör Sektör endeksleri içinde metal eşya makina sanayi ve sigorta endeksi üst üste 5 yıl, gayrimenkul, bilişim ve kimya endeksleri üst üste 3 yıl değer kazanarak yatırımcısını sevindirmeye devam ederken, ulaştırma ve gıda-içecek endekslerinin ise 2 yıldır değer kaybetmesi dikkati çekti. Borsa İstanbul'da pay piyasalarının lokomotifi olarak değerlendirilen bankacılık hisseleri 2016'da yatırımcısına ortalama yüzde 8,03 kazandırdı. Bankacılık sektörüne dahil hisselerden yatırımcısına en çok getiriyi yüzde 161 ile Denizbank sağlarken, onu yüzde 65,47 ile Kalkınma Bankası, yüzde 18,97 ile de Akbank takip etti. Yatırımcısına en fazla kaybettiren ise yüzde 29,76 ile Şekerbank, yüzde 10,82 ile Finansbank ve yüzde 8,45 ile Halkbank oldu. Hisse bazlı bakıldığında ise Borsa İstanbul'daki 502 şirket hissesi içerisinde yatırımcısına 2016 yılında en çok kazandıran hisse yüzde 246'lık primle Tacirler Yatırım Holding olurken, onu yüzde 242'lik getiri ile Lider Faktoring ve yüzde 215 artış ile Sekuro Plastik Ambalaj Sanayi AŞ takip etti. Aynı dönemde yatırımcısına en fazla kaybettirenler ise yüzde 79,84 ile Anel Telokomünikasyon, yüzde 75,81 ile Menba Holding ve yüzde 74,54 ile Avrupa Yatırım Holding oldu. Yıllık bazda son 5 yıldır yatırımcısının yüzünü güldüren metal eşya makina sektörüne dahil olan şirketler arasında bu yıl yüzde 133,87'lik getiriyle Bantaş Ambalaj öne çıkarken, onu yüzde 101,95'lik getiri ile Klimasan Klima ve yüzde 70,78 primle Ayes Çelik izledi. Bu endeks içinde aralarında Arçelik, Vestel Elektronik, Tofaş ve Türk Traktör'ünde bulunduğu 15 şirket hissesi 2016 yılında BIST 100 endeksinden daha fazla değer kazandı.
2790032
# Borsa günü yükselişle tamamladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, yüzde 2,06 değer kazanarak günü 5.315,03 puandan tamamladı. ## İçerik BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 107,36 puan artarken, toplam işlem hacmi 124,9 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 1,02 ve holding endeksi yüzde 2,88 değer kazandı. Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran yüzde 4,18 ile iletişim, en çok kaybettiren ise yüzde 1,30 ile madencilik oldu. Analistler, küresel pay piyasalarında enflasyon beklentilerindeki iyileşmeye karşın ekonomik büyümeye dair temkinli yaklaşımın korunması ile dalgalı bir seyir izlendiğini ifade etti. Davos Zirvesi'nden gelecek haber akışının yatırımcıların odağında kalmaya devam ettiğini aktaran analistler, yarın ABD Merkez Bankası (Fed) Bej Kitap Raporu, Japonya Merkez Bankası (BoJ) faiz kararının piyasaların odağında bulunacağını dile getirdi. Yarın veri gündeminde yurt içinde uluslararası yatırım pozisyonu, yurt dışında ise Avro Bölgesi'nde TÜFE, ABD'de ÜFE, sanayi üretimi, perakende satışlar, Japonya'da sanayi üretimi başta olmak üzere veri gündeminin takip edileceğini dile getiren analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 5.340 seviyesinin direnç, 5.100 puanın destek konumunda bulunduğunu kaydetti.
2290802
# Borsa güne yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, güne yüzde 0,14 artışla 1.358,20 puandan başladı. ## İçerik Açılışta BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 1,86 puan ve yüzde 0,14 değer kazanarak 1.358,20 puana yükseldi. Bankacılık endeksi yüzde 0,26 ve holding endeksi yüzde 0,42 artış kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 1,87 ile turizm, en çok değer kaybeden yüzde 1,04 ile menkul kıymet yatırım ortaklığı oldu. BIST 100 endeksi, dün satış ağırlıklı bir seyir izlemesinin ardından günü yüzde 1,12 değer kaybıyla 1.356,34 puandan tamamladı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Türk lirası zorunlu karşılıkların döviz cinsinden tesis edilmesi imkanı azami oranını yüzde 20'den yüzde 10'a düşürdü, döviz cinsinden mevduat ve katılım fonuna uygulanan zorunlu karşılık oranlarını da tüm vade dilimlerinde 200 baz puan artırdı. Yapılan değişiklikler ile ilk aşamada Türk lirası cinsinden zorunlu karşılık tesislerinin 13,2 milyar TL, döviz cinsinden zorunlu karşılık tesislerinin yaklaşık 2,7 milyar dolar artması bekleniyor. Analistler, TCMB'nin zorunlu karşılık oranları düzenlemesinin piyasalar üzerinde önemli bir etki yapmasının beklenmediğini belirterek, yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) delta varyantı ve para politikalarının seyri açısından ipucu verecek her türlü veri ve sözle yönlendirmenin gündemin odağında kalmaya devam edeceğini söyledi. Bugün dünya genelinde açıklanacak imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi'nin yanı sıra Avro Bölgesi'nde işsizlik oranı ve ABD'de haftalık işsizlik başvuruları verilerinin takip edileceğini aktaran analistler, BIST 100 endeksi için 1.350 puanın destek, 1.370 seviyesinin direnç konumunda bulunduğunu bildirdi.
927395
# Borsa güne yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, güne yüzde 0,24 yükselişle 104.795,51 puandan başladı. ## İçerik İSTANBUL **Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi,** güne yüzde 0,24 **yükselişle** 104.795,51 puandan başladı. Açılışta BIST 100 endeksi 247,65 puan artarken, bankacılık endeksi yüzde 0,38, holding endeksi yüzde 0,34 değer kazandı. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 0,61 ile finansal kiralama, faktoring, en çok gerileyen ise yüzde 0,52 ile ticaret oldu. Dün gün boyu pozitif bir seyir izleyen BIST 100 endeksi, 105.000 sınırından gelen kar satışlarıyla kazançlarının bir kısmını vermesine karşın, günü önceki kapanışa göre 0,62 yükselişle 104.547,86 puandan tamamladı. Analistler, bugün yurt içinde veri gündeminin zayıf olduğunu, yurt dışında ise ABD'de dış ticaret dengesi ile fabrika siparişleri başta olmak üzere açıklanacak verilerin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 105.000-105.500 bandının direnç bölgesi, 102.500 seviyesinin ise destek konumuna geldiğini ifade etti.
663826
# Küresel piyasalar Fed açıklamalarına odaklandı ## Özet Küresel piyasalar, diğer para birimleri karşısında değerlenen doların etkisiyle karışık bir görünüm ortaya koyarken, ABD Merkez Bankası yetkililerinin açıklamalarının takip edileceği belirtiliyor. ## İçerik İSTANBUL **ABD**'de dün açıklanan** Fed tutanakları**nda, eylül toplantısında daha fazla veri için beklenmesi yönünde oy kullanan bazı üyeler nedeniyle** faiz** artırmama kararının "kıl payıyla" alındığı belirtildi. Eylül toplantısında hem faiz artışına gitmek hem de istihdam ve enflasyon için daha fazla veri beklemek açısından makul gerekçelerin bulunduğu kaydedilen tutanaklarda, "Bazı üyeler ise iş gücü piyasasındaki iyileşmenin devam etmesi ve ekonomik faaliyetlerin güçlenmesi halinde faiz artışına nispeten yakın zamanda gidilmesi gerektiği sonucuna vardı. Bazı üyelerse faiz artışı için enflasyonun yüzde 2 hedefine yaklaştığına dair daha fazla veri için beklenmesini tercih etti." ifadeleri kullanıldı. Tutanakların ardından dolar endeksinin yükseliş eğilimi devam ederken, Dow Jones endeksi yüzde 0,09, S&P 500 endeksi yüzde 0,11 değer kazandı, Nasdaq endeksi yüzde 0,15 geriledi. Dolar endeksi ise 98'in üzerini test ederek son 7 ayın zirvesine çıkmasının ardından 97,9 seviyelerinde dengelendi. Analistler, bugün Fed yetkililerinin ve Fed Başkanı Janet Yellen'ın konuşmalarının piyasaların yönü üzerinde belirleyici olacağını belirterek, dolar/TL'nin 3,10 seviyesinin önemli direnç, 3,0650 seviyesinin ise destek konumuna geldiğini, BIST 100 endeksinin ise 77.000-78.500 bandının takip edileceğini bildirdi.
2959567
# Borsa güne yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, güne yüzde 0,16 yükselişle 7.180,08 puandan başladı. ## İçerik Açılışta BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 11,57 puan artışla ve yüzde 0,16 değer kazanarak 7.180,08 puana çıktı. Bankacılık endeksi yüzde 0,04 ve holding endeksi yüzde 0,01 artış kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 1,41 ile finansal kiralama faktoring, en çok kaybettiren yüzde 1,59 ile gayrimenkul yatırım ortaklığı oldu. Dün satıcılı bir seyir izleyen BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,67 azalışla 7.168,51 puandan tamamlarken, gördüğü en yüksek seviyeyi 7.296,57 puana taşıdı. Küresel piyasalarda, gelecek dönem para politikalarına ilişkin belirsizliklerin güçlü kalmasıyla satış ağırlıklı bir seyir öne çıkarken, ABD'nin iş gücü piyasalarına yönelik verileri yatırımcıların odağında olmaya devam ediyor. Bugün yurt içinde veri gündeminin sakin olacağını, yurt dışında ise ABD'de ADP özel sektör istihdamının takip edileceğini dile getiren analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 7.100 ve 7.000 seviyelerinin destek, 7.200 ve 7.300 puanın direnç konumunda olduğunu kaydetti.
517487
# Çin küresel ekonomide dengeleri değiştiriyor ## Özet Yaklaşık 1,4 milyar nüfusuyla dünyanın en kalabalık ülkesi unvanına sahip olan Çin, dünya ihracatından aldığı yaklaşık yüzde 12'lik pay ve kaydettiği büyüme oranıyla da küresel ticarete yön veriyor. ## İçerik İSTANBUL - BELGİN YAKIŞAN - MURAT BİRİNCİ Yıl başından bu yana Çin kaynaklı oynaklığın tüm piyasalarda hissedilmesi, bu ülkenin küresel ekonomi üzerindeki etkisini gündemin ilk sırasına taşırken, etkinin boyutu da merak konusu oldu. AA muhabirinin Dünya Ticaret Örgütü verilerinden derlediği bilgilere göre; Çin, 10,5 trilyon dolara yakın milli geliriyle ABD'den sonra dünyanın ikinci büyük ekonomisi konumunda bulunuyor. Milli gelirinin yüzde 22'sinden fazlasını ihracattan karşılayan Çin, böylece 2,3 trilyon dolarlık ihracatla dünya ticaretinde yüzde 12'lik paya sahip. Çin, bu rakamla ihracat açısından dünya ülkeleri arasında başı çekerken, 1,4 milyarlık nüfusuyla da dünyanın en kalabalık ülkesi unvanını taşıyor. Buna rağmen ülkede işsizlik oranı yüzde 4-5 seviyelerinde bulunurken, 2000-2014 yılları arasındaki ortalama büyümenin ise yüzde 9,7 düzeyinde gerçekleştiği dikkati çekiyor. Ülkede geçen yıl büyüme oranı ise yüzde 6,9 ile ülke hedefi olan yüzde 7'nin altında kalırken, bu rakam son 25 yılın en düşük büyüme hızı olarak da kayıtlara geçti. Tüm bu rakamlar; Çin’in, sahip olduğu nüfusla küresel talebin, üretime katkısıyla da dünya büyümesinin gidişatını etkileyecek güce sahip olduğu değerlendirmelerini haklı çıkarıyor. **Piyasalardaki Çin korkusunun nedeni**Çin'in, 1979 yılından bu yana liberal ekonomiye entegre olmaya çalıştığı gözlenirken, bu alanda atılan en önemli adım ise "2001'de Dünya Ticaret Örgütü'ne üye olması" şeklinde belirtiliyor. Bu anlamda önemli bir diğer kilometre taşı ise geçen yıl Uluslararası Para Fonu'nun Çin para birimi yuanı kendi rezerv sepetine dahil etmesi olarak görülüyor. Tüm bunlar Çin'in, her geçen gün liberal dünya ekonomisiyle daha fazla kaynaştığına işaret ederken, bu durum ciddi dalgalanmaları da beraberinde getiriyor. Kapalı devlet ekonomisi düzeninden, açık liberal ekonomiye geçen Çin, gerçekleştirdiği her yapısal reformla dünya düzenini derinden sarsıyor. Bu sürecin başlangıcının ise 2013 yılında ekonomik yol haritasının çizildiği "Third Plenum" diye adlandırılan Komünist Parti Kurultayı görülüyor. Söz konusu kurultayın ardından Çin, yatırıma dayalı büyüme modelini, tüketime dayalı büyüme modeliyle değiştirme arayışına geçerken, bu da ülkenin büyüme hızının çift hanelerden tek hanelere gerilemesine yol açtı. Yatırımların azalması ise küresel talebinin düşmesiyle sonuçlanırken, buna karşın tüketiciye yönelik dayanıklı ve dayanıksız tüketim malı talebi artış eğilimine geçti. Bu gelişme, hammadde ihraç eden ülkelerin korkusunu artırırken, Türkiye, Meksika gibi tüketiciye yönelik mamul mal üreten ülkelerin olumlu etkileneceği beklentilerini artırdı. **"Tüketim sürdükçe Çin ekonomisi durgunluğa girmeyecek"** AA muhabirine konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ziraat Yatırım ekonomisti Bora Tamer Yılmaz, Çin'deki dönüşümün piyasalar tarafından tam anlamıyla kavranamadığını belirterek, pek çok gözlemcinin Çin'deki yavaşlamayı "küresel durgunluk habercisi" şeklinde yorumladığını ifade etti. Yılmaz, haberleşmenin dijitalleştiği, ürün boyutlarının küçüldüğü "endüstri v.4" hamlesinin yaşandığı bir süreçte bu tip gelişmeleri normal karşılamak gerektiğini vurgulayarak, "Çin'de önemli olan şehirleşmeyle birlikte bireylerin alım güçlerinin artması ve tüketimin sürmesi. Tüketim sürdükçe Çin ekonomisinin durgunluğa girmeyeceği görüşündeyiz" diye konuştu. Ciddi dönüşüm sürecinden geçen ülkenin, para politikasını da liberal ekonomiye uygun şekilde dönüştürdüğüne işaret eden Yılmaz, şunları kaydetti: "Ülke, faizlerde liberalizasyonu arttırırken dalgalı kur rejimine geçme arayışında. 2005’te dolara karşı 8,27 seviyesindeki sabit kur rejimi; yerini, yönetilen kur anlayışına bıraktı. Çin yönetimi, 2014’te kur oynaklık bandını yüzde 2'ye genişletirken, yuan 14 Ocak 2014'te "Third Plenum" sonrasında dolar karşısında 6,04 ile tarihin en güçlü seviyesine ulaştı. Son olarak 12 Ağustos 2015 günü Çin yönetimi dalgalı kur yolunda piyasanın daha fazla etkili olabilmesi için yuan değer hesaplama yöntemini değiştirdi ve kur 6,20 seviyesinden yaklaşık yüzde 4 devalüsayonla 6,45 seviyesine kadar değer kaybetti. Çin hükümetinin rezerv satışları ile dengelemeye çalıştığı kur, ocak ayı başında bir kere daha değer kaybetme sürecine girdi ve 6,60 seviyesine kadar güçsüzleşti." Yılmaz, bu gelişmeler sonucunda küresel döviz piyasalarında ciddi oynaklıkların yaşandığına dikkati çekti. Yönetilen bir para biriminin oynaklığının son derece düşük olduğunu belirten Yılmaz, ancak para biriminin dalgalı hale geldikçe en ufak bir oynaklığın bile küresel döviz piyasalarında güçlü oynaklıklara neden olabildiğini dile getirdi. **"Yuan kaynaklı dalgalara TL hazırlıklı"** Çin hükümetinin geçen yıl yuana değer kaybettirebilmek için yaklaşık 500 milyar dolar rezerv harcadığı bilgisini veren Yılmaz, “Çin para biriminin dolar karşısında bu yıl 7 seviyesine kadar kademeli değer kaybetmesini beklemekteyiz. Bunun için Çin hükümetinin elinde 3,3 trilyon dolarlık rezerv varlığı bulunuyor. Bu nedenle Çin’in para birimini kademeli şekilde değer kaybettirmeyi başarabileceği görüşündeyiz” değerlendirmesini yaptı. Yılmaz, bu durumun TL üzerindeki etkilerini de değerlendirerek, şöyle devam etti: "TL'nin 2,75'e kadar Çin’deki gelişmeleri absorbe edebileceğini hesaplamıştık. Şu anda TL'nin 2,90'lı seviyelerde işlem gördüğünü düşünürsek diğer gelişmekte olan ülke kurlarıyla yuan kaynaklı dalgalara TL'nin hazırlıklı olduğu görüşündeyiz. Yuandaki hareketler Güney Kore başta olmak üzere Vietnam, Tayvan gibi Uzak Doğu Asya ülkelerinin başlıca sorunu. Bunun yanı sıra Çin'le ilgili endişelerin sene başına gelmesini olumlu değerlendiriyoruz. Çünkü henüz başlarda Çin korkusuyla piyasaların yüzleşmesi yılın geriye kalanında öngörünün artabileceği anlamına geliyor. Adeta Çin, 2016 yılının önünden çekildi. Bu da Merkez Bankası'nın yakın geçmişte belirttiği gibi ABD'de para politikasın normalleşmeye başlamasıyla daha az esnekliğe ihtiyaç duyulan bir dönemin başında olabileceğimiz anlamına gelmekte." **"Çin'deki sermaye çıkışlarının arkasındaki temel faktör yuanın zayıflaması"** Oxford Economics Asya Ekonomileri Başkanı Louis Kuijs de geçen yıldan bu yana Çin piyasalarında sert düşüş yaşandığını ve bunun da sermaye kayıplarına yol açtığını belirterek, bu durumun negatif etkisinin tüm küresel piyasalarda hissedildiğini söyledi. Yuanın zayıflaması ve daha da fazla değer kaybedeceği beklentilerinin, Çin'deki sermaye çıkışlarının arkasındaki temel faktör olduğunu vurgulayan Kuijs, "Çin'deki net finansal sermaye çıkışının geçen yılın son çeyreğinde 271 milyar dolar, 2015’in tamamında ise 806 milyar dolar olduğunu tahmin ediyoruz" dedi. Kuijs, Çin'de geçen yılın 3. çeyreğinde görülen toplam net finansal çıkışlarının yüzde 47’lik kısmının sermaye ve tasarruf hareketlerinden kaynaklandığını aktararak, şunları ifade etti: "Çin'in finansal sistemindeki değişken varlıklar 19 trilyon dolara yakın. Bu göz önüne alındığında, burada yaşanan sermaye çıkışları dış kırılganlık tehlikesini artırabilir. Öte yandan Çin'in yapısal cari fazlası ve net doğrudan yatırım pozisyonu, sermaye çıkışlarının etkisini azaltıyor. Biz, politika yapıcıların sermaye girişleri üzerinde daha etkin kontrol ve finansal sistemde daha kısıtlayıcı ek tedbirler kullanmasını bekliyoruz. Ayrıca, Çin ekonomisinin daha da yavaşlaması durumunda dolar/yuan paritesi üzerindeki baskı artacaktır. Böyle bir durumda küresel piyasalarda Çin kaynaklı volatilite devam edebilir."
2365716
# Borsa günü düşüşle tamamladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, yüzde 0,73 değer kaybederek günü 1.423,97 puandan tamamladı. ## İçerik BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 10,46 puan azalırken, toplam işlem hacmi 12,7 milyar lira seviyesinde gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 1,13, holding endeksi yüzde 0,54 değer kaybetti. Sektör endeksleri en fazla kazandıran yüzde 1,17 ile bilişim, en çok kaybettiren ise yüzde 2,26 ile madencilik oldu. Analistler, dünya genelinde yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgının ekonomik toparlanmayı olumsuz etkilemeye devam edeceğine ilişkin endişelerle risk iştahının azaldığını söyledi. Yarın veri gündeminde yurt içinde özel sektörün yurt dışından sağladığı uzun vadeli kredi borcu, konut fiyat endeksi ile haftalık para ve banka istatistikleri, yurt dışında ise Avro Bölgesi ve Japonya'da dış ticaret verileri, ABD'de perakende satışlar ile haftalık işsizlik başvurularının öne çıktığını belirten analistler, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde'ın yapacağı konuşmanın piyasaların odak noktasında olacağını ifade etti. Lagarde'ın konuşmasında varlık fiyatlarını etkileyebilecek etkenlerin olarak öne çıkabileceğini aktaran analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.420 puanın destek, 1.440 ve 1455 seviyelerinin direnç konumunda bulunduğunu bildirdi.
1115957
# 'Reel ekonomide çarklar dönüyor bir sorun yok' ## Özet Maliye Bakanı Ağbal, "Reel ekonomide çarklar dönüyor, işler yürüyor, orada bir sorun yok" dedi. ## İçerik ANKARA **Maliye Bakanı** **Naci Ağbal**, reel ekonomide çarkların döndüğünü belirterek "İşler yürüyor, orada bir sorun yok. Geçici gelişmelerden ziyade ekonominin orta ve uzun vadede ne yöne gittiği çok daha önemli." dedi. Ağbal, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Maliye Bakanı **Serdar Denktaş** ve beraberindeki heyetle Bakanlıkta bir araya geldi. KKTC'nin kamu maliyesi ve kurumsal kapasitesinin geliştirilmesine yönelik yapılan çalışmalara işaret eden Ağbal, gelir idarelerinin, dünyada vergi konusunda değişen koşullara göre iş süreçlerini değiştirmesi gerektiğini söyledi. Ağbal, e-ticaretteki büyümeye değinerek, "Artık ülke içindeki iktisadi faaliyetten çok, ülkelerarası iktisadi faaliyetler ve hizmetler ticaretinde artış var. Paranın, sermayenin bu kadar akışkan olduğu bir dönemde vergi politikalarının yeniden evrilmesi lazım." diye konuştu. Ağbal, ekonomide kısa vadeli günlük hareketlerin çok belirleyici olmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti: "Global finansal piyasalarda ya da jeopolitik gelişmelerde zaman zaman normalin dışına taşabilen hareketlilikler olabilir. Piyasalarda zaman zaman volatilite denen gelişmeler olabilir. Dolayısıyla bu gelişmelere bakarak bir yanlış algı üretmemek lazım. Türkiye ve KKTC ekonomisi, bu anlamda ciddi manada potansiyele sahipler. Bu günlerde gelişen finansal piyasalardaki hareketlerin geçici olduğunu düşünüyoruz. Birbirinden çok farklı açıklamalar aynı anda yapılıyor. Bir yandan finansal piyasaları yatıştıran orta ve uzun vadede küreselleşmeyi destekleyen açıklamalar var. Bir yandan da tamamen jeopolitik, taktiksel düşüncelerle yapılan açıklamalar var. Bu açıklama yoğunluğu piyasalar üzerinde etki meydana getiriyor. Bunun çok kısa vadeli olduğunu söylemek lazım, taşlar yerine oturacaktır." Ağbal, Türkiye ekonomisinin geçen yıl yüzde 7,4 büyüdüğünü anımsatarak, bu yılın ilk çeyreğinde de yatırım, üretim, ihracat ve istihdamdaki gelişmelerin olumlu olduğunu bildirdi. ### "Geleceğe umutla bakıyoruz" KKTC Maliye Bakanı Denktaş da döviz dalgalanması nedeniyle kamu maliyesi açısından önlemleri ele alacaklarını belirterek, ülkesindeki bu durumun kısa vadeli olduğunu ve aşılacağını ifade etti. Denktaş, KKTC'ye yönelik yatırımlardaki artışa işaret ederek, "Geçmişte biz yatırımcının peşinden koşardık. Bu yatırımları daha hızlı hale getireceğiz. Geleceğe umutla bakıyoruz. Türkiye'den gelen ve gelecek yatırımcıları da Kıbrıs'a farklı, yeni bir gözle bakmaya davet ediyoruz." diye konuştu.
2152639
# Borsa haftaya yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, haftaya yüzde 0,39 artışla 1.566,39 puandan başladı. ## İçerik Açılışta BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 6,05 puan ve yüzde 0,39 değer kazanarak 1.566,39 puana çıktı. Bankacılık endeksi yüzde 0,13 ve holding endeksi yüzde 0,51 değer kazandı. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 2,99 ile finansal kiralama, faktoring, en çok gerileyen ise yüzde 1,33 ile spor oldu. Cuma günü, banka hisseleri öncülüğünde alıcılı bir seyir izleyen BIST 100 endeksi, günü önceki kapanışa göre yüzde 0,9 artışla 1.560,34 puandan tamamladı. Analistler, 26 Şubat'ta ABD'nin Temsilciler Meclisi’nde oylanması beklenen ekonomik destek paketine ilişkin beklentilerin pay piyasalarını pozitif etkilediğini, ancak emtia fiyatları ve tahvil faizlerindeki artışın küresel bazda iyimserliği törpülediğini bildirdi. Brent petrolün varil fiyatı yeni haftanın açılışında yaklaşık yüzde 2 artışla 63 doların üzerine çıkarken, bakırın libre fiyatı da yüzde 2 değer kazanarak 4,13 dolarla Eylül 2011'den bu yana en yüksek seviyesini gördü. Öte yandan, uluslararası derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, cuma akşamı yayımlanan değerlendirmesinde Türkiye'nin kredi notunu "BB-" olarak teyit ederken, kredi notu görünümünü "negatif"ten "durağan"a çevirdi. Analistler, bugün yurt içinde kapasite kullanım oranı ve reel kesim güven endeksi, yurt dışında ise Almanya'da Ifo endekslerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.570 ve 1.582 seviyelerinin direnç, 1.525 puanın destek konumunda olduğunu belirtti.
623552
# Borsa haftaya yüzde 1,77 yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, haftaya yüzde 1,77 yükselişle 77.413,60 puandan, serbest piyasada dolar 2,9870, avro ise 3,3150 liradan başladı. ## İçerik İSTANBUL **Borsa İstanbul**'da **BIST 100 **endeksi, haftaya yüzde 1,77 yükselişle 77.413,60 puandan başladı. Açılışta, BIST 100 **endeks**i 1.347,91 puan artarken bankacılık endeksi yüzde 2,42, holding endeksi yüzde 1,94 değer kazandı. Tüm sektör endeksleri güne yükselişle başlarken, en fazla kazandıran bankacılık oldu. Cuma günü ABD'de açıklanan tarım dışı istihdam verisinin beklentilerin üzerinde gelmesinin küresel risk iştahını artırmasına karşın, kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Türkiye değerlendirmesini bekleyen pay piyasaları, yatay bir seyir izlemiş ve günü yüzde 0,08 azalışla 76.065,69 puandan tamamlamıştı. Analistler, yurt içi piyasalar kapandıktan sonra Moody's'in ajandasında yer alan Türkiye değerlendirmesini pas geçmesi ve artan küresel risk iştahının BIST 100 endeksinin yükseliş isteğini güçlendirdiğini ifade ediyor. Teknik açıdan BIST 100 endeksinin 77.500 ve 78.400 seviyelerinin direnç konumunda olduğunu kaydeden analistler, bugün açıklanacak sanayi üretim verilerinin takip edileceğini dile getiriyor. AA Finans'ın gerçekleştirdiği ankete katılan ekonomistler, haziran ayında arındırılmamış sanayi üretim endeksinde yüzde 3,6 artış bekliyor. Ekonomistler, haziran ayında takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin yıllık bazda yüzde 3,8, mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin ise aylık bazda 0,6 artacağı tahmin ediliyor. Arındırılmamış sanayi üretim endeksi, mayısta 2015'in aynı ayına göre yüzde 7 yükselmişti. ### Döviz İstanbul **serbest piyasa**da dolar 2,9870, **avro **3,3150 liradan haftaya başladı. Kapalıçarşı'da 2,9850 liradan alınan **dolar **2,9870 liradan satılıyor. 3,3130 liradan alınan avronun satış fiyatı ise 3,3150 lira olarak belirlendi. Önceki kapanışta doların satış fiyatı 3,0170 lira, avronun satış fiyatı ise 3,3350 lira olmuştu.
2226445
# Türkiye likit destekle devleri geride bıraktı ## Özet Türkiye’nin likit destek oranı GSYH’sinin yüzde 9,4’ü oranında olurken, aynı kategorideki ülkeler arasında Türkiye’ye en fazla yaklaşan ülke yüzde 6,2 ile Brezilya oldu. Çin yüzde 1,3, Rusya yüzde 1,5’te kaldı. ## İçerik **IMF Mali İzleme Raporu**'na göre, salgın sürecinde **Türkiye**, **G20**'nin **yükselen ekonomiler**i arasında **GSYH**’sine oranla en fazla** likidite desteği** sağlayan ülke oldu. Çin'de Aralık 2019'da ortaya çıkarak tüm dünyaya yayılan Kovid-19, şu ana kadar 150 milyondan fazla kişiye bulaşırken 3,2 milyonu aşkın kişinin de ölümüne neden oldu. Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) 11 Mart 2020'de "salgın” ilan ettiği yeni tip koronavirüs (Kovid-19), 100 yıldan uzun süredir görülen en kötü sağlık krizine yol açtı ve küreselleşen ekonominin temellerini benzeri görülmemiş şekilde sarstı. ### Sınırlar kapatıldı, küreselleşmede kırılma yaşandı Kovid-19'un salgın ilan edilmesinden bu yana geçen 14 ayda küresel çapta ekonomik faaliyet ve ticarette büyük sıkıntılar yaşanırken, milyonlarca kişi işini kaybetti. Salgın, gelişmiş ülkelerin sağlık sistemleri üzerinden ekonomilerini zorlarken, düşük gelirli ülkelerdeki mevcut sorunları da derinleştirdi. Uluslararası dayanışmanın sağlanması gereken bir dönemde ülkeler sınırlarını kapattı, uluslararası tedarik zincirlerinde ve küreselleşme kırılma yaşadı. Gelişmiş ekonomiler Kovid-19 salgınının yayılımını kontrol altına almaya çalışırken, gelişmekte olan ülkeler de insan hayatı, toplumsal bütünlük ve ekonomilerine yönelik daha önce görülmemiş bir tehditle karşı karşıya kaldı. Dünyanın dört bir yanında etkili olan salgın nedeniyle hükümetler, virüsün yayılmasını önlemek amacıyla karantina önlemleri uygulamak zorunda kaldı ve ekonomik hayatta kısıtlamalara gitti. ### Türkiye'nin salgınla etkin mücadelesi dikkati çekti Türkiye salgını kontrol altına almak için kapanma önlemleri uygulamak zorunda kalırken, salgının ekonomik etkisini azaltmak için destek ve teşvikler kapsamında kredi ve borçların yeniden yapılandırılması, piyasaya likidite desteği ve düşük faizli kredi olanakları gibi destek yöntemlerini kullandı. Uluslararası Para Fonu'nun (IMF), Mali İzleme Raporu'nun Nisan 2021 sayısına göre, salgın sürecinde vatandaşlarına en fazla destek veren ülkeler sıralamasında Türkiye, likidite destekleriyle benzer ülkeler arasında en üst sırada yer aldı. **Türkiye**'nin içinde bulunduğu **G20 yükselen piyasalar sınıfında** Türkiye'den sonra **Brezilya, Hindistan ve Güney Afrika Cumhuriyeti** geldi. IMF raporunda salgın süresince milli gelirin yüzde 9,4'ü oranında likit destek sağladığı belirtilen Türkiye, aynı kategoride değerlendirildiği Çin, Brezilya, Hindistan, Güney Afrika gibi ülkeleri geride bıraktı. Türkiye'ye en fazla yaklaşabilen ülke yüzde 6,2 ile Brezilya oldu. Rusya ve Çin ise bu alanda yüzde 1,5 ve yüzde 1,3 ile sıralandı. Türkiye'de ayrıca, Kredi Garanti Fonu kapsamında sağlanan kredilerin milli gelire oranı yüzde 6,4'ü buldu. ### "Türkiye’nin çok fazla mali manevra alanı var” Merkezi Londra'da bulunan Bluebay Varlık Yönetimi Gelişen Piyasalar Kıdemli Stratejisti Timothy Ash, Türkiye'nin G-20 ülkeleri içerisinde salgın sürecinde verilen mali destekle ilk sırada yer almasına ilişkin, "Bu Türkiye'nin mali borcunun Gayri Safi Yurtiçi Hasılasına (GSYH) oranla düşük olması nedeniyle Kovid-19 desteklerinde çok fazla mali manevra alanına sahip olduğunun altını çizmektedir." değerlendirmesinde bulundu. Uluslararası finans piyasalarında yakından tanınan yatırımcı, piyasa uzmanı ve Singapur merkezli finans şirketi Beeland Interests'in Yöneticisi Amerikalı Jim Rogers ise, "ABD, Japonya ve İngiltere'nin yaptığı gibi Türkiye vatandaşlarını felaketten (salgının yarattığı ekonomik koşullardan) korumak için çok fazla şey yaptı. Türkiye (mali desteklerde) çoğu ülkeden çok daha fazlasını yaptı." ifadelerini kullandı. Türkiye'nin salgının ekonomik etkilerini azaltmak amacıyla mali destek sağlarken mali disiplini de koruduğuna atıfta bulunan Rogers, gelişmiş ekonomilerin kamu borcuna oranla yüksek borçluluk oranlarına ilişkin, "Örneğin, Japonya, ABD ve İngiltere'de verilen desteklere ilişkin ciddi şüphelerim var. ABD'de gençler gelecekte devasa borç yüküyle karşılaşacaklar. Benim çocuklarım hayatlarının geri kalanında çok büyük problemlerle karşılaşacaklar." değerlendirmesini yaptı. ### Sağlanan likidite destekleri IMF'nin raporuna göre , Türkiye'nin sağladığı likidite destekleri, öz sermeye takviyesi, krediler, varlık alımı veya borç üstlenimi, garantiler ve borç ertelemesi gibi yarı mali nitelikteki işlemleri kapsadı. Bu kapsamda, Türkiye Varlık Fonu (TVF), Kovid-19’dan etkilenen firmalara sermaye desteğiyle görevlendirildi. Ziraat Bankası, Halkbank ve Vakıfbank, nakit akışları salgından olumsuz etkilenen firmaların anapara ve faiz ödemelerini en az 3 ay erteledi ve yeniden finansman sağladı. Salgın süresince kamu bankaları öncülüğünde, kredi kartı kredileri için geri ödeme sürelerinin uzatılması, düşük gelirli haneler için düşük faizli kredi paketleri, esnafların nisan, mayıs ve haziran geri ödemelerinin cezasız ertelenmesi, esnaflar için yeni düşük faizli krediler ve daha uzun geri ödeme süreli kredi kartları sağlanması, istihdamını koruyan firmalara kredi paketleri sunulması gibi olanaklar getirildi. Kamu bankaları ayrıca geçen yıl 1 Haziran'da konut alımları ve tüketici harcamaları için yeni bireysel kredi kampanyaları başlattı. Çiftçilerin vadesi dolacak kredileri de 6 ay ertelendi. Öte yandan, Ekonomik İstikrar Kalkanı destek paketi kapsamında, Kredi Garanti Fonu (KGF) kefalet limitiyle kullandırılan krediler için Hazine desteği 25 milyar liradan 50 milyar liraya yükseltildi. ### Hazinenin borcu Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre, Türkiye'nin 31 Aralık 2020 itibarıyla brüt dış borç stoku 450 milyar dolar oldu. Stokun milli gelire oranı yüzde 62,8 olarak hesaplandı. Türkiye'nin net dış borç stoku da aynı dönemde 268,9 milyar dolar olarak belirlendi. Stokun milli gelire oranı yüzde 37,5 olarak kayıtlara geçti Hazine garantili dış borç stoku ise 14,8 milyar dolar oldu. Kamu net borç stoku bu dönemde 967,6 milyar lira olarak gerçekleşti. Stokun milli gelire oranı yüzde 19,2 olarak belirlendi. AB tanımlı genel yönetim borç stoku, 1 trilyon 994,4 milyar lira, bu rakamın milli gelire oranı ise yüzde 39,5 olarak hesaplandı.
2602911
# Borsa günün ilk yarısında rekor seviyeyi gördü ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günün ilk yarısında 2.585,76 puanla tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. ## İçerik Günün ilk yarısında 2.585,76 puanla rekor seviyeyi gören BIST 100 endeksi, saat 13.00 itibarıyla önceki kapanışa göre yüzde 1,49 ve 38,02 puan değer kazancıyla 2.585,11 puan oldu. Toplam işlem hacmi 19,2 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. İlk yarıda bankacılık endeksi yüzde 1,61 ve holding endeksi yüzde 1,10 yükseldi. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 3,24 ile ticaret, en çok gerileyen ise yüzde 0,17 ile menkul kıymet yatırım ortaklığı oldu. Analistler, enflasyon ve resesyon endişelerinin varlık fiyatlarının yönü üzerinde etkili olmayı sürdürdüğünü ve küresel pay piyasalarında risk iştahının düşük seyretmesine karşın BIST 100 endeksinin pozitif ayrıştığını vurguladı. Bugün ABD'de imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) ve ABD'de Bej Kitap raporunun takip edileceğini ifade eden analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 2.390 puanın destek, tarihi zirvesi olan 2.600 seviyesinin direnç konumunda bulunduğunu kaydetti.
2428250
# Borsa günün ilk yarısında 1.790 puanın üzerini test etti ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günün ilk yarısında gördüğü en yüksek seviye rekorunu 1.791,82 puana taşıdı. ## İçerik Günün ilk yarısında dalgalı seyreden **BIST 100 endeksi, 1.791,82 puan ile tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü**. Endeks, saat 13.00 itibarıyla önceki kapanışa göre yüzde 1,24 ve 21,76 puan değer kazanarak 1.777,24 seviyesine çıktı. Toplam işlem hacmi 22,8 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. İlk yarıda bankacılık endeksi yüzde 1,15 değer kaybederken, holding endeksi yüzde 1,48 yükseldi. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 6,10 ile inşaat, en çok gerileyen ise yüzde 4,28 ile spor oldu. Analistler, küresel pay piyasalarında ABD Merkez Bankası'nın (Fed) beklentilerden önce faiz artırımına gidebileceği ve daha önce aylık 15 milyar dolar olarak duyurulan varlık alımlarının azaltım hızının yükseltilebileceği endişeleriyle negatif bir seyir izlendiğini, Borsa İstanbul'un ise pozirif ayrıştığını söyledi. Bugün ABD Başkanı Joe Biden'ın açıklamalarının yakından takip edileceğini, özellikle enflasyon ve petrol rezervlerine ilişkin değerlendirmelerin varlık fiyatları üzerinde etkili olabileceğini aktaran analistler, veri takviminde ise ABD'de imalat sanayi ve hizmet sektörüne ilişkin Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verilerinin öne çıktığını kaydetti. Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.790 ve 1.820 seviyelerinin direnç, 1.740 puanın destek konumunda bulunduğunu bildirdi.
2122803
# Küresel piyasalar karışık bir seyir izliyor ## Özet Küresel piyasalar, yeni tip koronavirüs salgınında artan vaka sayıları ve getirilen kısıtlamalar ile teşvik beklentilerini fiyatlamaya çalışırken karışık bir görünüm ortaya koyuyor. ## İçerik **ABD Başkanı Joe Bide****n**, dün **Kovid-19 salgını**nın ciddi boyutlara ulaştığına dikkati çekerek, "Bu aşamaya gelmemiz çok zaman aldı, Kovid-19'u yenmemiz de uzun zaman alacak." ifadesini kullandı. ABD Senatosu ise, Başkan Biden'ın Hazine Bakanlığına aday gösterdiği eski** ABD Merkez Bankası** (Fed) Başkanı Janet Yellen'a onay verirken, yeni teşvik paketinin marttan önce çıkmasının mümkün olmadığı söylemleri piyasalardaki risk iştahını törpüledi. Dünya genelinde, Kovid-19 salgınında vaka sayısı 100 milyonu aşarken, alınan tedbirlerin sıkılaştırılması, bazı ülkelerde görülen toplumsal protestolar, Avrupa'da uluslararası seyahat kısıtlamalarının tekrar gündeme gelmesi ve aşı tedariki konusundaki sıkıntılar gündemin odağındaki yerini koruyor. Bu gelişmelerle dün New York **borsa**sında karışık bir seyir izlendi. S&P 500 endeksi yüzde 0,36 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,69 değer kazanarak kapanış rekorlarını kırarken, Dow Jones endeksi yüzde 0,12 düşüş kaydetti. **Dolar endeksi** ise azalan risk iştahı ile analistlerin kısa vadede önemli direnç olarak nitelendirdikleri 90,5'i test etti ve bu seviyenin hemen altında dengelendi. Avrupa tarafında, Kovid-19 salgınında artan vakalar, yeni seyahat kısıtlamaları ve Alman iş dünyasında iyimserliğin azaldığına işaret eden veriler sonrası pay piyasalarında satıcılı bir seyir izlendi. Dün açıklanan verilere göre, Almanya'da geçen ay 92,1 puan olan Ifo İş Dünyası Endeksi ocakta 90,1 puana düşerken, Kovid-19 salgınında ikinci dalgayla gelen yeni kısıtlamaların Alman ekonomisindeki toparlanmayı geçici olarak durdurması nedeniyle Alman şirketlerinin daha kötümser olduğu bildirildi. Öte yandan Avrupa Birliği Komisyonu, üye ülkelerdeki Kovid-19 vaka sayılarındaki artış ve daha hızlı yayılan türlerin ortaya çıkması nedeniyle zorunlu olmayan iç ve dış seyahatlerin zorlaştırılmasını tavsiye etti. Dün Almanya'da DAX endeksi yüzde 1,66, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,84 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 1,57 değer kaybetti. Bugün Asya borsalarında da negatif bir seyir izleniyor. Azalan küresel risk iştahı ile kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,8, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,4 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 2,2 düşüş kaydetti. Yurt içinde, dün 1.560 puanın üzerini test eden **BIST 100 endeksi**, bu seviyede etkisini artıran satışlarla düşüşe geçerek günü yüzde 0,14 değer kaybıyla 1.540,21 puandan tamamladı. Endeksin düşüşünde bankacılık hisselerinin yüzde 2'nin üzerinde değer kaybetmesi etkili oldu. Dün yüzde 0,1 azalışla 7,4090'dan kapanış yapan dolar/TL ise, bugün bankalararası piyasanın açılışında 7,4290 seviyesinde işlem görüyor. Dün akşam yayımlanan IMF'nin **Türkiye ekonomisi**ne ilişkin 4. madde konsültasyonu kapsamındaki denetimine ilişkin öncü bulgularda Türkiye ekonomisinin 2021'de yüzde 6 büyüyeceği öngörüldü. Yayımlanan değerlendirmede hızlı para ve kredi büyümesinden uzaklaşan son politika dönüşünün memnuniyetle karşılandığı belirtilerek, "2020'nin sonlarından itibaren, para politikasının sıkılaştırılmasının, geçici düzenleyici tedbirlerin gevşetilmesinin ve devlete ait banka kredilerindeki belirgin yavaşlama Türk lirası üzerindeki baskıyı sınırlamaya ve güveni yeniden inşa etmeye yardımcı oldu." ifadeleri kullanıldı. Analistler, bugün veri gündeminin sakin olduğunu, yurt dışı takviminde ise ABD'nin tüketici güven endeksinin öne çıktığını kaydederek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.525 seviyesinin destek, 1.570 puanın direnç konumunda olduğunu söyledi.
2864963
# Küresel piyasalarda yön arayışı devam ediyor ## Özet Küresel piyasalar, ABD'de artan resesyon endişeleriyle yön arayışını sürdürüyor. ## İçerik ABD Merkez Bankası'nın (Fed) enflasyonla mücadele kapsamında attığı "şahin" adımlar, yavaş da olsa ülke ekonomisinde etkisini gösteriyor. Bu hafta açıklanan verilerde iş gücü piyasasının yavaşladığına ilişkin işaretler yoğunlaşırken, bu durum piyasalarda ABD ekonomisinin resesyona girebileceği endişesini güçlendiriyor. Uzun süre enflasyon ve resesyon endişesi arasında kalan yatırımcıların resesyon tehlikesinin öne çıkmaya başlamasının ardından görece riskli varlıklara olan ilgisinin azaldığı görülüyor. Tahvil piyasalarında, güvenli liman arayışındaki yatırımcılarla alış ağırlıklı seyir 6. güne taşınırken, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi, dün yüzde 3,27 ile 12 Eylül 2022'den bu yana en düşük seviyeyi test etti. Söz konusu gelişmeler Fed'in para politikalarına ilişkin beklentiler üzerinde de etkili oluyor. Para piyasalarındaki fiyatlamalarda Banka'nın gelecek ay yüzde 55 ihtimalle faiz artışlarını sonlandıracağı öngörüsü öne çıkıyor. Öte yandan, yarın açıklanacak tarım dışı istihdam verisinin ekonomideki gidişata ilişkin resmi daha da netleştirmesi bekleniyor. Güvenli liman arayışı ve Fed'in "şahin" politikalarını yakında sonlandıracağına ilişkin beklentiler değerli metal fiyatlarını desteklemeye devam ederken, dün 2.032 dolarla 9 Mart 2022'den bu yana en yüksek seviyesini test eden altının ons fiyatı, şu sıralarda 2.012 dolardan alıcı buluyor. New York borsasında bu gelişmelerle dün S&P 500 endeksi yüzde 0,25 ve Nasdaq endeksi yüzde 1,07 değer kaybederken, Dow Jones endeksi yüzde 0,24 yükseldi. ABD'de endeks vadeli kontratlar, yeni güne düşüşle başladı. Avrupa borsaları dün yön arayışını sürdürürken, bölgede açıklanan makroekonomik veriler ekonomiye ilişkin karışık sinyaller veriyor. Bölgede enflasyon beklentilerinin yavaşladığı görülerken, ekonomik aktivite de güçlü kalmaya devam ediyor. Dün açıklanan verilere göre, Almanya'da sanayi üretimi, aylık bazda yüzde 4,8 artarak yüzde 0,3'lük beklentileri oldukça geride bıraktı. Bölge genelinde hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) 50 üzerindeki seyrini sürdürerek genişlemeye işaret ederken, Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) gelecek ay yapılacak toplantıda 25 baz puan faiz artırmasına kesin gözüyle bakılıyor. Öte yandan, tahvil piyasalarındaki alış ağırlıklı seyrin Avrupa'da da etkili olduğu görülüyor. Söz konusu gelişmelerle dün Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,53, Fransa'da CAC 40 endeksi 0,39 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,59 gerilerken, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,37 yükseldi. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni güne de karışık seyirle başladı. Asya borsalarında ise bugün satış ağırlıklı bir seyir öne çıkarken, bölge ülkelerinin merkez bankaları piyasaları şaşırtmaya devam ediyor. Yeni Zelanda Merkez Bankası, dün 25 baz puanlık piyasa beklentilerine karşın politika faizini 50 baz puan yükseltirken, bugün Hindistan Merkez Bankası 25 baz puanlık faiz artışı beklentilerine karşın politika faizini yüzde 6,50'de sabit bıraktı. Çin'de açıklanan verilere göre, hizmet sektörü PMI 57,8'e, bileşik PMI ise 54,5'e çıktı. Öte yandan, Japon tahvillerindeki satış baskısının bugün yavaşladığı görülürken, Japonya'nın 10 yıllık tahvil getirisi yüzde 0,47 seviyesinde bulunuyor. Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,3, Çin'de Şanghay bileşik endeksi 0,1, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,4 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,3 geriledi. Yurt içinde dün satış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü önceki kapanışın yüzde 1,29 altında 4.919,87 puandan tamamladı. Dolar/TL, dün yüzde 0,1 artışla 19,2452'den kapanmasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 19,2550 seviyesinden işlem görüyor. Analistler, bugün yurt içinde haftalık para ve banka istatistikleri, yurt dışında ise Almanya'da sanayi üretimi ve ABD'de haftalık işsizlik başvurularının takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 4.900 ve 4.850 seviyelerinin destek, 5.000 ve 5.050 puanın direnç konumunda olduğunu kaydetti. Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle: 09.00 İngiltere, mart ayı konut fiyat endeksi 09.00 Almanya, şubat ayı sanayi üretimi 14.30 Türkiye, haftalık para ve banka istatistikleri 15.30 ABD, haftalık işsizlik başvuruları
3245246
# Borsa haftaya düşüşle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, haftaya yüzde 0,06 düşüşle 10.132,42 puandan başladı. ## İçerik Açılışta** BIST 100 endeksi,** önceki kapanışa göre 6,55 puan ve yüzde 0,06 azalarak 10.132,42 puana geriledi. Bankacılık endeksi yüzde 0,20 ve holding endeksi yüzde 0,17 azalış kaydetti. Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran yüzde 2 ile madencilik olurken, en çok kaybettiren yüzde 0,92 ile orman kağıt basım oldu. Cuma günü, satıcılı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,37 azalışla 10.138,97 puanla tamamladı. Analistler, küresel pay piyasalarının, ABD'de cuma günü beklentileri aşan tarım dışı istihdam verisinin ardından hafta sonu gerçekleştirilen Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinin sonuçlarıyla haftaya negatif bir seyirle başladığını ifade ederek, bu hafta ABD Merkez Bankası (Fed) ve Japonya Merkez Bankasının (BoJ) faiz kararlarının yatırımcıların odağına yerleştiğini dile getirdi. Öte yandan, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Cumhurbaşkanlığı Tasarruf Tedbirleri Genelgesi'ni somut bir projeyle destekleyeceklerini belirterek, "Erken uyarı sistemiyle kamu harcamalarında verimlilik, kalite, hız ve tasarruf sağlamak amacıyla Yapay Zeka Destekli Muhasebe ve İleri Analitik Projesi'ni hayata geçireceğiz." dedi. Bugün yurt içinde sanayi üretimi, ödemeler dengesi ve işsizlik oranı, yurt dışında ise Avro Bölgesi'nde sentix yatırımcı güven endeksi verilerinin takip edileceğini belirten analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.100 ve 10.000 puanın destek,10.200 ve 10.300 seviyelerinin ise direnç konumunda olduğunu kaydetti. AA Finans'ın beklenti anketine katılan ekonomistler, cari işlemler hesabının nisan ayında 6 milyar 132,4 milyon dolar açık verdiğini tahmin etti.
2656318
# Emtia piyasasında geçen hafta yön arayışı hakimdi ## Özet Altın yüzde 0,5, platin 4,2, şeker 2,3, kakao 0,6 artarken, buğday yüzde 3,9, mısır 1,8, soya fasulyesi 4, Brent petrol yüzde 9,2 değer kaybetti. ## İçerik **Emtia** piyasasında geçen hafta yön arayışının hakim olduğu karışık bir seyir izlendi. Önceki iki haftada **pozitif bir seyir** izlenen emtia piyasasında geçen hafta dalgalı bir seyir hakimdi. Çin-Tayvan kaynaklı jeopolitik riskler bir taraftan güvenli liman olarak tanımlanan varlıklara talebi artırırken, diğer taraftan ekonomik aktiviteye ilişkin endişeleri artırarak talebi olumsuz etkiliyor. Tahıl sevkiyatı anlaşması kapsamında tahıl yüklü gemilerin yola çıkmaya başlaması özellikle tarım emtialarını aşağı yönlü etkiledi. Çin'de emlak krizine ilişkin devam eden haber akışı da metallere talep konusunda endişeleri artırdı. İngiltere Merkez Bankası (BoE) faiz artırımı ve ABD'de güçlü gelen istihdam verisinin ABD Merkez Bankası'nın (Fed) agresif faiz artırımlarına devam edeceğine yönelik beklentileri artırması da emtia piyasasında satış baskısı oluşturdu. BoE, son 27 yılın en yüksek faiz artışını yaparak politika faizini 50 baz puanlık artışla yüzde 1,75 seviyesine çıkardı. Banka, artan enflasyonu kontrol altına alabilmek için 1995 yılından bu yana tek seferde en yüksek faiz artışına imza atarken, son adımla birlikte politika faizi, Aralık 2008'den bu yana en yüksek seviyeye çıktı. ABD'de tarım dışı istihdam da temmuzda 528 bin kişi artarak piyasa beklentilerini aşarken, işsizlik oranı yüzde 3,6'dan yüzde 3,5'e geriledi. Bu gelişmelerle geçen hafta altın yüzde 0,5, platin yüzde 4,2 değer kazanırken, gümüş yüzde 2,3 değer kaybetti. Paladyumda ise dalgalı bir seyir izlendi. Altının ons fiyatı 1.790 doların üzerine çıkarak bir ayın en yüksek seviyesini gördü. Analistler, ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'nin Çin ile egemenlik ihtilafındaki Tayvan'ı ziyaret etmesinin ardından artan jeopolitik risklerin altın fiyatlarını desteklediğini ifade etti. Resesyon endişeleri ve sonrası küresel otomotiv sektöründeki durgunluk olacağına dair öngörüler ise paladyum fiyatlarının gerilemesine neden oldu. Geçen hafta tezgah üstü piyasada bakır yüzde 0,4, kurşun yüzde 0,8, çinko yüzde 5,7 yükselirken alüminyum yüzde 1,5, nikel yüzde 1,4 değer kaybetti. ### Enerji emtialarında sert düşüşler görüldü Geçen hafta enerji emtialarında sert düşüşler yaşandı. Haftayı Brent petrol yüzde 9,2, New York Ticaret Borsasında işlem gören doğalgaz ise yüzde 2 değer kaybetti. Fiyatlardaki düşüşte, Çin ve Japonya'nın temmuz ayına ilişkin zayıf imalat verilerinin talep görünümü üzerinde baskı oluşturması etkili oldu. Dünyanın en büyük petrol tüketicilerinden ABD'nin ticari ham petrol ve benzin stoklarındaki artış da talebin düşük seyrettiği algısını destekleyerek fiyatları aşağı yönlü baskılıyor. Maliyetlerin artması sonucu talebin azalması da doğalgaz fiyatlarını olumsuz etkiledi. ### Tahıl koridoru anlaşması sonrasında buğday ve mısır fiyatları düştü Tarım emtialarında geçen hafta karışık bir seyir izlendi. Tahıl koridoru anlaşması doğrultusunda Ukrayna limanlarındaki tahıl yüklü gemilerin yola çıkmasıyla buğday ve mısır fiyatları düştü. Chicago Ticaret Borsasında işlem gören buğday yüzde 3,9, mısır 1,8, soya fasulyesi yüzde 4,1 değer kaybederken, pirinç yüzde 2,7 arttı. Pamuk yüzde 0,7, kahve 3,8 değer kaybederken, şeker 2,3, kakao yüzde 0,6 artış kaydetti. Faiz artırımları beklentileriyle ekonomik büyümeye yönelik endişeler de tarım emtialarını olumsuz etkilemeye devam ediyor.
2617232
# Tahvil piyasaları 'şahin' merkez bankalarıyla çalkalanıyor ## Özet Küresel bazda birçok merkez bankasının artan enflasyon endişesiyle sıkılaştırıcı adımlar atması tahvil piyasalarında oynaklığı artırırken, tahvil faizlerinde son yılların en yüksek seviyeleri test edildi. ## İçerik Enflasyon ve resesyon endişeleri arasında dünya genelinde artan belirsizlikler dünya genelinde fiyatlamaları zorlaştırırken, tahvil piyasalarında satış baskısı etkili oluyor. Geçen hafta ABD'de açıklanan enflasyon rakamlarının beklentilerin aksine yükseliş eğilimini sürdürmesi, tahvil faizlerinin son yılların en yüksek seviyesine çıkmasına sebep oldu. ABD Merkez Bankası'nın (Fed) haziran toplantısında 75 baz puanlık faiz artışına gideceğinin fiyatlanmaya başlamasının ardından ABD'nin 2 ve 3 yıllık tahvil faizi 2007'den, 5 yıllık tahvil faizi 2008'den ve 10 yıllık tahvil faizi 2011'den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Artan dolar talebiyle dolar endeksi 105,6'yla son 20 yılın zirvesine yükseldi. Tahvil faizlerindeki yükselişle birlikte bazı varlıklarda getiri eğrisinin terse dönmesi resesyon endişelerinin güçlenmesine neden olurken, ülkede 30 yıl vadeli mortgage (konut kredisi) için ortalama faiz oranı ise yüzde 5,78 ile Kasım 2008'den bu yana en yüksek seviyeye çıktı. ABD tahvil piyasasındaki satış baskısının dünya geneline yayılması Avrupa ve Asya tahvillerinde de oynaklığı artırarak, merkez bankalarının müdahalesini beraberinde getirdi. ### ECB bölgede artan kırılganlıklara müdahale etmek zorunda kaldı Avrupa'da ülkelerin farklılaşan borçluluk oranları bazı ülkeleri tahvil faizlerindeki artışa karşı daha kırılgan bir duruma sokarken, İtalya ve Yunanistan bu ülkelerin başında geliyor. Hafta içindeki gelişmelerle, bölgede Almanya ve İspanya'nın 10 yıllık tahvil faizleri son 8 yılın, Fransa, İtalya ve Yunanistan'ın 10 yıllık tahvil faizleri ise son 3 yılın en zirvesine çıktı. Almanya ile İtalya ve Yunanistan'ın 10 yıllık tahvil faizleri arasındaki fark sırasıyla yüzde 2,9 ve yüzde 1,9'la 2020'den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Tahvil getirileri arasındaki farkın açılması bu ülkelerin finansal sistemini zor bir duruma sokabileceği ve bölgeyi olumsuz yönde etkileyebileceği endişesi ise Avrupa Merkez Bankası'nı (ECB) harekete geçirirken, banka Fed'in faiz kararı öncesinde acil bir toplantı yapmak zorunda kaldı. ECB yaptığı toplantı sonrasında bölge ülkelerin kırılganlıklarını azaltmak için yeni bir araç üzerinde çalışma yaptıklarını duyurdu. Avrupa medyasında yer alan haberlere göre ECB Başkanı Christine Lagarde, yeni aracın borçlu ülkelerin tahvil faizlerinin çok hızlı yükselmesi veya ekonomik yönden zayıf ve güçlü ülkelerin tahvil faizleri arasındaki farkın hızlı bir şekilde artması halinde devreye gireceğini bildirdi. Söz konusu adımların ardından Avrupa'da borçlu ülkelerin tahvil faizlerinde sınırlı da olsa düşüş yaşanırken, tahvil faizleri hala yüksek seviyede bulunuyor. ### BoJ güvercin duruşundan taviz vermedi Hafta boyunca Japonya Merkez Bankası'nın (BoJ) 10 yıllık tahvil faizlerinde yüzde 0,25 olan faiz sınırını koruyamayacağına ilişkin haber akışı etkili oldu. Japon hükümeti ise değer kaybeden Japon yenine karşı, para politikası kararlarını açıklayacak BoJ'a tedbir çağrısı yapsa da banka, hafta içinde son yılların en büyük tahvil alımını yaparak Japonya'nın 10 yıllık tahvil faizini yüzde 0,25 seviyesinde tutma taahhüdünü yerine getirdi. Cuma günkü para politikası toplantısında politika faizini sabit bırakan BoJ, enflasyonun hedeflenen seviyeye çıkana kadar destekleyici duruşunu koruyacağını duyurdu. Toplantı öncesi 135,6'yla tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkan dolar/yen paritesi, haftayı da bu seviyenin hemen altında tamamlarken, Japonya'nın 10 yıllık tahvil faizi BoJ'un faiz kararının ardından yüzde 0,25'ten 0,22'ye geriledi. Bölgede Çin'in 10 yıllık tahvil faizlerinde de dünya genelinin aksine yükseliş eğilimi gözlenmezken, Avustralya'nın 10 yıllık tahvil faizi son 8 yılın, Güney Kore'nin 10 yıllık tahvil faizi ise son 10 yılın en yüksek seviyesinde bulunuyor.
501649
# Borsa güne düşüşle başladı ## Özet Borsa İstanbul 100 endeksi, güne yüzde 0,84 düşüşle 70.600,10 puandan, serbest piyasada dolar 3,0150, avro ise 3,2620 liradan başladı. ## İçerik İSTANBUL **Borsa İstanbul** 100 (**BIST 100**) endeksi, önceki kapanışa göre 597,84 **puan** azalırken, bankacılık endeksi yüzde 0,96, holding endeksi yüzde 1,35 düştü. **Açılış**ta kazandıran iki sektör endeksi yüzde 0,37 ile "menkul kıymet yatırım ortaklığı" ve yüzde 0,12 ile "madencilik", en fazla değer kaybeden sektör endeksi ise yüzde 2,12 ile "finansal kiralama, faktoring" oldu. Küresel piyasalar, ABD Merkez Bankası (Fed) toplantı tutanaklarının beklentilerden daha "güvercin" ifadeler içermesine karşın, Çin borsasının yüzde 7'nin üzerinde değer kaybetmesi ve yuanın dolar karşısındaki sert düşüşü ile negatif bir seyir izliyor. Dünya genelinde azalan risk iştahı ile ABD 10 yıl vadeli tahvil faizleri düşerken, altının onsu 2 ayın ardından tekrar 1.100 doların üzerine çıktı, dolar ise özellikle gelişen ülke para birimleri karşısındaki yükselişini devam ettirdi. Analistler, Çin'de büyük hissedarlara uygulanan satış yasağının kalkabileceğine ilişkin endişeler ve Çin Merkez Bankasının yuanın değerini devalüe etmesinin pay piyasalarını olumsuz etkilediğini belirterek, bunun güvenli liman olarak görülen varlıklara talebi artırdığını dile getiriyor. **Döviz** İstanbul **serbest piyasa**da **dolar** 3,0150, **avro **3,2620 liradan güne başladı. Kapalıçarşı'da 3,0120 liradan alınan dolar 3,0150 liradan satılıyor. 2,2580 liradan alınan avronun satış fiyatı ise 3,2620 lira olarak belirlendi. Önceki kapanışta doların satış fiyatı 3,0070 lira, avronun satış fiyatı ise 3,2300 lira olmuştu.
2094222
# Küresel piyasalar yılbaşı tatili öncesi karışık seyrediyor ## Özet Küresel piyasalar, yarınki yılbaşı tatili öncesi karışık bir seyir izlerken, Avrupa ve Asya'da bazı ülkelerin tatile bugün başlayacak olması nedeniyle açık olan piyasalarda sınırlı işlem hacmiyle dalgalı bir görünüm sergilenmesi bekleniyor. ## İçerik İngiltere'de parlamentonun, Avrupa Birliği (AB) ile varılan anlaşmayı onaylaması, piyasalar üzerinde önemli bir stresin ortadan kalkmasını sağlarken, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vaka sayıları ve aşılama uygulamalarının yavaş ilerlemesi piyasaları olumsuz etkiliyor. ABD'de dün New York borsasında sınırlı da olsa pozitif bir seyir izlenirken, dolar endeksi düşüş eğilimini sürdürdü. Dolar endeksi, dün yüzde 0,3 değer kaybederek 89,6 ile Nisan 2018'den bu yana en düşük seviyesine indi. Dün Dow Jones endeksi yüzde 0,24, S&P 500 endeksi yüzde 0,13 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,15 değer kazandı. Analistler, Kovid-19 salgınına yönelik ekonomik destek paketinde yer alan 600 dolarlık nakit desteğini 2 bin dolara çıkarmayı öngören tasarının Senato'ya takılmasına karşın aşı çalışmalarına yönelik iyimserliğin piyasaları desteklediğini ifade etti. Avrupa tarafında, Brexit sonrasında İngiltere ve AB arasında yaşanabilecek ticaret sorunlarının, yapılan anlaşma ile ortadan kalkmasına karşın pay piyasalarının tatil havasında olduğu görüldü. Düşük hacimli de olsa dün negatif bir seyir izlenen Avrupa borsalarının bugün önemli bir kısmı yılbaşına tatiline başlayacak. Dün Almanya'da DAX endeksi yüzde 0,31, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,71 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,22 değer kaybetti. Bugün Japonya ve Güney Kore'de piyasalar resmi tatil dolayısıyla kapalı bulunurken, Çin'de imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi'nin 51,9 ile beklentilere yakın gerçekleşmesi sonrası Şanghay bileşik endeksi kapanışa yakın yüzde 1,1 yükseliş kaydetti. Çin borsasında iyimserliğin AB ile imzalanan yatırım anlaşmasının etkisiyle devam ettiği görülüyor. Yurt içinde, dün döviz kurları düşüşe, borsa da rekorlara devam etti. Dün BIST 100 endeksi, yüzde 1,38 artışla günü 1.479,91 puandan tamamlayarak tüm zamanların en yüksek kapanışını gerçekleştirirken, gün içinde de 1.483,16 puanla rekor seviyeyi gördü. Dün 7,3082 ile 28 Ağustos'tan bu yana en düşük seviyeyi gören dolar/TL ise bugün bankalararası piyasanın açılışında 7,3740 seviyesinde işlem görüyor. Analistler, yarın piyasaların yılbaşı tatili nedeniyle kapalı olacağını anımsatarak, yılın son işlem gününde endeks ve endeks vadeli işlemlerde oynaklığın yüksek olabileceğini söyledi. Bugün yurt içinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın Para Politikası Kurulu toplantı özeti ve dış ticaret verilerinin takip edileceğini bildiren analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.490 seviyesinin direnç, 1.420 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.
1953586
# Borsadaki şirketlerden ilk yarıda 35 milyar liralık net kar ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi altında işlem gören şirketlerin net karı, ilk yarıda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10,7 azalarak 34 milyar 922 milyon liraya geriledi. ## İçerik AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, borsada işlem gören şirketlerin 2020'nin ilk yarısında elde ettiği net kar, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 10,7 azaldı. Böylece 2019'un ilk yarısında 39 milyar 96 milyon lira olan şirketlerin toplam net karı, bu yılın aynı döneminde 34 milyar 922 milyon liraya indi. Bu dönemde, Koç Holding, VakıfBank, Garanti Bankası, İş Bankası, Akbank, Yapı Kredi Bankası, Sabancı Holding, ASELSAN, Halkbank, Turkcell, Enka İnşaat, Türk Telekom ve BİM Birleşik Mağazalar olmak üzere 13 şirket net karını 1 milyar liranın üzerine taşıdı. ### 96 şirketten 77'si net kar elde etti **BIST 100 endeksi** altında işlem gören ve bilanço açıklama dönemi kapsamında finansal sonuçlarını paylaşan 96 şirketten 77'si ilk yarıda net kar elde etti. Kalan 19 şirket ise net zarar yazdığını duyurdu. Açıklanan sonuçlara göre, söz konusu şirketlerden ilk yarıda en fazla net kar elde eden 4 milyar 431,2 milyon lirayla koç Holding oldu. Net karda Koç Holdig'i; 3 milyar 241,4 milyon lirayla VakıfBank, 3 milyar 231,4 milyon lirayla Garanti Bankası, 3 milyar 34,9 milyon lirayla İş Bankası, 2 milyar 896,3 milyon lirayla Akbank, 2 milyar 460,8 milyon lirayla Yapı Kredi, 2 milyar 229,4 milyon lirayla Sabancı Holding, 1 milyar 841,6 milyon lirayla ASELSAN izledi. Aynı dönemde Halkbank 1 milyar 775,2 milyon liralık, Tukcell 1 milyar 724,4 milyon liralık, Enka İnşaat 1 milyar 684,6 milyon liralık, Türk Telekom 1 milyar 641,2 milyon liralık ve BİM Birleşik Mağazalar 1 milyar 127,8 milyon liralık net kar yazdı. Bu dönemde en fazla net zararı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle ülkelerin sınırlarını kapatması ve yurt içinde alınan önlemlerin etkisiyle uçuşları durma noktasına gelen hava yolu şirketleri yazdı. Bu kapsamda en büyük zararı 4 milyar 257 milyon lirayla THY açıklarken, bu şirketi 2 milyar 450 milyon lirayla Tüpraş, 1 milyar 328,6 milyon lirayla Pegasus ve 1 milyar 70,8 milyon lirayla da TAV Havalimanları takip etti. ### Kar artışında liderlik Koç Holding'de Net karını, bu yılın ocak-haziran döneminde 2019'un aynı dönemine göre miktar bazında en çok artıran şirket Koç Holding oldu. Holding, 2019'un ilk yarısında 2 milyar 204,8 milyon lira düzeyinde bulunan karını 2020'nin aynı döneminde 4 milyar 431,2 milyon liraya ulaştırarak 2 milyar 226,4 milyon liralık bir artış elde etti. İlk yarıda net kar artışında Koç Holding'in ardından VakıfBank ve Halkbank geldi. Geçen bir yıllık sürede net kar VakıfBank'ta 1 milyar 18,8 milyon liradan 3 milyar 241,4 milyon liraya, Halk Bankası'nda 615,4 milyon liradan 1 milyar 775,2 milyon liraya çıktı. Öte yandan bu yılın ilk yarısında 43 şirketin net karında 2019'un aynı dönemine göre düşüş yaşandı. Bu dönemde net karında miktar bazında en fazla düşüş yaşanan şirket Türk Hava Yolları oldu. Şirketin geçen yılın ocak-haziran döneminde 1 milyar 120 milyon lira olan zararı, 2020'nin ilk yarısında 4 milyar 257 milyon liraya çıktı. Açıklanan verilere yüzdesel olarak bakıldığında ise net kar artışında ilk üç sırayı Vestel, Türk Traktör ve Güneş Sigorta'nın aldığı görüldü. Yaklaşık olarak net kar Vestel'de 17, Türk Traktör'de 8 ve Güneş Sigorta'fa 6 katına çıktı. ### İlk 10'da 3 şirket değişti Net kar büyüklüğü açısından 2019'un ocak-haziran döneminde ilk 10'da yer alan şirketler, büyük ölçüde bu yılın ilk yarısında da listede yer almayı başardı. Garanti Bankası, Akbank, İş Bankası, Yapı Kredi Bankası, Ereğli Demir Çelik, Koç Holding, Sabancı Holding, Enka İnşaat, Turkcell ve İskenderun Demir Çelik 2019'un ilk yarısında en fazla net kar elde eden şirketler şeklinde sıralanmıştı. Bu yılın ilk yarısında söz konusu listeden Ereğli Demir Çelik, Enka İnşaat ve İskenderun Demir Çelik çıkarken, bu şirketlerin yerine ASELSAN, VakıfBank ve Halkbank girdi.
1655089
# Borsa günü düşüşle tamamladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,13 değer kaybıyla 105.382,47 puandan tamamladı. ## İçerik BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 1.205,94 puan azalırken, toplam işlem hacmi 10,6 milyar lira olarak gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 1,68, holding endeksi yüzde 1,48 değer kaybetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 3,07 ile spor, en çok gerileyen ise yüzde 2,08 ile turizm oldu. Güne yükselişle başlayan ve 107.845,98 puana kadar çıkan BIST 100 endeksi, Reel Kesim Güven Endeksi ve kapasite kullanım oranı verilerindeki yükselişlere karşın bu seviyeden gelen kar satışlarıyla 105.000-105.500 bandında dengelendi. Analistler, 26 Kasım Salı günü yurt dışında ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın konuşması ve ABD'de tüketici güveni verilerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 108.200 ve 111.200 seviyelerinin direnç, 105.000 puanın destek konumuna geldiğini kaydetti. Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.
2942799
# Türkiye'nin risk primi yaklaşık son 2 ayın en düşük seviyesinde ## Özet Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), 466 baz puana düşerek 14 Mayıs'tan bu yana en düşük seviyeye geriledi. ## İçerik Mayısta yapılan genel seçimler sonrası yeni ekonomi yönetiminin piyasa dostu tutumuyla düşüş eğiliminde hareket eden Türkiye'nin risk primi, dünkü Türkiye, İsveç ve NATO görüşmesinin ardından düşüş eğilimini sürdürüyor. Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta dün gerçekleşen görüşmede önemli kararlar alınırken, Türkiye, İsveç ve NATO'nun üçlü görüşmesi sonrası yapılan açıklamada, Türkiye'nin, İsveç'in NATO'ya katılım protokollerini TBMM'ye sevk edeceği, İsveç'in de Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyelik sürecinin canlandırılması konusundaki çabaları destekleyeceği bildirildi. Analistler, söz konusu anlaşmanın birçok ülke tarafından olumlu karşılandığını, Türk varlıklarını da olumlu etkilediğini ifade etti.İYeni ekonomi yönetiminin verdiği mesajların da piyasalarda olumlu karşılandığını aktaran analistler, özellikle enflasyonla mücadeleye vurgu yapılmasının önemine işaret etti. ### BIST 100 endeksi, tüm zamanların en yükseğinde Bu arada, Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, söz konusu haber akışından pozitif etkilendi. Endeks, gün içinde 6.379,29 puanla rekor tazeledi. BIST 100 endeksindeki yükseliş eğilimi üst üste 5. işlem gününde devam ederken, bugünkü yükselişe, yüzde 4'ün aşan getiriyle bankacılık endeksi öncülük ediyor. Endeks, son 4 işlem gününün tamamında kapanış rekorunu tazelerken, seçim sonrası endeksteki değer kazancı yüzde 40'a yaklaştı.
3162969
# Küresel piyasalar pozitif seyrediyor ## Özet Küresel piyasalarda, dün ABD'de enflasyonun beklentileri aşmasına karşın ABD Merkez Bankasının (Fed) faiz indirimlerine haziranda başlayabileceğine ilişkin beklentilerin değişiklik göstermemesiyle pozitif bir seyir izleniyor. ## İçerik ABD'de Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), şubatta aylık bazda beklentiler dahilinde yüzde 0,4 artarken, yıllık bazda yüzde 3,2 yükselişle piyasa tahminlerini aştı. Analistler, dün ülkede açıklanan enflasyon verilerinin beklentilerin üzerinde gelmesine rağmen geçen hafta Fed Başkanı Jerome Powell'ın yaptığı açıklamalarda, faiz indirimlerine "bu yılın bir noktasında" başlamanın muhtemel olduğuna ilişkin sözle yönlendirmelerinin yatırımcılar için öne çıktığını dile getirdi. Ayrıca, dün açıklanan verilere göre, çekirdek TÜFE de şubatta aylık yüzde 0,4 ve yıllık yüzde 3,8 ile piyasa beklentilerinin üzerinde arttı. Enflasyon verilerinin ardından para piyasalarında, Fed'in faiz indirimine başlama ihtimali mayısta yüzde 15 ve haziranda yüzde 66 ile fiyatlanıyor. Analistler, tüketici enflasyonunun ardından yarın ülkede açıklanacak Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ile Fed'in gelecek haftaki para politikası toplantısına çevrildiğini kaydederek, bankanın haftaya politika faizini sabit bırakacağına kesin gözüyle bakıldığını hatırlattı. Söz konusu gelişmelerle birlikte dün ABD'de hazinesinin gerçekleştirdiği ihalelerin ardından ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi 6 baz puan artarak yüzde 4,16 seviyesine çıkarken, üst üste 9 işlem gününde yükselen altının ons fiyatı, dün yüzde 1,1 azalışla günü 2 bin 158 dolardan tamamladı. Dolar endeksi, şu dakikalarda önceki kapanışının hemen üzerinde 102,9 seviyesinde bulunurken, ABD'de petrol stoklarının azaldığına yönelik veri akışıyla birlikte yükselen Brent petrolün varil fiyatı 82,3 dolardan işlem görüyor. Kripto para piyasaları tarafında, Bitcoin, dün 73 bin doları test ederek zirve tazelemesinin ardından günü yüzde 1,5 azalışla 71 bin 34 dolardan tamamladı. Bitcoin, bugün önceki kapanışına göre yüzde 1,5 artışla 72 bin 100 dolarda bulunuyor. Öte yandan, ABD'de devam eden ön seçim sürecinde Demokrat Partide Joe Biden, Cumhuriyetçi Partide ise Donald Trump, partilerinin başkan adayı olabilmek için gerekli delege sayısına ulaştı. Dün, New York borsasında, S&P 500 endeksi yüzde 1,12 artışla günü 5.175 puandan tamamlayarak tüm zamanların en yüksek günlük kapanışını gerçekleştirirken, Nasdaq endeksi yüzde 1,54 ve Dow Jones endeksi de yüzde 0,61 değer kazandı. ABD'de endeks vadeli kontratlar, yeni güne de pozitif bir seyirle başladı. Avrupa borsalarında da dün alıcılı seyir hakim olurken, bugün gözler İngiltere'de büyüme başta olmak üzere yoğun veri gündemine çevrildi. Dün bölgede açıklanan verilere göre, İngiltere'de işsizlik oranı ocakta yüzde 3,8'den 3,9'a çıkarken, Almanya'da enflasyon şubatta aylık yüzde 0,4 ve yıllık yüzde 2,5 ile beklentiler doğrultusunda gerçekleşti. Birleşik Krallık'ta bugün Gayri Safi Yurt içi Hasılanın (GSYH) ocakta aylık yüzde 0,2 artış ve yıllık bazda ise yüzde 0,3 azalış kaydetmesi bekleniyor. Öte yandan, Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin maliye bakanları, Kristalina Georgieva'nın bir dönem daha Uluslararası Para Fonu (IMF) başkanı olmasını destekledi. Dün, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 1,23 artışla günü 17.965 puan ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,84 yükselişle günü 8.087 puandan tamamlayarak, tüm zamanların en yüksek günlük kapanışlarını gerçekleştirdi. İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 1,02 ve İtalya'da MIB 30 endeksi de yüzde 1,31, değer kazandı. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni güne de pozitif bir seyirle başladı. Asya pay piyasalarında karışık seyir öne çıktı. Japonya'da Toyota'nın, işçi sendikasının ücret artış talebini kabul etmesi, Japonya Merkez Bankasının (BoJ) faiz artırımına yakın olduğuna ilişkin beklentileri destekledi. Söz konusu durum Japon yenini dolar karşısında değer kazanmasına neden olurken, pay piyasalarında ise aşağı yönlü baskı oluşturuyor. Dolar/yen paritesi dün BoJ Başkanı Kazuo Ueda'nın temkinli sözle yönlendirmelerinin ardından yüzde 0,5 artışla 147,7 seviyesinden günü tamamlarken, bugün yüzde 0,1 azalışla 147,5'te dengelendi. Çin tarafında ise, Country Garden'ın tahvil ödemelerini kaçırdığına yönelik haber akışı da ülke borsalarında risk iştahını törpüleyen bir etken olarak öne çıkıyor. Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,2 ve Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,1 değer kaybederken, Hong Kong'da Hang Seng ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,4 artış kaydetti. Yurt içinde dün satıcılı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,69 değer kaybıyla 9.069,03 puandan tamamladı. Dolar/TL, dün yükseliş eğiliminde bir seyir izleyerek günü önceki kapanışının yüzde 0,1 üzerinde 32,0681'den tamamlamasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 32,0910 seviyesinden işlem görüyor. Analistler, bugün yurt içinde veri gündeminin sakin olduğunu, yurt dışında ise İngiltere'de büyüme, sanayi üretimi ile dış ticaret dengesi ve Avro Bölgesi'nde sanayi üretimi verilerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.000 ve 8.900 seviyelerinin destek, 9.100 ve 9.200 puanın direnç konumunda olduğunu kaydetti. Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle: 10.00 İngiltere, ocak ayı GSYH 10.00 İngiltere, ocak ayı sanayi üretimi 10.00 İngiltere, ocak ayı dış ticaret dengesi 13.00 Avro Bölgesi, ocak ayı sanayi üretimi
565542
# Kuyumcular altın fiyatında artış bekliyor ## Özet Kayseri Sarraf ve Kuyumcular Derneği Başkanı Gülsoy, "Yatırım amaçlı altın almanın tam zamanı olduğunu düşünüyoruz. Çünkü altın fiyatları önümüzdeki dönemlerde çok daha fazla olacak." dedi. ## İçerik KAYSERİ - MUSA ÖZYÜREK Kayseri Sarraf ve Kuyumcular Derneği Başkanı** Ömer Gülsoy**, **altın**ın son birkaç aydır tarihinin en hareketli dönemini yaşadığını söyledi. Gülsoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, altında tarihin hiç bir döneminde kısa sürede bu kadar çok fiyat hareketi yaşanmadığını belirtti. Uluslararası alandaki her türlü siyasi, ekonomik, olumlu veya olumsuz gelişmelerin **altın fiyatları**nı direkt etkilediğini, buna hiç kimsenin önlem alamadığını dile getiren Gülsoy, son 5 yıldır özellikle Amerika Merkez Bankası Fed'in açıklamalarının altın fiyatlarına çok büyük etki yaptığına işaret etti. ### "Piyasalar doları bırakıp altına yönelmeye başladı" Gülsoy, Eylül 2015 ve Ocak 2016'dan itibaren Fed'in faiz artırımına gideceğini ve yılda 4 sefer bunu tekrarlayacağını açıklamasıyla altın fiyatlarının dibe vurduğuna değindi. Aradan çok fazla zaman geçmeden Çin borsasından kaynaklanan ve tüm dünya borsalarını etkileyen ekonomik sıkıntının ülkeleri sarstığına dikkati çeken Gülsoy, şöyle konuştu: "Amerika'nın istediği verileri elde edememesine, dolayısıyla da daha önce aldığı faiz artırımı kararını ertelemesine neden oldu. Amerika faiz artırımını ertelemek zorunda kalınca piyasalar doları bırakıp altına yönelmeye başladı. Bu da doların fiyatının düşüp altın fiyatının yükselmesine neden oldu. Şu anda altın ons bazında bin 300 dolarla 2016 yılının rekorunu kırmış durumda. Amerika'nın haziran-eylül aylarında da faiz artırımı yapamayacağı yönünde beklenti var. Bu da altının 2011 yılında kırdığı bin 900 dolarlık rekoru tekrarlaması hatta daha da üzerine çıkması yönünde bir beklenti oluşturuyor. Nasıl ki 5 yıl önce 450 dolardan bin 900 dolara yükseldiyse şimdi de bu rakamları görebilecek bir hareketlilik var." ### "Uluslararası gelişmeler altına tavan yaptırabilir" Altının fiyatlarının bundan sonra kolay kolay düşmeyeceğini, çünkü Çin'den kaynaklanan ve dünyayı etkileyen ekonomik sıkıntının halen devam ettiğini dile getiren Gülsoy, Amerika'dan faiz artırımı konusunda gelen haberlerin de olumsuz olduğunu ifade etti. Gülsoy, özellikle bu yıl içinde altında yeni rekorlar beklediklerini belirterek, şöyle devam etti: "Altın fiyatlarındaki sürekli iniş çıkış yatırımcıyı mutlaka tedirgin ediyor. Fiyatlar düşünce, 'düşmeye devam eder' beklentisiyle altın alınmıyor, fiyatlar yükselince de 'tekrar düşer' düşüncesi devreye giriyor. Biz bu saatten sonra altının aşağı yönde bir seyir göstermesini beklemiyoruz. Yatırım amaçlı altın almanın tam zamanı olduğunu düşünüyoruz. Çünkü altın fiyatları önümüzdeki dönemlerde günümüzdekinden çok daha fazla olacak. Şu an gram altın 116, çeyrek 190 liradan satılıyor. Gurbetçi ve düğün dönemine girilmesiyle fiyatlar biraz daha artacaktır. Uluslararası gelişmeler ise altına tavan yaptırabilir. Piyasalardaki beklenti bu yönde. Yatırım yapak isteyende ihtiyacı olan da bu dönem gönül rahatlığıyla altın alabilir."
819948
# Borsa güne düşüşle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, güne yüzde 0,26 düşüşle 95.915,10 puandan başladı. ## İçerik İSTANBUL Açılışta BIST 100 endeksi 246,40 puan azalırken, bankacılık endeksi yüzde 0,46, holding endeksi yüzde 0,24 düşüş kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 0,74 ile turizm, en çok gerileyen ise yüzde 0,55 ile finansal kiralama, faktoring oldu. Dün, 96.357,46 puan ile tarihi zirvesine yaklaşan ancak bu seviyeyi aşamayan BIST 100 endeksi, günü önceki kapanışa göre yüzde 0,60 artışla tüm zamanların en yüksek ikinci kapanışı olan 96.161,50 puandan tamamladı.
1796749
# Yatırım Gurusu Jim Rogers: Türkiye dahil gelişen piyasalarda yatırım fırsatları var ## Özet Yatırımcı Jim Rogers, “Fırsatları araştırıyorum. Tüm gelişmekte olan piyasalar bu süreçte önemli ölçüde düştü. Şu an sizinle konuşmuyor olsaydım, aslında gidip Türk piyasasına bakıp, oradan alım yapıp yapmamayı değerlendirirdim." dedi. ## İçerik Uluslararası piyasalarda "**yatırım gurusu**" olarak tanınan, Amerikalı yatırımcı ve finans uzmanı **Jim Rogers**, küresel piyasalarda borçlanmanın ve para basmanın çare olmadığını belirterek, Türkiye’nin de içerisinde bulunduğu gelişen piyasalarda yatırım fırsatlarının bulunduğunu belirtti. Singapur’daki evinden AA muhabirine bağlanan 77 yaşındaki ünlü yatırımcı Rogers, “Anadolu Ajansı’nın doğum günü kutlu olsun. Mesleğiniz güvende. Birilerinin neler olduğuna ilişkin haber vermesi gerekiyor. Bu yüzden biz gelişmeleri anlatması için size ihtiyacımız var. Anadolu Ajansı'na nice 100. yıllar diliyorum.” dedi. Koronavirüsün (Kovid-19) küresel ekonomik görünüm üzerindeki etkilerine ilişkin değerlendirmede bulunan Rogers, “Dünya ekonomileri çöküyor. Bu kısmen virüs nedeniyle. Son 10 yılda ekonomiler art arda büyüme kaydetti. ABD için bu bir rekor. Hiç bu kadar uzun süreli olmadı. Öte yandan borçluluk inanılmaz şekilde arttı. Bu arada çok fazla para basıldı. Amerika’da hisseler çok yükseldi. Zaten geç kalınmıştı. Bu olmasa başka bir şey olacaktı. Virüs geldi ve hepimize borsaların düşmesi için gerekçe verdi.” değerlendirmesinde bulundu. ABD ekonomisinde koronavirüsün etkilerinin ciddi şekilde görüldüğüne işaret eden Rogers “Şu anda evet ABD ekonomisi en çok zorlanan ekonomi. Çünkü virüs orayı vuruyor. Şimdi Çin iyileşiyor ama müşterileri durumunda olan ABD, Japonya ve ABD henüz toparlanmıyor. Bu yüzden Çin’in de toparlanması zor olacak. Kesinlikle ABD’de ve büyük ihtimalle Avrupa’da daha fazla ekonomik bozulma ile karşılaşacağız.” ifadelerini kullandı. ### “Henüz dip görülmedi” Küresel ekonomide koronavirüs darbesinin izlerinin silinmesinin zaman alacağının altını çizen Jim Rogers, “Henüz dibi gördüğümüzü düşünmüyorum. Bu durumun yarattığı ekonomik zararı düşününün. Bu çok büyük zarar veriyor. Çok sayıda insan işini kaybetti. Çok sayıda insanın borcu var. Piyasalarda yükseliş görebilirsiniz fakat bu durumun yarattığı ekonomini düzelmesi zaman alacak. ”dedi. Rogers konuşmasına şöyle devam etti: “Ben önünüzdeki krizin benim hayatımda gördüğüm en kötü kriz olacağını düşünüyorum. Amerika’da gerileme ve resesyonların çoğundan daha uzun sürecek. Kesinlikle birkaç aydan uzun sürecek. Kesinlikle bir yıldan uzun bir süre. Normalde resesyon ve daralmalarda süre bu. Bu durumunda toparlanması 2 yıldan uzun sürer diyelim. Bu tamamen politikaların duruma nasıl cevap vereceğine bağlı. Genelde politikacılar hata yapar ve durum daha da kötüleşir.” ### “Para basmanın sonuçları uzun vadede kötü olacak” ABD Başkanı Donald Trump’ın kasım ayında yeniden seçilebilmek için buna uygun bir politika uyguladığını belirten Rogers, “Şaşırtıcı miktarda harcama yapıp, para basıyorlar. Bu gelecek 8-9 ay için harika. Peki benim çocuklarıma, ya bana ne olacak? ABD şu anda dünyanın en borçlu ülkesi durumunda. Bunun üzerine çok büyük bir yeni borç ekiyor şu anda. Hayır, bu uzun vadede çok kötü olacak.” değerlendirmesinde bulundu. Jim Rogers, “2008 yılında bizim dünyada faiz oranlarını azaltabilmek gibi bir seçeneğimiz vardı. Şu anda böyle bir seçeneğimiz yok. Faizler zaten sıfır seviyesinde. Önümüzdeki 2-3 sene zarfında faizler yeniden yükselecek ve bu kez herşey daha da kötüleşecek.” dedi. ### “Gelişen piyasalarda yatırım fırsatları var” Gelişen piyasalardaki yatırım fırsatları ile ilgilendiğini belirten Rogers, Çin’de ve Rusya’da son dönemde bazı hisse alımları yaptığını söyledi. Rogers, “Fırsatları araştırıyorum. Çin hisseleri geçen seneki seviyesinin yüzde 60 altında. ABD hisseleri şubat ayında tüm zamanların en yüksek seviyesini görüyordu. Genelde düşük seviyedeyken bir şeyleri satın almak daha iyidir. Japonya’ya bakıyorum fakat henüz alım yapmadım.” İfadelerini kullandı. Türkiye’deki yatırım fırsatların ilişkin olarak ise Rogers, “Tüm gelişmekte olan piyasalar bu süreçte önemli ölçüde düştü. Şu an sizinle konuşmuyor olsaydım, aslında gidip Türk piyasasına bakıp, oradan alım yapıp yapmamayı değerlendirirdim. Tüm gelişmekte olan piyasalar dağıldı. Bu durum genelde (yatırımcılar için) fırsatlar sunar.” dedi. ### “Belçika bölünecek mi, İspanya bölünecek mi?” İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılmasıyla Avrupa’da ayrılıkçı hareketlerin de yükselmesinin beklendiğini belirten Jim Rogers, “Avrupa’da bildiğiniz üzere birçok ayrılıkçı hareket mevcut. O politikacılarda olanlardan cesaret alıp, bakın orada işe yaradı biz de yapalım diyecekler. Sadece İtalya’da, Belçika’da, İspanya’da değil, bir çok yerde bu tip ayrılıkçı hareketler var.” İfadelerini kullandı. Rogers, “Ekonomi kötüleştikçe insanlar hep suçlayacak birilerini bulur, yeni bir günah keçisi bulur. Ayrılıkçılar ‘onların suçu bu, ayrılalım” diyebilecek. Ne kadar (ayrılmak konusunda) başarılı olurlar bilmiyorum. Fakat bu tür hareketler güçlenecek, piyasaları daha da sarsacak. Belçika bölünecek mi, İspanya bölünecek mi? Bu hareketlerin artması insanların daha da endişelenmesine neden olacak.” dedi.
3210841
# Küresel piyasalarda gözler Fed yetkililerine çevrildi ## Özet ABD'de geçen hafta açıklanan tarım dışı istihdam verisinin beklentilerin altında kalmasıyla ekonominin "yumuşak iniş" yapabileceği beklentileri tekrar güç kazanırken Fed yetkililerinin bu hafta yapacağı yönlendirmeler yatırımcıların odağına yerleşti. ## İçerik ABD ekonomisinin gidişatına ilişkin sinyaller varlık fiyatları üzerinde etkili olmayı sürdürüyor. Ülkedeki enflasyon endişeleri ABD Merkez Bankası'nın (**Fed**) atacağı adımlara ilişkin belirsizliklerin devam etmesine neden olurken, geçen hafta açıklanan istihdam raporunda tarım dışı istihdamın 175 binle öngörülerin altında gerçekleşmesi, ekonomik aktivitenin yavaş yavaş da olsa soğuduğu yönündeki tahminleri destekledi. Söz konusu verinin ardından para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in bu sene içinde bir faiz indirimine gidebileceği yönündeki öngörülerin güç kazandığı gözlemlenirken, faiz indirimi için eylül ayı öne çıkıyor. Enflasyon endişelerinin varlık fiyatları üzerindeki etkisinin devam ettiği bu dönemde, iş gücü piyasasından alınan soğuma sinyalleri ekonomide "yumuşak iniş" yapılabileceğine yönelik umutları beslerken, hafta boyunca Fed yetkililerinin yapacağı açıklamaların bankanın gelecek dönem politikalarına ilişkin belirsizlikleri azaltabileceği tahmin ediliyor. Cuma günü açıklanan istihdam raporundaki veriler tahvil piyasalarında alış ağırlıklı seyri beraberinde getirirken, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi haftanın ilk işlem gününde yüzde 4,52 seviyesinde bulunuyor. Altının ons fiyatı haftaya yüzde 0,4 artışla başlamasının ardından 2 bin 312 dolarda dengelenirken, Brent petrolün varil fiyatı 83,2 dolarda seyrediyor. Cuma günü, New York borsasında Nasdaq endeksi yüzde 1,99, S&P 500 endeksi yüzde 1,26 ve Dow Jones endeksi yüzde 1,18 artış kaydetti. ABD'de endeks vadeli kontratlar, yeni haftaya da pozitif bir seyirle başladı. Avrupa borsalarında cuma günü pozitif bir seyir öne çıkarken, bu hafta perşembe günü İngiltere Merkez Bankası'nın (BoE) açıklayacağı para politikası kararları yatırımcıların odağına yerleşti. Para piyasalarındaki fiyatlamalarda BoE'nin politika faizini sabit bırakmasına kesin gözüyle bakılırken, Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) gelecek ay faiz indirimlerine başlaması bekleniyor. BoE'nin ilk faiz indirimine ağustosta gideceği öngörülüyor. ECB yetkililerinin bankanın enflasyon hedefine ulaşması konusunda önemli yol kat ettiği yönündeki açıklamaları devam ederken, faiz indirimlerinin hangi sıklıkla yapılacağına ilişkin tedbirli duruş ise korunuyor. Cuma günü, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,51, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,59 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,54 artış kaydederken, İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,32 geriledi. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni haftaya ise pozitif bir seyirle başladı. Asya'da açık olan piyasalarda karışık bir seyir öne çıkarken, Japonya ve Güney Kore piyasalarında resmi tatil nedeniyle işlem gerçekleşmedi. Dolar/yen paritesi yatırımcıların odağında olmayı sürdürürken, ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, Japon yenine müdahale yapıldığına ilişkin haberlerin "söylenti" olduğunu ifade etti. Dolar/yen paritesi, şu sıralarda yüzde 0,5 artışla 153,92 seviyesinden işlem görüyor. Kapanışa yakın Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,9 yükselirken, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,2 düşüş kaydetti. Yurt içinde cuma günü Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,67 artışla 10.276,88 puandan tamamlayarak tüm zamanların kapanış rekorunu kırarken, gördüğü en yüksek seviyeyi de 10.286,57 puana taşıdı. Cuma günü piyasalar kapandıktan sonra ABD'li kredi derecelendirme kurumu Standard and Poor's (S&P), Türkiye'nin kredi notunu "B"den "B+"ya çıkararak, "Önümüzdeki iki yıl içinde portföy girişlerinin artacağını ve cari açıkların daralmasını, enflasyon ve dolarizasyonun azalmasını öngörüyoruz." açıklamasında bulundu. Dolar/TL, cuma günü yatay bir seyir izleyerek günü önceki kapanışının hemen altında 32,3337'den tamamlamasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 32,3480 seviyesinden işlem görüyor. Analistler, bugün yurt içinde reel efektif döviz kuru, yurt dışında Avrupa'da hizmet sektörü ve bileşik Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verilerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.300 ve 10.400 seviyelerinin direnç, 10.200 ve 10.100 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti. Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle: 10.55 Almanya, nisan ayı hizmet sektörü/bileşik PMI 11.00 Avro Bölgesi, nisan ayı hizmet sektörü/bileşik PMI 11.30 Avro Bölgesi, mayıs ayı Sentix yatırımcı güven endeksi 12.00 Avro Bölgesi, mart ayı Üretici Fiyat Endeksi 14.30 Türkiye, nisan ayı reel efektif döviz kuru
1864578
# Borsa güne yükselişle başladı ## Özet Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, açılışta yüzde 0,25 artışla 109.383,75 puana yükseldi. ## İçerik Açılışta BIST 100 endeksi, 272,41 puan ve yüzde 0,25 değer kazanarak 109.383,75 puana çıktı. Bankacılık endeksi yüzde 0,21 ve holding endeksi yüzde 0,37 yükseliş kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 0,69 ile bilişim, tek gerileyen ise yüzde 0,04 ile spor oldu. Dün yükselişini üst üste 11'inci işlem gününe taşıyan BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,94 değer kazancıyla 109.111,34 puandan tamamladı. Analistler, yeni tip koronavirüs salgınına ilişkin tedbirlerin hafifletilmesi ile ekonomilerdeki toparlanma ve hükümetlerden birbiri ardına gelen teşviklerin, küresel piyasalardaki risk iştahını canlı tuttuğunu söyledi. Bugün yurt içinde haftalık para ve banka istatistikleri, yurt dışında ise Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) kararları ve sonrasında ECB Başkanı Christine Lagarde'ın açıklamalarının yanı sıra ABD'de açıklanacak verilerin takip edileceğini bildiren analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 109.500 ve 111.600 seviyelerinin önemli direnç konumunda olduğunu kaydetti.
2292631
# Veriler, küresel ekonomiye ilişkin iyimserliği destekliyor ## Özet Küresel ölçekte bu hafta açıklanan veriler, ekonomik aktivitenin güçlü bir şekilde devam ettiğine işaret etti. ## İçerik ABD Merkez Bankası'nın (Fed) ABD'de artış eğilimdeki enflasyon nedeniyle yaptığı sözle yönlendirmelerle makroekonomik veri akışının önemi artarken, bu hafta açıklanan tarım dışı istihdam raporu yatırımcıların odağında yer aldı. Fed'den yapılan sözle yönlendirmelerde iş gücü piyasasının hala yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını öncesi seviyelerin oldukça uzağında bulunduğu vurgulandı. İş gücü piyasasına ilişkin veri akışının önemi de arttı. Öte yandan, küresel ekonomik aktivitenin güçlü seyrini koruduğu gözlemlenirken, Almanya ve Avro Bölgesi'nde açıklanan Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), Avrupa'da enflasyon endişelerini kısmen de olsa hafifletti. Bugün ABD'de açıklanan tarım dışı istihdam verisi 850 bin gerçekleşerek 700 bin olan beklentileri oldukça geride bırakırken, mayıs ayına ilişkin veri de 559 binden 583 bine revize edildi. Haziranda özel sektör istihdamı 662 bin artışla ekonomist tahminlerinin üzerinde gerçekleşti. İmalat sanayi istihdamı 15 bin artışla beklentileri karşılayamadı. Öte yandan, önceki gün açıklanan ADP özel sektör istihdamı da 692 bin ile beklentileri aşsa da bir önceki aya göre yaklaşık 200 bin geriledi. ABD'de işsizlik oranı haziranda yüzde 5,8'den yüzde 5,9'a çıkarken, yatırımcılar tarafından enflasyonun gelecek dönem seyri açısından yakından takip edilen ortalama saatlik kazançlar yüzde 0,3 artmasına karşın beklentilerin hafif altında kaldı. Bugün açıklanan bir diğer veri olan ABD'nin mayıs ayı dış ticaret açığı ise piyasa öngörüleri doğrultusunda 71,2 milyar olarak gerçekleşti. Bu haftanın diğer verilerinden ABD'de tüketici güveni 127,3'e yükselerek beklentileri geride bırakırken, Mortgage başvuruları haftalık yüzde 6,9 düştü. Ülkede haftalık işsizlik başvuruları 364 bin ile ekonomist öngörülerinin altında kalırken, süregelen işsizlik başvuruları 3 milyon 469 bine çıktı. ### Küresel ekonomik aktivite güçlü seyrini sürdürdü Bu haftanın öne çıkan verilerinden imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verileri de çoğunlukla beklentiler doğrultusunda küçük oynaklıklarla gerçekleşirken, küresel bazda ekonomik aktivitenin genişlemeye devam ettiğine işaret etti. Buna göre, imalat sanayi PMI Japonya'da 52,4'e, Almanya'da 65,1'e, Avro Bölgesi'nde 63,4'e ve Türkiye'de 51,3'e çıkarken, Çin'de 51,3'e, İngiltere'de 63,9'a ve ABD'de 62,1'e geriledi. Ayrıca, ABD'de ISM imalat sanayi PMI da 60,6'ya düştü. İngiltere yılın ilk çeyreğinde yüzde 1,6, yıllık yüzde 6,1 daralırken, ülkede konut fiyatları aylık bazda yüzde 0,7 ve yıllık bazda yüzde 13,4 yükseldi. Almanya'da TÜFE, aylık bazda yüzde 0,4 ve yıllık bazda yüzde 2,3 artarak ekonomist öngörülerine paralel gerçekleşti. Ülkede işsizlik yüzde 5,9'da sabit kalırken, işsiz sayısı 38 bin kişi azaldı. Avro Bölgesi'nde de TÜFE beklentiler doğrultusunda gerçekleşti. Buna göre TÜFE, aylık yüzde 0,3, yıllık yüzde 1,9 artış gösterdi. Bölgede işsizlik oranı yüzde 7,9'a inerken, ekonomik güven endeksi 117,9'a çıktı. Tüketici güveninin sabit kaldığı Avro Bölgesi'nde Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) aylık yüzde 1,3 ve yıllık yüzde 9,6 artış gösterdi. Japonya'da işsizlik yüzde 3'e yükselirken, perakende satışlar beklentiler doğrultusunda yüzde 8,2'lik artış gösterdi. Ülkede sanayi üretimi aylık yüzde 5,9 azalış ve yıllık yüzde 22 artışla beklentilerin oldukça altında kaldı. ### Türkiye'de aylık, çeyreklik ve 6 aylık bazda rekor ihracat Türkiye'de ise bu hafta açıklanan verilere göre, ekonomik güven endeksi 97,8'e yükselirken, ihracat verileri rekorlarına devam etti. Haziranda ihracat, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 47 artışla 19,8 milyar dolara, 6 aylık ihracat da geçen yıla göre yüzde 40 artışla 105 milyar dolara yükseldi. Söz konusu değerler, hem aylık hem çeyreklik hem de 6 aylık bazda Cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat rakamına işaret etti. İthalat ise aynı dönemde yüzde 38,87 yükselişle 22,7 milyar dolar oldu. Böylece dış ticaret açığı yüzde 1,04 artışla 2 milyar 888 milyon dolara çıkarken, ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 87,3'e yükseldi.