İki kız kardeş o geceyi anlattı. Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye başlanan davanın ilk duruşmasına, "üst, alt soya yönelik nitelikli adam öldürmek" suçundan tutuklu yargılanan kız kardeşler Ş.P. (19) ile B.P (17)'nin yanı sıra davaya müdahil olan öldürülen anne Gülseren S.'nin (39) babası Kasım S, ... Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye başlanan davanın ilk duruşmasına, "üst, alt soya yönelik nitelikli adam öldürmek" suçundan tutuklu yargılanan kız kardeşler Ş.P. (19) ile B.P (17)'nin yanı sıra davaya müdahil olan öldürülen anne Gülseren S.'nin (39) babası Kasım S, ağabeyi Mehmet S. ve tarafların avukatları katıldı. Aynı dava kapsamında tutuklu bulunan kız kardeşlerden yaşı küçük olan B.P'nin İzmir Çocuk Mahkemesinde görülmesi beklenen davası, bu mahkemenin talebi üzerine Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde birleştirildi. Sanıklardan B.P'nin yaşı küçük olması nedeniyle mahkemeye dinleyici ve basın mensupları alınmadı. Duruşma tutanağından edinilen bilgiye göre, iddianamenin okunmasının ardından hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen Ş.P'nin ifadesi alındı. Ş.P, savunmasında, annelerini öldürmek niyetinde olmadığını ileri sürerek, anne ve babasının boşandığını, kardeşiyle 7 yıl babasının yanında kaldıklarını, babası iyi davranmadığı için kaçarak annelerinin yanına geldiklerini anlattı. Annelerinin geceleri gazinoda çalıştığını, bu işi yapmaması için uyardıkları belirten Ş.P, şunları kaydetti: "Olay gecesi annem işten dönmüştü. Annemle konuşmak için odaya gittik, büyük olduğum için annemle ben konuştum. 'Bu işi bırak' dedim. Alkollüydü, 'tamam' dedi ama 'alkolü bırakma konusunda söz veremem' dedi. Sonra ben kardeşimle yan taraftaki oraya geçtik. Kardeşime annemin sözünde durup durmayacağını kontrol etmeye karar verdik. Saatimizi sabah 06.00'ya kurduk. O saatte uyanıp annemizin yanında biri olup, olmadığına baktık. Annem uyanmıştı ve 'beni mi kontrol ediyorsunuz?' deyip, küfür etti. Mutfaktan bıçak alıp, geldi. Şok cihazı kardeşimin elindeydi, onun üzerine yürüdü, ben aralarına girdim. Kardeşim şok cihazıyla vurdu ve annemin elinden bıçak düştü. Bıçağı kardeşimin elinde gördüm. Anneme doğru savurdu, denk geldi mi gelmedi mi, bilmiyorum. Kendimde değildim, hatırlayamadığım bir şekilde anneme vurmuşum. Öldürmek gibi bir niyetim kesinlikle yoktu." Ş.P, mahkeme başkanı ve avukatların soruları üzerine annesinin yaralanmasının ardından yüzüne yastık kapatma işini önce B'nin yaptığını, sonra sesi çıkmasın diye düşünerek kendisinin devam ettiğini söyledi. Diğer sanık B.P. de savunmasında, ablasının anlattıklarına katıldığını belirtti. Elektroşok cihazının kendisinin elinde olduğunu ve annesine bir kez bıçak salladığını kabul eden B.P, daha sonraki bıçak darbelerini ablasının vurduğunu ileri sürdü. Sanıkların dedesi Kasım S, kızını öldüren iki torunundan şikayetçi olduğunu belirtti. Mahkeme heyeti, Ş.P. ve B.P'nin akli melekeleri yönünden ceza ehliyetleri olup, olmadığının tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu'nun ilgili ihtiras dairesine gönderilmesine karar vererek duruşmayı erteledi. Olayın geçmişi Aliağa ilçesinde 13 Eylül 2013'te Gülseren S. (39), evinde bıçaklanarak öldürülmüş halde bulunmuş, olayla ilgili gözaltına alınan kızları Ş.P. (19) ve B.P. (17), ayaklarında annelerine ait kan izlerine rastlanınca suçlarını itiraf etmiş, çıkarıldıkları mahkemece tutuklanmıştı. Aliağa Cumhuriyet Başsavcılığı, kardeşler hakkında "üst, alt soya yönelik nitelikli adam öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle iddianame hazırlamış, Abla Ş.P. hakkında Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, B.P. hakkında ise İzmir Çocuk Mahkemesi'nde dava açılmıştı.