Yasak bunun neresinde?. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Tayfun Acerer, internetin yasaklanmayacağını, kişilerin mağduriyetinin giderileceğini belirterek, "Anlayamadığım konu yasak bunun neresinde? Yapılan düzenlemenin devletle ilgili hiçbir tarafı yok. Sadece bir nokta var onun dışındaki düzenleme tamamen kişilerle ilgili kişilerin mağduriyeti ile ilgili ... Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Tayfun Acerer, internetin yasaklanmayacağını, kişilerin mağduriyetinin giderileceğini belirterek, "Anlayamadığım konu yasak bunun neresinde? Yapılan düzenlemenin devletle ilgili hiçbir tarafı yok. Sadece bir nokta var onun dışındaki düzenleme tamamen kişilerle ilgili kişilerin mağduriyeti ile ilgili düzenleme" dedi. BTK Başkanı Acerer, NTV'nin sorularını yanıtladı. İnternet sınırlamasıyla ilgili detaylı bilgi veren Acarer, bunun bir yasaklama olmadığını belirtti. -"ANLAMADIĞIM KONU YASAK BUNUN NERESİNDE?"- "İnternette yeni yasak tartışmaları devam ediyor. Bu tasarıya bu düzenlemeye neden ihtiyaç duyuldu ve ne hedefliyor bu düzenleme?" sorusu üzerine Acerer, bunun bir yasaklama olmadığını belirterek şunları kaydetti: "Anlayamadığım konu yasak bunun neresinde? Yapılan düzenlemenin devletle ilgili hiçbir tarafı yok. Sadece bir nokta var onun dışındaki düzenleme tamamen kişilerle ilgili kişilerin mağduriyeti ile ilgili düzenleme. Bugün kendisi ile ilgili hakaret içeren bir yazı internette yayınlanan bir kişi, hiç tasvip etmediği bir resmi veya bir videosu yayınlanan kişi nereye başvuracak, ne yapacak? 10 kişiye sorsak 9 tanesi doğru prosedürü söyleyemez. Bununla ilgili prosedür oldukça uzun ve sonuçsuz bir süreç. En sonunda gittiğiniz mahkeme ki doğrudan mahkemeye de gidemiyorsunuz. Mahkemeye gittiniz mahkeme dedi ki siz haklısınız videonun çıkartılması dedi. Ama sonuç sıfır. Bu kararı uygulayacak yer sağlayıcıların yüzde 90'ı yurtdışında. Onlar da bu mahkeme kararıyla bir yükümlülükleri olmadığı için kararlar yerine gelmiyor." -"MAĞDURİYETİN GİDERİLMESİ İÇİN ERİŞİM ENGELLENİYOR"- "Kanunda geçen iki tane olay var. 1; kişilik haklarının ihlali. 2'ncisi özel hayatın gizliliği" diyen Acarer, bu iki farklı olayda vatandaşa iki farklı hareket imkanı getirildiğini vurguladı. Kişilik haklarının ihlal edildiğini düşünen kişinin doğrudan sulh ceza mahkemesine başvurduğunu, mahkemenin de 24 saat içerisinde haklı ya da haksız diye karar verdiğini dile getiren Acarer şunları kaydetti: "Bu karar doğrudan yeni kurulan birliğe gönderiliyor. 4 saat içerisinde erişim engelleniyor. Zaten mahkemenin verdiği karar erişimin engellenmesine, içeriğin çıkartılmasına yönelik değil. İçeriğin çıkartılması kolay bir olay değil. Değişen şey; içeriğin çıkartılmasını ikinci plana alıyor, öncelikle mağduriyeti çok kısa sürede önlemek için erişimi engelliyor. Yer sağlayıcı ile içerik sağlayıcı çok farklı. İçerikle ilgili sorun kaldırılsa zaten şu anki sorunlar yaşanmaz. Rahatsızlık duyulan yazıya ya da videoya URL bazında (yani sadece yazıya yönelik) adres engelleniyor. Site kapanmadan şikayet edilen dosyaya erişim kapatılıyor. Özel hayatın gizliliğinde durum daha acil. İstenmeyen bir resim veya videodan mağdur olan kişi kısa sürede bunun yayılmasını engellemek için doğrudan TİB'e ulaşıyor ve şu videoyu engelleyin diyor. 4 saat içerisinde o videoya erişim engelleniyor. Bunu yapan kişi 24 saat içinde mahkemeye başvurup, 48 saat içerisinde de mahkemeye karar TİB aracılığıyla aldırabiliyor." "Yayın engellemenin kalıcılık arz edeceği durumlar olacak mı?" şeklindeki soru üzerine Acarer, "Mahkemem sizi haklı bulmuşsa o URL'ye erişim tabii ki kalıcı olacaktır. Ama mahkeme kararı olduktan sonra" diye konuştu. -"6 AYDAN 2 YILA KADAR SAKLANACAK"- İnternet trafiği bilgilerinin belirli bir süre saklanması tartışmalarına da değinen Acarer şunları kaydetti: "İçerik nedir trafik nedir onu ayırmak lazım bir kere. Eskiden çok mektup kullanıyorduk. İnsanlar iki sayfa üç sayfa mektup yazar, üzerine de gideceği adresi yazar, göndereni yazar, onun adresini yazar bir de tarih sayı vurulurdu. Zarf trafiktir. Kimin kime gönderdiği adresi daha sonra da tarihi saati. İçindeki kağıtlar içeriktir. Buradaki olay tamamen trafik bilgisi. 6 aydan 2 yıla kadar saklanacak, içeriği ne yazıştığı ne görüştüğü o bilgiler olmayacak. Zaten seste bu var, telefonla konuşmada var. Hangi SİM kart hangi SİM kartı aradı ne zaman aradı, ne kadar görüştü, bu var. Bu iki şeyden gerekli. Birincisi parasal durumlardan. Faturanıza itiraz ediyorsunuz 'Benim faturam bu kadar olmaması lazım' diyorsunuz. Bir liste gönderiyorlar size oradan yaptığınız görüşmelerin tarihlerini saatlerini bedellerini yazıyorlar. İkincisi geçmişe yönelik bir olay araştırılacaksa trafikten bu araştırılıyor. Şimdi aynı olay internet için de geçerli. Ama metinler değil, görüşmeler değil sadece IP'lerin ve hangi gün hangi saatte aranma. İçeriği saklamak hukuken mantıklı değil, çünkü içeriği sakladığınız zaman oradaki bir zafiyette o işletmecinin lisansının iptaline kadar olay gider. İkincisi içeriği saklayacak server'ları, bilgisayarları satın almak sizi batırır. O aldığınız bilgisayarları koyacağınız yerin kirası, onların kliması sizi sıfıra götürür." "TİB başkanının reysen yasaklama yetkisi sözünü ettiğiniz kapsamda mı yoksa başka noktalarda var mı?" sorusu üzerine ise Acarer, "O yetki dikkat edin o kanun maddesinde özel hayatın gizliliği ile ilgili bir konuda olacak. Bununla ilgili vatandaş kendisi işlem yapamayacak durumda olacak. Zaten vatandaş bundan rahatsızsa kendisi işlem yapar. Demek ki mağdur olan kişi belki hastandır, belki ameliyatlıdır, belki uzak bir seyahattedir, Türkiye'de değildir veya ölmüştür. Yani kendisi bir nedenden kendi hakkını koruyamıyorsa bu durumda TİB başkanı özel hayatın gizliliği ilgili konuda devreye girip erişimi engellemesi mümkün. Ancak bundan rahatsız olan başkaları varsa mahkemeye gidip bu erişimi kaldırabilir" diye konuştu.